Genel Yatırım Tavsiyeleri 5 Nisan 2016

(1)

Genel Yatırım Tavsiyeleri 5 Nisan 2016

Yapı Kredi Portföy Yönetimi A.Ş.

ve Yapı Kredi Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin Katkılarıyla

(2)

• Son Veriler

• Gündem

• Piyasalara Genel Bakış

• Beklentilerimiz

o TL Tahvil ve Bonolar

o Pariteler

o Eurobondlar

o Altın

o Hisse Senetleri

• Önemli Göstergelerin Performansı

İçindekiler

(3)

• BIST-100 Endeksi: 83.873 % 1,84; işlem hacmi 4,6 milyar TL

• Tahvil/Bono: Gösterge: %9,90 (-7 bps) ; 10 Yıllık Tahvil: %9,83 (+15 bps)

• Usd/TL: 2,82 %0,00

• Döviz Sepeti/TL: 3,01 %0,33

• Altın: 1.225 Usd %0,82

• ABD 10 Yıllık Tahvil: %1,76 (bir önceki gün 1,76%)

• CDS Türkiye: 259 (bir önceki gün 259) Son Veriler

Gündem

Son Veriler & Gündem

5 Nisan 2016 Bu sayfa raporun ayrılmaz bir parçasıdır. Lütfen raporun sonundaki çekinceyi dikkate alınız.

16:45 ABD - Markit Hizmet PMI (beklenti: 51.2, önceki:51) 16:45 ABD - Markit Bileşik PMI (önceki:51.1)

17:00 ABD - ISM Hizmet Endeksi (beklenti: 54.1, önceki:53.4)

(4)

Piyasalara Genel Bakış

Dün piyasalarda veri açısından sakin bir gün yaşanırken, düşen petrol fiyatları yatırımcıların risk iştahının daralmasına neden oldu. İlk çeyreğin bitmesi ile beraber hisse senedi endekslerinin son haftalardaki rally sonrasında tekrar pahalı değerleme çarpanları ile işlem görmeye başlaması da yatırımcıların riskli varlıklara karşı çekimser kalmasında rol oynadı.

Avrupa piyasalarında önce Cuma günü Amerika’daki yükselişin bir yansımasını gördük ancak sonrasında karışık bir seyir vardı. Almanya’da Dax %0.28 , Fransa CAC40 %0.53 , İngiltere FTSE 100 %0.30, Stoxx 600 %0.40 artışla günü tamamladı, İtalya ve İspanya hisse senetlerinde sınırlı düşüşler yaşandı.

Amerika’da gün genelinde zayıf bir seyir hakimdi. Özellikle sanayi ve maden hisselerinin etkisi ile S&P 500 %0.32, Dow Jones Sanayi %0.31 düşerken; teknoloji şirketlerinin ve büyüme odaklı şirketlerin yoğunlukla yer aldığı Nasdaq Composite daha zayıf performans göstererek %0.46, spekülatif risk iştahına daha hassas hareket eden ve küçük/orta ölçekli şirketlerden oluşan Russell 2000 endeksi %0.82 düşüşle günü tamamladı. Bu hafta FED odaklı haberler, yarın açıklanacak tutanaklar ve Perşembe günü Yellen’ın konuşması ile devam edecek. Önümüzdeki hafta başlayacak olan bilanço sezonu da yatırımcıların bir miktar geriye çekilerek risk azaltmalarında etken olabilir. Bugün sabah saatlerinde petroldeki gerileme ve yendeki yükeseliş ile beraber risk iştahının daraldığını ve Asya piyasalarında satışların hakim olduğunu gözlemliyoruz. Amerika vadeli endekslerinde de %0.4 civarındaki düşüşler, günün ilk yarısında hisse senetlerine negatif yansıyabilir.

