• Sonuç bulunamadı

Hukuka Uygunluk Karinesinden Yararlanma

Belgede Devlet memurluğunun sona ermesi (sayfa 104-108)

II. DEVLET MEMURLUĞUNU SONA ERDİREN İDARİ İŞLEMLERİN

3. Hukuka Uygunluk Karinesinden Yararlanma

İdare tarafından tek yanlı olarak tesis edilen idari işlemlerin hukuka uygun oldukları varsayılır203. Buna “hukuka uygunluk karinesi” denir. Bunun sonucu olarak; tek yanlı bir idari işlem, bir mahkeme tarafından iptal edilinceye kadar, hukuka uygun olduğu varsayılır ve uygulanmasına devam edilir. Hukuka uygunluk karinesi bütün tek yanlı idari işlemlere uygulanır204.

Devlet memurluğunu sona erdiren idari işlemler, tek yanlı ve icrai olmalarından dolayı hukuka uygunluk karinesinden faydalanırlar. Diğer bir ifade ile bu işlemler hukuka uygun kabul edilirler. Bu nedenle, bu işlemlerin hukuka uygun olduklarına ilişkin bir yargı kararı olmaksızın ilgililer üzerinde sonuç doğururlar ve doğrudan uygulanabilirler. Bu işlemler idari yargı mercilerince iptal edilmedikçe ilgilileri üzerinde etki ve sonuçlarını doğurmaya devam ederler. Devlet memurluğunu sona erdiren işlemlerin idari davaya konu edilmesi kural olarak o işlemlerin uygulanmasını yani yürürlüğünü durdurmaz205. Bu işlemlere karşı dava açılsa bile mahkemece iptal kararı verilinceye kadar ilgilisine uygulanırlar206. 2577 sayılı Kanunun 27’inci maddesinde idari işlemin dava konusu edilmesinin o işlemin yürürlüğünü durdurmayacağı açık bir şekilde belirtilmiştir. Aksi durumun yani idari işlemin dava konusu edilmesi durumunda uygulanmasının kendiliğinden duracağının kabulü idari işlemin icrailiğini ortadan kaldırır.

Devlet memurluğunu sona erdiren idari işlemler, hukuka uygunluk karinesinden yararlanmakla birlikte; 2577 İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20’inci maddesinde yer alan “Danıştay ile idare ve vergi mahkemeleri, bakmakta oldukları davalara ait her çeşit incelemeleri kendiliklerinden yaparlar” hükmü gereğice, bu işlemlerin iptalleri istemiyle açılan davalarda idare mahkemeleri bu işlemlerin hukuka uygun olup olmadıklarını re’sen araştırmaktadırlar.

Hukuk yargılama usulünde, hâkim ancak tarafların isteği üzerine hareket eder ve davayı taraflar yönetir. İdari yargılama usulünde ise re’sen araştırma ilkesinin

203

GÖZÜBÜYÜK A.Ş., a.g.e. s.313, GÜNDAY M.,a.g.e. s.114

204

GÖZLER K. a.g.e. s.678

205

GÜNDAY M.,a.g.e. s.114

206

sonucu olarak davanın yönetimi idare mahkemelerine aittir207. İdare mahkemeleri uyuşmazlığın çözülmesinde gerekli her türlü araştırma ve incelemeyi talep olsun olmasın kendiliğinden yaparve dosyanın tamamlanması için gerekli usul işlemlerini bizzat yerine getirirler208. Mahkemelerin sahip olduğu re’sen araştırma ilkesinin içeriğini belirleyecek olan her davanın özelliğidir. Mahkeme re’sen başvuracağı yöntemleri her davanın özelliklerine göre ayrı ayrı belirleyecek, kimi davalar için belgelerin getirilmesini isteyebilecekken kimileri için keşif veya bilirkişi incelemesine karar verecektir. Gerek hangi bilgi ve belgenin isteneceği gerekse bilirkişi ve keşfe karar verilmesinde tarafların bu konuda talepleri olabilmekle birlikte kesin kararı verme yetkisi davayı görecek olan mahkeme veya hâkime aittir209.

