• Sonuç bulunamadı

1 EYLÜL DÜNYA BARIù GÜNÜ KUTLU OLSUN

(01.09.2008)

“Ölümlerden geliyorum úarkÕ söyleyerekten, Geliyorum yaúamak için...”

Mahmud Derviú 1 Eylül 1939’da Nazilerin Polonya’yÕ iúgali ile büyük yÕkÕmlara, katliamlara, mil-yonlarca insanÕn ölümüne ve bir o kadarÕnÕn sakat kalmasÕna, kentlerin yerle bir olmasÕna neden olan økinci Büyük Emperyalist PaylaúÕm SavaúÕ baúlamÕú oldu.

Emperyalist paylaúÕm yarÕúÕnda güçlü bir úekilde kendini var etmek isteyen Al-manya faúizmle, emperyalist saldÕrÕ yöntemleri ile tarih sahnesine çÕktÕ. Bu savaú-la dünya halksavaú-larÕ bir kez daha kapitalizmin kar hÕrsÕnÕn, sermaye düzeninin hedef tahtasÕndaydÕ.

1 Eylül, bu tarihi unutturmamak acÕlarÕmÕzdan ders çÕkarmak için seçilmiú bir gündür. Ancak kapitalizm ve onun en kirli yüzü emperyalizm var oldu÷u sürece bu acÕlar devam edecektir ve etmektedir.

Ülkelerin iúgali, savaú tehditleri ve uygulanan ambargo ile; emperyalist güçlerin amacÕnÕn bir taraftan enerji kaynaklarÕna sahip olmak ve bunlara di÷er ülkelerin ulaúÕmÕnÕ engellemek, enerji yollarÕ güvenli÷ini ve kontrolünü sa÷lamak, di÷er taraftan ise görülebilir gelecekte dünya ekonomisine sÕnÕrsÕz bir úekilde hakim olmak oldu÷u bilinmektedir. Filistin’deki bitmek bilmeyen savaú ve ambargo, Irak’ta yaúanan iúgal, Afganistan, øran ve Suriye’ye dönük tehditler, Balkanlar’da yaúananlar ve son olarak Kafkasya’da patlak veren savaú bu acÕ tarihin devam etti÷inin örnekleridir. DünyanÕn dört bir yanÕnda çatÕúmalar, savaúlar, iúgaller, yÕ-kÕmlar sürmektedir. YaúamÕn sonunu getirebilecek nitelikteki bir nükleer savaú tehdidi dahi bugün bizlere yabancÕ de÷ildir.

SavaúÕn açÕk ve ¿ ili olarak yaúanmadÕ÷Õ zamanlarda ise savaúÕn dili ve milita-rizm kendini hissettirmektedir. Bugün dünyada 2 saatlik zaman diliminde 230 milyon dolar silahlanmaya giderken, sadece yere döúeli mayÕnlardan haftada 800 kiúi ölmektedir. 2 saatlik zaman diliminde dünyanÕn de÷iúik yerlerinde 10 insan patlayan mayÕnla ölüyor. Dünya co÷rafyasÕ, yaúamlarÕmÕz savaú ve/veya savaú tehditleri ile kuúatÕlmÕú durumda.

Tüm bu saldÕrÕlarÕn karúÕsÕnda halklarÕn kardeúli÷i ve barÕúÕnÕ hatÕrlamak ve ha-tÕrlatmak bir ödevdir. Nükleer savaú tehdidi baúta olmak üzere savaú tehditlerine karúÕ durmak, temel insan haklarÕnÕn korunmasÕ için çaba harcamak; barÕú içinde adil ve özgür bir dünya yaratmanÕn gereklili÷idir. OdamÕz 1 Eylül Dünya BarÕú Günü’nü savaúsÕz bir dünya yaratma mücadelesine hizmet eden ve emperyalist

saldÕrganlÕ÷a bir kez daha dur deme fÕrsatÕ veren bir gün olarak de÷erlendirmek-tedir. Emperyalizmin büyük ve kanlÕ bir savaúÕnÕn baúlangÕcÕ olan bugünün dünya barÕúÕna, kardeúli÷ine ve özgürlü÷üne vesile olmasÕnÕ diliyoruz. Tarihten gerekli dersleri alabilenler, gelece÷e güvenle ve umutla bakar. Bizler ölümlerden úarkÕ söyleyerek çÕkabilenlerin, turna kuúlarÕyla yaúama tutunanlarÕn, barÕúÕn dilini di-rençle yaúatanlarÕn yanÕndayÕz.

