• Sonuç bulunamadı

2. ERGENLİK DÖNEMİNDE DİNİ GELİŞİM VE DİNDARLIK

2.2. Ergenlik Dönemi Dinî Gelişim Karakteristikleri

Dini gelişim süreci içerisindeki gençler, sosyal çevrelerindekilerin ve özellikle de arkadaşlarının dini anlayış ve yaşayışlarından etkilenerek, kendilerine göre dini anlamaya çalışırlar. Çevreleriyle olan etkileşimler ve özdeşleşmeler ergenlerin dinî yaşantılarındaki önemli bir basamağı oluşturmaktadır.33 Bu yüzden ergenlik dönemindeki bireye hem ailelerinin hem de eğitim kurumlarının iyi rol model olmaları ve onlara rehberlik etmeleri çok önemlidir.

2.2. Ergenlik Dönemi Dinî Gelişim Karakteristikleri 2.2.1. Dinî Şuurun Uyanışı

Duyular üstü alanla alakalı bir yönelim içerisine giren ergen zihni, artık maddi ve manevi birçok olgu hakkında bilgi sahibi olmaya başlar. Yetişkinler kapasitesinde düşünebilecek seviyede olan ergen, hem çevrede olup bitenleri hem de insanlığın ilk anından bu yana tüm insanları hem bireysel hem de toplumsal olarak ilgilendiren tabiatüstü konuları algılamaya başlar. Böylece, ergen, olanları idrakten ifade edilmeye doğru yönelterek dinî iman şuurlu bir hal almaya başlar. Ancak bu dinî şuurun uyanışı hem zihin gelişimi hem de ruhi yapının işleyişiyle ortak bir biçimde zuhur etmektedir.34

Soyut düşünce yeteneğinin gelişmesiyle dinî duygu ve düşünceler bilinç ve irade seviyesine çıkmaktadır. Bu yükselme ergenin kişiliğini etkileyen ve oluşturan önemli bir durumdur.35 Gençlik döneminde kişi çevresinin ve kendinin farkına daha çok varsa da, bu dönemde de bazı taklidi durumlar devam etmektedir. Ancak bu dönemdeki taklit, modeli örnek almaktan ziyade davranış odaklıdır yani bütüncüllükten ziyade sonrasında kendi kişilik modelini de oluşturmasına yardımcı olacak parçalı bir yapıya sahiptir.36

2.2.2. Görev ve Sorumluluk Bilinci

Bulûğ dönemine girmiş genç, hem iman esasları, ibadetler vb. sorumluluklar hem de dinî, hukuki düzen ile alakalı haklardan faydalanma bakımından ehliyet sahibi olduğu belirtilmektedir. Bulûğ ermekle birlikte genç varlık âlemini anlamlandırmaya ve

33 Mehmet Akif Kılavuz, Ergenlerde Özdeşleşme ve Din Eğitimi, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Bursa, 1993, s. 125-126.

34 Hökelekli, Din Psikolojisi, 9. B., Ankara, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 2011, s. 267-268.

35 Abdülkerim Bahadır, a.g.e., s. 293.

36 Turgay Gündüz, İslâm Gençlik ve Din Eğitimi, İstanbul, Düşünce Kitabevi, 2003, s. 175- 176.

16

ona karşı sorumluluk bilinci içerisine girmeye başlar. Böylece genç, olanlardan haberdar ve yaptıklarının sorumluluğunu bilen bir kişi olma yolunda adımlar atar.37

Gelişim süreci içerisindeki birey, ergenlik dönemiyle beraber görev ve sorumluluk bilinci içerisine girmeye başlar ve çevre bu konuda beklenti oluşturur.

