• Sonuç bulunamadı

Anayasa Yargısının Meşruluğu

C. Diğer İşlevleri

III. Anayasa Yargısının Meşruluğu

Anayasa yargısının temel işlevi seçilmiş olan yasama organının keyfi tutumlarını önleme ve bireyi devlet otoritesi karşısında güvence altına almaktır75

. Bu bağlamda anayasa yargısı, anayasanın içerdiği özgürlükçü demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinin garantörü olarak devlet iktidarı karşısında anayasanın mutlaklığını koruyucu bir işlev yapmaktadır76

. Ancak bu durum anayasa yargısı ile demokratik işleyiş arasında yahut atanmışlar ile seçilmişler arasında kaçınılmaz olarak bir çatışma çıkmasına sebep olmaktadır. Bu çatışma da anayasa yargısının meşruluğu tartışmalarını beraberinde getirmektedir77

. Siyasal alan ile hukuksal alan arasındaki bu çatışma son yıllarda yoğun olarak tartışılmış ve anayasa yargısının meşru olup olmadığı yönünde çeşitli görüşler ortaya atılmıştır. Tartışmaya katılanların büyük çoğunluğu anayasa yargısının meşru olduğuna dair görüş belirtseler de anayasa yargısının meşruluğunu şüpheli bulanlar da vardır78

.

Anayasa yargısını meşruluğunu, anayasaya yargısının ortaya çıkışındaki meşruluk (hukuki meşruluk) ve kazanılan meşruluğun devam etmesi (demokratik meşruluk) olmak üzere iki noktada ele almak gerekir79

. Öncelikle anayasa yargısı meşruluğunu anayasanın üstünlüğü prensibini gerçekleştirmesinden alır. Kanunlar, anayasaya aykırı olamayacağından bu durumun bir yargı organı tarafından denetlenmesi meşrudur. Sonrasında ise, eğer bir anayasa halkoyuna sunulmuş ve kabul edilmiş ise bu durum, anayasanın sistemin mensupları tarafından destek aldığı

74 KABOĞLU, s.172. 75

ŞAHİN, Engin, Siyaset ve Hukuk Arasında Anayasa Mahkemesi, İz Yayıncılık, İstanbul 2010, s.32. 76

GÖREN, Zafer, “Siyasal Güç Faktörü Olarak Anayasa Mahkemesi”, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Yıl: 7, Sayı 14, Güz 2008, s. 2, http://www.iticu.edu.tr/uploads/kutuphane/dergi/s14/001- 024.pdf (01.04.2013).

77 ŞAHİN, s.32. 78

GÖZLER, Kemal, “Anayasa Yargısının Meşruluğu Sorunu”, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Cilt: 61, Sayı: 3, Temmuz-Eylül 2006, s.131-166, http://www.anayasa.gen.tr/mesruluk.htm (01.04.2013).

anlamına gelir dolayısıyla da ortaya çıkışı bakımından meşrudur80

. Anayasanın meşru olarak ortaya çıkması onun getirdiği kurumların da meşru olmasını sağlar. Bürokratik kurumlar seçimle işbaşına gelmediklerinden, asli kurucu iktidar tarafından hazırlanan ve halkoyundan geçirilerek kabul edilen hazırlanan bir anayasa da yer alan kurumlar da meşru olarak doğarlar. Anayasa Mahkemesi de ortaya çıkışındaki meşruluğunu buradan almaktadır. Anayasa yargısı, asli kurucu iktidar tarafından kendisine verilen yetkiler çerçevesinde hareket etmesi durumunda ise ortaya çıkışında kazandığı bu meşruiyeti devam ettirebilecektir81

. Anayasa mahkemelerinin verecekleri kararlar hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı bağlamında yaptığı anayasallık denetimi ve temel hak ve özgürlükleri koruma işlevine uygun olmalıdır. Anayasa yargısının varlık nedeni bireyi esas alarak onun anayasada güvence altına alınan özgürlüklerini siyasal iktidara karşı korumasıyla açıklanabilir82

. Anayasa mahkemesinin denetim sonucunda verdiği kararların asli kurucu iktidarın düzenlediği şekilde birey özgürlüklerini koruyucu yönde olması anayasa yargısına meşruiyet kazandırır. İnsan hakları, hukuk devleti, bireyi esas alan liberal yaklaşımlar ve sınırlı otorite gibi kavramlarla anayasa yargısına meşruluk temeli sağlanmaktadır83

.

