• Sonuç bulunamadı

TÜRK HUKUKUNDA MADEN RUHSATLARI

B. İşletme Ruhsatı

1.İşletme Ruhsatı Kavramı

Madenlerin devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, içinde bulundukları arzın mülkiyetine tabi olmamaları, esasen bir mülkiyet ilişkisinin madenler ile özel kişiler arasında bulunmadığı anlamına gelmektedir. Devlet, bu mülkiyet ilişkisine benzeyen ancak kamu hukukunda sonuç doğuran bir izin ya da ruhsat yöntemi ile özel kişiler ve

235 233 sayılı KHK’nın A-İktisadi Devlet Teşekkülleri başlığı altında ilgili Bakanlığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olan, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ), ETİ MADEN İşletmeleri Genel Müdürlüğü örnek gösterilebilir.

236 TKİ’nin Garp Linyit Müessesesi, Orta Anadolu Linyitleri Müessesesi, Ege Linyitleri İşletmesi, Seyitömer Linyitleri İşletmesi; TTK’nın Kozlu Taşkömürü İşletme Müessesesi, Karadon Taşkömürü İşletme Müessesesi, Üzülmez Taşkömürü İşletme Müessesesi bunlara örnek gösterilebilir.

237 ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğüne bağlı Eti Zeolit A.Ş., Bigadiç Bor İşl. Md., Emet Bor İşl.

Md., Bandırma Bor ve Asit Fab. İşl. Md., Kırka Bor İşl. Md., Kestel Bor İşl. Md. bunlara örnek gösterilebilir.

238TKİ’nin iştirakleri olan Kömür İşletmeleri A.Ş. ile Yeni Çeltek A.Ş. bunlara örnek gösterilebilir.

96 idare arasındaki hukuki bağı tesis etmektedir. Bu hukuki bağ, maden hukukunda işletme ruhsatı olarak karşımıza çıkmaktadır. İşletme ruhsatı, sahibine serbestçe tasarruf etme yetkisi vermeyen ancak hüküm ve koşulları verilen ruhsatta belirlenmiş işletme faaliyeti yapma yetkisi veren bir idari işlemle doğan bir belgedir. Bu belge, idarenin tek taraflı, kamu gücüne dayanan, icrai, kesin ve yürütülebilir bir işlemi ile doğmaktadır239.

İşletme ruhsatının mevzuatımıza göre verilme usulü şu şekildedir: Arama ruhsatı süresi tamamlandıktan sonra kural olarak işletme ruhsatı talep edilir. Diğer taraftan I (b)240 ve II (a) Grubu241 ruhsatlandırma işlemleri sonucunda işletme ruhsatı talep edilmesi halinde, işletme projesi ile genel arama faaliyet raporu hazırlanır. Bu grup ruhsatlar, diğer maden ruhsatlarına nazaran daha kolay erişilebilmektedir.

İstanbul Cebeci maden ocakları bu grup ruhsatlar açısından olumsuz bir örnektir. Zira, bu kadar kolay bir ruhsat prosedürü bu grup madenlerin verimliliğini menfi etkilemektedir. İşletme projesi, maden haritaları ve gerekli tüm belgeler MAPEG tarafından mevzuata uygunluk yönünden değerlendirildikten sonra dosyada eksiklik bulunması durumunda bu eksiklik ruhsat sahibi tarafından tamamlatılır. Bu işlemlerin akabinde MAPEG maden sahası denetimi için bir heyet teşkil eder. Sonrasında bu heyet sahayı mevzuata ve gerçeğe uygunluk açısından tektik eder. Heyetin sahada yapacak olduğu tetkik, niteliği itibariyle bir incelemeden ibarettir. Bir başka deyişle heyet, sahanın mevzuata uygunluk yönünden incelemesini yaparken, beyan edilen ya da temin edilen belgelerle sahanın gerçek durumunu yansıtıp yansıtmadığını araştıracaktır. Heyetin bu tetkik ya da inceleme faaliyeti, takdir yetkisini içermez.

Maden sahası ile bu sahadaki madenin istenilen gruba uygun olması ve heyetin bağlı yetkisi çerçevesinde uygun görüş vermesi halinde işletme ruhsatı verilmesi için süreç başlatılır. İşletme ruhsat teminatı ve işletme ruhsat harcının yatırılması ile işletme ruhsatı verilir.

