• Sonuç bulunamadı

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ve ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR

2.6. Stres Kavramı

2.6.3. EtkileĢimsel BaĢa Çıkma Yöntemleri

Lazarus ve Folkman (1984) stresi, birey ve çevre etkileĢimi olarak görmekte ve bu bileĢenler olmadan stresin var olamayacağını ifade etmektedirler. Bu çevreye çalıĢma ortamı, meslektaĢlar ve astlarla iliĢkiler dahildir. McClelland (1985) aynı zamanda stresin diğer bir çeĢidini ortaya çıkararak güç stresi (power stres) olarak adlandırmıĢtır. Güç stresi aĢırı sorumluluktan ve bireyin bir veya daha fazla kiĢiden sorumlu olmasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca liderin seçimi nadiren siyah ve beyaz gibidir. ĠletiĢim ve karar verme inanılmaz derecede karmaĢıktır (Boyatzis ve McKee, 2005).

EtkileĢimsel baĢa çıkma modelini kullanmak ile iĢlemci lider olmak eĢ anlamlı değildir. EtkileĢimsel baĢa çıkma modelinde, birey stresli durumu biliĢsel davranıĢ içerisinde değerlendirir ve buna göre harekete geçer. EtkileĢimsel baĢa çıkmada biliĢsel değerlendirmenin üç aĢaması bulunmaktadır. Bunlar birincil, ikincil ve yeniden değerlendirmedir (Lazarus ve Folkman, 1984). AraĢtırmacılar birincilden, ikincile ve yeniden değerlendirmeye geçiĢlerin sıklıkla çok hızlı olduğunu ifade ederler. Birincil değerlendirme, bireyin durumu önemsiz, karĢılaĢılmaz ya da hayli stresli olarak kabul etmesiyle gerçekleĢir. Birey durumun önemli olduğuna kanaat getirirse, ikincil

68

değerlendirme aĢamasında ne tür bir tepki vermesi gerektiğine karar verir. Yeniden değerlendirme aĢamasında ise birey verilen tepkinin ya da davranıĢın uygun olup olmadığına, eğer uygun değilse farklı bir önlem alması gerektiğine karar verir. Kısacası, baĢa çıkma davranıĢının seçimine yönelik değerlendirme aĢaması hızlı, biliĢsel bir döngü olarak görülebilir, Eylemsizlik ve eylemlilik.

Lazarus ve Folkman (1984, s. 141) baĢa çıkmayı, bireyin kaynaklarını zorlayan veya aĢan spesifik iç veya dıĢ talepleri yönetmek için bireyin sürekli değiĢen biliĢsel ve davranıĢsal çabaları olarak tanımlamaktadır. BaĢa çıkma stresli durumlar ve bu stresli durumların oluĢturduğu duygular sırasında kiĢinin çevresi ile iliĢkilerini yönettiği bir süreçtir. AraĢtırmacılar (Lazarus and Folkman, 1984; Moos, 2003 vb.) baĢa çıkmanın iki spesifik iĢlevini tanımlamıĢlardır, stresli duyguları düzenlemek (duygu odaklı baĢa çıkma) ve stres yaratan durumu değiĢtirmek (problem odaklı baĢa çıkma).

2.6.3.1. Problem Odaklı BaĢa Çıkma

Ġnsanlar karĢılaĢtıkları stresli durum karĢısında yapabilecekleri bir Ģey olduğuna inandıklarında problem merkezli baĢa çıkmayı kullanma eğilimindedirler (Lazarus ve Folkmann, 1984). Bu kapsamda gösterilen çabalar, bireyin davranıĢını ya da çevresini değiĢtirmeye yöneliktir. Problem merkezli baĢa çıkmanın hedefi stresli durumun taleplerini azaltmak ya da kiĢinin bu durumla uğraĢacak kaynaklarını geliĢtirmektir. Problem odaklı baĢa çıkma stratejileri problemi veya durumu çözmek, alternatif çözümler üretmek ve farklı alternatiflerin kar zarar hesabını yapmak, onlar arasından seçim yapmak ve seçilen alternatifi uygulamak için sarf edilen her türlü çabayı içermektedir. GecikmiĢ faturaları ödemek için borç almak bunun iyi bir örneğidir. (Folkman ve Lazarus, 1984).

Problem merkezli stratejiler kiĢinin kendisine de uygulanabilir. Yani kiĢi çevreyi değiĢtirmek yerine kendisiyle ilgili bir Ģeyleri değiĢtirebilir. AlıĢkanlıklarını değiĢtirmek ya da yeni beceriler öğrenmek buna örnek olarak gösterilebilir. Problem odaklı baĢa çıkma literatürde yaklaĢımla baĢa çıkma olarak da adlandırılmaktadır (Moos, 2003). YaklaĢımla baĢa çıkma, stres kaynağının veya stresli durumun doğasını değiĢtirmek için harcanan çabalar olarak tanımlanmaktadır.

Problem odaklı baĢa çıkma stratejileri, stres kaynağını çözme amacı taĢıyan aktif giriĢimler olarak görülmesine karĢın, her zaman stresle baĢa çıkmanın en optimum seçeneği değildir.

