• Sonuç bulunamadı

2.1 Kuramsal Çerçeve

2.1.3 İnternet Bağımlılığı

2.1.3.1 Bağımlılık Kavramının Tanımı

Uluslararası literatürde ‘addiction’ ya da ‘dependence’ şeklinde adlandırılan bağımlılık kavramı; zarar verici bir maddeyi/objeyi bırakmada ya da davranımı durdurmakta zorlanım veya bağımlılığa neden olan dürtüyü kontrol etmekte başarılı

32

olamama biçiminde tanımlanmaktadır (Eger & Rauterberg, 1996; Günüç ve Kayri, 2010). Bağımlılık terimi genel anlamda; bireyin kullanmakta olduğu objeden/ maddeden sosyal, psikolojik, akademik, mesleki ve fizyolojik anlamda zarar görmesine rağmen uzak duramaması, objeye/ maddeye ulaşamadığında arayış içerisine girmesi ve objeden/ maddeden uzaklaşıldığında yoksunluk belirtileri göstermesi şeklinde tanımlanmaktadır (Cami & Farre, 2003). Başka bir araştırmacıya göre ise; tedavi amaçlı olmayan ve fizyolojik ihtiyaçlara yanıt vermeksizin bir maddenin giderek artış gösterecek biçimde kullanılması şeklinde tanımlanmıştır (Holden, 2001). Ayrıca üç temel öğenin de bağımlılıkla birlikte gözlendiği aktarılmıştır. Bunlar (Şahin, 2007):

 Maddeye/ objeye karşı duyulan engellenemez bir arzunun bulunması

 Tolerans olarak tanımlanan, kullanılan maddenin sürekli olarak dozunun arttırılası durumu

 Yoksunluk olarak tanımlanan, kullanılan maddeye karşı hissedilen/ geliştirilen fizyolojik ve psikolojik gereksinim durumudur (Şahin, 2007).

Shaffer, Hall & Bilt (2000) de Şahin’in (2007) gözlemlerine benzer nitelikte ifadeler kullanmışlardır. Bu doğrultuda, bağımlılık kavramının tanımının kişiden kişiye değişmesine karşın tanımlarında üç ortak özelliğin göze çarptığından bahsetmişlerdir. Bu özelliklerden birincisi; kullanılan madde ya da gerçekleştirilen davranışın sürdürülmesinde güçlü bir şekilde ısrarcı olma, ikincisi; madde/obje kullanımı ya da sürdürülen davranış konusunda çoğu zaman denetimi kaybetmek ve son olarak da sürdürülen davranış ya da kullanılan maddeye karşı inanılmaz derecede isteklilik duymaktır (Shaffer, Hall & Bilt, 2000).

33

Bağımlılık, bireyin bedensel, psikolojik ve sosyal sağlığını olumsuz yönde etkilemesine rağmen, gerçekleştirmekte olduğu davranışı ya da kullanmakta olduğu maddeyi/objeyi kullanmaktan kendini alıkoyamamasıdır (Holden, 2001).

Bağımlılığın özelliklerini Ünsal (2016) aşağıdaki gibi sıralamaktadır;

 Bağımlılık bireylerin; psikolojik durumlarını değiştirmekte ve geçici bir süre de olsa kişilerin kendilerini farklı hissetmesini sağlamaktadır.

 Kullanım miktarının giderek artması, yoksunluk semptomları, bağımlılık yaratacak maddeyi kullanmayı sürdürmek için sürekli olarak istek duyma hali vb. belirtiler, bağımlılık özellikleri olarak gösterilebilmektedir. Bağımlılığın sürmesi halinde hem semptomların etkisi hem de bağımlılık düzeyi artmaktadır.

 Bağımlılık, ‘bir maddenin organik bir hastalığın semptomlarını yok etme amacı gütmeden, yinelenen ve sürekli bir önceki alıma göre artış gösteren dozlarda alınması sonucu ortaya çıkan önüne geçilmez bir arzu ve istek’ olarak tanımlanmaktadır.

 Bağımlığın sonlandırılması halinde bir takım psikolojik ve fizyolojik sorunlar ortaya çıkmaktadır.

