• Sonuç bulunamadı

WOMEN’S POLITICAL REPRESENTATION IN TURKISH POLITICAL LIFE

A KADIN VE SİYASAL YAŞAM / WOMEN AND POLITICAL LIFE

WOMEN’S POLITICAL REPRESENTATION IN TURKISH POLITICAL LIFE

Doç. Dr. Murat AKTAŞ, Muş Alparslan Üniversitesi, İIBF Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı muratmha@hotmail.com ÖZET

Kadınlar siyasal haklarını, sanayi devrimini müteakiben gelişen önemli değişimlerle birlikte yürüttükleri mücadeleler sayesinde yapılan yasal düzenlemelerle kazandılar. Fakat kadınların hem yerel hem de ulusal düzeyde siyasal yaşamda temsili erkeklere göre birçok ülkede düşüktür. Kadınlar dünya nüfusunun yaklaşık olarak yarısını oluşturmalarına rağmen siyasetteki temsillerinin dünya ortalaması %17 olarak kayıtlara geçmektedir. Kadınların siyasal haklarına bazı Avrupa ülkelerinden bile daha erken kavuştukları Türkiye’de ise kadınların siyasetteki temsiliyeti dünya ortalamasının bile altında (%14,3) görülmektedir. Türkiye’de kadınların siyasetteki temsiliyetini analiz eden bu çalışma, kadınların düşük temsiliyetini kabul edilemez bir insan hakları ihlali ve suç olarak değerlendirmektedir. Kadın hakkıyla temsil edilebilmesi için sadece yerel ve ulusal düzeydeki seçimler için değil, aynı zamanda bürokrasi ve bütün üst düzey yönetim kadroları atamalarında %50’lik kadın kotasının uygulanması gerekmektedir.

Anahtar Kelimeler: Kadın Hakları, Cinsiyet Eşitliği, Siyasal Katılma, Siyasal Temsil ve Kota Uygulaması.

ABSTRACT

Women started to have their political rights step by step thanks to their struggle against patriarchal system and adaptation of law following some important development after industrial revolution. But nowadays the political participation of women, comparing to man, is still quite low in local and general administrations in many countries. Women represent the half of world population, but the average of women representation in the political life is about %17. Although Turkey is one of the country that women had their political rights even before some European countries, the women political representation here is about %14.3 which is even under the world average. This paper which aims to study the political participation of women in Turkey, describes women’s under-representation as crime and unacceptable human rights violation. The paper proposes very strictly the adaptation of a %50 quote

170 implementation in politics and any administration level to overcome women’s under- representation.

Key words: Woman Rights, Gender Equality, Political Participation, Political Representation and Quote Implementation.

