• Sonuç bulunamadı

A KADIN VE SİYASAL YAŞAM / WOMEN AND POLITICAL LIFE

AZERBAIJAN WOMAN IN POLITICAL LIFE

İbrahimova Gülzar İSAXAN, Politik Bilimler Doktoru AUBA, İnsan Hukukları Enstitüsü, Şube Müdürü ibrahimova-gulzar@rambler.ru ÖZET

Dünya Ekonomik Forumunun düzenlediyi Cinsiyet Eşitsizliği Raporu'nda kadınların politik hayattakı yerine göre Azerbaycan dünyada 114-cüdür (2013.yıl). Azerbaycan güç yapılarının, elit, siyasi partiler ve sosyal kurumların görüşlerine göre çağdaş Azerbaycan toplumu, tüm vatandaşlar, erkekler ve kadınlar - ülkenin hayatında aktif yer alacakları takdırde sürekli olacaktır. Fakat, Azerbaycan toplumunun potik hayatında cinsiyet farklılıkları, kadınların erkeklerden geri kalması siyasi katılım ve temsilciliğin tüm göstergeler üzere: siyasi partilere, tüm düzeylerde yasama ve yürütme organizasonlarının yönetiminde temsilcilikde gözlemleniyor. Devlet hizmetinde çalışan kadınların sayısı % 28 oluşturmaktadır. Hakemlerin % 14 kadındır. Azerbaycan'da kadınların kararvermeye katılımı (yerel istatistiklere göre) şöyledir: Azerbaycan'da Parlamento Başkanı 3 yardımcısından 1'i kadındır. Parlamento’nun 125 milletvekilinin 19'u kadındır (15,2%); Aile, Kadın ve Çocuk Problemlerinden Sorumlu Devlet Komitesi Başkanı kadındır; Öğrenci Kabulü Devlet Komisyonu Başkanı kadındır; 3 Bakan Yardımcısı kadındır; Azerbaycan Cumhuriyeti 85 İlçe üzere 35 İcra Hâkimiyeti başkan Yardımcısı kadındır, 45 kişi şube müdürü kadındır; Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı kadındır; İnsan Hakları Müvekkili (Ombudsman) kadındır; Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti İnsan Hakları Müvekkili (Ombudsman) kadındır; Anayasa Mahkemesi'nin Başkanvekili ve 1 hakem kadındır. İç İşleri Bakanlığı'nın kurumlarında 1122 kadın, onlardan orta ve büyük reis kurulu görevlerinde 287, sıradan ve küçük reis kurulu

görevlerinde 835 kadın hizmet ediyor.

Bu göstergeler ise hakimiyet yöneticiliği ilişkileri sisteminde kadınların rolü ve yerini belirler. Kadınların politik yaşama katılımı onun sosyal statüsü, sosyal çıkarları ve politik davranışı dikkate alan özel sosyal grubun yükselen siyasi faaliyeti olarak görülüyor.

ABSTRACT

According to the Report of World Economic Forum on Gender Inequality, Azerbaijan took the 114th place (2013) for the women’s participation in political life. According to the

opinions of power structures, the elite, political parties and social organizations of Azerbaijan the contemporary Azerbaijan society will be sustained in case all citizens, men and women will take an active part in the life of country. However, gender inequality in the political life of Azerbaijan society, lagging of women from the men in the representation of management of political parties, legislative and executive bodies are observed at all levels. The number of women working in government services constitute 28%. 14% of judges are women. Women's participation in decision-making in Azerbaijan (according to the domestic statistics) are as follows: 1 of 3 assistants of chairman of the Parliament of Azerbaijan is woman. 19 of the 125 members of Parliament of Azerbaijan are women (15,2%); One of them is the Chairman of the State Committee for Family, Women and Children Affairs; Another one is the Chairman of the State Students Admission Commission; 3 of the Deputy Ministers are women; Assistant of the Head of Executive Domination in 35 of 85 districts are women, 45 heads of departments are women; Deputy Chairman of the Cabinet of Ministers of Nakhchivan Autonomous Republic is a woman; Deputy Chairman and one judge of the Constitutional Court are women. 1122 women serve in the Institutions of the Ministry of Internal Affairs: 287 of them work at the highest and 835 at lower positions. These indicators determine the role and place of women in the government management relations system. Women's participation in political life is regarded as the rising political activity of specific social groups that takes into account her social status, social interests and political behavior. Anahtar kelimeler: hukuk, kanun, devlet, kadın, siyaset, uluslararası standartlar, cinsiyet eşitliği

