• Sonuç bulunamadı

Ücret ve Giderlerin Zamanında Ödenmemesi

Belgede Avukatın ücret hakkı (sayfa 87-90)

1.5. Avukatlık Sözleşmesinden Doğan Ücret

1.5.4. Avukatın İşi Takipten Vazgeçmesi, Azli ve Ücretin Zamanında Ödenmemesi

1.5.4.3. Ücret ve Giderlerin Zamanında Ödenmemesi

Avukatlık Kanunu’nun 174/3. maddesi anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücretin ödenmemesi halinde, avukatın işe başlamak zorunda olmadığını düzenlemektedir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk iş sahibinindir. Sözleşmedeki diğer ödeme şartlarının yerine getirilmemesinden dolayı avukat işi takip etmek ve sonucunu elde etmekten mahrum kalırsa sorumluluk bakımından aynı hüküm uygulanır.

Kanun, bu hükümle, avukata seçim hakkı tanımaktadır. Avukat dilerse peşin ödeneceği kararlaştırılan ücreti almadan işe başlayabilir, dilerse peşin ücreti ödenmediği için işe başlamaz bu halde iş sahibinin yaşayacağı muhtemel hak kayıpları nedeniyle avukat sorumlu tutulamaz.

Avukat, peşin ödenmesi kararlaştırılan ücretin ödenmemesi sebebiyle işten çekilme hakkı da elde etmektedir216. Çekilme durumunda da olası sorumluluk halleri ve işin riski anlaşmaya aykırı davranarak ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen iş sahibine ait olmaktadır. Yasada yer alan “bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk iş sahibinindir” kuralı bunu öngörmektedir. Ancak, bu gibi durumlarda avukatın çekilme halinde uyması gereken bildirim koşulu burada da yerine getirilmelidir.

Peşin ödenmesi kararlaştırılan ücretten farklı olarak, ödemeler farklı zamanlara yayılmış yani taksitlendirilmişse bu taksitlerin zamanında ödenmemesi halinde ise iş

213 Güner, 2011: 358.

214 Yarg. 13 HD 14.05.1990 t. 1990/3498 E. 1990/3509 K. sayılı kararı “Kamu hizmeti yapan bir avukata

mesleğini icra ederken “karşı tarafla anlaşma yaptı” gibi isnatlarda bulunup bu hususta bir delil ibraz etmemesi avukatın meslek onurunu zedeleyip zedelemediği, bundan manevi zarara uğrayıp uğramadığı karar yerinde açıklanmalı ve avukata hak ve nefasete uygun bir manevi tazminata hükmedilmelidir.” (Kaçak, 2001: 2010)

215 Yarg. 13. HD 23.01.2006 t. 2005/17064 E. 2006/433 K. sayılı kararı. (Aydın, 2010: 279) 216 Aydın, 2010: 115.

sahibinin sorumluluğu, avukatın işi takip etmek ve sonuç elde etmekten mahrum kalması şartına bağlıdır.

Ayrıca avukat yapacağı olası harcamalar için kendisine yeteri kadar avans verilmesini isteme hakkına da sahiptir. Kanun 173/3. maddesinde yapılacak işle ilgili masraf ve avansların durumunu düzenlemiştir. Avukat, avansın verilmemesi halinde cebinden harcama yaparak işi takiple yükümlü değildir. Avans, henüz gerçekleşmemiş veya muaccel olmamış giderler için avukata yapılan peşin ödeme olarak tanımlanmaktadır217. Avukatın üstlendiği işi yapması, yaptığı işin sonuçlarını alabilmesi için gereken bir takım masrafları örneğin, gider avansı, harç gibi yargılama giderlerini karşılayabilmesi için iş sahibinden avans talep etme hakkı vardır.

TBB Meslek kurallarının 42. maddesinde “Avukat işle ilgili giderleri karşılamak üzere avans isteyebilir. Avansın işin gereğini çok aşmamasına, avanstan yapılan harcamaların müvekkile zaman zaman bildirilmesine ve işin sonunda avanstan kalan paranın müvekkile geri verilmesine dikkat edilir.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir.

Avansın istenebilmesi için, her şeyden önce taraflar arasında bir sözleşme olmalı ve bu sözleşmede masrafların avukat tarafından karşılanacağına dair bir hüküm bulunmamalıdır. Avukatlık Kanunu md. 173/2 uyarınca işin masrafları iş sahibine aitse de bu emredici bir hüküm olmayıp aksine sözleşme yapılabilir. Bir diğer şart avansa konu masrafın yapılmış ya da yapılacak olmasıdır. Ayrıca, istenen avansın avukatın üstlendiği işle ilgili bir masraf için olması gerekir. Avukat, yapılacak işle ilgisi olmayan veya gerekli olmayan veya uzun zaman sonra gerekecek olan bir masraf için avans isteyemez.

