• Sonuç bulunamadı

Adudiddin Îcî (ö.756/1355): Semerkandî’den sonra risâlesi en yaygın olan kişidir

ilmini bilmezler…” (Çetintaş, 2006:112). Bu bağlamda Şirvânî’nin şerhi de Fâtih, II. Beyazıt ve I. Selim devirlerinde “âdâb” derslerinde” temel ders kitabı olarak okutulmuştur (İzgi, 1997:I, 51, 72; Özyılmaz, 2001:41). Buna göre öğrenci daha eğitiminin ilk başlarında eleştirel düşünmeyi öğreniyor, karşılaştığı problem karşısında pratik çözümler bulması sağlanıyor ve en önemlisi de muhataba ve dolayısıyla insana değer verilmesi gerektiğini öğrenmiş oluyordu. Böylece Osmanlı medreselerinde ilmî gelişmenin dinamikliği devam ettirilmiş oluyordu.

Münâzara ilmi dersleri diğer derslere de yardımcı mahiyetteydi. Öyle ki müderris medreselerde genel olarak dersleri daha çok takrîr, bazen de münâzara tekniği ile dersler yaptırıyordu (Hızlı, 2002:XI, 432).

Osmanlılarda cumhuriyet dönemine kadar bu alanda eserler kaleme alınmıştır ve her eser bir önceki eserin fikirlerini bir adım öne götürmüştür. Kütüphane kayıtlarına baktığımızda bu alanda yazılmış binlerce eser görmek mümkündür. Bu da Osmanlı zamanında bu ilme ne kadar önem verildiğini göstermektedir. Zira “ezberci zihniyet” olarak eleştirilen medrese eğitiminin bu ders özelinde aksine daha aktif, teorik ve pratik eğitimin daha yoğun ve problemlerin çözümünde öğrencinin daha üretken olduğu görülmektedir. Böylece Semerkandî’den sonra Osmanlı döneminde bu alanda yaygın eserler yazılmış ve âdâbü’l-bahs ve’l-münâzara ders olarak programlarda yerini almıştır. Münâzara alanında eser yazan kişiler de şöyledir:

1. Adudiddin Îcî (ö.756/1355): Semerkandî’den sonra risâlesi en yaygın olan kişidir.

Bu risâle çok kısadır. Sekiz satır olarak Kâhire’de hicrî 1310 yılında basılmıştır. Ayrıca kütüphanelerimizde iki yüz civarında yazma nüshası da vardır.1 Şerh ve hâşiyelerinden yaygın olanlar şunlardır:

I. Seyyid Şerif Cürcânî2 (ö. 816/1413).

II. Muhammed Tebrîzî el-Hanefî1 (ö. 900/1494).

1

Süleymaniye Ktp., Carullah bölümü, nr. 1880, v. 44a-b; Denizli bölümü, nr. 258, v. 44b-45a; Fatih bölümü, nr. 5394, v. 98-99.

2

Nüshalarından bazıları için bak. Ankara Milli Ktp., Tokat İl Halk Kütüphanesi koleksiyonu, nr. 60 Hk 292/3, v 38a-b; Süleymaniye Ktp., Erzincan bölümü, nr. 80, v. 55-56; Laleli bölümü, nr. 3047, v. 201-202.

20

a. Mîr Ebu’l-Feth Tâc Saîdî el-Erdebîlî2 (ö. 950/1543).

