• Sonuç bulunamadı

Çalıştırılmak Üzere İşyerinden Başka Bir Yere Gönderilme

ÇALIŞMA SÜRELERİNE İLİŞKİN GENEL REJİM

B. Çalıştırılmak Üzere İşyerinden Başka Bir Yere Gönderilme

“İşçilerin işveren tarafından işyerlerinden başka bir yerde çalıştırılmak üzere

gönderilmeleri halinde yolda geçen süreler” çalışma süresinden sayılır( m. 66/I bent b ).

Bu tip farazi çalışma süreleri, özellikle işin görüldüğü yerin sürekli olarak değiştiği yere gidilerek yapılması gereken işlerde söz konusu olur. Bir su tesisatçısının tamirat için herhangi bir eve gitmesi ve tamiratı tamamladıktan sonra işyerine geri dönmesi bu tip çalışmaya örnek verilebilir. İş görülmeyen bu süre gidiş- geliş için kullanıldığı ve dolayısıyla işin niteliğinden doğduğundan işçi işgücünü bu süre içinde de işverenin emrine tahsis etmiş olmaktadır. Bu nedenle farazi çalışma süreleri içinde yer alan bu süre aslında fiili çalışma süresi olarak da düşünülebilir, nitekim işçi bu sürede işgücünü işverene tahsis etmiştir127.

Öğretide bir görüşe göre; işçinin günlük ve haftalık çalışma süreleri kanunda azami sınırları çizilmek suretiyle düzenlenmiştir. İş Kanununun 66. maddesinde de çalışma süresinden sayılan halleri düzlenirken, bu sürelerin günlük çalışma süresiyle bağlantılı olarak düşünülmesi amaçlanmıştır128. Diğer bir değişle, 66. maddenin b fıkrasında öngörülen “başka yerde çalıştırılmak üzere gönderilme” ifadesindeki çalıştırılmak sözü ile işçinin günlük kanuni iş süresi içinde yapacağı çalışma kastedilmektedir. Bu nedenle örneğin İstanbul’da bilişim sektöründe hizmet veren bir şirketin müşterisi olan bir bankanın İzmir şubesinde ortaya çıkan sorunun giderilmesi talebi üzerine, şirketin teknik destek elemanlarından birinin günlük normal çalışma süresini tamamladıktan sonra, ertesi gün çalıştırılmak üzere gece yolculuğu yapmak suretiyle İzmir’e gönderilmesi halinde, işçinin yolda geçirdiği bu süre fıkrada düzenlenme amacına

125 Y.9. H.D. 29.09.1977, E. 1977/10997, K. 1977/13816, Çenberci, s. 674.

126 Ekonomi, İş Hukuku, s. 279; Mollamahmutoğlu, s. 679.; Akyiğit, İş Kanunu Şerhi, s. 1821.

127 Arıcı, s. 101.

128Tunçomağ / Centel, s. 145; Eyrenci/Taşkent / Ulucan, s. 203.;Narmanlıoğlu, İş Hukuku, s. 471.

uygun değildir. Anılan görüşe göre bunun nedeni işçinin günlük çalışmasını bitirmiş olması, o gün normal çalışması dışında bir iş görmemesi ve fazla çalışma yapmamasıdır. İşçiden istenilen ertesi günkü çalışması için başka şehre gitmesidir.

Böyle bir durumda işveren, işçinin sadece yol masraflarını ve ikamet masraflarını karşılamakla yükümlü olmalıdır, yoksa işçinin gece yolculuğunda uyku, dinlenme, yemek ve diğer surette geçirdiği zamanın çalışma süresinden sayılması, ve normal çalışma süresi dışında olduğundan fazla çalışma sayılması mümkün değildir129.

Öte yandan öğretideki diğer bir görüşe göre, aynı maddenin d bendinde düzenlenmiş olan “ işçinin işveren tarafından başka bir yere gönderilmesi veya işveren evinde veya bürosunda yahut işverenle ilgili herhangi bir yerde meşgul edilmesi suretiyle asıl işini yapmaksızın geçirdiği sürelerin” günlük çalışma sürelerinden sayılacağı hükmü ve bunu herhangi bir şekilde kısıtlamaması dikkate alınarak; günlük çalışma sürelerini aşan yolda geçen sürelerin çalışılmış gibi göz önünde bulundurulup değerlendirilmesi gerekir130.

