• Sonuç bulunamadı

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun düzenlemesine göre tespit davasının açılabilmesi için aranan şartlardan ilki hukukî ilişkidir411. Bu şart sadece tespit davasında aranan, tespit davasına özgü bir şarttır412. Belirli olaylar sonucu bir kimse ile eşya ya da nesneler arasında hukukî ilişki ortaya çıkabilir413. Diğer bir ifadeyle, somut bir olaydan kaynaklanan hukukî ilişki, kişiler arasında doğabileceği gibi bir kişi ile mal ya da eşya arasında da doğabilir414. Taşınmaz üzerindeki ağaçların aidiyetinin yani hukukî ilişkinin tespiti talebiyle tespit davası açıldığı görülmektedir415.

Davacı ile davalı arasında hak ve yükümlülük doğuran ilişki özel dava şartı olarak kabul edilmekte ve kabul edilen bu şart tespit davasının konusunu oluşturmaktadır416. Mevcut hukukî durum ihlal edilmeksizin mahkemece durumun tespitinin istenmesi tespit davası ile sağlanacaktır417.

Tespit davasının konusu, sadece hukukî ilişkiler olabilir418. Bir hukukî ilişkinin varlığına; tespit talebinde bulunan davacının hakkı ile hukukî ilişki arasında ilginin bulunması, hukukî ilişkinin hâlihazırda var olması, tespiti istenen hukukî

410

HMK. md. 106/3.

411

KUNTMAN, Osman, “Yokluğun Tespiti Davaları ile İlgili Bir İnceleme”, İstanbul Barosu

Dergisi, C. 84, S. 1, Y. 2010, s. 68.

412

KURU - BUDAK, age., s. 157.

413

ERDOĞDU, agm., s. 24.

414

KURU - ARSLAN - YILMAZ, age., s. 265.

415

“Somut olayda dava konusu ağaçların davacıya ait parselin bitişiğinde ve ancak tapulama dışı alanda kaldığı, kamulaştırma bürosundan gelen yazıya göre kamulaştırma alanı içerisinde olup, 01.08.2000 tarihi itibarıyla su altında kaldığı anlaşılmaktadır. Davacı taşınmaz üzerindeki muhdesat niteliğindeki ağaçların kendisine ait olduğunu, yani hukukî ilişkiyi tespit ettirmek istemiştir. Davacının ağaçların kendisine ait olduğunu tespit ettirmekte hukukî yararı vardır. Çünkü ağaçlar su altında kaldığından durumu tereddütlüdür. Alacağı tespit hükmü, ileride ağaçların kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olarak açacağı eda davasının öncüsü olacaktır.” YHGK, 31.3.2004 T., 2004/7-41 E., 2004/477 K., Kazancı

İçtihat Bankası.

416

ERDOĞDU, agm., s. 23.

417

KURU - BUDAK, age., s. 61.

418

55

ilişkinin açıkça ifade edilmesi emare419 teşkil edebilir420. Hukukî ilişkinin tamamını kapsamayan tespit talebinde de bulunulabilir421.

Tespit davasının konusunu oluşturacak hukukî ilişkilerin tespitine ilişkin bir sınırlama doktrince kabul edilmemektedir422. Hukukî yararın bulunması koşuluyla tespit davalarının her alanda uygulanabileceğini Yargıtay’ın kararlarına dayandırarak ileri süren bir görüş de vardır423. Tespit davasına konu olabilecek bu ilişki aile hukukundan, borçlar hukukundan, eşya hukukundan424, miras hukukundan425, iş hukukundan426, ticaret hukukundan vb. doğabilir427. Örneğin, sigortalılığa ilişkin hizmet tespiti428, vakıf evladı olduğunun tespiti429, belli bir adı taşımaya hakkı olduğunun tespiti430 istenebilir. Ayrıca; fikri haklar431, firma üzerindeki haklar, üyelik hakkı, mahfuz hisse tespit davasının konusunu oluşturabilir432. Bununla 419 bkz. KONURALP, age., s. 18 vd. 420 ERDOĞDU, agm., s. 24. 421 ÜSTÜNDAĞ, age., s. 265. 422

KURU, Tespit, s. 23; KURU - BUDAK, age., s. 80; KURU - ARSLAN - YILMAZ, age., s. 265.

