• Sonuç bulunamadı

2 CESARET VASFI İLE SULTAN BAYBARS

Ahi Evran Üniversitesi Türkiye

2 CESARET VASFI İLE SULTAN BAYBARS

66

XIII. yüzyılda Mısır ve Suriye sahasında hüküm süren devlet adamlarından biri de Sultan Baybars’tır. Dünya tarihinde önemli rol oynamış devlet adamlarından olan Sultan Baybars, icraatlarıyla Mısır ve Suriye sahasında büyük başarılara imza atmıştır.

Cesaret ve kahramanlık Sultan Baybars’ın tabiatında belki de en dikkat çekici vasıftır. Cesareti ve kahramanlığı ile yıllardır süre gelen Moğol ve Haçlı zulümlerine son vererek Türk İslam aleminin gözyaşlarını dindirmiştir. O, Nureddin Zengi ve Selahaddin Eyyûbî’den sonra, Doğu’da kurulan Haçlı devletine karşı mücadele veren en büyük sultan olarak tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. Her savaş t a korkusuzluğu ve cevvalliği ile nam salmıştır. Diğer bütün İslam devletleri arasında yalnız Mısır’ın Moğol istilasının yıkıcı sonuçlarından korunmuş olması O’nun şahsî liyâkati sayesinde olmuştur (Brockelmann, 1992, s. 128).On yedi yıllık saltanatı askerî seferden kuşatmaya koşturmakla geçmiştir. Bu denli bir koşturmacanın arkasında elbette onu motive edici duyuşsal bir kuvvet vardı. Sonuçta iş fiziksel bir dayanıklılığa sahip olmakla bitemez. Onu en vahim şartlarda dahi çalışmaktan geri koyamayan durum sadece bilek gücü ve tükenmez bir enerjinin sonucu değildir.

Baybars’ın meslek hayatı tipik bir örnek teşkil eder. Baybars Kumanların arasından Kıpçak ülkesinden esir olarak Şam’a geldi. Buradan askerlikle Mısır’a geçti, orada muhafız taburu subaylığına yükseldi. Daha sonra Sultan Kutuz’un başkomutanı olarak 1260’da Ayn Calut’da kazandığı zafer sonucunda Hülâgu Moğollarını Suriye’den çıkardı. Süratli hareket edişi, teşkilatçılığı ve cesareti ile seçkin kumandanlık vasfını taşır. Baybars hakkında hedefe ulaşmak için her türlü vasıtayı mübah kılar, tezine uyduğu söylenmekte ve şahsı etrafında daha sonra roman şekline sokulan bir takım hikaye ve menkıbeler teşekkül etmiş bulunmaktadır. XIII. yy. hükümdarları arasında kendi oğlu istisna edilecek olursa, bu derece dünya siyasetine önem verip bağlanan biri gösterilemez. Kıpçak hanı Tudan Mengü bile Müslüman olduktan sonra İslam’ın başlıca hükümdarı olarak tanıdığı Kalavun’dan lakab, bayrak ve arma istiyor. O büyük yapılarla da adını ebedileştirmiştir. (Muristan Türbesi gibi). Memlûkler arasında sülale tesis eden yegâne sultandır. En-Nâsır ve oğlu en-Nâsır el-Hasan Memlûk çağının en pahalı inşaatına girişirler. (Mesela; Hasan Sultan Camii gibi) (Rásonyı, 1983, s.69).

Cesareti ve kahramanlığı batılı yazarlarca da yadsınmayan Sultan Baybars’ın başarılarından Runciman’ın eserinde şöyle bahsedilmektedir: “Frankların tamamıyla ortadan kaldırılmalarını

göremedi ama bunun kaçınılmaz hale gelmesini o sağlamıştı” (Runciman, 2008, s. 68-69).

Sultan Baybars’tan önce Memlûkler büyük sarsıntılar geçirmekte, dışta ve içte barış ortamı tesis edilememekte idi. Memlûklerin aleyhine hâsıl olan bu sorunlar yumağı Baybars’ın sultan olması ile küçülmeye başladı. Sultan Baybars’ıntahta çıkmasına müteâkipyıllar zor yıllardı. Zira, düşmanları hem fazla hem iddialıydı. Moğollar, Frenkler,Ermeniler,Haşhaşîlersultana onlara karşı cesur durabilmekten başka bir çare bırakmamıştı. Ortak menfaatleri doğrultusunda işbirliğinde bulundukları vakit ise sultan, düşmanlarını âlâsıyla dize getirmiştir. Moğollar ve Haçlılara karşı Türk-İslam medeniyetini başarıyla hâmiliğini yapan bir sultan ve komutan profiliortayakoyması elbette kolay olmamıştır.

Onun saltanatı sırasında Yakın Şark İslâm dünyası, belki de tarihin en zor dönemlerini yaşıyordu. Karşı koyulamaz hale gelen haçlı saldırılarına, doğudan gelen ve küçüklü-büyüklü yerleşim merkezlerini yerle bir ederek halkı kılıçtan geçiren müşrik ve medeniyet düşmanı Moğolların korkunç saldırıları eklenmişti. Her yönden düşmanla sarılan Suriye ve Mısır halkı, büyük bir korku içindeydi. Başarılı icraatı ile içte bütünlüğü sağladı, zikredilen korkunç hârici tehlikeleri önleyerek, o sırada Müslümanların himayesini üstlenen Memlûk devletinin temellerini sağlamlaştırdı (İsmail Yiğit, 2008, s. 54). Sağlam bir bünye, sarsılmaz bir irade, emsalsiz bir cesarete sahipti. Bu kahraman İslâm mücahidi, harplerin en kritik anlarında, bir nefer gibi en ön saflarda çarpışmaktan çekinmezdi. Bazı tarihçiler yaptıkları işler bakımından, Selahaddin Eyyûbi ile onun arasında yapılacak bir mukâyesenin, Baybars’ın lehine çıkacağı kanaatine varmışlardır (Yiğit, 2008, s. 55).

