• Sonuç bulunamadı

ABD'de En Önemli İki Lobi Kuruluşu: AAA ve ANCA

3.5. ABD'de Ermeni Diasporasinin Geçmişi, Ermeni Toplumu ve ABD Siyasetini

3.5.4. ABD'de En Önemli İki Lobi Kuruluşu: AAA ve ANCA

Bütün Amerika’da bölgesel ilişkiler ağı ve dünya çapında organizasyon ilişkileri ile ilgilenen bir tabana hitap eden bir siyasi kurum olarak çalışmalar yürüten ANCA ve ARF, başlıca amaçlarını “birleşik (tek), özgür ve bağımsız Ermenistan” olarak tanımlamıştır. Bununla ilişkili olarak ANCA; özgür, bağımsız ve tek bir Ermenistan için kamu bilincini artırmak, Amerikan Ermeni topluluğunun çıkarları doğrultusunda ABD politikalarını etkilemek ve politikalara rehberlik etmek ve devlet politikasına ilişkin hususlarda Amerikan Ermeni toplumunun görüşünü temsil edip, Amerikalı Ermeni toplumuna yönelik konularda yasal düzenlemeleri teşvik etmek ve desteklemek olmak üzere üç temel hedef belirlemiştir. 333 ANCA’nın görevleri arasında, Ermeni lobi faaliyetlerini yürütmek amacıyla seçilen görevlileri, Amerikalı Ermeniler konularında eğitmenin yanı sıra adayların desteklenip desteklenmemesi hususunda karar vermek, aday anketi, Kongre rapor kartları ve Federal seçim rehberleri hazırlamak, ABD genelinde basın açıklamaları, bültenler ve bölgesel gazeteler yayınlamak bulunmaktadır.

332H., S, Gregg, “Divided They Conquer: The Success of Armenian Ethnic Lobbies in the United States”

Inter-University Committee on International Migration 3(2), 2002, s.15.

333“About ANCA”, Armenian National Committe of America, <https://anca.org/about-anca/profile/>

(07.08.2019).

121

ANCA’nın en önemli yayını, Transkafkasya: Bir Kronology (Transcaucasus:A Chronology) dir.334 Buna ek olarak ANCA’nın Hairenik ve Armenian Weekly gazeteleri ile yakın bağları vardır. Diğer erişim araçları Ermeni meselesine adanmış ABD Araştırma Enstitüleridir. Çağdaş Ermeni Araştırmaları için Zoryan Enstitüsü 1982’de Massachusetts Cambridge’de kurulmuştur. Enstitü özellikle soykırım, diaspora ve Ermenistan alanlarında çalışma odaklıdır. Ermeni meselesi ile ilgili seminerler gerçekleştirip, arşivlik materyaller ve veriler toplayan ANCA Toronto Üniversitesi ile beraber “Diaspora:A Journal of Transnational Studies’ i yılda dört kez yayımlamaktadır.335

1972 yılında ABD’deki Taşnak (ARF) karşıtı ve farklı grupları içerisine alan Ermeni toplumu tarafından kurulan AAA ise, hedeflerini ABD dış politika idealleri ile paralel olarak lanse etmektedir. Temel amacını ”Soykırımı önlemek ve insan haklarını geliştirmek” olarak ifade eden Asamble’nin diğer amaçlarını, Ermenistan’da katılımcı demokrasi ve piyasa ekonomisi ile iyi yönetim oluşmasını , sadece Ermenistan ve Karabağ’daki Ermenilerin değil, tüm Ermenilerin refaha kavuşmasını sağlamak olarak belirtmiştir.336İki grup arasındaki temel farklardan biri yapılanmaları ile ilgili olmuştur. Her iki örgütün de Washington’da ulusal merkezleri, Erivan’da ve Stepanakent’de ofisleri olmasına rağmen ANCA’nın yapısı dağınıktır, çok sayıda ofisi ve bölümü vardır. ANCA 31 yerel ofisten oluşan Ermeni Milli Komitesi Doğu Bölgesi (Armenian National Committee , Eastern Region: ANCA-ER) ve çoğunluğu Kaliforniya’da olan ve 12 yerel ofisten oluşan Ermeni Milli Komitesi Batı Bölgesi (Armenian National Committee , Western Region :ANCA-WR) şeklinde

334 Kantarcı, 2011, s.177.

335 H., S, Gregg, “Divided They Conquer: The Success of Armenian Ethnic Lobbies in the United States”

Inter-University Committee on International Migration 3(2), 2002, s.14.

