• Sonuç bulunamadı

Ekonominin küreselleşmesi ve sanayinin yapısal ve örgütsel değişimi; esnek ve piyasa dalgalanmalarına uyum yeteneği yüksek KOBİ’leri daha büyük işletmeler karşısında rekabet edebilir bir duruma getirmiştir.

Endüstri kümelerinin faydaları Alfred Marshall tarafından 1910 yılında tanımlanmıştır(Chakravorty vd., 2003:1). Kümelenme temelli ekonomik kalkınma Marshall’den sonra gittikçe artan bir ivmede araştırmacılar için popüler bir konu olmaya devam etmiştir. Kümelenme birçok şirket ve kurumun belirli bir coğrafik bölgede birlikte yerleşmesi ve ilgili ürünleri ve/veya servisleri sağlayarak dayanışma ile bağlanması olarak bilinmektedir.

Marshall ve takipçilerine göre bu faydalar aralarındaki coğrafik ve işsel aktivitelerdeki yakınlıktan dolayı yerel ekonomilerde ortak alıcılar ve tedarikçiler, uzmanlaşma, yetenekli işgücü havuzunun oluşturulması, bilgi yığınının sağladığı avantajlar, gayri resmi bilgi transferi, rekabette daha yüksek performans getirisi, müşteriler ve tedarikçiler ile olan yakın ilişkilerden elde edilen öğrenimler gibi birçok ekonomik kazançtan dolayı kümeleme çalışmalarına katılırlar(Ketels, 2003:4). Kümelenme faaliyetlerinin işletmeler ve bölgelere sunduğu muhtemel yararlar, hükümetleri ve diğer ekonomi politikacılarını küme teşvik politikaları geliştirmeye yöneltmektedir. Genel olarak, iyi hazırlanmış bu tür bir çalışma üç temel faaliyeti öngörür (Erkan H. ve Erkan C.,2004):

1. Verimlilik artışı (özelleşmiş girdiler, bilgiye erişim, sinerjiler ve kamu malına erişim aracılığı ile),

2. Daha hızlı yenilenme (işbirliğine dayalı araştırma ve daha yoğun rekabet aracılığı ile),

3. Yeni iş sahaları oluşturma (belli özelliklere sahip pazarları doldurmak ve küme haritasındaki sınırları genişletmek suretiyle).

Kümeler hem rekabet ve hem de ortaklığın birbiri ile örtüştüğü oluşumlardır. Bunun sağlanması ekonomik aktörlerin, bir yandan rekabet halinde iken zaman içerisine yayılan ortaklıkların firma için artı getirisi vizyonuna sahip olmaları ile mümkündür. Bu bazı kümelerde kendiliğinden oluşurken, bazı kümelerde ise kamu teşviklerinin ortak projelere destek vermesi veya firmaları ikna turları ile mümkündür.

Ortaklık ve rekabet gibi birbirine zıt gibi gözüken iki kavramın örtüşmesi küme çalışmalarıyla sağlanabilir. Böylece firmalar Ar-Ge, üretim, pazarlama faaliyetlerinden bir ya da bir kaçını rakip firmalardan tedarik ederek veya ortaklaşa yaparak ürünü pazara, daha çabuk ve daha ucuz sokabilme yetisine sahip olabilirler.

Kümenin kurulması kümenin devamlılığını garantilemez. Kümenin devamlılığı, kümede yeni firmaların oluşması ve bu firmaların kümelenmenin getirdiği ivme ile verimliliklerinin ve inovasyon yetilerinin artması ve bundan kazanılan fonların yeniden sisteme girip yeni firmaları oluşturması ile mümkündür. Ancak bir kümenin sürekliliği, o kümede yer alan firmalar ve o firmaların yer aldığı coğrafi bölgeler için yararlı olur.

