• Sonuç bulunamadı

2.2. Rehberlik Hizmetleri

2.2.3. Rehberlik Çalışmalarının Türkiye’deki Tarihsel Gelişimi

Türkiye’de rehberlik, 1950’li yıllarda başlamış olmasına karşın okul programlarında rehberlik anlayışının yer alması Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar inmektedir. 1939 tarihli bir ilkokul programında öğretmenin öğrencilere “kılavuzluk” etmesine işaret edilerek rehberlikten dolaylı bir şekilde bahsedilmiştir (Poyraz, 2006). 1948 tarihli ortaokul programında yer alan “okul her öğrenciyi kendi yetenekleri sınırı içinde en yüksek başarıya

götürecek kılavuzluğu yapmalıdır” ifadesi ile öğretmenlerin rehberlik görevine işaret etmektedir (Kuzgun, 2014, s. 16). 1947’lerde Marshall yardımıyla başlayan Türk- Amerikan dostluk ilişkileriyle Amerika’ya gruplar halinde öğrenciler gönderilmeye başlanmıştır. Amerika’dan Türkiye’ye birçok alanlarda uzmanlar gelmeye başlamıştır. Örgütlenmiş rehberlik etkinliklerinin Türk eğitiminde yer almaya başlamasında Türk- Amerikan ilişkilerinin rolü büyüktür (Tan ve Baloğlu, 2011, s. 40-41).

Türk eğitiminde rehberlik, öğrencilere psikolojik hizmetler konusunda bilinçli çabalar 1950’den sonra başlamıştır. 1950-56 yıllarını kapsayan dönemin rehberlik ve psikolojik danışma çalışmaları yönünden Türk eğitim sisteminde çok hareketli bir dönem olduğunu belirten Tan (2000) bu dönem gelişmelerini şu şekilde sıralamıştır (s. 36-42):

Yabancı uzmanlar: 1951-52 ders yılında Missouri Üniversitesinden Türkiye’ye getirilmiş

olan Profesör Rufi, Türk ortaöğretimini inceleyen raporunda “öğrencilerdeki bireysel farklara önem verilmesi” üzerinde durmuştur. Bazı öğretmen ve yönetici gruplarına rehberlik ve danışma konusunda konferanslar vermiştir. 1952-53 ders yılında Tompkins, Mills, Beals ve Kvaraceus adlı eğitim uzmanları Türkiye’ye gelmişlerdir. Tompkins hazırladığı raporda rehberlik ve danışma hizmetleri ile ölçme ve değerlendirme çalışmalarına olan ihtiyaca dikkat çekmiştir. Mills ve Beals’in 1955 yılında hazırladıkları raporda rehberlik ve psikolojik yardım hizmetlerinin gereğine vurgu yapılmıştır. Kvaraceus (Boston Üniversitesi), Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir test bürosu kurulmasını önermiştir.

Test ve Araştırma Bürosu ve Psikoteknik Laboratuvarı: 23 Mart 1953’de Talim ve Terbiye

Dairesine bağlı olarak Test ve Araştırma Bürosu kurulmuştur. Test ve Araştırma bürosu, eğitimde bilimsel araştırmalar, objektif ölçme metotlarının tanıtılması ve yaygınlaştırılmasında etkili olmuştur. İlkokul ve ortaokul seviyelerinde birçok başarı testleri geliştirilmiştir. Birçok Amerikan yetenek testleri Türkçeye tercüme edilmiştir.

Yaz Seminerleri: 1954-1955 yıllarında rehberlik konusunda yaz kursları yapılmıştır.

Amerikalı müşavir Profesör Otto Mathiasen’ın öncülüğünde yapılan Kandilli seminerine Milli Eğitim müdürleri, okul idarecileri ve bazı öğretmenler katılmıştır. Kandilli raporları rehberlik ve danışma çalışmalarına ışık tutacak çok önemli gözlem ve öneriler içermektedir.