Key words: human rights, law, government, women, politics, international standards, gender equality

Ключевые слова: права человека, права, правительство, женщины, политика, международные стандарты, гендерное равенство

Politik hayatta cinsin katılımının nitelik ve biçimine etkisi meselesini araştırarken konvansionel ve sivil konvansionel olaylara dikkat etmek gerekir. Konvansionel dendiğinde kurumsal temsilcilik kanallarından yararlanan nispeten sıradan, özellikle de seçim kampanyalarına katılım ve seçimlerde oy kullanma gibi politik davranış öngörülüyor. Böyle katılımlara örnek - yasal barışçıl gösterilere katılma, petisiyalara imza atma, oy kullanma, adaylarla görüşmeye katılma ve s. Konvansionel olmayan siyasi katılım kanun ihlali ile ilgilidir (örneğin, izinsiz mitingleri, grevleri, trafik yolunun bağlanması, vergiden kaçınma, mala zarar vurulması, vitrinlerin, trafik işaretlerinin taşlanması, fiziksel çatışmalar), çoğu zaman bu amaç olarak karşıya konulmasa da, şiddet yöntemlerinin uygulanması ile sona eriyor.

Kadın ve erkeklerin politik katılım biçimlerini analiz ederken kadınlar arasında konvansionel formların üstün olmasından bahs ediliyor (Azerbaycanda bu form hakimdir). Seçim müessesine ilginin artması ve kadınların seçici olarak katılımının feallaşması çeşitli nedenlerle - kadınların eğitiminin yükselmesi, onların siyasi kültür düzeyinin artması ile izah edilir; kadınlar siyasete daha aktif olarak katılıyor, çeşitli düzeyde temsilcilik kurumlarına seçilir. Bazı araştırmacılar bu olguyu kadınların kendi sivil haklarının gerçekleşmesinde daha duyarlı ve daha organize oluşları ile ilişkilendirir, diğerleri ise düşünüyor ki, çoğu durumda karar alma düzeyinden mahrum olan kadın seçime katılımını kararın alınması sürecinde yer almak için tek çıkış yolu olarak görmekte ve bu nedenle de kendisinin oy hakkının «kadrini bilmektedir»; nitekim ülkelerin birçoğunda kadın bu hukuka uzun süren ve gergin mücadele sayesinde sahip olmuştur.

Azerbaycan'da kadınların ülkenin toplumsal-siyasi hayatına katılımı Batı ülkeleri ile karşılaştırıldığında daha sonra başladı ve bu tarihi gelişim özellikleri ile ilgili idi. Yirminci yüzyılın başında Azerbaycan kadınlarının büyük çoğunluğunun eğitim, kültürel değerler, toplumsal ve sosyal yaşamla ilişki imkanı yok derecesinde idi ve aslında aile istismarı içinde yaşıyordu. Bu yüzden de geçen yüzyılın ilk onilliklerinde Azerbaycan'da kadın hareketinin karakteristik özelliği ve temel amacı seçim ve diğer sivil veya politik hakları elde etmek yok, her şeyden önce kadınların eğitilmesi ve hayırseverliği idi. Bu dönemde politiki kültürün yükselişinden bahsetmek henüz erken idi.

