• Sonuç bulunamadı

Tarihsel olarak bakıldığında, eğitim liderlerinin ve öğretmenlerin nitelikli bir öğretimde yapılan ölçme-değerlendirme uygulamalarını yeterince öğrenme fırsatı kazanamadıkları

görülmektedir (Clark ve Peterson, 1986). İlk olarak sınıf içinde bir araç olarak ölçme- değerlendirme uygulamalarını kullanmanın önemi yıllar önce Bloom ve arkadaşları tarafından “öğrenme için formatif değerlendirme ve summatif değerlendirme el kitabında” belirtilmiştir (Bloom, Hastings ve Madaus, 1971). Öğretmenlerin öğrenme için yapılan değerlendirmeyi (assessment for learning) veya formatif değerlendirmeyi ve öğrenmenin gerçekleşip gerçekleşmediğini belirlemek için yapılan değerlendirmeyi (assessment of learning) veya summatif değerlendirmeyi birlikte koordine bir şekilde kullanmaları, öğrenme ve öğretimin gelişimine katkı sağlamaktadır (Black, Harrison, Hodgen, Marshall ve Serret, 2010). Bu nedenle, öğretmenlerin oldukça geniş bir yelpazede yer alan çeşitli ölçme-değerlendirme yaklaşımları konusunda bilgili olmaları ve sınıflarında uygulayacak becerilere sahip olmaları son derece önemlidir.

Ölçme-değerlendirme genellikle formatif değerlendirme ve summatif değerlendirme olarak iki başlık altında sınıflandırılmaktadır(Popham, 2009). Popham ölçme-değerlendirme okuryazarlığını geliştirmek amacıyla, formatif ve summatif ölçme-değerlendirme kategorisine alternatif olarak sınıfta yapılan ölçme-değerlendirme (classroom assessment) ve hesapverebilirlik için yapılan ölçme-değerlendirme (accountability assessment) çatısını oluşturmuştur.

2.2.3.1 Formatif Değerlendirme

Formatif değerlendirme genellikle öğrenme için yapılan ölçme-değerlendirme olarak tanımlanır (Stiggins, Arter, Chappuis ve Chappuis, 2006). Birçok araştırmada, formatif değerlendirmenin öğrencinin başarısını arttırmada etkili rol oynadığı ifade edilmiştir (Black ve Wiliam, 1998a;Black, McCormick, James ve Pedder, 2006;Hargreaves, 2005; Stiggins, 2002, 2004). Formatif değerlendirmenin öğrenme-öğretme sürecindeki fonksiyonları; (1) öğrencileri hedeflenen kazanımlara ne kadar ulaştığı hakkında bilgilendirmek; (2) öğrencilerin öğrenmesi beklenilen ya da performans göstermesi gereken durumlarda yaşadıkları zorlukları ve gelişmeleri belirlemek; (3) öğrencilere tam, belirleyici ve anlamlı dönütler sağlamak; (4) sürekli dönütler vererek öğrencileri öğrenmeleri için güdülemek; (5) öğrencilerin hedeflenen kazanımlar açısından gelişimini takip etmek ve sonuçlara bağlı olarak ortaya çıkan ihtiyaçlara göre öğretimi düzenlemek şeklinde sıralanabilir (Alberta Education, 2006). Formatif

değerlendirmeye örnek olarak sözlü soru-cevap, kısa yaratıcı yazılar ve kısa quizler verilebilmektedir (Fisher ve Frey, 2007). Öğrenciler formatif amaçlı değerlendirildiğinde, öğrencilere bir final notu ya da summatif amaçlı bir not verilmez (Davidheiser, 2013).

Stiggins ve Dufour (2006) formatif değerlendirmenin etkililiğini arttırabilmek için şu önerilerde bulunmuştur: (1) hedeflenen kazanımların açık bir şekilde belirtilmek, (2) hedeflenen kazanımları belirlerken öğrencilerde öğrenmeyi sağlayacak önemli bilgi ve becerilere odaklanmak, (3) zaman ve kaynak açısınıdan uygun olan formatif değerlendirme etkinlikleri seçmek, (4) formatif değerlendirme ile öğrencide gözlenilen ilerleme ile öğrencinin aldıkları notlar arasındaki tutarlılığa diakkat etmek. Özetle iyi şekilde yapılandırılmış bir formatif değerlendirme öğrenciye, hem bilişsel (cognitive) açıdan hem de güdüsel (motivational) açıdan hitap edebilmelidir (Butler ve Winne, 1995). Diğer bir ifadeyle formatif değerlendirme, öğrencilere öğrenme sürecinde hangi aşamada olduklarını anlamalarını sağlayan bilgi vermeli ve öğrencilerin kendi öğrendiklerini kontrol edebilme hislerini geliştirmelidir.