Gazi Eğitim Enstitüsünde Başlatılan Çalışmalar: 1953-54 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü

ve okutulmuştur. Gazi Eğitim Enstitüsü, okul bünyesinde bir rehberlik bürosu kurarak bir öğretim üyesinin sorumluluğunda çalışmalara başlamıştır.

Okullarda Örgütlenme Girişimleri ve Diğer Uygulamalar: 1954 yılında Milli Eğitim

Bakanlığı bünyesinde bir rehberlik bürosu kurulması için Talim ve Terbiye Dairesi Başkanlığına proje sunulmuştur. 1953 yılında Ankara’da Ankara Kız Lisesinde ve İstanbul’da Atatürk Kız Lisesinde rehberlik ve psikolojik danışma çalışmalarına başlanmıştır. Ankara ve İstanbul’da başlamak üzere Rehberlik ve Araştırma Merkezleri kurulmaya başlamıştır. Bu çabalar rehberlik ve psikolojik danışma çabalarının geniş öğretmen kitlelerine yayılmasına hizmet etmiştir.

Türkiye’de 1957-1969 yılları rehberlik faaliyetlerinin gelişmesinde durağan bir dönem olmuştur. 1965 yılında Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi bünyesinde Eğitim Psikolojisi ve Rehberlik bölümü açılmıştır. 1967 yılında Hacettepe Üniversitesi, mezuniyet sonrası Eğitim Fakültesi Eğitim bölümü içinde ilk PDR lisansüstü programı açılmıştır (Külahoğlu, 2001, s. 36). Milli Eğitim sisteminde rehberlik faaliyetlerine yer verilmesi ilk olarak VII. Milli Eğitim Şurasında (1961) gündeme gelmiştir. Rehberlik faaliyetleri için okul programlarında bir saatlik zaman ayrılması tavsiye edilmiştir. VIII. Milli Eğitim Şurasında (1971) ise rehberlik konusu daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Öğrencileri üniversiteye, mesleğe, hayata hazırlayan programlara ağırlık verilmiştir. Okullarda rehberlik yardımının kaçınılmaz bir ihtiyaç olduğu belirtilmiştir. VII. ve VIII. Milli Eğitim Şuralarında yer alan kararlar eğitim sistemi içinde yer alan “öğretim” ve “yönetim” boyutları yanında “öğrenci kişilik hizmetleri” ve “rehberliğin” üçüncü bir boyut olarak yer almasını sağlamıştır. IX. Milli Eğitim Şurasında orta dereceli okul programlarında rehberlik faaliyetleri için 2 saat zaman ayrılması tavsiye edilmiştir (Özgüven, 1990). 1960’dan sonra planlı kalkınma dönemi başlamıştır. Planlı kalkınma döneminde insan gücü yetiştirme süreci toplumun ekonomik gereksinmeleri açısından değerlendirilmiştir. II. Beş Yıllık Kalkınma Planında (1968-1972) rehberliğin geliştirilmesi için bazı öneriler getirilmiştir:

Gençlere, ortaokul ve liselerde sosyal ve mesleki rehberlik hizmeti sağlanacaktır. Bu hizmet, gençlerin özel sorunlarında ders dışı etkinliklerin geliştirilmesinde, kabiliyetlere göre daha üst seviyede öğrenime veya okulu bırakanların mesleğe yönelmelerinde, tatil aylarında bir işte çalışmalarını düzenlemeye yardımcı olacaktır. Öğrencilerin yetenek, ilgi ve değerlerine uygun meslek ve öğretim dallarına yönelmeleri, okulda geçen zamanlarında eğitim olanaklarından gereği gibi yararlanabilmeleri için okullarda mesleki rehberlik ve

eğitim rehberliği hizmetlerinin geliştirilmesi bir programa bağlanacak, 1969 yılı içinde, öncelikle öğrenci sayısı fazla okullardan başlamak üzere bu hizmetler başlatılacak ve gerekli personelin yetiştirilmesine hız verilecektir. Bazı illerde kurulmuş bulunan Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinin hem gençlerin kişisel eğitim ve meslek sorunları ile uğraşabilecek, hem de okullarda rehberlik hizmetlerinin geliştirilmesinde metot ve araçlar yönünden faydalı olabilecek bir hale getirilmesi için, teşkilat ve uzman personel yönünden imkânları genişletilecek ve ihtiyaç duyulan illerde yeni merkezler için gerekli hazırlıklar 1969 program döneminde tamamlanacaktır (Kuzgun, 2014, s. 18-19).