20.yüzyılın sonlarında Azerbaycan'da kadın politikasında uluslararası standartların uygulanması yönünde atılan adımları devlet politikasına cinsiyet yönlerinin doğal, ulusal kültürel-tarihsel bağlamdan kendine çekilmesi bakımından inceleyelim.

Sovyet devletinin çöküşü ve 1991 yılında Azerbaycan'ın bağımsızlığını ilan etmesi ile cinsiyet ve siyasi katılım konularında da yeni dönem başladı. Aslında 80'li yılların sonundan Azerbaycan kadınlarının sosyal-siyasi hayata katılımı ile ilgili aktif süreç başladı ve bu Sovyet toplumundaki reform ve demokratikleşme, Dağlık Karabağ ermenilerinin Azerbaycan'ın toprak bütünlüğüne iddiası ile ilgili idi. Azerbaycan kadınları Özgürlük meydanındaki gösterilerde, basında, Azerbaycan devletçiliği ve bağımsızlığı yolunda propaganda kampanyasında aktif yer alıyordu. Birkaç kadın sovyetlerin 1990 Yanvarındakı saldırısının kurbanı oldu; askeri operasyonların başlaması ile Azerbaycan kadınları da vatanın toprak bütünlüğü uğrundaki mücadelede yer alıyordu. Azerbaycan topraklarının % 20-nin Ermeniler tarafından istila edilmesi, mülteci ve zorunlu göçmenlerin sayısının artması ister erkek, isterse de kadınların durumunu (işsizlik, özellikle çadır kampüsünde yaşayan mültecilerin ağır yaşam koşulları, infeksiyon hastalıkların yayılması, geleneksel aile ilişkilerinin bozulması ve s.) kötüleştirdi.

80'li yılların sonunda görülen kitlesel siyasi etkinlik 90'ların başından zayıfladı, fakat genel olarak zayıf olsa da yavaş yavaş kadınların siyasi aktivizmi mevcuttu. Azerbaycan kadını ayrı siyasi parti (en çok Yeni Azerbaycan partisinde) üyelerinin yüzde kırkını oluşturur, ama ikinci dereceli rol oynuyordu. Parti çerçevesinde kadınlar «kadın şubesi», «kadın konseyi» oluşturuyordu ki, bu da Sovyet tecrübesinin devamı olarak genellikle formal karakter taşımaktaydı ve onların profesyonel düzeyde siyasete katılması, siyasi kararların kabul edilmesi, devlet kurumlarına bırakılabilme imkânını kısıtlıyordu. Birçok ülkelerden farklı olarak Azerbaycan'da sırf kadın siyasi partisi (örneğin, «Rusya kadınları» gibi) yoktur.

1994 yılından başlayarak ülkede oluşan sosyal ve ekonomik alandaki istikrar kadınların gelişimine de ivme kazandırdı. Yeni dönemde kadın sorunlarının çözümü devletin düşünülmüş, kapsamlı kadın politikası yürütmesi ile gerçekleşmeye başladı. Ülke Cumhurbaşkanı'nın kadınların sosyal-siyasi hayatda etkinliğinin artırılması ve Anayasa'nın verdiği hakları savunan kararname ve genelgeleri kadınlara karşı ayrımcılığın kaldırılması için ileriye doğru atılmış adımlar oldu [6, 90, 107, 171]. Ülkede sivil toplum kadın toplumları ve organizasyonları oluşturulmaya başlandı. Kadınların IV Dünya Konferansı'na hazırlık çalışmaları yapıldı. 1994 yılında Sovyet dönemi sonrası kadınların sahip oldukları rolü ve statüsü değerlendirmek; geçiş döneminde kadınların sahip oldukları rolü ve durumu, temel ilgi ve faaliyet alanlarını belirlemek; kadınların problemlerine dair mevcut bilgileri, istatistik ve diğer bilgileri genişləndirmek, veri toplama sisteminin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi amacıyla ilgili tavsiyeler hazırlamak; kadın kuruluşlarının oluşturulmasına destek vermekle kadınları sosyal hayata etkin biçimde çekmek; kadınların toplumdaki statüsünü artırmaya ve cinsler arasında eşitliğe ulaşmaya yönelik faaliyet programlarını hazırlamak görevini taşıyan Milli Hazırlık Komitesi oluşturuldu [6, 90-91].

