• Sonuç bulunamadı

B. Yeni Bölgesel Kalkınma Yaklaşımları

7. Girişimcilik ve Bölgesel Gelişme

Girişimcilik; kişilerin ekonomik sistemde, piyasada ortaya çıkan avantajları yakalama amacıyla, yeteneklerini kullanarak fırsatları değerlendirebildikleri yönetimsel davranış biçimidir. Bu yönetsel davranış yeni fırsatları görme-yakalama vizyonuna ve bu fırsatları kullanarak yenilikler başlatmayı düşünme yeteneğine sahip kişileri gerektirmektedir. Girişimciler, mal ve hizmet üretimini gerçekleştirebilmek için doğal kaynak, sermaye, emek gibi üretim faktörlerini bir araya getirerek işletme kuran ve bu işletmedeki faaliyetleri yürüten kişilerdir.

Girişimci; riskle karşılaşabileceği halde, fırsatları değerlendirerek, belirsizlik altında büyüme ve kara ulaşma amacıyla, sermaye yaratabilmek için gerekli kaynakları toplayarak, yeni iş ya da işletme oluşturan kişi olarak da tanımlanabilmektedir. Girişimciliğin önemini, özellikle üç alan için vurgulamak mümkündür. Bunlar188;

◦ Yenilikçilik-icatçılık,

186 Murat Çetin, “Endojen Bölgesel Kalkınmaya Farklı Bir Bakış”, Erciyes Üniversitesi Đ.Đ.B.F.

Dergisi, Sayı:24, Ocak- Haziran 2005, s.8-10

187

Arzu Şen, a.g.e., s.73-75

188 Fatma Gündoğdu, “Doğu Anadolu Bölgesi’nde Faaliyette Bulunan Küçük ve Orta Boy

Đşletmelerde Girişimcilik-Yenilikçilik”, Kentsel Ekonomik Araştırmalar Sempozyumu Tebliğleri, Cilt 1, DPT, PAÜ, Denizli, Mart 2004, s.246-247

◦ Yeni işletmelerin doğması-büyümesi, ◦ Yeni iş alanları yaratmadır.

Girişimciliğin tanımı ilk kez, 1755 yılında Richard Cantillon tarafından yapılmıştır. Cantillon, girişimciyi kâr elde etmek amacıyla işi organize eden ve işin riskini üstlenen kişi olarak tanımlamaktadır. Cantillon’un tanımında, girişimci ile risk unsuru ilişkilendirilmektedir. Cantillon, girişimciliğin risk alma ya da risk üstlenme yeteneğini ortaya çıkarmıştır. Frank H. Knight ise, risk ile belirsizliği birbirinden ayırarak belirsizliğin tanımını yapan ilk kişidir. Knight’a göre, girişimci belirsizlik ortamı içerisinde neyin, ne zaman ve nasıl üretileceğine ilişkin üretken süreçte karar verici konumunda ve kar elde etme beklentisiyle bunun sorumluluğunu alan kişidir. Baudeau ise, çeşitli yenilikler yaparak maliyetlerini azaltmaya, karlarını arttırmaya çalışan bir yenilikçi olarak tanımlamıştır.

Yenilik kavramını geniş bir biçimde ele alan, girişimcinin yenilikçi ve dinamik olma özelliğini vurgulayan ilk kişi Schumpeter olmuştur ve girişimcilik kavramına yaklaşımı geniş kabul görmüştür. Schumpeter, Cantillon’un tanımını yetersiz bularak girişimciliği farklı bir açıdan ele almıştır. Schumpeter’e göre girişimci; yeni ürünler, yeni süreçler geliştirme, yeni ihracat pazarları bulma, yeni hammadde, yarı mamul arz kaynakları bulma ya da yeni bir organizasyon yapısı oluşturma gibi, işletme açısından yeni kombinasyonlar yaratarak mevcut ekonomik düzeni yıkan kişidir189.

