• Sonuç bulunamadı

ÜNİTE AİLELERLE SOSYAL HİZMET İÇİNDEKİLER HEDEFLER AİLELERLE SOSYAL HİZMET:AİLEYLE DANIŞMA/BAĞLANTI KURMA. Prof. Dr. Veli Duyan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ÜNİTE AİLELERLE SOSYAL HİZMET İÇİNDEKİLER HEDEFLER AİLELERLE SOSYAL HİZMET:AİLEYLE DANIŞMA/BAĞLANTI KURMA. Prof. Dr. Veli Duyan"

Copied!
22
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İÇİ NDEKİ LE R • Farklı Aile Kalıpları

• Aileler Hakkındaki İnançlar

• Ailelerle Sosyal Hizmet İlkeleri

• Aileyle Tanışma/Bağlantı Kurma

• İlk Görüşme Örneği

HE DE FL ER

• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;

• Farklı aile kalıplarını kavrayabilecek,

• Aileler hakkındaki inançları açıklayabilecek,

• Ailelerle sosyal hizmet ilkelerini fark edebilecek,

• Aileyle tanışma/bağlantı kurma aşaması bilebilecek,

• İlk görüşme örneği çerçevesinde müdahale sürecini açıklayabileceksiniz.

ÜNİTE

11

HİZMET:AİLEYLE

DANIŞMA/BAĞLANTI KURMA

AİLELERLE SOSYAL HİZMET

Prof. Dr. Veli Duyan

(2)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

GİRİŞ

Her insan, bazı özel durumlar dışında, bir aile üyesi olarak dünyaya gelir, yaşamının büyük bir bölümünü aile içinde geçirir ve bir aile içinde yaşamı sona erer. İnsanların yaşamları boyunca karşılaştığı sorunların büyük bir bölümü içinde bulunduğu aile yaşamından doğrudan etkilenir. Aile üyelerinden herhangi birinde meydana gelen değişim diğer aile üyelerini de etkiler. Bu nedenle sosyal hizmet uygulamalarının önemli bir odağı, etkileşimli ve bağımsız bir sistem olan ailedir.

Geleneksel olarak aile, anne-baba ve çocuklardan oluşan birim olarak tanımlanır. Aile, üyelerinin birbirlerine karşı belirli yükümlülükler üstlendikleri ve genellikle ortak ikametleri paylaştıkları birincil bir sosyal kurumdur. Aile, kendilerini aile olarak nitelendiren ve sağlıklı bir aile yaşamı için genellikle gerekli olan

yükümlülükler, işlevler ve sorumluluklar üstlenen iki veya daha fazla insandan oluşmaktadır. Aile grubu kan bağı, evlat edinme, evlilik veya yakın arkadaşlık yoluyla oluşan üyeleri kapsamaktadır Aile; evlilik ve kan bağı ile birbirlerine bağlı olan, çeşitli rollerle birbirini etkileyen bireylerin oluşturduğu, yasal, toplumsal ve ekonomik bir kurumdur. Aile, birbirleri ile biyolojik, psikolojik ve sosyal ilişkilerle bağlı duygusal etkileşim içinde olan bireylerden oluşur. Aile, onu oluşturan bireylerin karmaşık etkileşimlerinin oluşturduğu açık bir sistemdir. Her aile üyesi, ailenin diğer üyelerine ilişkiler yoluyla bağlıdır. Burada ikili ve üçlü ilişkilerle, karşılıklı ve dönüşümlü olarak birbirlerini etkileyen karmaşık bir “ilişkiler ağı” nın oluşturduğu bir sosyal yapı, bir sosyal sistem ortaya çıkmaktadır.

