• Sonuç bulunamadı

Alıkoyma, bağlama, ayakta durdurma gibi anlamlara gelen vakf; Arapça bir kelime olup mülkü ammenin menfa‘atine ebedî olarak tahsis etmek demektir. Başka bir ifade ile vakıf, insanlarda mevcut olan karşılıklı dayanışma ve başkasına iyilik yapma duygusunu, hukukî statüye kavuşturan ve ona süreklilik kazandıran bir kurumdur401.Ayrıca VIII. yüzyılın ortalarından XIX. yüzyılın sonlarına kadar önemini koruyan vakıf ifadesi Türk-İslâm medeniyetinde dini, hukukî, sosyal ve iktisadi müesseseleri tanımlamak için de kullanılmıştır.

Vakıf müessesesi, medeniyetlerin gereksinim duyduğu birtakım kültürel, dini ve diğer sosyal hizmetleri karşılamak; kimsesizlere, fakirlere, yolculara ve talebelere yardım etmek amacıyla varlıklı kimselerin bireysel mallarını, tahsis etmeleri402 sonucunda ortaya çıkmıştır.

Osmanlı Devleti’nde de toplumun dini, sosyal ve iktisadi ihtiyaçlarını karşılamak için birçok vakfın kurulduğunu görmekteyiz. Defterde çok sık geçen ve konumuzla alakalı olarak burada vakıfların ekonomik hayattaki yeri irdelenmiştir.

İncelediğimiz defterde vakıfların konumuna baktığımızda o dönemin bankası gibi hareket ettiğini görmekteyiz. Öyle ki vakıflar ihtiyaç sahiplerine borç para vermekteydi. Burada anormal olan kısım verilen bu borç paranın faizle yani defterde geçtiği ifadesi ile mürâbaha yolu ile verilmesidir.

İslâm dininde kesin hükümlerle yasaklanmasına rağmen faiz kullanımındaki bu esnekliği anlamak oldukça zordur. Bu durumu ancak Osmanlı Devleti’nde 16. yüzyılda meşhur olan şeyhülislâm Ebussuud Efendi’nin fetvasıyla uygulamaya konulan para vakıfları ile açıklayabiliriz. Para vakıfları, kuruluşu gerçekleştirilen vakfın sermayesini (asl malı) işletip elde edilen gelirle vakfın kuruluş amacına yönelik olarak vakfiyede öngörülen yerlere harcamaktaydı403. O dönemde âdeta bir banka gibi ihtiyacı olanlara kredi sağlan Para vakıfları, sağladığı bu kredi karşılığında nema oranı % 10 ila 20 arasında değişen bir kar404 elde etmekteydi. İşte tam burada bu alışverişte para vakfı mütevellisi, çıkan problemleri mahkemeye taşımaktaydı. Yani vakıf mütevellîsi borcunu ve faizini ödemeyenleri veya ödeyemeyenleri mahkemeye başvurarak dava etmiştir. Kırk altıncı cem‘aat odası evkâfının mütevellisinin vekîl-i şer‘îsi olan el-Hâc Gâzi, Şükrân Mahallesi sâkinlerinden iken vefât iden el-Hâc ‘Abdî Beşe’nin varislerinden Emine’yi ‘Abdî Beşe’nin mal vâkfından aldığı 180 guruş borç ve on bir buçuk guruş faizi için dava etmiştir. Dava sonunda müteveffâ-yı mezbûrun

401 Nazif Öztürk, “Osmanlı Döneminde Vakıflar”, Türkler, C.X, Yeni Türkiye Yay., Ankara 2002, s. 434. 402 Öztürk, “a.g.m.”, s.436.

403 Tahsin Özcan, Osmanlı Para Vakıfları Kanuni Dönemi Üsküdar Örneği, TTK Yay., Ankara 2003, s.53. 404 Özcan, a.g.e., s.54.

muhallefâtından olmak üzere yüz seksen guruş asıl mal için ve on bir buçuk guruş murabaha olmak üzere cem‘a yüz seksen bir buçuk guruş alınmıştır405. Yine Çeşmeler evkâfı mütevellisi ‘Abdullah Çelebi, mahmiye-i merkûmede sâkin iken vefât iden Mehmed Ağa’nın sulbî sagîr oğlu Mehmed’in vasîsi olan vâlidesi Sâ’ime’yi mal vâkfından Mehmed Ağa’ya borç verilen elli ‘aded esedî guruş için dava etmiştir. Sâ’ime bu durumu inkâr edince durum şahitlerle ispatlanmış ve zikr olunan elli guruş ve murabahası ile muhallefât-ı merkûmeden mütevelli mezbûre teslîm edilmesi yönünde karar çıkmıştır406.

