• Sonuç bulunamadı

DEST İNASYON TİPLERİ a Aranan seyahat deneyimler

E- posta soru hizmeti sa ğlamak:

1.4.4. Destinasyon Kriz Yönetim

Turizm, dünyanın en önemli ekonomik faaliyetlerinden ve küresel ticaretin en hızlı büyüyen unsurlarından biridir. Ekonomik önemi ve anlamına rağmen turizm çok savunmasız bir endüstridir ve dış faktörlere karşı özellikle hassastır101. Turizmin bu hassas yapısı destinasyonları krizlere açık bir duruma taşırken turizmde kriz yönetimi en gerekli yatırımlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Barış, güvenlik ve sağlık bir destinasyonun, bölgenin ya da ülkenin turizm gelişimi için öncelikli unsurlarındandır ve turizm büyümesinin de temel belirleyicilerindendir. Bu unsurlar olmadan, pazarlamada en çekici ve en iyi kalitedeki çekicilikler vurgulansa dahi turist gönderen ülkelerle başarılı olarak rekabet etmek mümkün değildir. Turizm barıştan yararlandığı kadar ona katkıda da bulunmaktadır. Her gün her dakika dünyanın bir yerinde bir destinasyonda bir suç ya da şiddet meydana gelmektedir ve bu doğrultuda bazı tip risklerin yalnızca turizmde değil günlük yaşamlarımın içinde yer aldığını inkar etmek hata olacaktır. Bununla birlikte önemli bir fark söz konusudur; insanlar yaşadıkları mekanları pek değiştirmeyi tercih etmemekle birlikte hiçbir güç insanları güvensiz destinasyonlarda tatil yapmaya zorlayamamaktadır102. Bununla birlikte birçok turist kriz dönemlerinde belli bir destinasyona gitmeyi göze almakta ancak seyahat acentaları ve tur operatörleri tarafından aksini yapmaya yönelik ikna edebilmektedir103.

Krizler iş yaşamının bir parçası haline gelmiştir ve turizm de bu konuda bir istisna değildir. Muhtemelen dünyada turizmden başka hiçbir sektör krizlerden bu kadar etkilenmemektedir104. Turizmde dalgalanmalara yol açan krizlerin sonuçları, kriz yönetiminin başarısınla doğru orantılı olarak kısa ya da uzun bir zaman dilimi

101 Hamid Seddighi, Mark Nuttall and A.L. Theocharous, “Does Cultural Background of Tourists

Influence The Destination Choice? An Empirical Study With Special Reference to Political Instability”, Tourism Management, Vol. 22, Issue 2, 2001, pp. 181-191.

102

Neandnka Cavlek, “Tour Operators and Destination Safety”, Annals of Tourism Research, Vol. 29, No. 2, April 2002, pp. 478-496.

103 Cavlek, a.g.m., pp. 478-496. 104 Cavlek, a.g.m., pp. 478-496.

gerektirebilmektedir. Krizlerden yalnızca turizm işletmeleri etkilenmemekte, devlet aldığı vergilerlerle, turizme girdi sağlayanlar kaybettiği kazançlarla ve turizm personeli ise iş olanaklarını kaybetmesi ile krizlerden payını almaktadır. Bir destinasyon ise krizlerin uzun sürmesi durumunda popüleritesini kaybederek insanların destinasyon karar seçenekleri arasından çıkarak turizm hareketlerinin azalması sonucu ile karşı karşıya kalmaktadır.

Turistlerin can güvenliğine karşı herhangi bir tehdidin varlığı, yalnızca o destinasyonda değil çevre bölge ve ülkelerde de turizm faaliyetlerinin düşüş göstermesine ya da yok olmasına neden olmaktadır. Sonuç olarak turizm ulusal ekonomiye önemli katkılar sağlayan bir sektör olduğu için, ülkelerin kriz sonrası en kısa zamanda toparlanmalarını sağlayacak girişimlerde bulunmalarını gerektirir105. Kriz yönetimi bir destinasyonun ürünün kendisinin ve imajının zedelenmemesi için krizin ivedilikle ele alınması açısından önemlidir.