ABD Merkez Bankası'nın bu yıl daha az faiz artırımı yapacağı beklentileri gelişmekte olan ülke para birimleri için küresel risk iştahını canlı tutmaya devam ederken dolar/TL'de beş ayın en düşük seviyelerine yakın seyrini sürdürüyor. Dün kurda beklentilerin altında gelen enflasyon verileri de aşağı yöne destek olurken küresel piyasalarda dolar bugün ABD'de faiz artışları için acele edilmeyeceği izlenimleriyle euro ve yen karşısındaki kayıplarına devam etti. Risk iştahında Fed Başkanı Janet Yellen'ın geçen hafta yaptığı faiz artışlarının temkinli olacağı yönündeki açıklamaları genel çerçevede gelişmekte olan piyasalara yönelik ilginin devam etmesindeki ana etken olmayı sürdürüyor.

Diğer taraftan tüketici fiyatları enflasyonu Mart'ta beklentilerin aksine gıda kaleminde yaşanan beklenmedik sert düşüş öncülüğünde yüzde 0.04 gerilerken, yıllık enflasyonun yüzde 8.78'den Mart'ta yüzde 7.46'ya geriledi. Dün akşam saatlerinde 2.81 civarında işlem gören dolar/TL bu sabah sınırlı yükselişle güne 2.8154 seviyesinde başladı. Dün akşam 3.0060 civarında olan sepet bazında TL ise bu sabah 3.0080 seviyesinde bulunuyor. Ayrıca piyasalarda yakından takip edilecek diğer bit konu ise Merkez Bankası atamaları olmaya devam edecek.

Teknik tarafta ise cuma günü seans içi geri çekilmelerini 82,000 üzerinde karşılayarak kısa vadeli yükseliş potansiyelini korumayı başaran piyasada, haftanın ilk işlem gününe yukarı yönlü güçlü seyrin devamıyla başlandı.Böylece 83,500 seviyesinde bulunan ara hedef noktasını yukarı geçtiğini gözlemlediğimiz piyasada, güne alım eğilimini sürdürme çabasıyla başlanacak. Seans içi geri çekilmelerde 83,500 seviyesini destek alacak hareketlerin, piyasada bir üst noktada bulunan 85,000 direncini test edebileceğini düşünüyoruz. Alternatif piyasalarda devam eden olumlu seyir ve yabancı katılımıyla desteklenen yukarı hareketin, 85,000 direncini aşma denemelerini yakından izliyoruz. İlk etapta bu seviyeyi aşma denemlerinin piyasada seans içi geri çekilmeler oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Piyasada 82,000 seviyesini destek alacak hareketlerde yükseliş trendinin şu aşamada devam edeceğine yönelik eğilim korunuyor.

Dolayısıyla 82,000 üzerindeki seyri piyasada yükseliş trendinin devamı yönünde izlemeyi sürdürüyoruz. Bu seviyeyi ise aynı zamanda mevcut pozisyonlar için stop loss olarak alıyoruz.

Bugün piyasalarda Almanya ve Euro bölgesi nihai hizmetler PMI verileri, Euro bölgesi perakende satışlar ABD dış ticaret dengesi ve ABD hizmet PMI verileri izlenecek. İç piyasada ise TCMB'nin açıklayacağı aylık fiyat gelişmeleri raporu takip edilecek

(5)