III. Muhammed b. Muhammed el-Berdeî3 (ö. 927/1521).

IV. Abdulalî Bircendî4 (ö. 930/1524).

V. Ahmed el-Cündî5 (ö. 932/1526).

VI. İsâmüddîn İbrahim b. Arabşah el-Esferyini6 (ö. 944/1537).

VII. Ahmed Şemseddin b. Süleyman Kemalpaşazâde7 (ö. 940/1534).

VIII. Gıyaseddin Mansûr b. Muhammed el-Hüseynî ed-Deştâkî8 (ö. 949/1542).

2. Seyyid Şerif Cürcânî (ö. 816/1413): Bu risâlenin hacmi de küçüktür. 2-3 varak

arasında değişmektedir. Kütüphanelerimizde nüshaları bulunmaktadır.9

I. Abdürreşîd el-Hindî Cavnpûrî10 (ö. 1083/1672).

II. Ebu’l-Baga Gavsu’l-İslâm es-Sıddıkî Cavnpûrî11 (ö. 1084/1673).

3. Ebu’l-Hayr İsâmüddin Taşköprülüzâde (ö. 968/1560): Kısa risâlelerden biridir. 1-2

varak arasında değişmektedir. Kütüphanelerimizde birçok nüshası olmakla birlikte Abdürrahim Güzel bu risâleyi yayınlamıştır.12

1

Îcî’nin en yaygın şerhidir. Kütüphanelerimizde iki yüze yakın nüshası vardır. Bunlardan bazıları için bak. Süleymaniye Ktp., Ayasofya bölümü, nr. 4428, v. 1-7; Carullah bölümü, nr. 2093, v. 47-57; Denzili bölümü, nr. 249, v. 77-87.

2

Hanefî’nin en yaygın haşiyesidir. Kütüphanelerimizde altmışın üzerinde nüshası vardır. Bunlardan bazıları için bak. Süleymaniye Ktp., Murad Buhari bölümü, nr. 297, v. 1-38; Yahya Tevfik bölümü, nr. 1653, v. 28-51; Laleli bölümü, nr. 3027, v. 13-36.

3

Bak. Kâtip Çelebi, 1941:I, 40; Wisnovsky, 2004:II, 170. 4

Bazı nüshaları için bak. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi bölümü, nr. 3038, v. 28-47; Harput bölümü, nr. 215, v. 11-25; Şehid Ali Paşa bölümü, nr. 2314, v. 28-45.

5

Bak. Süleymaniye Ktp., Carullah bölümü, nr. 2110, v. 140-143, Kemankeş nölümü, nr. 318, v. 1-13. 6

Yaygın şerhlerdendir. Atmış civarında nüshası vardır. Bazıları için bak. Süleymaniye Ktp., Ayasofya bölümü, nr. 4808, v. 78-86; Carullah bölümü, nr. 1879, v. 73-83; Damad İbrahim bölümü, nr. 1047, v. 77-86.

7

Süleymaniye Ktp., Fatih bölümü, nr. 5340, v. 28b-32a. Bu konuda bak. Öçal, 2000:31. 8

Bak. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi bölümü, nr. 3534, v. 16a-b; Amasya İl Halk Ktp. nr. 1678, v. 97b-99a.

9

Süleymaniye Ktp., Aşir Efendi bölümü, nr. 459, v. 34a-b; nr. 430, v. 128-129; Carullah bölümü, nr. 2091, v. 5-6.

10

Bu şerh basılmıştır. Bak. Şerhu’r-Reşîdiyye, Tahk., Ali Mustafa el-Ğarâbî, 2006, Mısır. 11 Bak. Wisnovsky, 2004:II, 172.

12

Bak. Güzel, Abdürrahim (1990), “Taşköprülüzâde’nin Âdâbü’l-Bahs ve’l-Münâzara İsimli Risâlesi”, Erciyes Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: 7, Kayseri. s. 203-213.

21 I. En yaygın şerhi kendisinin yaptığı şerhtir.1

II. İsmail Hakkı b. Mustafa Bursevî2 (ö. 1137/1725).

III. Muhammed b. Ebu Bekr el-Mar'aşi Saçaklızâde3 (ö. 1150/1737).

4. Muhyiddin Muhammed b. Pir Ali el-Hanefî el-Birgivî (ö. 981/1573): Yaygın

risâlelerden biridir. Kütüphanelerimizde kırka yakın nüshası vardır.4

I. Ebü’n-Nafi Ahmed b. Muhammed b. İshak el-Kazabadi5 (ö. 1163/1750).

II. Muhammed b. Hamid el-Kefevî6 (ö. 1168/1755).

III. Muhammed b. Osman et-Tarsusi.7

IV. Carullah Veliyyüddin b. Mustafa b. Ali el-İstanbûlî8 (ö. 1151/1738).

5. Şah Hüseyin Efendi el-Antâkî (ö. 1130/1718): Risâletü’l-Hüseyniyye ve Âdâb-ı

Hüseyniyye adıyla yaygın olan bu eser geniş çaplı risâlelerden biridir. Ortalama 20

