• Sonuç bulunamadı

2. TÜRKİYE’DE BÖLGESEL DENGESİZLİKLER VE BU

1.4. Osmaniye İlinin Ekonomik Yapısı

1.4.1. Tarım

1.4.1.2. Hayvancılık

Tarımın bir kolu olan hayvancılık; ekonomik değeri olan hayvan- ların yetiştirilmesi, çeşitli şekillerde yararlanılması ve pazarlanması olayıdır. Kırsal kesimlerde hayvancılık tarımın sigortası durumunda- dır214. İlde hayvancılıkta (2007 yılı itibariyle) ilk sırayı 59.380 sayı ile

koyunculuk almaktadır. Daha sonra 56.935 sayı ile sığırcılık almakta-

211 Osmaniye Valiliği, Osmaniye Kaleler Şehri, Ekin Grubu Yayınları, Osmaniye-

2008 s.105.

212 A.g.e., s.105.

213 Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Osmaniye İl Müdürlüğü, İl Tarım ve Kırsal Kal- kınma Master Planlarının Hazırlanmasına Destek Projesi Osmaniye İli Tarım Master Planı, Osmaniye, 2004, s.42.

dır. Bunların 48.723’ü kültür melezi, 2.162’si yerli ırkı ve 6.050’si kültür ırkıdır. İldeki hayvancılık Ülke için büyük önem taşımasa da yörenin ihtiyacını karşılamada yeterli sayılabilir215.

Osmaniye ili ile ilgili hayvansal ürün üretim değerleri Tablo 3.19’da gösterilmiştir. Osmaniye’de toplam süt üretimi 105.109 ton olup, bunun %79’u inek sütü, %11’i koyun sütü, % 10’u keçi sütüdür. Son yıllarda süt sığırı yetiştiriciliği projesi uygulayan Tarımsal Kal- kınma Kooperatiflerinin kurulmasıyla birlikte ilde kültür ırkı süt sığırı sayısında önemli artışlar olmuş, buna bağlı olarak da süt üretiminde gözle görülür bir artış olmuştur216.

Tablo 3. 19: Osmaniye Hayvansal Ürünler Üretim ve Değerleri (2006)

Hayvan Irkı Ürün Adı Miktarı (ton) Üretim Birim Fiyatı (YTL/kg) Toplam Üretim Değeri (YTL) Et 366 10,5 3.811.500 Sığır Süt 46.000 0,45 20.700.000 Et 281 10,5 2.950.500 Süt 1.650 0,45 742.500 Koyun Yapağı 70 3,5 245.000 Et 133 10,5 1.396.500 Süt 1.600 0,45 720.000 Keçi Kıl 40 2,75 110.000 Et 123 2,5 307.500 Tavuk Yumurta(adet) 26.059.000 0,15 3.908.850 Bal 418 7 2.926.000 Arı Balmumu 26 14 364.000 Genel Toplam 38.182.350

Kaynak: Osmaniye İl Tarım Müdürlüğü, 2007.

214 KOÇ, a.g.e., s.179.

215 Osmaniye Valiliği, a.g.e., s.108.

Veriler incelendiğinde üretim miktarları arasında en büyük paya olanın yumurta olduğu görülmektedir. En fazla üretim değeri olara da 20.700.0000 YTL ile sığır sütü olduğu görülmektedir.

Hayvansal üretim değerleri açısından, Osmaniye’de en düşük de- ğere sahip olan faktör su ürünleridir. İlde 3 adet Alabalık tesisi mevcut olup bunlardan halen iki tanesi aktif olarak faaliyetlerine devam et- mektedirler. İlde üretilen su ürünlerinin % 10’ununu Alabalık üretimi teşkil etmekte olup, bu tesislerde üretimi yapılmaktadır. Bahçe ilçe- sinde 2 ve Sumbas ilçesinde de 1 işletmede gökkuşağı alabalık türün- de balık üretimi yapılmaktadır. Ve bu iki tesisin yıllık üretim miktarı 50 ton civarında olmaktadır217. Bu işletmeler kendi ihtiyaçlarını karşı-

lamak üzere yavru balık yetiştiriciliği de yapmaktadırlar.