Dün AB’den gelen veriler olumsuz gidişata ve ECB’nin daha fazlasını yapabileceğine işaret ediyordu; AB Sentix Yatırımcı Güveni 5.7 ile beklenti seviyesi 7’nin altında kalırken, AB ÜFE Şubat ayında -%0,7 ile beklenti olan %-0, 5’den düşük geldi. Önlemlere rağmen düzelemeyen AB’de işsizlik ise 2011 Ağustos ayından itibaren %10,3 ile en düşük seviyesinde. Hem AB hem de ABD’den gelen açıklamalar ise aslında Usd’yi destekliyordu. ECB Yönetim Kurulu üyesi ve baş ekonomisti Peter Praet dünkü konuşmasında, ECB'nin gerekli görülmesi halinde düşük enflasyona "zor kullanarak" tepki göstereceğini ifade ederken ECB'nin enflasyonu artırmaya "çok kararlı" olduğunu söyledi. ABD tarafında ise dün açıklanan verilere göre fabrika siparişleri Şubat ayında beklentiye paralel %1,7 düştü, ancak en kötüsünün geride kalındığına dair işaretler de var. Boston FED Başkanı Eric Rosengren ekonominin dirençli olduğu göz önüne alındığında piyasa beklentilerinden daha fazla ve daha hızlı faiz artışı olabileceğini kaydetti. Bu yıl FOMC'de oy hakkı bulunan Rosengren FED’in güvercin kanadında yer aldığını belirtelim. ABD’de İşsizlik oranının sekiz yılın düşüğüne yakın olmasıyla birlikte artan ücretler, eğer enflasyon artmaya başlarsa, Fed Başkanı Janet Yellen'ı faiz artırımına teşvik edebilir. ABD’de ekonomi hızlanırken, Reuters-Michigan tüketici anketi tarafından ölçülen 1 ve 10 yıllık enflasyon öngörüleri de %2.7’ye yükseldi. Buna rağmen son senelerin en düşük seviyelerinde bulunan şirket kar rakamları yatırımcıların kafasında soru işareti yaratmaya devam ediyor. Piyasalar sene sonundan önce faiz artırımı beklemiyor. Nisan’da yapılacak toplantı sonrasında gelecek açıklamalarla bu öngörü değişebilir mi göreceğiz. Bu sırada, önümüzdeki hafta ABD’de şirket karlılıklarının açıklanacağını da belirtelim.

Yarın 17 Mart'ta gerçekleştirilen FED FOMC toplantısının tutanakları ile Perşembe günü 10 Mart'ta yapılan Avrupa Merkez Bankası toplantı tutanakları paritenin seyri açısından önemli olabilir. Özellikle ECB tutanaklarında ilerleyen aylarda ek parasal genişleme ihtimalinin gündemde olup olmadığını göreceğiz. Aynı gün ECB Başkanı Draghi’nin bir konuşması olacak. Şubat FED toplantısı sonrasında FED Bölge Başkanlarından gelen şahine yakın ve FED kararı ile çelişen açıklamalar nedeniyle FOMC tutanakları piyasalara yön vermesi açısından kritik konumda. FED'in bir sonraki toplantısı 26-27 Nisan'da gerçekleşecek. FED’in yeni bir faiz artışı hakkında rahat olmadığını tekrar belirtmek istiyoruz.

Bu sabah risk iştahında kısmi bir düşüş var ve kanımızca risk iştahına ters hareket eden Euro’da kısa vadede de yükseliş için uygun ortam mevcut. Eur/Usd’de 1,14 seviyesini ilk, 1,1450’yi ise bir sonraki direnç olarak takip ediyoruz. 1,1530 seviyesi ise yükselişin kısa vadedeki nihai hedefi. 1,1360 seviyesini destek, 1,1290 – 1,13 bandını ise kısa vadedeki önemli dip seviye olarak değerlendiriyoruz.

Eur/Usd

(6)

Fed’in bu yıl ikiden daha az faiz indirimi yapacağı beklentileri gelişmekte olan ülke para birimleri için küresel risk iştahını canlı tutmaya devam ederken, Türkiye’de beklentilerin altında gelen Mart ayı enflasyon verilerinin de desteğiyle Usd/TL’nin dün de gerilemeyi sürdürdüğünü gördük. Mart ayı TÜFE rakamları beklentilerin aksine gıda kaleminde yaşanan beklenmedik sert düşüş öncülüğünde

