• Sonuç bulunamadı

2.  NAKLEN ATAMANIN BENZER KURUMLARDAN AYRILMASI

1.2.  YER DEĞİŞTİRMEDEDE EŞ, ÇOCUK VE SAĞLIK MAZERETİ

1.2.5.  ATAMADA SAĞLIK DURUMUNUN GÖZETİLMESİ

657  sayılı  Kanunda,  yer  değiştirme  suretiyle  yapılacak  atamalarda  gözönünde  bulundurulacak  hususlar  arasında  memurun  veya  eş  ve  çocuklarının  sağlık  durumu  mazeretine  yer  verilmemiştir.  Ancak  Devlet  Memurlarının  Yer  Değiştirme Suretiyle Atanmalarına Dair Yönetmeliğin 9/2. maddesinde; “Yapılacak  atamalarda; aile birimini muhafaza etmek bakımından, eş ve sağlık durumları ilgili  kurumlar  arasında  gerekli  koordinasyon  sağlanarak  dikkate  alınır.”  hükmü  yer  almış,  aynı  Yönetmeliğin  12.  maddesinde  ise  sağlık  durumuna  ilişkin  özrün        

237 Danıştay 5. Dairesinin 17.9.2010 tarih ve 2008/5727 esas sayılı kararı, (yanınlanmamıştır)   

belgelendirilmesi  halinde,  bölgelerdeki  ve/veya  hizmet  alanlarındaki  zorunlu  çalışma süreleri tamamlanmadan memurun isteği üzerine yer değiştirme suretiyle  atama yapılabileceği hüküm altına alınmıştır.  

Yer değişikliği suretiyle yapılan naklen atamalarda, memurun ya da bakmakla  yükümlü olduğu kişilerin sağlık durumları, yeni atanılan yere gitmeye elverişli değilse  veya  mevcut  hastalığının,  yeni  gittiği  yerde  tedavi  imkanı  yoksa,  bu  durumun  da  atamada göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Ülkemizde çok farklı iklim ve  coğrafi  şartların  bulunması  nedeniyle  atamalarda  sağlık  mazeretinin  dikkate  alınması talebine sıklıkla rastlamak mümkündür. Örneğin, ileri düzeyde astım hastası  olan devlet memurlarının nemli iklimlerin hakim olduğu görev yerlerine atanması bir  kısım sağlık problemlerini beraberinde getirecektir.  

Sağlık  özrüne  dayalı  naklen  atamalarda  dikkat  edilmesi  gereken  başka  bir  husus,  naklen  atanan  memurun  tedavisinin  atama  yapılan  yeni  görev  yerinde  de  sürdürülmesi  imkanının  dikkate  alınmasıdır.  Ancak  bu  tür  durumların,  Devlet  Memurları  Tedavi  Yardımı  ve  Cenaze  Giderleri  Yönetmeliği’nin  17.  maddesinde  belirtilen  esaslara  uygun  şekilde  düzenlenen  sağlık  raporuyla  belgelendirilmesi  şartıyla, nakil işleminde göz önüne alınabilmesi mümkündür. 

Danıştay  tarafından  bu  konuya  ilişkin  verilmiş  kararlar  da,  yer  değiştirme  suretiyle  yapılan  naklen  atamalarda  sağlık  mazeretinin  dikkate  alınması  gerektiği  yönündedir: 

 “Dava  dosyasında  yer  alan  bilgi  ve  belgelerin  incelenmesinden;  davacının  eşi  hakkında  Sağlık  Bakanlığı  Bursa  A.O.S.  Onkoloji  Hastanesi  Baştabipliği  tarafından  düzenlenmiş olan, 11.1.2007 günlü, 2378 sayılı Kurul raporunda; "Opere Serviks Ca" tanısına  yönelik  olarak  "...Hastanemizde  ve  UÜTF'DE  rutin  kontroller  ile  takip  yapılmaktadır..." 

ibaresinin  yer  aldığı;  davacının  çocuğunun  psikiyatri  kliniğinde  yürütülen  tedavisiyle  ilgili  olmak  üzere,  Sağlık  Bakanlığı  Muammer  Ağım  Gemlik  Devlet  Hastanesi  Baştabipliğince  düzenlenmiş olan 26.6.2003 günlü, 2884 sayılı raporun bulunduğu anlaşılmıştır.  

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Memurların Kurumlarınca Görevlerinin ve  Yerlerinin  Değiştirilmesi"  başlıklı  76.  maddesinde  kurumların,  görev  ve  unvan  eşitliği  gözetmeden  kazanılmış  hak  aylık  dereceleriyle  memurları  bulundukları  kadro  derecelerine  eşit  veya  68.  maddedeki  esaslar  çerçevesinde  daha  üst,  kurum  içinde  aynı  veya  başka  yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilecekleri öngörülmüştür.  

