• Sonuç bulunamadı

Sohbet n° 009 - Tarih: 14 ekim 2001

<> ve [] ile baĢlayan satırlar Aiberg‟e ait değildir.

Selam millet selam.

<> Berg ve Barik kelimeleri arasında ne gibi benzerlik var?

(Berg, Germen dillerinde koni = dağ demek. Barik kelimesinin kökü de Be-Re-Ket = Bereket, tebrik, mübarek, barik vb diye çoğaltabilirsin. Yani hiçbir ilgisi yok.)

<> ġu Edeb-ali, ġam‟da eğitim görmüĢ. Acaba orada mı yezidi oldu? Yoksa soyunda mı bir Ģeyler var?

Chat'lerimizden birinde sizlere, Ebu Süfyan'ın Kur'an'da üç ayet ile yerin dibine sokulduğunu anlatmıĢtım. Abese suresinde yerin dibine sokulan kiĢi, Mekke Reisi (Emiri, Meliki vb) Ebu Süfyan'dır.

Resulullah'ın çağrısını reddettikten baĢka, amansız düĢmanı olmuĢtur. Öldürmeye kalkıĢmıĢtır.

Hem de yatağında. Aynı gece Resulullah Hicret etmiĢtir. Hicret sonrası ise Mekke'yi ondan teslim almıĢtır.

Hucurat-14'ü hatırladınız değil mi? Bu ayet o Ģerefsiz için inmiĢtir. Ġsterseniz ayeti bir kere yazalım.

<> 49-Hucurat/14: Bedevîler, “İnandık” dediler. De ki: Siz iman etmediniz ama “İslâm olduk”

deyin. Henüz iman kalplerinize yerleşmedi. Eğer Allah'a ve Resulüne itaat ederseniz, Allah işlerinizden hiçbir şeyi eksiltmez. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

“(Mekkeli) Araplar inandık dediler. Onlara iman falan etmediniz. Sadece (eller yukarı) TESLĠM oldunuz. (SavaĢ esiri oldunuz.) Ġman kalplerinize inmedi. (Ağzınızda kaldı, lafta kaldı.) “Eğer Allah ve Resulüne muti olursanız, Allah (Mekke‟deki servetlerinizi, mal güvenliğinizi) size geri verecektir. Hem de eksiksiz olarak verilecektir. Allah bağıĢlayıp, acıyandır.”

ĠĢte bu ayette söylenen bu...

<> Bedeviler? = Araplar!

Orada, ayetin Arapça‟sında Ģöyle yazılı: Kalaatün = Dediler ki, A'rabün = ARAPLAR... Orada bedeviler lafı yok. Bedevi Arapça‟dır zaten, çoğulu da BADĠYE'dir. Allah Arablar diyor. Bizim de Araplar dememiz gerekiyor. Bu tamam mı?

ġimdi, Ebu Süfyan olayını ilerletelim. Bu gerekli çünkü. Süfyanilerin babası = Ebu Süfyan'dır.

Bunun için çok önemli. 3 asır sonra Süfyaniler ile Mehdistler (Hanifler) birbirine düĢecektir. Bunları bilmemiz gerekiyor.

ġimdi söyleyeceklerime ĢaĢıracaksınız. Ebu Süfyan görevini Resulullah'a bıraktı. Ama Mekke'nin en zengini olarak tüm servetiyle birlikte orada yaĢadı. Hiç dokunulmadığı gibi, üstelik de

“ġura”da (Cumhuriyet‟te) yer aldı. Çünkü ilke olarak “La ilahe illallah, Muhammeden Resulullah” diyen herkes, istisnasız herkes, ANADAN DOĞMA GÜNAHSIZ sayılır ve tevbesi öncesinden asla sorgulanmaz.

Örneğin Ömer, sert mizaçlıdır. Kendi kız çocuğu dahil, baĢka ana babaların kıyamağıdığı kız bebekleri alıp diri diri gömmüĢtür. Ama müslüman olunca, herkes sütten çıkmıĢ akkaĢık gibi beraat ettiğinden, asla sorgulanamaz.