varak civarındadır. Aynı zamanda en yaygın risalelerdendir. Kütüphanelerimizde yüz ellinin üzerinde nüshası vardır.9 En yagın şerhi kendi yazdığı şerhtir.10

6. Ahmed Şemseddin b. Süleyman Kemalpaşazâde (ö. 940/1534): Hacimli olmayan bu

risâle, fazla yaygın olmasa da yine de tanınmış bir risâledir.11

1

Bak. Süleymaniye Ktp., Yazma Bağışlar bölümü, nr. 4030/4, v. 116-124. 2

Bak. Süleymaniye Ktp., Düğümlübaba bölümü, nr. 605, tarih: 1273/1856. Bu nüsha matbudur. İstanbul’da Hacı Ali Rıza Matbaası tarafından basılmıştır.

3

Bazıları nüshaları için bak. Süleymaniye Ktp., Yazma Bağışlar bölümü, nr. 1788, v. 1-14; Serez bölümü, nr. 2276, v. 1-19; Harput bölümü, nr. 197, v. 107-125.

4

Bak. Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali Paşa bölümü, nr. 894, v. 8-9; Laleli bölümü, nr. 3043, v. 163-164. 5

Şerhin nüshası için bak. Beyazıt Devlet Ktp., Beyazıd bölümü, nr. 4299, v. 78b-86b; nr. 5901, v. 1-10; Süleymaniye Ktp., Bağdatlı Vehbi bölümü, nr. 880, v. 1-16.

6

Beyazıt Devlet Ktp., Beyazıd bölümü, nr. 5901, v. 11-55. 7

Beyazıt Devlet Ktp., Beyazıd bölümü, nr. 5900, v. 1-38. 8

Şerhi küçük, orta ve büyük olmak üzere üç şekilde yazmıştır. Her üç şekle dair nüshası için bak. Süleymaniye Ktp., Carullah böümü, nr. 1867; v. 1-12, 12-18 ve 19-25.

9

Bak. Ankara Milli Ktp. Yazmalar koleksiyonu, nr. 06 Mil Yz A 5112/7, v. 46b-65a; Süleymaniye Ktp., Ktp., Yazma Bağışlar bölümü, v. 59-65; Ankara Milli Ktp., Adana İl Halk Ktp. koleksiyonu, nr. 01 Hk 639/1, v. 1b-24a; Ankara Milli Ktp., Eskişehir İl Halk Kütüphanesi koleksiyonu, nr. 26 Hk 252, v. 1-19. 10

Bak. Konya Bölge Yazma Eserler Ktp., Antalya Akseki Yeğen Mehmet Paşa İlçe Halk Kütüphanesi koleksiyonu, nr. 07 Ak 314/4, v. 31b-45a; Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmud Efendi bölümü, nr. 5870, v. 1-52; Tırnovalı bölümü, nr. 1861, v. 57-73.

11

22

7. Muhammed b. Ebu Bekr el-Mar'aşi Saçaklızâde (ö. 1150/1737): Münâzara ilminde

en fazla eser kaleme alan kişidir. Bu sebeple bu alanda neredeyse bir külliyat meydana getirmiştir. Hem kendi telifleri olduğu gibi şerh, hâşiye ve talikaları da bulunmaktadır. Münâzara ilmiyle ilgili kendi telif eserleri şunlardır: Takrîru’l-Kavânîn mim

İlmi’l-Münâzara,1 Tahrîru’t-Takrîr, Risâletü’l-Velediyye, Şerhu’r-Risâleti’l-Velediyye,

Hâşiye alâ Risâleti’l-Velediyye, Talika alâ Hâşiyeti’r-Risâleti’l-Velediyye.2 En yaygın

olanı ve üzerine en fazla şerh yazılan eseri Risâletü’l-Velediye’dir. Bu risâle

Takrîru’l-Kavânîn’in önemli noktalarını ele alan ve onun özeti mahiyetinde bir risâledir.