Avukat istediği avans verilene kadar işi bekletme hakkına sahiptir. Ayrıca avansın verilmemesi nedeniyle derhal ve haklı sebeple işi takipten de çekilebilir. Ancak, bu hallerde doğacak uyuşmazlıklarda avukatın sorumluluktan kurtulabilmesi için, iş sahibinden avans isteminin yazlı yapılması ve avans verilmezse doğabilecek sonuçların iş sahibine bildirmesi gerekmektedir218. Bu bildirimin yapıldığının ispatı avukata düşecektir219.

217 Sungurtekin Özkan, 1999: 182. 218 Aydın, 2010: 119.

219 Yarg. 13 HD 19.02.2015 t. 2014/13331 E. 2015/4858 K. karar sayılı kararı “Avukata tevdi edilen işin

yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün vergi, resim, harç ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekte avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için, yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerektir. Avukatın iş için yapacağı yolculuk masrafları ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı, anlaşma gereğince iş sahibi tarafından ayrıca ödenir. Bu giderler peşin olarak ödenmedikçe avukat yolculuğa zorlanamaz. Bu hükmün aksine sözleşme yapılabilir.” hükmünü içermektedir. Buna göre, davacı avukatın

Yargıtay uygulaması masrafı kendisinin yaptığını iddia eden avukatın bunu ispat etmesi gerektiği yönündedir. Bu doğrultu da bir görüşe göre, Avukatlık Kanunu md. 173/2 masraflardan iş sahibini sorumlu tutuğuna göre aksine sözleşme bulunmadıkça, karine olarak masrafların iş sahibi tarafından karşılandığının kabul edilmesi gerektiğini, aksini ispatın da bunu iddia eden avukata düştüğünü savunmaktadır220.

Aksi yöndeki bir görüşe göre ise, Kanun’un amacı avukatı korumak olup, ispat yükünün avukata yüklenmesi Kanun’un amacına aykırı şekilde avukat aleyhine sonuç doğurmakta, ayrıca, avukatın ispat çabası içinde yaptığı her harcama için iş sahibinden belge almaya çalışması ve bu nedenle kaybedilecek zamanın iş sahibinin de menfaatlerine aykırı sonuçlar doğurduğu yönündedir221. Bir diğer görüş ise, olumsuzun ispatı şeklindeki ispat yükünün, genel ispat kurallarına aykırı olduğunu ve iş sahibinin yaptığı avans ödemeleri karşılığında aldığı belge ile durumu ispat etmesinin genel kurallara daha uygun olduğunu savunmaktadır222. Kanaatimizce de avukata yüklenen ispat yükü, mevcut olmayan bir ödemenin mevcut olmadığını ispata yönelik olup, neredeyse imkânsızdır. Bu durum, avansın zamanında ve tam alınmasını zorlaştırdığı gibi, önceliği iş sahibinin menfaati olan avukatın bazı masrafları cebinden yapması da kaçınılmaz olmaktadır.

Avukatlık Kanunu tasarı taslağında, peşin olarak ödenmesi gereken ücretin ödenmemesi halinde avukatın işe başlamak zorunda olmaması ve sözleşmede belirtilen diğer ödemelerin yapılmaması halinde, avukatın işi takip etmek zorunda olmaması, mevcut düzenlemeden farklı olarak, azil ve istifa ile birlikte değil, ücrete ilişkin 49. Madde içerisinde düzenlenmektedir. Aynı madde de, ücretin dörtte birinin peşin ödenmesinin zorunluluğu da düzenlenmektedir.

Taslağın, 56. Maddesinde ise “Giderlerin Ödenmesi” başlığı altında,

(1) Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün vergi, resim, harç ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekte avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için, yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerekir.

(2) Avukatın iş için yapacağı yolculuk ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı gibi gerekli giderler, iş sahibi tarafından ayrıca ödenir. (3) Bu giderlerin ödenmemesi halinde avukat, işe başlamak veya işi takip etmek zorunda değildir; bu sebeple doğacak sorumluluk iş sahibine aittir.” (Avukatlık Kanunu tasarı taslağı md. 56)

davalı müvekkili için yaptığı dosya masraflarının davalı müvekkilinden aldığı avans ile yaptığı hususu karine teşkil etmekte olup bu karinenin aksi davacı avukatça ispatlanamamıştır. Sadece, ödeme belgelerinin elinde bulunması bu giderlerin avukat tarafından karşılandığını ispata yeterli değildir.” (Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları).

220 Sungurtekin Özkan, 1999: 187. 221 Aday, 1994: 78.

şeklinde bir düzenleme öngörülmekte ve yürürlükteki Kanun md. 173/3’deki düzenlemenin kapsamı nispeten genişletilmektedir.

Belgede Avukatın ücret hakkı (sayfa 87-90)