Turizm örgütleri ya da destinasyonların her an karşı karşıya kalabileceği ve krize neden olabilecek olumsuz olaylar: uçak kazası, seyahat gemisinin batması, otel binasının çökmesi, konaklama ya da ulaşım sektöründe grev, bilgisayar rezervasyon sisteminin çökmesi, rehin alma, uçak kaçırma, turistlerin yaralanması ya da ölümü, turistlere yönelik saldırı, havayolu ya da tur operatörünün iflası, bulaşıcı hastalık tehlikesi, deniz suyu ya da banyo suyunun kirlenmesi, terörizm, savaş, silahlı protesto, fırtına, sel, deprem, volkanik patlama, toprak kayması, yangın olarak sıralanabilmektedir. Bununla birlikte terörizmin turistlere yönelik düzenlenmesi turizmin küresel bir faaliyet olması dolayısıyla yankılarının daha güçlü olması ihtimalinden kaynaklanmaktadır. Destinasyonların kriz sonrası kendilerini toparlamaları gerçekleşen olayın ciddiyetine ve

şiddetine, aynı zamanda destinasyon markasının gücüne bağlı olmaktadır.

Tüm felaketler etkiledikleri destinasyonlardan turizm akımlarının uzaklaşmasına neden olmakta fakat savaş, terörizm ya da politik istikrarsızlık tatillerini planlayan

potansiyel turistlerde hepsinden fazla psikolojik etki yaratmaktadır106. Terörizmin, suçun ve şiddetin dünyadaki gelişimi turistlerin terörist ve kriminal hareketlerde hedef gösterilmesi gibi yeni sorunların doğmasına neden olmuştur107. Bir destinasyondaki politik istikrarsızlıklar ise yerli ve yabancı yatırımların azalması ve bu yatırımların maliyetlerinin artması ile sonuçlanarak turizm gelişiminde uzun dönemli etkiler yaratabilmektedir108.

Bombalamalar, silahlı saldırılar, sivil savaşlar, turistlere saldırı ve bu tür olayların turistler tarafından algılanan gerçekleşme olasılığı turist ziyaretini ve seyahat davranışlarını belirleyen faktörlerdir. Bir destinasyonun olumsuz imaj oluşumunun üstesinden gelmek bazen yıllar alabilmektedir109. Bir ülkenin krizden kendini toparlama süresi ve hızı, turizmin de toparlanmasını etkilemektedir. Olası kriz tipleri şu şekilde sıralanabilir110:

 İnsan kaynaklı krizler – savaş, sivil huzursuzluk, politik istikrarsızlık, suç,

terörizm, şiddet, ayaklanma

 Doğal felaketler – deprem, sel, fırtına, volkanik patlama, yangın, salgın hastalık

 İnsan ya da teknik hatalı felaketler – nükleer kirlenme, nükleer testler, petrolün

çevreye dağılması

 Kriz boyutları- ülkenin bir yerinde, bir bölgesinde, tüm ülkede

 Krizin tahmin edilen süresi- uzun dönemli, kısa dönemli, süregelen belirsizlik ya da tek bir olaylık

 Krizin sonuçları- turizm sektörüne verdiği zararın derecesi

 Destinasyonda tur operatörünün sahip olduğu iş alanları- ülkede yaptığı doğrudan ya da dolaylı yatırımlar, turizm işletme sahipliği

 Turist gönderen ülkelerin hükümet kararları- seyahat tavsiyeleri ve uyarıları

106 Cavlek, a.g.m., pp. 478-496. 107

Cavlek, a.g.m., pp. 478-496.

108 Seddighi, et al, a.g.m., pp. 181-191. 109 Seddighi, et al, a.g.m., pp. 181-191. 110 Cavlek, a.g.m., pp. 478-496.

Bununla birlikte bir destinasyonun imajı üzerinde etkili olan faktörlerin başında politik istikrarsızlıklar gelmektedir. Tartışmasız, politik istikrarsızlığın turizm endüstrisindeki etkisi yıkıcıdır111. Nitekim potansiyel turistler politik olarak istikrarlı olmayan bir ülke destinasyonuna seyahat etmeme eğilimindedirler. Bu sebeple imajı zarar gören destinasyonların turizm hareketleri azalmaktadır.

