• Sonuç bulunamadı

A. Sözlü Soru Önergelerini Cevaplandırılması

3. Sorunun Cevaplandırma Aşamasında Muhatabının Hakları

a. Cevabın Şeklini Belirleme

Ülkemizde sözlü soru önergeleri Genel Kurul’da sözlü olarak cevaplandırılmaktadır.

Ancak soruların sözlü olarak cevaplandırılmasından sonra ek açıklama gerektiren tamamlayıcı sorularda bakanın cevabı yazılı ve sözlü verme konusunda takdir hakkı bulunmaktadır. Finlandiya ve Hollanda’da sözlü sorunun cevabının sözlü mü yoksa yazılı mı olacağını belirleme yetkisi cevabı verecek bakana aittir329.

b. Cevaplandırmadan Kaçınma, Geciktirme veya Öne Alma

Bakana bazı ülkelerde cevaptan kaçınma veya geciktirme hakkı tanınmıştır. Kaçınma hakkı tanınan ülkeler arasında İngiltere, Danimarka, Finlandiya, Norveç, İsveç ve İtalya bulunmaktadır.

İtalya’da bakan cevabı geciktirme hakkına sahiptir. Ancak bu hakkını kullanacağı zaman cevabı ne zaman vereceğini bildirmesi gerekmektedir330.

Ülkemizde soru muhatabına cevabı geciktirme hakkından ilk defa 1927 tarihli Dahili Nizamname’nin 153. maddesinde bahsedilmiştir. Burada bakanın “umumi menfaat mülahazasına mebni veyahut muktazi bir malumatın elde edilmesi için” cevabı bir müddet

328 Erdal Abdulhakimoğulları, a.g.m., s. 18. ; TBMM Tutunak Dergisi, D. 22, C. 143, B. 47, 9-1-2007, s.

396.

329 Ergun Özbudun, a.g.e., s. 35.

330 Ergun Özbudun, a.g.e., s. 37.

geciktirebileceği belirtilmiştir. Ancak bakanın soru yazılı ise yazılı olarak sözlü ise Meclis kürsüsünden sözlü olarak açıklaması gerektiği düzenlenmiş idi. Aynı yönde düzenleme 1973 tarihli İçtüzüğün 97/5. maddesinde de yer almıştır. Ancak burada yazılı veya sözlü soru önergesinin cevaplanmasının geciktirilebileceği azami süre bir ay olarak belirlenmiş ayrıca sorunun muhatabı tarafından Meclis Başkanlığı’na bilgi vermesi de aranmıştır.

Ancak bu düzenleme 1996 yılı değişikliği ile kaldırılmıştır. Günümüz İçtüzüğü’nde geciktirme hakkı 99/4. maddede gereken bilgilerin derlenebilmesi için başkanlığa bilgi vermek suretiyle bir ayı geçmemek üzere sadece yazılı soruyu cevaplandırma hakkı ile sınırlandırılmıştır331.

Bazı ülkelerde de bakanlara cevaplarını gündemdeki gün ve saatten önce verebilme hakkı tanınmıştır. İtalya ve İngiltere’de bakanlara bu hak tanınmıştır.

Ülkemizde de cevabı öne alma hakkı 1927 tarihli İçtüzüğün 153/son, 1961 tarihli Temsilciler Meclisi İçtüzüğü’nün 42/son, 1963 tarihli Cumhuriyet Senatosu İçtüzüğü’nün 122/son, 1973 tarihli İçtüzüğü’nün 97/4. maddelerinde tanınmış idi. Ancak 1973 tarihli İçtüzükte 1996 yılında yapılan değişiklikler sırasında İçtüzük’ten çıkarılmıştır. Gündemde bulunan soruların güncelliğini kaybetmesi amacı güdülmeden ya da soru sahibi bulunmadığı esnada soru sahibine tanınan hakların kullanılmasını engelleme düşüncesi bulunmadan, bir bakanın gündem sırası gelmemiş soruları cevaplamasında herhangi bir sakınca bulunmadığı düşüncesindeyiz. Burada soru sahibinin hazır bulunmasının aranması ya da önceden bu konuda bilgilendirilmesi, haklarını kullanabilmesi ve soru konusunun yeterince aydınlığa kavuşması için gereklidir.

