• Sonuç bulunamadı

Shelal Gedo: “Syria Should be a Democratic, Federal, Secular, and

Parliamentary State”

Irak’ta bulunduğumuz süre boyunca Suriyeli Kürt muhaliflerle görüş-meler gerçekleştirmeye çalıştık. Kürt Ulusal Konseyi’ne üye olan par-tilerin temsilcilerinin tamamına ulaşamasak da bir kısmını ulaşma-yı başarabildik. Bu kişiler arasında en renkli simalardan birisi Şelal Gedo’ydu. Gedo ile Suriye’nin ve Suriye Kürtlerinin durumu ile ilgili bir söyleşi gerçekleştirdik.

During our presence in Iraq, we tried to make interviews with Syrian Kurdish opponents. Even if we could not reach all representatives of the parties which are members of Kurdish National Council, we could reach some of them.

One of the most prominent figures among them was Shelal Gedo. We carried out an interview with Gedo on current situation of Syria and Syrian Kurds.

Röportaj: Yrd. Doç. Dr. Serhat Erkmen, ORSAM Ortadoğu Danışmanı

Röportaj

ORSAM: Bize kendinizi ve partinizi tanıtır mısınız?

Şelal Geddo: İsmim Şelal Geddo, Suriye Kürt Ulusal Konseyi’nin üyesi ve Suriye Kürt Sol par-tisi Kuzey Irak temsilcisiyim.

ORSAM: Bize biraz partinizden bahsedebilir misiniz?

Geddo: Partimiz 1965 yılında kurulmuş laik ve sol bir partidir. Suriye’de bir devrim yoluyla eşit-lik yaratılması gerektiğine inanmaktadır. Parti-miz, Suriye Kürtlerinin büyük partilerinden bi-risiydi. Ancak parti içinde yaşanan anlaşmazlık-lardan dolayı birkaç parçaya bölünmüştür.

Par-timizin lideri Muhammet Musa Muhammet’tir.

Partimizin çıkarlarını bir kenara koyup tüm partiler olarak milletimizin çıkarlarını ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. 11 ayrı partinin birara-ya gelerek oluşturduğu KUK’in başarılı olması için çaba gösteriyoruz. Suriye’de yalnız hareket eden partiler zayıf kalmaktadır. Ancak partilerin biraraya gelmeleri halinde halk onları destekle-mektedir. Bunun en önemli örneği, 2004 Kamışlı Olayları’dır. Bu olayda partiler birarada hareket ettikleri için halk onlara destek vermişti.

ORSAM: Suriye’nin geleceği hakkında ne dü-şünüyorsunuz? Sizce Beşar Esad Rejimi varlı-ğını sürdürebilecek mi?

Geddo: Suriye’de durum her geçen gün daha kö-tüye gidiyor ve ilerleyen günlerde daha da kökö-tüye gideceğe benziyor. Bunun en önemli nedeni reji-min halkın taleplerini kuvvet kullanarak bastır-maya çalışmasıdır. Rejim halkı katlediyor. Olay-ların bu biçimde sürmesi halinde rejimin katli-amlarını artıracağını ve çok daha kanlı olaylarla karşı karşıya kalabileceğimizi düşünüyorum.

Beşar Esad’ın yönetimi Saddam Hüseyin’in dü-zenine benzemektedir. Uzun yıllar boyunca Sad-dam Hüseyin’in halkına nasıl zulmettiyse Beşar Esad da etmektedir. Her iki devlet de Baas partisi hakimdi, her iki ülke arasındaki Baas partileri arasında bir fark yoktur. Bu durum bize ilerleyen günlerde katliamların artacağını düşündürüyor.

Ayaklanmalara ekonominin başkenti olan Ha-lep ve siyasetin başkenti olan Şam da katılırsa o zaman ülkede çok daha fazla kan dökülecektir.

Suriye’nin geleceği belirsizliğe sürükleniyor. Be-şar Esad Yönetimi, halkını tamamen tüketmeden önce çekilmek istemiyor. Uluslararası güçlerin tutumundaki belirsizlik de onun bu tutumunu sürdürmesini sağlıyor. Uluslararası güçlerin is-teksizliği Suriye’deki değişimi iç faktörlerin sağ-lamasını zorunlu hale getiriyor. Bunun da sonu-cu çatışmaların daha kanlı olması demektir.