"Nitekim modern araştırmalarda da ergenlerin, başkalarının hayatlarında bir değişiklik yapabileceklerini, topluma ve insanlığa olumlu bir tarzda katkıda bulunabileceklerini, takdir edildiğini ve kendisine ihtiyaç duyulduğunu, dünyayı içinde yaşanacak daha iyi bir yer yapma hususunda yaşamsal bir görev üstlendiğini görme ihtiyacı içinde oldukları tespiti yapılmıştır."38

2.2.3. Dinî Şüphe ve Tereddütler

Hem "dinî uyanış ve bilinçlenme" hem de "dinî şüphe ve kararsızlık" dönemi olarak bilinen39ergenlik döneminde yaşanan dini şüphelerle ilgili tecrübeler dini yaşayışın olgunlaşmasına katkıda bulunmaktadır. Genelde arayışa dayandığı söylenen gençlik dönemi dinî şüpheleri, dini ilgilerin ortaya çıkmış başka bir halini ifade etmektedir. Bu yüzden, dini ilgiler ve dini şüpheler ergenlik sürecindeki ve özellikle de sonrasındaki dini tercihleri doğrudan etkilemektedir.40

Ergenlik dönemi içerisinde bulunan gençler göz önüne alındığında dini şüphe ve kararsızlıkların temelde iki özelliği göze çarpmaktadır. Bunlarda biri "duygusal"

oluşları; diğeri de, "doğrudan din ile ilgili olmayan başka sahalardaki uyumsuzluk ve çatışmaların ifadesi" oluşlarıdır.41 Ergenlerdeki bu duygusal dini şüphe farklı araştırmalarda da kendini göstermektedir. "W. Smet'in Belçikalı geniş bir katolik ergen toplumu üzerinde gerçekleştirmiş olduğu bir anketine göre, % 44'ünün şüpheleri Allah'ın varlığı, % 27'sinin genel olarak katolik bazı özel dogmalar hakkındadır."42 Melicî'nin Mısır’da yaptığı araştırmalarda ise şüphe konuları "Günâh-sevap meselesi,

37 Bardakoğlu, "Bulûğ", DİA, C. VI, s.414.

38 Gündüz, a.g.e., s.171-173.

39 Bkz. Belma Özbaydar, Din ve Tanrı İnancının Gelişmesi Üzerine Bir Araştırma, İstanbul, Baha Matbaası, 1970, s. 57.

40 Abdülkerim Bahadır, "Ergenlik Döneminde Dinî Şüphe ve Tereddütler", Gençlik Din ve Değerler Psikolojisi, (ed. Hayati Hökelekli), Ankara, Ankara Okulu Yayınları, 2002, s. 255-256.

41 W. H. Clark, "Ergenlik ve Gençlik Çağında Din", (çev. M. Dağ), Eğitim Hareketleri Dergisi, C.XXII, S. 256-257,1976,s.20.

42 Antoine Vergote, "Ergenlikte Din", (çev. Erdoğan Fırat), Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi C. XXIV, s. 589.

17

yaratılış, kaza- kader meselesi, Allah'ın varlığı meselesi, kadın- erkek eşitliği meselesi, ahiret hayatı, din ve fizik ilimleri arasındaki çatışma" şeklinde sıralanmıştır.43

Ergenlerin hepsi şüpheyle karşılaşmakta ancak her biri bu şüpheye karşı farklı tepkiler vermektedirler. "Kendilerinde şüphe uyandıran konuları kitaplardan bizzat araştırmaya girişenler en yüksek oranı teşkil etmektedir (Erkekler % 31,2; kızlar % 21,7). Bu araştırmayı çevrelerinde dinî bilgilerine güvendikleri kişilere başvurmak suretiyle gerçekleştirenler de önemli bir nispettedir ( erkekler % 27; kızlar % 24,2).