c. Kapalı Oturumda Cevap Verme

Ülkemizde 1927 tarihli TBMM Dahili Nizamnamesi’nin 153/2. maddesi, 1961 tarihli Temsilciler Meclisi İçtüzüğü’nün 43/2. maddesi, 1963 tarihli Cumhuriyet Senatosu İçtüzüğü’nün 122/son, 1973 tarihli Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 97/6. maddelerinde

331 Şeref İba, Parlamento İçtüzük Metinleri, s. 215, 255, 68.

bakana kamu yararı sebebiyle soruya isterse gizli oturumda cevaplandırma hakkı tanınmıştır. 1996 yılı değişiklikleri ile 1973 tarihli İçtüzüğün 97. maddesi ile bakana tanınan bu hak kaldırılmıştır. Ancak bu durum bazı sözlü soru önergelerinin kapalı oturumda cevaplandırılmasına engel teşkil etmemektedir. Zira İçtüzüğün genel hüküm niteliğindeki 70. maddesine göre kapalı oturumlar başlığı altında TBMM Genel Kurulu, başbakanın veya bir bakanın veya bir siyasi parti grubunun yahut 20 milletvekilinin yazılı istemi üzerine kapalı oturum yapabilecektir. Belirtilen şekilde kapalı oturum yapılmasına karar verilirse sözlü soru önergeleri kapalı oturumda cevaplanır. Kapalı oturum sırasındaki görüşmeler hakkında, kapalı oturumda bulunanlar ve bulunma hakkına sahip olanlar tarafından hiçbir açıklama yapılamaz. Görüşme tutanakları on yıl boyunca devlet sırrı olarak saklanır332.

d. Temsilcisiyle Cevaplandırma

Bazı ülkelerde soruların bakan adına onun temsilcisi tarafından cevaplandırılması da mümkün kılınmıştır. Almanyave İtalya’da bu uygulama görülmektedir.333.

Ülkemizde İçtüzüğün 96. maddesi uyarınca soru önergelerinin muhatabı hükümet adına başbakan veya bir bakandır. Cevaplandırmanın da bizzat bunlar tarafından yapılması gerekmektedir. Ancak başbakanlar teamül olarak sözlü soru önergelerine cevap vermemektedirler. Bu durum sözlü soruların etkinliğini azaltan bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır334. Ülkemizdeki bu uygulamanın aksine İngiltere, Fransa, Portekiz, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Slovenya, İsveç, Norveç gibi birçok ülkede başbakanlar Genel Kurul’da sözlü soru önergelerine cevap vermektedirler335.

332 Mahmut Bülbül, “Parlamenter Bilgi Edinme Yollarından Sözlü Soru Önergelerinin Cevaplandırılması”, Yasama Dergisi, S. 3, Ekim-Kasım-Aralık 2006, s. 16. ; Mahmut Bülbül, a.g.t., s. 88.

333 Ergun Özbudun, a.g.e., s. 38.

334 İrfan Neziroğlu, a.g.m., s. 159-160. “ Örneğin 21. ve 22. dönemlerde başbakanlara sorulan sözlü soruların tamamı ilgili diğer bakanlar tarafından cevaplanmıştır. Aynı yönde uygulama Meclis başkanları tarafından da yapılmaktadır.”

335 İrfan Neziroğlu, a.g.m., s. 160.

Bir bakana yöneltilen sorularda ise ilgili bakan veya vekalet bıraktığı herhangi bir bakan önergeyi cevaplandırmaktadır.

Bakanın görevden ayrılması durumunda o bakana ait soru önergeleri yeni atanan bakan tarafından cevaplandırılmaktadır.