423

ANSAY, agm., s. 73.

424

Mülkiyetin tesbiti davası hk. bkz. Y. 7. H.D., 13.10.2003 T., 2003/2550 E., 2003/2912 K., UYAP.

425

Mirasçılık ilişkisinin tespiti gibi; Terekenin borca batık oluğundan mirasın hükmen reddedilmiş bulunması örneği için bkz. KURU, Tespit, s. 23; KURU - BUDAK, age., s. 106.

426

“Dava, zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası sayılması gerektiğinin tesbiti istemine ilişkin olup, olayın işyerinde oluştuğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık davacı murisinin kalp krizi sonucu ölümünün iş kazası sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.” H.G.K. 13.10.2004

T., 2004/21-529 E., 2004/527 K., UYAP; örnekler için bkz. ÜRCAN, agt., s. 80 vd.

427

KARAFAKİH, agm., s. 509; KURU - BUDAK, age., s. 80.

428

“Sigortalılığa ilişkin, "hizmet tespiti" davaları Sosyal Güvenliğe yönelik davalardır. Yasal dayanağını 506 sayılı Yasa'nın 6. ve 79/10. maddelerinden almaktadır. Sözü edilen 6. madde de, çalıştırılanların, işe alınmaları ile kendiliğinden sigortalı olacakları, sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamayacağı ve vazgeçilemeyeceği belirtilmiştir. 79/10. madde de ise sigortalıların çalışmalarının tespiti ile ilgili dava açabilecekleri hükme bağlanmıştır. Bu sebeple bu tür davalar Sosyal Güvenlik hakkı ve Kamu düzeni ile ilgilidir. Kamu Hukuku içerisinde yer alan bir Hukuk dalında kişi iradesi önemli değildir. Doğrudan yasal statüsü gereği içerisinde bulunduğu durum dikkate alınır. Hâkimin doğrudan gerçeği bulma yükümlülüğü bulunmaktadır”. Y. 21. H.D., 15.5.2003 T., 2003/3675 E., 2003/4634 K., UYAP; ayrıca bkz. Y. 10. H.D., 19.6.2001 T., 2001/4473 E., 2001/4791 K., UYAP; Bağ-Kur sigortalılığının tespiti hk. bkz. Y. 21. H.D., 15.07.2008 T., 2007/24355 E., 2008/13046 K., UYAP; aynı yönde; Y. 21. H.D., 05.12.2005 T., 2005/7671 E., 2005/12518 K., UYAP; Tarım bağ-kur sigortalısı olduğunun tesbiti hk. bkz. Y. 21. H.D., 14.07.2008 T, 2007/23329 E., 2008/12371 K., UYAP; Hizmet tespiti davasının incelenme esasları hk. bkz. H.G.K., 22.11.2000 T., 2000/21-1652 E., 2000/1719 K., UYAP; ayrıca bkz. Y. 21. H.D. 1.12.2003 T., 2003/8337 E., 2003/9691 K., UYAP.

429

bkz. H.G.K., 30.5.2007 T., 2007/18-293 E., 2007/310 K., UYAP.

430

ERDOĞDU, agm., s. 19; Adların karışması halinde adın asıl sahibi sonradan adı kullananın adı kullanmaya hakkı olmadığının tespitini isteyebilir. bkz. ÖZDEMİR, Hayrunisa, “Türk ve İsviçre Medeni Hukukunda Ad Üzerindeki Hak ve Korunması”, AÜHFD., Y. 2008, C. 57, S. 3, s. 584.