İdari yargıda re’sen araştırma ilkesi nedeniyle idari işlemlerin iptalleri istemiyle açılan davalarda, idari mahkemelerce işlemlerin hukuka uygun olup olmadıkları re’sen araştırılsa da bu işlemler hakkında mahkemelerce iptal kararı verilinceye kadar işlemler yürütülürler ve hukuka uygunluk karinesinden faydalanırlar.

B. DEVLET MEMURLUĞUNU SONA ERDİREN İDARİ İŞLEMLERİN TÜRLERİ

Devlet memurluğundan çıkarma işlemleri, “şart”, “yapıcı”, “basit” (olumsuz sicil nedeniyle memurluktan çıkarma işlemi), “kollektif” (disiplin cezası olarak memurluktan çıkarma işlemi) ve “yükümlendirici” işlemlerdir. Şimdi bunları sırasıyla inceleyelim:

207

UĞURLU Y., “Danıştay Kararları Işığında İdari Yargıda Re’sen Araştırma İlkesi”, Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. II. S.1, 1998, s.121

208

ASLAN Z., “Türk İdari Yargı Sisteminde Re’sen Araştırma İlkesi”, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, No:23-24, Ekim 2000, Mart 2001

209

EVREN Ç.C., “İptal Davalarında Kendiliğinden Araştırma İlkesi”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. XII, 2008, S. 1-2, s.715

1. Şart İşlemler

Şart işlemler, belli bir kişiyi veya nesneyi, hukuk kurallarınca önceden düzenlenmiş bulunan nesnel ve kişilik dışı bir statüye sokan veya bu statüden çıkaran işlemlerdir210. Belirtilen statünün kapsamı önceden düzenlenmiş olduğundan şart işlemler bu statünün kapsamını düzenlemezler211. Bireysel nitelikte olan şart işlemler gerçek anlamda yeni bir hukuksal durum yaratmazlar, kişileri önceden var olan genel bir hukuksal duruma sokarlar. Belirli kuralların bu kişilere uygulanmasını sağlarlar.

Şart işlemler, nesnel içerikli işlemlerdir. Bu işlemlerle oluşturulan hukuksal ilişkinin içeriği nesnel olarak önceden konmuş olan hukuk kuralları ile saptanmıştır. İşlemi yapan yada işlemle ilgili bireyin işlemin yapılmasında iradesi gereklidir. İlgililer, işlemi yapıp yapmamakta serbest olmakla birlikte, işlemin içeriğini düzenlemekte serbest değillerdir. İşlemin içeriği kuralsaldır, önceden kurallarla saptanmıştır. Örneğin memurun idareyle ilişkisi kuralsaldır; önceden belli kurallarla düzenlenmiştir. Devlet memurluğundan çıkarma işlemleri, ilgili devlet memurunu önceden düzenlenmiş bulunan nesnel ve kişilik dışı bir statü olan memurluk statüsünden çıkardıkları için birer şart işlemdir.

2. Yapıcı İşlemler

Yapıcı işlemler, belirli bir kişi hakkında, belli bir hukuki durum doğuran yada mevcut bir hukuki durumda değişiklik yapan veya hukuki duruma son veren işlemlerdir212.

İdari işlemler çoğunlukla yapıcı niteliktedir. Zira hukuki sonuç doğurma, hukuk düzeninde değişiklik yapma, idari işlemlerin tanımlayıcı özelliklerinden biridir213. Kamulaştırma işlemleri, disiplin cezaları, ruhsat verme, ruhsat talebinin reddi veya ruhsat iptali işlemleri yapıcı işlemlerdir. Devlet memurluğundan çıkarma işlemleri, ilgili devlet memurunun memurluğuna son verdikleri için birer yapıcı

210

GÖZLER K., a.g.e. s.686, GÖZÜBÜYÜK A.Ş., a.g.e. s.313

211

GÜNDAY M.,a.g.e. s.116

212

AKYILMAZ B. - SEZGİNER M., İdare Hukuku Dersleri, Konya, 2001, GÖZLER K. İdare Hukukuna Giriş, s.111

213

işlemlerdir. İstisnası; istifa talebinin kabulüdür. İstifa talebinin kabulü beyan edici işlemdir.