Kural olarak soru önergesinde muhatap olarak gösterilen bakan kendisine yöneltilen soruları cevaplandırmaktadır336. Diğer bakanlar yöneltilen sorulara kuralın istisnası olan vekalet dışında cevap verememektedirler. Ancak uygulamada bazen aksi durumlarla da karşılaşılmaktadır337. Soru önergesine muhatap bakan yerine başka bir bakanın cevap vermesi parlamenter denetim aracı olan soru önergesinin etkinliğini azaltan bir başka durum olarak karşımıza çıkmaktadır.

Konuları aynı olmakla birlikte birden fazla bakanlığa farklılaştırılarak yöneltilen sözlü soru önergeleri bakımından, gündemdeki sırasına göre ilkini cevaplandıran bakanın, gündem sırası gözetmeden bu konuya ilişkin diğer soru önergelerini de cevaplandırmasının, güncellik sorununu çözmede yardımcı olacağından, mümkün olması gerektiği uygulamada belirtilmektedir.

Avusturya’da federal hükümet tarafından verilen cevap yeterli ve tatmin edici değilse sebepleri belirtilmek zorundadır. Bu durum da tatmin edici gelmiyorsa parlamentoda tartışma açılabilir338.

336 Mahmut Bülbül, a.g.t., s. 86. “ Uygulamada soru önergelerinin katip üye tarafından okunması sırasında, önergede görevden ayrılan bakanın adı geçiyor ise sadece unvan okunmakta, isim telaffuz edilmemektedir.”

337 TBMM Tutanak Dergisi, D. 22, C. 47, B. 75, 20-4-2004, s. 98-102. “22. dönemde sözlü soru önergelerinin cevaplandırılması sırasında, Tarım ve Köy İşleri Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Ulaştırma Bakanı, Maliye Bakanı’ndan sorulan sözlü sorulara Kültür ve Turizm Bakanı cevap vermiştir. Soru sahibi cevaplandıran bakanın elindeki yazılı metni okuduğundan tamamlayıcı soru soramadığını, önergenin gündeme alınmasından bir buçuk sene sonra cevaplandığını, bu kadar beklemesine rağmen sözlü sorusuna yazılı soru gibi cevap verilmesinden dolayı tepki göstermiştir.

Oturumu yöneten başkan ise soru önergelerinin cevaplandığını belirtmiştir.”

338 Mahmut Bülbül, a.g.t., s. 87.

İngiltere’de soru sahibinin cevabı yeterli bulmaması halinde, Başkandan sorunun Avam Kamarası Genel Kurulu’nda görüşülmesini isteme hakkı vardır339.

Ülkemizde cevabın sözlü soru önergesinde sorulan hususu tam olarak karşılamadığı yani yetersiz olduğu ya da aynı konuya ilişkin olmadığı durumlarda ne yapılacağı konusunda İçtüzük’te açık bir hüküm yoktur. Bu durumda soru sahibinin cevabın ardından kendisine tanınan konuşma süresi içinde bu durumu dile getirmesi, ek açıklama talebinde bulunması yada tamamlayıcı soru sorması mümkündür. Soru sahibinin bu durumda da gerektiği gibi cevap alamaması halinde sorusunu yenilemesine engel bir durum bulunmamaktadır. Soru sahibi aynı konuda diğer denetim yollarının işletilmesi için girişimde de bulunabilecektir.

e. Soru Önergelerini Birleştirerek Cevaplama

Ülkemizde İçtüzüğün 98/5. maddesinde soru muhatabına soru önergelerini birleştirerek cevap verme hakkı tanınmıştır. Hükümet adına cevap vermek için söz alan bakan;

gündemde bulunan sözlü soru önergelerinden birden fazlasını sıra gözetmeden cevaplayabilir. Bu hakkını kullanmak isteyen bakan, önceden, birleşimi yöneten başkana isteğini bildirir. Başkan bu isteği birleşimi açtıktan sonra derhal Genel Kurul’a duyurur.