İlde sözleşmeli broiler yetiştiriciliği yapan bir adet (50.000 Adet/Yıl Kapasiteli) işletme mevcuttur. Yumurtacı tavuk yetiştiriciliği yapan işletme mevcut değildir. Osmaniye’de üreticiler kendi ihtiyaçla- rını karşılamak ve mahalli pazarlarda canlı olarak satmak üzere tavuk yetiştiriciliği yapmaktadırlar. İldeki tavukların çok büyük bir çoğunlu- ğu köy tavuğudur. Buradan Osmaniye ili için kanatlı yetiştiriciliğinin çok da önemli olmadığı söylenebilir218. Ayrıca Osmaniye’nin toplam

159 köyünden 67 tanesinde arıcılık yapılmaktadır.

Tablo 3. 20: Komşu İllere Göre Hayvansal Üretim (2004)

Osmaniye Gaziantep Kilis Adana Hatay K.Maraş

Beyaz et (ton) - - - 7598 2304 13 Kırmızı et (ton) 1147 14793 429 2131 5585 6551 Yumurta sayısı (1000) 26059 72945 24080 61052 63544 63765 İnek sütü (ton) 87333 30456 6394 150484 86800 112779 Manda sütü (ton) 20 62 - 65 171 17 Koyun sütü (ton) 2401 7603 2787 7608 2234 13568 Keçi sütü (ton) 1076 5582 2787 10271 2261 7377 Deri (adet) 38955 384601 28128 64434 87759 86998 Bal (ton) 418 138 29 2742 532 842 Kaynak: Koç, 2008 217 KOÇ, a.g.e., s.181.

Yukarıdaki tabloda Osmaniye’nin komşu illere göre hayvansal ürünlerin üretim değerleri karşılaştırılmıştır. Tablo incelendiğinde Osmaniye’nin komşu illere göre hayvansal ürünlerin üretiminin he- men hepsinde oldukça geride olduğu görülmektedir.

1.4.1.3. Ormancılık

Osmaniye ili toplam arazisinin yaklaşık yüzde 2’lik kısmı (87563,5 ha) ormanla kaplı olup il sınırları içerisinde Osmaniye ve Kadirli Orman İşletme Müdürlüğü orman varlığını kontrol etmekte ve ağaçlandırma faaliyetlerini yürütmektedir. Orman İşletme Müdürlüğü sorumluluğunda 87563,5 ha orman alanı bulunmakta olup, bunun 15520,5 hektarı Bahçe Şefliğinde, 28713,0 hektarı Düziçi Şefliğinde, 14067,0 hektarı Hasanbeyli Şefliğinde, 15451,5 hektarı Osmaniye Şefliğinde, 13811,5 hektarı Yarpuz Şefliğindedir. İl sınırları içerisinde Kadirli Orman İşletme Müdürlüğü sorumluluk alanı içerisinde 60.040 ha orman alanı bulunmaktadır219.

Tablo 3.20’de Osmaniye İl’inde devlet ormanlarından hasat edilip kullanıma sunulan belli başlı ormanları verilmiştir. 1997 yılından 2004 yılına kadar ormandan elde edilen ürünler incelendiğinde 1997 yılında yakacak odun üretiminin 13.516 m3 ile ilk sırayı aldığı görü-

lürken 2004 yılında 11.788 m3 ile lif odunu almıştır.

Tablo 3. 21: Osmaniye’de kullanıma sunulan belli başlı orman ürünleri Ürün Cinsi 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 Tomruk (m3) 9682 8165 5072 9329 7083 1574 7517 4683 9436 37843 Maden Direği (m3) 1206 2336 1485 1092 1393 540 1786 2403 Telefon Direği (m3) 53 42 69 Sanayi Odunu (m3) 4182 3274 3192 17400 2752 1036 2202 2872 Kağıtlık Odun (m3) 2896 7138 8054 57172 4438 2017 1902 82 Lif Odunu (m3) 238 202 612 6981 4901 11788 Yakacak Odun (Ster) 13516 5471 4121 4887 4049 2316 5843 3641 81154 99901

Not: Ster; bir metreküplük yere istif edilmiş odun miktarıdır.