GİRİŞ

Avrupa’da sanayi devrimi öncesindeki tarımsal üretim tarzında kadın ve erkek arasındaki rol dağılımı ve iktidar ilişkisi endüstriyel üretim tarzına geçince değişmeye başlamış, yeni üretim biçimi ve ilişkilerinin ortaya çıkardığı yeni toplumsal düzende kadın kamusal alanın dışında bırakılmıştır. Avrupa’da aydınlanma süreci ile başlayan birey hakları ve vatandaşlığın gelişmesi ile birlikte, kadınların vatandaşlık hakları ile ilgili gelişme sağlanmayınca kadınlar da erkeklerin sahip olduğu vatandaşlık, seçme ve seçilme haklarına sahip olabilmek için siyasal mücadele yürütmeye başlamışlardır. Çünkü sanayi devrimi ile birlikte değişen üretim biçimi devlet ve birey arasındaki ilişkinin yeniden düzenlenmesini zorunlu hale getirmiştir. T. Hobbes, J. Locke, J.J. Rousseau ve Hegel gibi filozofların öncülüğünde gelişen birey, devlet ve sivil toplum tartışmaları, ulus devlet ve vatandaş ilişkilerinde birey haklarını geliştirirken, bu konularla ilgili yasal düzenlemeler ve birey haklarının yasal güvence altına alınmasını beraberinde getirmiştir. Ancak bu süreçte kadınlar siyasal alanın dışında bırakılmış ve tamamen eve ve erkeğin iktidarı altında onun insafına terk edilmiştir (Aktaş, 2012). Siyasal hakların kullanımı yüzyıllarca sadece soylu erkeklerle sınırlı iken sanayi devrimi ile birlikte üretim ilişkilerinin değişmesi ve modern yaşama geçilmesi ile gelişen toplumsal hareketler ve hak mücadeleleri sonucunda, önce vergi veren mülk sahibi erkekler, ardından mülk sahibi olmayan erkekleri kapsayacak şekilde düzenlenmiştir. Kadınlar 1789 Fransız Devrimi ve 1848 Devriminde erklerle birlikte mücadele etmelerine rağmen siyasal haklarına kavuşamamışlardır. İlk olarak 1893 yılında Yeni Zelanda’da seçme hakkına 1918’de seçilme hakkına kavuşan kadınlar, 1902’de Avustralya seçme ve seçilme hakkına kavuşmuşlardır. Avrupa’da ilk olarak 1906’da Finlandiya’da seçme ve seçilme hakkı elde eden kadınların bu hakkı ilk olarak elde ettiği Müslüman ülke ise 1918’e Azerbaycan olmuştur. Türkiye’de ise 1930’da belediye seçimlerinde seçme, 1933’te muhtar seçme ve köy heyetine seçilme ve 1934’te milletvekili seçme ve seçilme hakkı elde eden kadınlar, Fransa ve İtalya’da 1946’da, İsviçre’de ise 1971’de ulusal düzeyde seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur.

Kadınların hak mücadelelerini sürdürmeleri ve kitle iletişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte gelişen küreselleşme sürecinde hak mücadelelerinin daha görünür olması sonucunda, kadınlar geçmişe göre siyasette temsiliyet oranlarını arttırmayı başarmışlardır. Buna karşın günümüzde hala -bir kaç ülke dışında- temsil konusunda erkeklerle eşit düzeye ulaşılamamıştır. Kadın kotası ve pozitif ayrımcılık gibi söylem, önlem ve önerilere rağmen,

171 Ruanda, İsveç, Güney Afrika, Küba, İzlanda ve Finlandiya gibi bazı ülkelerde ilerlemeler kaydedilmiş ancak hala birçok ülkede kadınların temsil oranı erkeklere oranla çok düşük seviyelerde seyretmektedir.

Peki, kadınlar Türkiye’de siyasal yaşamda ne oranda temsil edilmektedir? Kadın temsiliyetinin partilere göre dağılımı nedir? Acaba iddia edildiği gibi kadınlar gerçekten siyasete ilgi duymuyorlar mı yoksa bu orantısız temsilin başka nedenleri mi var? Varsa bu nedenler nelerdir? Kadınların siyasal hayatta temsili ile ilgili sorunlar nasıl aşılabilir? Kadınlar siyasete katıldıkça siyaseti kendilerine uydurabiliyorlar mı yoksa siyasete katılan kadınlar da iktidar ilişkilerinde gittikçe erkeklere mi benziyor?

Türkiye’de kadınların siyasal yaşamda temsiliyetini ele alan bu çalışma, kadınların yerel ve ulusal düzeyde ne oranda temsil edildiğini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Mecliste ve/veya yerel yönetimlerde temsil edilen mecliste grubu bulanan partilerin yerel ve ulusal temsilcilerini detaylı bir şekilde analiz etmeyi amaçlayan çalışma, kadınların parti yönetimlerinde ne oranda yer aldığını da ele almaktadır. Siyasi partilerin programları, konuyla ilgili Türkçe, İngilizce ve Fransızca literatür taranmak suretiyle verilerini toplayan çalışma, elde edilen oranları Avrupa ve dünyadaki örneklerle karşılaştırarak konuyla ilgili literatüre katkı sağlamayı hedeflemektedir. Kadınların siyasal temsiliyetinin çok düşük olmasının nedenlerinin de araştırıldığı bu çalışmada, kadınların daha aktif ve adil bir şekilde temsil edilmesi için çözüm önerileri sunulmuştur.

