• Sonuç bulunamadı

AB Ülkelerinde Sosyal Transferlerin Yoksulluk Üzerindeki Etkisi

4. SOSYAL TRANSFERLER N GEL R VE YOKSULLUKLA

5.6. AB Ülkelerinde Sosyal Transferlerin Yoksulluk Üzerindeki Etkisi

AB ülkelerindeki sosyal harcama kalemleri ile yap lan toplam sosyal harcama miktarlar na üçüncü bölümde de inilmi ti. Bunun yan s ra, AB’de sosyal harcama ve yoksulluk oranlar aras ndaki ili kinin hangi yöne ve ne kadar güçlü oldu u da bulunmu tu. Buna göre, söz konusu de i kenler aras nda anlaml bir ili ki oldu u görülmü tü. Bu bölümde ise, AB ükeleri için sosyal transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi incelenecektir. Bu amaçla, Türkiye için yap lan analizde oldu u gibi, AB ülkeleri için de anket verilerinden elde edilen sonuçlar kullan lmaktad r.

Sosyal transferler sonras nda yoksullu un AB’de ciddi bir azalma gösterdi i görülmektedir. 2004 y l nda AB-25’te tüm transferler öncesi göreli yoksulluk oran yüzde 43 iken, emekli ayl ve dul-yetim ayl klar dahil edildi inde yüzde 26’ya,

tüm transferler dahil edildi inde ise yüzde 16’ya gerilemektedir (European Commission, 2007:163). Türkiye için transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi bulunurken transfer öncesi ve sonras nda yoksulluk s n r sabit tutulmu tu. Ancak AB için hesaplanan yoksulluk oranlar göreli yoksulluk oranlar oldu undan, transfer öncesi ve sonras nda yoksulluk s n rlar de i iklik göstermektedir. Dolay s yla, kar la t rma yapabilmek için, Türkiye’de göreli yoksullu un, transferlerle ne kadar de i ti ine bakmak gerekmektedir. Buna göre, Türkiye’de 2004 y l sonuçlar na göre, tüm transferler öncesi göreli yoksulluk oran yüzde 29,4 iken, emekli ayl ve dul-yetim ayl klar dahil edildi inde yüzde 27’ye, tüm transferler dahil edildi inde yüzde 24,5’e gerilemektedir. Dolay s yla, AB-25’te transferler ile (emekli ayl ve dul-yetim ayl klar dahil) yoksulluk oran 27 puan azal rken; Türkiye’de yaln zca 4,9 puan azal görülmektedir. Emekli ayl ve dul-yetim ayl klar d ndaki transferlerin etkisi ise, Türkiye’de çok daha dü üktür.

Türkiye’de de transfer öncesi yoksulluk oran AB ortalamas na göre dü üktür. Ancak, Türkiye’de transfer sonras yoksulluk AB-25 ortalamas n n oldukça üzerinde kalmaktad r (Guio, 2004:13). Yoksullu un ayr t r lmas analizinde de görüldü ü gibi, transfer sonras yoksulluk, transfer öncesi yoksulluk, toplam transfer miktar ve transferlerin etkinli ine ba l d r. Türkiye’nin transfer öncesi yoksulluk oran , AB ortalamas ndan daha dü ük oldu u halde, transferler yeterince etkin olmad ndan, Türkiye için transfer sonras yoksulluk AB ortalamas n n üzerinde kalmaktad r.

Sosyal transferler sonras nda yoksulluk oranlar nda ya anan önemli azal lar, AB’deki sosyal koruma sistemlerinin bir ba ar s olarak de erlendirilebilir. Özellikle Fransa, Hollanda, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Danimarka ve 4sveç’de sosyal transferler ile birlikte yoksulluk oran yüzde 50 civar nda azalmaktad r. Buna kar n, 4spanya, 4talya, ve Yunanistan’da sosyal transferler yoksulluk oran n yüzde 20’nin alt ndaki oranlarda azaltabilmektedir.