431

Radyo ve televizyon yayını bir eseri konu alması veya yayının eser niteliği taşıması halinde eser üzerinde fikri hakkı bulunanlar bu durum tespit ettirilebilir. Bu ve benzeri örnekler için bkz. CAN, Mustafa Erdem, “Radyo ve Televizyon Üzerindeki Fikri Haklar”, AÜHFD., Y. 1999, C. 48, S. 01-04, s. 339; Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti hk. bkz. YHGK. 06.06.2007 T., 2007/11- 311 E., 2007/326 K., UYAP.

432

56

birlikte ayni hakların tespit davasına konu olup olamayacağı hakkında farklı görüşler mevcuttur433. Geçmişte var olan her türlü hukukî ilişkinin de tespit davasının konusu olacağı kabul edilmektedir434. Hatta bu görüşe ve Yargıtay içtihatlarına göre hak zamanaşımına uğramış olsa bile tespit davasına konu olabilmektedir435.

Hukukî ilişkinin tarafı olmayan ancak bu ilişkinin tespitinde yararı olanların da tespit davası açabileceği kabul edilmektedir436. Ayrıca; tespit davasının, mevcut olan bir hukukî ilişkinin, hukukî ilişkinin tarafı olmayan üçüncü kişilere karşı ileri sürülmesinin de tespit davasının konusunu oluşturabileceği kabul edilmiştir437.

Hukukî ilişkinin varlığı süresince tespit davası açılabilir438. Dava konusu olabilmesi için hukukî ilişkinin güncel olması gerekir. Hukukî ilişkinin güncelliği ifadesinden hukukî ilişkinin dava zamanında mevcut olması gerektiği anlaşılmaktadır439. Hukukî ilişkinin güncel olması; hâli hazırda mevcut, ne geçmişte doğmuş ne de gelecekte doğacak ya da doğması olasılık440 dâhilinde olmaması anlamına gelmektedir441. Geçmişte var olan hukukî ilişkinin hukukî sonuçlar doğurması şartıyla hukukî yararın varlığı kabul edilip tespit davasının konusu olabileceği ifade edilmiştir442.

Hukukî ilişki güncel ise hukukî ilişki sonucunda ileride doğacak hakkın tespiti istenebilmektedir. Hukukî ilişki güncel değilse yani gelecekte doğacaksa bu

433

Ayni hakların dava konusu yapılabileceğine ilişkin bkz. ANSAY, agm., s. 76; KARAFAKİH, agm., s. 509; ayni hakların dava konusu yapılamayacağına ilişkin bkz. GÜRAL, agm., s. 152.

434

MUŞUL, age., s. 131.

435

YHGK. 12.02.1958 T, E. 1958/4, K.12, ABD., 1958/3 s.153-154.

436

MUŞUL, age., s. 132; ÜSTÜNDAĞ, age., s. 267; Bir hukukî ilişkide üçüncü kişi konumunda olanın, başka bir ilişkide taraf olması üzerine borcun olmadığının tespiti için dava açabileceği kabul edilmiştir. “6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesinde 5479 sayılı Kanun'un 5. maddesi ile değişiklik yapılarak kamu idaresine borçlu olan kişinin üçüncü kişilerdeki mal ve alacağının haczi için yapılan tebligat üzerine üçüncü kişiye menfi tespit davası açma imkânı getirilmiştir. Hükme göre, haciz bildirisini alan üçüncü kişi 7 gün içinde itirazda bulunmamışsa, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açabilir. Bu davada davacı üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle takip borçlusuna borcu bulunmadığını veya malın elinde olmadığını ispat etmelidir.” Y. 19. H. D., 13.12.2007 T., 2007/11461 E., 2007/11218 K., UYAP.

437

Örnek için bkz. KURU - BUDAK, age., s. 81.

438

KURU - BUDAK, age., s. 353.

439

ANSAY, agm., s. 77; KURU - BUDAK, age., s. 82.

440

Gelecekte bir miras hakkına sahip olma ümidi ile tespit davası açılamayacağı hk. bkz. AKKANAT, Halil, Ölümün Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi, İstanbul, 2004, s. 9.