Türkiye’de Temsiliyet Oranları

Yukarıda belirttiğimiz gibi Fransa dahil bazı Avrupa ülkelerinden bile önce kadınların siyasal haklarına kavuşmuş olduğu Türkiye, günümüzde Avrupa’da kadınların siyasette en az temsil edildiği ülke olarak kayıtlara geçmektedir. Ataerkil kültürün baskın olduğu Türkiye gibi ülkelerde erkek siyasetçiler ve/veya kimi entelektüeller kadınların erkekler kadar siyasete ilgi duymadıklarını ileri sürerek bu adaletsiz temsiliyete meşruiyet kazandırmaya çalışmaktadır. Böylece Türkiye’de siyaset hala sadece erkek uğraşı olarak görülmekte ve kadınların elinin hamuru ile erkek işine karışmaması gerektiği ve daha ziyade annelik kariyeri uğraşmaları gerektiği değişik biçimlerde dile getirilmektedir. Örneğin Sağlık Bakanı “anneler, annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almamalıdır”25 diyerek kadın örgütlerinden

gelen tepkilere rağmen bu söylemini tekrarlayarak ısrarını sürdürmüştür.

Bazı Müslüman ülkeler dışındaki ülkelerde genel olarak kadınlar siyasal hayatta gittikçe daha fazla temsil edilirken, Türkiye’de 21’inci yüzyılın başından itibaren artan gelir düzeyi ve

25 Sağlık Bakanı’nın açıklaması için bknz: Yaşar Kaçmaz, “Bakan sözlerini yineledi ‘Annelik kariyerdir’,

172 eğitim düzeyine rağmen kadın temsiliyeti bir türlü AB ülkeleri seviyesine çıkamamıştır. Türkiye gibi nüfusunun büyük çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu, Türkiye’den çok daha sonra bağımsızlığına kavuşan (1956) ve kadınların seçme ve seçilme hakkına Türkiye’den 20 yıl sonra kavuştuğu (1957) Tunus’ta bile kadınlar parlamentoda % 27.6 oranında temsil edilirken, Türkiye’de 2011’de yapılan seçimlerden sonra günümüzde bu oran % 14.39 olarak kayıtlara geçmektedir. Hali hazırda 550 sandalyeli parlamentoda 535 milletvekili bulunmakta ve bunların sadece 77’ini kadınlar oluşturmaktadır (www.tbmm.gov.tr). Bu Cumhuriyet tarihinde kadınların temsil edildiği en yüksek orandır (Özçetin, 2012).

12 Haziran 2011 tarihinde yapılan genel seçimlerin ardından, YSK’nın 23 Haziran 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan kesin seçim sonuçlarına göre: AK Parti 327, CHP 135 ve MHP listesinden 53 kişi seçilmişti. Seçime bağımsız olarak katılan adaylardan 35’i de TBMM'ye girmeye hak kazanmıştı. Bu bağımsız milletvekilleri BDP destekli adaylardı ve daha sonra partilerine katıldılar. Partilerden çeşitli nedenlerle istifalar, ölümler ve yeni kurulan siyasal partilerin parlamentoda temsil edilmesi ile bu tablo değişti. 15 sandalye değişik nedenlerle boş kaldı. AK Parti’deki “dershane tartışması'”, “rüşvet ve yolsuzluk” operasyonu sonrasında yaşanan istifalarla birlikte Meclisteki bağımsız milletvekili sayısı ise 11’e çıktı. Parlamentoda temsil edilen siyasi parti sayısı da 10’a ulaştı. TBMM'deki sandalye sayısının boşalmasındaki diğer nedenlerden biri de 30 Mart 2014 tarihinde yapılan yerel seçimler oldu. 26 milletvekili belediye başkanlığı için adaylığını koydu. Bunlardan 10’u TBMM üyeliğinden Belediye Başkanlığına geçti. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın 12. Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardındın AK Parti’nin sandalye sayısı 312’ye düşerken ana muhalefet partisi CHP’nin milletvekili sayısı da 125’e düşmüş bulunmaktadır. MHP 52, HDP 29, Demokratik Gelişim Partisi 1, Anadolu Partisi 1, Elektronik Demokrasi Partisi 1, Demokratik Bölgeler Partisi 1, Merkez Parti 1, Millet Ve Adalet Partisi 1 milletvekili ile parlamentoda temsil edilmektedir.