2.2.3.2 Summatif Değerlendirme

Summatif değerlendirme, öğretimin belirli bir bölümünden sonra (örneğin ünitelerden sonra, bir dönem sonunda ya da bir sınıf sonunda) yapılmaktadır. Genelikle öğrenmenin gerçekleşip gerçekleşmediğini belirlemek için yapılan değerlendirme (assessment of learning) olarak tanımlanır. Summatif değerlendirmede öğrencinin belirli bir zaman içerisinde ne kadar öğrendiği nota dönüştürülür ve not ile öğrencinin başarı seviyesinin ölçülmesi amaçlanır (Marzano, 2000). Summatif değerlendirmenin öğrenme-öğretme sürecindeki fonksiyonları sıralanacak olursa: (1) her bir öğrencinin belirlenen öğrenme çıktılarına ne derece ulaştıklarını belirlemek, (2) ölçme-değerlendirme verilerini analiz etmek, analiz sonuçlarını öğretim sonunda öğrencilerin gelişme gösterip göstermediğini anlamak için kullanmak ve öğretim sonunda elde edilen başarı verilerini ilerideki dersleri bilgilendirmek için taşımak, (3) ölçme- değerlendirme verilerini sentezlemek, ölçme-değerlendirme sonuçlarına göre her bir öğretim sonunda öğrenciler hakkında yorumları ve onlara verilen notları içeren rapor oluşturmak. Öğrencilerin güçlü ve zayıf yanlarını özetleyen bu raporlar aracılığı ile öğrencileri ve onların

ailelelerini bilgilendirmek, (4) oluşan rapora göre öğretimi de değerlendirmek (Alberta Education, 2006).

2.2.3.3 Sınıf içi Ölçme-değerlendirme (Classroom Assessment)

Sınıfta yapılan ölçme-değerlendirme, öğrencilerin ne bildiği ve yapabildiği ile ilgili doğru çıkarımlarda bulunabilmek için yapılan formal ve informal değerlendirmelerdir (Popham, 2009). Bu değerlendirme yöntemi sadece öğrencilere not vermeye karar verirken kullanılmaz aynı zamanda formatif değerlendirmeye benzer şekilde öğrenme ve öğretimi geliştirmek için kullanılabilir.

Sınıfta yapılan ölçme-değerlendirme süreci içerisinde şu etkinlikler gerçekleşmektedir (Chappuis, Stiggins, Chappuis ve Arter, 2011):

 Sınıfta hem formatif hem de summatif değerlendirmeleri planlamak ve yönetmek

 Hedeflenen kazanımları belirlemek, daha açık hale getirmek ve öğretmek

 Nitelikli ölçme-değerlendirme soruları ve görevleri tasarlamak veya seçmek

 Ölçme-değerlendirme sonuçlarına göre ilerideki öğretimi planlamak

 Öğrenme sırasında açıklayıcı geribildirimler vermek

 Öğrencilerin öz-değerlendirme yapabileceği ve kendi hedeflerini belirleyebileceği ölçme-değerlendirme tasarlamak

 Öğrencilerin başarısını ilişkili olan diğer verilerle de takip etmek

 Öğrencilerin başarılarını takip edebilecek ve paylaşacak bir sistem oluşturmak

 Öğrencilere not verirken başarısını doğru şekilde yansıtmış olmasına dikkat etmek Öğretmenlerin sınıf içi ölçme-değerlendirme okuryazarlığını (classroom assessmet literacy) kazanabilmeleri için iki önemli bilgi ve beceriye sahip olması gerekmektedir:

1. Öğrencinin başarısı hakkında doğru bilgi toplamak,

2. Süreç-odaklı ölçme-değerlendirmeyi etkili şekilde kullanarak öğrencileri geliştirmek. Buna göre sınıfta ölçme-değerlendirme okuryazarlığını oluşturan bileşenler aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.

Şekil 1.1 Sınıfta ölçme-değerlendirme okuryazarlığını oluşturan bileşenler

Kaynak: Chappuis vd., 2011

2.2.3.4. Hesapverebilirlik için yapılan ölçme-değerlendirme (Accountability Assessment) Hesapverebilirliğe dayalı ölçme-değerlendirme, devlet tarafından eğitim programlarının etkililiğini ve uygulamalarını tespit etmek amacıyla kullanılan standartlaştırılmış ölçme- değerlendirme uygulamalarıdır (Popham, 2009). Öğretmenlerin sınıfta ölçme-değerlendirme uygulamalarının yanında geniş-ölçekli testler için de gerekli bilgi ve beceriye sahip olması gerekmektedir. Bu bağlamda Popham (2009) çalışmasında, öğretmenlerin etkili bir sınıf-içi ölçme-değerlendirme tasarlayabilmeleri ve uygulayabilmeleri için neden ölçme değerlendirme okuryazarı olmaları gerektiğinin açık olarak ifade edildiğini ancak standartlaştırılmış testler veya geniş-ölçekli testler için de neden ölçme-değerlendirme okuryazarı olmaları gerektiğinin açık olarak belirtilmediğine dikkat çekmektedir. Bu durum, öğretmenlerin standartlaştırılmış testlere karşı tutumlarına bağlanmaktadır. Birçok öğretmen hesapverebilirlik için yapılan ölçme-değerlendirmelerin nitelikli olup olmadığını değerlendirebilecek donanıma sahip

olmadıklarını düşünmektedir. Öğretmenlerin “test alanında uzman” olmak gibi bir zorunluluğu yoktur fakat geniş ölçekli testlerin niteliğini değerlendirebilmek ve uygun olmayan testleri geliştirebilmek veya değiştirebilmek için “ölçme-değerlendirme okuryazarı” olmaları gereklidir (Popham, 2009).

2.3 Öğretmenlerin Ölçme-Değerlendirme Hakkındaki Düşünceleri ve Tutumları