• Sonuç bulunamadı

Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin Kurumsal Anlamda Konukseverlik

I. BÖLÜM

5.1. STK’ların Kurumsal Anlamda Suriyelilere Yönelik Konukseverlik Anlayışları ve

5.1.1. Konukseverliğin Sivil-Kurumsal Görünümleri: Sivil Toplum Temelli

5.1.1.2. Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin Kurumsal Anlamda Konukseverlik

Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, başta Türkiye, Ortadoğu ve Afrika olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinde, afet, savaş, terör gibi çeşitli olağanüstü krizlerin sebep olduğu ‘‘gıda, giyim, sağlık, eğitim, yakacak, kira, barınma, evlenme, yuva kurma, iş kurma, konut ve sair bütün hususlarda ayni, nakdi her türlü maddi ve manevi yardım’’ gibi ihtiyaçların karşılanması üzere, 2005 yılında kurulmuş inanç temelli ve öyle ki, İslami bir STK’dır.588 Dernek, resmi web sitesinde yer alan ‘‘Kazancımız;

Allah için verdiğimizdir.’’ sloganıyla bir nevi ihtiyaç sahibi olan insanlara Allah rızası için yardım ettiğini göstermek istemektedir.

Araştırma dahilinde görüşülen katılımcı ise Cansuyu Derneği’nin temel misyon, vizyon ve kuruluş amacını şu şekilde ele almaktadır:

…Cansuyu Derneği, 85 ülkede faaliyet gösteren ve özellikle Ortadoğu, Afrika gibi İslam coğrafyalarında adaleti ve insanca yaşamayı

587 Konukseverliğin insani bir yardım stratejisi olarak kurgulanması, göç sürecinde dayanışma ve işbirliğinin sağlanmasına adına hem yerel hem de sivil aktörlerin eylem ve faaliyetlerinde sık karşılaşılan bir politika şeklidir. Konukseverliğin insani bir strateji olarak görülmesi hususu için ayrıca bakınız: Estella Carpi ve H. Pınar Şenoğuz, ‘‘Refugee Hospitality in Lebanon and Turkey. On Making The Other’’, International Migration, 57, no. 2 (2019): 135-136.

588 Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, ‘‘Amacımız’’,

https://cansuyu.org.tr/tr/icerik/1508/82/amacimiz, 19 Nisan 2021 tarihinde erişildi.

184

evrenselleştirmek isteyen bir STK’dır. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocanın milli görüşü etrafında kurulan derneğimiz, Türkiye’nin 81 vilayetinde mazlumun yanında olacak şekilde faaliyet göstermektedir. Tüm insanlığı kapsayacak şekilde muhafaza edilen dernek misyonumuz, herkesin hak, adalet ve özgürce yaşamasını destekleyecek yeni bir dünya ve Türkiye görüşüne sahiptir. %99’u Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz ve bu ülkede yaşayan insanların insanca yaşayabilme haklarına hizmet ediyoruz. Cansuyunun anlamı, bitkiye verilen ilk su demektir. Biz, o su olmaya çalışıyoruz.

Osmanlı’dan emanet aldığımız üzere bu toprakları ve ‘‘milli görüş’’ fikrini devam ettirmek istiyoruz. Özellikle miras demiyorum; emanet diyorum. Zira miras satılabilir ama emanet satılamaz. (50, Erkek, STK Koordinatörü)

STK’nın faaliyet alanı, kuruluş amacıyla paralellik göstermektedir. Özellikle katılımcının ‘‘Osmanlı’’ ifadesini sıkça kullandığı ve yardım eli uzattıkları bölgelerde bu kimlikleriyle tanındıklarını söylemektedir:

…Çalışmalarımız ayni ve nakdi olmak üzere ulusal ve uluslararası çaplıdır. Örneğin Afrika’da su kuyusu açtırıyoruz, eğitim kurslarımız var, sağlık hizmetleri veriyoruz, okul, cami, medrese gibi insanlığa faydalı olacak yapılar inşa ediyoruz, tıpkı Osmanlı’daki vakıf anlayışı gibi. Ülke ayırt etmeksizin mazlumun olduğu her ülkeye koşuyoruz. Afrika’da birçok faaliyetlerimiz bulunmakta, sınırda çadır kampları kuruyor; insanların ihtiyaçlarını karşılıyoruz. En son İdlib ve Azez gibi yakın bölgelerde yardım faaliyetleri yürüttük. Afrika’nın bizlerden coğrafi olarak uzak olan bölgelerine gittiğimizde, insanlar Türk bayrağını tanıyor ve bayrağı görünce Osmanlı tabiri kullanılıyor. Aslında oralar, Osmanlı olarak tanıyor bizleri ve nitekim de öyleyiz. (50, Erkek, STK Koordinatörü)

Cansuyu Derneği, özellikle İslami ve milli görüş589 kimliğiyle ön plana çıktığını ifade eden bir STK’dır ve faaliyetlerini dini ve milli bir mesuliyete bağlamaktadır.