Harita ve Kadastro Mühendisleri OdasÕ olarak geçmiúte oldu÷u gibi bugün de dünya halklarÕn barÕú içinde yaúama taleplerine sahip çÕkÕyor ve bunun mücadele-sini yürütmek gerekti÷ine inanÕyoruz.

Tüm HalklarÕn Dünya BarÕú Günü Kutlu Olsun!

TMMOB HARøTA VE KADASTRO MÜHENDøSLERø ODASI

12 EYLÜL 1980: DøKTATÖRLÜK DÜZENøNøN EVRøMø

(12.09.2008)

Ve direndik Ordular kurduk türkü renklerinden Bütün a÷ÕtlarÕ bir hücumda yendik AcÕya kurúun iúlemez artÕk Biz yaúamayÕ zulümsüz sevdik A. Yücel 12 Eylül 1980...

650 bin kiúi gözaltÕna alÕndÕ...

1 milyon 683 bin kiúi ¿ úlendi...

AçÕlan 210 bin davada 230 bin kiúi yargÕlandÕ...

7 bin kiúi için idam cezasÕ istendi...

517 kiúiye idam cezasÕ verildi...

HaklarÕnda idam cezasÕ verilenlerden 50’si asÕldÕ...

ødamlarÕ istenen 259 kiúinin dosyasÕ Meclis’e gönderildi...

71 bin kiúi TCK’nin 141, 142 ve 163. maddelerinden yargÕlandÕ...

98 bin 404 kiúi “örgüt üyesi olmak” suçundan yargÕlandÕ...

388 bin kiúiye pasaport verilmedi...

30 bin kiúi “sakÕncalÕ” oldu÷u için iúten atÕldÕ...

14 bin kiúi yurttaúlÕktan çÕkarÕldÕ...

30 bin kiúi “siyasi mülteci” olarak yurtdÕúÕna gitti...

300 kiúi kuúkulu bir úekilde öldü...

171 kiúinin “iúkenceden öldü÷ü” belgelendi...

937 ¿ lm “sakÕncalÕ” bulundu÷u için yasaklandÕ...

23 bin 677 derne÷in faaliyeti durduruldu...

3 bin 854 ö÷retmen ö÷retmenlikten atÕldÕ...

Üniversitede görevli 120 ö÷retim üyesi ve 47 hâkimin iúine son verildi...

400 gazeteci için toplam 4 bin yÕl hapis cezasÕ istendi...

Gazetecilere 3 bin 315 yÕl 6 ay hapis cezasÕ verildi...

3 gazeteci silahla öldürüldü...

Gazeteler 300 gün yayÕn yapamadÕ...

13 büyük gazete için 303 dava açÕldÕ...

39 ton gazete ve dergi imha edildi...

Cezaevlerinde toplam 299 kiúi yaúamÕnÕ yitirdi...

144 kiúi kuúkulu bir úekilde öldü...

14 kiúi açlÕk grevinde öldü...

16 kiúi “kaçarken” vuruldu...

95 kiúi “çatÕúmada” öldü...

73 kiúiye “do÷al ölüm raporu” verildi...

43 kiúinin “intihar etti÷i” bildirildi...

12 Eylül 1980 darbesi, Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçmiútir. Ülkede 1960’lardan bu yana güçlenerek gelen demokratik hareketlenmenin önü önce 12 Mart’la kesilmeye çalÕúÕlmÕú ancak iúçi, köylü ve ö÷renci eylemlilikleri 1970’lerde artarak sürmüútür. 100 binlerin katÕldÕ÷Õ grevler, üniversitelerdeki ö÷renci direniú-leri, üretici eylemi ve gecekondularda yükselen toplumsal muhalefet, darbenin yapÕlmasÕnÕn temel nedenlerinden biridir. Darbe ile toplumsal muhalefet ezilmiú, demokratik haklar yok edilmiú, insan haklarÕ yok sayÕlmÕútÕr. Yeni bir ekonomik ve politk aúamaya girmesi beklenen düzenin önündeki pürüzlerin temizlenmesi amacÕ uluslararasÕ destekle hayata geçirilmiútir.