Kaynak: Osmaniye Orman İşletme Müdürlüğü-2005-2006.

218 Osmaniye Tarım Master Planı, 2004, s.79.

219 Osmaniye Valiliği İl Çevre Orman Müdürlüğü, Osmaniye İl Çevre Durum Rapo- ru, Osmaniye-2007, s.22.

Osmaniye’de enerji kaynağı olarak kullanılan odun miktarı 85.654 ster olup Devlet ormanlarında ve orman sayılmayan yerlerde, ibreli ve yapraklı orman ağaçlarından elde edilmektedir. Kızılçam ve karaçam üretimi sonucu elde edilen orman ürünleri; öncelikle doğramalık, tom- ruk, maden direği ve ambalaj sanayinde sanayi odunu olarak değer- lendirilmektedir. Ayrıca kâğıtlık odun, lif yoga odunu ve yakacak odun üretimi yapılmaktadır220.

1.4.2. Sanayi

Son yıllarda bölgesel gelişme ve ekonomik coğrafyaya ilişkin ola- rak Dünya ekonomisinde gözlenen önemli gelişmelerden başlıcaları, ekonomideki artan yerelleşme eğilimleri ile kentsel ekonomiler olgu- sudur. Yaşanan süreçte iletişim, ulaşım ve teknolojide yaşanan geliş- meler; yerleşim teorisinin hammadde ve pazara yakınlık gibi gelenek- sel değişkenlerinin önemini azaltırken, dünyanın herhangi bir yöresin- de üretilen bir ürünün, herhangi bir bölgesinde satılabilmesi mümkün duruma gelmiştir221. Piyasaların artan küreselleşmesi, kentsel ekono-

milerin de küresel ekonomide birer aktör olarak yer almasını sağla- mıştır. Bu kapsamda, yerel düzeyde fiziki, sosyal ve kurumsal altyapı- sı gelişmiş yöreler ve iller, diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi, Tür- kiye'de de küresel rekabetin getirdiği fırsatlardan daha fazla pay ala- bilmektedirler. Buda diğer yörelerle aralarında bir gelişmişlik farkının ortaya çıkmasına sebebiyet vermekteir.

Bölgelerarası gelişmişlik farklarının ortaya konulması ve bu farklı- lıkları azaltabilmek amacıyla 1968 yılından günümüze, yöresel teşvik- lerin verildiği ülkemizde, hangi yörelere teşvik verileceğinin belirlen- mesi amacıyla, DPT tarafından illerimizin sosyo-ekonomik gelişmiş- lik endeks çalışmaları yapılmaktadır. İlki 1970 yılında yapılan ve be- lirli dönemlerde yinelenen bu endeks çalışmasının sonuncusu 2003

220 KOÇ, a.g.e., s.187. 221 BİRCAN vd., a.g.e., s.1.

yılında yapılmıştır. Başta ekonomik ve sosyal olmak üzere 58 değiş- kenin göz önüne alındığı çalışmada, 81 il baz olarak alınmıştır.

Tablo 3. 22: Gelişmişlik Endeksine Göre Kademeli İl Grupları

1.Derece Gelişmiş İller 2. Derece Gelişmiş İller 3. Derece Gelişmiş İller 4. Derece Gelişmiş İller 5 Derece Gelişmiş İller

İstanbul Eskişehir Konya Osmaniye Bayburt Ankara Tekirdağ Karabük K. Maraş Kars İzmir Adana Isparta Niğde Şanlıurfa Kocaeli Yalova Hatay Giresun Iğdır

Bursa Antalya Uşak Kastamonu Batman Kırklareli Burdur Tunceli Gümüşhane

Denizli Samsun Sivas Mardin

Muğla Kırıkkale Kilis Siirt

Bolu Nevşehir Bartın Ardahan

Balıkesir Karaman Aksaray Van

Edirne Elazığ Sinop Bingöl

Mersin Rize Erzincan Hakkari Bilecik Trabzon Çankırı Şırnak

Kayseri Amasya Erzurum Bitlis Gaziantep Kütahya Tokat Ağrı

Zonguldak Malatya Ordu Muş Aydın Kırşehir Diyarbakır

Sakarya Artvin Yozgat

Çanakkale Afyon Adıyaman

Manisa Düzce

Çorum

Kaynak: Dinçer, Özarslan, Kavasoğlu, 2003.

