• Sonuç bulunamadı

2.6. DENETMEN ROL ve YETERLĠKLERĠ

2.6.1. Denetmen Rolleri

2.6.1.6. Denetmenin Sorgu Yargıçlığı Rolü

Sosyal yaĢamda insanların ve gurupların tavır ve davranıĢları, bazı kurallara ve otoriteyi belirten standartlara göre örgütlenmiĢtir. Toplumsal yaĢama düzeni, birbiriyle yakın iliĢki içinde olan çeĢitli norm tipleri biçiminde kendisini gösterir. Ġnsan topluluklarının varlığını ve sürekliliğini güvence altına alan hukuk kuralları, bu anlamda toplumun yaĢaması bakımından zorunlu unsurlardır. Hukuka tâbi olanlardan beklenen davranıĢları önceden belirleyen hukuk, toplumsal yaĢamın bir görünümüdür ve ancak, birden çok insan arasında, bu insanların birlikte yaĢamak zorunda bulundukları yerde varlık olanağına sahiptir. Hukuk kuralları, kanundan daha geniĢ bir kavramı iĢaret eder (Rehbinder, 1971, s.456; www.hukuk.gen.tr).

Kamuda görevli personelin güven altına alınarak devlet iĢlerinin tam olarak yürütülmesi, huzur içinde çalıĢma ortamının sağlanması, yapılan eylemlerin suç olup olmadığının belirlenmesi için eğitim denetmenlerine soruĢturma iĢi görev olarak verilmiĢtir. Eğitim denetmenleri kurum personelinden kaynaklanan suç olarak belirlediği eylemlere yönelik izin aldıktan sonra soruĢturma yaparlar. Bu görev her açıdan devlet otoritesini korumaya yöneliktir (Yılmaz, 2007, s.21).

Eğitim denetmenlerinin görev alanlarından birisi de sorgu yargıçlığı yani soruĢturmadır. SoruĢturma, kavram olarak, toplumsal durumları betimleyen verileri elde etmek üzere baĢvurulan her türlü araĢtırma anlamını içerir. Yöntembilimsel kullanımında da bir konu, bir durum ya da bir olayı tanıklara, belgelere baĢvurarak ayrıntılarıyla kovuĢturma anlamı kazanır. BaĢka bir deyiĢle soruĢturma, bir sorunu açıklığa kavuĢturmak amacıyla bir idari veya adli makamın yönettiği, ilgililerden ve tanıklardan bilgi toplama, konuyu inceleme iĢi, tahkik, tahkikat anlamına gelmektedir (Özmen ve ġahin, 2010, s.93; Sökmen, 2009, s.1; www.egitimsen.org.tr).

SoruĢturma yapılmasıyla güdülen amaç; kamu hizmetlerini yürütenlerin bu sıfat ve yetkileri nedeniyle iĢledikleri yargısal (adli) suçlar ile meslekleri bakımından suç sayılan eylemlerinin bulunup bulunmadığının araĢtırılıp saptanması; bulgulara dayalı

olarak sonuçta suçlamaların ya gerçek dıĢılığının ya da haklarında yaptırım (ceza) uygulanması gerekliliğinin belirlenmesidir (www.egitimsen.org.tr).

Ġdari emir ve yasaklara uymayan davranıĢlar, adli yönden bir iĢlemi gerektirmeyecek nitelikte ise ve bu davranıĢ bir kamu görevlisi tarafından yapılmıĢsa, idari makamlarca soruĢturma açılmak suretiyle disiplin iĢlemi uygulanması ve gerektiğinde disiplin cezası verilir. Milli Eğitim Bakanlığı mensuplarının disiplin suçu sayılan davranıĢları ve bu tür davranıĢta bulunanlara uygulanacak cezalar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125.; 1702 sayılı Ġlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanunun 17-27.; 4357 sayılı Ġlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına, Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına Dair Kanunun 7.; 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 47. maddesinde belirlenmiĢtir. Mesleki yönden yasaklı davranıĢlarla ilgili olarak öncelikle, özel kanunlardaki hükümlerin uygulanması, özel kanunlarda hüküm bulunmaması durumunda, genel kanun niteliğindeki 657 sayılı Kanunun 125. maddesi uyarınca teklif getirilmesi gerekmektedir (MEB, 2006b, ss.86- 87).

