• Sonuç bulunamadı

Yerlerinden edilmiş kişilerin güven içinde evlerine dönmeye hakları vardır.

KARABAĞ SORUNUN ORTAYA ÇIKIŞI, SORUNUN SAVAŞA DÖNÜŞMESİ VE BARIŞ İÇİN YAPILAN GİRİŞİMLER

3. Yerlerinden edilmiş kişilerin güven içinde evlerine dönmeye hakları vardır.

Son olarak Dağlık Karabağ’da gerçekleştirilen “Cumhurbaşkanlığı” seçimi de Avrupa Konseyi tarafından şiddetle kınanmış ve bu tür davranışların barış girişimlerine ciddi şekilde zarar verdiği belirtilmiştir.

      

301 Ömer E. Lütem, a.g.m., http://www.hannover-bk.de/ermeni3.html (09.06.2008). 302 Atıf Dağdelen, “Ermenistan Uluslararası Hukuk Kurallarını Hiçe Sayıyor”,

http://www.turkatak.gen.tr/media/makale/makale2.pdf, (30.05.2008).  

2.4.6. İslam Konferansı Örgütü’nün Tutumu

İslam Konferansı Örgütü Ermenistan’ı saldırgan bir devlet olarak Azerbaycan’ın topraklarını işgal ettiği gerçeğini kabul eden ilk uluslararası kuruluş olmuştur. Örgüt Karabağ sorununu sürekli gündemde tutmuş, tüm zirve toplantılarında bu soruna ilişkin olarak uluslararası hukuk normlarının uygulanmasını isteyen beyanatlar kabul etmiştir. Bu beyanatlarda Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarına saldırıları ve işgal etmesi kınanmış, yaşanan çatışmalar ve işgaller sonucu yüzbinlerce Azerbaycanlı’nın kendi topraklarından sürülmesinin en ağır insan hakları ihlali olduğuna dikkat çekilmiştir. Ermenistan’ın bu tutum ve davranışlarının bölge barışı için tehlike arz ettiği belirtilmiş ve Ermenistan silahlı kuvvetlerinin işgal edilmiş Azerbaycan topraklarından acilen çıkarılması gerektiği vurgulanmıştır303.

Tahran Zirvesi’nde İKÖ Karabağ’la ilgili bir karar kabul etti. Kararda Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırısı şiddetle kınanmıştır. İşgal altındaki Azerbaycan topraklarında Azeri sivil halka karşı yapılan hareketler “insanlığa karşı suç” olarak görülmüştür. İşgal edilmiş Azerbaycan topraklarında arkeolojik, kültürel ve dini eserlerin yağmalanması ve tahrip edilmesi de kınanmıştır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 822, 853, 874, ve 884 sayılı kararlarının tam olarak uygulanması, Ermeni güçlerinin Azerbaycan’ın, Karabağ dahil, işgal edilmiş topraklarından çekilmesi ve Ermenistan’ın Azerbaycan’ın egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı göstermesi istenmiştir304.

Kararda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Azerbaycan’a karşı saldırı yapılmış olduğunu kabul etmesi ve aldığı kararlara riayet edilmesi için Birleşmiş Milletler Antlaşması’nın Anayasası’nın VII. bölümünde gösterilen önlemlerin

      

303 Hemid Hemidov, Azerbaycan’ın Asya Ülkeleriyle Beynelhalk Münasibetleri, Bakü, 2001. s. 32. 304 Vefaeddin İbayev, “İslam Konfransı Teşkilatının Ermenistan – Azerbaycan Münaqişesi ile

Elaqeder Qebul Etdiyi Qetnameler Beynelxalq Hüquqa Esaslanan Senedlerdir”, Qanun (Dergi) İctimai – Siyasi, Elmi – Kütlevi Jurnal (47), No:7, 1998, s. 32.(İslam Konfransı Teşkilatı).

alınması istenmiştir305. Kararda Azerbaycan’ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne karşı yapılan saldırı kınanmıştır306.

14 – 16 Haziran 2004 tarihlerinde İstanbul’da yapılan İKÖ Dışişleri Bakanları toplantısında da bu konuda 10/31-P sayılı bir karar kabul edilmiştir. Bu kararda Tahran Zirvesinde değindiğimiz hususlara da yer verilmiş ve bunun dışında aşağıda belirtilenler de söylenmiştir.

Bu kararda tüm devletlerin Ermenistan’a silah ve askeri malzeme satmaktan sakınmaları ve Ermeni saldırısına ve Azerbaycan topraklarının işgaline son verebilmek üzere gerekli görünen etkili siyasi ve ekonomik önlemlere başvurmaları talep edilmektedir.