Bu noktaya kadar belirtilen açıklamalar ışığında kümeleme faaliyetlerinin faydalarını aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:

1. Verimlilik Artışı Sağlaması:

Verimlilik resmi veya resmi olmayan ilişkiler ağının bir sonucu olarak ortaya çıkar. Zira bu ilişkiler ağı firmaların yan pazarlara girmelerini sağlar. Ar-Ge sürecindeki belirsizlikleri azaltır. Firmaların gerekli hammaddeye ulaşma sürecini kısaltır. İhracat olasılıklarını artırır. Kümelenmiş sektörlerde gözlemlenen bir ilişkiler ağıdır ve bir firma aynı anda pek çok firma ile çeşitli konularda ortaklığa

gidebileceği gibi, o coğrafi bölgede yer alan Ar-Ge laboratuvarları ve üniversiteler gibi kuruluşlar ile de bir ilişkiler ağı içerisinde olacaktır. İşte bu ilişkiler ağı zaten aynı coğrafi bölgede koşullanmış firmaların ve sonuç olarak firmaların koşullandığı bölgenin verimliliğini ve inovasyon yetisini artırır. Bir kümedeki firmalar, kümelerin sağladığı yetişmiş insan gücüne kolay ulaşım gibi avantajlardan tek başlarına yararlanabiliyor olsalar da, asıl istifade ettikleri önemli avantajı, rekabet üstünlüğü yakalamak için ortak hareket ederek sağlarlar. Bu sayede yaratılan avantaj “ortak verimlilik” olarak adlandırılır. Ortak verimlilik iki boyutta kendini gösterir: küme üyelerinin aralarında var olan bağlardan dolayı elde ettikleri faydaları ifade eden “pasif boyut” (tedarikçilere ve müşterilere kolay erişim gibi) ve bilinçli bir işbirliği gerektiren “aktif boyut”. Bu iki boyut birlikte ele alındığında önemli fırsatlar yaratabilir. Örneğin, bölgesel düzeyde faaliyet gösteren kuruluşlar, bölgede üretilen ürünlerin standartlarını belirleyerek ve üreticilerin bu standartlara uymalarını sağlayarak kümenin ürünlerinin belli bir üne sahip olmasını sağlayabilirler (Elçi vd.,2008:45).

Kümenin rekabet gücünü artırma faaliyetlerinin bir parçası olarak, küme ortaklarının ürünlerini kalite standartlarına yükseltmeleri ve uluslar arası geçerli kalite standart belgelerini almaları yönünde ortak bilinç oluşturarak motive etmeleridir. Özelleşmiş girdiler, bilgiye erişim, sinerjiler ve kamu malına erişim aracılığı ile verimlilik artışı sağlar.

Bir kümenin parçası olmak, firmalara girdi kaynaklarını bulmada, bilgiye teknolojiye ve gerekli kurumlara ulaşmada, ilgili şirketlerle koordinasyonda, gelişmeyi ölçmede ve motive etmede daha verimli çalışma imkânı verir (IGEME,2005:15).

2. Yenilikleri Desteklemesi:

Kümelenme girişimleri yenilikleri destekler, hızlandırır ve onları pazar olgunluğuna eriştirir. Böylece kümelemeye dâhil olan şirketlerin uzun vadede ekonomik başarısını garantiler. Bu girişimler, ilgili bölgeyi ve ekonomiyi sürekli güçlendiren faktörler arasında yer alan kaynak ve finansman sağlanması, kritik ölçütlerin kazanılması, bilgi ve uzmanlık dağılımı için etkili yöntemdirler. İşbirliğine dayalı araştırma ve daha yoğun rekabet aracılığı ile daha hızlı yenilenme sağlanmış

olur (Porter,1990).

Yenilikçi girişimler genel olarak bölgelerin ve özelde de sanayinin başarısı için büyük önem taşımaktadır. Günümüzde ekonomik küreselleşmenin yükselişi ve bilgi teknolojilerinin yaygınlaşması yenilikçi süreçlerin hızlanmasında itici güç olmuştur.

İşbirliği, sanayi ve özellikle de KOBİ’ler, araştırma kurumları ile üniversiteler

arasında dayanışmayı teşvik etmek demektir. İşbirliği projelerinin desteklenmesi, yenilikçi faaliyetlerin artmasına ve Ar-Ge kurumları ile üniversitelerden sanayiye teknoloji transferinin sağlanmasına olanak verir.

