• Sonuç bulunamadı

4. İBADETLERDE UNUTMANIN ETKİLERİ

4.4. Zekâtta Unutma

Bu bölümde zekâtla ilgili olarak unutmayı ilgilendiren konular “zekât verilecek malda, zekât verme zamanında, zekât niyetinde ve fıtır sadakasında (fitre) unutma” başlıklarında ele alınacaktır.

4.4.1. Zekât Verilecek Malda Unutma

Bu başlıkta emanet veya borç olarak verilip unutulan ya da gömülüp unutulan malların zekât durumu ele alınacaktır.

517 İbn Âbidîn, a.g.e, II, s. 445. 518 Mehmet Zihni Efendi, a.g.e. s. 1030.

519 İtikâfa girecek kimse güneş batmadan önce mescide girer. Çünkü gece kendisinden sonra gelen gündüze tabidir. Serahsî, a.g.e, III, s. 122.

520 Serahsî, a.g.e, III, s. 126; Kâsânî, a.g.e, II, s. 116; Mevsılî, a.g.e, I, s.138; İbrahim Halebî, a.g.e, I, s. 380; Mehmet Zihni Efendi, a.g.e, s. 1028.

521 Abdest alma, tuvalete gitme veya Cuma namazı kılma gibi bir özrü olmadan mescidden uzaklaşmak, Ebû Hanîfe’ye göre itikâfı bozar. İbn Âbidîn, a.g.e, II, s. 447.

Emanet olarak verilen malda

Emanet olarak verilen mal ya tanıdık birisine emanet edilir ya da yabancı birine emanet edilir. Tanıdık birine emanet olarak bırakılan mal unutulur fakat sonraki yıllarda hatırlanırsa geçmiş senelerin zekâtının verilmesi gerekir. Ama yabancı birine emanet olarak bırakılan mal sonraki yıllarda hatırlanırsa geçen yılların zekâtının verilmesi gerekmez. Çünkü tanıdığa emanet edilen malların unutulması genellikle söz konusu değilken tanımadık birine bırakılan mallar genelde hatırlanmaz.522

Gömülen malda

Malını çöle veya ovaya gömüp unutan ve sonra hatırlayan kişi malından geçmiş senelerin zekâtını vermez.523 Fakat ele geçirdiği senenin zekâtını verir. Kişi kendi

evi, tarlası, bahçesi gibi sahip olduğu yerlere malını gömer ve sonra unutursa hatırladığında geçmiş yılların zekâtını verir. Çünkü eve, bahçeye veya tarlaya gömülen mal, eldeki mal gibi telakki edilir. Bu sebeple de malı bahçesine gömen kişi ele geçirdiğinde geçmiş yılların zekâtını verir.524

Borç olarak verilen malda

Borç olarak verilen bir mal unutulabilir. Hatırladıktan sonra veya borçlu borcunu ödedikten sonra da malın zekâtının ödenmesi gerekir. Hatırlatıldığı halde borçlu borcunu ödemezse525 veya borcunu gizli olarak kabul edip açıktan-alenen- inkâr

ederse ya da iflas ettiğini belirtirse borç verenin alacağını tahsil etmeden önce zekâtını ödemesiyle ilgili fakihler arasında ihtilaf vardır. Tanıdığına borç veren kişi unutup da seneler sonra hatırlasa geçmiş senelerin zekâtını öder. Çünkü tanıdık birine verilen borç genel itibariyle unutulmaz.526

Özetle, zekât olarak verilecek malların unutularak zekât olarak verilmemesinde unutmanın hükme tesiri yoktur.

522 Serahsî, a.g.e, II, s. 210; Ebü’l-Meâlî, a.g.e, I, s. 309; İbn Âbidîn, a.g.e, II, s. 266.

523 İmam Züfer’e göre gömülen ve emanet olarak bırakılan mallarda sebep gerçekleşince zekât vermek gerekir. Kâsânî, a.g.e, II, s. 10; İbn Âbidîn, a.g.e, II, s. 266.