3. Basit İşlemler

Basit işlemler, bir tek kamu görevlisinin iradesinin açıklanması ile meydana gelen ve sonuç doğuran işlemlerdir214. Örneğin bir memurun disiplin amirince soruşturmacı olarak atanması işlemi, disiplin amirinin memura uyarma cezası vermesi işlemi birer basit işlemlerdir ve ilgili disiplin amirinin iradesini açıklaması ile meydana gelir ve sonuç doğururlar.

Olumsuz sicil nedeniyle memurluktan çıkarma (emekliye sevk etme) işlemi; durumun tespit edilmesi üzerine atamaya yetkili amir tarafından tesis edildiğinden bu işlem bir basit işlemdir.

4. Kollektif İşlemler

Kollektif işlemler, birden fazla iradenin aynı yönde ve aynı anda açıklanması ile meydana gelen işlemlerdir. Kollektif işlemi meydana getiren iradeler hukuki açıdan bir sıraya girmemekte, bir iradenin açıklanması için daha önce başka bir iradenin açıklanması zorunlu olmamaktadır215. Kollektif işlemlere örnek olarak kurul kararları gösterilebilir. Doğal olarak kurul üyelerinden biri diğerinden önce veya sonra iradesini açıklayacaktır. Ancak hukuki açıdan hangi kurul üyesinin iradesini daha önce açıkladığının bir önemi yoktur.

Kollektif işlemlerde birden fazla irade bulunmakla birlikte bu iradeler iki yanlı işlemlerde olduğu gibi karşılıklı değil aynı yönde açıklanmaktadır. Bu nedenle kollektif işlemler tek yanlı işlemlerdir216.

Disiplin cezası olarak memurluktan çıkarma işlemleri, yüksek disiplin kurullarınca yani birden fazla iradenin aynı yönde ve aynı anda açıklanması ile meydana gelen işlemler olduklarından bu işlemler bir kollektif işlemdir.

214

GÜNDAY M.,a.g.e. s.118, GÖZLER K. a.g.e. s.693

215

GÜNDAY M. a.g.e. s.118

216

5. Yükümlendirici İşlemler

Yükümlendirici işlemler, ilgilisinin haklarını sınırlayan veya ilgilisinin lehine olan bir şeyden yararlanmasına engel olan, ilgilisinden belli bir davranışta bulunmayı, bulunmamayı veya davranışa göz yummayı isteyen işlemlerdir. Yükümlendirici işlemler, var olan bir hakka müdahale eden veya bu hakkın korunmasını engelleyerek bireyin hukuksal durumunu sınırlayan, bireye yapmak, kaçınmak veya katlanmak yükümlülükleri getiren idari işlemlerdir217.

İdarenin yükümlendirici işlemler yapması, bireylerin temel hak ve hürriyetlerine bir müdahale teşkil eder. Bu nedenle, idarenin bu tür işlemler yapabilmesi için bir kanunla bu konuda yetkilendirilmesi gereklidir. Oysa yararlandırıcı işlemler218 için idarenin kanuni bir yetkiye ihtiyacı yoktur. Diğer yandan yükümlendirici işlemlerin yapılmasında daha sıkı şekil kuralları öngörülmektedir219.

Devlet memurluğundan çıkarma işlemleri, ilgili devlet memurunun haklarını sınırlandırdıkları için birer yükümlendirici işlemlerdir.

Belgede Devlet memurluğunun sona ermesi (sayfa 104-108)