336“About Us”, American Armenian Assembly, <https://armenian-assembly.org/about-us/>

(07.08.2019).

122

örgütlenmiştir. Buna ek olarak ANCA’nın Fransa, İtalya , Britanya ve AB için temsilci büroları vardır.337

İki grup arasındaki farklılıklardan bir diğeri de ANCA ve Asamble’nin diğer örgütlerle ve çıkar gruplarıyla ayrı ittifaklar kurması olmuştur. ANCA’nın Yunan, Kıbrıs, Kürt ve Lübnanlı topluluklarla uzun süreli bağları vardır. Bu ittifaklar özellikle ANCA’nın Türkiye’nin Ermenilere, Kürtlere ve Rumlara yönelik insan hakları ihlali gerekçesiyle Türkiye’ye askeri ve ekonomik yardımın yapılmaması için çaba sarfetmiştir.338Amaçları, yapıları ve yaklaşımları ile farklı olmalarına rağmen AAA ve ANCA’nın lobi faaliyetleri iki önemli faktör ile birleşmiştir. Bunlardan birincisi

“Ermeni Konusu Üzerine Kongre Kurulu”unda (Congressional Caucus on Armenian Issues) birlikte hareket etmek, ikincisi ise benzer politik konular üzerinde çalışmalar yapmak olmuştur. Her iki Partiden de (Demokratlar ve Cumhuriyetçiler) üyelerin bulunduğu Ermeni Kurulu (Armenian Caucus)’ nun üye sayısı 116. Kongre’de 122’ye ulaşmıştır. 339Ermeni Konusu Üzerine Kongre Kurulu Ermenistan ve Ermeni konuları üzerine girişimleri destekleme amaçlı olarak Temsilciler Meclisi’nde çalışmaktadır.

Çalışmaların temel amacı, “Ermeni soykırımı”nın ABD hükümetince tanınması için çaba sarfetmek, ABD’nin Karabağ’ın bağımsızlığını tanımasını ve Karabağ’a yardımını sağlamak, ABD yardımını önleyen Özgürlükleri Destekleme Yasası 907. Bölüm’ün devamı için mücadele etmek340 ABD’nin Ermenistan’a yardımının sürmesi için lobi faaliyetlerini sürdürmek şeklinde olmuştur.ABD’de güçlü etnik temeller üzerine kurulu olan Ermeni lobisi, 1915’te gerçekleşen olaylarla ilgili Türkiye’yi alenen soykırımla

337“Armenian National Committee of America Western Region”, ANCA, <https://ancawr.org/

>(07.08.2019).

338H., S, Gregg, “Divided They Conquer: The Success of Armenian Ethnic Lobbies in the United States”

Inter-University Committee on International Migration 3(2), 2002, s.14.

339“Armenian Caucus 116 th Congress Membership List”, ANCA, <https://anca.org/armenian-caucus/>,(08.07.2018).

3401992’de eski Sovyet devletlerine ABD’nin finansal ve teknik yardım sağlaması için çıkarılan Özgürlükleri Destekleme Yasasına (Freedom Support Act ), Azerbaycan’ın Ermenistan’a yönelik düşmanca tutumu ve ambargosu devam ettiği sürece ABD’nin yardımını alamayacağını öngören ek bir maddeyle kabul edilen 907. bölüm’ün tam 9 yıl boyunca sürdürülmesi, Ermeni lobisinin başarısının en güçlü kanıtı olarak görülmektedir.

123

suçlamış, ve 1980’lerden itibaren 1915’i resmen soykırım olarak tanıyan yasanın çıkması için uğraş vermektiştir.341 3 Aralık 1894 yılında başlayan ABD Kongresi’ndeki Ermeni tasarıları dünyadaki çeşitli siyasi gelişmelerdeki seyirler sebebiyle zaman zaman sekteye uğramış veya uykuya yatırılmış olsa da konu 1984 yılından itibaren düzenli olarak ABD Kongresi’nde yeniden işlenmeye başlamıştır. ABD Kongresi’ne rutin bir şekilde taşınan Ermeni tasarıları ve yine rutin bir şekilde yılın belli zamanlarında yürütülen anma konuşmaları, Birleşik Devletler’de Türkiye aleyhine çalışmalar yürüten iki örgütün AAA ve ANCA’nın öncelikli gündemi haline gelmiştir.342 Ermeni lobisi;

