• Sonuç bulunamadı

Gürpınar (Salkuma) Camii Ġnceleme Tarihi: 07.09

2 KATALOG / ÖRNEKLER

2.8. Gürpınar (Salkuma) Camii Ġnceleme Tarihi: 07.09

Çizim No: 36–40

Fotoğraf No: 146–164

Bulunduğu Yer: Kayseri İli Talas İlçesi, Gürpınar (Salkuma) Kasabası

meydanında bulunmaktadır.

Tarihi ve Yapım Süreci: Caminin inşa tarihi kesin bilinmemekle beraber, stil

kritiğine göre 17. yy‟a tarihlendirilmektedir (Arslan ve Özbek, 2008:1153). 1845 tarihli bir de onarım kitabesi vardır. Fakat bunun da orijinal olduğunu belirten bir kaynak yoktur. Buradan yola çıkarak, yapının tam tarihi ya da onarım tarihini tespit etmek mümkün değildir.

Caminin mihrabının tepeliğinde M.1671 ve 1691 tarihleri okunmaktadır. Bu tarihler, inşa ve onarım tarihleri olabilir.

Yapının incelenmesi:

Orjinal haliyle kare plana sahip yapıya sonradan birçok eklenti yapılmıştır. Bu eklentiler, yapıyı günümüz haliyle oldukça değiştirmiştir (Çizim 36).

Malzeme ve Teknik

Yapının inşasında düz kesme taş malzeme kullanılmıştır (Fot.146). Sonradan eklenen son cemaat yerinde demir, camekân ve içerisindeki kadınlar mahfilinde ise ağırlıklı olarak ahşap kullanılmıştır. Yine minber de ahşap malzemeden elde edilmiştir.

Avlu

Son Cemaat Yeri

Geç dönem eklentisi olan son cemaat yerinin herhangi bir özelliği yoktur. Üzeri betonla kapatılmıştır(Fot.147). Batı tarafına eklenen minareye çıkış bu kısımdan sağlanmaktadır. Harimin kuzey cephesini kapatmıştır.

Cephe Düzeni

Yapının kuzey cephesi, harime girişi sağlayan basık kemerli bir kapı ve bunun iki yanına simetrik yerleştirilmiş iki pencere açıklığı şeklinde düzenlenmiştir (Çizim 37), (Fot.148).

Kapının beden duvarından 0.12cm. içeri çekilerek silmelerle hareketlendirildiği görülür. Kitabelik kısmında bugün orijinal metin bulunmayıp, beyaz zemin üzerine siyah yazılı dini bir metin işlenmiştir. Taç kısmı mukarnaslarla hareketlendirilmiş dikdörtgen bir pano şeklindedir. Girişin iki yanında iki sütunçe yer alır. Kaide ve başlıkları kum saati şeklindedir (Fot.149).

Caminin güney cephesinde, kubbe kısmındakiyle birlikte üç adet pencere açıklığı bulunur (Fot.150). Beden duvarındaki pencereler dikdörtgen forma sahipken, kubbedeki pencere sivri kemerli forma sahiptir. Kubbedeki bu pencereden diğer üç cephede de bulunmaktadır. Yapının saçak kısmı silmelerle kademeli olarak hafif dışarı taşıntı yapmaktadır.

Caminin doğu ve batı cephesinde birer tane pencere açıklığı bulunmaktadır. Cephe kesme taştan sade bir düzenlemeye sahiptir (Çizim 38), (Fot.151-152). Batı taraftan farklı olarak doğu cephede bir köşk minare yer alır. Duvara bitişik değildir.

Minare

Caminin kuzeydoğu tarafında yükselen köşk minare 3.61cm. yüksekliğindedir. Kesme taşla inşa edilmiştir(Fot.153). Minareye çıkış, yanına sonradan eklenen abdesthanenin çatısından sağlanmaktadır. Minareye çatıdan itibaren sekiz merdivenle çıkılmaktadır. Minare kaidesi, 5.08cm. yüksekliğinde olup, 1.12x1.12cm.‟lik kare bir alana oturmaktadır (Çizim39). Minare yüksekliği, minare çatısına kadar 2.41cm. dir.