Onu sorgulayacak olan sistemin / esmanın adı “Seriul Hısab”dır. Yani bireysel ve birebir seri hesap görücü Allah'ın yargısıdır. Bu Allah'ın ismidir ve maalesef, Esma ül Hüsna içine konmamıĢtır. Seriul Hısab Allah'ın adıdır. 99 diğer isimler gibi... Bir hadis, “Allah'ın 100'den bir eksik GÜZEL (Hüsn) ADI vardır”

dediği için, kitabına uydurularak, Allah'ın Kur'an'da geçen 15 adı maalesef çıkarılmıĢtır. Biri yazdığım, diğeri Settar ismi, Rabb ismi, Ġlahinnas ismi...

<> 99 isim var, diğer 15 isim ise alınmamıĢ. O zaman 114 tane isim mi oluyor?

Evet 114!

“Ya Settar, Ya Rezzak” demiyor muyuz? Ama SETTAR ismi 99 ismin içinde YOK ! (Settar = Örten, örtücü demek.)

1. Seriul Hısab içinde yok!

2. Settar içinde yok!

3. Rabb de yok! (Ya Rabbi diyoruz, Rabb adı 99 içinde yok, tuhaf değil mi?)

Allah'a Tanrı = Ġlah denmez diyorlar. Ya Nas suresindeki “Ġlahinnas” Allah'ın adı değil mi? Değil mi??????

<> Ġlah, uluhiyet‟ten geliyor.

(Türkçe‟si ULUĞ = Ulu.)

<> bi rabbinnas, melikinnas, ilahinnas

Evet, Rab ve Ġlah 99 içinde yok. El Melik ve El Malik ise var????

<> Bunları nasıl görmezlikten geldiler? Bir tür fitne arayabilir miyiz, yoksa cehaletten ibaret mi?

Yani bir tuhaflıklar var: Fitne ve cehalet hepsi birlikte. Bunlara Sofilik = Süfyanilik = Softa takımı deniyor. EĢittir = Taliban = Vahhabi vehbi kerrakesi. EĢittir = Ġblislik... Ladin Vahhabi'dir.

Görevi, Asya müslümanlarını da bu doğrultuya sokmaktır. (Ġran sünnileri, Afgan sünnileri, Pakistan Paktu-PeĢtu-Pathan'ları vb.) Tamamını “Vahhabi” yapmaktır. Çeçenistan, son döneminde

“Vahhabiliği” kabul etmiĢti. Bu KureyĢ + Kurayza kabile dinidir. Çok daha eskidir.

ġimdi bir iki not daha: Allah'ın adı NUR'dur, öyle biliriz değil mi? Ya Nur deriz, El-Nur deriz. Oysa Nur-35. ayeti bir yazalım.

<> 24-Nur/35: Allah, göklerin ve yerin nurudur (aydınlatıcısıdır). O'nun nurunun temsili, içinde lamba bulunan bir kandil gibidir. O lamba bir billur içindedir; o billur da sanki inciye benzer bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nisbet edilemeyen mübarek bir ağaçtan çıkan yağdan tutuĢturulur. (Bu öyle bir ağaç ki) yağı, nerdeyse, kendisine ateĢ değmese bile ıĢık verir. (Bu ıĢık) nur üstüne nurdur. Allah dilediği kimseyi nuruna eriĢtirir. Allah insanlara (iĢte böyle) temsiller getirir. Allah her Ģeyi bilir.

“Allah, göklerin ve yerin nurudur.” >>> Bu ifade yanlıĢtır, bunu hemen izleyen ayetten anlayabilirsiniz: “O'nun nurunun temsili” diyor. Yani Allah NUR değildir, Allah'ın nurundan söz ediliyor.

Bu nüansa dikkat ettiniz mi? Allah'ın adını ise “O nur üstüne nurdur” ayeti biraz aĢağıda tanımlıyor.

Gördünüz mü?