12 Eylül ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel anlamda kÕsacasÕ hayatÕn her alanÕ için bir dönüm noktasÕ olmuútur. Kültürel yozlaúma, dinci gericilik, úovenist mil-liyetçilik darbenin ürünüdür. Hak arama bilincinin yok edilmesi, örgütlenme hak-kÕnÕn gaspÕ, sosyal haklarÕn törpülenmesi yine 12 Eylül kalÕntÕlarÕdÕr. Emperyaliz-min yeni yüzü olan, 24 Ocak KararlarÕ ile çerçevesi önceden çizilmiú neo-liberal ekonomi siyasetinin zeminini hazÕrlamak amacÕyla tertiplenen darbe, toplumsal adaletsizli÷i derinleútirmiú ve toplumdaki dayanÕúma ruhunu ve de÷erini giderek artan bir ivmeyle eritmeye çalÕúmÕútÕr.

Küresel sermayeye eklemlenmenin bir parçasÕ olan ve 12 Eylül’le baúlayan yeniden yapÕlanma süreci bugün de sa÷lÕk, e÷itim, barÕnma gibi sosyal hakla-rÕn hak olmaktan çÕkarÕlmasÕ ve bunlar için mücadelenin önünün kesilmesiyle devam etmektedir. Darbecilerle mücadale demokratik haklar için, sosyal haklar için, insan haklarÕ için mücadeledir. Demokratik, eúit, özgür bir toplum yaratma mücadelesidir. Ancak Anayasa’nÕn geçici 15. maddesi1 ile darbeyi düzenleyen

ve uygulayanlarÕn yargÕlanmasÕna, darbe sürecinin sorgulanmasÕna engel olun-makta ve darbeciler hala korunolun-maktadÕr. Demokrasiye do÷ru ilk adÕm darbecile-rin yargÕlanmasÕyla atÕlacaktÕr. Benzer süreçler yaúamÕú di÷er ülkeler bu noktada geçmiúleriyle hesaplaúarak, darbe zihniyetini mahkum etmiúlerdir. Bizler de bu hesaplaúma sürecinin bir an önce hayata geçirilmesini ülkenin aydÕnlÕk gelece÷i için talep ediyoruz.

12 Eylül darbesinin bu topraklarda attÕ÷Õ tohumlarÕn farkÕndayÕz, yaúananla-rÕ unutmayaca÷Õz ve unutturmayaca÷Õz. Geçti÷imiz yÕllarda oldu÷u gibi Darbe KarúÕtÕ Platform bu yÕl da etkinlikleriyle darbecilere, darbeci zihniyete ve darbe düzenine karúÕ muhalefetini sürdürmektedir. OdamÕz da emekten, demokrasiden, eúitlikten, özgürlükten yana olanlarla darbe düzenine karúÕ mücadelenin bir par-çasÕ olmaya devam edecektir.

TMMOB HARøTA VE KADASTRO MÜHENDøSLERø ODASI

GEÇøCø MADDE 15. - 12 Eylül 1980 tarihinden, ilk genel seçimler sonucu toplanacak Tür-kiye Büyük Millet Meclisinin BaúkanlÕk DivanÕnÕ oluúturuncaya kadar geçecek süre içinde, yasama ve yürütme yetkilerini Türk milleti adÕna kullanan, 2356 sayÕlÕ Kanunla kurulu Millî Güvenlik Konseyinin, bu Konseyin yönetimi döneminde kurulmuú hükümetlerin, 2485 sayÕlÕ Kurucu Meclis HakkÕnda Kanunla görev ifa eden DanÕúma Meclisinin her türlü karar ve tasar-ruÀ arÕndan dolayÕ haklarÕnda cezaî, malî veya hukukî sorumluluk iddiasÕ ileri sürülemez ve bu maksatla herhangi bir yargÕ merciine baúvurulamaz.

Bu karar ve tasarruÀ arÕn idarece veya yetkili kÕlÕnmÕú organ, merci ve görevlilerce uygulanma-sÕndan dolayÕ, karar alanlar, tasarrufta bulunanlar ve uygulayanlar hakkÕnda da yukarÕdaki fÕkra hükümleri uygulanÕr.

ERøYEREK ALINAN MAAùLAR VE KONUùULMAYAN