Grafik 5.14. AB-25’de Tüm Transferler Öncesi (Üst), YaCl l k ve Ölüm Ayl klar Dahil (Orta) ve Tüm Transferler Sonras Yoksulluk Oranlar (Alt) (Yüzde) 42 39 37 39 42 44 39 40 40 43 43 45 42 43 51 37 40 50 39 42 39 40 40 36 28 31 22 24 26 24 23 32 23 24 29 26 29 24 30 16 22 29 21 26 24 26 21 15 12 11 20 20 13 20 20 13 12 19 13 9 19 21 12 13 13 10 19 18 21 15 29 43 28 22 26 16 12 16 0 10 20 30 40 50 60 Bel. Dan. Hol. "sp. Port. Alm. Yun. "rl. Lks. Avs. "ng. Fr. "sv. "tl. Pol. Slvy . Slvk . Mac . Çek C . Let. Est. Lit. Fin. Kb. Ml.AB-25 Kaynak: EUROSTAT.

Toplam sosyal koruma harcamas n n Türkiye’ye göre daha yüksek olmas n n yan s ra, AB’ndeki transferlerin etkinlik oranlar da Türkiye’den daha fazlad r. Nitekim, Tablo 5.12’de yer alan ülkelerdeki transferlerin etkinlik oranlar , Türkiye için 2002-2005 y llar aras ndaki tüm y llar için bulunan etkinlik oranlar ndan daha yüksektir. Dolay s yla, Türkiye’nin transfer öncesi yoksulluk oran n n AB ülkelerine göre daha dü ük olmas gibi bir avantaj varken, toplam transfer harcamas ve transferlerin etkinlik oranlar n n AB ülkelerine göre daha dü ük olmas nedeniyle, yoksullu unu çok fazla dü ürememektedir.

Tablo 5.12. Baz Ülkeler çin Transfer Sonras Yoksulluk Aç $ n n Ayr Ct rma Sonuçlar

Transfer Öncesi Yoksulluk Aç (Y ll k kullan labilir

gelirin yüzdesi olarak)

Transfer Sonras Yoksulluk Aç (Y ll k kullan labilir

gelirin yüzdesi olarak)

Transferlerin Etkinlik Oran (yüzde) Avusturya (1994) 9,44 2,27 70,6 Belçika (1992) 11,61 0,83 52,5 Danimarka (1992) 9,60 1,15 56,3 Finlandiya (1995) 4,92 0,42 43,5 Almanya (1994) 8,68 0,93 46,4 Hollanda (1994) 6,62 0,88 50,2 4sveç (1995) 10,44 1,29 41,1 4ngiltere (1995) 10,13 1,54 61,8 Kaynak: Kim, 2000: 13.

Üçüncü bölümde, AB’de sosyal harcamalar n niteliklerine göre ayr mlar da verilmi ti. Buna göre, AB’de gelire ba l transferler, sosyal harcamalar n yakla k onda birini olu turmaktad r. Sosyal transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisini öngörebilmek için, gelire ba l transferlerin oran bir gösterge olabilir. Ancak, örne in, gelire ba l transferler 4rlanda’da yayg n olmas na kar n, 4rlanda’da transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi ortalaman n alt ndad r. Buna kar n, Danimarka ve 4sveç gibi gelire ba l transferlerin daha az yayg n oldu u ülkelerde, transferlerin yoksullu u azaltmada daha etkili oldu u görülmektedir. 4kinci bir örnek olarak, AB-15 ve Çek Cumhuriyeti’nin kar la t rmas verilebilir. AB-15’te gelire ba l transferler, GSY4H’n n yüzde 2,8’i iken, bir çok AB-15 ülkesinden daha dü ük yoksulluk oran na sahip Çek Cumhuriyeti’nde bu oran, yüzde 1,3’tür. Buna kar n, Çek Cumhuriyeti’nde yoksulluk transferlerle birlikte 29 puan azal rken, AB-15’te 24 puan azal göstermektedir. Dolay s yla, yaln zca gelire ba l transferlerin oran na bak larak, transferlerin yoksulluk etkisi hakk nda yorum yapmak do ru olmaz. Çünkü, transferlerin ülkedeki yoksulluk yap s n dikkate alacak ekilde tasarlanmas , yoksulluk üzerinde daha etkili olmas n sa layacakt r. Yoksullu un hangi kesimlerde daha yo un oldu u bu anlamda önemlidir.