524 Serahsî, a.g.e, II, s. 210; Kâsânî, a.g.e, II, s. 9; Damad Efendî, a.g.e, I, s. 194.

525 Borçların zekâtı ile ilgili bakınız; Serahsî, a.g.e, II, s. 172, 195, 197; Kâsânî, a.g.e, II, s. 9-10. 526 İbnü’l-Hümâm, a.g.e, II, s, 165.

4.4.2. Zekât Verme Zamanında Unutma

Zekâta daha önceden mâlik olan veya yeni mâlik olacak kişi, zekâtını önceki yıllarda ne zaman verdiğini veya malına ne zaman zekâtın tahakkuk ettiğini unutursa hatırladığında zekâtını verir. Bu sebeple, senesi dolmadan önce veya senesi dolduktan sonra da (zekât vermesi gereken mala sahip ise) zekâtı verdiğinde sahih olur.527 Zekât vermeyi unutan ve sonrasında unuttuğu mal da helak olan kişinin zekâtını nasıl ödeyeceği veya helak olan malların zekâtının nasıl ve ne kadarının ödeneceği soruları akla gelmektedir. Bu sorular şu örneklerle ele alınabilir.

Unutularak verilmeyen zekâtın ödenmesi

Ebû Hanife, Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’e göre, bir kişinin yirmi miskal (80,18 g) altını olup da iki senenin zekâtını vermediyse bu kişi birinci senenin zekâtını öder ve ikinci sene için bir şey ödemez. Çünkü birinci senenin zekâtını verince malı nisap miktarının altına düşeceğinden sonraki sene için malı nisap miktarına ulaşmamaktadır.

Aynı şekilde beş sâime devesi olan kimse, iki sene geçip de zekâtını vermeyi unuttuysa birinci senenin zekâtını öder ve sonraki sene için bir şey ödemez. Çünkü birinci senenin zekâtını verdiğinde ikinci sene için develerin sayısı nisap miktarının altına düşmüştür.

Eğer, on devesi olup üzerinden iki sene geçtiğinde zekâtını vermeyi unuttuysa ilk sene için iki koyun, ikinci sene için de bir koyun zekât verir. Yirmi beş devesi varsa birinci sene için iki yaşındaki bir deve, ikinci sene için dört koyun verir.528 Yüz yirmi

bir koyunu varsa, birinci sene için iki koyun, ikinci sene için bir koyun verir.529

Çünkü buradaki örneklerde, ilk senenin zekâtı verildiğinden ikinci senenin zekâtında hayvanlar, bir alt sınırdaki zekât taksimine tâbi olmaktadırlar.

Burada unutma hükme tesir etmemektedir.

527 Mevsılî, a.g.e, I, s. 103. 528 Kâsânî, a.g.e, II, 6-7. 529 Kâsânî, a.g.e, II, s. 7.

Helak olan malların zekâtı

Hanefilerde helak olan mallardaki hüküm şudur: Zekâtının verilmesi vacip olan malın nisap süresi dolduğu hâlde, unutarak zekâtı verilmeden önce helak olursa bunların zekâtı Ebû Hanîfe ve Ebû Yûsuf'a göre elde kalanlardan, İmam Muhammed ve İmam Züfer’e göre ise helak olan malın tamamından verilir.530 Ebû Hanîfe ve Ebû

Yûsuf'a göre, helak olan mallardaki fazlalık affolunur ve zekâttan sayılır. Kişinin mülkünde olan fazlalık ise yok sayılır.531Örneğin seksen koyunu olan bir kişinin

yirmi koyunu helak olsa Ebû Hanîfe ve Ebû Yûsuf'a göre, altmışının, İmam Muhammed ve İmam Züfer’e göre de sekseninin zekâtı verilir. Yüz yirmi büyükbaş hayvandan kırk tanesi helak olsa, Ebû Hanîfe ve Ebû Yûsuf'a göre seksen sığırın zekâtı, İmam Muhammed ve İmam Züfer’e göre de yüz yirmi sığırın zekâtı verilir. Tercih edilen görüşe göre zekât, malın kendisine bağlı olduğundan mal helak olunca zekât verme sorumluluğu da düşer.532