İnovasyon süreciyle birlikte, Ar-Ge çalışmaları kümenin rekabetçi olması ve

rekabetçi kalması için gerekmektedir. Bunun yanında, pazardaki büyük firmaların tedarikçisi olmak için de gereklidir. Kümelerde yer alan KOBİ’ler arasında Ar-Ge faaliyetlerini üstlenme kabiliyeti üst düzeyde olur .

3. Tedarik Gücü Sağlaması:

Küme içinde müşteri – tedarikçi ilişkisi oluşturan işletmeler karşılıklı işbirliğini daha kolay kurabilirler. Aksi takdirde ne kadar mükemmel işletmeler olsa bile bireysellikten uzaklaşamaz ve çevreye karşı körleşerek başarısız olunabilir. Küreselleşen dünyada sahip olduğumuz pazarı genişletmenin yolu işbirliği yapmaktan geçmektedir.

Kümelenme firmalara uzmanlaşmış bir tedarik zinciri sunmaktadır. Uzak mesafedeki tedarikçiler yerine yerel tedarikçilerden yaralanmak nakliye masraflarını ve envanter ihtiyacını azaltmakta, ithalat masrafını ve gecikmeleri ortadan kaldırmakta ve tedarikçilerin fiyatı şişirme ve sözden cayma riskini ortadan kaldırmaktadır (IGEME,2005: 15).

Küme içinde yer alan ortakların işbirliği ile tedarik zinciri üretkenliği oluşturulur. Kümelerin ana firmalar ile pazarlık gücü bireysel firmalara göre çok daha üstündür. Kümelenmelerin ilgili endüstrileri kapsıyor olması, bu sektörlere hizmet veren tedarikçiler için büyüyen fırsatlar yaratacaktır (Bulu vd.,2004: 156). 4. Güven Ortamı Oluşturulması:

Kümelenmede önemli bir kavram da firmaların diğer firmalar ile ortaklık ağlarını kurarken tekrarlayan ilişkiler sonucu birbirlerine olan güveni oluşturma ve

ortaklıkları başarı ile yürütme potansiyeline sahip olmalarıdır. Belirli bir coğrafi bölgede konuşlanmış firmalar için tekrarlayan ortaklıklar son derece önemlidir. Zira, bu süreklilik ve sabit konuşlanma bireylerde aldatma davranışlarını uzun vadede yok edebilir. Yakınlık, güven ve saydamlık bilgi akışını kuvvetlendirir. Küme içinde oluşan yüksek güven duygusu neticesinde işlem maliyetleri genellikle düşüktür. Dışsal kaynağın gerekli olduğu yerde ortak satın almalar maliyetleri daha da düşürebilir. Müşteriler ile tedarikçiler arasındaki yakınlık ve güçlü etkileşim sonucunda tasarım, prototip geliştirme daha kolay olur. Bilgi transferinde anahtar öneme sahip nitelikli personel kolaylıkla ikmal edilir(Ketels, 2003: 3).

5. Bilgi Paylaşımını Kolaylaştırması:

Küme içinde ortaya çıkan bilgi birikimi ve tecrübe ile kümede oluşan iletişim ağı tüm üyelerin bilgiye kolayca erişmesini sağlamaktadır. Bu ağ içinde yer alan finans kuruluşları da küme üyelerinin performansı hakkında kolay bilgi temin edecekleri için kredi temininde de işletmelere kolay bir süreç sağlar. Bu bilgi ve iletişim ağı küme üyelerine küme içerisinde kendi tedarikçilerinin veya müşterilerinin ihtiyaçlarını daha yakın bir şekilde tespit edebilmesini sağlamakta, dolayısıyla da taraflar arasında sağlanan koordinasyon ile bu ihtiyaçlara tam olarak cevap verebilecek sistem ve teknolojilerde kurulmaktadır.