Görüleceği üzere günümüzde olduğu gibi paranın konu olduğu hususlarda faizin devreye girmesi geçmişte de yaygın bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak Osmanlı Devleti faizi belli başlı yerlerde serbest tutmuş onun dışındaki yerlerde yasaklamıştır. Faiz, Osmanlı’da vakıfların dışında sadece yetimlere ait nakdî servetin işletilmesinde ve maliyenin iltizam sektörü ile sarraf muamelelerinde serbest407 tutulmuştur.

405 KŞS 15 / 51-1 406 KŞS 15 / 66-5. 407 Genç, a.g.e., s.58.

Sonuç

Akdeniz coğrafyasında kurulmuş en büyük devletlerden biri olan Osmanlı Devleti, bünyesinde bulunan farklı etnik ve dinî unsurlara rağmen bu coğrafyada 600 yılı aşkın bir süre varlığını korumuştur. Osmanlı Devleti’nin bu coğrafyada bu kadar uzun süre varlığını korumasına yardımcı olan değerlerin izlerini bizler arşiv malzemelerinde sürüyoruz. Bu arşiv malzemelerinin en başında da Şer‘iye sicilleri gelmektedir.

Şer‘iye sicilleri, genel, idarî, hukukî, sosyal iktisadî ve askerî tarih açısından birçok öneme sahiptir. Ayrıca ait olduğu bölge hakkında, insanların yaşam tarzları, giyinişleri, kullandıkları eşyalar, yiyecek maddeleri, kadın ve erkeklerin giyim tarzları, kullandıkları evlerin nitelikleri, aile yaşantısı, toplum içerisinde kadının sahip olduğu yer, ailelerin çocuk sayıları, Müslim-Gayrimüslim ilişkileri, ticarî ve tarımsal hayat gibi birçok konuda veriye sahiptiler.

Ana kaynağımızdan (15 Numaralı Şer‘iye Sicilinden) edindiğimiz veriler ışığında o dönemde Konya’da yaşayan gayr-ı Müslimlerin, çoğunlukla Müslümanlarla aynı mahallede yaşadığını tespit etmekteyiz. Yine defterdeki veriler ışığında gayr-ı Müslimlerin kendi aralarındaki davaları Şer‘iye mahkemelerine getirme zorunluluğu yokken birçok davayı Şer‘iye mahkemelerine getirdiklerini görmekteyiz. Bu davaların oranını oluşturduğumuz grafik-1’de belirtmiştik.

İncelediğimiz dönem itibarı ile aile yapısının çekirdek aile yapısına uygun olduğunu ve çok eşliliğin toplumda var olmasına rağmen yaygın olmadığını tespit ettik. Gözlemlerimiz aile çocuk sayısı oranlarının bir ve ikinci çocukta yüksek olduğunu üç, dört, beş çocukta düşük olduğunu ortaya koydu. Ailelerin, erkek ve kız çocuklarına en çok Peygamberimizin ve ehl-i beytinin isimlerini koyması da gözlemlerimizin arasında olmuştur. Ayrıca çalışmamızda ailenin kuruluşu ve dağılmasına yer vererek o dönemdeki insanların evlilik ve boşanma sürecine ışık tutup, boşanma sonrası oluşan koruyucu müesseslere de yer verdik. Yine bu kısımda ailenin yaşamsal mekânına(ev) da yer vererek Konya evleriyle alâkalı bazı sonuçlara vardık. Konya evlerinin bahçeli olup genellikle müştemilatının olması bu sonuçlardan bazısıdır.