<> Nur un ala nur

Evet, Allah'ın adı “El-Nurün ala Nur”dur. NUR değildir. Çünkü melekler de nurdur (Allah değildir)!

Ay da nurdur (Münir = Nurlu)! Ay da Allah değildir, haĢa! Bu nur'u artık ayırt edelim mi?

<> Allah‟ın isimlerinden biri an-Nur bu nasıl oluyor?

Artık olmuyor, gözümüzü açalım? Allah'ın adı En-Nurün ala Nur'dur.

<> El nur ül ala nur artık

Evet “el”, liyazon olduğunda, ulama olarak “en” biçiminde telaffuz edilecek. “Ennurünalanur”

biçiminde. Ağzımızı alıĢtırmamız gerekiyor. “Ġlahinnas” = Ġnsanların Tanrısı, buna da ağzımız alıĢmalı.

<> an-Nûrun ala Nûr

Evet bu böyle... Sadece Nur = Ay demektir. Yani Kamer kelimesi, “Misal” edildiğinde NUR = AY olmaktadır. Münire = Nuray = Aynur vb, bu tür kadın isimleridir.

<> Ziya ile bağlantısı nasıl oluyor? Kelime manası olarak?

Ziya (GünıĢığı) = GüneĢten çıkar, fotondur. Ama Ay yüzeyinden bize “elektron koparıp” yayındığı için, endirekt olarak onun ıĢımasını görürüz.

ġimdi bir HANĠFLĠK daha? Ġbrahim, GüneĢ‟e, Ay‟a ve yıldızlara taptı ve “Bunların hiçbiri benim Rabbim değil” dedi, hatırlıyor musunuz? Bu üçünü DĠNSEL SEMBOL OLARAK KULLANMAK haramdır!!!!!

Ġslamın sembolü ne? = HĠLAL... Analiz edelim: Ay'ın karanlık yüzü, gezegeni (Ay‟ın kendisini) temsil ediyor, haramdır. Ay'ın aydınlık yüzü, GüneĢ'i temsil ediyor, haramdır. (GüneĢ = Yıldızdır.) Bunların üçüne tapmak da, dini simge yapmak da, dinden çıkmaktır. Ay, GüneĢ ve yıldız, üçü de Hilal sembolünde var.

Türk bayrağı olabilir ama, DĠN'i bir logo-bayrak olamaz ????????

Yorum bekliyorum? KarĢı çıkanlar da olmalı, mutlaka tartıĢılmalı. Ayet bayrağa yazılamaz ve taĢınamaz. Rumlar, müslümanlara galip geldiğinde, o bayraklarımızı tuvalet bezi yaptılar, savaĢ ganimeti olarak...

Kur'an'ı her bir mızrağın baĢına bayrak yapıp astılar. Ali taraftarları buna kılıç çekmedi. Ve savaĢı Muaviye kazandı. Orada silah bıraktıkları için yüzlerce Ali taraftarı “koyun gibi” kılıçtan geçirildi.

Kur'an sayfalarını MUSKA zannederseniz, canınızdan da olursunuz. Dr. size reçete yazıyor. Siz reçetenin suyunu kaynatıp muska gibi içer de eczaneye gitmezseniz, böyle olur bu iĢler.

<> Reçeteyi okumak Ģifa vermiyor, yazılanı yapmalı!

Evet onu diyorum. Reçeteyi muska yapmakla, Kur'an sayfalarını bayrak yapmak, aynı rezalet ve skandal.

Bir soru: Sizce Ġslamın sembolü nedir?

<> BarıĢ.

Elbette, ama ben logo / rozet anlamında söylüyorum. Nedir, hiç düĢündünüz mü? (Hristiyanınki Salib = Haç = Ġstavroz. Hilal de bizim istavrozumuz gibi.)

Resulullah, Medine'de ilk mescide bir amblem bırakmıĢtı. Onu ilk minarenin tepesine koydular.