3213 sayılı Kanunda Taşocakları nizamnamesi dönemindeki işletme ruhsatları bakımından özel bir düzenlemeye gidilmiş olup ruhsat sahiplerinin kazanılmış hakları

239 UÇKAN, a.g.e, s. 81; GÖĞER, a.g.e, s. 207; GÖZE, a.g.e, s. 18.

240 I (b) grubu madenler: Tuğla-kiremit kili, çimento kili, marn, puzolanik kayaç ile çimento ve seramik sanayilerinde kullanılan ve diğer gruplarda yer almayan kayaçlar.

241 II (a) grubu madenler: Kalsit, Dolomit, Kalker, Granit, Andezit, Bazalt gibi kayaçlardan agrega, hazır beton ve asfalt yapılarak kullanılan kayaçlar.

97 da korunmuştur242. Yapılan düzenlemeye göre, 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamına alınan madenler için Taşocakları Nizamnamesine göre verilmiş yürüyen ruhsatların intibakı yapılmıştır. Düzenlemede ruhsat sahipleri Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde harç ve teminatlarını yatırarak 1. grup (a) bendi madenler için faaliyet alanlarının koordinatları ile il özel idarelerine diğer grup madenler için işletme projesi ile MAPEG’e müracaat ederek 3213 sayılı Kanuna intibak yaptırmak zorunda olup, süresinde intibakı yaptırılmayan ruhsatların iptal edileceği düzenlenmiştir243. Kanun, önceki kanun döneminden gelen hakları korumak suretiyle kazanılmış hak oluşturmuştur. Düzenleme bu yönüyle olumludur. Zira, Taşocakları Nizamnamesine göre verilen ruhsatlar bakımından hak sahiplerine kazanılmış hak tanımak, idari istikrar ilkesi bakımından da uygun olmuştur. Böylelikle hak sahipleri kadimden gelen ruhsatların intibaklarını yaptırma imkanına kavuşturulmuştur.

İşletme ruhsatının hak sahibine verilmesi ile 3213 sayılı Kanunda 7 inci madde izinleri ile ilgili süreç başlar. Bu süreç içinde hak sahibi mülkiyet izinlerini almak zorundadır. Bu izinler, ÇED raporunun hazırlanması, orman izinlerinin alınması, mera tahsis işleminin yapılması ile gayri sıhhi müessese izni gibi izinlerin alınması ile tamamlanır. İzinlerin alınmasını müteakip MAPEG’e bir dilekçe ekinde alınan izinlerin birer örneği teslim edilir. Böylelikle işletme izin süreci de başlamış olur.

Maden işletme izni, maden projesinde koordinatları belirlenmiş saha için geçerlidir.

Söz konusu alan I (b) ve II (a) grubu madenlerde 10 HA geçmeyecek şekilde seçilirken, diğer maden grupları için maden projesine göre seçilmektedir. İşletme izninin MAPEG tarafından olumlu bulunması üzerine işletme izni, çevre uyum teminatı yatırılarak tamamlanır ve ilgilisine verilir. Bu izin alındıktan sonra, saha için sevk fişi alınır ve sahaya teknik nezaretçi atanarak işletme ruhsatının işlemleri

242 Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, E. 2011/258, K. 2012/46, T. 05.03.2012 “…taraflar arasında sözleşme serbestisi esası çerçevesinde ilişki doğuran ve nitelik itibariyle özel hukuk alanını ilgilendiren bir sözleşme ilişkisi kurulduğu kuşkusuzdur. Bu durum karşısında, protokolün tarafların serbest iradeleri ile oluştuğu gözetildiğinde, sözleşmeden kaynaklanan rüsum bedelinin ödenmemesi gerektiği öne sürülerek, sözleşmenin feshi talebinde bulunulan davanın görüm ve çözümünde, adli yargının görevli olduğu sonucuna varılmıştır.”

243 Danıştay, taşocaklarının Maden Kanununu kapsamına alındığı; ruhsat verilen madenlerden devlet hakkı adı altında bir payın her yıl madeni işletenlerden alınacağı ve bu yasa ile Taşocakları Nizamnamesinin yürürlükten kaldırıldığı; nizamnameye göre verilmiş ve yürüyen ruhsatların intibakının yaptırılmasının da zorunlu olduğu gerekçeleri ile ve davacının da ruhsatının yeni Kanuna göre intibakını da yaptırdığı dikkate alınarak mülga hale gelmiş bulunan nizamnameye göre düzenlenen sözleşmeye istinaden 2005 ve 2006 yılları için rüsum bedeli istenemeyeceği gerekçesi ile mükerrer tahsilata sebep olunmaması için bu konuda düzenlenmiş ödeme emrinin iptaline karar vermiştir. Bkz.