441

KARAFAKİH, agm., s. 509.

442

57

ilişkinin tespiti istenemez443. Yani, hukukî ilişki tesis edilmeden ileride doğması muhtemel bir hukukî ilişki ve bu hukukî ilişkiden doğacak hakların tespiti istenemez444. Tespit talebi, hukukî ilişkinin tarafları arasındaki hukukî bağ devam ettiği sürece istenebilir445.

Somut bir durumla ilgili olmayan hukukî sorunların tespiti mümkün değildir446. Yani, somut hukukî ilişkiler için tespit davası açılabilirken447soyut hukukî ilişkiler için tespit davası açılamayacağı kabul edilmektedir448. Örneğin, belirli bir faaliyetin rekabet yasağı kapsamına girip girmediğinin tespiti için açılacak tespit davasının, uyuşmazlığı başlangıçta çözeceği ifade edilmiştir449. Bununla birlikte rekabet yasağı şartının genel yorumu için dava açılamayacağı kabul edilmiştir450. Buradaki ayrımdan ulaşılacak sonuç, belirli bir durumun yasak kapsamına girip girmediği, somut hukukî ilişki olarak değerlendirilip tespit edilecekken, yasağın genel yorumunun somut olmayan soyut bir duruma dayandığı ve tespit edilemeyeceğidir. Bu sonuç aynı zamanda; tespit hükmü elde edilmemesi hâlinde ileride doğabilecek olumsuz sonuçların önüne geçebilmek için de bu davanın açılabilmesine neden olmaktadır451.

Somut hukukî ilişkiden doğmayan durumların tespit edilmesinin sadece hukukî sorunların, hukukî meselelerin tespiti anlamına geleceği ifade edilmektedir452. Bu durumda, tespit davasının açılma şartlarından olan hukukî yarar şartı sağlanamamış olacaktır453. Kanaatimce, bu sınırlandırma idârî yargılama usul hukukuna da uymaktadır. 443 ERDOĞDU, agm., s. 24. 444 ANSAY, agm., s. 76. 445 ÜSTÜNDAĞ, age., s. 267. 446

ERDOĞDU, agm., s. 25; KURU - BUDAK, age., s. 81.

447

PEKCANITEZ - ATALAY - ÖZEKES, age., s. 299; Örneğin, genel olarak davalının bir yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı, bir kazanın meydana gelip gelmediği, bir şeyin durumunun tespiti tespit davasının konusunu oluşturmaz. bkz. ATALAY, Oğuz, Medeni Usul Hukukunda

Menfi Vakıaların İspatı, İzmir, 2001, s. 88.

448

KURU, Tespit, s. 24.

449

KURU - BUDAK, age., s. 66.

450

Alman Federal Mahkemesi 2.H.D., 13.02.1958 T., 346/56 K., Nachschlagewerkdes Bundesgerichtshofes, Herausgegebenvon Lindenmaier-Möhring&256, ZPO No: 47, naklen, KURU - BUDAK, age., s. 65.

451

Örnekler için bkz. KURU, Tespit, s. 16.

452

bkz. ERDOĞDU, agm., s. 25.

453

58

Hukukî ilişkinin varlığı, yokluğu ya da içeriği tespit davasına konu yapılabilir454. Davacının dava konusuna dayanak teşkil ettiği hukukî ilişkinin var olup olmadığı tartışmalı dahi olsa tespit davası açılabilir455. Bu hâlde mahkemeden hukukî ilişkinin tespiti ve hukukî ilişkinin varlığının kabul edilmesi hâlinde bu ilişkiden doğacak hak ve yükümlülüklerin tespiti istenmektedir.