II. Beş Yıllık Kalkınma Planı, VIII. Milli Eğitim Şûrasında alınan kararların etkisiyle 1970-1971 öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığınca «Orta Dereceli Okullarda Rehberlik Servislerinin Kuruluşu ve Görevleriyle İlgili Esaslar» geliştirilmiştir. 24 genel, mesleki ve teknik ortaöğretim okulunda rehberlik uygulamaları başlatılmıştır. 1974-1975 öğretim yılından başlamak üzere ülke düzeyinde bütün orta dereceli okul programlarında rehberlik çalışmaları için haftada iki saatlik bir süre ayrılmıştır (Doğan, 1991).

1970-1972 yıllarında MEB Planlama Araştırma ve Koordinasyon Dairesi Başkanlığı tarafından iki rapor hazırlanarak rehberlik uygulamalarına ilişkin sorunlar ve çözüm önerileri yer almıştır. 1981 yılında Talim ve Terbiye Kurulu tarafından “Türk Milli Eğitim Sisteminde Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Yeniden Düzenlenmesine İlişkin Esaslar” hazırlanmıştır. Bu dokümanda rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin gereği, bugünkü durumu, amaçları, ilkeleri, örgüt yapısı ve bu örgütte yer alacak personelin niteliği ve görevleri ayrıntılı bir biçimde raporlaştırılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığınca 1983 yılında “Okul Rehberlik Hizmetleri Yönergesi” yayınlanmıştır. Bu çalışmalar okullarda yürütülen PDR hizmetlerini sadece liselerle sınırlandırmıştır, ilkokulları kapsamamıştır (Pişkin, 2006).

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ile rehberlik ve yöneltme ilkesi yasal temele kavuşmuştur. Bu kanunun 6. maddesi şu şekildedir:

“Fertler, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilirler. Millî eğitim sistemi, her bakımdan, bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde düzenlenir. Bu amaçla, ortaöğretim kurumlarına, eğitim programlarının hedeflerine uygun düşecek şekilde hazırlık sınıfları konulabilir. Yöneltmede ve başarının ölçülmesinde rehberlik hizmetlerinden ve objektif ölçme ve değerlendirme metotlarından yararlanılır.”

Ortaöğretimde “yöneltme”yi ifade eden 30. madde: “Yöneltme ilköğretimde başlar; yanılmaları önlemek ve muhtemel gelişmelere göre yeniden yöneltmeyi sağlamak için ortaöğretimde de devam eder. Yöneltme esasları ve çeşitli programlar veya ortaöğretim

okulları arasında yapılacak yatay ve dikey geçiş şartları, Millî Eğitim Bakanlığınca düzenlenir” şeklinde belirtilmiştir.

X. Milli Eğitim Şûrasında (1981) 1974'ten 198l'e kadar yapılan uygulamaların beklenilenleri sağlamadığı belirtilerek yeni milli eğitim sisteminin öğrenci akışı boyutunda rehberlik ve yöneltme konusuna yer verilmiştir. Yeni milli eğitim sisteminin öngördüğü rehberlik ve yöneltme etkinliklerinin;

a. Temel eğitim düzeyinde, özel eğitim görmesi gerekenlerin taranması ve yerleştirilmesi, b. Temel eğitim sonunda öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda örgün lise ve mesleki teknik okul programlarına girmelerinin kararlaştırılması,