ORSAM: Suriye’de Kürtlerin yaşadığı bölge-lerde ülkenin geri kalanına göre daha az gös-terinin yaşandığını görüyoruz. Bunun nedeni nedir?

Geddo: Görüntü bu olmasına rağmen bu çok da gerçek değildir. Bunun en önemli nedeni Beşar Esad Yönetimi’nin Kürtlerle doğrudan karşı kar-şıya gelmekten kaçınmasıdır. 15 Mart’ta Dara’da gösteriler başladığında ilk günlerde dahi onlarca kişi öldürülmüştü, buna rağmen aynı günlerde Kamışlı’da da gösteriler başlamasına rağmen bir damla kan bile dökülmemiştir. Rejimin Kürtlerle çatışmayı istememesi Kürtlerin bu sistemin de-vamını istediği anlamına gelmemektedir. Baş-langıçtan beri Kürtler ayaklanmaya katılmıştır.

Örneğin Amuda’da neredeyse her gün göste-ri yapılmaktadır. Bu göstegöste-rilerde Beşar Esad’ın idam edilmesi ve Baas’ın devrilmesi gerekliliği sloganları sürekli olarak atılmaktadır. Ancak, şu ana kadar Suriye rejimi oraya bir tek tank bile göndermemiştir.

ORSAM: Beşar Esad Yönetimi’nin bu gösteri-lerle devrilebileceğini düşünüyor musunuz?

Geddo: Ben rejimin gösteriler yoluyla düşebile-ceğini düşünüyorum. Bildiğim kadarıyla dünya çapında buna benzer büyük ayaklanmalar başa-rılı olmuşlardır. Son yıllarda yaşanan buna ben-zer olaylarda da sistemlerin değiştiğini gördük.

Buna dayanarak Suriye’deki ayaklanmanın başa-rılı olacağını ve rejimin değişeceğini düşünüyo-rum. Böylece bütün Suriye halkı isteğine ulaşmış olacaktır.

ORSAM: Uluslararası toplumun ve büyük güçlerin Suriye’ye bakışını nasıl değerlendiri-yorsunuz?

Geddo: Suriye’deki halk genel olarak batının ve özel olarak da Fransa’nın tutumunu hiç unutma-yacaktır. Genel olarak Batı Suriye halkını destek-liyor ama daha fazla destek istiyoruz. Rusya ve Çin’in BM kararını veto etmesi ise bizim açımız-dan üzücüdür. Rusya, geçici çıkarlar elde edebil-mek için bu tür krizlerde farklı bir tutum alıyor.

Ancak Suriye halkının bu tutumu unutmayacağı ve batı ülkelerinin tutumunu hatırlayacağı kesin-dir. Türkiye’nin tutumunda da gelgitler bulun-maktadır. Türkiye ve Suriye arasında sosyal bağ-lar var. Suriye ve Türkiye’deki Kürtlerin arasında bağlar var. Suriye’de istikrar olması Türkiye’nin çıkarınadır. Buradaki gerginlik Türkiye için endi-şe vericidir. Türkiye’nin bu endiendi-şesini anlıyorum.

Türkiye’nin Suriye’deki çıkarlarını kollaması nor-maldir. Suriye halkı Türkiye’den kimsenin ara-sında ayrımcılık yapmadan tutum takınmasını ve bütün Suriyelilere aynı gözle bakmasını bekliyor.

ORSAM: Türkiye Avrupa ülkelerine göre çok daha sert bir Suriye politikası izliyor, bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?

Geddo: Bence bu içeriye yönelik bir yatıştırma politikasıdır. Türkiye halkı hükümete daha sert olması konusunda baskı yapıyor, yoksa Türk hü-kümeti bu kadar sert bir politika izlenmesinin yanında değildir. Her şeye rağmen Türkiye’nin tutumunu anlıyoruz. Suriye Kürtleri olarak Türkiye’den dilenmek değil dostluğunu istiyoruz.

ORSAM: Erbil toplantısı hedeflerine ulaşabil-di mi?

Geddo: En önemli olan şey Suriye Kürt partile-rinin birleşmeye karar vermeleri ve hareketlerin birleşmeye başlamasıdır. İsteklerin birleştiril-mesidir. Bunun en önemlisi kendi kaderini tayin hakkıdır. Şu anda Kürtler KUK’un çatısı altında birleşmiş durumdadır. Aynı zamanda tüm mu-halif partilerin birleştirilmesine de karar veril-miştir. Diğer muhalif partilerle ilişkilerinde de kendi kaderini tayin hakkını ön safhaya taşıdık.