SONUÇ VE

ÖNER LER

GENEL DE"ERLEND RME, SONUÇ VE ÖNER LER

Çok boyutlu bir kavram olan yoksulluk, ekonomide de i ik süreç ve mekanizmalar çerçevesinde belirlenmektedir. Yoksullu un belirlenmesinde geçici unsurlar n yan s ra ülkenin fiziksel ko ullar , sosyo-ekonomik yap s , politik yap s ve kurumlar da rol oynamaktad r. Makro ekonomik politikalar, özellikle be eri sermayenin geli mesine katk da bulunan sektörel politikalar, istihdam, ücret ve fiyat politikalar gibi politikalarla, gelirin birincil da l m ve bunun sonucunda yoksulluk belirlenmektedir. Buna kar l k sosyal transferler, olu an yoksullu u azaltmaya yönelik ikincil müdahaleyi yapmak için kullan lan bir araçt r. 4kincil da l m ile, birincil da l m sonucu olu an yoksullu u azaltmak amaçlanmaktad r. Dolay s yla, sosyal transferler yoksullu un belirlendi i sürecin bir parças olup, esas itibar yla, ki ileri belirli risklere kar korumak veya bu risklerin olumsuz etkilerini azaltmak için kullan lmaktad r. Sosyal transferler özellikle etkin kullan ld nda, yoksulluk üzerinde oldukça etkili olabilmektedir. Nitekim, ülkelerin sosyal transfer harcamalar ve yoksulluk düzeyleri aras nda anlaml bir ili ki oldu u görülmü tür. Daha dü ük yoksulluk düzeyine sahip ülkeler, genellikle daha fazla sosyal harcama yapan ülkelerdir. Ülke deneyimleri, birincil da l m sonucu olu an yoksullu un, sosyal transferlerle birlikte oldukça azald n göstermektedir. Ancak, daha fazla sosyal harcama, her zaman daha fazla sosyal koruma anlam na da gelmemektedir. Sosyal transferlerin hedef kitlelerine ne kadar ula abildi i ve yoksul kesimin bu transferler ile ne kadar kapsand gibi hususlar, ayn miktardaki harcaman n yoksulluk üzerindeki etkisinin ülkeden ülkeye farkl la mas na neden olmaktad r.

Türkiye’de sosyal transferlere ayr lan kaynak GSY4H’nin yüzde 12’si civar ndad r. Geli mi ülkelerde bu tutar çok daha fazlad r. Nitekim, AB-25’te sosyal transferlere ayr lan kaynak GSY4H’nin yüzde 26’s d r. Sosyal transferlere nispeten geni kamu kaynaklar n n ayr lmas , özellikle geli mekte olan ülkeler için büyük önem arz eden kaynaklar n harcanmas anlam na gelmektedir. Bu durum da transferlerden beklenen amaçlara etkin biçimde ula l p ula lamad n n sorgulanmas na odaklanmay gerektirmektedir. Ayr ca sosyal transferler, ülkeler aras nda yoksulluk farkl l klar n n aç klanmas na yard mc olmaktad r. Özellikle,

birincil da l m sonucu ortaya ç kan yoksulluk oranlar birbirine yak n olan ülkelerin, nihai yoksulluklar n n farkl la mas transfer sistemi vas tas yla aç klanmaktad r.