1995 yılında «Sevil» Kadınlar Meclisi'nin faaliyete başlaması kadın hareketinin bölgelerde de aktifliğinin artmasına neden oldu.

31 Mart 1995 yılında BM Kadınların Durumu üzere Komisyonu'nun 39. oturumunda Azerbaycan temsilcilerinin katılımı sırasında «Askeri çatışma sırasında rehin düşmüş veya hapsedilmiş kadın ve çocukların tahliye edilmesi hakkında» karar kabul edildi ve aynı zamanda Azerbaycan hükümetinin Konferansın idari kurumlarına katılımı için dilekçesi sunuldu.

Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından 30 Haziran 1995 yılında «Kadınlara karşı ayrımcılığın tüm formlarının aradan kaldırılması» Sözleşmesi (CEDAW) onaylandı. Kadın Sözleşmesi'nin amacı kadınlara karşı ayrımcılığın ortadan kaldırılmasıdır ve bu ayrımcılık bu belgenin maddesinde böyle anlamlandırılıyor: aile durumuna bağlı olmadan, kadın ve erkeklerin eşitlik temelinde, siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel, sivil veya herhangi başka alanlarda insan hakları

131 ve temel özgürlükleri temelinde kadın haklarının tanınmasını, kullanılmasını ve gerçekleştirilmesini zayıflatmağa veya hiçe indirmeye yönelen cinsiyete dayalı herhangi fark, istisna veya sınırlama.

Bu hükmün önemli tarafı şu ki, o, hem kasıtlı ayrımcılığa, hem de ayrımcılığa neden olmuş eylemlere uygulanabilir. Diger sözleşmelerden farklı olarak Kadın Sözleşmesi sadece "cinsiyete dayalı ayrımcılığı» gidermeyi yok, kadınlara karşı ayrımcılığın tüm formlarının iptalini öngörüyor. Dolayısıyla, cender (cins) neytrallığı (yani erkekler ve kadınlarla eşit muamele) talebinin yerine Sözleşme kadınların eşitsizliyinin saklanmasına hizmet eden herhangi faaliyyeti yasaklamaktadır. Sözleşmenin 3. maddesine göre devletler kadınların erkeklerle eşitlik temelinde insan hukuklarını ve temel özgürlüklerini kullanmasına ve bu hakları gerçekleştirmesine teminat vermek için onların kapsamlı gelişmesini ve terakkisini temin etmeye borçludurlar. Kadın Sözleşmesine göre devletler araçları ve sonuçları kapsayan yükümlülükleri - öne sürülen amaçlara ulaşmak için belli araçları kullanma yükümlülüğünü ve tüm mümkün yöntemlerle sonuçlar elde etme yükümlülüğünü kendi üzerine alıyorlar (madde 2): eğer bunu henüz etmemişlerse, erkek ve kadınların eşitlik ilkesini ulusal anayasalarına veya diğer ilgili yasamalara dahil etmeyi ve yasanın diğer ilgili araçlarının yardımı ile bu ilkenin pratik uygulanmasını sağlamalıdırlar; gerekli durumlarda kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı yasaklayan yaptırımlar da dahil ilgili yasama önlemlerini ve diğer önlemleri almaları gerekir; kadın hukuklarının erkeklerle eşitlik temelinde hukuki savunmasını tesis etmeleri ve yetkili ulusal mahkemelerin ve diğer devlet kurumlarının yardımı ile herhangi ayrımcılık aktına karşı kadınların korunmasını sağlamaları gerekir; kadınlara karşı her hangi ayrımcılık aktını veya hareketini gerçekleştirmekten çekinmeyi ve devlet kurumlarının ve idarelerinin bu yükümlülüğe dayanarak hareket edeceklerine teminat vermeleri gerekir; yürürlükte olan, kadınlara karşı ayrımcılığa yol veren kanunların, kararların, geleneklerin ve uygulamaların değiştirilmesi veya iptali için, yasama önlemleri de dahil olmakla ilgili tüm önlemleri almaları gerekir; kendilerinin ceza yasasında kadınlara karşı ayrımcılığa izin verilmiş tüm hükümleri iptal etmeleri gerekir.