Şekil 7: Politik İstikrarsızlık ve Algısal Şablon Belirleme

Kaynak: Seddıghı, et al., a.g.m., pp. 181-191

Küreselleşme güvenliği sağlamada yeni aktörlerin doğmasına neden olmuştur. Öncelikle, güvenliğin özelleştirilmesi kent alanlarında özel ve kamu polisleri ile arasında rekabet doğmasına neden olmuştur. Bununla birlikte, uluslararası örgütler mega olayların güvenlik yönetim politikalarına dahil olmuşlardır. Ayrıca, güvenlik kent gelişim ve pazarlamasının önemli bir parçası haline geldiğinden kentler daha aktif

111 Seddighi, et al, a.g.m., pp. 181-191.

Destinasyon A’nın politik istikrarsızlığının bugünkü durumu Turist gönderen ülke ve tatil planlayıcıları Tatil planlayıcılarının turizm destinasyonu hakkındaki algısal imajını belirleme Destinasyon seçim kararını verme süreci Destinasyon A’yı ziyaret Hükümet politikaları imaj Alternatif bir destinasyon seçmek

katılımcılar olmuşlardır112. Turizm çok büyük insan kalabalığını şehre çekmekte olduğundan ve büyük yatırımlar gerektirdiğinden şiddet gösterilerinin de odak noktası olmaktadırlar, dolayısıyla gerekli güvenlik önlemlerinin önceden alınması hem turistlerin güvenliği hem de destinasyon itibarının zarar görmemesi açısından büyük önem arz etmektedir.

Şiddet hiç beklenmedik zamanda geldiğinden, doğası gereği insanların

beklentilerini aşarak, planlarını bozarak, günlük hayatları etkilemektedir. Dolayısıyla güvenlik, her ülkede otoriteler tarafından ele alınan zorlu bir konudur. Kentler özellikle

şiddet tehdidine oldukça elverişli mekanlardır. Özellikle büyük organizasyonların

yapıldığı kentlerde güvenlik çok hassas bir konudur zira kalabalık ve dikkat çekici aktiviteler her zaman krizlerin ve şiddetin merkezi olmuştur. Bu doğrultuda risk yönetimi ve uygulanacak politikaların kararını vermek devletin görevidir113. Güvenlik önlemleri faaliyetin büyüklüğüne, hacmine, kapsadığı alana ve konusuna göre farklı uygulamalar gerektirmektedir. 11 Eylül olaylarından bu yana tüm dünyada güvenlik daha fazla ciddiye alınan bir konu haline gelmiştir

Ayrıca, medya da çok kısa bir süre içinde bir destinasyonun turizm potansiyeline zarar verebilme gücüne sahiptir114. Medya özellikle olumsuz olayların daha çok dikkat çektiğinin bilinciyle ana konu olarak destinasyonlarda yaşanan kriz unsurlarını işleyerek turistlerin destinasyonla ilgili seyahat kararını etkileyebilmektedir. Bu durumda, turizm özellikle medyada yayınlanan haberlere karşı duyarlı olduğu için, turistlerin medyada yer alan olumsuz olaylardan kolaylıkla etkilenerek ve tepki olarak belirli bir destinasyona yapmayı düşündüğü seyahati iptal etmesi mümkün olabilmektedir. Bu durumda medya ilişkileri halkla ilişkiler faaliyetlerinin belkemiği olarak ve özellikle kriz dönemlerinde önemini korumaktadır.

112 Lily M. Hoffman, Susan P. Fainstein and Dennis R. Judd, Cities and Visitors: Regulating People,

Markets and City Space, Blackwell Publishing, UK, 2003, p. 40.

113 Hoffman, et al, a.g.e., p. 39.

114 David C. Coathup, “Dominant Actors In International Tourism”, International Journal of