Nitekim bu durum, katılımcının ifadelerinden de örneklenebilmektedir:

Ecdadımızın bizlere emanet ettiği mazlumun yanında olma ilkesiyle hareket ediyoruz. Sadece 600 yıllık Osmanlının değil 800 yıllık bir geçmişi olan Endülüs Devletinin de bizlere emanet bıraktığı bir anlayıştır bu; zira gittikleri yerlere hak ve adalet götürmüşlerdir. Yine benzer şekilde, Türkiye

589 Türkiye’de milli görüş fikri, Prof. Dr. Necmettin Erbakan öncülüğünde gelişen ve Batılı emperyalizmin var ettiği hegemonyaya karşı yeni dünya düzeni kurmayı amaçlayan bir mefkûredir. İslami bir hüviyete sahip olan bu anlayış, insanların temel haklarını önceleyen ve daha adil bir dünyaya yönelik atılan politik hareketlerin bütününü yansıtmaktadır. Daha ayrıntılı bilgi için ayrıca bakınız: Necmettin Erbakan, İslam Birliği, haz. Tacettin Çetinkaya (Ankara: MGV Yayınları, 2017): 176-177.

185

Cumhuriyeti kurulduğu günden beri ecdadımız590 dünyaya nasıl davrandıysa biz de onun üzerine davranmaya çalışıyoruz… İnsanların insanca, Müslümanların Müslümanca yaşaması için gayret ediyoruz… Üzerimize yüklenen misyonun hesabını verme ilhamıyla hareket ediyor, Allah rızası ve Allah korkusu üzere yaşıyor, faaliyet gösteriyoruz. (50, Erkek, STK Koordinatörü)

Genel anlamda, Cansuyu Derneği, konukseverlik anlayışını ‘‘Allah rızası için’’

söylemiyle inşa etmekte ve bu inşa süreci, sosyo-kültürel bir temele oturtulmaktadır.

Bilindiği üzere, sosyo-kültürel temelli konukseverlik, her ne kadar Derrida’nın tabiriyle koşullu bir konukseverlik olarak nitelendirilse de, toplumda yer edinmiş bir gerçeklik olarak değerlendirilen ve bir üst otorite olarak kabul edilen Allah figürünün herkesi dünyada konuklaştırdığı ve bu sebeple, tüm evlerin geçici bir alanı işgal ettiği fikrine dayanmaktadır. Nitekim katılımcı da bu durumu, ‘‘hesap günü’’ inancı üzerinden gerekçelendirmekte ve Suriyeliler meselesine ensar-muhacir ilişkisinden tevarüs eden İslami aidiyetin penceresinden bakmaktadır:

…Kapıya kim muhtaç olduysa, gerçekten kim ihtiyaç sahibiyse ona kol kanat olur, destek oluruz. Örneğin İstanbul şubesinde faaliyet gösteren bir birimsek, 39 ilçedeki mazlumdan, ihtiyaç sahibinden haberdar olmalıyız. Zira bu bize borçtur ve ihtiyaç sahiplerinden sorumlu tutulmaktayız ki ‘‘hesap gününde’’ hesabın altından kalkabilelim… Biz dernek olarak Suriyelilerle aramızdaki ilişkiye ensar-muhacir ilişkisi gibi bakıyoruz… (50, Erkek, STK Koordinatörü)

Ensar-muhacir kardeşliği, hatırlanacak olursa, Mekkeli Müslümanların Medineli Müslümanlarla arasında tahsis edilen dini bir konukseverlik ilişkisi üzerinden temellendirilmektedir. Bu süreçte, her iki Müslüman grubu, Mekkeli ya da Medineli kimliğini bir diğerine dayatmamış; yerine, Hz. Muhammed tarafından ensar-muhacir kardeşliği vasıtasıyla ortak bir üst hüviyet kurulmuştur.

590 ‘‘Ecdadımız’’ söylemi, Türkiye’de özellikle İslami sağ görüşlü siyasi çevrelerin de kullandığı bir ifadedir. Ecdat deyişiyle, Türklerin kimliklerinin İslami bir veçhe kazanmasından sonraki tarihi ve politik sürece işaret edilmektedir. Çoğu kez bu kullanım, Türkiye’de neo-Osmanlıcı ve İslamcı tedbir ve uygulamalarla özdeşleştirilmektedir.

186

5.1.1.3. Hayata Destek Derneği’nin Kurumsal Anlamda Konukseverlik