% 0, 04 gerilerken, yıllık enflasyon % 8,78'den % 7,46'ya geriledi. Gelen olumlu enflasyon rakamları sonrasında 20 Nisan'daki PPK’da bir indirim olacağını öngörüsü güçlendi. TCMB’nin faiz koridorunun üst bandında yeniden 25-50 baz puanlık bir indirim yapılabileceği beklentilere girmeye başladı. Buna bağlı olarak hisse senedi ve faiz piyasasında yaşanan olumlu havanın ve enflasyonda beklenmedik iyileşmenin piyasalarda 'işlerin iyi gittiği' izlenimi yaratması sonucunda Usd/TL’de 2,81 seviyesi altına kadar bir gevşeme yaşandı. Ayrıca Dolar Endeksinin de, Fed Başkanı Yellen’ın geçen haftaki konuşması sonrasında 95 seviyesi altında kalıp güçlü bir seyir ortaya koyamaması bizim gibi gelişmekte olan ülke para birimlerine pozitif yansıyor. Son FED FOMC kararı ve Başkan Yellen'ın açıklamaları sonrasında Cuma günü ABD’den gelen olumlu verilerin Fed’in alacağı kararlarda öncelliğin ABD dışındaki ekonomik gelişmeler olması nedeniyle Usd’de hızlı bir değer kazancına neden olmasını beklemiyoruz. Bu konuda resmin netleşmesi için Çarşamba günü açıklanacak FED FOMC tutanakları önemli, ancak bu hafta başında brent petrol fiyatlarının, ABD'de artış göstermesi ve seksen yılı aşkın sürenin en yüksek seviyelerinde kalması beklenen petrol stokları verisi öncesi 37 Usd seviyesine doğru çekildiğini görüyoruz. Üretimin dondurulmasına ilişkin anlaşmaya yönelik kuşkular da artıyor. Bunun yarattığı olumsuz havanın dün öğleden sonra piyasalara yansıması ile Usd/TL’de sınırlı da olsa yükseliş yaşandı.

TCMB’nin REK hesaplamalarına göre TL’nin pahalı veya ucuz olduğu yönünde kesin bir iddiada bulunmak zor, ancak kanımızca Usd’nin global piyasalarda daha fazla değer kaybı için potansiyel %1,5 ile sınırlı. TL’nin de Döviz Sepeti karşısında yeniden %1,5 değer kazanması durumunda son 5 yılın ortalamasına geleceğini, bu seviyenin aynı zamanda 2,96 seviyesindeki güçlü desteğe denk geldiğini belirtmek istiyoruz. TL’nin daha da güç kazanması halinde döviz satım ihalelerinin “sıfır”a doğru gidebileceğini ve TCMB’nin ilk PPK toplantısında faiz indirimine gidebileceğini dikkate almakta fayda görüyoruz. Özetle, TL’de halen değer kazanma potansiyeli sürse de, güçlenmede yeni potansiyelin azaldığını eklemek istiyoruz. Her ne kadar bugünkü riskli varlıklardaki satış ile ihtimali düşmüş olsa da, Usd/TL'de 2,80 desteğinin kırılması halinde 2,7750 seviyesine doğru yeni gerileme yaşanabileceğini düşünüyoruz. Usd/TL'de trendin tersine (Usd lehine) dönebilmesi için 2,86 üzeri kapanış görülmemiz gerek diye düşünmeye devam ediyoruz.

Usd/TL

(7)

Türkiye’de Mart Tüfe rakamları beklentilerin aksine gıda kaleminde yaşanan sert düşüş öncülüğünde % 0,04 gerilerken, yıllık enflasyon

% 8,78'den % 7,46'ya geriledi. Gelen olumlu enflasyon rakamları sonrasında 20 Nisan'daki PPK’da bir indirim olacağını öngörüsü iyice güçlendi. TCMB’nin faiz koridorunun üst bandında yeniden 25-50 baz puanlık bir indirim yapılabileceği konuşuluyor.Buna bağlı olarak hisse senedi ve faiz piyasasında yaşanan olumlu havanın,enflasyonda beklenmedik iyileşmenin piyasalarda 'işlerin iyi gittiği' izlenimi yaratması sonucunda Eur/TL’de 3,20 seviyesi altına kadar bir gevşeme yaşadık.ECB’nin bundan sonraki politikaları hakkında Perşembe günü ECB Başkanı Draghi’nin yapacağı açıklamalar önemli olabilir. ECB Yönetim Kurulu üyesi ve baş ekonomisti Peter Praet dünkü konuşmasında, ECB'nin gerekli görülmesi halinde düşük enflasyona "zor kullanarak" tepki göstereceğini ifade ederken ECB'nin enflasyonu artırmaya "çok kararlı" olduğunu söyledi.FED tutanakları ise yarın açıklanacak. Şubat FED toplantısı sonrasında FED Bölge Başkanlarından gelen şahine yakın ve FED kararı ile çelişen açıklamalar nedeniyle bu tutanaklar piyasalara yön vermesi açısından kritik konumda.