Kadınlara karşı ayrımcılığın iptali Komitesi (CEDAW) Kadın Sözleşmesinin yerine getirilmesini kontrol için tahsis edilmiştir. Kadın Sözleşmesine taraf olan devletler onun hükümlerine uymaya yükümlüdür. Sözleşme devletlerin üzerine Sözleşmeni gerçekleştirmek amacıyla kabul ettikleri yasalar, idari ve diğer önlemler üzere raporların hazırlanması, ülke arazisinde Sözleşmenin yürürlüğe girmesinden bir yıl sonra ilk bildirinin sunulması, periyodik bildirinin sunulması ise dört yılda bir defadan az olmamak veya «CEDAW»-ın talebi üzerine herhangi bir zamanda Genel Sekreter'e sunmak görevini koyuyor. Fakat ne yazık ki, «CEDAW» kadın haklarının bilavasite savunusu için araçlara (durumun

132 değişmesi için uygulanabilir önlemler üzere devlete tavsiyede bulunabilir) ve devletlerarası şikayet için hiçbir mekanizmaya sahip değildir.

1995 yılının Eylül ayında Pekin'de yapılan IV Evrensel Kadın Konferansına Azerbaycan kadınlarından oluşan yüz kişilik bir heyet katıldı. Konferansta kadınların durumunun iyileştirilmesi alanında 12 stratejik istikamet tespit edildi. Pekin Konferansı'ndan sonra ülkemizde kadınların aktifliği daha da arttı ve onların sorunlarına dikkat ve ilgi çoğaldı. Bu ise Parlamento seçimlerinde (kadın milletvekillerinin sayısı 2 kez arttı) ve kadınların idari görevlerde ileri çekilmesinde kendini göstermeye başladı.

1996 yılında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) respublikadakı sivil kadın örgütleriyle ilgili icmalın hazırlanmasını ve kadın sorunlarıyla ilgili ülkenin ihtiyaçlarının değerlendirilmesini motive etti. BM'nin «CEDAW» Sözleşmesine uygun olarak erkek-kadın ilişkilerini, kadın sorununun insan hakları açısından tetkik, tebliğ ve tedris edilmesi için 1997 yılında respublika hükümeti ile olan anlaşmaya göre UNDP-nin «Cinsiyet ve Kalkınma» projesinin bir parçası olarak Azerbaycan'da «Gender Büyümede projesinin gerçekleştirilebilmesine başlanıldı. Bu projenin gerçekleşmesi hakkında Haydar Aliyev özel talimatlar verdi. Onun gerşekleştirdiği siyasi reformlar sonucunda respublikada demokrasi, siyasal çoğulculuk, ifade ve vicdan özgürlüğü yeniden temin edildi. Mevcut durum sivil toplumun şekillenmesi için son derece verimli bir zemin oldu. Haydar Aliyev diyordu ki: «... Biz Azerbaycanda bugün sivil toplum kuruyoruz. Sayısız sosyal kurumlar, partiler, çeşitli fonlar ve cemiyetler sivil toplumun yapısını düzenleyerek Azerbaycanda birçok önemli meselelerin çözümünde devletle başarılı işbirliği yapmaktalar...»[1, 48]. 1998 yılında sivil toplumun oluşumunda büyük rolü bulunan sivil kuruluşların aktivliği arttı, onlarca kadın örgütü faaliyete başladı. Onların bir kısmı esasen üreme hakları, aile planlaması, ailede şiddete karşı mücadele vb. sorunlarla diğerleri kadınları mesleğine göre; başka bir kısmı milli özelliğe göre birleştiriyordu. Faaliyette bulunan siyasi partilerin sadece ikisinde - «Yeni Azerbaycan» ve «Azerbaycan Halk Cephesi» partilerinin bünyesinde ülkenin siyasi hayatında aktif yer alan kadın şubeleri vardı.