Anayasa mahkemeleri, kanunların sadece anayasaya uygun olup olmadığını denetlemelidirler. Çünkü kanunların anayasaya uygunluğu denetimine meşruluk kazandıran şey, bu denetimde ölçü olarak anayasa normlarının kullanılmasıdır. Aksi halde anayasa mahkemeleri meşruluklarını kaybederler84

. Anayasaya uygunluk denetiminde dikkat edilmesi gereken diğer bir husus da kanunların anayasallık denetimi yapılırken yasamanın takdir yetkisine yönelik açık bir müdahalenin yapılıp yapılmaması halidir. Anayasa mahkemeleri, anayasallık denetimi yaparken kendisini yasama organının yerine koymaktan kaçınmalıdır. Aksi halde bu durum “yargısal aktivizm”, “hâkimler hükümeti” ya da “yerindelik denetimi” gibi tartışmalara

80GÖNENÇ, Levent, “Meşruiyet Kavramı ve Anayasaların Meşruiyeti Problemleri, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 50, Sayı:1, 2001, s.137,

http://www.yasayananayasa.ankara.edu.tr/belgeler/makaleler/mesruiyet.pdf (01.04.2013). 81 ŞAHİN, s.39.

82

HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, Hukuk ve Siyaset Ekseninde Anayasa Mahkemesinin Yargısal Aktivizmi ve İnsan Hakları Anlayışı, Yetkin Yayınları, Ankara 2009, s.15.

83 HAKYEMEZ, age.,s.17. 84 GÖZLER, s.150.

sebebiyet verebilecektir85. Her ne kadar anayasa yargısı diğer yargılamalardan farklı olarak siyasal konulara ilişkin bir yargılama olsa da siyasal konular daima hukuk kuralları ölçüt alınarak değerlendirilmelidir. Zaten anayasa mahkemeleri, salt başvuru üzerine faaliyete geçip, sadece anayasanın ve anayasaya dayanılarak çıkarılmış bir kanunun öngördüğü yargılama yöntemlerine göre karar verebilirler; dolayısıyla hukuk kurallarına göre verilecek bir kararla çözümlenecek uyuşmazlıklar konusunda yetkilidirler86.

Anayasa yargısının demokratik meşruluğu konusundaki diğer bir nokta ise anayasa yargılaması yapacak yargıçların göreve gelme biçimleriyle ilgilidir. Halkın seçtiği parlamentonun yaptığı kanunların atanmış hâkimler tarafından geçersiz kılınmasının demokratik olmadığı yönünde tartışmalar olmuş ve çözümü ise anayasa mahkemesinin üye seçiminde yasamaya ağırlık verilmesi yönünde bulunmuştur. Buna göre parlamento milli iradenin temsilcisi olduğundan anayasa yargısı hâkimlerinin halkın seçtiği parlamento tarafından belirlenmesi temsili demokrasiye uygun olacaktır87

. Nitekim bugün uygulamada bu yöndedir. Avrupa ülkelerinin çoğunda parlamentoların anayasa yargısı hâkimlerinin seçiminde söz sahibi olduklarını görmek mümkündür. Kimi ülkelerde hâkimlerin tamamı parlamento tarafından atanırken, kimilerinde ise yasama ile birlikte yürütme ve yargı organları da mahkemeye üye seçmektedir. Anayasa yargısı hâkimlerinin doğrudan halk tarafından seçilmesi fikri ise mahkemeye meşruiyet kazandırmaktan öte demokraside arzu edilmeyecek birçok olumsuz durum ortaya çıkarabilecektir. Her şeyden önce parlamento karşısında süper bir güç oluşacak ve hâkimler hükümeti gerçekleşebilecektir. Nitekim dünyada bu tür bir uygulama yoktur.

Sonuç olarak anayasa mahkemeleri, meşruiyetlerini kendilerini düzenleyen anayasalardan alan yargı organlarıdır ve yargısal faaliyet yaparlar. Siyasi karar vermeseler de, verdikleri kararlar siyasi sonuçlar doğurabilir. Önemli olan anayasa

85 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, Hukuk ve Siyaset Ekseninde Anayasa Mahkemesinin Yargısal Aktivizmi ve İnsan Hakları Anlayışı, s.28.

86 GÖREN, s.16. 87

YOLCU, Serkan, “Küreselleşme Sürecinde Anayasa Yargısının Meşruluğu”, Uluslararası Davraz Küresel Diyalog Kongresi, 24-27 Eylül 2009,

http://www.academia.edu/818603/Kuresellesme_Surecinde_Anayasa_Yargisinin_Mesrulugu_The_Le gitimacy_of_Judicial_Review_in_the_Process_of_Globalization_ (01.04.2013).

mahkemelerinin anayasadan aldıkları yetki dışına çıkmadan hareket edip, yerindelik denetimi yapma durumuna düşmemeleridir. Keza hâkimler hükümeti olgusunun demokrasiyle bağdaşmayacağı açıktır. Anayasa yargısını yapan hâkimler yaptıkları işin bilincini kavramış bir şekilde, hukuk çerçevesinde ve temel hak ve hürriyetleri koruma güdüsüyle yetkilerini kullanırlarsa anayasa yargısının meşruluğu pekişecek ve tartışmalara gerek kalmayacaktır. Zaten günümüz demokrasilerinde de anayasa yargısından vazgeçme yönünde bir eğilim bulunmamaktadır.