TCMB’nin REK hesaplamalarına göre TL’nin pahalı veya ucuz olduğu yönünde kesin bir iddiada bulunmak zor, ancak kanımızca Eur’nun global piyasalarda daha fazla değer kaybı için potansiyel %1,5 ile sınırlı. TL’nin de Döviz Sepeti karşısında yeniden %1,5 değer kazanması durumunda son 5 yılın ortalamasına geleceğini, bu seviyenin aynı zamanda 2,96 seviyesindeki güçlü desteğe denk geldiğini belirtmek istiyoruz. TL’nin daha da güç kazanması halinde döviz satım ihalelerinin “sıfır”a doğru gidebileceğini ve TCMB’nin ilk PPK toplantısında faiz indirimine gidebileceğini dikkate almakta fayda görüyoruz. Özetle, TL’de halen değer kazanma potansiyeli sürse de, güçlenmede yeni potansiyelin azaldığını ve Eur/TL’de büyük resimde oldukça yatay bir seyir bekliyoruz. Her ne kadar bugünkü riskli varlıklardaki satış ile ihtimali azalsa da Eur/TL'de 3,1950 – 3,22 aralığında seyir bekliyoruz. 3,23 ise bir sonraki direnç seviyesi. Trendin TL aleyhine dönebilmesi için 3,26 üzerinde kapanış görülmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Eur/TL

(8)

Dün iç tarafta açıklanan Mart ayı enflasyon verisinin beklentilerden daha düşük gelmesi ve öğlenden sonra risk alım iştahnın devam etmesi ile TL ve TL varlıklarda olumlu hava gözlemlendi.

10 yıllık TL tahvil %9,83 seviyesine kadar geriledi.

Diğer yandan global piyasalarda en önemli gündem maddesi Çarşamba günü açıklanacak FED tutanakları olacak. Şubat FED toplantısı sonrasında FED Bölge Başkanlarından gelen ve FED kararı ile Başkan Yellen’ın güvercince açıklamalarıyla kısmi çelişen açıklamalar nedeniyle FOMC tutanakları piyasalara yön vermesi açısından kritik konumda. Bir sonraki toplantısı 26-27 Nisan'da gerçekleşecek FED'in yeni bir faiz artışı hakkında rahat olmadığını belirtmekte fayda var. Düşük gelen enflasyon sonrası beklentimize paralel gerileyerek %9,83 seviyesinden kapanan 10 yıllık TL tahvil faizinde,

%9,70 seviyesine doğru çekilmenin devam etmesini bekliyor, FED tutanaklarının da Yellen’ın güvercince algılanan açıklamalarını destekler nitelikte olması durumunda ise %9,30 seviyelerinin hedefe gireceğini düşünmeye devam ediyoruz.

TL Bono

10 Yıllık Gösterge Tahvil 2 Yıllık Gösterge Tahvil

(9)

FED’in Haziran ayına kadar faiz artırmayacağı, 2016 yılında ise en fazla iki kere faiz artıracağı beklentisi ile Usd güçsüz kalmaya devam ederken, özellikle yüksek getirili YP tahviller talep görmeye devam ediyor. Dün Türkiye’de açıklanan iyimser Mart enflasyon verisi olumlu havayı destekliyor. Bu hafta açıklanacak ECB tutanakları ve FOMC tutanakları önemli. ECB tutanaklarında ilerleyen aylarda ek parasal genişleme ihtimalinin gündemde olup olmadığını göreceğiz.

FOMC tutanaklarında ise son günlerde FED Bölge Başkanlarından gelen şahince açıklamaların toplantı içindeki tonlaması önemli olacak.

Öte yandan geçtiğimiz Cuma günü Suudi Arabistan veliaht prensinin 17 Nisan’da Doha’da yapılacak zirvede İran’ın katılmaması halinde ülkesinin de üretimi kısmayacağını açıklaması ve yarın ABD’den gelecek petrol stokları verisi öncesinde petrolde düşüş sürüyor, ancak petrolün yarattığı olumlu/olumsuz etkinin önceki haftalara göre nispeten azaldığı yönündeki düşüncemizi de paylaşalım. Büyük resimde iyimser modun devam ettiğini düşünmeye devam ediyoruz.