Dört adet kare gövdeli sütun üzerinde yükselmektedir. Sütun kaidesi kare olup köşeleri pahlanmıştır. Sütun gövdesi de kare formda olup her birinde birer adet küçük niş açılmıştır. Sütun başlıkları köşeleri pahlanmış kare formundadır ve oldukça sade biçimde işlenmiştir. Sütun başlıkları gergi çubuklarıyla birbirine bağlanmıştır. Kemer formu “U” biçimindedir. Külah, sekizgen formda bir kaide ve onun üzerinde altıgen konik külah şeklinde yükselmektedir. Kaidenin üzerine kazıma tekniğinde yüzeysel nişler açılmıştır. Külah kalın bir kaval silme ile sonlanmakta olup üzerine taştan küçük bir hilal yerleştirilmiştir (Güleç, 2006:137).

Yapıda sonradan eklenen kare kaideli, silindirik gövdeli bir minare daha bulunur(Fot.154). Eserin batı tarafına, son cemaat yerine bitişik denecek şekilde yerleştirilmiştir.

Harim Kısmı Plan

Camii 10.27x10.30cm. ölçülerinde kareye yakın bir plana sahiptir (Çizim 40). Üzeri kubbe ile kapatılmıştır. Harimin kuzey cephesindeki kadınlar mahfilinin doğu ve batı kanatlarındaki uzantılar “U” şeklinde yapıyı dolanarak, ikinci bir kat görüntüsü vermişlerdir ( Fot.155).

Doğu ve batı cephelerinde duvara açılmış nişler görülür.( Fot.156). Güney cephede orijinal mihrabı ve sonradan eklenen minberi yer alır( Fot.157).

Mihrap

Harimin güney duvarının ortasına, giriş aksına yerleştirilmiştir ,( Fot.158). Taş malzemeden yapılan 4.48cm. yükseklik ve 2.06cm. genişliğe sahip mihrabın orijinal olduğu anlaşılmaktadır. Mihrap beşgen bir niş şeklinde ve beş sıra mukarnaslıdır. Tepelik, alınlık, köşelik ve kavsara kısımları; altın sarısı, koyu yeşil ve beyaz renkli yağlı boya ile dönüşümlü olarak boyanmıştır (Yurdakul, 2007: 99).

Minber

Mihrabın sağ tarafına yerleştirilen ahşap minber, geç dönem eklentisidir. Herhangi bir özelliği yoktur(Fot.159).

Mahfil

Harimin kuzey, doğu ve batı cephelerini dolaşan “U” şeklindeki kadınlar mahfili, ahşap ve taş ayaklarla taşınmaktadır ( Fot.155). Kuzey cephede daha geniş bir alan kaplayan mahfilin doğu ve batı cepheleri dar birer koridor şeklindedir. Ahşap tırabzanlarla korunmaktadır. Mahfilin saçak kısmı testere dişi şeklinde ahşap parçalarla işlenmiştir.

Kürsü

Yapıda vaaz küsüsü yoktur. Üst Örtü ve Taşıyıcılar

Caminin geç dönem eklentisi olan son cemaat yerinin üzeri betonla örtülmüştür. Harim kısmının üzeri ise tek kubbe ile kapatılmıştır. Kubbeye geçişte tromplar kullanılmış, tromp kemerleri duvarlara oturtulmuştur (Fot.160-161). Duvardan çıkıntı yapan konsolların altları mukarnas şeklinde düzenlenmiştir (Fot. 162). Dört köşede tromp kemerlerinin içerisi çapraz tonoz şeklinde bir düzenlemeye sahiptir. Kubbe eteğinde dört pencere açıklığı görülür. Kubbe beden duvarı tarafından köşe trompları ve dört cephedeki kemerler yardımı ile taşınmaktadır.

Kadınlar mahfilinde, taşıyıcı olarak kesme taştan dikilen ayaklar ve ahşap direkler kullanılmıştır.