(Kule gibiydi, minare denmiyordu.) O sembolü Ġstanbul camilerinin kubbelerinde ve Ģerefelerde göreceksiniz. Yukarı dönük bir ay gibi, ama AY değil, sanki Lir çalgısının gövdesi gibi... Eğer bunun resmini linklerden bulursanız, Resulullah'ın koyduğu sembol ortaya çıkacaktır. (Bkz ġekil-1) Ama AY değil!

Ne???

<> Çanak antenin yandan görünüĢü gibi bir Ģey mi?

Değil, LĠR çalgısı var ya, onun gibi...

ġekil-1: Solda Mescidi Nebevi (Medine) kubbesindeki alem. Sağda: Lyre çalgısı (http://sohbet.hanifislam.biz/link/lir.jpg)

Lyre çalgısı, lirizmin simgesi. (ġimdi adıyla Rap müzik tekstleri oldu.) Tamamen kapalı u harfi gibi.

Ay ile ilgisi yok. Tam anlamıyla bir Y harfi benzerinde, yuvarlatılmıĢ bir ye harfi, bunun uçları da dıĢa kıvrılmıĢ. Bütün büyük camilerimizde o var. Phi'den daha dar, lale gibi, ama kesit olarak.

<> Zülkarneyn, yani çift boynuz misali mi?

Zülkarneyn doğru yanıttı. Bunu Resulullah Medine'de elleriyle tarif etti.

<> O zaman yarım Zülkarneyn, yani Zülkarn?

Hayır, iki boynuz zaten var. Boynuz, Kehf suresinde kutsanmıĢtır. Aynı surede köpek de kutsanmıĢtır. Aynı surede, iki denizin birleĢtiği çatal, Hızır - YuĢa - Musa'da bir ÇATAL'dan söz ediliyordu. Hani Balık canlanmıĢtı ve bir kayanın çatalından yol bulmuĢtu? Kehf suresinde bunlar

“kutsanmıĢ”tır.

Hristiyanlarda Cuma günü uğursuzdur, Yahudilerden geçme bir adettir. Cuma günleri diken üzerinde yaĢarlar, onların inananları. Hele bir de Cuma ayın 13‟üne rastlarsa, evinden çıkmayan, evine kapanan bin manyak tanıyorum.

O KARNEYN sembolünü bir de ġeytanın resminin eline (aslında Neptün) tutuĢturmuĢlar ve Ģeytan güya dürtüyor. Ġslam'ın kutsandığı Cuma günü ve Çatal sembolü, onlarda Ģeytani semboller haline getirilmiĢtir.

Resulullah, Medine'de ilk “düzgün” mescide, bir haç sembolünü, iki ucunu yukarı, at nalı gibi kıvırmıĢ, ortadakini de aĢağı eğerek, bunu Ģerefe olarak, soğuk demir iĢçiliğiyle yapmıĢtır. Ağzını yukarı çevirmiĢtir.

Kılıç kabzaları “Haçlıları” anımsattığından, kılıcını da çatal (Karneyn) biçiminde yaptırtmıĢtır. Bunu da Ali'ye bilahare hediye etmiĢtir. Zül- fi Kar(n)... Bu gelenek o kadar yer etmiĢtir ki, Suudi bayrağında bile kılıç vardır. (Kılıç çok çok eski bir semboldür. Tam adıyla “ZÜL-Fi-KÂR”. Burada kılıcı toprağa saplıyorsunuz ve kabza kalıyor. Kılıç yok ediliyor, geriye kabzası bırakılıyor. SavaĢ değil, BARIġ sembolü gibi. Her neyse, biz bunu ileride açabiliriz.)

<> http://www.exploreistanbul.com/images/120500/120500139.jpg

Kur'an'da bana kim “Tabutüssekine” kelimesini bulabilir? Tabut ül sekine? Tabut-üs Sekine? O kelime Kur'an'da var.

<> 2-Bakara/246: Baksana, Ġsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar peygamberlerine, “Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savaĢalım” dediler. O da, “Size savaĢ farz kılınırsa, acaba yapmamazlık eder misiniz?” dedi. Onlar, “Bize ne oldu da yurtlarımızdan çıkarıldığımız ve çocuklarımızdan ayrıldığımız halde Allah yolunda savaĢmayalım?” dediler. Bunun üzerine savaĢ kendilerine farz kılınınca da onlardan pek azı hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir.