Anılan maddeyle idarelere kamu görevlilerinin naklen atanmaları konusunda takdir  yetkisi tanınmış ise de, bu yetkinin kullanımı kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olup,  bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu İdare Hukuku'nun bilinen ilkelerindendir. 

Öte  yandan;  "Devlet  Memurlarının  Yer  Değiştirme  Suretiyle  Atanmalarına  Dair  Yönetmelik"in  9.  maddesinde;  yapılacak  atamalarda,  aile  birimini  muhafaza  etmek  bakımından,  eş  ve  sağlık  durumlarının  ilgili  kurumlar  arasında  gerekli  koordinasyon  sağlanarak  dikkate  alınması  gerektiği,  yer  değiştirme  suretiyle  yapılacak  atamalarda  gözönünde bulundurulacak hususlar arasında sayılmış, 12. maddesinde ise yine aynı şekilde  sağlık durumu, atamalarda dikkate alınması gereken özür durumu olarak belirlenmiştir. 

Günümüzde özel bir önem ve itina gerektiren kanser tedavisinin, istenilen seviyede  yürütülebilmesi  ve  istenilen  sonucun  alınabilmesinin,  bu  sürecin  kesintisiz  bir  şekilde  sürdürülmesine bağlı olduğu tartışmasızdır. 

Oysa  dava  konusu  atama  işlemiyle,  bu  sürecin  kesintiye  uğratılmasının  hasta  yönünden  olumsuz  sonuçlar  doğuracağı  açık  olup,  bu  hususun  davalı  idare  tarafından  göz  önünde  bulundurulması,  aynı  zamanda  Anayasamızla  güvence  altına  alınmış  olan  sosyal  hukuk devleti ilkesinin gereğidir. 

Ayrıca;  davacının  yürütmekte  olduğu  görevinde  yetersizliği,  başarısızlığı  ve/veya  herhangi  bir  olumsuzluğuna  ilişkin  hukuken  kabul  edilebilir  somut  tespitlerin  de  davalı  idarece  ortaya  konulamadığı,  atamanın  ihtiyaç  gerekçesine  dayandırıldığı,  ancak,  bu  gerekçenin  de  soyut  ifadelere  bağlandığı,  objektif  değerlendirme  ve  kriterlerin  esas  alınmadığı anlaşılmıştır. 

Yukarıda belirtilen bu hususlar gözardı edilmek suretiyle kurulan dava konusu atama  işleminde  kamu  yararı  ve  hizmet  gerekleri  bakımından  hukuka  uyarlık  bulunmadığından,  davanın reddi yönündeki Mahkeme kararında da hukuki isabet görülmemiştir.”238  

Danıştay bir başka kararında da aynı hususa vurgu yapmıştır: “Dava, Altındağ  Vergi dairesi Müdür Yardımcısı olan davacının soruşturma sonucu Gümüşhane Gelir Müdür  Yardımcılığına  nakline  ilişkin  işlemin  ve  bu  işlemin  dayanağı  olan  Maliye  ve  Gümrük  Bakanlığı  Yer  Değiştirme  Yönetmeliğinin  iptali  istemiyle  açılmıştır.  Adı  geçen  Yönetmelik  Danıştay Beşinci Dairesinin 29.3.1989 günlü, E:1988/2741, K:1989/533 sayılı kararıyla iptal  edilmiş  olduğundan  davanın  bu  kısmı  hakkında  yeniden  karar  verilmesine  yer  bulunmaktadır.  

Davanın  işlemlere  ilişkin  kısmına  gelince:  Usulsüz  ödeme  yaparak  Hazineyi  Zarara  uğrattığından  bahisle  açılan  soruşturma  sonucunda  davacının  kademe  ilerlemesinin  3  yıl  süre  ile  durdurulması  cezası  aldığı,  ayrıca  hakkında  T.C.K.nın  240.  maddesi  uyarınca  adli  kovuşturma  yapılmak  üzere  Lüzum‐u  muhakeme  kararı  verildiği,  bu  durumları  gözönünde  tutarak  davacının  Altındağ  Vergi  Dairesi  Müdür  Yardımcılığı  görevinden  alınarak  Gümüşhane  Gelir  Müdür  Yardımcılığına  atandığı  dosyadaki  belgelerin  incelenmesinden  anlaşılmıştır. 