Pencere (Aydınlatma) Sistemi

Caminin iç mekân aydınlatmasında, mihrap duvarına açılan iki, batı duvarına açılan bir, kuzey duvarına açılan iki pencere ve kubbe kasnağına açılan dört pencere kullanılmaktadır. Beden duvarındaki pencerelerden güney ve batı cephedeki pencereler içerden sivri kemerli iken dışarıda dikdörtgene dönüşmektedir. Ayrıca

farklı bir uygulama olarak, pencerelerin alt kısmalarının merdiven şeklinde düzenlendiği görülür ki türü için özgün bir karakterdir.

Kubbe kasnağındaki pencereler ise içeriden yarım daire kemer formunda dışarıda ise sivri kemer formunda revzenli şekilde yapılmıştır.

Süsleme

Dış Cephe Süslemesi

Yapının dış cephesi, oldukça sade bir düzenlemeye sahiptir. Saçaklarındaki silmeler ve kubbedeki revzenli pencereler az da olsa hareketlilik katmıştır. Doğu cephedeki minber-minare de farlı bir görüntü sergiler. Kuzey cephedeki giriş kapısının alınlık kısmı da mukarnas düzenlemesi ile dikkat çeker. Ayrıca yanında uzanan sütunçeler de kapıyı vurgulamaya yönelik uygulamalardır.

İç Mekân Süslemesi

Yapının içerisi de dışarısı gibi sade ve gösterişsizdir. Tek süsleme orijinal olan taş malzemeden yapılmış mihrabıdır.

4.48cm. yüksekliğe ve 2.06cm. genişliğe sahip olan mihrabın tepelik ve kavsara kısmında süslemeler görülür (Fot.163). Ortasında üçgen yanlarında ise dikdörtgen şeklindeki taşlardan meydana gelen tepeliğin alt kısmına mukarnas dizileri yerleştirilmiştir. Üç sıra mukarnas dizisinin üstten iki sırası badem ve kanat formlarında en alt sıra ise kanatlar arasındaki yüzeysel nişçiklerden oluşmuştur. İkinci sıradan aşağıya püsküller sarkmaktadır. Alınlık kısmında ise yatay dikdörtgen bir pano meydana getirilmiştir. Beyaz zemin üzerine, koyu yeşil renkle yazılmış Âl-i İmran Suresinin 37. ayeti koyu yeşil renkli çerçeve içerisine alınmıştır(Yurdakul,

2007: 99).

Mihrap nişi içerisindeki kavsara kısmında ise yedi sıra kavsara dizilmiştir. En üstte yer alan tepe nişinin yüzeyi yüz dilimlidir (Fot.164). Enlemesine geçen yatay bir silme ile kademelendirilmiştir. İki, üç, dört, beş ve altıncı sıradaki mukarnas dizileri bazen düz, bazen ters olarak kullanılmış badem ve kanat formlarından oluşur.

Üçüncü ve beşinci kanatlardan aşağıya doğru püsküller sarkmaktadır. Yedinci katta ise dilimli sağır nişlerle kanatlar yan yana kullanılmıştır. Kavsara ağzı dış bükey kavisli hatlarla yükselir. Kavsara cephede köşeli basamaklar yapan bir silme ile çerçevelenmektedir. Dört ve beşinci sıradaki silmeler ve mukarnasların arasına birer kabara yerleştirilmiştir (Yurdakul, 2007: 99).

Nişin yanına yerleştirilen sütunçeler ise kum saati başlıklıdır.

Mihrabın üzerindeki lale motifleriyle bezeli panoda “Camiler ancak Allah‟a aittir ona şirk koşmayınız” Muhammed, lailahe İllallah, Muhammeden Resulullah, Allah” Ebubekir, Ömer, Osman, Aliyûl Murtaza” ibareleri mevcuttur (Yurdakul,

2007: 99).

Kubbe karnındaki kalemişi süslemeler geç dönem uygulamalarıdır. Kitabe

Yapının kitabesi mevcut değildir

Vakıf ve ArĢiv Bilgileri

Yapı ile ilgili, H.1027-M.1617 tarihli Kayseri Şer‟iyye Sicil Defteri‟ndeki 449 nolu belgede, Ulu Bürüngüz‟den Osman Beşe bin Abdullah‟ın Salkume Karyesi‟nde inşa ettiği Mescid‟in imamına ve hatibine değirmen ve malikâne hissesinden bir kısmın tasarruf ettiler, dediğine dair bilgi bulunmaktadır(Fidan,2007:37-38).