Arkadaşlarıyla bu konuları tartışarak ( erkekler %16; kızlar % 25,7) veya din bilgisi öğretmenine sorarak (erkekler % 5,4; kızlar % 9,1) konuyu çözüme kavuşturma çabasında olanlar da vardır."44"Allah'a sığınma ve O'ndan yardım dileme, bilgisine güvenilen şahıslara açılma, dini nitelikli yayın yapan medya araçlarını takip etme" en fazla tercih edilen dini şüphe çözme yolları olarak sıralanabilir.45

2.2.4. Çelişki ve Çatışmalar - Suçluluk ve Günahkârlık Duygusu

Hem bireysel hem de toplumsal açıdan çokça çatışmanın yaşandığı ergenlik döneminde gençler, kendilerinden beklenen ile kendi istekleri arasında bir çelişki içerisine düşerler.46Ergenlik dönemiyle beraber gelen cinsel duyguların doyum isteme durumu ile dinin buluğ çağına girmiş bireyden talep ettiği emir ve yasaklar arasında bocalayan genç, bu gerginlik ile suçluluk ve günahkârlık psikolojisini tatmaya başlar.

Ayrıca, gencin kişiliğinin oluşumuna destek veren ideal ben algısı ile yaşanan olaylar ve gözlenen durumlar arasındaki uyumsuzluk da suçluluk ve günahkârlık duygularını oluşturur.47

Bir diğer taraftan bakıldığında ise, ergenin bilişsel anlamda kapasitesinin artmasıyla birlikte "bağımsızlık ve güçlülük" duygusu da hareketlilik gösterir. Bu hareketlenmelerle ilk karşılaşan ebeveynler ile ergenler arasında çatışmalar çıkmaktadır.

Yaşanan çatışmalar dini bulanımın kaynağını oluşturmaktadır. Ayrıca bağımsızlık

43 Bkz. H. Hökelekli, Ergenlik Çağı Gençlerinin Dinî Gelişimi (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Bursa 1983, s.58-62; Kemal Çağlar, "Ergenlik Çağındaki Gençlerin Dinî Şüphe ve Tereddütleri"(Yayınlanmamış Bitirme Tezi), UÜİF, Bursa 1986, s. 31-36.

44 Çağlar, a.g.t., s.43-46.

45 Karaca, a.g.e., s. 171.

46 Engin Gençtan, Psikodinamik Psikiyatri ve Normaldışı Davranışlar, 13. B., İstanbul, Remzi Kitabevi, 1997, s.105.

47 Gündüz, a.g.e., s. 185-186.

18

güdülerinin yanı sıra "katı akılcılık" ve "iradecilik" eğilimleri de bilişsel açıdan dini bakışı perdelemektedir.48

Gencin içinde bulunduğu gelişim aşamasından dolayı "şüphe dönemi" olarak adlandırılan "sorgulama süreci"nden geçmesi doğal bir gelişim özelliği olarak kabul edilmektedir.49

Hökelekli, ergenlerde dinî şüphe ve çatışmaların doğmasında etkili olan faktörleri, "isyankâr eğilimin gelişmesi, cinsi güdülerin dini, ahlaki kurallara karşı gelmesi, hayatın anlamsızlığı düşüncesi, dinin bilişsel tatmin vermemesi, çevredeki dindarların olumsuz tavırları ve rehbersizlik" şeklinde sıralamaktadır.50 Çatışmayı oluşturan bu faktörleri engellemek ve dini şüphe krizini dindirmek için, ergenin sorunlarını bütüncül bir şekilde incelemenin ve zıt değerlerle karşı karşıya bırakmadan yardımcı olunmasının önemli olduğu düşünülmektedir.51

2.2.5. Dini İnanç ve Tutumların Netleşmesi

Ergenlik dönemi boyunca süren dini çalkantılar ergenlik döneminin sonunda durulmaya başlar. Duygusal ve bilişsel olgunluğa erişmiş birey artık din ile alakalı kendi tavrını belirlemeye başlamıştır.52 Bu dini yönelim bazen olumlu iken bazen olumsuz bir şekilde de olabilmektedir.53Ancak gençlerin büyük çoğunluğu dinle az ya da çok bir iletişim içerisine girmekte ve ilgi duymaktadır.54Bu ilginin oluşması ve canlı tutulabilmesi için, dini faaliyetlerin desteklenmesi gerekmektedir.55

2.3. Gençlik Dindarlığının Bazı Sorunları