• Sonuç bulunamadı

BİRİNCİ BÖLÜM SAVUNMA SANAYİ

1.1. Savunma Sanayinin Tanımı ve Özellikler

1.1.5. Savunma Sanayinin Önem

Savunma sanayine ayrılan kaynak tek başına değerlendirildiğinde ekonomik verimliliği birçok ekonomist tarafından tartışma konusu olmuştur. Fakat savunma sanayinin ulusal politikalar ve stratejilerin uluslararası alanda uygulanmasındaki etkisi, caydırıcılığa olan katkısı, kritik savunma sistemlerinde dışa bağımlılığın getirdiği tehlikeli riskleri azaltması, teknolojik gelişmeye ve ulusal refaha katkısı gibi özelliklerini gelişmiş ülkeler göz ardı etmemektedir.48 Savunma sanayi alanında gelişmiş olan ülkeler incelendiğinde; özellikle büyük ölçekli savunma tedarik programlarının kendi ülkelerine en çok faydayı sağlayacak alanlarda teknolojik altyapıyı geliştirme, sanayileşme düzeyini yükseltme, iş gücü kalitesini arttırma, temel bilimlerde eğitim-öğretimi, uygulamalı bilimlerde ise araştırma ve geliştirme olanaklarını geliştirmek amacıyla kullanma gayreti içinde oldukları görülmektedir. Yabancı sermaye ile savunma sanayi teşkil etmeye çalışan ülkeler ise gerçekleştirilen büyük savunma programlarında yapılan yardımlara rağmen, yabancı sermaye ile yatırım yapılan alanlarda yeni ürün tasarlayacak teknolojiyi elde edememektedir.49

Devletin savunma amacıyla ayırdıkları çok büyük bütçelerin diğer alalnlardaki bütçe harcamalarına bir fırsat maliyeti vardır. Savunma amacıyla ayrılan kaynağın yurtdışı yerine yurt içinde kalacak şekilde planlanması önemlidir. Ayrılan bütçedeki mali kaynağın milli savunma sanayi tesisi amacıyla harcanması ve çeşitli

şekillerde milli ekonomiye tekrar geri döndürülmesi gelişmiş ülkelerin hedefidir.50

Ülkemiz için ise ekonomik ve politik olarak varlığımızı gelecek yüzyıllarda da sürdürecek teknolojik gelişmeyi, yalnızca kendi ulusal olanaklarımız ile kurduğumuz ve geliştirdiğimiz milli savunma sanayinde ve bu alandan sanayinin diğer alanlarına aktarabildiğimiz, özellikle milli araştırma ve geliştirme çalışmalarına dayalı, yeni ürün

47

Ziylan ve diğerleri, Savunma Sanayi ve Tedarik, s.17. 48

Mehmet Zaim, “Türk Savunma Sanayiinde Gelecek Tartışmaları İçin Öneriler”, Savunma Sanayi

Gündemi Dergisi, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Sayı: 8, Temmuz 2009, (Türk Savunma Sanayiinde Gelecek Tartışmaları) s. 66.

49

Ziylan, Milli Ana Yüklenicilik, s.20. 50

geliştirme programları sayesinde sağlayabileceğimiz değerlendirilmektedir. Bölgemizde ve dünyadaki ulusal çıkarlarımızı korumak, dünya üzerinde siyasi ve ekonomik varlığımız ile ulusal savunmamızı en üst düzeye çıkartacak olan caydırıcı bir askeri gücü bulundurabilmek, ancak kendi milli savunma sanayimizi geliştirebilmemiz ölçüsünde olacağı açıktır.51

Milli olarak savunma sanayi teşkil etmenin temel amacı, ülkemizin bu alandaki dışa bağımlılığını en aza indirerek, uluslararası ilişkilerde en önemli yaptırım güçlerinden biri olan askeri caydırıcılığı en üst düzeye çıkarmaktır. Mevcut durumda gelinen siyasi ve ekonomik ortam askeri caydırıcılığın büyük ölçüde, silahlı kuvvetlerin sahip olduğu asker veya silah sistemlerinin sayısı ile değil, bunların milli olarak tasarlanıp üretilmesinden kaynaklanan etkinliği ve istenilen yer ve zamanda herhangi bir kısıtlamaya bağlı olmadan özgürce kullanabilme serbestliği ile ölçülmektedir.52