2.9.Molu Köyü Camii Ġnceleme Tarihi:17.09.2010 Çizim No: 41-42

Fotoğraf No: 165-184

Bulunduğu Yer: Kayseri İli, Kocasinan İlçesi sınırlarında Molu Köyündedir.

“MOLU” ismi "Zafer kazanmış" anlamına gelmektedir ve bir Osmanlı padişahı tarafından kahramanlık destanı yazarak, kurtuluş mücadelesini kazanmış köylülere verilen bir armağandır. Köyün Ağa sülalesinden gelen herkesin soyadı MOLU‟ dur. Ya da başka bir rivayete göre eskiden İpek yolu üzerinde yer alan köyün adı mola imiş zamanla bu halk arasında molu diye değişmiştir.

Tarihi ve Yapım Süreci: Giriş kapısı üzerindeki kitabeden H. 1125/ M. 1713

yılında inşa edildiğini öğreniyoruz (Arslan ve Kök, 2008: 205; Erkiletlioğlu, 1996:

138; Satoğlu, 2002: 324). Mimarı ve yaptıranı hakkında herhangi bir bilgiye

ulaşılamamaktadır.

Yapının incelenmesi:

Cami kare planlıdır. Kuzeyinde ahşap sundurma şeklinde bir son cemaat mekânı görülür (Çizim 41). Klasik tek kubbeli cami mimarisinde inşa edilmiştir. Genişçe bir bahçenin içerisinde yer alır.

Malzeme ve Teknik

Yerli koyu renkli kesme taştan inşa edilmiştir(Fot.165). Beden duvarlarında kesme taş, kubbede ise tuğla malzeme kullanılmıştır. Osmanlının geç dönemi için alışılmadık bir durumdur. Son cemaat yerinde ahşap direkler ve ahşap örtü sistemi kullanılmıştır. Yapının içerisinde mihrap ve minberin yüzeyinde toprak sıva ve üzerinde ise kalemişi boyamalar kullanılmıştır. Pencere çerçeveleri de yine ahşaptandır. Kubbe kaplamasında ise kurşun, malzeme olarak yerini alır.

Avlu

Yapı meyilli bir araziye oturtulmuştur. Bu yüzden avlu düzenlemesi için uygun mekân yoktur. Bununla beraber yapının genişçe bir bahçe düzenlemesi bulunmaktadır. Caminin doğu tarafı avlu gibi düzenlenmiş ve buraya hela ve bir abdesthane eklenmiştir. Güney tarafında ise avlu duvarı ile çevirili genişçe bir alan görülür. Buraya caminin batı tarafından inen merdivenle ulaşılır. Boş olduğu düşünüldüğünde camiye ait olduğu anlaşılmaktadır.

Son Cemaat Yeri

Yapının kuzey cephesinde yer alan son cemaat yeri sundurma şeklinde düzenlenip ahşap direklerle taşınmaktadır (Fot.166). Üzeri de ahşap yuvalamalarla kapatılan yerin üç tarafı da açıktır.

Cephe Düzeni

Son cemaat yerinin güney cephesini oluşturan harimin kuzey cephesi küçük ölçekli klasik Osmanlı yapı mantığında düzenlenmiştir(Fot.167). Ortada basık kemerli bir giriş yanlarda iki büyük sivri kemerli pencere açıklığı görülür. Pencere açıklıkları, günümüzde ısıdan tasarruf için küçültülerek dikdörtgen forma çevrilmiştir. Pencerelerin hemen yanlarına ise iki mihrap nişi yerleştirilmiştir. Nişler sade bir düzenlemeye sahiptir. Yaklaşık 0.75cm. genişliğe ve 0.20cm. derinliğe sahiptir.