Türkiye’de sosyal transferlerin yoksulluk üzerinde ne kadar etkili oldu unu ortaya koyabilmek için, TÜ4K taraf ndan gerçekle tirilen Hanehalk Bütçe Anketi ham verileri kullan larak, öncelikle sosyal transferlerin gelirle olan ili kisi, gelir e itsizli ini ne kadar etkiledi i, hedef kitlesine ne kadar ula t ve en yoksul kesimlerin hangi transferlerden yararland gibi hususlar analiz edilmeye çal lm t r. Buna göre, Türkiye’de sosyal transferler gelir e itsizli ini azalt c bir yap sergilemektedir. Bunun yan s ra, sosyal transferlerin gelir tamamlay c özelli i de mevcuttur. Yani, genellikle transfer d gelirin azalmas ile transferlerin art birlikte görülen durumlard r. Son y llarda yoksul kesimde transfer alanlar n oran da artm t r. Ancak, transfer alan yoksul kesimin oran ndaki art , transferlerdeki art kadar de ildir. Transferler artmakla birlikte, ula t kesimdeki yoksul oran azalmaktad r. Toplamdaki yoksul say s n n azalmas , bu durumun önemli bir sebebidir. Ancak, beklenilenin aksine, yoksullu u azaltmay hedefleyen transfer türlerinden yararlanan kesimin içindeki yoksul olmayanlar n oran oldukça yüksektir. Dolay s yla, halen transfer almayan yoksul kesim oldu u dü ünüldü ünde, bu transferlere eri ebilen yoksul say s ve oran art r labilir. Transferlerin yap ld kesimdeki yoksul oran n n azalmas , oransal olarak yoksullara yap lan harcamay da azaltmaktad r. Yoksullara yap lan söz konusu harcaman n azalmas , transferlerin etkinlik oran n dü ürerek, transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisinin olabilece inden daha dü ük olmas na neden olmaktad r.

Yoksulluk s n r alt ndaki kesimlerin ald transferlerin, genellikle yoksullu u azaltmay hedefleyen transferler oldu u görülmü tür. Dolay s yla, bu transferlere yap lacak müdahaleler ile bu kesimin yoksullu u azalt labilir. Ancak, en yoksul kesimin yakla k yüzde 30’u hiç bir transferden yararlanamamaktad r. Söz konusu rakam, 2005 y l sonuçlar na göre yakla k 1 milyon ki iye tekabül etmektedir. Buna kar n, primli sistem transferi alan ve yoksul olan kesimin oran ise oldukça dü üktür.

Türkiye’de sosyal transfer alan yoksul kesimin ortalama yoksulluk aç çok yüksek de ildir. Asl nda, Türkiye’de yoksulluk s n r alt nda ya ayan nüfusun

da l m na bak ld nda, yoksulluk s n r n n çok uza nda olan yoksullar n say s n n az oldu u görülmü tür. Dolay s yla, nispeten az bir transferle, daha fazla yoksul yoksulluktan kurtar labilir. Ancak 2005 y l sonuçlar na göre, yoksul olmayan ama geliri yoksulluk s n r n n hemen üzerinde olan ve k r lgan nüfus olarak da adland rabilece imiz 6,3 milyon ki ilik bir nüfus da vard r. Bu kesimin küçük bir gelir azal yla yoksul hale gelebilece i ve bu nedenle yoksullu un önemli ölçüde artabilece i göz ard edilmemelidir.

Sosyal transferlerin yoksullu un azalt lmas nda ne kadar etkili oldu unun ortaya konulabilmesi için ise, HBA ham verileri ile, transfer öncesi ve sonras yoksulluk oranlar n n kar la t r lmas yap lm ve transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisinde hem miktar hem de etkinli i dikkate alan “Yoksullu u Azaltma Etkinli i Modeli” Türkiye için uygulanmaya çal lm t r. Buna göre, Türkiye’de transferlerle birlikte yoksulluk oran yüzde 40, yoksulluk aç ise yüzde 60 civar nda azal rken, söz konusu azal sa lamak için transferlerden ayr lan pay yüzde 20 civar nda kalmaktad r. Bunun yan s ra, ayr t rma analizi kullan larak transfer sonras yoksulluk aç ndaki azalmada, transfer öncesi yoksulluk aç n n, transferlerin miktar n n ve etkinli inin ne kadar etkili oldu u bulunmaya çal lm t r. Nitekim; transfer sonras yoksullukta, transfer öncesi yoksulluk ile transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi belirleyici olmaktad r. Transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi ise, transferlerin miktar ve etkinlik oranlar ile belirlenmektedir. Buna göre, son y llarda yoksulluk oranlar n n dü mesindeki ilk etken transfer öncesi yoksullu un azalmas d r. Transfer öncesi yoksulluk oranlar ndaki dü ü ü, en fazla hangi faktörün etkiledi i hususu da, ayr bir çal man n konusunu te kil etmektedir. 4kinci etken ise, transfer miktar ndaki art t r. Ancak, transferlerin miktar artmakla birlikte, etkinlik oranlar n n azalmas nedeniyle, transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi olabilece inden daha dü ük kalm t r. Transferlerin etkinli inin dü ük olmas ndan kas t, yoksulluk aç n kapatmak için kullan lan transfer miktar n n, toplam transferler içindeki oran n n dü ük olmas d r. Bunun nedeni, transferlerin, büyük ço unlukla ya yoksul olmayan kesim taraf ndan al nmas ya da yoksullar n yoksulluk aç n kapatt ktan sonra bu kesime verilen ek tutarlardan olu mas d r. Nitekim, yoksulluk aç n kapatmak için kullan lan transferler, toplam transferlerin yüzde