Hukukî ilişkiden doğan yetkilerin de tespiti istenebilir456. Sözleşmenin içerdiği hak ve yükümlülüğün tespiti istenebilir457. Satım sözleşmesinde borçlunun taşıma masraflarına katlanıp katlanmayacağının tespiti talepleri tespit davasının konusunu oluşturabilir. Esasen bu talep hukukî ilişkiden doğan hakkın tespiti anlamındadır. Hukukî ilişkinin tespitinin ardından bu hukukî ilişkiden doğan haklar da ortaya çıkacaktır. Örneğin, işçi ile işveren arasındaki ilişkisinin tespiti işçi bakımından bu ilişkiden doğan kıdem ve ihbar tazminatı isteme gibi haklar ve işveren bakımından ücretten sorumlu olma gibi yükümlülükler ortaya çıkaracaktır458. Hakkın hukukî ilişkiye dayanması nedeniyle tespit davası esasen bir hukukî ilişkiyi tespit etmekte ve hak kendiliğinden bu tespitin sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Haksız fiilde, kusurun tespiti gibi hukukî ilişkinin münferit bir unsurunun tek başına tespit davasının konusunu oluşturmayacağı kabul edilmiştir459. Bir şarta veya vadeye bağlanan hukukî ilişkilerin tespitinin istenebileceği kabul edilmektedir460. Hukukî ilişkiden doğan yükümlülüklerin de tespiti istenebilir. Sözleşmenin tarafları sözleşmenin kendilerine yüklediği yükümlülükler hakkında uyuşmazlığa düşerlerse sözleşmenin iddia edilen yükümlülüğü yüklemediğinin tespitini isteyebilirler461.

Tespit davası, davaya konu olan hak veya hukukî ilişkinin varlığı ya da yokluğuyla ilgilenir, tespit edilen bu ilişkiden doğan hak veya alacak veya alacağın

454

PEKCANITEZ - ATALAY - ÖZEKES, age., s. 296.

455

ANSAY, agm., s. 79; Hukukî ilişkinin tarafları arasında borcun varlığına ya da içeriğine ilişkin uyuşmazlık çıktıysa hukukî ilişkinin varlığının ya da içeriğinin tespiti için tespit davası açılabilir. bkz. UMAR, Şerh, s. 296.

456

ÜSTÜNDAĞ, age., s. 265.

457

KURU - BUDAK, age., s. 63.

458

bkz. Y. 9. H.D., 16.12.2008 T., 2007/26179 E., 2008/33761 K., UYAP.

459

bkz. KURU - BUDAK, age., s. 83; ÜSTÜNDAĞ, age., s. 265.

460

MUŞUL, age., s. 132; KURU, Tespit, s. 24; KURU - BUDAK, age., s. 82.

461

59

miktarı bu davanın konusunu oluşturmaz462. Hukukî ilişkiden doğan hak ve alacakların miktarına ya da değerine ilişkin bir tespitte bulunulmaz463. Kira sözleşmesinin tespiti ya da kira bedelinin tespitinin de istenebileceği durumlarda olduğu gibi464, kira sözleşmesinin sona erme zamanının tespit davası yoluyla tespit edilebileceği kabul edilmektedir465. Kural olarak kiralayanın466 kira bedelinin tespiti davası açmakta hukukî yararı olduğu kabul edilmekle467 birlikte kira döneminin bitiminden uzun zaman önce bu davayı açmakta güncel bir hukukî yararın olmadığı ifade edilmiştir468.

Kira tespit davası469 olarak ifade edilen kira bedelinin tespitini kapsayan tespit davasının kira sözleşmesinden doğan tespit davaları gibi tespit davası olarak kabul edilip edilmeyeceği tartışması esasen her iki davada da tespit yapıldığından kaynaklanmaktadır470. Şöyle ki; her ne kadar kira tespit davası olarak ifade edilse de yani bir tespit davasıymış gibi terimlense de bu davadaki tespit görünümü gerçek anlamda bir tespit olmamaktadır471. Esasen bu dava ile yapılan kira bedelinin mahkemece tespitinin sağlanmasıdır472. Burada belirlenen kira bedeli yeni döneme ilişkin olduğundan mevcut hukukî durumun tespitinden ziyade yeni bir belirlemede

462

KURU, Tespit, s. 25.

