• Sonuç bulunamadı

Ülkemizde Muhasebe Standartlarının Oluşumunda ve Gelişiminde Etkili Olan Kuruluşlar

AMORTİSMANA TABİ VARLIKLAR 1 MUHASEBEDE STANDARTLAŞMA

1.4. MUHASEBE VE RAPORLAMA STANDARTLARININ TÜRKİYE’DEKİ

1.4.1. Ülkemizde Muhasebe Standartlarının Oluşumunda ve Gelişiminde Etkili Olan Kuruluşlar

i. Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK)

TMUDESK Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği'nin (TÜRMOB) öncülüğünde 1994 yılında, meslek mensuplarının mali tabloların bağımsız denetimine esas alacakları denetim standartlarını saptamak ve muhasebe uygulamalarında uluslararası standartlara ulaşılmasını sağlamak amacıyla kurulmuştur (Bektöre ve diğer., 2003: 34). IAS/IFRS’nin Türkiye’ye getirilmesi konusunda TMUDESK çalışmalar yapmış (Ulusan, 2005: 10) ve bu konuda bünyesinde oluşturulan komisyonlar tarafından 19 adet Türkiye Muhasebe Standardı yayımlanmıştır (Kaynak, 2005: 6). Fakat TMUDESK tarafından yayımlanan standartlar, herhangi bir yaptırım gücüne sahip olmadığından uygulamaya yansıtılmamıştır (Yalkın, Demir ve Demir, 2006: 298).

TMUDESK'in yukarıda ifade edilen kuruluş amacının dışında muhasebe standartları ile ilgili amaçları şu şekilde ifade edilebilir (Başpınar, 2000: 42; Karapınar ve diğer., 2007: 8):

 Finansal tabloların düzenlenmesi ve sunulmasına temel alınacak muhasebe standartlarını geliştirmek ve yayınlamak ile bu standartların ülke genelinde kabulünü ve uygulanmasını sağlamak,

 Türkiye Muhasebe Standartlarının, Uluslararası Muhasebe Standartları ile uyumlu olmasını sağlamak,

 Türk ekonomisinin yapısı ile gereksinimlerini göz önünde bulundurmak,  Finansal tabloların düzenlenmesi ve sunulmasına ilişkin mevzuat ile

muhasebe standartları ve yöntemlerinin harmonizasyonuna ilişkin çalışmalar yapmak,

 Ülke muhasebe uygulamalarında genel kabul görmüş muhasebe kavram ve terimlerinden, muhasebe standartlarının geliştirilmesinde yararlanmak.

TMUDESK, TMSK kurulana kadar bu amaçları gerçekleştirmek için faaliyetlerine devam etmiştir. TMUDESK’in muhasebe standartları ile ilgili amaçları IASC’ nin amaçlarından farklı oluşmamıştır, aynı doğrultuda belirlenmiştir (Yalkın, 2001: 3). TMUDESK’ten sonra çeşitli resmi kuruluşlar kendi faaliyet konularında yasal düzenlemeler oluşturmuşlardır. Bu kurumlar, SPK, BDDK, TMSK olarak sıralanabilir.

ii. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu (BDDK)

Türkiye’nin gerek AB’ne giriş sürecinde bir ülke olması, gerekse SPK ve BDDK’nın IOSCO’nun üyeleri olması nedeniyle ülkemizde 2005 yılının başından itibaren bankalar ve borsada işlem gören işletmeler finansal tablolarının UFRS ye göre düzenlemektedir. SPK ve BDDK tarafından geliştirilen ve uygulamaya konulan standartlar, söz konusu kurumlarımızın bağlı bulundukları global yapılanmalardan kaynaklanmakta ve ülkemizin finansal sistemi, dünyadaki finansal sistemin bir parçasını oluşturmaktadır (Arıkan, 2005: 9).

1981 yılında Sermaye Piyasası Kanunu’nun yayımlanmasından sonra 1982 yılında kurulan Sermaye Piyasası Kurulu “Finansal Raporlama Standartları’nın Uluslararası Standartlara Tam Uyum Projesi”ni hayata geçirmiş olup, bu çerçevede UFRS ile uyumlu muhasebe standartlarını hazırlamış ve Seri XI, No:25 sayılı

