• Sonuç bulunamadı

Kırım ve Kafkasya’dan Türkiye’ye Yönelen Göçler

I. BÖLÜM

4.1. Türkiye’de Göç Olgusu

4.1.1. Cumhuriyet Öncesi Göç Süreci

4.1.1.1. Kırım ve Kafkasya’dan Türkiye’ye Yönelen Göçler

18. asrın sonlarına doğru toprak kayıpları artan Osmanlı Devleti’nde, göç krizi en temel problemlerden biri haline gelmiştir. Zira kaybedilen topraklarda yaşayan Türklerin, Müslümanların ve yurtsuz kalan insanların Anadolu’ya yerleştirilmeleri, devletin gündemini son 150 yıl oldukça meşgul etmiştir. Osmanlı Devleti ile yakın coğrafyalarda hüküm süren Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Rus Çarlığı, yaşanan göç ve iskân sorunlarının temel müsebbipleri olarak nitelendirilebilmektedir. Bununla birlikte, milliyetçilik akımlarının güçlenmesinden dolayı, Kafkasya ve Balkanlar’da çıkan isyan ve yeni devletlerin kurulması da göç sürecini tetikleyen gerekçeler arasında sayılabilmektedir.

1768-1774 yılları arasında, Osmanlı’nın Rus Çarlığı ile uzun savaşları sonucunda Küçük Kaynarca Antlaşması (1774) ve akabinde Kırım’ın kaybedilmesiyle bölgede bulunan Tatar Türklerinin Osmanlı topraklarına gerçekleştirdiği kitlesel göçler,

331 M. Macit Kenanoğlu, ‘‘Is Millet System a Reality or a Myth? The Legal Position of the Non-Muslim Subjects and Their Religious Leaders in the Ottoman Empire’’, Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları, 12, (2011): 20-25.

116

izlenen göç ve iskân politikalarına yeni bir veçhe kazandırmıştır.332 Tatarların yanında, Nogay Türkleri ve Yahudiler de 1783 ve 1800 yılları arasında, Kırım’dan göç etmek zorunda kalmış ve meydana gelen politik karşılıklar sonucu yaklaşık 500 bin kişi yerinden edilmiştir.333 Dahası, 1853-1856 Kırım Savaşı ve 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşları ile birlikte Osmanlı topraklarına Kırım’dan yeni kitlesel göçler gelmiş ve 1783-1922 yılları arasında devam eden göçler neticesinde, 1 milyon 800 bin Kırım Tatarı Osmanlı Devleti’ne sığınmış334 ve Anadolu’nun çeşitli bölgelerine yerleştirilmiştir. Bunların dışında, 1944 yılında Kırım’da Tatarlara yönelik uygulanan baskıcı ve asimile edici politikalar yüzünden de Türkiye’ye yapılan zorunlu göçler bulunmaktadır.

Çerkez halkı da tıpkı Kırım Tatarları gibi Rusya’nın bölgedeki baskıcı kontrolünün artması sebebiyle, anayurtları olan Kafkasya’dan göç etmek durumunda kalmıştır. Şeyh Şamil liderliğinde 1830’lu yıllardan 1859 yılına — yani Şeyh Şamil’in Rusya tarafından ele geçirilmesine kadar direnen Çerkezlerin,335 1854-1864 yılları arasında, Kırım ve Kafkasya’dan yaklaşık 311 bininin, 1865 yılında 87 bininin ve Kafkasya’nın tamamen Rusya’nın eline geçmesiyle 283 bininin Osmanlı topraklarına geçici olarak yerleştirildikleri bilinmektedir.336 Yalnız Çerkezlerin değil Güney Kafkasya’da yer alan Azerbaycan, Ahıska ve Karakalpak Türklerinin de göçünden bahsedilebilmekte ve bu sayının 1882 yılına kadar yaklaşık 82 bine ulaştığı tahmin edilmektedir.337 Diğer yandan, Kafkasya’dan göç eden insan sayısı net olarak bilinmemekle birlikte, çeşitli araştırmalara göre zorunlu göç ve sürgüne tabi tutulan göçmen sayısının 500 bin ila 3 milyon arası değiştiği ifade edilmektedir.338

332 Başak Kale, ‘‘Zorunlu Göçün 19. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu Üzerindeki Etkileri’’, Türkiye’nin Göç Tarihi: 14. Yüzyıldan 21. Yüzyıla Göçler içinde, ed. M. Murat Erdoğan ve Ayhan Kaya (İstanbul:

İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2015): 158.

333 Mirza Bala, ‘‘Kırım’’, İslam Ansiklopedisi içinde, 6. Cilt, İstanbul, 1993: 757.

334 Kemal H. Karpat, 1830-1914: Demographic and Social Characteristics (Madison: University of Wisconsin Press, 1985): 66.