c. Temel eğitim sonunda örgün eğitim programından ayrılanlara yaygın eğitim programlarında meslek alanlarına girmeleri için mesleksel rehberlik yapılması,

d. Lise ve mesleki teknik okul programlarına yerleşmiş olanların IX. sınıfta izlenmesi yanılgı ve hataların giderilmesi için yatay geçişlerin sağlanması,

e. Programlarda ders geçme ve kredi düzeninin uygulanması çerçevesinde seçmeli derslerin seçilmesinde eğitsel rehberlik yapılması,

f. Lise ve mesleki teknik okul programları ara sınıflarından ayrılıp "Meslek Sertifikası" ve "Meslek Belgesi" ara programlarına girişte rehberlik edilmesi ve bu programlardan diploma alanların işe yerleştirilmesi,

g. Lise ve mesleki teknik okul programlarından yükseköğretime geçişte, meslek seçmede yardım edilmesi, rehberlik yapılması ve yükseköğretime girenlerin izlenerek, saptanan durumların eğitim sistemine gerektiği biçimde yansıtılması,

h. Temel eğitim ve ortaöğretim düzeyinde belirtilen eğitsel ve mesleksel sorunların ötesinde öğrencilerin sosyal, ailevi, kişisel ve duygusal sorunların giderilmesine uzman kişi olarak yardım sağlanması biçiminde belirlendiği görülmektedir (Özoğlu, 2007, s. 53). 1985 yılında yayınlanan 2201 sayılı “Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği” ile okul rehberlik kurulu, müdür, okul rehber öğretmenleri ve sınıf rehber öğretmenlerin görevleri yayınlanmıştır (MEB, 1985). Bu yönetmelikte rehber öğretmenlerin görevleri aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:

a) Rehberlik programının uygulanışında sınıf rehber öğretmenlerine yardım eder.

b) Okula yeni gelen öğrencilere, sınıf rehber öğretmeni ile işbirliği yaparak, okulu ve yakın çevreyi tanıtan çalışmalar yapar.

c) Okulun öğretim programı, uygulanan mevzuat ve bunlarda yapılan değişiklikleri, rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerini, disiplin kuralları ve ihtiyaç duyulan diğer konular hakkında açıklayıcı bilgiler hazırlar ve öğrencilere duyurulmasını sağlar.

d) Eğitici çalışmaları programlamada ilgili ve sorumlu öğretmenlere yardım eder. Bu çalışmalara katılan öğrencilerin uygunluk ve gelişim durumlarını takip eder, görülen aksaklıkların çözümüne çalışır.

e) Sınıf rehber öğretmenleriyle görüşerek, problemli ve rehberliğe muhtaç öğrencileri tespit eder. Şahsi ve ailevi problemlerinin çözümü için gerekli çalışmaları yapar.

f) Öğrencilerin gidebileceği üst okullar, çalışabileceği iş ve meslekler hakkında bilgi toplar ve bu bilgileri öğrencilere duyurur.

g) Okulda iş ve meslekleri tanıtıcı programlar hazırlar, ilgili okullara ve işyerlerine öğrencilerle birlikte geziler düzenler.

h) Öğrencilerin genel ve özel yetenekleri ile, ilgileri, kişilik özellikleri ve bilgi seviyeleri hakkında bilgi toplamak amacı ile test, envanter ve anket gibi psikolojik ölçme araçları uygular, sonuçlarını toplu dosyalara işler, özel ve şahsi bilgileri gizli tutar.