«Gender Büyümede» projesinin faaliyette olduğu sürede ülke prezidentinin 1998 yılı 14 Ocak tarihli, «Azerbaycan kadınlarının rolünün artırılması hakkında» kararname yayınlanmıştır [6, 172]. Kararnamede devlet yapıları tarafından daha fazla dikkat gerektiren alanlar belirlenmişti. Haydar Aliyevin aynı gün verdiği diğer bir kararname ile ülkede kadınların sorunlarının çözümüne yönelik kadın politikasını gerçekleştirmek amacıyla özel bir kurum - Kadın Sorunları Devlet Komitesi (QPDK) yaratıldı. Bakanlar Kurulu'na ülkenin siyasi, sosyal, iqtisadi, kültürel hayatında kadınların rolünü artırmak amacı ile uygun tekliflerin hazırlanması görevi verildi. 1998 yılı 20 Şubatta Prezident Kararnamesi ile Komite hakkında

Yönetmelik tasdik edildi, onun statüsü belirlendi. Komiteye ilgili yetkiler, mali, insan ve teknik kaynaklar verilmiş ve bununla kadınların durumunun iyileştirilmesi ile ilgili hükümetin kabul ettiği tüm kararları etkileme mekanizması oluşturulmuştur.

QPDK-nın amacı İçtüzüğe uygun kendi çalışmalarını kurarak faaliyet gösterdiği sürede kadın hareketi alanında demokratik siyasətin gerçekleştirilmesi, kadınların cumhuriyet hayatına aktif katılımını temin etmek, Azerbaycan devletinin, ekonomisinin ve egemenliğinin güçlendirilmesi için kadınların yaratıcı, entelektüel potansiyelini kullanmak, siyasi, ekonomik, sosyal, ev vb. alanlarda kadınların hukuklarını savunmaktır.

QPDK kendi faaliyetinde aşağıdaki stratejik ilke ve amaçlara dayanıyordu: cinsler arasında eşitlik meselesinin mevzuata, toplum politikasına, devlet programları ve projelerine dahil edilmesi; Gender üzere düzenlenmiş istatistiksel veriler ve bilgilerin hazırlanması ve yayılması.

Komitenin görevleri ise: kadınların sosyal sorumlarının çözümü, onların haklarının korunması, çeşitli mesleklere yönelmesi, yeniden hazırlık geçmesi ve ihtisaslarının artırılması, iş yerleri ile temin edilmesi için uygun devlet ve sosyal kuruluşlarla birlikte önlemlerin alınması; kadınların uluslararası hukuk belgelerine yansımış hukuklarını savunmak için önlemlerin alınması; kadın örgütleri, federasyonlar ve birliklerin faaliyetlerinin irtibatlandırılması; devlet yapıları ve kadın sivil hükümet təşkilatları, bununla yanaşı uluslararası kadın təşkilatları arasında karşılıklı ilişkileri geliştirmek için önlemlerin alınması; mülteci kadınların yanı sıra imkansız ailelerden olan kadınların sosyal sorunlarının araştırılması ve onların çözümü için uygun devlet kurumlarına başvurulması; kadınlarla ilgili devlet politikasının temel yönleri üzere önerilerin hazırlanmasını kapsıyordu.