Burada amaç soru sahiplerini toplu cevap konusunda önceden bilgilendirmektir. O nedenle gündemin sözlü sorular kısmının farklı sıralarındaki birden fazla soruyu birlikte cevaplandırmak isteyen bakan bu istemini birleşim açılmadan önce oturumu yönetecek olan başkana veya başkanvekiline bildirmelidir. İçtüzük’te bildirimin yazılı mı sözlü mü yapılacağına dair bir hüküm bulunmasa da birden fazla sorunun birlikte cevaplandırılacağına dair bir istemin yazılı olarak iletilmesi gerekir. İstisnalar olsa da uygulama büyük ölçüde bu şekildedir340.

Günümüz İçtüzüğü’nde bulunan bu düzenleme 1973 tarihli İçtüzüğün ilk halinde yoktu.

1996 yılında yapılan değişiklik ile 98. maddeye girmiştir. Bu İçtüzük değişikliğinin

339 Nükhet Turgut, Siyasal Muhalefet, Birey ve Toplum Yayınları, Ankara, 1984, s. 49.

340 İrfan Neziroğlu, a.g.m., s. 157.

ardından 1996 yılında TBMM Genel Kurulu’nda bir usul tartışmasına341 konu olmuştur.

Birleşimi yöneten başkanvekili ilk defa uygulama yapılacağından sonraki uygulamalara da esas teşkil etmesi için Genel Kurul’un bu konudaki görüşünü almak istemiş ve kendisinin birlikte cevaplandırma isteminin gündemin Sözlü Sorular kısmına geçilmesinin ardından Genel Kurul’a duyurulması şeklindeki görüşünü tartışmaya açmıştır. Yapılan görüşmelerde uygulamanın amacının soru sahibinin önceden bilgilendirilmesi olduğu açıkça vurgulandıktan sonra bu yöndeki istemlerin gündemin

“Başkanlığın Genel Kurul’a Sunuşları” kısmında duyurulması üzerinde mutabakata varılmıştır342.

Gündemdeki soruları birlikte cevaplandırmaya ilişkin istem İçtüzük’teki açık hükme rağmen nadiren birleşim açılmadan önce başkanlığa iletilmektedir. Uygulamaya bakıldığında bakanların birlikte cevap verme talepleri genelde birleşim açıldıktan sonra zaman zaman da sözlü sorulara geçildikten sonra başkanlığa ulaştırılmaktadır343.

Sözlü sorulara birlikte cevap verilirken izlenecek usul hakkında farklı uygulamalar vardır.

Örneğin bir uygulamada ilgili bakanın her cevabından sonra bakan kürsüden ayrılmadan soru sahibine ek açıklama yapma hakkı verilmiştir. Son yıllardaki uygulamada ise ilgili bakan soruların tümüne cevap verdikten sonra soru sahipleri sırayla ek açıklama yapmaktadırlar. Soru sahiplerine o soruya ilişkin cevabın ardından konu gündemde iken söz hakkı tanınması denetim mantığına daha uygun bir uygulamadır. Aksi halde aynı bakana sorulmuş olmakla birlikte farklı konulara ilişkin cevaplar önce Bakan tarafından Genel Kurul’un bilgisine sunulmakta sonra soru sahibinin ek açıklamasıyla gündeme gelmekte, ardından da bakanın ek açıklaması ile tekrarlanmaktadır. Dolayısıyla bir soruya konu iş araya giren diğer sorular nedeniyle aynı birleşimde olsa da birbirinden kopuk

341 TBMM Tutanak Dergisi, B. 57, 4-6-1996, s. 241-243.

342 İrfan Neziroğlu, a.g.m., s. 158.

343 İrfan Neziroğlu, a.g.m., s. 158.

olarak üç farklı zamanda tartışma konusu olmakta konu bütünlüğü bozulmakta ve soru önergesinin etkinliği azalmaktadır344.