Yine araştırmamızın bize sağladığı veriler ışığında H. 1080-1081 / M. 1670-1671 yıllarında, Konya’da sosyal huzursuzluk yaratan suçları araştırıp, mahkemeye yansıyan darb, cinayet, küfür, fi’l-i şenîʻ, kapıya katran sürme ve şurb-ı hamr gibi suçlara verilen cezaları irdeledik.

Devletin sahip olduğu hukukî yapının işleyişinde önemli bir yeri olan kadı; insanlar arasında vuku bulan çekişme ve davaları şer’îye mahkemelerinde çözmekteydi. Bu bağlamda biz de şer’îye mahkemelerini ifa ettiği görevleri ve insanlar arasında vuku bulan bu davaları çözerken kadıya yardımcı olan muhzır, naib, kassam, subaşı, çavuş gibi görevlileri irdelemeye çalıştık.

Vergilerle ilgili belgelerde genellikle vergisini ödemeyen kişilerin ve haksız yere vergi alan devlet yetkililerinin şikâyet edildiği görülmektedir. Burada bizler vergi mükellefi olup vergisini ödemeyin kişilerin ve vergi mükellefi olmayıp vergi talep edilen kişilerin davasının, suret-i defter-i hakaniye bakılarak karara bağlandığını saptamaktayız. Yani defterde ceddinin ismi ve kendi ismi geçiyorsa talep edilen vergi alınmıştır. Aksi takdirde ise mahkeme bu talebi reddetmiştir. Yine haksız yere vergi alan devlet yetkilileri, Âsitâne-i Sa‘âdet’e şikâyet

edildikten sonra gelen emirler üzere bedel sulhlarla, sulh inşa etmek zorunda kalmıştır.

Konya’daki ekonomik hayat mülk satışları, hibeler, alacak-verecek ilişkileri ve vergi mükellefiyetleri gibi konular çerçevesinde inşa edilmiştir. Mülk satışlarında halkın alım gücü ve yaşayış tarzı öne çıkmaktadır. Yine kaynağımızın bizlere sunduğu veriler ışığında burada irdelediğimiz konulardan biri de vakıfların ekonomik hayattaki yeri ve vakf-faiz ilişkisi olmuştur.

1670-1671 tarihli 15 numaralı Konya sicilinden hareketle bu araştırmada bizler bu tarih aralığındaki Konya’nın sosyal, ekonomik ve hukukî düzenini farklı bir bakış açısı ile ele alıp Konya şehir tarihçiliğine bir katkıda bulunmaya çalıştık. Ayrıca bir Anadolu şehri olan Konya özelinde Osmanlı toplumunu tanımaya çalıştık. Yine bu araştırmayla incelenen dönemi bütün ayrıntılarıyla yansıtmaya çalıştık Konya şehir tarihi hakkındaki önceki yapılan çalışmalara bir halka olacak bu araştırmamızda izah edemediğimiz, yorumlanmasında hata yaptığımız noktalar da olmuş olabilir.

Kaynakça 15 Numaralı Konya Şer‘îye Sicili

AKBAŞ, Emrah, 13 Numaralı Konya Şer‘iye Sicili (1087-1088 / 1676-1677) Değerlendirme ve

Transkripsiyon, SOSBE (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Konya 2018,

AKGÜNDÜZ, Ahmet, Şer‘iye Sicilleri, C.I-II, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yay., İstanbul 1988. AKÖZ, Alâaddin, Bir İmamın Nikah Defteri (Beşiktaş Sinan-ı Cedid Mahallesi),Tablet Yay., Konya 2006.

AKTAN, Hamza, “Miras”, DİA, C.XX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2005, s. 143-145. __________, “Tehârüc”, DİA, C.XL, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2011, s. 319. ATAR, Fahrettin, “Kadı”, DİA, C.XXIV, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2001, s. 66-69. __________, “Muhâlea”, DİA, C.XXX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2005, s. 399-402. __________, “Nikâh”, DİA, C.XXXIII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2007, s. 112-117. AVCI, Casim, “Nâib”, DİA, C.XXXII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2006, s. 311-312. AVCI, Mustafa, Osmanlı Hukukunda Suçlar ve Cezalar, Gökkubbe Yay., İstanbul 2004. AYBAKAN, Bilal, “Vekâlet”, DİA, C.XLIII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2013, s.1-6.