Önemli girdilerin elde edilmesini sağlayan kümeler, yerel tedarikçilerin kullanılmasını sağlayarak işlem maliyetlerini düşürür böylece pazar, teknoloji ve rekabet bilgilerinin tamamı kümelenme içinde birikmiş olur. Bir ulustaki rekabetçi tedarikçi sanayiler aynı zamanda yan sanayileri de yüreklendirir. Bilgi özgürce akar ve yenilikler, hızlı bir şekilde tedarikçiler ya da birçok rakiplerle kontağa sahip müşteriler kanalıyla yayılır(Bulu vd.,2004: 156).

Her türlü bilgi küme içinde birikir ve her üye bunlara ulaşma hakkına sahip olur. Buna ilaveten kişisel ilişkiler ve topluluk bağları, güven sağlar ve bilgi akışını kolaylaştırır. Bu şartlar, firmalar arasında bilgi transferini mümkün kılar. Kümenin üyeleri karşılıklı olarak bağımlı olduklarından birinin iyi performansı diğerlerinin başarılarını da etkileyecektir (Porter, 1998a:156). Pek çok teknik bilgi ve fikir yüz yüze görüşmeler aracılığı ile iletilir. Dolayısı ile aynı coğrafi bölgede bulunmak bu paylaşımın maliyetini azaltır.

6. Güçlü Bölgesel Etki Yaratması:

Kümelenme ülke ve bölge bazında etkin rol oynamaktadır. Bölgelerin rekabet avantajlarına uygun sektörlerde uzmanlaşmalarına olanak sağlanacak politikalarla bir ülkede bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarının ve gelir dağılımının dengelenebildiği, gelir ve istihdam olanaklarındaki uçurumların azaltılabildiği görülmektedir (www.clustering.org.uk, 05.02.2009). Kümelenme modeli ile istihdam, üretim ve ihracat artışı ile ekonomik büyümeyi, olumlu yönde etkileyebilmekte, aynı zamanda, toplulukları mevcut sanayiler üzerinde yeniden yoğunlaşmaya teşvik ederek, rekabetçi olunan alanlarda ülkenin uzmanlaşmasını ve uluslar arası alanda farklılık yaratmasını sağlayarak bölgesel kalkınmada önemli rol oynamaktadır.

Kümeler, teorik olarak gelişme göstermesi gereken bölgelerin gelişme programlarının uygulanmasında da etkin olurlar. Kümeler benzer veya ilgili kümeler arasında etkin bir ağ kurulabilmesinde embiryonun oluşturulabileceği potansiyele sahiptir (United Nations, 2005:132).

7. Üretim ve Satın Alma Gücü Oluşturması:

Kümelerde yer alan işletmelerin tek başlarına olduklarında yakalayamadıkları, yüksek teslimat miktarları, düzenli arz gerektiren pazar fırsatlarını değerlendirebilir; girdilerde ölçek ekonomilerinden yararlanabilirler. Bir arada bulunan firmalar birbirlerini tamamlama özellikleri sayesinde zamanında üretim gerçekleşir. Siparişten sevkiyata kadar tüm süreçler hızlanır. Destek faaliyetlerini yakından temin ederler. Nakliye, stoklama gibi fonksiyonlar ekonomik şekilde gerçekleşir (Kavrakoğlu vd., 2002: 14).

8. Aternatif Değer Zinciri Olması:

Sanayi kümeleri değer zinciri kavramının bir alternatifi olarak da alınabilir. Bir küme kendi içinde önemli bir ilk pazardır. Değer zincirinde birbirini tamamlayıcı üretim yaptığı işletmelerle işbirliği yaparak stok maliyetlerini düşürebilmekte ve üretimde uzmanlaşma sonucu teslimat sürelerini kısaltabilmektedir. Gerek görüldüğünde aynı mekânda bir alt sektöründe kümeye dâhil edilerek kümenin genişlemesi muhtemeldir.

Porter(1998) rekabet eden, birbirini tamamlayan ve birbirine bağlı olan firma ve kuruluşların bölgesel yoğunlaşmaları olarak tanımladığı kümelenme içinde yer alan işletmelerin rekabet avantajının şu kaynaklardan geldiğini söylemektedir. Bunlar

şirketlerin bilgi tabanlarının genişlemesi, tasarım, kalite kontrol, pazar ve pazarlama

ile ilgili bilgiler, teknoloji girdilerinin ve aktörlerinin arasındaki bağların kurulması olarak sayılabilir.