<> 2-Bakara/247: Peygamberleri onlara, “Allah, size hükümdar olmak üzere Talût'u gönderdi”

demiĢti. Onlar, “Ona bizim üzerimize hükümdar olmak nereden geldi? Oysa hükümdarlığa biz ondan daha lâyığız, ona maldan bir geniĢlik, bir bolluk da verilmemiĢtir” dediler. Peygamberleri de, “Onu sizin baĢınıza Allah seçmiĢ ve ona bilgi ve vücut bakımından bir güç, bir geniĢlik vermiĢtir” dedi. Hem Allah, mülkünü dilediğine verir. Allah'ın rahmeti geniĢtir, o her Ģeyi bilir.

<> 2-Bakara/248: Peygamberleri, onlara (söyle) dedi: “Onun (Talut'un) hükümdarlığının belgesi, size Tabut'un gelmesi (olacaktır ki) onda Rabbinizden bir güven duygusu ve huzur ile Musa ailesinden ve Harun ailesinden artakalanlar var; onu melekler taĢır. Eğer inanmıĢlarsanız, bunda Ģüphesiz sizin için bir delil vardır.”

Talut = Kurayza kabilesinin “atası”dır. Çünkü Levililerdendir. O ahit sandığı = Tabutüs Sekine

= Nükleer sandık, ama SUSKUN, Sakin duruyor. Enerji de madde içinde sakin durmuyor mu? Bir gram uranyum içinde sakin duran o enerjiyi, buuuum diye mantar gibi patlatmıyor muyuz?

“Onun (Talut'un) hükümdarlığının belgesi, size Tabut'un gelmesi (olacaktır ki) onda Rabbinizden bir güven duygusu ve huzur ile Musa ailesinden ve Harun ailesinden artakalanlar var; onu melekler taĢır.

Eğer inanmıĢlarsanız, bunda Ģüphesiz sizin için bir delil vardır.” Musa ve Harun, iki kardeĢler ve kabile düzeninde de iki kabilenin baĢkanlarıdırlar. Yani atalarıdırlar.

Ahit sandığı ile ilgili web search ederseniz, göreceksiniz ki, ahit sandığını sadece Levililer ve Kurayzalılar taĢıyabiliyor. BaĢka kim dokunuyorsa ÖLÜYOR (Radyasyon). Üstelik o nükleer reaktörün (ki seyyar) MELEKLERCE (koruma kalkanı) taĢındığı da bildirilmiĢtir. Bu ifadeler üç kitapta birden var ve aynıdır. Ahit Sandığını bir search ederseniz söylediklerimi göreceksiniz.

<> Indiana Jones serilerinden birinde iĢlendi.

Evet, içinden MELEKLER çıktı ve cezalandırdılar. Final sahnesiydi. Leviat ve Kurazath'lardan baĢkası ona dokunamazdı da ondan.

<> Gözleri açık olanlar ölmüĢtü filmde.

Gözleri açık olanlar atomik Ģerrareyi gördüler, geçici körlük hali. Bilirsiniz, bazı insanlar elektrikten çok etkilenmezler. Yıldırım yiyip de sersemleyen var. Bazı ayaklar “iyi topraklama” yapıyor. Falan filan...

Genetik dayanıklılık ise çok tuhaf bir Ģey. Karafatmalar, akrepler vb, radyasyona son derece dayanıklıdırlar. 2000 doz rem yiyip de ölmeyen akrepler var.

Ġsrailoğulları çok ÜSTÜN kılınmıĢ bir ırktır. Soykütüklerini de çok iyi bilirler ve binlerce yıldır nakil yoluyla getirmiĢlerdir. Mesela Uri Geller, iki parmağıyla kaĢık, anahtar vb‟ni, naklen yayında ve noter huzurunda, dondurma erimiĢliğinde bükebiliyor. Soyadına dikkat ediniz: Geller = Davut'un soyu, kabile iĢareti.