Tablo I’e bakınız.

Tablo I

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE MİLLETVEKİLLERİ DAĞILIMI26

173 24. Dönem seçimlerinde seçilen 79 kadın milletvekilinden ikisinin belediye başkanı olmasının ardından 10 Mart 2015 itibariyle parlamentoda 77 kadın milletvekili kalmıştır. Bunların 45’i AK Parti’den, 17’si CHP’den seçilmiştir. MHP’den 3, BDP destekli bağımsızlardan ise 11

kadın milletvekili Meclis’e girmiştir. Ancak BDP milletvekili Gültan Kışanak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı olurken BDP’nin desteklediği kadın milletvekillerinden Emine Ayna ise Demokratik Bölgeler Partisi DBP çatısı altında parlamentoda yer almıştır. Leyla Zana ise bağımsız olarak mecliste yer almıştır. HDP’nin kurulmasıyla birlikte HDP olarak Mecliste temsil edilen grubun 9 kadın milletvekili bulunmaktadır. Parlamentoda Anadolu Partisi’nin 1, Demokratik Bölgeler Partisi DBP’nin 1 kadın milletvekili bulunurken birde bağımsız kadın milletvekili bulunmaktadır.

Tablo II’ye bakınız.

Tablo II

MİLLETVEKİLLERİNİN CİNSİYET VE PARTİLERE GÖRE DAĞILIMI27

27 TBMM Resmi İnternet Sitesi, http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/milletvekillerimiz_sd.dagilim

Parti Adı Üye Sayısı

Adalet Ve Kalkınma Partisi 312

Cumhuriyet Halk Partisi 125

Milliyetçi Hareket Partisi 52

Halkların Demokratik Partisi 29

Bağımsız Milletvekili 11

Demokratik Gelişim Partisi 1

Anadolu Partisi 1

Elektronik Demokrasi Partisi 1 Demokratik Bölgeler Partisi 1

Merkez Parti 1

Millet Ve Adalet Partisi 1

174 Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması ile birlikte 29 Ağustos 2014 tarihinde Ahmet Davutoğlu başbakanlığında kurulan 62’inci hükümetin 26 bakanlı kabinesinde ise tek bir kadın bakan

(Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam) yer almıştır. Bakanlar kurulu içerisindeki hiyerarşik yapıya göre 6’ıncı sırada yer alan bu bakanlıkla kadınların kabinede temsil oranı ise % 3.8 olarak kayıtlara geçmektedir (www.basbakanlik.gov.tr ). Bu arada bakanlıkların ve müsteşarlıkların web sitelerine baktığımızda, Mart 2015 itibariyle 26 müsteşardan sadece 1 tanesinin kadın olduğu görülmektedir. Buda yine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı müsteşarıdır. Burada da temsil oranı bakanlıklardaki temsil oranıyla aynı yani %3,8’e denk gelmektedir.