AYDIN, M. Akif–HAMIDULLAH, Muhammed, “Köle”, DİA, C. XXVI, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2002, s. 237-246.

AYDIN, Mehmet Akif, “ Aile”, DİA, C.II, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 1989, s. 196-200. __________, İslam-Osmanlı Aile Hukuku, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Yayınları, İstanbul 1985.

__________, “Deyn”, DİA, C.IX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 1994, s.266-268.

BARDAKOĞLU, Ali, “Hırsızlık”, DİA, C.XVII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 1996, s. 384- 396.

__________, “Hibe”, DİA, C.XVII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 1998, s.421-426. ____________, “Vesâyet”, DİA, C.XLIII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2013, s.66-70.

BAYINDIR, Abdülaziz, “Osmanlı’da Yargının İşleyişi”, Osmanlı, Yeni Türkiye Yay., C.VI, Ankara 1999, s. 429-446.

BAYKARA, Tuncer, Türkiye Selçukluları Devrinde Konya, II. Baskı, Konya Valiliği Il. Kültür Müdürlüğü Yay., Konya 1998.

BEY, Abdülaziz, Osmanlı Adet, Merasim ve Tabirleri, TTK Yay. İstanbul 2002.

BİLMEN, Ömer Nasuhi, Hukukı İslâmiyye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu, C. II, IV, V, VI, Bilmen Yayıncılık, İstanbul 1967.

CİN-AKGÜNDÜZ, Halil-Ahmet, Türk Hukuk Tarihi, C.I-II, S.Ü. Yay., Konya 1989. CİN-AKYILMAZ, Halil-S. Gül, Türk Hukuk Tarihi, Konya 2003.

CİN, Halil, Eski Hukukumuzda Boşanma, S.Ü. Yay., II. Baskı, Konya 1998.

__________, İslam ve Osmanlı Hukukunda Evlenme, S.Ü. Yay., II. Baskı, Konya 1998.

ÇADIRCI, Musa, Tanzimat Döneminde Anadolu Kentleri’nin Sosyal ve Ekonomik Yapısı, TTK Yay., Ankara 1997.

ÇETİN, Cemal, “Anadolu’da Kapıya Katran Sürme Vak’aları: Konya Şer’iye Sicilleri Işığında Hukukî, Kültürel ve Toplumsal Boyutları (1645-1750)”, Turkish Studies, S.9/1, Kış 2014.

DEMİREL-GÜRBÜZ-TUŞ, Ömer-Adnan-Muhittin, “Osmanlı Anadolu Ailesinde Ev, Eşya ve Giyim- Kuşam (XVI-XIX Yüzyıllar)”, Sosyo-Ekonomik Kültürel Değişme Sürecinde Türk Ailesi, TC Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Yayınları, Ankara 1992.

__________, “Osmanlılarda Ailenin Demografik Yapısı”, Sosyo-Kültürel Değişme Sürecinde Türk

Ailesi, T.C. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Yayınları, Ankara 1992.

Devellioğlu, Ferit, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat, Aydın Kitabevi, Ankara 2007.

ERBAY, Celal, “Nafaka”, DİA, C.XXXII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2006, s. 282-285. GEDİKLİ, Fethi, “Osmanlı Hukuk Tarihi Kaynağı Olarak Şer’iyye Sicilleri”, Türkiye Araştırmaları

Literatür Dergisi, C. III, Yeni Türkiye Yay., Anakara 1999, s.187-213.

GENÇ, Mehmet, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Yayınları, İstanbul 2000. GÜLCAN, Mustafa, Konya’da İctimâi ve İktisâdi Hayat(1675 1676), SOSBE (Yayımlanmamış Doktora Tezi), Konya 1989.

GÜVEN, Mehmet Ali, 33 Numaralı Konya Şer‘îye Sicili (Değerlendirme ve Transkripsiyon), SOSBE, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Konya 2006.

İNALCIK, Halil, Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ (1300-1600), çev. Ruşen Sezer, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2014.