Giriş kapısının kemer düzenlemesinde renkli taşların birbirine geçmeli kilit taşı sisteminde dizilmesi ile elde edilmiş güzel bir görüntü oluşmuştur(Fot.168). İç ve dış bükey silmelerle dikdörtgen çerçeve içerisine alınan girişin kitabelik kısmında iki kartuş içerisinde ikişer satırlık kitabesi yer alır. Yazı metninden arta kalan kısımlar ise çiçek motifleriyle doldurulmuştur.

Caminin güney cephesi kot farkından kaynaklanacak çökmeye karşı üç adet kalın payandayla desteklenmiştir (Fot.169). Bu cephe iki kat gibi algılanmaktadır. Sebebi ise arazinin meylinden kaynaklanan kot farkı duvar örgüsüyle giderilmeye çalışılmıştır.

Payandaların üst kısımları kurşunla kaplanmıştır. Saçak kısımları silmelerle hafif dışarı taşırılmıştır. Duvara yaslanan kısımlarında saçağa geçişte mukarnas şeklinde küçük tromplar kullanılmıştır. Yapı için özgün bir durumdur. Payandalardan ikisi köşelere diğeri ise tam mihrabın karşısına yerleştirilmiştir. Payandaların arasına da yine sonradan dikdörtgene dönüştürülen yarım daire kemerli iki pencere açılmıştır.

Saçak altında iki tane çörten görülür. Sekizgen kubbe kasnağına açılan sivri kemerli pencere de cepheye farklı bir değer katmıştır. Kasnaktaki bu pencere sistemi dört cephede tekrarlanmıştır.

Doğu ve batı cephe, aynı şekilde düzenlenmiştir (Fot.170-171). Kubbe kasnağındaki pencere ile her cephede toplamda üç pencere açıklığı bulunur. Saçak seviyesinde üçer tane de çörten yer almaktadır.

Minare

24.56cm. yüksekliğinde ve tek şerefeli olan minare, kesme taştan inşa edilmiştir. Caminin kuzeybatı köşesinde, yapıya bitişik şekildedir(Fot.172). Minare kaidesinin, cami beden duvarlarına, hafif bir girinti yaptığı görülür. Giriş kapısı son cemaat mahallinin kuzeybatı köşesinden sağlanmaktadır.0.55x1.57cm. ebatlarında olup, kapı kemeri yuvarlak formdadır(Güleç, 2006:61-62).

Minare, 2.60x2.60cm. ebatlarında kare planlı bir kaideye sahiptir. Kaide 5.40cm. yüksekliğinde dikdörtgen formdadır. Kaideden üç ters üç düz prizmatik Türk üçgenlerinden oluşan, bir pabuca geçilir. Pabuçtan gövdeye geçişte, kalın bir kaval silme kullanılmıştır. Gövde, çokgen (onaltıgen) formdadır. Şerefe altında yer alan ikinci bir kaval silme ile gövde hareketlendirilmiştir. Minare gövdesinde, üç adet mazgal pencere yer alır (Güleç, 2006:61-62).

Şerefe altı oldukça sade bir görünüme sahiptir. Şerefeye çıkışı sağlayan kapı dikdörtgen formdadır. Şerefe korkulukları da taştan ve sade bırakılmıştır. Korkuluğun boyu 1.05cm. kalınlığı 0.8cm.dir. Petek bölümü de çokgen (onaltıgen) formdadır. Peteğin üst kısmında yüzeysel, altı köşeli, üst kısmı kemerli olan nişçikler

yer alır. Petekle külahın birleştiği noktadan sonrası, yıkılmış ve günümüzde yeniden inşa edilmiştir. Sonradan yenilenen külah, taştan ve konik formdadır. Tepesine metal bir alem yerleştirilmiştir (Güleç, 2006:61-62).

Harim Kısmı Plan

Kare planlı tek kubbeli caminin iç ölçüleri 11.70x11.70cm dir. Kubbeye geçişte tromplar kullanılmıştır. Tromplar sivri kemer formundadır.

Kare mekânlı harimin kuzeyinde ahşap direklerin taşıdığı bir kadınlar mahfili yer alır (Fot.173). Alt kısmında son cemaat yerine açılan dikdörtgen formlu iki pencere bulunur. Bir pencerede kubbe kasnağında sivri kemerli olarak açılmıştır. Pencereler çift cam sisteminde düzenlenmiştir. Harim giriş kapısı da bu cephede yer alır. Ahşap kapı çift kanatlıdır. Kapı kanatları zıvana sistemi ile lentolara sabitlenmiştir.