Bizim hedefimiz, Suriye çatısı altında kalmaktır.

Fakat, bu hedef Suriye’nin demokratik, ademi merkeziyetçi, laik parlamenter ve çoğulcu olması halinde geçerli olacaktır.

ORSAM: KUK nasıl bir örgüttür? Kimlerden oluşmaktadır?

Geddo: KUK 256 üyeden oluşmaktadır. Bun-ların %60’ı bağımsız, diğerleri değişik partilere bağlıdır. Toplantıya 11 Kürt partisi katılmıştır.

Ayrıca, bunlara gençlik ve kadın hareketleri ve STK’lar katılmıştır. Bunlar arasında birçok ba-ğımsız kişi ve bilim adamı katılmıştır. Birçok kişi bunu Kürt parlamentosu olarak algılamaktadır.

Bunun sonucu olarak ortaya çıkan kurumlardan birisi Yürütme Kurulu’dur. Bu heyet 45 kişiden oluşmaktadır. Bunların 22’si parti üyeleri diğer-leri ise bağımsızlardır.

ORSAM: Bu bağımsız dediğiniz örgütler kim-lerdir? Suriye’de bağımsız STK var mı?

Geddo: Bunlar siyasi partilere katılmayan kişi-lerdir. Bunlar partisel çerçeve dışında çalışanlar-dır. Bu nedenle bağımsızlar diyoruz.

ORSAM: KUK’un liderliği değişiyor mu? Aynı kişide mi kalacak?

Geddo: Başkanlık sistemi iki ayda bir parti lider-leri arasında değişecektir.

ORSAM: Erbil’de yapılan konferans amacına ulaştı mı? Başka konferanslar yapılacak mı?

Geddo: Her altı ayda bir toplanması planlanıyor.

KUK’u oluşturan 256 kişilik konsey bir tür mec-listir. Alınan kararları alma yetkisine sahiptir.

ORSAM: Bu konseyi oluşturan bütün parti-lerin Suriye’de Kürtparti-lerin geleceğine ilişkin fikirleri aynı mıdır? Federalizm, özerklik ya da demokratik özerklik hangi görüşü savunu-yorlar?

Geddo: Bizim için en önemli olan şey, Kürt par-tilerinin görüşünü birleştirmektedir. Bunların üzerinde anlaştığı en önemli nokta kendi kade-rini tayin hakkıdır. Bütün partiler bu talebi vur-gulamaktadır.

ORSAM: Sizin partiniz Suriye’de Kürtlere ne verilmesini istemektedir?

Geddo: Bizim partimize göre Suriye, demokra-tik, federal, laik, parlamenter bir devlet olmalı ve tüm grupların haklarını alabileceği bir Suriye ku-rulmalıdır. Partiler ve kişisel bazda herkesin ken-di hakkını almasını istiyoruz. Federal sistem Su-riye için en doğru çözüm olacaktır. Ayrıca, tarih boyunca ortaya çıkan sorunların çözümü bizce budur. Suriye’nin geleceğinin iyi inşa edilmesini istiyorsak yeni Suriye demokratik, federal ve laik bir Suriye olmalıdır. Bu federal sistemden endişe duymaya gerek yoktur.

ORSAM: Federal sistemin neye benzemesi gerektiğini düşünüyorsunuz? KBH’de olduğu gibi bir federal bölge kurulması ve Kürtlerin burada kendi kendilerini yönetmesi şeklinde mi olmalı?

Geddo: Buradakinin aynısı değil, aynısını talep etmiyoruz. Fakat, insanlarımız KBH’dekinden daha azını istemiyorlar.

ORSAM: PYD’nin Suriye rejimiyle işbirliği yaptığı ve diğer partilere baskı yaptığı söyle-niyor. Bu doğru mu değil mi?

Geddo: Meclis dışında başka partilerin olduğu bir gerçektir. Bunları da grubumuza dahil etme-ye çalışıyoruz.

ORSAM: Yanıtlarınız için teşekkür ederiz.

* Bu röportaj 9 Şubat 2012’de Erbil’de gerçekleş-tirilmiştir.

Ali Şemdin: “Suriye’de Kürtlerin

Outline

Benzer Belgeler