Bizim de isabetli bulduğumuz görüşe göre ise, günlük çalışma süresi kanunla sınırlandırılmış olmakla birlikte, işçinin bu sınır üzerinde çalıştırılması mümkündür ve bu durum için kanunda fazla çalışma ilişkin hükümler getirilmiştir. İşçinin olağan çalışma süresinden sonra işverenin talebi üzerine yolda geçirdiği süre sırasında esas itibariyle işin sona ermesi durumu söz konusu olmamaktadır. Madde metnindeki günlük çalışma süresi ifadesinden, işçinin çalıştırılabileceği kanunda azami süresi belirlenen çalışma süresi değil, işçinin 24 saatlik süre içerisinde işverene bağlı olarak çalıştığı sürenin anlaşılması gerekir131.

Diğer yandan işçi örneğin ertesi gün yapılacak toplantı için otobüsle ve şirketin şoförünün kullandığı bir araçla başka bir şehre gitmesi halinde, işçi yolda geçen sürelerde dinlenme, uyuma, kitap okuma vb. faaliyetlerde bulunabilecek serbestiye sahip olmaktadır. Bizim katıldığımız görüşe göre işçinin bu şekilde yolda geçen süreleri çalışma süresinden sayılamaz. Ancak işçinin yolda geçirdiği bu tip sürelerin hiçbir şekilde ücrete tabi tutulmaması da hakkaniyete aykırı olacaktır. Nitekim, işçi bu süreler

129Ekonomi ,İş Hukuku, s. 280- 281.; Süzek, İş Hukuku, s. 608; Mollamahmutoğlu, s. 680.

130 Çelik, İş Hukuku, s. 312.

131 Songu, s. 146- 147.

zarfında serbest gözükse de aslında tamamen serbest olarak değerlendirilemez. Sonuçta işçi bu süreyi işverenin isteği veya yaptığı bir işin gereği olarak yolda geçirmektedir132. C. İşçinin İş Görmeye Hazır Durumda Beklemesi

İşçinin işinde ve her an iş görmeye hazır bir halde bulunmakla beraber çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler” de çalışma süresinden sayılır ( m. 66/I bent c ). Örneğin şoförler, acil servis hizmetinde çalışan doktor ve hemşirelerin fiilen çalışmayarak işverenin emir ve talimatlarını bekledikleri süre çalışılmış gibi dikkate alınır133. Hammaddenin gelmemesi, elektriklerin kesilmesi, malzeme bittiği için depodan yeni malzemelerin gelişinin beklenmesi, makinelerdeki bir arızanın giderilmesinin beklenmesi, başka bir ünitedeki üretim herhangi bir nedenle durduğunda ona bağlı olarak faaliyette bulunan işyerinin diğer ünitelerinde de işin durması, işin bitimi üzerine işverence yeni bir iş verilmesi için beklenmesi hallerinde de işçilerin fiilen çalışmadıkları halde çalışılmış gibi sayılan sürelere örnek olarak gösterilebilir134. İşçinin işverenin emir ve talimatlarını beklemesi ve ifaya hazır olması işçinin mutlaka işyerinde bulunması gerekmemektedir. İşçi işverenin iradesinden kaynaklanan bir nedenle işyeri dışındaysa fiilen çalışmadığı fakat ifaya hazır olduğu süreler de çalışma süresinden sayılacaktır135. İşçinin işverenin tahsis ettiği lojman vb.

gibi konutta oturduğu durumlarda işçinin 24 saat boyunca ifaya hazır halde bulunduğu ve bu sürenin çalışma süresinden sayılması gerekeceği yaklaşımı hayatın olağan akışına aykırıdır136.

İşçinin işverenin her an emir ve talimatlarına yerine getirecek şekilde hazır bulunması hali yapılan işin sonunda da ortaya çıkabilir. Normal çalışma süresi içinde verilecek işi beklerken geçen süreler işçi çalışmış gibi sayılacağı hallere dahil olmakla birlikte, günlük çalışmanın bitiminden sonra da işçi işverenin buyruğunda tutulmaya

132 Songu, s. 147.

133 Süzek, İş Hukuku, s. 609; Eyrenci/ Taşkent/ Ulucan, s. 204.

134 Ekonomi, İş Hukuku, s. 282.; Süzek, İş Hukuku, s. 609; Mollamahmutoğlu, s. 680.

135 Mollamahmutoğlu, a.y.

136Günay, Cevdet İlhan; İş Kanunu Şerhi, C. 2, Genişletilmiş 2. Basım, Ankara, 2006, s. 2051.

devam etmişse, bu sürelerde işçi çalışmış sayılır ve bu süreyle birlikte, haftalık çalışma süresinin aşılması halinde işçi fazla çalışma ücretine hak kazanır137.