VIX endeksi 14 seviyesinde; ABD 10 yıllık tahvil faizi %1,76 seviyesinde işlem görüyor. Dolar Endeksi ise 94,6 seviyesinde dengelenme çabası içinde.

Türkiye olumlu hava sonrasında 5 Yıllık CDS 259 seviyelerinde. Küresel piyasalarda büyük resimde iyimser havanın varlığını koruması ile eurobondlar için olumlu görüşümüzü koruyoruz.

(*) Kısa: 3 Yıla Kadar / Orta: 3-10 Yılı Kadar / Uzun: 10-20 Yıla Kadar / Çok Uzun: 20 ve Üzeri

Eurobond

2043 Vadeli Eurobond

343

212

108 275

207 154

325

238 259

50 100 150 200 250 300 350 400

Oca… Nis11 Te… Eki11 Oca… Nis12 Te… Eki12 Oca… Nis13 Te… Eki13 Oca… Nis14 Te… Eki14 Oca… Nis15 Te… Eki15 Oca…

Türkiye 5 Yıl CDS

2034 Vadeli Eurobond 2025 Vadeli Eurobond

ABD 10 Yıllık Tahvil

(10)

Altın, hisse senetleri piyasasındaki düşüşler ve petrol fiyatındaki gerilemenin global piyasalarda yarattığı tedirginlik ve bunun da ABD'de faiz artırımının biraz daha ertelenebileceği spekülasyonunu güçlendirmesi sonucu 1.225 Usd seviyesine tekrar yükseldi.Geçen hafta yaşanan tüm olumlu gelişmelere rağmen Altın’nın 1.200 Usd desteğinin altına gelmemiş olması kanımızca durgunluk/resesyon ihtimalinin hala fiyatlamalara dahil edildiğini gösteriyor.Global ekonomide kayda değer bir büyümenin olduğu ve FED’in faiz artırdığı bir ortamda Altın kanımızca mevcut seviyelerin belirgin altında işlem görürdü. FED’in faiz artışı sıklığı hakkındaki belirsizlik ve global ekonomi hakkındaki tedirginlikler nedeni ile Altın 1.190 – 1.200 Usd bandındaki önemli desteğine doğru alım ile karşılaşıyor, diğer yandan 1.280 Usd’nin üstüne geçilmesini sağlayacak kötü ekonomi verisi de gelmiyor. Bu hafta başında Brent petrol fiyatlarının, ABD'de artış göstermesi ve seksen yılı aşkın sürenin en yüksek seviyelerinde kalması beklenen petrol stokları verisi öncesi 37 Usd seviyesine doğru çekildiğini görüyoruz. Çarşamba günü açıklanacak ABD petrol stokları verisinin geçen hafta, Bloomberg'in anketine katılan ekonomistlerin tahminlerine göre, 2,85 milyon varil artması bekleniyor. Üretimin dondurulmasına ilişkin anlaşmaya yönelik kuşkuların da arttığını görüyoruz. Arabistan'ın ikinci veliaht prensi, Cuma günü yaptığı açıklamada, ülkesinin yalnızca, yaklaşık dört yılın en hızlı üretimini yapan İran'ın uyması durumunda üretimi durduracağını ve diğer büyük üreticilerin de bu yolu izleyeceğini söyledi. Bu konudaki belirsizlik kısa vadede risk iştahı açısından önemli. Çarşamba günü açıklanacak olan FED toplantı tutanaklarındaki faiz artışı zamanlaması hakkındaki tonlama Altın’da trendi şekillendirecek diğer bir değişken. Bu sabah itibarı ile piyasalarda risk iştahı petrol fiyatlarından dolayı gerilemiş, Altın ise yükselmiş durumda. Dolayısı ile önce 1.233 Usd, ardından 1.240 Usd’ye doğru yükselişi daha yüksek ihtimal olarak görsek de, bu seviyenin önemli direnç olduğunu eklemek istiyoruz. 1.225 Usd ilk destek, 1.215 Usd ise kısa vadedeki güçlü dip seviye.