Kümelenmenin kendisi genellikle önemli bir pazar oluşturur. Rekabet halinde olan firmalar aynı zamanda birlikte çalışırlar. Geleneksel rakiplerin ötesinde işbirlikçi ekonomik düşüncenin oluştuğu yerde daima ortak bir zemin vardır. Başarıya ulaşmada birinci derecede önemli olan aşama, ortak zeminin tanımlanmasıdır (Bulu vd.,2004: 156).

10. Yeni İş Sahaları Oluşturması:

Belli özelliklere sahip pazarları doldurmak ve küme haritasındaki sınırları genişletmek suretiyle yeni iş sahaları oluşturur. Yeni işletmelerin birbirinden uzak ve yeni yerleşim yerleri yerine, mevcut kümelenmeler içinde kurulmaları beklenir. Yeni ve özelleşmiş tedarikçilerin sayısı, kümelenmeler içinde hızla artabilir (Bulu vd.,2004: 156). Bundan dolayı kümelenmeler, yeni iş girişimlerine kaynak olmaktadır. Kümelenme içinde bulunan girişimciler, ürün veya hizmetlerdeki boşlukları kolayca saptayıp, bu alanda hizmet vermeyi planlayabilirler (Bulu vd.,2004: 156).

11. Yabancı Yatırımı Teşvik Etmesi:

Güçlü yerel kümelenme faaliyetleri, yabancı yatırımları çekme noktasında da bölgelere yardımcı olur. Alanlarında sanayiye önderlik eden kümeler, ulusal ve uluslararası önemli yatırımcıları bölgeye çekebilmektedirler. Nitekim yabancı

şirketler, kümelerin liderliğini daha güçlendirebilir ve gelişmelerine katkıda bulunur.

Kümelenmenin oluşumunu yakinen bilen finans kurumları ve yatırımcılar daha az riskle iş yapabilecekler ve başarılı bir küme oluşumu için anahtar rolü olan “risk sermayesinin” temininde görev alacaklardır (Bulu vd.,2004: 156). Bu durum aynı zamanda finans kurumlarının olduğu kadar küme üyelerinin de çok daha kolay, hızlı ve ucuz yabancı kaynak bulma imkânı sunacaktır.

yöneticiler ile yapılan mülakatta ilgili iş çevreleri ile olan ilişkinin ne kadar önemli olduğuna dair bir yöneticinin şu ifadesi: ” Öyle işletmeler vardır ki tamamlayıcı alt sektörlere olan yakınlıkları (boyama, makine ve paketleme, gibi) insanların Denizli’yi üretim üssü olarak seçmelerindeki en büyük etmenlerden biri olmaktadır (Öz,2003: 44)” ifadesi önemli bir noktaya vurgu yapmaktadır.

12. Kamu Hizmetlerinin Artışını Sağlaması:

Kümelenmeler, kamu kurumlarının hizmetlerine erişimine de büyük katkı sağlamaktadır. Kamu tarafından yapılan ve sunulan fiziksel tüm altyapı, kalite merkezleri, araştırma enstitüleri, test laboratuarları, ajanslar ve eğitim gibi hizmetler kümelenme içinde yer alan KOBİ’lerin kolayca ve ücretsiz sahip olmalarına imkân sağlamaktadır (www.clustering.org.uk, 05.02.2009).

13. KOBİ’leri Desteklemesi:

Kümelenme KOBİ’lerin teşvik edilme sürecinde doğru bir stratejidir. Özellikle sanayiler coğrafi olarak dağınık olduklarında, girdilerin, çıktıların veya kullanılan teknoloji/makineleri benzer olduğu zaman bir araya gelme eğiliminde olurlar (United Nations, 2005: 132). Özellikle KOBİ’ler yeni pazarlara girebilmek için yeterli kaynaklara ve teknik bilgiye sahip değildir. Bu nedenle, uluslararası faaliyet küresel rekabet ortamında başarılı olma noktasında şirketler ve bölgeler için önemli bir unsur olmuştur.