İşçinin işverenin her an emir ve talimatlarına yerine getirecek şekilde hazır bulunmasına rağmen kendine bağlı olmayan nedenlerle çalıştırılmaması işverenin temerrüdü kavramı ile açıklanır. İşverenin temerrüdü sırasında geçirilen süre de çalışılan sürelerden sayılır138. Borçlar Kanunu da 325. maddesinde işverenin işi kabulden kaçınması halinde işçinin iş görme borcunu yerine getirmeksizin ücrete hak kazanacağını düzenlemiştir. Dikkat edilmesi gereken husus işverenin işi kabulden kaçınmayı haklı bir nedene dayandırmamış olmasıdır. Aksi halde 66. maddenin c bendi uygulanamayacaktır139.

Avrupa Birliği Adalet Divanının 03.10.2000 tarihinde verdiği SIMAP kararı140 ve 09.09.2003 tarihinde verdiği Jaeger141 kararlarında, bir doktora hastane ya da sağlık merkezinde ihtiyaç duyulması ve doktorun müdahalede bulunmak için kalmak zorunda oldukları nöbet hizmeti sırasında doktor fiilen çalışmasa, hatta bu sürenin bir bölümünü işyerinde işverence sağlanmış olan, işçilerin çalışmadıkları zamanlarda dinlenebilecekleri dinlenme odasında uyuyarak geçirse dahi; hastanede geçirdiği tüm sürenin çalışma süresinden sayılması gerektiği ifade edilmiştir142. Bu kararlara göre doktor nöbeti süresince başka faaliyetlerle de uğraşsa, işverenin emrinde, profosyonel hizmetlerini yerine getirmek amacıyla kalmak zorunda oldukları nöbet hizmeti sırasında geçen zaman, çalışma süresi kapsamındadır143. Fakat, doktorların sağlık merkezinde fiili olarak bulunmayıp, sadece kendileri ile temasa geçilebilecek durumda bulunmaları ise çalışma süresi olarak değerlendirilmemiştir144.

137 Narmanlıoğlu, İş Hukuku, s. 473.

138 Tunçomağ/ Centel, s. 146.

139 Demir, İş Hukuku, s.162.; Akyiğit, İş Kanunu Şerhi, s. 1822.

140 C.O.J. 3 Oktober 2000, Sindicato de Medicos de Asistencia Publica ( SIMAP ) v. Conselleria de Sandidad y Consumo de la Generalidad Valenciana, Case C-303/98, ECR, 2000, 7963, Blanpain, Roger;

European Labour Law, 10. Edition, Kluwer Law International Print, The Hague- London- New York, 2006, s. 537- 538.

141 C.O.J. 3 September 2003, Landeshauptstadt Kiel v. Norbert Jaeger, ECR, 2003, 8389., Blanpain, s.

539.

142 Blanpain, s. 538- 539.; Aytekin, Şeyda; “Çalışma Süreleri Yönergesi’nde Son Gelişmeler”, MESS Mercek Dergisi, Y.9, S. 35, İstanbul, Temmuz 2004, ss. 85- 90, s. 87.; Songu, s. 156.

143 Gümüştekin, s. 219.

144 Gümüştekin, a.y.

Avrupa Birliği’nin 2003/88 sayılı yönergesinde işçinin işgörmeye hazır halde beklediği sürelerin çalışma süresinden sayılıp sayılmamasına ilişkin bir hükme yer verilmemiştir. Fakat Adalet divanının verdiği bu iki karar sonucu çalışma süresi kavramının daha açık ve geniş bir tanımının yapılması ihtiyacını gündeme getirmiştir.

2003/88 sayılı yönergenin değiştirilmesine ilişkin Avrupa Parlamentosu ve Konseyi tarafından verilen tekliflerde nöbet tutulan süreye ilişkin de teklif sunulmuştur. Bu teklifte nöbet tutulan süre ve nöbet tutulan zamanda faal olunmayan süre tanımları yapılmış; bununla birlikte nöbet tutulan zamanda faal olunmayan sürenin ne çalışma süresi ne de dinlenme süresi olarak dikkate alınmaması öngörülmüştür145.