20’si civar ndad r. Bu durum ise, transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisini s n rland rmaktad r.

AB’de ise, sosyal transferler yoksulluk üzerinde oldukça etkilidir. AB’de sosyal transferlerle birlikte göreli yoksulluk yüzde 60 civar nda azalmaktad r. Asl nda, Türkiye’de birincil da l m sonucu ortaya ç kan ve transfer öncesi yoksulluk olarak nitelendirdi imiz yoksulluk AB’den daha dü ük iken, Türkiye’de özellikle transferlerin etkinlik oran n n dü ük olu u nedeniyle transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi daha s n rl kalmaktad r. AB’de hem toplam transfer miktar hem de transferlerin etkinli i daha yüksektir. Bu nedenle, Türkiye için nihai yoksulluk AB’den daha yüksek gerçekle mektedir.

Türkiye’de yoksullu un azalt lmas nda en ba ar l transfer türünün, kapsam ve tutar olarak en yüksek sosyal transfer harcamas olan emekli ayl oldu u görülmü tür. Emekli ayl , as l amac do rudan yoksullu u azaltmak olan bir transfer olmamas na kar n, ula t kesimdeki yoksullar n ço unlu unu yoksulluktan kurtarmaktad r. Ancak, yoksul kesim, genellikle kay td sektörlerde çal t için primli sistem kapsam nda de ildir. Sosyal sigorta kurulu lar arac l ile aktar lan kamu kaynaklar büyük oranda sistemin aç klar n finanse etmek amac yla kay tl çal ma olana n yakalam olan ve yoksulluk riski dü ük olan i verenler ile ücretli ve maa l çal an kesime yöneliktir. Yoksul kesim ço unlukla primsiz sistem kapsam ndaki transferlerden yararlanmaktad r. Primsiz sistem kapsam ndaki transferleri ise ço unlukla sosyal yard m sistemi olu turmaktad r. Ancak, primsiz sistem kapsam ndaki devlet transferlerinin ula t kesimdeki yoksullar n oran ve yoksulluk üzerindeki etkisi dü üktür. Bu sistemdeki yard mlar n yoksul olmayan kesim taraf ndan da al nmas , yard mlar n yoksulluk üzerindeki etkisini s n rland rmaktad r. Bu durumun en önemli nedenleri, sosyal yard m sistemi arac l yla yerine getirilen hizmetlerdeki da n kl k, kurumlar aras ndaki i birli i eksikli i ve yoksullukla ilgili ortak bir tan m ve ölçütün olmamas d r. Bu nedenle, yap lan yard mlarda, zaman zaman hedef kitleden sapmalar olabilmektedir.

Türkiye için mevcut transfer miktar n n daha etkin kullan ld nda transfer alan kesimin yoksulluk aç n ve transfer alan veya almayan yoksul kesimin toplam yoksulluk aç n ne kadar azaltabilece i hususlar da senaryo analizleri ile