14. Maliyet Etkinliğinin Paylaşımı:

Faaliyette bulunulan sektöre bağlı olarak, kümeler kaynaklarını birleştirmek suretiyle maliyet etkinliği sağlarlar, üretim kabiliyetleri büyütülebilir ve kaynak kullanımı arttırılabilir. Coğrafi yakınlıkta olan firmalar arası hammadde alışverişi firma maliyetlerini olumlu yönde etkiler. Özel altyapı ya da eğitim programları için yapılan kolektif yatırımlar ise hem firmaların verimliliğini arttırır hem de bu tür yatırımların maliyetlerini düşürür (ortak test laboratuarı gibi) (IGEME,2005: 15). 15. Uygun İş Gelişiminin Paylaşımı:

Kümeler aynı zamanda belirli iş maliyetlerinin paylaşımını kolaylaştırır. Pazar ücretleri, taşınmaz ve personel maliyetleri, tasarım ve işletim prototiplerinin oluşum ve gelişim maliyetleri, bir web sitesinin ya da e-ticari sisteminin gelişimi ve bakımıyla ilgili maliyetler, bazı küme işlerinin belirli açılardan incelemek için

kiralanan danışman maliyetleri gibi unsurlarda kolaylıklar sağlarlar (www.clustering.org.uk, 05.02.2009).

16. Daha Deneyimli Firmalardan Rehberlik İmkanı Sağlaması:

Bu firmaların güncel yönetim ve üretim tekniklerinden geri kalmamasını sağlarken çok pahalı tuzaklardan ve boşa giden çıkmaz ticari yollardan sakınmasını sağlar (www.clustering.org.uk, 05.02.2009). Böylece tecrübe paylaşımı da diyebileceğiniz pek çok konuda avantajları olabilir.

17. Firma Kurulumu ve Gelişimi Sürecinde Daha Az Engellerle Karşılaşma: Kümeler yeni firma oluşumunu sağladığı pozitif etki sayesinde artırır. İşbirlikçi küme oluşturma, yeni firmalar için muhteşem bir kuvözdür. Araştırmalar kümeye dâhil olan yeni firmaların başarısızlık ihtimalinin çok düşük olduğunu göstermiştir. Kümelenmenin bulunduğu coğrafyada sektöre giriş prosedürleri diğer yerlere göre daha düşüktür. Öyle ki gerekli varlıklar, beceriler, girdiler ve personel, yeni işletmeye montaj edilmeye hazır bir halde kümelenme yerleşiminde bulunmaktadır (Bulu vd.,2004: 56).

18. Pazar Bilgisinin ve Fikirlerinin Paylaşımı:

Kümelerin sahip oldukları pazar bilgisini, yenilikçi fikirlerini, teknik bilgiyi paylaşmaları belki ilk etapta imkânsız gibi gözükse de bu güvenin tesis edilmesiyle paha biçilmez bir güç olacaktır. Yoğunlaşmış bir müşteri tabanı riskleri minimize edecektir ve pazar fırsatlarını görmek daha da kolaylaştıracaktır (Bulu vd.,2004:156). 19. İnsan Gücüne Erişimin Artması:

Dinamik kümelenmeler içinde bulunan işletmeler, uzmanlaşmış ve deneyimli bir işçi havuzu içinde bulunurlar. Bu durum işletmelerin işçi bulma maliyetlerini düşüürecek ve zamanı kısaltacaktır. Hatta kümelenmenin sunduğu çeşitli imkânlar ile diğer bölgelerdeki yetenekli çalışanları kendine çekecektir (Bulu vd.,2004: 156).

Kümeler, iş fırsatları sunduğu ve iş gören devri riskini azalttığı için uzman iş görenleri daha kolay çeker, bu da bazı sanayiler için önemli bir avantaj sağlayabilir (Porter, 1998b:145).