Doğu ve batı cepheleri aynı sistemde düzenlenmiştir (Fot.174-175). Dikdörtgen formlu iki pencere açıklığı ve ortalarına yerleştirilen ahşap kanatlı iki dolap şeklinde bir görüntüye sahiptir.

Giriş aksında güney cephenin ortasında orijinal bir mihrap ve hemen sağına yerleştirilmiş orijinal minberi yar alır (Fot.176). Mihrabın iki yanına simetrik yerleştirilmiş iki pencere yer almaktadır.

Mihrap

Düzgün kesme taştan yapılmış ve orijinalliğini büyük oranda korumuş olan mihrap 3.60cm. yükseklik ve 1.98cm. genişliğe sahiptir. 0.61cm. derinliğindeki nişi duvar içerisine çökertilmiştir(Fot.177). Çerçevesi ise harime doğru 0.12cm.‟ lik çıkıntı yapmaktadır. Yüzeyi sıvandıktan sonra siyah, yeşil kırmızı, beyaz, mavi ve kahverengi renkli boyalarla kalem işi süslemeyle tezyin edilmiştir.

Tepelik kısmı oldukça girift şekilde tasarlanmış ince yaprak ve sapların simetrik olamayan üçgen bir pano oluşturacak şekilde yerleştirilmesiyle meydana

getirilmiş bitkisel kompozisyondan oluşmaktadır. Üçgen panonun merkezinde Mevlevi serpuşuna benzer şekilde düzenlenen madalyon içerinse maşallah ile sene 1190 yazıları yerleştirilmiştir. Serpuşun yüzeyinde inci dizileri en üstte de bir madalyon yer alır (Yurdakul, 2007: 77).

Alınlık kısmı köşelik ile nişi çerçeveleyen bordürler arasında, yatay dikdörtgen bir pano şeklindedir. Pano yatay bir silme ile ikiye ayrılmıştır. İkiye ayrılan dikdörtgen panoların içerisinde birbirine eklenen ikişerden dört kartuş yer alır. Kartuşların yanlarında lale motifleri uzanmaktadır. Kartuşun içerisi mavi zemin üzerine kırmızı renkle işlenen stilize çiçeklerle kompoze edilmiştir. Üçgen panolardan meydana gelen köşelik kısmı da aynı şekilde bezenmiştir.

Kavsara kısmı yarım kubbe şeklindedir. Kubbe kemerinin merkezinden aşağıya doğru genişleyerek inen silmeler yarım kubbeyi dilimli hale getirmiştir. Dilim araları siyah ve kırmızı renkle sıralı olarak boyanmıştır. Dilimlerin uzantısı aşağı kadar inmiş ve niş içerisinde dikey panolar oluşturmuştur. Bu panoların üst kısımları ortada bir selvi motifi ve bunu çevreleyen kemer şeklinde düzenlenmiştir. Panoların yere kadar olan kısımları ise geometrik şekillerin oluşturduğu değişik motiflerle doldurulmuştur.

Minber

Klasik Osmanlı minberi şeklinde düzenlenen orijinal minber, mihrapta olduğu gibi üzeri sıvanarak yüzeyi farklı renklerin şekillendirdiği bitkisel ve geometrik desenlerle bezenmiştir(Fot.178).

Taş malzemeden yapılan minber 4.77cm. yükseklik 3.68cm. uzunluk ve 1.04 cm. genişliğe sahiptir. Kapı yüksekliği 2.95cm.dir. Mihrabın hemen sağına bitişik olarak yerleştirilmiştir.

Süpürgelik kısmı sivri kemerli geçiş şeklindedir. Üzerindeki düz yüzeyli panodan sonra dört ayakla taşınan köşk kısmına geçilir. Duvara bitiştirilen köşk kısmının üç cephesi dilimli kemer şeklinde düzenlenmiştir. Üst örtüsünün saçak kısmı dışarı taşıntı yapmaktadır. Üzerinde ahşaptan yerleştirilmiş külahı yer alır.

