• Sonuç bulunamadı

Birbirleriyle Olan İlişkilerine Göre Kavram Çeşitleri

GAZALİ’DE KAVRAM VE TANIM TEORİSİ

A- KAVRAM TEORİSİ

8. Kavramın Çeşitleri

8.4. Birbirleriyle Olan İlişkilerine Göre Kavram Çeşitleri

Bir kavram, diğer bir kavramla nitelendiğinde ve ona nispet edildiğinde ya

“özsel (zati)” ya “ayrılmaz (lazımi)” ya da “ilintisel (arızi)” olarak isimlendirilir.125

122 A.g.e., s. 74.

123 A.g.e., s. 93.

124 A.g.e., aynı yer.

125 Gazali, el-Mustasfa I, s. 13-14; Mihakku’n-Nazar, s. 78.

Gazali, bu bilgileri Mihakku’n-Nazar adlı eserinde, tekil anlamların incelenmesi başlığı altında ele alırken, el-Mustasfa adlı eserinde “tanımın kanunlarından ikinci kanun” başlığı altında ele almaktadır.

8.4.1. Özsel (Zati) Kavramlar:

Özsel ile bir şeyin mahiyetine (neliğine) ve hakikatine dahil olan ve mananın anlaşılması kendisine bağlı olan kavramlar kastedilir. Mesela, siyahlık için “renk”; at ve ağaç için “cisimlik”; at ve insan için canlılık böyledir.

Özsel kavram, genel ve özel olmak üzere iki kısma ayrılır. Genele cins, özele ise tür (nevi) denir.126 Özsel olan şey, varlık bakımından yok olduğunda kendisinin özünü oluşturduğu şey de yok olur. Mesela, Zeyd’in boyu düşünüldüğünde uzunluk onun özsel niteliğidir. Zeyd’in boyu yok olunca özsel niteliği de yok olur. Boyun, Zeyd’le münasebeti, onun özüne ilave edilmiş bir şey değildir.127

“Bu insan, canlıdır ve beyazdır” dendiğinde beyazlığın ve canlılığın insana olan nisbetinin farklı olduğu görülür. Canlının insana nisbeti özseldir. Çünkü insanın varlığı canlı olmasına bağlıdır. Beyazlığın insana nisbeti ise ilintiseldir. Dolayısıyla beyaz rengi olmasa da insanın varlığı mümkündür. Buna göre altındaki tekile nisbet edilen her tümel mana, ya özsel veya ilintisel olur

Özseli ve özselin ait olduğu şeyi anlarken, özselin kendisi için var olduğu şeyi anlamadan, özselin içinde yer aldığı şeyi anlamak mümkün değildir. Özsel olmaksızın konuyu da anlamak mümkün değildir. İnsanı ve canlıyı anlarken, canlıyı anlamadan insanı, aynı şekilde sayıyı ve dört sayısını anlarken; sayıyı anlamadan dört sayısını anlamak ve zihindekilere katmak mümkün değildir.128 İnsan için canlılık, siyah için renk, beş rakamı için sayı özseldir.

İster zihinde ister dış dünya da olsun, tümelin altındaki tekilin var olması için önce tümelin kendisi var olmalıdır. Mesela canlılık olmadan insan veya atın olması mümkün değildir. Aynı şekilde sayı bulunmadan dört, beş gibi rakamlar var olamaz.

126 Cins ve tür için beş tümel başlığına bakınız.

127 Gazali, el-İktisat fi’l-İtikad, önsöz ve notlarla hazırlayan İ. Agah Çubukçu ve H. Atay, Ankara, 1962, s. 30; el-Mustasfa I, s. 13; Mihakku’n-Nazar, s. 78.

128 Gazali, Makasıdu’l-Felasife, s. 44; Bkz. İbn Sina, en-Necat, s. 10.

İnsan olmak için, önce gülen olmak değil, tersine gülen olmak için, önce insan olmak gerekir.129

8.4.2. Ayrılmaz (Lazım) Kavramlar:

Ayrılmaz nitelik, nesnenin özden ayrılmamasıdır. Fakat nesnenin hakikat ve mahiyetinin anlaşılması bu niteliğe bağlı değildir. Güneşin doğuşu anında atın, bitkinin ve ağacın gölgesinin düşmesi böyledir. Bu durum nesnenin özsel değil, onun tabi ve ayrılmaz bir niteliğidir.130

8.4.3. İlintisel (Arızi) Kavramlar:

İlinti, bir şey ile sürekli birlikte bulunması zorunlu olmayıp, ayrılması düşünülebilen niteliktir. İlintinin birlikte olduğu şeyden ayrılması, utanmaktan dolayı yüzün kızarması gibi çabuk, altının sarılığı, gözün maviliği, zencinin siyahlığı gibi yavaş da olabilir.131