Schumpeter’e göre, ekonomik gelişmenin-kalkınmanın kaynağında yenilik vardır ve her buluş yenilik anlamına gelmez. Bir buluşun yenilik olabilmesi için yaşama geçirilmesi gerekir ve bunu da girişimci sağlayacaktır190. Ayrıca, yenilik başka piyasa ya da piyasaları önemli ölçüde olumlu ya da olumsuz yönde etkileyecektir. Bir yenilik nedeniyle bir ya da daha çok sayıda piyasa daralabilir, yok olabilir ya da büyüyebilir. Yenilik nedeniyle piyasaların daralıp yok olmasına yaratıcı yıkış, gelişmesine ise yaratıcı birikim olarak adlandırılmaktadır. Schumpeter,

189 Yasemin Demiroğlu, Firma Davranışı Olarak Girişimcilik, Dokuz Eylül Üniversitesi SBE

Yüksek Lisans Tezi, Đzmir, 2007, s.2-4

girişimciliğe yaklaşımında kullandığı yenilikleri beş ana grupta sınıflandırmaktadır191;

◦ Yeni hammadde kaynaklarının bulunmasıyla ilgili yenilikler, ◦ Üretim süreciyle ilgili yenilikler,

◦ Üretim sürecinin örgütlenmesiyle ilgili yenilikler, ◦ Yeni ürün geliştirilmesi ile ilgili yenilikler ve ◦ Yeni pazarların bulunmasıyla ilgili yeniliklerdir.

Girişimcilik bölgesel kalkınmada da önemli bir rol üstlenmektedir. Bölgesel veri ve analizlere bakıldığında, bölgesel bir kalkınma stratejisi olarak girişimciliğin teşvik edilmesi gerekmektedir. Girişimcilik faaliyetleri bölgelerde yeni firmaların doğmasını sağlamaktadır. Yeni firmaların doğmasının bölgesel kalkınmaya etkileri ise şu şekilde sıralanmaktadır192;

◦ Đstihdamın ve Gelirin Büyümesi: Yeni firmaların kurulmasına yönelik

yatırımların yapılması ile yöneticiler ve işçilere bir iş ve gelir yaratılır. Girişimciliğin artması bölgedeki istihdam düzeyini yükselterek, insanların gelir seviyesini yükseltmektedir. Bu gelir ise daha sonra bölgedeki toplum için gelirin çarpan etkisini oluşturarak kişilerin gelir seviyesini daha da arttırmaktadır. Bunun yanında bölgede açılmış olan bu firmalar geniş piyasalara satış yaparak, diğer bölgelerdeki gelirin bulundukları bölgelere akmasını sağlamaktadır.

◦Vergi Gelirlerinin Yükselmesi: Girişimcilik faaliyetleri sonucunda kişisel gelirlerin, şirket karlarının, tüketimin ve mal varlıklarının yükselmesinden dolayı bölgedeki vergi geliri artmaktadır.

◦Hizmet Sağlamanın Geliştirilmesi ve Bölgesel Gelirlerin Tutulması: Yeni firmaların yaratılması perakende satış olanağı gibi yerel hizmetlerin sağlanmasını arttırmaktadır. Bunun yanında hizmetlerin yerel arzı ile gelir bölgede tutulabilmektedir.

191 Bekir Sami Oğuztürk, “Yenilik Kavramı ve Teorik Temelleri”, Süleyman Demirel Üniversitesi

Đ.Đ.B.F. Dergisi, Cilt:8, Sayı:2, 2003, s.255-258

192 Murat Ali Dulupçu ve diğerleri, Yenilik, Đşbirliği ve Girişimcilik (Batı Akdeniz Bölgesi

KOBĐ’lerinin Tutumlarının Değerlendirilmesi, (Ed: Murat Ali Dulupçu, Onur Sungur), Ankara, 2007, s.69

◦Canlandırma ve Motivasyon Etkisi: Verimli girişimcilerin yayılımı yoksul alanlarda canlandırıcı etkiler yaratarak insanların motivasyonunu olumlu yönde etkilemektedir.

◦Cazibe Merkezi Olma: Bir bölgedeki yüksek girişimcilik faaliyetleri, bölgenin yeni yatırımlar için gerekli altyapıya sahip olduğunun bir göstergesidir. Bu da sermayenin, diğer bölgelerden bu bölgeye doğru kayarak bölgeyi bir cazibe merkezi haline getirmektedir.

Bölgelerarası gelişmişlik farkları gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin yaşamış olduğu temel sorunlardandır. Geri kalmış bölgeleri canlandırmak için çare girişimcilik olarak görülmektedir. Sermayenin az gelişmiş bölgelere kaydırılarak yatırımların gelişmeye ve büyümeye elverişli olması için, bu bölgelerin cazipleştirilmesi gerekmektedir. Bunun içinde bu bölgelerde girişimcilik faaliyetlerin arttırılması için devletler ve uluslararası kuruluşlar gerekli altyapı yatırımlarının yapılmasına yönelik teşvik etmeli ve destek vermelidir.