Sonra Ģu ayeti anımsayınız: “Davut'a da Demir'i eritip akıttık, onunla zırh yapardı.” Bu ayeti anımsadınız mı? Geller = Davut'un soyundan gelenlerin TAMGA = Damgası. (Bizdeki Üçoklar, Bozoklar gibi.)

Ayeti anımsadınız mı? Davut'un, eliyle demiri hamur gibi eğip-büküp elbise yaptığını da anımsadınız mı? (Bazı genetik-psiĢik üstünlükler sayesinde, o kiĢilerin paranormal gösterileri olması çok doğaldır, yadırgamayınız.)

Bu özellik Ģu: Elektronları çekip alıyorsunuz. Atomları iyonize edince, yani elektronsuz bırakınca, parmaklarınızın arasında bükülüveriyor. Quantumcular bunu bilirler. Magnetik aĢırı bir alanda elektronlar, uzay kafesini (raumgitter) terk ederler, kalan da -Fil suresindeki gibi- “yenik ekine benzeyen delik deĢik” bir metaldir.

<> Ahit Sandığı, atom bombasının teknolojisi mi oluyor?

Atom ve H bombası (Fission ve Fusion)...

<> Ahit Sandığı hala onların elinde mi?

Hayır, o saklı. Onun, Fırat ırmağı yatağında olduğu ve Mehdi döneminde bulunacağı söylenegelmiĢtir.

Uri Geller = Davut‟un GENETĠĞĠNĠ TAġIMAKTADIR. Tabutüssekine‟yi ise Levililer ile Kuraitza kabileleri taĢımaktadır. Ġsrail'in 12 oğlu vardır. Levi bunlardan biridir, diğeri Yusuf = Kuraytza klanıdır.

Daha Süleyman hazineleri bile bulunamadı. Hepsinin bir zamanı var. Ahit tabutu Ģimdilik sakin.

Onun dört ucunda boğa - kartal - aslan - insan yüzleri var. Yani ArĢ'ın dört direğini taĢıyan, dört yüzü olan dört melek. (Hamale-i ArĢ = Kerrubi melekleri.) Ayete dikkat ediniz: “Tabutüssekine‟yi MELEKLER TAġIRDI” diyor. Öyle değil mi? Melekler burada bir uranyum çubuğunun tepkime baĢlatmaması için

“ayar” çubuğu rolünü üstleniyorlar.

Ġçinde ise Tevrat Levhası var. O levha, Tur dağında ALLAH tarafından yıldırım ile harf harf (runik) yazılarak Musa‟ya verildi. Musa'ya bunu taĢırken ölmemesi için, “Burası Tuwa vadisidir, kutsaldır, ayakkabını çıkar ve öyle gel” dedi Allah... Elektriği bilirsiniz, ıslak bir lastik sizi öldürür. Ama ayakkabınız keçeden yapılmıĢsa size yalıtkanlık görevi yapar.

<> Phoenix-Aquila, sandığı koruyan meleklerin Tevratçası mı?

Onun anlamı “Zümrüdü Anka KuĢu” (Fönix = Anka). Aquillas = Kartal ve hem de akrep demektir. Aquilla = Kartal (Eagle). Aquilas = Scorpion = Akreb. Aynı zamanda akrep burcunun simgesidir. Ġyi akrep burçlulara kartal, kötülerine de akrep oğlu akrep derler. Bu bir espri değildir.

Akrep burcunun iyisi çok iyi, kötüsü çok kötüdür, arası ortası yoktur. Ya “Kartal - Akrep”sinizdir ya da

“Akrep - Akrep”...

ġimdi candaĢın beklediği yerlere dönmem için, Ģu Ahit Sandığını bitirelim. Bugün konu Ebu Süfyan ama...

Tuwa vadisine yalınayak girme olayını da anladık mı? Ahit sandığı = Sakin duran sandık. (Tabut, sandık demektir, ne yapalım Arapçası böyle.)