incelenmeye çal lm t r. Buna göre, e er transferlerin etkinlik oranlar daha fazla olsayd , mevcut transferlerle Türkiye’de yoksulluk aç tamamen kapat labilirdi. Senaryo analizinde, emekli ayl hariç tuttuldu unda dahi, transferleri yoksullar lehine yeniden da tarak, mevcut transferlerle ula lan tüm yoksullar, hatta transfer elde etmeyen yoksullar bile yoksulluktan kurtar labilmektedir. Bunun gerçekle mesi için, yoksullara verilen transfer tutarlar n n yoksullar n gelirleriyle birlikte yoksulluk s n r n a mamas n n sa lanmas ve yoksul olmayan kesime verilen transferlerin azalt lmas yeterlidir. Buna göre, e er transferler daha etkin kullan lm olsayd , 2005 y l sonuçlar na göre, Türkiye’de yoksulluk oran oldu undan yakla k 16 puan daha dü ük olabilirdi. Bu hesaplamalar yap l rken, transfer öncesi da l m sabit tutulmu tur. E er, transferler, transfer öncesi da l m da etkilerse, yoksulluk aç n n tam olarak kapat lmas mümkün olmayabilir.

Sosyal transfer uygulamalar n n en önemli sorununun, yoksul kesimin bu transferlerden yeterince yararlanamamas olmas ndan dolay , Türkiye’deki yoksulluk yap s n n bilinmesi önem arz etmektedir. Türkiye’de yoksullar, yoksul olmayanlara göre daha kalabal k hanelerde ya amakta olup, ortalama olarak daha genç ve e itim düzeyleri oldukça dü üktür. Çocuk say s n n fazla olu u, yoksul kesimde görülen en belirgin özelliktir. Yoksul kesimde çal ma ça nüfusundaki çal anlar n oran , yoksul olmayan kesimden farkl de ildir. Dolay s yla, Türkiye’de yoksullar n, çal mak yerine, kar l ks z gelirlerle hayatlar n idame ettirdiklerine dair bir i aret yoktur. Yoksul kesimde, çal anlar genellikle tar m sektöründe ve ço unlukla sosyal güvencesiz olarak çal maktad r. 4 teki durum itibar yla ise, yoksullar aras nda yevmiyeli ve ücretsiz aile i çisi olarak çal ma biçimi yayg nd r. Bu nedenlerden dolay yoksul kesimin geliri de dü ük kalmaktad r. Çocuk say s n n fazla olmas nedeniyle yoksul kesimde daha az çal an n olmas , çal an kesimin ise, gerek dü ük nitelikli olmas gerekse çal t sektörün yap s itibar yla daha az gelir elde etmesi ve elde edilen gelirin daha fazla birey aras nda bölü ülmesi, Türkiye’de yoksullu un k r lmaya çal lan yap s d r.

Tüm bu sonuç ve de erlendirmeler nda;

• Yap lan senaryo analizlerinde, ekstra transfere ihtiyaç duyulmadan, mevcut transferlerin yoksul kesime daha fazla ula t r lmas ile yoksullu un çok daha dü ük

olabilece i görülmü tür. Yoksullara yönelik transferlerde, transferi alanlar n gerçek ihtiyaç sahibi olup olmad klar n n tespiti bu anlamda önem ta maktad r. K s tl mali imkanlar göz önüne al narak, yoksullu u azaltmay hedefleyen transferleri alan kesimdeki yoksul olmayanlar n, bu transferleri almalar n engellemek için, ki ilerin gelir ve/veya harcamalar n n tespiti konusuna a rl k verilmeli ve bu alandaki denetim art r lmal d r. Özellikle ayni sosyal yard mlar n hedef kitlesine çok dikkat edilmelidir.

• En yoksul kesimin büyük bir ço unlu unun sosyal transferlerin hiçbirinden yararlanamad görülmü tür. Özellikle yoksullu un daha yo un oldu u bölgelerden ba lanmak üzere, sosyal transferlerden hiç yararlanamayan yoksul kesimlere ula abilmek, transfer imkanlar n insanlara tan tabilmek ve bu transferlerin amaçlar n anlatabilmek için bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetlerine ba lanmal d r. Bilgilendirme faaliyetleri ile, yoksul kesime yönelik olan transfer imkanlar tan t lmal d r. Ancak, sosyal transferlere yönelik suistimalleri azaltmak için, bilgilendirme faaliyetlerinde, sosyal transferlerin amaçlar ve kime hangi sürelerle verlebilece i, yap lan sosyal transferlerin çal abilecek durumda olan yoksullar için geçici bir süre için olaca na dair bilincin de olu turulmas gerekmektedir. Böylece, yoksul olmayan kesime verilen transferlerin hiç transfer alamayan yoksul kesime aktar lmas suretiyle yoksulluk daha fazla azalt labilir.