24 Haziran 2011 tarih ve 27974 sayılı Resmi Gazete yayınlanan ―Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim MüfettiĢleri BaĢkanlıkları Yönetmeliği‖nin 55. Maddesinin MüfettiĢ ve MüfettiĢ Yardımcılarının Görev ve Yetkileri baĢlığı altında eğitim müfettiĢlerinin görevleri, ilgili maddenin a bendinde: ….rehberlik, iş başında yetiştirme; teftiş, denetim, değerlendirme, araştırma, inceleme, soruşturma ve benzeri konulara yönelik çalışmaları yürütmek; b bendinde: İnceleme, soruşturma emirleri gereğince, görev alanlarına giren kurumlar ile bu kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen ve diğer personel hakkında inceleme ve gerektiğinde soruşturma yapmak denilmek suretiyle, Milli Eğitim Bakanlığının ve il eğitim denetmenlerinin yetkilerinin Anayasadan tüzüğe kadar uzanan hukuki dayanakları ortaya konulmuĢ olmaktadır (Resmi Gazete-27974, 2011; Özmen ve ġahin, 2010, s.94).

Denetmen, 4483 Sayılı ―Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun‖ ve bu kanunda hükmü bulunmayan hallerde Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu‘ndan (CMUK) yararlanarak soruĢturmayı usulüne göre yürütür. Denetmen, soruĢturmada topladığı bilgi ve belgelere dayalı olarak iddialar ve kiĢiler hakkında ayrı ayrı vardığı kanaati yazılı bir metin haline getirir ve ilgili makama sunar.

Denetmen bu görevi yerine gerektirirken sorgu yargıcı rolündedir (Kavas, 2005, s.14; Sorguç, 1992, s.9).

Denetmenlerin görevi, disiplin soruĢturması sonucunda, eylemin suç olup olmadığını, suç ise suçlunun kim olduğunu, suçun hangi yasaya göre nasıl bir ceza gerektirdiğini saptamak ve önermektir. Bu öneriler doğrultusunda memura iĢlediği suçun niteliğine göre yetkili makamlarca disiplin cezaları verilebilir. Denetmenler, rolleri gereği verilmiĢ olan soruĢturma iĢlemlerinde dikkatli olmalıdır. Haklarında ceza kesinleĢene kadar herkesin suçsuz olarak görülmesi gerektiğini bilip öyle davranmalıdır. Denetmenler böylece diğer rolleri ile de çatıĢmayı azaltabilir (BaĢar, 1995, ss.62-63).

Bilim adamlarının çoğunluğu, denetimin soruĢturma fonksiyonunu çağdaĢ eğitim denetimi ile uyuĢturamamaktadır. Asıl olan, rehberlik fonksiyonunun gereği, kendisine duyulması gereken güveni ortadan kaldırmayacak ve bu hüviyeti ile çatıĢmayacak bir tutum, davranıĢ ve görevlendirme düzeni sergilemektir. Diğer bir deyiĢle, rehberlik sırasında değerlendirmeciliği ve soruĢturmacılığı gündeme gelmeyecek bir üslup geliĢtirmektir. Bu olmadığı takdirde, hizmet sunmak durumunda bulunduğu, alan çalıĢanlarının güvenini yitireceğinden çalıĢmalarında, araĢtırmalarında ve görüĢmelerinde samimi, sıcak ve doğru sonuçlar elde etmesi mümkün olmayacaktır (Balcı, 2007, s.47).

SoruĢturma görevi özel yeterlilik isteyen bir görevdir. Öğretmen ve yönetici menĢeli denetmenin iyi bir soruĢturmacı olması için özel olarak yetiĢtirilmesi gerekmektedir. Bunun için soruĢturma görevinin özel niteliklere sahip kendini yetiĢtirmiĢ soruĢturmacı ya da soruĢturma grubuna verilmesi daha yararlı olacaktır (Bilgen, 2004, Akt. Yılmaz, 2007, s.22).