Saçaklızâde’nin kendisinden başka bu risâlenin önemli şârihleri şunlardır:

I. Hüseyin b. Ali el-Âmidî3 (ö. 1150/1737).

II. Abdülvahhâb b. Hüseyin b. Veliyyüddîn el-Âmidî.

III. Muhammed b. Hüseyin el-Behtî.4

8. Muhammed b. Abdülhâmid el-Kefevî (ö. 1168/1754): Kefevî’nin Îcî’nin Âdâb

risâlesine yazılmış bir şerhin üzerine hâşiyesi olduğu gibi kendisinin bu konuda kaleme aldığı bir risâlesi de bulunmaktadır. El yazma nüshaları kütüphanelerimizde yaygındır.5

I. Ömer b. Hüseyin Şarki Karahisarî6 (ö. 1200/1786).

9. İsmail b. Mustafa Gelenbevî (ö. 1205/1790): Osmanlı döneminin önemli

âlimlerinden olan Gelenbevî bu alanda kendi telif ettiği risâlesinin yanında şerh çalışması da vardır. Risâleyi önemli kılan yönü meselelere örnekleriyle beraber yer

1

Bu eser, yüksek lisans tezi olarak Yusuf Türker tarafından hazırlanmıştır. Bak. Türker, Yusuf (2005), Saçaklızâde’nin Takrîru’l Kavânîn el-Mütedâvile min İlmi’l-Münâzara Adlı Eserinin Tahkik, Tercüme ve Değerlendirmesi, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ayrıca İbrahim Çapak tarafından da Saçaklızâde’nin münâzara anlayışı bir sempozyumda tebliğ olarak sunulmuştur. Çapak, İbrahim (2005b), “Saçaklızâde’ye Göre Münâzara İlmi”, 1. Kahramanmaraş Sempozyumu Bildirileri, C. I, Kahramanmaraş, s. 89-99.

2

Hem bu eserleri hem de bu alandaki diğer çalışmaları konusunda bak. Türker, 2005. 3

Safranbolu İzzet Mehmet Paşa Ktp., 67 Saf 287/5, v. 210b-235a. 4

Abdülvahhâb b. Hüseyin b. Veliyyüddîn el-Âmidî ve Muhammed b. Hüseyin el-Behtî’nin şerhleri bir arada 1961 yılında Mısır’da basılmıştır.

5

Bazıları için bak. Süleymaniye Ktp., Denizli bölümü, nr. 228, v. 88-90; Erzincan bölümü, nr. 148, v. 106-108; Esad Efendi bölümü, nr. 3038, v. 51-54; Fatih bölümü, nr. 5313, v. 17-18.

6

Beyazıt Devlet Ktp., Veliyüddin Efedi bölümü, nr. 3193, v. 159b-170a; Beyazıd bölümü, nr. 8036, v. 34-43; Süleymaniye Ktp., Erzincan bölümü, nr. 148, v. 86b-103b; Fatih bölümü, nr. 5349, v. 86-93.

23

vermesidir. Bu eser birkaç defa basılmakla birlikte1 el yazma nüshaları da kütüphanelerimizde yaygındır. Önemli şârihleri şunlardır:

I. Hasan Paşazâde2 (ö. 1194/1780)

II. Abdünnâfî İffet Efendi3 (ö. 1307/1890).

10. Ahmed Hamdi Şirvânî (ö. 1307/1890): Ahmed Hamdi Şirvânî’nin İlm-i Münâzara

isimli eseri Mantık, İlm-i Cedel ve Risâle-i Bâhire fi’l-Makâleti’z-Zâhire isimli eserleriyle beraber hicrî 1293 yılında İstanbul’da basılmıştır.