ı) Üstün zekalı ve üstün özel yetenekli öğrencilerle, özel ihtiyaçları olan öğrencileri tespit eder ve bunları koordinatör rehber öğretmene bildirir.

i) Öğretim programları, okul ve meslek seçimi, başarısızlık, öğrenme güçlükleri, şahsi ve sosyal uyum problemleri vb. konularda öğrencilere psikolojik danışmanlık yapar. Danışmanlık yaptığı öğrencilerin uyum ve gelişim durumlarını takip eder ve sonuçlarını değerlendirir. j) Öğrencilerin rehberlik ve psikolojik danışmaya olan ihtiyaçları, problemleri ile başarılarını etkileyen faktörler hakkında inceleme ve araştırma yapar, sonuçları üzerinde öğretmenlere ve okul yöneticilerine tekliflerde bulunur.

k) Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri ile ilgili gerekli kayıtları tutar, ilgili yazılara cevap hazırlar ve istenen raporları düzenler.

l) Çocukların genel olarak yetenek, ilgi, başarı ve gelişme durumları ve diğer konular hakkında velilere açıklamalarda bulunur.

m) Rehberlik hizmetlerinde kullanılacak test, envanter, anket, toplu dosya gibi araçları hazırlama ve geliştirme çalışmalarına katılır.

n) Okul-aile birliği toplantılarına katılır ve bu toplantılarda rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri hakkında açıklayıcı bilgiler verir.

o) Çevrede hizmet veren kuruluşların ve başka okulların çalışmalarını takip eder ve bunlarla işbirliği yapar.

p) Okulu bitiren öğrencilerin durumlarını inceler ve sonuçlarını analiz ederek ilgililerin bilgisine sunar.

r) Disiplin kurulu toplantılarına istişari mahiyette katılır, olayların yorumunda ve ceza tertibinde fikrini söyler.

s) Yıllık plana uygun olarak her gün yapacakları işleri planlar ve okul müdürünün onayına sunar.

ş) Öğretim yılı sonunda uygulanan rehberlik faaliyetlerini, meydana gelen aksaklıkları, gelecek öğretim yılında rehberlik faaliyetleri için gerekli ihtiyaçları ve bu konu ile ilgili tekliflerini belirten bir rapor hazırlayarak koordinatör rehber öğretmene verir.

1990-2000’li yıllarda rehberlik hizmetleri ile ilgili çalışmalar aşağıda özetlenmiştir:

1990’lı yıllar eğitim sisteminin eleştirildiği, yeniden yapılanmanın vurgulandığı, bilgi toplumu gerçeği ile karşılaşıldığı yıllar olmuştur. Bu bağlamda Dünya Bankası ile ortaklaşa çalışmalar başlatılmıştır. 1992 yılında MEB bünyesinde Eğitim Araştırma ve Geliştirme Dairesi (EARGED) kurulmuştur. Eğitimi Araştırma ve Geliştirme Dairesi yapmayı planladığı yenilikleri ilan ederek rehberlik hizmetlerinin yeni yöneliminin öğrencilerin içinde bulundukları gelişim dönemlerinin ihtiyacını karşılamaya yönelik gelişimsel rehberlik anlayışı olduğunu belirtmiştir.

Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planında (1990-1994) rehberlik hizmetlerinin etkinleştirilerek yaygınlaştırılması için gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiği; Yedici Beş Yıllık Kalkınma Planında (1996-2000) ise yönlendirme sisteminin yeterli olmadığı, eğitim sisteminde yeniden yapılanmanın gerektiği ifade edilmiştir.

Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planında (1996-2000), Türkiye’nin bilim ve teknolojiden tam olarak yararlanabilmesi için tüm kurumlarda olduğu gibi eğitim sisteminde de yeniden yapılandırmanın gerektiği ifade edilmiştir. Planda iyi eğitilmiş genç nüfusun 21. yüzyılda gerek ülkenin rekabet gücünün artmasında gerekse AB’ye entegrasyon bakımından önemli olduğu vurgulanmıştır. Özellikle demokrasiyi özümsemiş, düşünme, algılama ve problem çözme yeteneği gelişmiş, evrensel değerlere açık, bilim ve teknoloji üretimine yatkın, beceri düzeyi yüksek insan gücünün yetiştirilmesini sağlayacak bir eğitim politikası izlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.