İPÇİOĞLU, Mehmet, Konya Şeriyye Sicillerine Göre Osmanlı Ailesi, Nobel Yay., Ankara 2001. İPŞİRLİ, Mehmet, “Klasik Dönem Osmanlı Devlet Teşkilatı”, Osmanlı Devleti Tarihi, (Ed. Ekmeleddin İhsanoğlu), C.I, Feza Gazetecilik Yay., İstanbul 1999.

__________, “Nâib”, DİA, C.XXXII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2006, s. 312-313. KARAMAN, Hayreddin, Mukayeseli İslâm Hukuku, C.I, İz Yayınları, İstanbul 2001

KARAMAN-BARDAKOĞLU, Hayreddin-Ali, İlmihal İslam ve Toplum, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., C.II, Ankara 2010

KHAN Arshi, “Osmanlı İmparatorluğu: Çok Kültürlülüğün Doğulu Mimarı”, Osmanlı, C. IV, Yeni Türkiye Yay., Ankara 1999, s. 233-245.

KONYALI, İ.Hakkı, Abideleri ve Kitabeleri İle Konya Tarihi, Konya Basımevi, Konya 1964.

KÜTÜKOĞLU, Mübahat, “Osmanlı İktisadî Yapısı”, Osmanlı Devleti Tarihi, (Ed. Ekmeleddin İhsanoğlu), C. II, Feza Gazetecilik Yay., İstanbul 1999.

MUŞMAL, Hüseyin, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Beyşehir ve Çevresinin Sosyal ve Ekonomik Yapısı

(1790-1864), SOSBE (Yayımlanmamış Doktora Tezi), Konya 2005.

__________, XVII. Yüzyılın İlk Yarısında Konya’da Sosyal ve Ekonomik Hayat (1640-1650), SOSBE (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Konya 2000.

ORTAYLI, İlber, “Anadolu’da XVI. Yüzyılda Anadolu’da Evlilik İlişkileri Üzerine Bazı Gözlemler”,

Osmanlı Araştırmaları Dergisi, S.1, İstanbul 1980, s. 31-51.

__________, “Millet Sistemi”, DİA, C.XXX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2005, s.66-70. __________, “Osmanlı Devleti’nde Kâdı”, DİA, C.XXIV, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2001, s. 69-73.

__________, Hukuk ve İdare Adamı Olarak Osmanlı Devletinde Kâdı, Ankara 1994 __________, Osmanlı Toplumunda Aile, Pan Yayıncılık, İstanbul 2002.

Osmanlı Ansiklopedisi, C.II-IV, Bekir Şahin (Genel Yayın Yönetmeni), İz Yayıncılık, İstanbul 1996.

ÖNDER, Mehmet, Mevlânâ Şehri Konya, Güven Matbaası, Ankara 1971.

ÖZCAN, Abdülkadir, “IV. Mehmet” DİA, C. XXVIII, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ankara 2003,s. 414-418.

ÖZCAN, Ruhi, 17.Yüzyılda Konya’da Mülk Satışları ve Fiyatları (1640–1665), SOSBE (Basılmamış Doktora Tezi), Konya 1993.

ÖZCAN, Tahsin, “Muhallefât”, DİA, C.XXX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2005, s. 406-407. __________, Osmanlı Para Vakıfları Kanuni Dönemi Üsküdar Örneği, TTK Yay., Ankara 2003. ÖZTÜRK, Nazif, “Osmanlı Döneminde Vakıflar”, Türkler, Yeni Türkiye Yay., C.X, Ankara 2002, s. 433-446.

ÖZTÜRK, Said, Askeri Kassama Ait On yedinci Asır İstanbul Tereke Defterleri, Osav Yay., İstanbul 1995.

PAKALIN, Mehmet Zeki, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C.I-II-III, MEB Yay., İstanbul 2004.

PAMUK, Şevket “Kuruş”, DİA, C.XXVI, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2002, s. 458-459. SAK-AKÖZ, İzzet-Alaattin, “Osmanlı Toplumunda Evliliğin Karşılıklı Boşanma İle Sona Erdirilmesi: Muhâla‘a (18. Yüzyıl Konya Şer‘iye Sicillerine Göre)”, S.Ü. Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S.15, Konya 2004, s. 91-140.