335 Cemile Şahin, ‘‘Çerkes Göçleri ve Çerkeslerin Anadolu’da Yurt Edinme Arayışları: Sakarya – Maksudiye Köyü Örneği’’, İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 5, no. 8 (2016): 2786-2787.

336 Nedim İpek, İmparatorluktan Ulus Devlete Göçler (İstanbul: Serander Yayınları, 2006): 40.

337 Süleyman Erkan, ‘‘Dramatik Bir Sürgün Hikayesi’’, Çerkeslerin Sürgünü 21 Mayıs 1864 (Tebliğler-Belgeler-Makaleler) (Ankara: Kafkas Derneği Yayınları, 2001): 165-166.

338 Hakan Altın, ‘‘XIX. Yüzyılda Osmanlı Devleti’ne Yapılan Çerkes Göçleri (Çerkes Sürgünü)’’, Belgi Dergisi, 2, no. 14 (2017): 589.

117

Geçici ve sınırlı nitelikte de olsa, Osmanlı Devleti’ne göç etmek zorunda kalan kişilerin barınma, nakil, sağlık, iaşe ve yerleştirme gibi ihtiyaçlarının giderilmesi için nazırlıklar altında birtakım komisyonlar kurularak kanuni düzenlemeler yapılmıştır.339 Söz konusu komisyonlara 1860’da kurulan Muhâcîrin Komsiyonu340 ve düzenlemelere, Kırım göçlerine yönelik 3 Mayıs 1856 tarihli İskân-ı Muhâcirîn Talimatnâmesi ve Çerkez göçleri odaklı Mart 1864 Talimatnâmesi örnek verilebilmektedir.341

Güney Kafkasya’da bulunan Gürcüler de Rusya’nın bölgeye uyguladığı politik ve dini baskılar sebebiyle göçe zorlanan halklardan biridir. 19. asrın sonlarına doğru Osmanlı topraklarına kitlesel olarak göç eden Müslüman Gürcüler, Karadeniz Bölgesi’nin sahil vilayetleri boyunca iskân edilmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında ise Rusya’nın Acara Bölgesi’ni ele geçirmesi, Batum’da bulunan muhacirlerin zor durumda kalmasına neden olmuş ve bunun üzerine, Gürcü muhacirler Anadolu topraklarına sığınmıştır. 3 Mart 1918 tarihli Brest-Litovsk Antlaşmasına kadar süren bu durum, 14 Nisan 1918 Batum’un Osmanlı Devleti tarafından geri alınmasıyla son bulmuştur.342 Bu süre zarfında, 19 Mayıs 1913 Göçmen Kanunu’na tabi tutulan Gürcülerin göç süreciyle Muhâcîrin Komisyonu ilgilenmiş343 ve 1 milyonun üzerinde Gürcü, Türkiye’ye göç etmiştir.

Özetle, Kırım Savaşı, 93 Harbi ve I. Dünya savaşları boyunca Kafkasya bölgesinde yaşayan Laz, Çerkez, Abaza, Gürcü, Nogay, Azerbaycan Türkü gibi Müslüman ve Türk halklara uygulanan sürgün ve zorla yerinden edilme politikaları, Osmanlı coğrafyasına yaşanan göç yoğunluğunu arttırmıştır. Söz konusu Müslüman halklardan göç eden kişiler, Balkan, Kafkasya ve Kırımdan geliyorlarsa muhacir (emigrant) adını alırken, genel anlamda, Kafkasya ve Kırımdan gelen Abaza, Nogay,

339 Kemal Yakut, ‘‘Kırım Tatarları ve Nogayların Osmanlı İmparatorluğu’na Göçleri (1783-1922)’’, Türkiye’nin Göç Tarihi: 14. Yüzyıldan 21. Yüzyıla Göçler içinde, ed. M. Murat Erdoğan ve Ayhan Kaya (İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2015): 125.

340 Bedri Habiçoğlu, Kafkasya’dan Anadoluya Göçler (İstanbul: Nart Yayıncılık, 1993): 107.

341 Ömer Karataş, ‘‘19. Yüzyılda Balkanlarda Kafkas Muhacirlerin İskânı’’, Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi, 12, no. 2 (2012): 358-359.

342 İbrahim Ethem Atnur, Osmanlı Yönetiminden Sovyet Yönetimine Kadar Nahçivan (1918-1921) (Ankara:

Türk Tarih Kurumu Basımevi, 2001): 13.

343 H. Yıldırım Ağanoğlu, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Balkanların Makûs Tarihi (İstanbul: Kum Saati Yayınları, 2001): 347.

118

Çeçen, Çerkez ve Gürcüler ise mülteci olarak isimlendirilmiştir.344 1920’li yıllara kadar kitlesel göçleri devam eden ve sayıları neredeyse 4 milyonu bulan bu göçmen halklar,345 izlenilen iskân politikalarıyla Anadolu’nun farklı bölgelerine yerleştirilmiştir.