14. Milli Eğitim Şurasında (1993) yönlendirme üzerinde durulmuştur. 15. Milli Eğitim Şurasında (1996), ilkokullarda rehberlik hizmetinin önemi, okullarda yürütülen rehberlik çalışmalarının sağlıklı olmadığı, önem verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Rehberlik hizmetlerinin bu alanda en az lisans düzeyinde eğitim almış elemanlarca yürütülesi gerektiği, alan dışı atamaların yapılmaması gerektiği vurgulanmıştır. 1995’den itibaren gelişimsel rehberlik modeli ile ilgili makaleler ve kitaplar yayınlanmaya başlamıştır.

Türk eğitim sisteminde 1990’lı yıllarda başlatılan yeniden yapılanma tartışmaları 2000’li yıllarda pilot uygulamalarla devam etmiştir. 2000 yılında “Orta Öğretim Kurumları Sınıf Öğretmenleri İçin 9, 10, 11 Sınıf Rehberlik Programı” adlı kitap yayınlanmıştır. Bu kitapta rehberlik etkinliklerine ilişkin ayrıntılı bilgiler verilmiştir.

Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planında (2001-2005) eğitimin her kademesinde etkin rehberlik hizmetleri yapılması gerektiği, bilgisayar destekli rehberlik yolu ile öğrenciyi tanıma tekniklerine ve yetenek ağırlıklı değerlendirmeye dayanan yönlendirme sistemi geliştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Ülkemizde PDR alanında örgütlenme çalışmaları Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği’nin (Türk PDR-DER) kurulmasıyla başlamıştır. PDR alanındaki en güçlü örgüt olan dernek, alanda çalışan meslek elemanlarının sosyal, bilimsel, mesleki ve kültürel yönden gelişimlerine yardım etmek amacına yönelik çalışmalar yapmaktadır (Türk PDR DER, 2017). 2001 tarihinde çıkarılan ve halen yürürlükte bulunan 24376 sayılı “Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği” ile il/ilçe

düzeyinde rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin ve bu hizmetlerin verildiği RAM’lar ile eğitim-öğretim kurumlarındaki Rehberlik ve Psikolojik Danışma servislerinin kuruluş ve işleyişine ilişkin esasları düzenlemektedir (MEB, 2001). 24376 sayılı yönetmelikte hem geleneksel rehberlik hem de gelişimsel rehberlik modeli bir arada ele alınmıştır.

Kapsamlı gelişimsel rehberlik ve psikolojik danışma programının ilk pilot uygulaması 2000-2001 yılında Balıkesir ilinde bir ilköğretim müfredat laboratuar okulunda ve 2001- 2002 öğretim yılında üç ilköğretim müfredat laboratuar okulunda yapılmıştır. Uygulamalarda Norman C. Gysbers’in modeli ülkemiz koşullarına uyarlanmaya çalışılmıştır. Uygulamalara ilişkin “İlköğretimde Gelişimsel Rehberlik Modeli” kılavuz kitabı yayımlanarak okullara iletilmiştir.

MEB’in 2003 yılında yayımladığı İlköğretimde Yöneltme Yönergesi ile öğrencilerin performanslarına göre liseye yönelmeleri tavsiye edilmiştir. Rehberliğin bir süreç olduğu, anasınıfından başlayarak öğrenci hakkında sürekli gözlem yapılması gerektiği vurgulanmıştır. 2005- 2006 öğretim yılında ilk kez ilköğretim okullarında program içerisine haftada bir ders saati sınıf rehberliği konulmuştur. 2006-2007 öğretim yılında gelişimsel rehberlik programına dayalı “ İlköğretim ve Ortaöğretim Sınıf Rehberliği Programı” hazırlanmıştır. 17. Milli Eğitim Şurasında (2006), liselerin yeniden düzenlenmesi, mesleki yöneltmenin daha iyi yapılması gibi yeni politikalar geliştirilmiştir (Nazlı, 2014, s. 29-35).