69

Örneğin, problem odaklı baĢa çıkma stratejileri kontrol edilemez bir durum için kullanılırsa, aĢırı endiĢeye (worrying), üzüntüye (frustration) ve kendini aldatmaya (self- deception) sebep olabilir. Gerçeği inkar etmeye, en kötünün kabulüne reddetmeye ve durumun anlamını küçümsemeye neden olabilir (Lazarus ve Folkman, 1984). Bu sebeple, kiĢinin biliĢsel değerlendirmeyi kullanması belirli bir durum için en kullanıĢlı baĢa çıkma stratejisini seçmesi bakımından önemli bir adımdır. BiliĢsel değerlendirme, bireyin stresli durumu değerlendirmesine ve mevcut koĢullar altında hangi baĢa çıkma stratejisinin en uygun olacağına karar vermesine olanak sağlamaktadır. Bazı durumlarda birey duygu odaklı baĢa çıkma stratejilerini tercih edebilir.

2.6.3.2. Duygusal Odaklı BaĢa Çıkma

Duygusal odaklı baĢa çıkma, stres yaĢayan bireyin artık stresli ortamı veya belirli bir stres kaynağını değiĢtirmek için yapılacak bir Ģey olmadığını hissettiği zaman kullanılır (Boyatzis ve McKee, 2002; Lazarus ve Folkman, 1984; Moos, 2003). Bu durumda birey, savunmacı bir duruĢ ve kendi psikolojik durumunu değiĢtirecek bir tavır takınır. Örneğin, kiĢi kendini durumdan uzaklaĢtırmayı deneyebilir, negatif etkilerine rağmen pozitif bir değer bulmaya çalıĢabilir veya duygusal destek arayabilir. Birey ayrıca egzersiz yapabilir, dua edebilir, arkadaĢıyla dıĢarıya bir Ģeyler içmeye çıkabilir (Segerstrom ve Miller, 2004). Literatürde duygusal odaklı baĢa çıkma kaçınma baĢa çıkması (avoidance coping) olarak da tanımlanmaktadır (Boyatzis ve McKee, 2005; Goleman vd., 2002; Moos, 2003). Bir baĢa çıkma mekanizması olarak kaçınma konsepti, stresli durumlar ile hiçbir Ģey yapmadan ve kendini konudan uzaklaĢtırarak baĢa çıkan liderler açısından özünde çeĢitli zorluklar barındırmaktadır. Durum düzeltilemez bir hasarın oluĢtuğu noktaya kadar varabilir. Lider ve çalıĢanların iĢ yükü stresinde yüksek bir artıĢa neden olabilir (Hancock ve Desmond, 2001).

Duygusal odaklı baĢa çıkma mekanizmalarının bir zorluğu, mekanizmaların veya tepkilerin bireyin duygusal olarak çöküntüye girmesine sebep olabileceğidir. Bir savunma yordamı olarak, birey kendi normal davranıĢ biçimi dıĢında davranabilir ve bu durumda birey odaklanmakta ve doğru karar vermekte zorlanabilir (Boyatzis ve McKee, 2005). Duygusal çöküntüsü devam ederse, karmaĢıklık hissi, negatif duygular ve umutsuzluk hızlanarak artar. Bu durumda birey bir taraftan stresli bir durum ile uğraĢmak, diğer taraftan

70

duygularını dengede tutmak için problem odaklı ve duygusal odaklı baĢa çıkma mekanizmaları birlikte kullanılmalıdır.

Literatürde her iki mekanizmanın birlikte kullanılması yönünde yapılan araĢtırmalar gittikçe artmaktadır (Boyatzis ve McKee, 2005; Goleman vd., 2002; Lazarus ve Folkman, 1984; Moos, 2003). Birey baĢa çıkma mekanizmalarının biriyle baĢlayabilir, eğer ilk mekanizma istenen sonucu vermezse (stresi ortadan kaldırmazsa veya azaltmazsa) diğer mekanizmaya geçebilir. Roth ve Cohen (1984)‟e göre, birçok insan stresli bir durumla karĢı karĢıya kaldığında problem odaklı ve duygu odaklı baĢa çıkma stratejileri arasında çok hızlı bir Ģekilde geçiĢ yapmaktadır. Goleman (2005b) stresle baĢa çıkmanın çoğu zaman karmaĢık ve tekrarlanan bir süreç olduğunu ve özellikle bir liderlik yeteneği olarak kritik olduğunu belirtmektir. Özellikle akut stres veya kriz zamanlarında hızlı bir Ģekilde bir mekanizmadan diğerine geçebilme yeteneği etkili lider ile etkisiz lider arasındaki fark olarak değerlendirilmektedir (Goleman, 2005b, s. 62). Stres azaldıkça, negatif duygular pozitif duygularla dengelenecektir. Hem lider hem de çalıĢanlar bir yenilenme aktivitesinin içine gireceklerdir.

Boyatzis (2006) stres kaynağı daha Ģiddetli bir hale gelirse, hızlı bir Ģekilde birden çok baĢa çıkma mekanizmasını kullanabilen bireylerin ve liderlerin muhtemelen stresli durumu atlatacaklarını ve pozitif duygular ile dolacaklarını iĢaret etmektedir. Gerçek bir değiĢim gerektiren bir süreçte yer alabilme yeteneği, liderlerin sadece kiĢisel duyguları yönetmesinde değil ayrıca çalıĢanların ve diğerlerinin duygularını yönetebilmesinde de daha etkili olmasını sağlar. Dikkatlilik, umut (hope) ve tutku (compassion), stresli durumları etkili bir biçimde idare edebilmek için gerekli pozitif duygular olarak görülmektedir (Boyatzis ve McKee, 2005).