4.4.3. Zekâta Niyette Unutma

Zekât ibadetinin geçerli olması niyet edilme şartına bağlıdır. Bu da ya malı ayırırken veya verirken gerçekleşir. Bu durumlarda niyet etmeyen veya niyeti unutarak terk eden kişinin verdiği mal zekât sayılmaz. Fakat mal fakirin elinde mevcut iken niyet edilirse o mal zekât olarak geçerli olur.533 Bu konuda şu örnekler verilmiştir:

Malının zekâtını veren fakat niyet etmeyi unutan kişi, hatırladığında ya niyet eder veya başka bir malı zekât niyetiyle yeniden verir. Bu durumda niyet ettiğinde verdiği mal, alan kişinin elinde mevcutsa zekâtı geçerli olur, mevcut değilse zekâtını yeniden verir.

Malının zekâtını bizzat kendi değil de vekil aracılığıyla veren kişi, zekâtı olduğunu söyleyerek malı vekile verir, vekil de ödeyeceği esnada zekât olduğunu unutur ve falancanın sadakası, yardımı vb. niyetlerle malı verirse mal sahibinin niyeti olan

530 Kâsânî, a.g.e, II, s. 25. 531 Kâsânî, a.g.e, II, s. 22-40-63. 532 Bilmen, a.g.e, s. 342-342

533 Malın hepsini niyet etmeden sadaka olarak veren kimseden zekât farziyeti düşer. Kudûrî, a.g.e, I, s. 51; Kâsânî, a.g.e, II, 40-41.

zekât gerçekleşmiş olur. Çünkü mal sahibinin niyeti ile vekilin niyeti çeliştiğinde mal sahibinin niyeti esas alınır.534

Burada unutma hükme tesir etmemektedir.

4.4.4. Fıtır Sadakasında (Fitre) Unutma

Fıtır sadakası, Ramazan Bayramın birinci günü güneşin doğmasıyla dinen zengin olanlara vacip olan bir sadakadır. Kişi kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin fıtır sadakasını ödemekle sorumludur.535 Fıtır sadakası zekât verilecek

kişilere verilirken usul ve fürûya verilmez.536 Fıtır sadakası; yarım sa’ buğday, bir sa’

arpa, hurma veya kuru üzümden537 ya da bunların kıymetleri yani değerlerinden verilir.538 Hanefi mezhebine göre fıtır sadakasının eda vakti bayramın birinci günü güneşin doğmasıyla başlar. Buna rağmen bazılarına göre Ramazan ayı girince veya bayramdan bir iki gün öncesinde verilmesi caizbazılarına göre Ramazan ayından önce vermek caiz değildir. Bayram günlerinde unutarak fıtır sadakasını eda vaktinde vermeyen kimse hatırladığında eda veya kaza olarak verir.539Konu ile ilgili unutma

örnekleri şunlardır:

Kişi, kendi fitresini verir fakat bakmakla yükümlü olduğu insanların fitresini vermeyi unutabilir. Bakmakla yükümlü olduklarının fitrsini verir kendisinin fitresini ise sonra veririm diyerek geciktirir ve bayram günlerinden sonra hatırlayabilir. Fıtır sadakası vermek için malın üzerinden bir yıl geçme şartı olmadığını unutup fitre vermeyebilir. Hangi durumda ve sebeple olursa olsun zamanında verilmeyen fıtır sadakalarının hatırlandığında verilmesi gerekir. Verildiğinde de ya fıtır sadakası veya sadaka olarak değerlendirilir.540

Sonuç olarak; zeketta ve sadaka-ı fıtırda unutma ifa edilmesi gereken zekât veya sadaka-ı fıtır borcunu düşüren bir mazeret değildir.

534 Kâsânî, a.g.e, II, s. 40. 535 İbni Nüceym, a.g.e, II, s, 271. 536 Kâsânî, a.g.e, II, 72-75.

537 Bir sa’ günümüzde 3.333 gram olup yarım sa’ ise 1.667 gram civarıdır. Bilmen, a.g.e, s.366. 538 Kudûrî, a.g.e, I, s, 61; Kâsânî, a.g.e, II, s. 74.

539 Bayram günlerinden sonra sadaka-ı fıtır vermek bazı fakihlere göre kaza iken çoğunluk fakihlere göre edadır. Kâsânî, a.g.e, II, s. 74.