Bunu iĢlememizin nedeni vardı: nedeni, Ġbrahim babamızın iki kolunun / dalının, Mekke'ye GÖZCÜ BEKÇĠ OLMASI olayı ile ilgiliydi. Bu bir vasiyetti. Beni KureyĢ = Beni Ġsmail soyundan. Beni Kurayza = Beni Ġsrail soyundan. Ġbrahim'in iki dalı, iki vasiyeti.

Ġsmail, 200. göbekten çocukları KUREYġ. Ġsrail, 200. göbekten çocukları ise Kurayza. Bu iki kabile, 200 kuĢak boyunca her Ģeyi değiĢtirdiler. Mekke, KureyĢ namussuzları elinde PUTHANE oldu. 360 put KureyĢliler‟indi. Ancak Kurayzalılar‟ın ise bir tek PUT'u vardı. Çünkü Kurayza Ehli Kitab idi. Put'un adı ise Minat idi. Yani Allah'ın sembolüydü. Kurayzalılar, KureyĢliler gibi puta değil, vasiyet gereği Kabe‟yi sembolize eden bir tek SĠMGEYE tapıyorlardı.

360 put vardı. 180 (Sağ grup) olanına (Aziz, büyük muAZZAM anlamında) Uzza, diğer 180'e ise Lat bakıyordu. ġimdi bu putlarla ilgili ayeti bulabilir misiniz?

<> Mekke‟nin kuğuları diye bahsi geçenler mi?

Evet Ğaraniyk, üç ak kuğu...

<> 53-Necm/19: Gördünüz mü o Lat ve Uzza'yı? - 20: Ve üçüncü olarak da Menat'ı?

ĠĢte Menat, ÜÇÜNCÜ olan, “Tek tanrılıların, yani Yahudi Kurayza kabilesinin” övülmüĢ anlamındaki ayrıcalıklı sembolüydü.

180 x 2 = 360 KureyĢliler‟in putlarıydı. Ama 361‟incisi ise Menat, Yahudi Kurayzalılar‟ın simgesiydi.

(19 x 19 = 361) Kurayzalılar Tevrat gereği çok Ģey biliyorlardı. “Onda 19 vardır”ın sırrını... “Sana Zülkarneyn'i sorarlar.”

(Soranlar Kurayzalılardı, çünkü Tevrat'ta Zülkarneyn vardır.) Yahudiler böylece kitabın (Kur'an'ın) semavi olup olmadığını anlamaya çalıĢıyorlardı. Ama dinleri bozulmuĢ olduğu için onlar da “kafir”

kategorisindendiler. Muğiyre de Kurayza'lı bir Cohen (Kahin)dir.

Arapça ve Ġbranice kardeĢtir, diller ilk zaman çok benziyorlardı. Örneğin “Minaat al Haaretz”

derlerdi. Naat = Övgü kelimesinden türemedir. Haaretz = Haric okunur. Yani “Menat, Hariç kalan put”

demek... Kur'an bunun için ayrı bir ayette “Ve üçüncüleri olan Menat” diye bildiriyor bize. Bir çırpıda üçünü saymıyor...

Kurayza kabilesinin safkan Yahudi olduğunu bilen var mı?

<> Menat‟ın sırrı?

Menat'ın sırrı, göksel ve tek bir Allah'ın simgesi. Yani “360 put bir tarafa, BĠZĠMKĠ ondan HARĠÇ”

diyorlardı. Naat = Övmek. Menaat = ÖvülmüĢ. Uzza = Muazzam. Lat = Melat (BaĢlangıç). Menat put değildi, vasiyet idi, bir sembol idi, bir levha idi, Ġbranice idi. ġekil biçim yoktu, sadece tek bir ufak resim vardı, bir kuğu. Kalanı, on emir benzerinde Ġbranice yazılardı.

<> evet hocam bende vasiyet acaba ebu süfyandan muaviye‟ye mi devretti merakındayım??