14-15 Eylül 1998 yılında Azerbaycan kadınlarının I. kurultayı düzenlendi. Kurultay kadınların aktivliği ve çözülmemiş sorunlarının analizi bakımından önemli olay olmuştur. Öyle ki, temel sorunlar: kadın hakları, işsizlik, ekonomik zorluklar, Dağlık Karabağ sorununun çözümü, 1 milyondan çok göçmen ve mülteciler, işgal altındaki topraklarla ilgili rahatsızlıklar ciddi müzakere edilmiştir. Karabağ sorununun barış yoluyla çözümünde kurultay katılımcıları aynı kanaati paylaştıklarını ve ülke Prezidenti Haydar Aliyev'in ateşkesin korunmasını desteklediklerini ilan ettiler. Kadınlara karşı ayrımcılığın kaldırılması üzere gelecek strateji hakkında notlar alan liderin konuşması kurultay katılımcılarının program belgesine dönüştü. Kurultayda Azerbaycan kadınlarının Ulusal Konseyi oluşturuldu. Devlet başkanı Haydar Aliyev Azerbaycan kadınlarının I. kurultayında Pekin konferansında kabul edilmiş 12 stratejiden biri olan genç kızların sorunlarına değinerek, özel konferans

yapılmasını önerdi ve bu konferans 15 Aralık 1998 yılında yapıldı ve konferansta 22 maddeden oluşan karar kabul edildi.

1999 yılının Ocak ayında UNDP-nin Azerbaycan'da «Gender Kalkınma projesi» II. aşamasına girdi. Onun başlıca faaliyet yönü ülkede gender merkezinin oluşturulması, cinsiyet araştırmalarında inisiyatif ve yardım gösterilmesi, bilinçlendirici cinsiyet kurslarının düzenlenmesi ve QPDK-ya teknik yardım göstermekten ibaretti. İlk kez olarak ülkenin temel sorunlarından olan zorunlu göçmenlerle, kadın ve çocuklarla ilgili istatistiki bilgi toplusu hazırlanıb yayınlandı.

«Gender Büyümede» projesi kapsamında STK-nın potansielinin artırılması için muazzam kaynak ayrılmış ve bu kaynak sayesinde bir takım teknik sorunlar çözülmüştür. Proje tarafından STK-lar desteklenmiş, kadınların sosyal aktivliyi arttırılmış, çeşitli treninqler, seminerler, konferanslar yapılmıştır. Kurum seçimler döneminde özellikle etkinliyini artırmış, ahali arasında maksatyönlü propagandanın yürütülmesi için somut çalışmalar yapmıştır. Konu bakımından renkli olan ve yaş özelliklerini dikkate alan, basit biçimde düzenlenmiş çağrı ve pankartlar çok sayıda hazırlanıp dağıtılmıştır. Projenin desteği ile «Gender Azerbaycan'da» Bülteni bırakılmıştır [5]. 2000 yılı Mart ayından itibaren ise proje hesabına Azerbaycan'da ilk defa olarak Azerbaycan Uluslararası Bilimsel İlmi-Kütlevi dergisi - «Genderşünaslık» (Azerbaycan ve İngilizce) basılmıştır.

Azerbaycan kadınlarının aktivliğinin artması yönünde önemli olay olan Azerbaycan Respublikası kadınlarının II. kurultayı 27 Eylül 2003 yılında Cumhuriyet Sarayı'nda yapılmıştır. Kurultayda başka meselelerin yanısıra, koordinatörlerin etkinliği değerlendirilmiş, başarılarla yanaşı eksiklikler de belirlenmiş ve gelecekte gelişme perspektiflerinin öncelikli yönleri belirlenmiştir.

QPDK Prezidentin 15 Temmuz 2000 yılı tarihli Fermanı ile onaylanmış "Uyuşturucu, psikotrop maddelerin ve prekursorların yasadışı devriyesine ve tiryakiliğin yayılmasına karşı