• Toplam yoksullar içinde yoksulluk s n r n n alt nda olan ancak küçük bir gelir art yla yoksulluktan kurtulabilecek kesimin oran oldukça fazlad r. Bunun için, k sa vadede yoksullu a daha fazla müdahale edebilmek için, ye il kart sahibi, ayni ve nakdi yard m alan yoksul kesimlere yönelik yoksullu u azalt c uygulamalar gerçekle tirilebilir. Çünkü, transfer alan yoksul kesimler genellikle bu yard mlardan yararlanan kesimlerdir.

• Yoksullara verilen transferlerin yoksullar n gelirlerini yoksulluk s n r na getirinceye kadar verilmesi durumunda, transferlerin etkinli inin artaca görülmü tür. Bu nedenle, yoksullara yönelik transferlerin miktar , yoksul ki inin gelirine göre de i iklik göstermelidir. Di er bir deyi le, transferler yoksul ki inin gelirini yoksulluk s n r na getirinceye kadar verilmelidir. Bunun için bir muhtaçl k ölçütü ve ki inin ya am düzeyi belirlenmeli ve aradaki fark (yoksulluk aç ) transfer

olarak ödenmelidir. Bu ekilde, transferlerden yoksulluk aç n azaltmaya daha fazla pay ayr larak, transferlerin etkinli i art r labilir.

• Yap lan transferlerde bireyin kendi gelirinin yan s ra, ya ad hanenin toplam geliri ve hanehalk n n kompozisyonu da dikkate al nmal d r.

• Ayni yard mlar, etkinli i dü ük, hedef kitlesinden fazlaca sapma olabilen ve ki ilerin tercihlerine k s t getiren bir yard m türüdür. Bu nedenle, e er ki inin ayni yard m olarak verilen ürüne olan ihtiyac tam olarak tespit edilebiliyorsa ayni yard m yap lmal , aksi takdirde nakdi yard mlara veya ki ileri seçimlerinde biraz daha özgür b rakabilecek ayni yard mlara (belirli bir marketten belirli ürünlere yap labilecek harcama için verilen bir g da çeki gibi) a rl k verilmelidir.

• Devletten yap lan nakdi sosyal transferlerin içinde burslar da yer almaktad r. Yoksul kesimdeki en belirgin özelliklerden biri de 0-15 ya aras nüfusun fazla olu udur. E itim ise, yoksulluk zincirinin k r lmas ndaki en etkin araçt r. Uzun dönemde yoksullu un kal c bir biçimde azalt labilmesi için, yoksul çocuklar n e itime devam etmeleri artt r. Bu nedenle, e itime yönelik sosyal transferlerde ilkö retim ça ndaki yoksul çocuklar ayr ca gözetilmelidir. Bu kapsamdaki mevcut uygulamalar n etkinli inin art r labilmesi için ise, gerek hedef kitlesine eri ip eri emedi i hususu gerekse yoksul çocuklar n okulla ma oranlar üzerindeki etkileri objektif bir biçimde incelenmelidir.

• Sosyal yard m yararlan c lar n n belirlenmesinde belirli muhtaçl k ölçütleri getirilmeli, mükerrer yard mlar önleyerek bu alana ayr lan kaynaklar n daha etkili kullan lmas n sa lamak amac yla sosyal yard mlardan yararlananlarla ilgili ulusal ölçekte bir veritaban geli tirilmeli ve transferin hedef kitlesine ula abilmesinin temini ad na, bu yard mlardan yararlanan kesimin durumundaki de i ikli in izlenebilmesi için bir izleme-de erlendirme sistemi kurulmal d r.

• Devletten yap lmayan sosyal transferlerin yoksulluk üzerindeki etkisi göz önüne al nd nda, bu alanda kamu kurumlar ile sivil toplum kurulu lar aras nda