Sultan Baybars, Ortaçağ Türk-İslam dünyasının örnek teşkil etmiş hükümdar ve komutanlarından biridir. Köle pazarında neşet eden kariyeri İslam dünyasınınen dirayetli sultanlarının dahi baş etmekte zorlandığı derin mevzuları olurunu sağlamak ve bu konulardan zaferle

67

çıkmakla geçmiştir. Onun cesur bir hükümdar ve gözü pek bir komutan olma vasıfları bu ağır zamanların çok azyara ileüstesinden gelinmesinisağlamıştır.

SONUÇ

XI.Yüzyılda büyük Türk düşünürü Yusuf Has Hacib’in kaleminden çıkan Kutadgu Bilig’deki yönetim anlayışının ve yöneticilerde bulunması gereken niteliklerin çoğunlukla Türk siyaset anlayışını yansıttığı muhakkaktır. Türk ruhuna uygun nitelikler arz eden bu eserde, Türk devlet düşüncesinin üzerine kurulu olduğu değerleri görmek mümkündür. Müellif, Türk toplumunun geleneksel ahlaki ve hukuki telakkilerini tespit etmiş; sosyal ahlak ve devlet yönetimi gibi hususlarda bilgiler vermiştir. Bu cümleden olarak eser, günümüzde dahi kültür hazinesi olarak varlığını muhafaza etmektedir. Tarih boyunca Türkler çeşitli sahalara hükmederek pek çok devletler kurmuştur. Bu devletlerden biri olan Memlûk devleti (1250-1517); İslâm ve Türk tarihinin en mühim siyâsî teşekküllerinden biridir. Memlûk tarihi her yönüyle İslâm medeniyetinin Mısır’daki bir tezahürü iken diğer yönüyle de merkezî Asya’dan kopup gelen ve Selçuklularla devam eden tarihî gelişmenin tabî bir uzantısı, Türk adının yeniden bütün kudret ve azametiyle bir kere daha tarihe mâl olduğu devirdir.

Bahrî ve Burcî Memlûk Devleti olarak iki dönemde ele alınan Memlûk tarihi gerek haçlı seferlerinin durdurulması ve haçlıların Orta Doğu’dan sökülüp atılması, gerekse İslam aleminin ve dünyanın başına bela olan Moğol saldırılarının durdurularak Moğolların yıkılışının hazırlanması bakımından tarihte çok önemli bir yere sahiptir. Memlûklerin bu başarıları olmasaydı, belki bugün ne İslam olurdu ne de Avrupa medeniyeti. Önüne gelen her şeyi yakıp yıkmakla nice ilim hazinelerini ve medeniyetleri bir daha çıkmamacasına toprağa gömen Moğollar ile barbarlıkta onlarla yarışan haçlılar geri dönülemez bir yolu açmış olurlardı. İçte ve dışta cereyan eden hadiseler ve mücadeleler müvâcehesinde Baybars’ın mizacında bulunan cesaret bu devletin şerefli bir hükümdarlık olmasını sağlamıştır.

Sonuç olarak Türk ve İslam devlet geleneğinin birleştirilmesi ile oluşturulan “Memlûk Devlet Düzeni” teşkilatının tepesinde yer alan cesareti ve kahramanlığı askerî başarılarıyla taçlanan Sultan Baybars zamanında Memlûk devleti teşkilatı en olgun devrini yaşamıştır.

KAYNAKLAR

Arat, R. R. (1970). “Kutadgu Bilig ve Türklük Bilgisi,” Türk Kültürü, 98: 70-90.

Brockelmann, C. (1992). İslam Ulusları ve Devletleri Tarihi,(çev: N. Çağatay), Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları.

Dilaçar, A. (1995). Kutadgu Bilig İncelemesi. Ankara: Türk Dil Kurumu. 3.Basım. Ankara: Türk Tarih Kurumu.

Fârâbî, (2012). El-Medinetü’l-Fazıla,(çev: A. Arslan), İstanbul: Divan Kitapçılık.

Göksu, E. (2009). “Kutadgu Bilig’de Türk Savaş Sanatı”Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi. 2/6, s. 271.

İbn Haldun. (2012). Mukaddime.(Haz. S. Uludağ). C. I. İstanbul: Dergah Yayınları.

Kafesoglu, İ. (1980). Kutadgu Bilig ve Kültür Tarihimizdeki Yeri. İstanbul: Kültür Bakanlığı. Platon. (2009). Devlet. (çev. S. Eyüpoğlu- M. A. Cimcoz), İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Rásonyı, L. (1983). Türk Devletinin Batıdaki Varisleri ve İlk Müslüman Türkler. (haz. Ş.K. Seferoğlu- A. Müderrisoğlu). Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü.

Runciman, S. (2008). Haçlı Seferleri Tarihi. (çev: F. Işıltan), C.III., Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, s.68-69.

68

Öz, Ş. (2011). Kutadgu Bilig’de Türk Cihan Hakimiyeti Düşüncesi, Din Bilimleri Araştırma Dergisi, 11, 1, s.28

Has Hacib Y. (1974). Kutadgu Bilig. (çev. R. R. Arat). Ankara: T.T.K. Yayınları. Yiğit, İ. (2008). İslâm Tarihi, Memlûkler. İstanbul: Kayıhan Yayınları.

69

Eski ve Yeni Türkçe Ders Kitaplarının