Yerel Düzeyde Temsil Oranı

Büyükşehir belediye başkanlıklarına bakıldığında Türkiye’de sadece üç büyük şehir belediye başkanının kadın olduğu görülmektedir. AKP Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, CHP Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ve BDP Diyarbakır

Parti Adı Kadın Erkek Parti Toplam

Sayı Oran Sayı Oran

Adalet Ve Kalkınma Partisi 45 % 14,42 267 % 85,58 312 Cumhuriyet Halk Partisi 17 % 13,6 108 % 86,4 125

Milliyetçi Hareket Partisi 3 % 5,77 49 % 94,23 52 Halkların Demokratik Partisi 9 % 31,03 20 % 68,97 29 Bağımsız Milletvekili 1 % 9,09 10 % 90,91 11 Demokratik Gelişim Partisi 0 % 0 1 % 100 1 Anadolu Partisi 1 % 100 0 % 0 1

Elektronik Demokrasi Partisi 0 % 0 1 % 100 1

Demokratik Bölgeler Partisi 1 % 100 0 % 0 1 Merkez Parti 0 % 0 1 % 100 1

Millet Ve Adalet Partisi 0 % 0 1 % 100 1

175 Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak’tır. HDP’nin aynı zamanda Mardin ve Van’da büyükşehir belediye eş kadın başkanları bulunmaktadır. Bunun yanı sıra HDP’nin Hakkari il belediye başkanı da Dilek Hatipoğludur. HDP’nin Bitlis, Ağrı, Iğdır ve Siirt’te il belediye eş başkanları bulunmaktadır.

Tablo III’e bakınız.

Tablo III

BÜYÜKŞEHİR VE İL BELEDİYE BAŞKANI KADINLAR28

Ülke genelindeki diğer 2 bin 950 belediye başkanından ise sadece 33’ünün kadın olduğu Türkiye’de kadınların seçilmişler arasındaki oranı yaklaşık binde 8 civarında kayıtlara geçmektedir. BDP’den 22, AKP ve CHP’den 5’er ve MHP’den bir kadın olmak üzere 33 belediyenin başkanı kadın29. 2009 yerel seçimlerinde ise illerde kadın belediye başkan sayısı

28 Belediye Başkanlıklarının web siteleri.

29 Belediye başkanlığına seçilen kadınlar şunlardır: CHP İstanbul Avcılar - Hanay Handan Toprak Benli, AKP

Konya Meram - Fatma Toru, AKP Elazığ Keban - Fethiye Atlı, CHP Amasya Gümüşhacıköy - Zehra Özyol, MHP İzmir Kiraz - Saliha Şengül, CHP İzmir Konak - Sema Pektaş, CHP Aydın Nazilli - Ferda Çağlar, CHP Denizli Bozkurt - Birsen Çelik, AKP Eskişehir Mihalgazi - Zeynep Akgün, AKP Ankara Güdül - Hava Yıldırım, AKP Ankara Kalecik - Filiz Ulusoy, BDP Muş Bulanık - Figen Yaşar, BDP Muş Varto - Sabite Ekinci, BDP Ağrı Diyadin - Hazal Aras, BDP

Büyükşehir Belediye Başkanları AK PARTİ CHP MHP BDP 1 Gaziantep 1 Aydın 1 Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları 2 Mardin Van İl Belediye Başkanları 1 Hakkari İl Belediye Eşbaşkanları 6 Batman, Bitlis, Iğdır, Siirt

176 ikiydi; Aydın’da CHP’li Özlem Çerçioğlu ve Tunceli’de Demokratik Toplum Partisi’nden Edibe Şahin. İlçelerde ise 15 kadın belediye başkanı vardı.

Siyasi parti yöneticileri ve il başkanlarına baktığımızda AKP ve CHP’nin 81 il başkanlarının tümünün erkeklerden oluştuğunu görüyoruz. Türkiye genelinde 80 il başkanı bulunan MHP’nin bir il başkanının kadın olduğunu ve bu oranın %1,2’ye denk geldiğini görüyoruz. Türkiye genelinde 48 il başkanı bulunan BDP’nin ise eş başkanları ile birlikte 29 kadın yöneticisinin olduğunu görüyoruz. Bu oran %60’a tekabül etmektedir.

Tablo IV’e bakınız.

Tablo IV