Türk Devleti’ne “1915’de 1,5 milyon Ermeni’nin soykırım sonucu öldürüldüğü”

iddialarını kabul ettirmek, Türk Devleti’ne özür diletmek ve tazminat ödetmek, Doğu Anadolu’da “Ermeni toprakları” veya “Batı Ermenistan” diye iddia ettikleri bölümün kendilerine verilmesini sağlamak şeklinde bir politika benimsemiştir. Bu çerçevede, 2007 yılı Kongre’nin soykırım kararını kabul etmeye çok yaklaştığı yıllardan biri olmuştur. Dış İlişkiler Komitesi kararı 21’e karşılık 27 oyla kabul etmiş, karar 8 eski Dışişleri Bakanı’nın karara ulusal güvenlik gerekçesi ile karşı çıkması neticesinde karar geri çekilmiştir. Muhalefet, kararın çıkmasının güvenilir ABD-Türkiye ilişkilerinin sonu olabileceği, bunun Türkiye’nin Batı’daki pozisyonunun zayıfladığı algısını güçlendirip, Batı Asya’daki istikrarsızlığı arttırabileceği gerekçesine dayandırmıştır.

Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2009’un başlarındaki İsrail karşıtı söylemleri, 2007’deki soykırım kararı tartışmalarında Türkiye’yi destekleyen birçok Amerikan Yahudisi ve İsrail yanlısı grubu rahatsız etmiş, soykırım kararı olasılığını yükseltmiştir.343Fakat yasa tasarısı çıkmamıştır. Ermeni lobisi ABD Başkanlarının 24 Nisan tarihinde yapacakları konuşmaya da özel önem atfetmiştir ve bu

341John Newhouese, “The Influence of Lobbies on U.S. Foreign Policy”, Foreign Affairs, 88/3 (2009), s.75.

342 Kantarcı, 2011, s.350.

124

konuşmada soykırım sözcüğünü kullanmalarını istemişlerdir. ABD Başkanları bu sözcük yerine kimi zaman trajik olaylar, bazen 2001 yılında George W. Bush’un dediği gibi “ imha” ya da 2002 yılında olduğu gibi “katliam” gibi sözcükler kullanmışlardır.

Ancak George W. Bush’un döneminde Ermeni lobisi sonuç alamamıştır. Obama’nın ABD Başkanı olması, seçim sürecinde Ermeni lobisine Ermeni iddialarını tanıyacağı sözü vermiş olması nedeniyle, Ermeni lobisini hem iddiaların ABD yönetimi tarafından kabul edilmesi hem de Başkan’ın 24 Nisan konuşmasında ”soykırım” sözcüğünü kullanması noktasında ümitlendirmiştir. ABD Başkanı Obama 24 Nisan 2009 ve 2015 tarihlerindeki konuşmalarında soykırım dememiş, Ermenice olarak “Büyük Felaket”, (Mets Yeghern) demiştir. 344Buna ilaveten Ermeni diasporasının ABD Kongresi’nden Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı’nın geçmesi ümitleri boşa çıkmıştır. Kongre’den tasarı geçmemiş olmasına rağmen, bugün ABD’de 45 eyaletin parlamentoları 1915 olaylarını soykırım olarak kabul etmiştir. Soykırım konusu ABD’nin dış politika hedefleri ve yönetimi konusunda en ağır eleştirileri aldığı konulardan biri olmuştur. Samuel Huntington’ın öncülük ettiği gruba göre, etnik lobiler ABD dış politikasına ve ulusal çıkarlarına büyük bir tehdittir ve ABD’nin büyük çıkarları ve uzun dönemli müttefikleri pahasına politika takip etmektedirler.345Avrupa’daki diğer Ermeni diasporaları gibi dikkatinin çoğunu Ermeni soykırımının tanınmasına vermiş olan Amerikan Ermeni diasporası, ABD-Türkiye ilişkilerinin bozuk olduğu dönemlerde etkinliğini artırmış, kararın çıkması bazen Kongre üyelerinin bazen de Başkanların bireysel çabalarıyla önlenmiştir.

ABD’deki Ermeni diasporası ABD’nin sağladığı liberal ortamdan faydalanarak anavatan politikalarına fazlaca müdahil olmakta, Karabağ anlaşmazlığı, soykırım kararı,

343John Newhouese, “The Influence of Lobbies on U.S. Foreign Policy”, Foreign Affairs May/June, 2009, s.9

344 Marta Cerava ve Louis Jacobson, “In Two Terms No Mention of Armenian Genocide”, PoliticFact, 11 Mayıs 2016, <https://www.politifact.com/truth-o-meter/promises/obameter/promise/511/recognize-armenian-genocide/>, (09.09.2019).