“Sermaye Piyasasında Muhasebe Standartları Hakkında Tebliğ”ini, 15.11.2003 tarihli ve 25290 sayılı mükerrer Resmi Gazete’de yayımlamıştır (İbiş ve Özkan, 2006: 32). SPK mevzuatı işletmelerle ilgili finansal tabloların hazırlanmasında esas alacakları standartlar, mali tablolardaki kalemlerin değerlenmesi ve ilgililere sunulmasıyla ilgili uygulamalardan envantere kadar pek çok düzenleme yapmış olup 2003 yılında 33 adet standart yayımlamıştır. Sermaye Piyasası Kurulunun başlıca görev ve yetkileri Sermaye Piyasası Kanunu’nun 22. maddesinde açıklanmaktadır. Kurulun Görev ve yetkilerinden bir bölümünün “kamunun zamanında yeterli ve doğru olarak aydınlatılmasını sağlamak amacıyla, genel ve özel nitelikte kararlar almak ve her türlü mali tablo ve raporlar ile bunların bağımsız denetim standartlarını ve ilan esaslarını tespiti ve bu konularda tebliğler yayımlamak” olduğu ilgili kanunun (e) bendinde ifade edilmektedir5.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 18.06.1999 tarih ve 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 3.maddesi ile finans sektöründe düzenlemeler ve denetim yapmak üzere 23 Haziran 1999 tarihinde kurulmuştur. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından Haziran 2002’de bankalar ve özel finans kurumların finansal tablolarının UFRS ile uyumlu olmasını sağlamak amacıyla, UFRS ‘ye paralel düzenlemeler içeren Muhasebe uygulamalar tebliği ve bu yönetmeliğe ilişkin 2002 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 19 adet muhasebe standardı tebliği yayımlanmıştır (Gökçen ve diğer., 2006: 3).

Bankacılık Kanununa ilişkin olarak 1.11.2006 tarihli ve 26333 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bankaların Muhasebe Uygulamalarına ve Belgelerin Saklanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, bankalara, finansal raporlarını TMSK tarafından yayımlanmış olan Standartlara uygun olarak hazırlama yükümlülüğü getirilmiş bulunmaktadır6. 1.11.2005 tarih ve 25983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 37 maddesi’nde de

“Bankalar, kuruluş birliklerinin ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun görüşü alınmak suretiyle Kurul tarafından uluslararası standartlar esas alınarak belirlenecek usûl ve esaslara uygun olarak muhasebe sistemlerinde tekdüzeni uygulamak; tüm işlemlerini gerçek mahiyetlerine uygun surette muhasebeleştirmek; finansal raporlarını bilgi edinme ihtiyacını

5

karşılayabilecek biçim ve içerikte, anlaşılır, güvenilir ve karşılaştırılabilir, denetime, analize ve yorumlamaya elverişli, zamanında ve doğru şekilde düzenlemek zorundadır”

ifadesiyle BDDK’nın TMS/TFRS’leri benimsemekte ve bankalarla ilgili düzenlemelerde bunu uygulamaya koyduğu görülmektedir. Ancak ülkemizdeki uygulamalara en büyük etki yeni Türk Ticaret Kanunu Tasarısı’nın yürürlüye girmesiyle birlikte, halka açık olsun olmasın tüm işletmelere muhasebe ve finansal raporlama konularında TMSK tarafından yayımlanan uluslararası muhasebe standartlarına tam uyumlu Türkiye Muhasebe/finansal raporlama Standartlarına uymaları zorunluluğunun getirilmesiyle mümkün olacaktır (Mısırlıoğlu, 2006: 23). Bankalar TMS/TFRS esaslı konsolide tablo hazırlamaya başlamışlardır. Fakat, ikili uygulama halen devam etmektedir. Borsada yayımlananlar TMS/TFRS esaslarına göre hazırlanırken, yasal tablolar henüz eski uygulamalara (tek düzene ve vergi kanunlarına) göre hazırlanmaktadır (Akdoğan, 2007: 108).

iii. Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK)

Ülkemizdeki muhasebe ve finansal raporlamaya ilişkin bu çok başlı uygulamaya son vermek amacıyla, 4487 sayılı kanunla muhasebe standartlarını oluşturmak ve yayımlamak üzere idari ve mali özerkliğe sahip, kamu tüzel kişiliğini haiz Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) kurulmuştur7. Kurul, değişik kurumlardan (Maliye Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Hazine müsteşarlığı, Yükseköğretim Kurulu, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, TÜRMOB) oluşan 9 üyeden oluşmaktadır

Ülkemizdeki ve uluslararası piyasalardaki gelişmeleri yakından izleyen Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu, Uluslararası Finansal Raporlama standartlarına (IFRS / IAS) uyumlu standartlar üretmeyi hedef olarak belirlemiştir (Üstünel, 2005: 19). AB paralelinde, Bankalar ve Sermaye Piyasası Kanununa tabi şirketlere 2005 yılından itibaren finansal tablolarını uluslararası muhasebe standartlarına uyumlu olarak düzenleme yükümlülüğü getirilmiştir.

TMSK tarafından IASB ile yapılan telif anlaşması gereğince IAS ve IFRS’nin aynen Türkçe tercümesi yapılarak Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) ve Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS) hazırlanmış ve 2005 yılından itibaren Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Kurul tarafından 2005 yılında yayımlanan Kavramsal Çerçeve dışında bu güne kadar 31 adet TMS kodlu standart, 7 adet de TFRS kodlu standart ve değişiklik tebliğleri ile yorumlar yayımlanmıştır8. Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu (IASB) ile yapılan anlaşma ile IFRS/IAS de meydana gelen değişiklikler ve yeni standartlar anında Türkiye Muhasebe Standartlarına yansıtılmaktadır.