Davacının sözü geçen eylemleri sebebiyle Altındağ Vergi Dairesi Müdür Yardımcılığı  görevinden alınmasında 657 sayılı Yasanın 76.maddesi ile kamu yararı ve hizmet gereklerine  aykırılık bulunmamakta ise de; aynı yasanın 72. maddesinin 2. fıkrasında "Yeniden veya yer  değiştirme  suretiyle  yapılacak  atamalarda...  eş  ve  sağlık  durumlarının  gözönünde  bulundurulacağı"  hükme  bağlandığından,  davacının  ve  çocuğunun  sağlık  yönünden  rahatsızlıklarına  ilişkin  olup  dosyaya  ibraz  edilen  raporlar  karşısında  bu  hastalıklarının  nitelikleri  itibariyle  tedavi  olanakları  dikkate  alınmaksızın  davacının  Gümüşhane'ye  atanmasında mevzuata uyarlık görülmemiştir.”239 

      

238Danışta 5. Dairesinin 8.6.2010 tarih ve E:2008/1835 K:2010/3843 sayılı kararı, yanınlanmamıştır) 

239 Danıştay 5. Dairesinin  23.2.1994 tarih ve E:1993/5842, K:1994/1150 s.k. Sağlam M., a.g.e. s.39. 

Daha  güncel  bir  Danıştay  kararında  da  aynı  gerekçeyle  verilen  İdare  Mahkemesi’nce  verilen  iptal  kararı  hukuk  ve  usule  uygun  bulunarak  onanmıştır: 

Davacının, Iğdır Merkez İlçe Nüfus Müdürü olarak görev yapmakta iken Afyon Kızılören İlçe  Nüfus  Müdürlüğü'ne  naklen  atanmasına  ilişkin  4.12.2000  olur  tarihli  işlemin;  davacı  hakkında  soruşturma  açılmasına  neden  teşkil  eden,  davacının  sahte  ölüm  ve  çocuk  nüfus  kaydı  yapıp  kaydı  yapılan  çocuk  sahiplerinden  2000  mark  para  aldığı  iddiası  sabit  olmamakla  birlikte  soruşturma  raporunda  belirtilen  diğer  hususlar  yönünden,  davacının  1989  yılından  bu  yana  görev  yaptığı  Iğdır  İlinde  yıprandığı  ve  görev  yeri  değişikliğinin  hizmetin  sağlıklı  ve  düzenli  olarak  işlemesi  için  gerekli  olduğu,  bu  bağlamda  tesis  edilen  işlemde  sebep  yönünden  hukuka  aykırılık  bulunmadığı  açık  ise  de,  davacı  eşinin  kolon  kanseri  hastası  olduğu  ve  onkoloji  merkezine  yakın  tam  teşeküllü  hastanesi  olan  bir  yerde  yaşamasının  hastalığı  için  zorunluluk  arz  ettiği  sağlık  kurulu  raporu  ile  sabit  olduğundan,  tam  teşekküllü  hastanesi  bulunmayan  Kızılören  İlçesi'ne  yapılan  atama  işleminde  hukuka  uyarlık  bulunmadığı  gerekçesiyle  iptali  yolunda  İdare  Mahkemesi'nce  verilen  14.11.2001  günlü, E:2001/74, K:2001/925 sayılı karar, temyiz incelemesinde Danıştay tarafından hukuk  ve usule uygun bulunarak onanmıştır.240 

Devlet  Memurlarının  naklen  atanmalarında,  sağlık  durumunun  dikkate  alınması  mevzuat  tarafından  emredildiği  için,  idarece  bu  hükme  uygun  işlem  tesis  edilmelidir.  Ne  var  ki,  mevzuatın  amir  hükmü  yerine  getirilirken  naklen  atanan  memurun görev ünvanı korunmalı, bu ünvanın değiştirilmesi yoluna gidilmemelidir. 

Bu hususa ilişkin Danıştay kararı şöyledir;  

 “Davacının,  Malatya  Elektrik  Dağıtım  Müessesi  emrinde  teknik  şef  olarak  görev  yapmakta  iken,  Kahramanmaraş  Elektrik  Dağıtım  Müessesi  emrine  tekniker  olarak  naklen  atanmasına ilişkin 2.5.2000 günlü, 812 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada; Malatya  İdare  Mahkemesi'nin  16.2.2000  gün  ve  E:1999/1101,  K:2000/119  sayılı  kararı  uyarınca  davalı idarece davacının sağlık özrü nedeniyle tam teşekkülü devlet hastanesinin bulunduğu  yer olan Kahramanmaraş iline atandığı anlaşılmakta ise de, davacının önceki görev unvanı  olan  teknik  şeflik  kadrosundan  talebi  olmaksızın  alt  unvan  olan  tekniker  kadrosuna 

      

240 Danıştay  5.  Dairesinin  25.4.2005  tarih  ve  E:2002/1043,  K:2005/2176  s.k.  www.daniştay.gov.tr. 

23.11.2010. 

atanmasında  hukuka  uyarlık  bulunmadığı  gerekçesiyle  dava  konusu  işlemin  iptali  yolunda  Malatya  İdare  Mahkemesi'nce  verilen  26.9.2001  günlü,  E:2000/483,  K:2001/791  sayılı  kararın  temyiz  incelemesinde  Danıştay…  hukuka  ve  usule  uygun  bulduğu  Mahkeme  kararının onanmasına... karar vermiştir.”241