SAK İzzet, 47 Numaralı Konya Şer'iyye Sicili (1128–1129 /1716-1717 ) Transkiripsiyon ve Dizin, Tablet Kitabevi, Konya 2006.

__________, Şer‘iye Sicillerine Göre Konya’da Vasiyet Yoluyla Yapılan Hayır ve Vakıflar (1700-

1750), Konya 2008.

__________, “Osmanlı Toplumunda Nâmzedin (Nişanın) Bozulması ve Sonuçları: Konya Örneği (18.Yüzyılın İlk Çeyreğine Âit Konya Şer‘îye Sicillerine Göre)”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü Dergisi, S. 16, Konya 2006, s. 493-523.

__________,10 Numaralı Konya Şer’iye Sicili (1070-1071 / 1659-1661) (Transkripsiyon), Selçuk

Ünv. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Yay., Konya 2003.

__________, Şer‘iye sicillerine Göre Sosyal ve Ekonomik Hayatta Köleler (17. ve 18. Yüzyıllar)

SOSBE (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Konya 1992.

SAMÎ, Şemseddin, Kâmus-ı Türkî, Çağrı Yay., İstanbul 1996,

TURAN, Osman, Selçuklular Tarihi ve Türk-İslam Medeniyeti, Boğaziçi yay. İstanbul 1997 TUŞ, Muhittin, Sosyal ve Kültürel Açıdan Konya, Tablet Yay., Konya 2007.

TUŞ-ÜREKLİ, Muhittin-Bayram, “Osmanlı’da Ailenin Niceliği, Eş Durumu ve Çocuk Sayıları: Konya Örneği”, Kafalı Armağanı, Ankara 2002.

UĞUR, Yunus, “Şer‘iye Sicilleri”, DİA, C.XXXIX, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., İstanbul 2010, s. 8- 11.

UZUNÇARŞILI, İ. Hakkı, Osmanlı Devletinin Saray Teşkilatı, T.T.K. Yayınları, Ankara 1988,

__________, “Şer’i Mahkeme Sicilleri”, Ülkü Halkevleri Mecmuası, C. V, S. 29, Ankara 1935.

__________, Osmanlı Devleti’nin İlmiye Teşkilatı, TTK Yay., Ankara 1988.

ÜÇOK-MUMCU-BOZKURT, Coşkun-Ahmet-Gülnihal, Türk Hukuk Tarihi, Ankara 1996.

ÜNAL Mehmet Ali, “Osmanlı Devletinin Merkezi Otorite ve Taşra Teşkilatı”, Osmanlı, Yeni Türkiye Yay., C. VI, Ankara 1999, s. 111-122.

Ek-1: Metinler

1-1 Konya Kazâsı’nın Kısmet-i ‘Askeriyesinin Tefvîzi

Kısmet-i ‘Askeriye be-nâm ‘Abdulkâdir Efendi

(silik) ve’l-kirâm ‘Abdulkâdir Efendi ba‘de’l-yevm inhâ olunur ki işbu seneyi mezbûrda mahalle-i merkûme eyâlisinden el-Hâc Mahmûd bin Mehmed Zî’l-hicce senesinin yirminci gününden Konya ve sancâğının umûru kısmet-i ‘askeriyesi (silik) ‘Osmân ve ‘Alî Çelebi Karaman ve Sadırlar imâmı gerekdir ki vâki‘ olan mevtâ-ı ‘askeriyenin tahrîr ve beyne’l-verese bi’l-farizat-ı şer‘iye tevzî‘ ve taksîm (silik) ve Mahalle-i Karakayış imâmı el-Hâc İbrahîm ‘izzetlü ve fazîletlüfazîletlü Velî (silik) kâdı‘asker Efendi hazretlerine (silik) Şeyh Mustafâ Efendi ve sâ’irleri kabz idüp bu hâneye irsâl idin siz ki mahalene isâl oluna hurrire fî’l-yevmi’l ve’l-‘ışrîn min Zî’l-ka‘deti’ş-şerîfe li-sene ehâd ve semânîn ve elf (20 Zî’l-ka‘deti’ş-şerîfe 1081 / 31 Mart 1671).

el-fakîr Mehmed ileyhi ve te‘âlâ ‘ale’l-mevlâ Kayd şud fî 28 Zî’l-hicce sene 1081 (8 Mayıs 1671)