Dik üçgen şeklindeki aynalığın ortasında bir rozet yer alır. Silmelerle çerçevelenen aynalığın içerisi değişik bitkisel motiflerle bezenmiştir. Aynalığın altında dört adet sivri kemerli niş bulunur. Nişler kaval silme ile çerçeve içerisine alınmıştır.

Merdiven tırabzanları blok taşlardan birbirine eklemeli şekilde yerleştirilmiş ve üzeri kırmızı rengin hâkim olduğu çokgen motifi ile sanki ajurlarmış gibi desenlenmiştir.

Minbere çıkışı sağlayan kapı ise yarım daire kemerlidir. Alınlık kısmı taç şeklinde düzenlenmiş ve palmet motifi ile bezenmiştir.

Minberin bütün yüzeyi mihrapta olduğu gibi siyah, yeşil kırmızı, beyaz, mavi ve kahverengi renkli boyalarla kalem işi boyama tekniğinde bitkisel ve geometrik desenlerlerle tezyin edilmiştir.

Mahfil

Dört ahşap direğin taşıdığı mahfil kuzey cepheye yerleştirilmiştir (Çizim 42), (Fot 179). Giriş kapısından batı yönüne doğru yükselen bir merdivenle mahfil katına çıkılır. Doğu-batı uzantılı dikdörtgen plana sahip mahfil ahşap korkuluklarla korunmaktadır.

Kürsü

Sonradan eklenen ahşap kürsünün herhangi bir özelliği yoktur. Üst Örtü ve Taşıyıcılar

Son cemaat yeri ve harim kısmıyla iki bölümden oluşan yapının son cemaat yerinde düz ahşap örtü ahşap direklerle taşınmıştır (Fot. 180). Harim kısmı ise tek kubbe ile örtülmüş ve kubbeye geçişte tromplar kullanılmıştır(Fot. 181). Kubbenin asıl yükü beden duvarları tarafından taşınmaktadır. Kubbenin yükü tromplar yardımıyla köşelere aktarılmıştır. Tromplarla kubbe kasnağı sekizgene dönüşmüştür.

Pencere (Aydınlatma) Sistemi

Yapının ışık alması için12 adet pencere açıklığı bulunur. Bunların sekiz tanesi dört cephede ikişerli şekilde açılmıştır. Diğer dört pencere ise kubbe kasnağında dört yöne açılmıştır.

Bugünkü durumundan anlaşılmaktadır ki pencereler ilk yapım aşamasında sivri kemer formunda iken, onarımlar sırasında açıklığın bir kısmı kapatılarak, dikdörtgen forma dönüştürülmüştür. Bunun sebebi ısı kaybını önlemek için diye düşünülebilir.

Süsleme

Dış Cephe Süslemesi

Yapının dış cephesi oldukça sadedir. Cephe duvarının saçak seviyesinde bir silme dört köşeyi dolanarak cepheye hareketlilik katmaktadır. Ayrıca yapının saçak seviyesinde çörtenler yerleştirilmiştir. Bununla beraber caminin doğu cephesinde güney köşede bir de kuş evi kabartılmıştır ( Fot.182).

Giriş kapısı üzerindeki kitabe kartuşları, kapı kemerindeki renkli taş dizilişi ve kapıyı çerçeveleyen silmeler süsleme olarak değerlendirilebilir( Fot.183).

İç Mekân Süslemesi

Yapının içerisindeki süsleme günümüze ulaşan haliyle birkaç yerde yoğunlaşmaktadır. Aslında yapının iç kısmının ilk haliyle oldukça süslemeli olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle beden duvarının yüzeyinin sıva yapılıp üzerinin Kalemişi süslemelerle bezendiği görülür. Mihrap ve minberdeki süslemeler yukarıda bahsedilmiştir. Diğer kalemişi süslemeler ise tromp kemerleri ve dört cephedeki sağır kemerlerin birleşme yerlerindeki üçgen yüzeylerde yoğunlaşmıştır (Fot184).