20. Taşeronluk İlişkileri Kurulabilmesi:

Küme ortamında, değer zinciri içinde sadece dikey ilişikler ile menfaat sağlanmaz aynı zamanda rakipler arasında ilgili ve destekleyici sanayi kolları ile

ilişkiler de oldukça önemlidir. Düşük nakliye ücreti gibi bazı bilinen avantajların dışında, taşeronluk(subcontracting) gibi ilişkilerin olması durumunda, ilgili ve destekleyici sanayiler ile yakınlık işlerin düzgün ve hızlı olmasına da imkân vermektedir (Öz,2003: 13).

Kümedeki işletmeler arasında çok yoğun taşeron ilişkiler bulunur. Bu onların faaliyet alanlarında uzmanlaşarak üstünlük kurmalarını sağlar ve kapasitelerinin ötesinde iş üstlenmelerine olanak verir. Kümelerde yer alan alt yükleniciler, kümelerin verimini artırmaktadır.

Faaliyette bulunulan bölgede, aktörler arasında sosyal ilişkilerin ve güvenin yerleştiği görülmektedir. Aynı güçler örneğin sosyal ağlar ve yoğun alt yüklenici ilişkileri daha iyi bilgi akışını temin eder. İlgili ve destekleyici sanayinin yakınlığı rakipler ile birlikte küme katılımcıları için de önemli menfaatler sağlar. Rakiplerin yakın konumlanmasının doğurduğu tek problemin anahtar stratejilerin hızlı bir

şekilde taklit edilmesi neticesinde fiyat savaşının çıkması ihtimalinin bulunmasıdır.

Fakat ironik olarak, bu durum aynı zamanda muhtemel fiyat savaşlarını da önleyecektir. Çünkü ilgili taraflar, birinin verdiği muhtemelen yüksek ve görünür fiyatı vermek konusunda isteksiz davranacaktır. Benzer şekilde, hızlı adımlarla yeni pratiklerin kopyalanması kısa bir zaman diliminde yenilikçi firmaları rahatsız edecek olmasına rağmen, uzun vadede eğer firmaların rekabet avantajında ihtiyaç duyacakları sürdürülebilir kaynaklara ulaşmasında bir yol açacaksa, verimli sonuçların üretilme potansiyeli taşıyacaktır (Öz,2003: 6).

Taşeron firmalar ile yakın ilişkiler işletmelerin üretim sürecine önemli katkı sağlar. Bu ilişkiler coğrafi yakınlıktan dolayı, çok iyi kontrol edilebilirler ve talep edilen hizmetler hem hızlı hem de kolayca yerine getirilmiş olur. Şu da unutulmamalıdır ki taşeron işletmeler de faaliyet alanlarında rekabetçidirler. Bu rekabet asıl işverenlerin daha çok kalite ve pazarlama alanlarında yoğunlaşmalarına imkân tanıyacaktır.

İçten büyüyen gelişim faktörü, benzer sosyal kökten gelen büyüme, ortak tarih,

güçlü kimlik duygusu, kültürel sahiplilik duyguları kümelerde oluşan diğer avantajlardandır. Bu avantajlar neticesinde kümelerde çok güçlü bir işbirliği ortamı oluşur. Madhya Pradesh, Hindistanda bulunan Chanderi isimli bölgede bulunan

küçük el sanatları kümesi buna güzel bir örnektir (Nadvi and Schmitz, 1999).

Sonuç olarak, kümelenme, küme içindeki işletmelerin kalite ve mükemmeliyeti yakalama, üretkenlik, rekabet gücü, yenilikçilik, bilgi akışı/bilgi birikimi, beceri geliştirme, değer yaratma, sürdürülebilir büyüme dinamiklerini yakalama özelliklerini olumlu yönde geliştirerek kendi kendini besleyen bir değer zincirine dönüşür. Kümelenme oluşumlarının temel amacının işletmelerin rekabet güçlerini artırmak olduğu düşünüldüğünde, yukarıda da açıklandığı gibi kümelenmenin bölgede rekabeti nasıl etkilediğini özetlersek (Porter, 1990);

1. Varolan firma veya endüstrilerin verimliliğini artırır,

2. Bu firmaların inovasyon kapasitesini ve dolayısı ile verimliliklerinin artışını sağlar,

3. Yeni firma oluşumunu güdüler ve var olan kümeyi genişletir. Buradan küme