1-2 Mirî Menzil Da‘vâsından Vazgeçme

Bazarbaşı ve Karaman zâde ve menzilci ile Çeltik nâm karye ahâlisinin Edirne (silik) Mâfiya kemâfiya nemakahü’l-fakîr Mehmed bin Hasan

Vilâyet-i Anadolu Konya Kazâsı’na tâbi‘ Sudirhemi Nâhiyesi’nde Çeltik nâm karyeden Hüdâverdi bin Süleymân ve Ramazân bin Mûrad ve Pergâib bin Süleymân Edirne sahrâsında meclis-i şer-i hatırda Konya bazarbaşı el-Hâc İsma‘îl ibn el-Hâc Ahmed be ‘Alî bin Velî mahzarlarında (silik) ikrâr ve takrîr-i kelâm idüp mezbûrân el-Hâc İsma‘îl ve ‘Alî gâ’ib-i ‘ani’l-meclis menzilci (silik) Mustafâ ibn el-Hâc Mehmed ile mirî menzil husûsuna müte‘allık da‘vâmız olup ihzârları için ‘arz-ı ‘alî eylemişdik el-hâleti hâzihi mezbûrların zimmetlerine cem‘i da‘vâ ve talebden ibrâ eyledik ba‘de’l- yevm husûs (silik) ile da‘vâ ve nizâ‘ımız yoktur dediklerinde mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu fî’l- yevmi’r-râbi‘ ‘aşer Muharremü’l-harâm li-sene sittin ve semânîn ve elf (14 Muharrem 1086 / 10 Nisan 1675).

Velî Ağa Mübâşir, Molla ‘Îsâ bin el-Hâc Ahmed, Mehmed bin Derviş Ahmed, Yahyâ bin Ya‘kûb, ‘Abdî bin ‘Âlî, İdrîs bin Mehmed, ‘Ömer bin Kemâl.

2-1 Bu Belge Darb Edilmiştir.

Belgenin çağunluğu silik olduğu için okunmadı.

2-2 Arpalık Verilmesi Hakkında Fermân

Tabbaka aslıhu’l-hatîr nemakahü’l-fakîr ileyhi sübhânehu ve te‘âlâ Mehmed el-kâdıyyü’l- ‘asker Anadolu el-mahmiye ‘afâ ‘anhu.

Akzâ kuzâtü’l-müslimîn evlâ vülâtü’l-muvahhidîn ma‘denü’l-fazl ve’l-yakîn vâris-i ‘ulûmi’l- enbiyâ-i ve’l-mürselîn hucceti’l-hak ‘ale’l-halk-ı ecma‘în el-muhtas bi-mezîd-i ‘inâyeti’l meliki’l- mu‘în (silik) kâdısı olup Edirne’ye (silik) olan Mevlânâ Seyyid Mehmed zîdet fezâil tevkî‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olıcak ma‘lûm ola ki senk i ehl-i ilm ve sâhibi fazîlet ve müteşer‘ ve dindâr olduğun ecilden hâliyâ hakkında mezîd-i ‘inâyet-i ‘aliyye-i şâhânem ve re’fet-i seniyye-i pâdişâhânem zuhûra getürülüp işbu sene-i ehad ve semânîn ve elf Şa‘bânın gurresinden ber-veci arpaluk Konya Kazâsı’nı sana tevcîh ve inâyet idüp ilâm için (boş) ta‘yîn olmuşdur buyurdum ki vüsûl buldukda bu bâbda sâdır olan fermân-ı celîlü’l-kâdrim mûcibince te’hîr ve tevakkuf itmeyüp gurre-i şehr-i mezbûrdan ber-veci arpaluka mutasarrıf olup ahâlisi beyyineden icrâ-yı ahkâm-ı şer‘iyede (silik) emr-i ‘aliyye Mustafâ-ı sallahu te‘ala der-uhden (silik) makrur ve vesa‘ eyleyesin şöyle bilesin ‘alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasın tahrîren fî evâsıt şehr-i Cemâziye’l-âhir li-sene ehâd ve semânîn ve elf (11-20 Cemâziye’l-âhir 1081 / 26 Ekim-4 Kasım 1670).