Kararda yerlerinden edilen kişilerin ve mültecilerin güvenlik içinde evlerine dönebilmeleri istenmekte, Azerbaycan’da bu durumdaki bir milyondan fazla kişi bulunmasının yarattığı insani sorunların boyutlarından endişe duyulduğu belirtilerek tüm üye ülkelerin bu kişilere insani yardım yapmaları, ayrıca üye ülkelerin, İslâm Kalkınma Bankası’nın ve diğer İslâm kuruluşlarının Azerbaycan’a acil mali ve insani yardımda bulunmaları istenmektedir. İslam Konferansı Örgütü Karabağ sorunu hakkında Azerbaycan’ın görüşlerini çekincesiz desteklemekte diğer yandan Ermenistan’ı şiddetle kınamakta ve bu ülkenin bazı hareketlerini “insanlığa karşı suç” olarak görmektedir307.

Dağlık Karabağ’da, 10 Aralık 2006 tarihinde yapılan Anayasa Referandumu’nun ardından, 19 Temmuz 2007 günü sözde "cumhurbaşkanlığı seçimi" düzenlenmesi tepiklere neden oldu. İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Ermeni işgali altındaki Dağlık Karabağ’da yapılan sözde devlet başkanlığı seçimini reddettiğini açıkladı. İhsanoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, "sözde seçimin uluslararası hukukun bütün geçerli kurallarına ve genel ilkelerine karşı olduğunu" belirterek, bunun devam eden barış görüşmelerini olumsuz etkileyeceğini belirtti. İhsanoğlu, İKT’nin Azerbaycan’ın tam bağımsızlığını ve

      

305 Birleşmiş Milletler Antlaşmasının VII. bölümü barışın tehdidi, bozulması ve saldırma fiili halinde

yapılacak hareketle ilgilidir. Bu hareket içinde silahlı kuvvet kullanmasını gerektiren ve gerektirmeyen önlemler vardır.

306 Vefaeddin İbayev, İslam Konfransı Teşkilatı, s.33. 

toprak bütünlüğünü tanıdığını vurgulayarak, Pakistan’da yapılan 34. İslam Ülkeleri Dışişleri Bakanları Toplantısı’ndan sonra açıklanan İslamabad Deklarasyonu’nda belirtildiği gibi, İKT olarak Ermenistan Cumhuriyeti’nin, Azerbaycan Cumhuriyeti’ne karşı uyguladığı saldırgan tutuma bir an önce son vermesini ve Ermenistan işgal güçlerinin Azerbaycan topraklarından ön koşulsuz, tamamen ve derhal çekilmesinin istendiğini belirtti308.

Şuan da İslam Konferansı Örgütü dışında hiçbir uluslararası örgüt Dağlık Karabağ sorununda Ermenistan’ı taraf olarak göstermemekteler. Bu sorunun Ermenistan’ın iddia ettiği gibi, Azerbaycan ve Dağlık Karabağ Ermenileri arasında olduğunu izlenimini vermekte, Ermenistan’ı taraf olarak göstermekten kaçınmaktalar.

Karabağ Sorunu ile ilgili olarak uluslararası örgütlerin girişimlerini ve tutumlarını kısaca değerlendirecek olursak;

Başta AGİT olmakla diğer uluslararası örgütler Karabağ Sorunu’nun çözüme kavuşması, çatışmaların devam ettiği 1988 – 1994 yıllarında ise ateşkes sağlanması için ciddi girişimleri olmuştur. Bu süre zarfında birbirinin ardınca “Azerbaycan topraklarına yapılan saldırıları, işgalleri, bir milyonu aşkın Azerbaycan Türkü’nün kendi topraklarından zorla çıkarılmasını kınayan, işgal güçlerinin derhal işgal edilen yerlerden çıkmasını, çatışmaların acilen durdurulmasını isteyen ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiğini belirtilen kararlar alınmış, beyanatlar yayınlanmıştır. Bu karar ve beyanatlarda bu savaşta Ermenistan’ın taraf olarak gösterilmesinden kaçınılmıştır. Azerbaycan için sınırların zorla değiştirilmesinin mümkün olmayacağı, Karabağ’ın Azerbaycan sınırları içinde kalan ve Azerbaycan’a ait bir bölge olduğunun vurgulanması, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün tanındığı ve saygı gösterilmesi gerektiği yönündeki hususlar bu kararların olumlu yönleriydi. Sadece İslam Konferansı Örgütü, Karabağ sorununda Ermenistan’ı taraf olarak göstermekte ve işgalci olarak nitelendirmektedir.

      

308Tuna Aktura, “Dağlık Karabağ’da Gayri Meşru Seçim”, Global Yorum,

http://www.globalyorum.com/inc/newsread.asp?readid=1431, (09.06.2008).  

Ermenistan tarafı bunca karar ve beyanata rağmen işgal ettiği topraklardan çıkmadığı gibi, açıklanan kararların ardından Azerbaycan topraklarına saldırmaya ve Karabağ dışında Azerbaycan’ın 7 ilini de işgal ederek uluslararası hukuk kurallarını ve uluslararası örgütlerin kararlarını hiçe saymıştır.

Oysa bu uluslararası örgütler Ermenistan’a yaptırım öngören bir karar alsaydılar, Karabağ sorunu çok daha önceden ve uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde çözüme kavuşmuş olurdu.