463

KARSLI, age., s. 379; ERDOĞDU, agm., s. 25; KURU - BUDAK, age., s. 83.

464

ÜSTÜNDAĞ, age., s. 265.

465

KURU - BUDAK, age., s. 62.

466

Kiracı tarafından da kira bedelinin açılabileceği örnek kararlar için bkz. KURU - BUDAK, age., s. 100

467

KURU - BUDAK, age., s. 100.

468

KURU - BUDAK, age., s. 104; KURU - ARSLAN - YILMAZ, İcra, s. 266.

469

Bu kavram yerine “Kira parasının yeniden belirleme davası” kavramının kullanılması önerisi hk. bkz. ÖNEN, age., s. 113.

470

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe girmeden önce kira bedelinin tespiti davasında kiralanan taşınmaza ilişkin ikili bir ayrıma gidilmekteydi. 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’a tâbii olan kira sözleşmelerinde kira bedelinin tespiti davasının açılabileceği kabul edilmiştir. Bu davanın tespit davası olarak kabul edildiği hkz. bkz. GÖRGÜN, agt., s. 15; 6570 sayılı Kanuna tâbii olmayan sözleşmelerde bu taleple tespit davasının açılamayacağı ifade edilmiştir. KURU - BUDAK, age., s. 63, dipnot 53.

471

ÖNEN, age., s. 113.

472

bkz. BK. m. 344; “Taraflar arasında düzenlenen 1/1/1996 başlangıç tarihli kira sözleşmesi 3 yıllıktır. Bu durumda dava konusu 1/1/1999 dönemi sözleşmeyi takip eden dönemdir. Üç yıllık sözleşmelerde sözleşme sona erdikten sonra takip eden döneme ait kira parasının, 18/11/1964 tarih ve 2/4 sayılı Yargıtay İçtihat Birleştirme Kararına göre hâkim tarafından "hak ve nesafet" kurallarına göre takdir edilmesi gerekir. Kaldı ki dosya kapsamından davalının daha eski kiracı (1/3/1985 tarihinden itibaren) olduğu da anlaşılmaktadır.” YHGK. 13.12.2000 T., 2000/3-1800 E., 2000/1791 K., UYAP; “Dava konusu yerin yukarıda açıklandığı üzere getirebileceği kira parası usulünce saptandıktan sonra bu husus dikkate

alınmak suretiyle hak ve nesafet kurallarına göre hâkimce bir kira parası takdir edilmelidir.”Y. 3. H.D.,

60

bulunulmaktadır473. Oysa tespit davaları mevcut hukukî durumun tespitini amaçlar. Kira sözleşmesinden doğan davalarda ise kira döneminin başlangıç, bitim süreleri gibi mevcut hukukî duruma ilişkin tespit yapılmaktadır474. Yargıtay bu davayı, hukukî ilişkinin tespit edilmemesi nedeniyle diğer tespit davalarından ayrı tutmakta ve kira sözleşmesinin belirli olmayan bir unsurunun tespitinden ibaret görmektedir475.

Kanaatimce de kira bedelinin tespiti talebiyle açılan davalar, mevcut hukukî ilişkinin tespitinden ziyade ileriye yönelik bir tespiti amaçlamakta ve kira sözleşmesinden doğan kira döneminin tespiti talebiyle açılan davalardan ayrılmaktadır. Kira sözleşmesinden doğan davalarda, ihtilafa ilişkin bir tespite gidilirken; mevcut hukukî ilişki dayanak alınmakta ancak kira bedelinin tespitinin yapıldığı davalarda, mevcut hukukî ilişki tespit edilmemekte, ileriye yönelik bir tespit yapılmaktadır. Bu davalarda, hukukî ilişkiden doğan sonucun tespiti yapılmaktadır. Yani kira sözleşmesine göre kira bedeli tespit edilmektedir. Tespit davası ile hukukî ilişkinin miktarına ya da bedeline ilişkin bir tespit yapılamayacağından bu dava tespit davası olarak kabul edilemeyecektir476.