DPT tarafından 2003 yılında yayınlanan ve 2000 yılı verilerine gö- re hazırlanan endeks çalışmasında 81 ilimiz, sosyo-ekonomik geliş- mişlik düzeylerine göre en gelişmiş il olan İstanbul’dan, en az geliş- miş ile doğru (Muş) sıralanmıştır. Bu 81 il içinde gelişmişlik düzeyleri birbirine yakın olan illerin gruplaştırılması sonucu, 5 farklı gelişmişlik düzeyinde il grubu belirlenmiştir (Tablo.3.22). En gelişmiş illerden oluşan birinci grupta 5, ikinci grupta 20, üçüncü grupta 21, dördüncü

grupta 19 ve beşinci grupta 16 il yer almaktadır222. Osmaniye 4. Dere-

ce gelişmiş iller grubunda yer almaktadır.

Bölgeler arası sosyo-ekonomik dengesizlikleri azaltabilmek için gerice yörelere bazı avantajlar sağlamak yanında, istihdam yaratmak, sermayeyi tabana yaymak, katma değeri yüksek gelişmiş teknolojile- rin yaygınlaşmasını desteklemek, sanayinin uluslar arası rekabet gü- cünü artırmak vb. amaçlarla teşvik tedbirleri uygulanmaktadır. Bu ne- denle de teşvikler yukarıda belirtilen amaçların birini ya da bir kaçını birlikte öngörürken, bir yatırımın normal bir yörede yapılması halinde yararlanacağı teşvikler, aynı yatırımın gerice yörelerde yapılması du- rumunda, daha cazip hale getirilmektedir.

6 Şubat 2004 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan 5084 sayılı, Yatırımları ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Ya- pılması Hakkında Kanun ile kalkınmada öncelikli yöre illeri olup ol- mamasına bakılmaksızın 2001 yılı için fert başına GSYİH miktarı 1500 Amerikan Dolarının altında olan 36 il ile kalkınmada öncelikli yörelere dahil illere, dört teşvik verilmiştir. Bunlar;

• Gelir vergisi stopajı desteği • Sigorta primi desteği • Enerji desteği

• Bedelsiz arsa ve arazi temini223.

222 Zeynel DİNLER, Bölgesel İktisat, 7. Basım, Ekin Kitabevi, Bursa - 2005, s.234. 223 DİNLER, a.g.e., s.320.

Tablo 3. 23: Fert Başına GSYİH Tutarı 1.500 Doların Altında ve Üstünde Olan İller

Fert başına GSYİH tutarı 1.500

Doların altında olan iller Fert başına GSYİH tutarı 1.500 Doların üstünde olan iller

Adıyaman Bingöl Hakkari Artvin Karaman Rize Afyon Bitlis Iğdır (Gökçeada-Bozcaada)Çanakkale Kastamonu Samsun

Ağrı Çankırı Kars Çorum Kırıkkale Trabzon Aksaray Diyarbakır Diyarbakır Elazığ Kilis Tunceli Amasya Düzce Şanlıurfa K.Maraş Nevşehir Zonguldak Ardahan Erzincan Şırnak Karabük Niğde

Bartın Erzurum Tokat

Batman Giresun Uşak Bayburt Gümüşhane Yozgat

Siirt Malatya Sinop Mardin Sivas Muş Kırşehir Ordu

Osmaniye Van

Kaynak: T.C. Resmi Gazete, 2007

Osmaniye hem KÖY kapsamında hem de fert başına GSYİH mik- tarı 1500 ABD Dolarının altında olan iller grubunda yer almakta ve yatırım teşviklerinden faydalanmaktadır.