 Sonlandırma isteğine rağmen bireyin kullanım miktarının sürekli artması bağımlılıkta ulaşılan en üst seviye arasında yer almaktadır. Bağımlılığın gerçekleşmesini sağlayan unsurdan ayrılmak istemek bu noktada oldukça güçleşmektedir. Çeşitli çabalarla birlikte görülen yoksunluk belirtileri veya madde kullanımını sürdürme amacıyla algıların daha da yoğunlaşması, bağımlılığın artık tedaviyi gerektirdiği anlamı taşımaktadır (Ünsal, 2016).

Bir madde ya da obje kullanımına karşı geliştirilen bağımlılık olgusundaki belirtiler, insan-makine etkileşimine dayalı teknolojik bağımlılıklarda da görülmektedir (Griffiths, 1999). Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere literatürde iki çeşit

34

bağımlılıktan söz etmek mümkündür. Bunlar bir madde karşı geliştirilen ‘kimyasal bağımlılıklar’ ve bir davranışa geliştirilen ‘kimyasal olmayan/ davranışsal bağımlılıklar’ (Griffiths, 1999). Genel olarak tütün, uyuşturucu/uyarıcı madde, çay, kahve, alkol, çikolata gibi maddelere karşı oluşan bağımlılık türü madde bağımlılığı yani kimyasal bağımlılık sınıflandırması içinde yer almaktadır (Erboy, 2010). Bağımlılıklar, bir davranışa karşı geliştirilen kimyasal olmayan bağımlılıklar, belli bir davranışın, normalin dışındaki düzeylerde ve sıklıkla gerçekleşmesi sonucu, kişinin biyolojik, ruhsal ve sosyal oluşum ve fonksiyonlarında dengesini kaybetmesine, organizasyonlarının bozulmasına ve bulunduğu sosyal çevresine uyum sağlayamamasına neden olan bağımlılıklardır (Bilge, 2012’de belirtildiği üzere). Davranışsal bağımlılıklar ve madde bağımlılıklarında ortak olarak gözlenebilen ‘bağımlılık belirtileri’ bulunmaktadır. Bu belirtiler, fizyolojik ve psikolojik olarak tanımlanan; zihinsel meşguliyet, duygudurum değişiklikleri, yoksunluk, tolerans, bireylerarası çatışma ve tekrarlam şeklindeki durumlardır (Arısoy, 2009).

Bağımlılığa ilişkin genel belirtiler/özellikler detaylandırılacak olursa bu kriterleri şu şekilde sıralamak mümkündür (Balta ve Horzum 2008’de belirtildiği üzere):

 Zihinsel meşguliyet/ Dikkat Çekme (Salience): Bireylerin gerçekte internete bağlı (çevrimiçi) olmasalar bile, bu süreç içerisinde internette çevrimiçi zaman geçirdikleri ya da geçirecekleri zamanı düşünmeleridir (Balta ve Horzum, 2008).  Duygu Durum Değişikliği (Mood Modification): bireylerin internete bağlı kalınarak geçirdikleri süre içerisinde kendilerini duygu yönünden rahatlamış, iyi ve huzurlu hissetmeleri anlamına gelmektedir (Griffiths, 1999).

35

 Tolerans/ Zamanda Uzama (Tolerance): Bireylerin başlangıçta kısa süreli internette kalmaya bağlı olarak elde ettiği hazzı sonraları daha uzun zamanda elde etmesini konu almaktadır (Griffiths, 1999).

 Geri Çekilme Davranışı (Withdrawal Behaviour): Bireyin internete bağlı olarak geçirdiği zamanın engellenmesinde ortaya çıkan titreme, karamsarlık ve sinirlenme gibi davranışların ve belirtilerin görüldüğü süreç olarak tanımlanmaktadır (Balta ve Horzum, 2008).

 Çatışma (Conflict): Kişinin internet üzerinden gerçekleştirilen çeşitli çevrimiçi aktivitelerde, başkalarıyla (dışsal) ya da kendisiyle yaşadığı (içsel) çatışmalar olarak ifade edilmektedir (Balta ve Horzum, 2008).

 Nüksetme (Relapse): Bireyin belli bir süre internet ortamlarından uzak kaldıktan sonra tekrar çevrim içi olarak internet ortamlarında yer almasına bağlı olarak hastalığın uç seviyelerde seyretmesidir (Griffiths, 1999).