125

Türkiye ile ilişkiler hususunda neredeyse Ermenistan dış politikasını ipotek altına almaktadır. Yaptıkları lobi faaliyetleri neticesinde sağlanan yardımlarla Ermenistan’ın elini güçlendirmekte, anlaşmazlıkların barışçıl çözümüne engel olmaktadırlar.

Diasporadan maddi ve siyasi destek alan Ermenistan Azerbaycan’a karşı eline güçlendirmekte, Karabağ’a sağlanan yardımlarla da BM’in Azeri toprağı kabul ettiği ve uluslar arası hukukun işgal saydığı eylem meşru hale getirilmeye çalışılmaktadır.

Ermenistan’ın Türkiye ile ilişkilerini normalleştirmesine ve hatta Türkiye ile Ermenistan arasında Ekim 2009'da diplomatik ilişkilerin kurulmasına dair protokolün imzalanmasına dahi karşı çıkarak da Ermenistan’ın bölgeden izole edilmiş olarak kalmasına dolayısıyla da Rusya’nın yörüngesine daha fazla girmesine sebep olmaktadırlar.Buna rağmen Ermeni lobisinin ABD’de yürüttüğü lobi faaliyetleri her zaman başarılı sonuçlar vermemiştir. Ermeni lobisinin etkisi Kongre ile sınırlı kalmış, yürütme üzerinde etkili olamadığı gibi yaptıkları çalışmalar soykırım tasarısının kabulünü sağlayamamıştır. Söz konusu Türkiye olunca ABD, etnik çıkarların güdümünde dış politikası belirlenen ülke pozisyonundan sıyrılarak ulusal çıkarlarının farkına varmış ve Türkiye’ye yönelik soykırım kararının çıkmasını önlemiştir. Ayrıca Ermeni lobisinin bu kadar etkin olmasını sağlayan bir diğer faktör ABD’nin stratejik müttefiki olan Türkiye’ye karşı Ermeni Sorunu kartını kullanma gereği duyması olmuştur.

Zira Kongre Özgürlükleri Destekleme Yasası 907. Bölümü çıkartmasına rağmen, ABD yönetimi bu duruma farklı bir formül bulmakta gecikmemiştir. Zaman zaman yönetimdeki birçok yetkili Ermenistan’ın Azerbaycan’ın topraklarının % 20’sini işgal altında tuttuğunu ve Azerbaycan’a haksızlık yapıldığını kabul etmişlerdir. Bu yüzden ABD bu defa hükümet dışı örgütler vasıtasıyla Azerbaycan’a yardım sağlamayı sürdürmüştür. ABD yönetimi Azerbaycan için yukarıdaki formülü kullanırken,

345Samuel Huntington, “ The Erosion of American National Interests”,Foreign Affairs , 76(5) ,1997

s.28-126

Ermenistan için bir taraftan maddi yardımda bulunmuş diğer taraftan da Türkiye’nin Ermenistan’a uyguladığı ablukanın kalkması için çalışmalar yapmıştır. Ancak Azerbaycan’la ilişkileri olumsuz etkileyeceği, Ermenistan’ın Türkiye karşıtı çalışmaları ve iç politikada sorunlar yaratabileceği hususu nedeniyle Türkiye bu yaklaşıma karşı çıkmıştır.346

ABD’nin Ermenistan’a yönelik politikasının temel unsurlarından olan Dağlık Karabağ anlaşmazlığının çözüm sürecindeki rolü ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesine ilişkin girişimleri henüz sonuç vermemekle birlikte, söz konusu çabalar Rusya ve Ermenistan arasında asimetrik düzeyde gelişen ilişkilerin önüne geçebilmek ve bir anlamda Ermenistan’ın Rusya’ya olan bağımlılığını azaltarak Batı kampına kazandırılması amacıyla gerçekleştirilmektedir. Bu bağlamda, ABD’nin Ermenistan politikasını anlamlandırabilmek adına Erivan ve Moskova arasındaki ilişkilerin temel parametlerini belirlemek ve incelemek önem arz etmektedir.

49.

346İlhan Uzgel, “ABD ve NATO’yla ilişkiler”, Baskın Oran (Ed.) Türk Dış Politikası Cilt:2, İstanbul İletişim Yayınları , 2011, s.283-284.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

ERMENİSTAN’IN BÖLGE ÜLKELERİYLE İLİŞKİLERİ VE ABD DIŞ POLİTİKASINA YANSIMALARI