Türkiye’de sosyo-ekonomik göstergeler ve gelir dağılımı açısından coğrafi bölgeler arasında da büyük farklılıklar vardır. Bölgelerin nü- fus, GSMH’ya katkı ve kişi başına GSMH açısından değerlendirilmesi sonucunda toplam 8 ilden oluşan Akdeniz bölgesi, 8,7 milyon nüfusu ile nüfus sıralamasında 4. sırada yer aldığı ve toplam GSMH’nın yüz- de 12,4’ünü ürettiği görülmektedir. Bölgenin sosyo-ekonomik geliş- mişlik sıralamasında ise tüm bölgeler içerisinde 6. sırada olduğu gö- rülmektedir224.

Bölgede yer alan 8 ilden 5’i, bir milyon üzeri nüfusa sahiptir. Çu- kurova Bölgesinin merkezi konumunda yer alan Adana, 1,8 milyona yaklaşan nüfusu ile Akdeniz Bölgesinin en büyük ili olma özelliğini

sürdürmektedir. Adana’yı, yaklaşık 1,7 milyon nüfusu ile Antalya iz- lemektedir. 1,6 milyonu aşan nüfusu ile Mersin, 1,3 milyona erişen nüfusu ile Hatay ve 1 milyon nüfus eşiğine gelen K. Maraş bölgenin üçüncü, dördüncü ve beşinci büyük illeridir. Isparta, Burdur ve Osma- niye illerinin nüfusları 1 milyonun altındadır225.

Akdeniz Bölgesi’nde istihdamın sektörel dağılımı, ana sektörler itibariyle şöyledir: Tarım sektörü yüzde 54,97 oranıyla temel sektör olma özelliğin sürdürürken, son dönemlerde gelişmeye başlayan sana- yi faaliyetlerindeki istihdam yüzde 8,78 düzeyindedir. Yüzde 10,46 oranına sahip ticaret iş kolu, bölgede 1980’li yıllar sonrasında ivme kazanan turizm faaliyetlerine dayalı olarak gelişmiş ve bölgesel sıra- lamada Marmara’dan sonra ikinci sıraya oturmuştur. Mali kurumlar iş kolunda çalışanlar ise toplam istihdamın yüzde 2,29’u düzeyindedir. Bu oran ülke ortalamasının (yüzde 3,11) altındadır. Genel olarak üc- retli çalışanların toplam istihdama oranı ise, yüzde 37,81 değeriyle bölgesel sıralamada dördüncü sırada yer almakta ve ülke ortalaması- nın (yüzde 43,52) altında kalmaktadır226.

Tarım ve hizmetler sektöründe ülke ortalaması ve ortalamanın üs- tünde değerler alan Akdeniz Bölgesi’nde, aynı durum sanayi gösterge- leri için geçerli değildir. Sanayinin bölge içi dağılımının dengeli oldu- ğundan söz edilemez. Bilindiği gibi, Akdeniz Bölgesi’nde sanayi, ge- leneksel kutup niteliğindeki Adana ve Hatay’da yoğunlaşmıştır. Ak- deniz Bölgesi’nde faaliyete geçen organize sanayi bölgesi parsel sayısı 1.298’dir ve bölgesel sıralamada 6. sırada yer almaktadır. Akdeniz Bölgesi, organize sanayi bölgeleri uygulamaları itibariyle, diğer böl- gelerin gerisinde kalmıştır. Bunun temel nedenlerinden biri, özellikle

225 Devlet Planlama Teşkilatı, İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması, Ankara-2003, s.88.

kıyı şeridinde bulunan illerde, organize sanayi bölgeleri için elverişli ve yeterli arazi bulma güçlüğüdür227.

Akdeniz Bölgesinde mekansal gelişme, tek bir gelişme kutbunun baskınlığında gerçekleşmemektedir. İktisadi faaliyetler itibariyle çeşit- lilik Akdeniz’de, birden çok gelişme merkezi ortaya çıkmıştır. Endeks değerleriyle ülke ortalaması altında kalan iller K. Maraş ve Osmani- ye’dir.