E:2006/1145, K:2007/152, T.30.1.2007.

98 tamamlanır. Dolayısıyla tüm bu süreç tamamlandıktan sonra da sahada hukuken ve fiilen çalışma işlemleri bitmiş kabul edilir.

2.Başvuru Usulü

3213 sayılı Kanunun 24.maddesinin üçüncü fıkrasına göre İşletme Ruhsatına başvuru aşağıda şekilde gerçekleştirilmektedir: Tespit edilen madenin rezerv bilgilerini içeren detaylı arama faaliyet raporu ve maden mühendisi tarafından hazırlanan işletme projesi ve çevre uyum planı başvuru harcı ile birlikte yetkili idareye sunulmaktadır. Yetkili idare tarafından projede eksiklik tespit edilmesi halinde belirtilen süre içerisinde eksikliklerin tamamlanması gerekmektedir.

Aksi takdirde teminat iradı ve ruhsat iptali söz konudur. Kanunun 24 üncü maddesine göre işletme ruhsat süreleri: I(a) grubu madenlerde 5 yıl, diğer grup madenlerde ise 10 yıllık sürelerle verilmektedir. İşletme ruhsatı döneminde üretimde süreklilik sağlanması, yapılan yatırım ölçeğinin Maden Yönetmeliği’nde belirtilen değerler üzerinde olması ve çevre ile uyumlu çalışılması halinde ruhsat süresi 10 yıldan az olmamak üzere uzatılabilmektedir. Elli yıldan sonraki sürenin uzatılmasına Cumhurbaşkanı yetkilidir.

3.Ehliyet

İşletme ruhsatı da arama ruhsatında olduğu gibi, 3213 sayılı Kanunun 5.maddesi uyarınca, “medeni hakları kullanmaya ehil T.C. vatandaşlarına, Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre kurulmuş tüzelkişiliği haiz şirketlere, bu hususta yetkisi bulunan kamu iktisadi teşebbüsleri ile müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ile diğer kamu kurum, kuruluş ve idarelerine” verilir. İşletme ruhsatı gerçek veya tüzel tek kişi adına verilir. Arama ruhsatları başlığı altındaki ehliyete ilişkin hususlar burada da geçerlidir.

99 II. Arama ve İşletme Ruhsatlarında Öncelik Hakkı

Maden kaynakları tükenebilir kaynaklardır. Bu sebeple aynı cins maden, aynı sahada birden fazla kişi tarafından alınmak istenebilir. Bu kişiler arasında seçimin hangi ölçüte göre yapılacağı maden hukukunda tartışılmaktadır. Öncelik hakkı üzerinde dört farklı görüş bulunmaktadır. Bu görüşlerden ilki; idareye yapılan başvuru sırasına göre önceliğin verilmesidir244. Maden Yönetmeliği’nin 8.maddesinin beşinci fıkrasına göre yapılan müracaatların müracaat numarası, gün, saat ve dakika esas alınarak değerlendirilir hükmü bu durumu açıklar.

Bir diğer görüş, madencilik faaliyetinde ekonomik ve teknik gücü üstün olana öncelik verilmesidir245. Buradaki ekonomik ve teknik üstünlük farazi bir üstünlük değildir. İdarenin şartnamelere göre madencilik faaliyeti yapabilme yeterliliği araması önceliğin verilmesinin temel şartıdır. Bir başka deyişle bu yeteneğe sahip olan kişiyi idare belirlemelidir. Bu görüş, madencilik faaliyetinin niteliği itibariyle bir ticari faaliyet olduğunu dikkate alan bir görüş olup verimli madencilik yapılabilmesi bu görüşün nihai amacıdır. Ekonomik ve teknik yeterlilikte idarenin değerlendirme aracı açık arttırma usulüdür. Burada idare gelirini arttırmayı hedeflediği için başvuran kişilerin kapasitesini dikkate almakta böylece faaliyette süreklilik ile birlikte ekonomik ve verimli bir faaliyetin sürdürülmesi sağlanmaktadır. İhaleye girenler, ekonomik ve teknik yeterliliklerini ortaya koymakta böylece kapasiteleri de ortaya çıkmaktadır.

Bir başka görüş ise kamu ve özel kişi ayırımına göre önceliğin belirlenmesidir.

Şayet başvuranlar arasında kamu tüzel kişileri varsa bunlara özel kişilere nazaran öncelik hakkı verilmelidir. Bu görüş de devletin tasarruf yetkisine mutlak olarak sahip olmasından dolayı “tabii öncelik hakkı” na sahip olduğunu gösterir.