Altın

(11)

Cuma günü seans içi geri çekilmelerini 82,000 üzerinde karşılayarak kısa vadeli yükseliş potansiyelini korumayı başaran piyasada, haftanın ilk işlem gününe yukarı yönlü güçlü seyrin devamıyla başlandı.

Böylece 83,500 seviyesinde bulunan ara hedef noktasını yukarı geçtiğini gözlemlediğimiz piyasada, güne alım eğilimini sürdürme çabasıyla başlanacak. Seans içi geri çekilmelerde 83,500 seviyesini destek alacak hareketlerin, piyasada bir üst noktada bulunan 85,000 direncini test edebileceğini düşünüyoruz.

Alternatif piyasalarda devam eden olumlu seyir ve yabancı katılımıyla desteklenen yukarı hareketin, 85,000 direncini aşma denemelerini yakından izliyoruz. İlk etapta bu seviyeyi aşma denemlerinin piyasada seans içi geri çekilmeler oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz.

Piyasada 82,000 seviyesini destek alacak hareketlerde yükseliş trendinin şu aşamada devam edeceğine yönelik eğilim korunuyor. Dolayısıyla 82,000 üzerindeki seyri piyasada yükseliş trendinin devamı yönünde izlemeyi sürdürüyoruz. Bu seviyeyi ise aynı zamanda mevcut pozisyonlar için stop loss olarak alıyoruz.

Hisse Senedi

(12)

Önemli Göstergelerin Performansı

Pariteler 4 Nisan 2016 2015 2014 2013

Usd/TL 2,82 2,92 2,34 2,15

Döviz Sepeti/TL 3,01 3,04 2,58 2,55

Eur/Usd 1,138 1,086 1,210 1,375

Tahvil ve Bono 4 Nisan 2016 2015 2014 2013

TL Gösterge Bono (%) 9,90 10,86 8,02 10,10

TL 10 Yıllık Tahvil (%) 9,83 10,74 7,96 10,41

Türkiye CDS (baz puan) 259 269 196 222

ABD 10 Yıllık Tahvil (%) 1,76 2,27 2,17 3,03

Hisse Senetleri 4 Nisan 2016 2015 2014 2013

BİST - 100 Endeksi 83.873 71.726 85.721 67.802

MSCI Türkiye Hisse Senedi Endeksi 1.190.630 1.012.983 1.202.949 965.534

MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi 827 794 955 1.002

Dow Jones Endeksi 17.737 17.425 17.823 16.577

S&P Endeksi 2.066 2.044 2.059 1.848

Emtia 4 Nisan 2016 2015 2014 2013

Altın (TL) 111,06 99,54 88,89 83,30

Altın (Usd) 1.227 1.061 1.184 1.206

Değişim

Pariteler (%) 2016 Dönemsel 2015 2014 2013

Usd/TL -3,5 25,0 8,7 20,6

Döviz Sepeti/TL -1,1 18,0 1,1 23,3

Eur/Usd 4,9 -10,3 -12,0 4,2

Tahvil ve Bono (baz puan) 2016 Dönemsel 2015 2014 2013

TL Gösterge Bono -96 284 -208 395

TL 10 Yıllık Tahvil -91 278 -245 374

ABD 10 Yıllık Tahvil -51 10 -86 130

Hisse Senetleri (%) 2016 Dönemsel 2015 2014 2013

BİST - 100 Endeksi 16,9 -16,3 26,4 -13,3

MSCI Türkiye Hisse Senedi Endeksi 17,5 -15,8 24,6 -13,6

MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi 4,1 -16,8 -4,7 -4,5

Dow Jones Endeksi 1,8 -2,2 7,5 26,5

S&P Endeksi 1,1 -0,7 11,4 29,6

Emtia (%) 2016 Dönemsel 2015 2014 2013

Altın (TL) 11,6 12,0 6,7 -12,8

Altın (Usd) 15,6 -10,4 -1,8 -28,0