Türkiye’de 2004 yılında kişi başı GSYİH değeri 2.146 Dolar iken, Osmaniye ilinde GSYİH değerinin Türkiye ortalamasının altında kal- dığı görülmektedir. Osmaniye ilinde GSYİH’daki gelişme hızı Türki- ye ortalamasının üzerinde olup, İller itibariyle GSYİH rakamlarına göre Osmaniye ilinin cari fiyatlarla GSYİH’daki payı %1,4, gelişme hızı ise %45,5’tir. Sabit fiyatlarla gelişme hızı ise % -1,9’dur228.

Tablo 3. 24: GSYİH’nın Büyüme Hızları (1987-2000 Dönemi; Yıl- lık Ortalama; Yüzde)

Sektörler Osmaniye Türkiye Toplamı

Tarım -0,3 1,4 Sanayi -2,2 4,4 Hizmetler 3,6 3,9 Toplam 1,7 3,6 Kaynak: DPT, 2000. 227 DPT, 2003, a.g.e., s.89..

228 Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekle-

me İdaresi Başkanlığı, Bölgesel Kalkınma Araştırma Raporu-TR63 Hatay Alt

Tablo.3.24’de Osmaniye ilinin GSYİH’sının büyüme hızları Tür- kiye ile karşılaştırmalı olarak görülmektedir. Buna göre; Osmaniye ilinin sanayi ve hizmetler sektörlerinde büyüme hızının Türkiye orta- laması altında kaldığı görülmektedir. Fakat yine de GSYİH büyüme hızının en fazla olduğu sektör ise hizmetler sektörüdür. Osmaniye ilinde tarım ve sanayi sektöründe GSYİH büyüme hızı negatif değer- dedir.

Osmaniye ili sanayi rakamları, sektörler itibariyle büyüme hızları ve sosyo ekonomik gelişmişlik sıralamasında Türkiye toplam rakam- ları içindeki yerini karşılaştırdıktan sonra ili içi sanayi faaliyetlerine değinelim.

Bir toplumun sosyo-kültürel ekonomik yapısını etkileyen sanayi- leşme olgusu, geleneksel tarım toplumundan modern sanayi toplumu- na geçişin yaşandığı bir değişim süreci olarak değerlendirilmektedir. Sanayi sektörünün gelişmesi tarım ve hizmetler sektörünü de olumlu etkilemektedir. Tarım sektörü sanayi sektöründen girdi almak zorunda olduğu gibi bu sektöre ham madde sağlamak durumundadır. Sanayinin gelişmesi, ticari ve mali hizmetler sektörüne de canlılık kazandırdığı açıktır. Bu nedenle sanayileşme sosyo-ekonomik gelişme veya kal- kınmanın temel parametresini veya dinamiğini oluşturmaktadır229.

Türkiye’de sanayileşme hareketi 1950’den sonra başlamış, 1960 yılından sonra hızlanmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında çıkan Sanayi Teşvik Kanunu ile son yıllarda hazırlanan kalkınma planları sanayi- leşme sürecini hızlandırmıştır.

1960’lı yıllardan bu yana sanayi politikaları açısından iki temel stratejiden söz edilebilir. Bunlardan birincisi 1963- 1980 arası uygula- nan ithal ikameci sanayileşme, diğeri ise 1980’den sonra uygulanan ihracata yönelik sanayileşme stratejileridir. Her iki dönemde de imalat

sanayi katma değerinin ulusal gelir içindeki payı önemli bir atış gös- termiştir230.

1996 yılında il statüsü kazanan Osmaniye’de geleneksel olarak ta- rımsal üretime ve toprağa dayalı bir yaşam tarzı yaygın olduğundan dolayı, İlde sanayi kültürünün gelişimi yavaş ilerlemiştir. Bulunduğu bölgede ve 1996 yılına kadar bağlı olduğu Adana İlinde özellikle ta- rıma dayalı sanayinin yoğun olmasına karşın, Osmaniye sanayisi, kü- çük ölçekli ve atölye tipi sanayinin ötesine geçememiştir.