Ama Kurayza'nın Yahudi kabilesi olduğunu lütfen bir eli çabuk web search etsin. Ondan sonra devam edeceğim. Mekke'deki, vasiyet gereği tek Yahudi kabilesi...

<> http://debate.org.uk/topics/coolcalm/muha_jews.html

<> Once the frustrated Meccans finally left, Muhammad declared war on the last Jewish tribe in Medina, the Kurayza. Unlike the other Jewish families before them, they were given no clemency.

<> Ne var ki, Peygamber döneminde, arada saldırmazlık antlaĢması bulunan kimi kitap ehline

“AntlaĢma hükümlerini bozuyorsunuz, kimileriniz gidip Ģurada burada aleyhimize bulunuyor” denilerek saldırılmıĢ ve çoğunlukla öldürülmüĢlerdir. “Benu Kurayza” (Kurayza Oğulları - Yahudiler) bunlardandır...

(Bkz. Buhari, Kitabu'l-Megazi/30, Tecri...)

Önemli olan böyle bir Yahudi Kabilenin olduğudur, bunu tescil ettik mi?? KureyĢ ve Kurayza, ikisi de fitnenin en büyüğüydü. Birbirlerinden kız alıp verirlerdi. (Tabii zenginleri kastediyorum.) Büyük bir ihtiĢam vardı.

<> Etnik yapı: Hicretten önce Yesrib'de Kurayza, Kaynukâ ve Nadîr kabilelerinden oluĢan Yahudiler, Güney Arabistan kökenli Evs ve Hazrec Arap kabileleri, Kudâa kabilelerinin ve hatta Amâlika'nın

bakiyelerinden oluĢan kabileler ve bunların yanında sayıları az da olsa, daha ziyade köle olan, baĢka etnik kökenli, meselâ Ġranlı insanlar bulunuyordu. Yesrib'in, Ġslâm‟ın doğuĢuna kadar nesilleri gelen Yahudilerden ve Arap kabilelerinden önceki... (Diyanet ĠĢleri BĢk.)

Nasıl ki Yom = Yewm, Haritz = Hariç, Kohen = Kâhin ise, KureyĢi = Kurayzi idi. (Amalikalılar da Yahudiydi.) Ġsrail ve Ġsmail birbirine ne kadar çok benziyor. YA HU = Ya Hüwe = Yahowa, ne kadar çok benziyor. Çünkü KARDEġ çocukları. Birisi Samice (Sara), ötekisi Hamice (Hacer) konuĢuyorlardı. Baba bir, anne ayrı, iki kardeĢ, Ġsmail ve Ġsrail.

<> Ishak ne oluyor??

(Ġsrail burada Yakub, Ġshak anlamında değil, soy sop anlamında.)

Ġsmail'in 200. göbekten kabilesi KureyĢ, Ġsrail'in de Kurayz idi. Atalarının da BĠR HARFĠ oynuyordu.

Kendilerinin de bir harfi ġ yerine Z olarak oynuyor. (Harf farkı anlamında oynuyor diyorum.)

ĠĢte bu iki kabilenin, iki korucunun, iki zengin kabilenin veliliklerinden çıkan kiĢi, yani melez olanlar MEKKE EMĠRĠ OLURDU. Mesela Ebu Talib, ya da Muttalib olamazdı. Olması gereken kiĢi ĠKĠ KABĠLENĠN BĠRDEN ÇOCUĞU OLMASI GEREKEN KĠġĠDĠR. Yani Süfyan'dır.

<> Resulullah da mı?

Hayır, Resulullah'da, ya da babasında, amcasında, dedesinde Yahudi kanı olsaydı, onlar Ebu Süfyan'dan önce Mekke Emiri olurlardı. KureyĢ - Kurayz ortak “Emir” adeti, Resulullah'ın Mekke'yi Ebu

Hayır, Resulullah'da, ya da babasında, amcasında, dedesinde Yahudi kanı olsaydı, onlar Ebu Süfyan'dan önce Mekke Emiri olurlardı. KureyĢ - Kurayz ortak “Emir” adeti, Resulullah'ın Mekke'yi Ebu