İlintisel olan, bir nedene bağlıdır. Çünkü, insanı var kılan kimdir? diye sorulabilir ve bu soru doğrudur. Fakat insanı canlı kılan nedir? diye sorulması doğru olmaz. Çünkü insanı canlı kılan nedir? sorusu, insanı insan kılan nedir? sorusu gibidir. Ve bu soruya, “insan özü gereği insandır” ve “özü gereği canlıdır”

denilebilir. Çünkü insanın anlamı, düşünen canlıdır (hayvan-ı natık). Düşünen canlıyı, düşünen canlı kılan nedir? sorusu ile, insanı canlı kılan nedir? sorusu arasında fark yoktur. Fakat iki sorudan birinde, iki özden biriyle yetinilmiştir.132

Kısaca yüklem, konudan farklı olmadığı ve bütünüyle ondan çıkmadığı sürece, kendisi için bir nedenin aranması mümkün değildir. Mümkün niçin mümkündür?

Zorunlu niçin zorunludur? gibi sorular sorulamaz, fakat mümkün niçin mevcuttur?

sorusu sorulabilir.133 Görüldüğü gibi Gazali, konu ve yüklem farklılığına dikkat çekmektedir. Buna göre bir şey konu ve yüklemden oluşmuyorsa ilinti olamaz.

129 Gazali, Makasıdu’l-Felasife, s. 45-46.

130 Gazali, el-Mustasfa I, s. 13; Mihakku’n-Nazar, s. 79.

131 Gazali, el-Mustasfa I, s. 14. Ayrıca bkz. el-İktisat fi’l-İtikad, s. 30; Mihakku’n-Nazar, s. 79; Fevzi, Ömer, Tercümeli Mi’yarul Ulum, 1309, s. 16.

132 Gazali, Makasıdu’l-Felasife, s. 46.

133 A.g.e., s. 47.

8.4.3.1. İlintinin Bölümleri İlinti ikiye ayrılır:

8.4.3.1.1. Ayrılmayan ilintisel nitelik (lazım-ı la yufarık):

Nesneden kesinlikle ayrılmayan ilintisel niteliktir. İnsanın gülen, dört sayısının çift, üçgenin iki kenar açılarının eşit olması bu tür bir ilintidir. Bu özellik üçgenden kesinlikle ayrılmaz. Söz konusu nitelikler özsel değil, ayrılmayan ilintisel niteliklerdir.

Ayrılmayan ilinti, zenci için siyahlık gibi dış dünyada değil, zihinde ayrılan ve dördün çift olması, noktanın yer tutması gibi zihinde de ayrılması düşünülemeyen olmak üzere iki kısma ayrılmaktadır. İlinti bazen dış dünyada değil, zihinde özden ayrılır; üçgenin iki kenarının açılarının eşit olması gibi. Çünkü bazen üçgenin bu özelliğini anlamayan da üçgeni anlar. Çift olma düşüncesi kendisiyle birlikte olmadan dördün anlaşılması mümkün değildir. Bu tür nitelikler, özsel olana yakındır ama özsel değildir.134

8.4.3.1.2. Ayrılan ilintisel nitelik (lazım-ı yufarık):

Çocukluk ve gençlik gibi yavaş ayrılan nitelikler ve korkudan sararma, utançtan kızarma gibi hızlı ayrılan ilintisel nitelikler olmak üzere iki kısma ayrılır.135

Bir başka açıdan ilinti genel ve özel olmak üzere ikiye ayrılır: Eğer ilintinin konusu özel ise, buna “has ilinti” denir. İnsanın gülen olması gibi. Eğer ilintinin konusu başkalarını içine alacak şekilde genel ise buna da “mutlak ya da genel (amm) ilinti” denir. İnsan için yiyen denilmesi böyledir.136

Gazali, el-Mustasfa ve Mihakku’n-Nazar adlı eserlerinde özsel, ayrılmaz ve ilintisel kavramları ayrı başlıklar altında ele alırken137 Mekasıdu’l-Felasife’de özsel ve ilintisel kavramları ele almış, ayrıca ilintisel kavramları da ayrılan ve ayrılmayan şeklinde ikiye ayırmış, böylece ayrılmaz kavramları, ayrı bir başlık olarak ele almak yerine, ilintisel kavramlar altında ayrılmayan ilintiler şeklinde ele almıştır.138

134 Gazali, Makasıdu’l-Felasife, s. 48.

135 A.g.e., s. 47.

136 A.g.e., s. 48.

137 Bkz. Gazali, el-Mustasfa I, s. 13,14; Mihakku’n-Nazar, s. 78-79.

138 Bkz. Gazali, Makasıdu’l-Felasife, s. 46-47.