Uzun yıllar göç alan ve coğrafi konum itibariyle de önemli bir merkezde bulunan ilin kalkınması için ilin sanayisinin geliştirilmesi büyük önem arz etmektedir. Nitekim 28.03.1997 tarih ve 97/1 Sayılı Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararı ile 01.01.1997 tarihinden itiba- ren Kalkınmada 1. Derecede Öncelikli Yöre (KÖY) kapsamına alın- mıştır. 06.02.2004 tarih ve 25365 sayılı resmi gazete yayımlanan 5084 sayılı yatırımların ve istihdamın teşviki ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki kanun ile getirilen teşvik uygulaması ile İl’de sanayicilere sağlanan vergi, teşvik, yatırım indirimi kolaylıklarıyla sa- nayi alanında önemli gelişmeler kaydedilmiştir231.

Bu amaçla kuruluş çalışmaları 1995 yılında başlayan ve 2002 yı- lında alt yapı çalışmaları tamamlanarak, 100 ha alanda 64 sanayi par- selinin müteşebbislere tahsisi yapılmıştır. 5084 sayılı kanunun getirdi- ği avantajlar ile bölgede artan taleplerin karşılanması için 280 ha tevsi alan ilave dilmiş olup, Osmaniye’deki ikinci Kadirli OSB I-II etap olmak üzere 2006 yılında kuruluş çalışmalarına başlanılmıştır. OSB’lerde 68 adet fabrika üretime geçmiş çalışan işçi sayısı 3354 ki- şidir232.

230 Yakup Kepenek, Nurhan Yentürk, Türkiye Ekonomisi, Remzi Kitabevi, İstanbul-

2001, 12. Basım, s.361.

231 Osmaniye Valiliği, 2008, a.g.e., s.110 232 Osmaniye Valiliği, 2008, a.g.e., s.110.

Yumurtalık Serbest Bölgesine ve Bakü Tiflis Ceyhan boru hattı terminali olan BOTAŞ’a yakınlığı sebebi ile Osmaniye OSB, bu böl- gede kurulacak Rafineri ve Petrokimya tesislerinin yan sanayileri ve bu sektörlere dayalı yapılacak yeni yatırımlar için cazibe merkezi ko- numundadır.

Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan tesisler değerlen- dirildiğinde 52 adet üretimde, 25 adet inşaat ve 17 adet de proje aşa- masında, toplam 94 adet tesis mevcuttur. Bu tesisler içerisinde ilk sı- rayı 26 adet ile Metal Sanayi almaktadır. Ardından iplik ve gıda sana- yine yönelik faaliyet gösteren tesisler gelmektedir233.

Aşağıdaki tabloda Osmaniye’de ve Türkiye’de faaliyet gösteren imalat sanayilerinin yerleşke dağılımı görülmektedir. Serbest bölge bulunmayan Osmaniye’de 4 OSB ve 229 KSS bulunmaktadır.

Tablo 3. 25: İmalat Sanayi Yerleşke Dağılımı (Türkiye / Osmaniye)

Türkiye Osmaniye

İşyeri Sayısı %

Serbest Bölge 133 0 % 0,00 Organize Sanayi Bölgesi 11.083 4 % 0,04 Küçük Sanayi Sitesi 47.618 229 % 0,48 İş Merkezi 6.320 5 % 0,08 İşhanı/Pasaj 18.935 34 % 0,18 Diğer 188.424 1205 % 0,64 Genel Toplam 272.513 1.477 % 0,54 Kaynak: TÜİK, 2002 GSİS verileri

Küçük Sanayi Siteleri (KSS), kent içinde dağınık şekilde yerleşmiş ve elverişsiz çalışma koşulları altında çalışan, küçük ve orta ölçekli sanayici ve sanat erbabının alt yapısı mevcut, eğitim ve sosyal tesisleri bulunan sağlıklı işyerlerinde çalışmalarını temin etmek üzere Bakanlı-

ğın kredi desteği ile veya doğrudan müteşebbislerin öz kaynaklarıyla oluşturulan kuruluş veya tesislerdir234. KSS uygulamasıyla, sanayide

kalite ve standardizasyonun geliştirilmesi, esnek üretim sistemlerinin ve modern teknoloji kullanımının yaygınlaştırılması, küçük-büyük sa- nayi bütünleşmesinin sağlanması ve katma değeri yüksek üretim yapı- sına verimli bir şekilde ulaşılması amaçlanmaktadır.