Savunma sanayindeki araştırma ve geliştirme faaliyeti yeni ve özgün tasarım, gelişmiş üretim ile yönetim teknolojilerinin tümünü kapsamalıdır. Diğer ülkelerle lisans antlaşmaları vasıtasıyla uygulanan teknoloji transferleri, tüm alt konularda kapsamlı ve yetenekli bir araştırma ve geliştirme personeli tarafından analiz edilerek daha üst seviyelerde yeni teknolojilerin geliştirilmesi başarılamazsa, yeni tasarımlar ortaya konamazsa ve geliştirilen ürünler dünya çapında diğer devletlere ihraç edilemiyorsa satın alınan teknolojinin savunma sanayinde rekabet üstünlüğü sağlaması, askeri caydırıcılığı arttırabilmesi veya dünya siyaseti üzerinde söz sahibi olunabilmesi olanak dışıdır.53

Günümüzde çok hızlı gelişen ve süratle yenilenen teknoloji ile birlikte savunma sistemlerinin etkinlik değerlendirmesi de değişmiş, vuruş gücü, isabet oranı, silahın çapı, menzili, hareket yeteneği gibi klasik niteliklerin yanında, güvenilir olma ve gerçek zamanlı çalışma gibi yeni özellikler de eklenmiştir. Özellikle yazılım kontrolünde çalışan yeni tasarım yüksek teknolojili donanım ve platformlar şeklinde tanımlayabileceğimiz günümüzdeki yeni savunma sistemlerinin, gerek duyulan yer ve zamanda, süratle, esnek, bağımsız ve güvenilir bir biçimde kullanılabilmesi çok önemli hale gelmiştir. Dünyada savunma sanayinde günümüzde ortaya çıkan etkin

51

Ziylan, Milli Ana Yüklenicilik, s.23. 52

Zaim, Yeni Türk Savunma Sanayii Stratejisi, s.14. 53

nitelik; bir savunma sistem ve teçhizatını oluşturan yazılım, donanım, temel ve uygulamalı teknolojilerin tümüne eksiksiz hâkimiyet şeklinde tanımlanabilir. Belirtilen özelliği tam olarak özümsemeden ve kabul etmeden elde edilecek savunma teçhizat ve platformların, savunma sanayini bu niteliklere uygun olarak geliştiren ve oluşturan bir ülke karşısında başarı elde edemeyeceği açıktır. Teknolojik gücü milli güvenliğin ana unsurlarından biri olarak değerlendirmek gerekmektedir. İfade edilmek istenen teknolojik güç; diğer ülkelerden satın alınan, transfer edilen, teknolojik güç değildir. Teknolojik güç; milli olarak edinilmiş, bütünüyle hâkim olunmuş, geliştirilerek sanayinin diğer alanlarındaki teknolojilere, cihazlara ve sistemlere dönüştürülebilecek milli teknolojik güçtür.54

Bulunduğumuz coğrafyada özellikle İsrail geliştirdiği bağımsız savunma sanayi teknolojisi ve bu teknolojiyi diğer sanayi kollarına aktarma yeteneği sayesinde dünya üzerinde siyasi ve ekonomik üstünlük sağlamıştır.55 Ülkemizin ise mevcut durumda karşılaştığı teknolojik bağımlılık en önemli tehditlerden bir tanesidir. Oluşan tehdide karşı strateji ve politika oluşturulması hayati öneme sahiptir. Strateji ve politika oluşturma sürecinde ana hedeflerden en önemlisi mutlaka teknolojik bağımsızlık olmalıdır. Milli savunma sanayini teknolojik bağımsızlığı gerçekleştirmekte öncü sektör olarak değerlendirmelidir. Savunma alanına aktarılan bütçeyi büyük ölçüde bu hedefi gerçekleştirmek için kullanmalıdır. Sadece bulunulan coğrafyada bölgesel olarak değil dünyada önemli bir güç olma yolunda geliştirmesi gereken stratejik hedefleri saptayabilecek yetenek elde bulundurulmalıdır.56

Günümüzde savunma alanında gelinen nokta, savunma silah, teçhizat ve platformlarında sayısal üstünlük sağlamak yerine diğer ülkelerden izin almadan kullanılabilecek vurucu gücü yüksek, ileri teknolojiye dayalı silahlara önem vermeyi gerekli kılmaktadır. Bu kapsamda isabetli, sürdürülebilir ve istikrarlı bir gelişmenin uzun vadede sağlanabilmesi, dünya üzerinde bağımsızlık ile stratejik çıkarların korunması, ülke savunma sanayinin geliştirilerek mümkün olan ileri milli teknoloji ürünleriyle silahlı kuvvetlerin teçhiz edebilmesine sıkı sıkıya bağlı olacağı değerlendirilmektedir.57

54

ASELSAN, Sanayileşme ve Teknolojinin Önemi, ss.3–5. 55

Aytekin Ziylan, Savunma Sanayi Üzerine, Ankara, 1999 (Savunma Sanayi Üzerine), ss.21–22. 56

Ziylan, İsrail Hava Kuvvetleri, s.24. 57