Vasale fî gurre-i Şa‘bân sene 1081 (14 Aralık 1670) Be-makâm-ı Edirne el-mahrûse.

2-3 Konya Kazâsı’nın Kısmet-i ‘Askeriyesinin Tefvîzi

Tabbaka aslıhü’l-mümzâ el-mahtûm nemekahü’l-fakîr Mustafâ el-me’mûr bi-istimâ‘ el-umûrü’ş-şer‘iye el-‘askeriye ‘afâ ‘anhu.

(….)iş bu sene-i ehâd ve semânîn ve elf Şa‘bâni’l-mu‘azzam gurresinden havare-i (?) hükümetleri olan Konya Kazâsı’nın umûr-ı kısmet-i ‘askeriyesi taraf-ı ‘aliyelerine tefvîz olunmuşdur mâmuldur ki (silik) mevtâ-ı ‘askeriyenin muhâllefatına terkim ve beyne’l-verese bi’l-farizat-ı şer‘iye taksîm ittirmek ihtimâm tâmileri (silik) bâki hemîşe sâ‘adet ziyâ bâd.

Mine’l-muhlis el-fakîr Mustfâ el-kâdı be-‘asâkir-i Anadolu. Kayd şud fî gurre-i Şa‘bân sene 1081 (14 Aralık 1670).

2-4 Konya Kazâsı’nın Kısmet-i ‘Askeriyesinin Tefvîzi

Tabbaka aslıhü’l el-mahtûm nemekahü’l-fakîr Mehmed el-kâdı bemedîne-i Edirne el-mahmiye Garatt-ı sâfiyât (….) kâdısı Mehmed Efendi (silik) savb-ı tahiyyât-ı sâfiye ithâfıyla inhâ olnur ki işbu sene-i ehâd ve semânîn ve elf Ramazâni’l-mübârek gurresinden Konya (silik) umûr-ı kısmeti ‘askeriyesi size sipâriş olunmuşdur ki rüş (?) ‘askeriyenin muhâllefatına terkim ve beyne’l-verese bi’l- farizat-ı şer‘iye taksîm idüp binde on beş akça ziyâde bir habbe almayasın vesselâm

Vasale fî şehr-i Ramazân sene 1081

el-fakîr Mustfâ el-kâdı be-‘asâkir-i Anadolu.

2-5 Vekil Kâdı Tayini

Fazîlet me’ab el-Hâc ‘Ömer Efendi kâim bab ba‘de’t-tahiyye ve’t-teslîm ithâfıyla inhâ olunur ki hâliyâ Konya kâdısı (silik) vefât idüp kazâ-ı mezbûr mâhlul olmağla taraf-ı saltanât-ı ‘aliyeden kâdı gelinceye değin cânib-i mîrîden nâ’ib ta‘yîn olmak lâzım ve mühim olmağın Mehmed müstehak olduğu ecilden tezkere divân tahrîr olunup irsâl huzur kılındı taraf-ı saltanât-ı ‘aliyeden kâdı geliceye değin kazâ-ı mezbûrda icrâ-yı ahkâm-ı şer‘iye ile siz ve yerinize revzanami (?) tutub mahal-i kazâlara (…..) tahrîren fî’l-yevmi’s-sânî şehr-i Zî’l-ka‘de li-sene ehâd ve semânîn ve elf (2 Zî’l-ka‘de 1081 / 13 Mart 1671)

Vasale fî 2 Zî’l-ka‘de sene 1081 (13 Mart 1671) Mahmud kâ’im-makâm-ı deftardar hazîne-i hala

3-1 Menzilci Hücceti

Mahmiye-i Konya’da menzilci olan râfi‘ü’l-kitâb Mustafâ Çelebi meclis-i şer‘-i hatîr-ı lâzımü’t-tevkîrde mahalle-i merkûme eyâlesinden el-Hâc Mahmûd bin ‘İvaz Efendi ve Âhibaba el-Hâc Receb ve bazarbaşı el-Hâc İsma‘îl ve el-Hâc ‘Osmân ve el-Hâc ‘Alî Çelebi Karaman ve Sadırlar