Yöre ve ülke kalkınmasında önemli bir konuma sahip olan Küçük Sanayi siteleri uygulamasının Osmaniye’deki mevcut durumu şöyle özetlenebilir; Osmaniye’de tamamlanmış 4 adet KSS bulunmaktadır. Bunlar Osmaniye I, II, Kadirli ve Bahçe KSS’leridir. Devam etmekte olan KSS projeleri ise aşağıda özetlenmiştir.

Tablo 3. 26: Osmaniye İli Küçük Sanayi Siteleri

Adı Başladığı Yıl Faaliyete alanı (Ha)Toplam Toplamİşyeri Sayısı Dolu İşyeri Sayısı Boş İşyeri Sayısı Doluluk

Oranı İstihdam Mevcut

Merkez 1. KSS 1979 103 300 300 0 100% 1500

Merkez 2. KSS 1991 228 250 250 0 100% 1100

Kadirli KSS 1974 100 350 350 0 100% 1050

Kadirli Marangoz ve Mobilyacılar

KSS Proje devam ediyor 247 - - - - -

Düziçi KSS 1986 - 155 - - - -

Bahçe KSS 2004 68 79 6 73 7,59% 10

Kaynak: Takırtaş, 2007.

Osmaniye Mobilyacılar ve Ağaç İşleri İmalatçıları KSS, Merkez Çardak Köyü Kıraç Mevkiinde olup, 84,5 dönüm arsada 100 işyerlik ifraz, plan ve kota çalışmaları bitirilmiştir. Osmaniye Hazır Giyimciler KSS, Kadirli Marangoz ve Mobilyacılar KSS, Osmaniye Merkez Top- tancılar Yerfıstığı ve Gıda Merkezi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi (Cevdetiye Beldesi) kuruluş çalışmaları halen devam etmektedir. Kadirli ilçesinde mevcut olan KSS ise, 100 işyeri kapasiteli olup, 1969 yılında inşaata başlanmış, 1974 yılında bitirilerek faaliyete geçmiştir235.

234 http://www.kobifinans.com.tr/tr/bilgi_merkezi/02150404/5381, 22.11.2008.

Sanayisi gelişmekte olan ilde; ticaret ve sanayi odalarına kayıtlı küçük ve orta boy sanayi sektörleri; yer fıstığı işleme, tekstil ve deri, çırçır prese, kimya, makine ve yedek parça, mobilyacılık, un ve ma- mulleri, inşaat malzemeleri ve gıda sanayi faaliyet göstermektedir. TOBB sanayi veri tabanında 81 il için yapılan işletme sayısı sıralama- sında; Osmaniye’nin 57. sırada olduğu görülmektedir. Türkiye gene- linde işletmelere ait istihdamın dağılımı incelendiğinde; ise Osmani- ye’nin 65. sırada olduğu görülmektedir236.

Tablo 3. 27: TÜİK 2002 Genel Sanayi ve İşyerleri Sayımı Sektörel Dağılım

Türkiye Osmaniye Türkiye Osmaniye

İşyeri Sayısı % Çalışan Sayısı %

Madencilik ve Taşocakçılığı 2.393 19 % 0,79 75.841 154 % 0,20

İmalat 272.513 1.477 % 0,54 2.126.896 3.844 % 0,18

Elektrik, Gaz ve Su 1.721 22 % 1,28 57.819 484 % 0,84 İnşaat 35.611 49 % 0,14 224.210 162 % 0,07 Toptan ve Perakende Ticaret;