Türk maden hukukunda bu görüşlerden ikincisi olan ekonomik ve teknik kapasite görüşü daha baskındır. Bu görüşün gerekçesi Türk madenciliğinin yeteri kadar ekonomik ve teknik imkanlara sahip olmadığı, ihracaata dönük madencilik

244 GÖĞER, a.g.e, s. 169.

245 MTA Yayınları, a.g.e, s. 2.

100 faaliyetlerinin yetersiz olduğu, dolayısıyla ancak bu iki eksiklik giderilmek suretiyle madenlerin ekonomik olarak katma değer oluşturacağıdır. Bu görüşe göre idare, isteklilerin yapabilecekleri yatırımları nesnel bir şekilde değerlendirebilmelidir. Ancak bugünkü şartlara göre idarenin nesnel değerlendirme yapıp yapamayacağı kuşkuludur246.

Maden Yönetmeliği’nin 8 ve 11.maddelerine göre maden hakkı için ilk müracaat edene hak tanınmaktadır. II. Grup (b) bendi ve IV. Grup madenler için yapılan müracaatlarda öncelik hakkı esastır. Yapılan müracaatlar, müracaat numarası, gün, saat ve dakika esas alınarak değerlendirilir. Müracaata esas olan bilgileri ve sonucunu içeren belgeler müracaat sahibine verilir. Denizlerde yapılan kokolit ve sapropel ile ilgili arama ruhsatı müracaatları maden ismi belirtilerek yapılır. Maden ismi belirtilmeyen müracaatlar kokolit ve sapropele247 hak sağlamaz. Müracaatta öncelik hakkı esastır.

Maden hukukunda öncelik (takaddüm) hakkı kuraldır. 3213 sayılı Maden Kanununun 3 ve 16 ncı maddeleri öncelik hakkını açıkça düzenlemiş olup bu sahalarda faaliyette bulunma hakkı ilk başvurana aittir. Öncelik hakkı, maden ruhsatı ile çakışan diğer yatırımlar açısından da uygulanır. Dolayısıyla bir sahada öncelik hakkını haiz bir maden ruhsatlı saha varsa bu alanda sonradan alınan HES lisansına göre öncelik hakkı uygulanır248.

III.Arama ve İşletme Ruhsatlarının Edinilmesi

Maden ruhsatları ve sertifikaları ilgililerin talebi halinde ve herhangi bir hukuki sakıncanın bulunmaması durumunda, 3213 sayılı Kanunun 6 ncı maddesindeki maden haklarını kullanma ile ilgili zorunlulukları yerine getiren her gerçek veya tüzel kişiye devredilebilir. Bu devir işleminin geçerli olabilmesi için Bakanlık onayı şarttır. Yine 3213 sayılı Kanunun 5.maddesinin ikinci fıkrasına göre devir yapılmadan önce

246 GÖĞER, a.g.e, s. 169

247 “Sapropel, deniz tabanında çökelmiş, iyi pekleşmemiş bitümce zengin siyah, siyah-koyu gri, gri, koyu kahve renkli renkler sunan jeolojik materyallerdir.” Hüseyin Rifat ÖZSOYU, “Sapropeller ve Sapropel Oluşumunda Killerin Evrimi”, Doğal Kaynak ve Ekonomi Bülteni (2015) 20, s. 47.

248 Mustafa TOPALOĞLU, Madencilik Sektöründe Yeni Tehlike; Maden Ruhsatları ile Çakışan HES ve RES Yatırımları, www.mtopaloglu.av.tr.

101 ruhsatların devredildiği tarihteki ruhsat bedelinin iki katı tutarında bedel alınır. Devir muamelesi, işlemin maden siciline şerh edilmesi ile tamamlanır.

Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre maden hak ve yükümlülükleri miras yolu ile de intikal etmektedir. Bu haklar ve yükümlülükler, miras bırakanların vekâleti ile Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen niteliklere sahip olan mirasçılardan birine ya da üçüncü kişilere devredilebilmektedir. Mirasçıların anlaşamamaları ya da ittifak edememeleri durumunda mirasçılardan birisinin müracaatı ile mahkeme mirasçılardan bu hakkın en ehil olanına tahsis edilmesine ya da bu mümkün olmazsa ruhsatın satılmasına karar verir. Mahkeme bu hususu basit muhakeme usulüyle çözümler. Eğer dava söz konusu değilse altı ay içerisinde intikal işlemleri tamamlanmayan ruhsatlar fesh edilir.