FARKLI AİLE KALIPLARI

Dünyada çok çeşitli aile kalıpları vardır. Farklı kültürlerde farklı aile biçimleri bulunmaktadır ve yukarıda aile ile ilgili olarak verilen tanımlar, kendilerini aile olarak tanımlayan bazı yaşam biçimlerini kapsamamaktadır. Bunlara örnek olarak,

a) Yıllardır iki çocuğa ebeveynlik yapan bir karı-koca, eşlerden birinin boşanma ile sonuçlanan heteroseksüel evliliğinden olma çocuklarıyla beraber yaşayan iki kadın - lezbiyen çift,

b) Eşlerden birinin dışarıda yaşadığı –askerlik ya da iş yüzünden uzakta olduğu- bir aile birimi,

c) Çocuklarından birinin şiddetli ve yaygın bilişsel bozukluk nedeniyle bir yatılı tedavi kurumunda yaşadığı bir aile birimi ile

d) Yıllardır sevgili olan ancak yasal olarak evli olmamakla birlikte birlikte yaşayan bir kadın-erkek çift, verilebilir. Bu örnekler toplum içindeki “normal” aile kavramının dışına çıkmaktadır.

(3)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3 Tarihsel, dinsel, kültürel, biyolojik, tıbbi, psikiyatrik, bilimsel, siyasal ve kişisel değerler aile üzerinde etkili olmaktadır. Bu göstergelerin tamamı ailelerin nasıl tanımlanacağını ve aileye nasıl yaklaşılacağını büyük ölçüde belirlemektedir.

Günümüz toplumunda çekirdek ailelerin yanı sıra geniş, üvey çocuklu, evlat edinmiş, koruyucu ve tek ebeveynli aileler bulunmaktadır.

Yaşam biçimleri ne olursa olsun aile, bir sistemdir. Ayrıca aile davranış kalıplarından oluşur ve sosyal sistem özelliği gösterir. Davranış kalıpları aile içinde geliştirilir ve sürdürülür. Aile üyeleri arasında etkileşim kendi içeriği arasında çalışır ve bu etkileşim dönütlerle betimlenir. Sibernetik bir kavram olan dönüt kavramı, sıkça aile üyelerinin birbirleriyle olan etkileşimlerini betimlemek ve değerlendirmek için kullanılır. Dönüt, doğrusal süreçte neden-etki olayı değil döngüseldir. Yani bir uyarıcıdan verilen tepki, kaynak uyarıcıdan etkilenen bir dizi yeni tepkiye yol açar.

Dönüt, aile sisteminin dinamik dengesini devam ettirmeye eğilimlidir. Ailenin iletişim kalıplarını ve davranışlarını dengede tutar.

AİLELER HAKKINDAKİ İNANÇLAR

Aileler hakkında varolan bazı inançlar ve kanıları şu şekilde gruplandırmaktadır: Bunlar;

1) Aileler sağlıklı olmayı ister,

2) Aileler bir arada kalmayı ve farklılıkların üstesinden gelmeyi ister, 3) Ebeveynler doyum sağlayıcı ilişkiyi sürdürmek ve çocukları büyütme konusundaki sorunlarda anlayış ve destek gereksinimi duyar,

4) Ebeveynler bilgi, beceri ve destek olanaklarına sahipse çocuklarına tepki vermenin olumlu, etkili yollarını öğrenebilirler,

5) Ebeveynlerin çocuklarının gereksinimlerine etkili ve olumlu tepki verebilmeleri için öncelikle onların temel gereksinimleri karşılanmalıdır,

6) Her bir aile üyesinin sevgi, ilgi ve destek gereksinimi vardır,

7) Yaşı ve cinsiyeti ne olursa olsun her bir aile üyesinin bir diğerinden saygı görmeye hakkı vardır,

8) Bir çocuğun duygusal ve davranışsal güçlükleri aile ve içinde bulunulan toplumsal çevre bağlamında ele alınmalıdır,

9) Her insan aileye gereksinim duyar,

10) Ailenin karşılaştığı güçlüklerin birçoğu bir gecede meydana gelmez, ancak yıllar içinde aşamalı olarak gelişir,

(4)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4 11) Aile /ebeveynlik ile ilgili düşüncelerde ve eylemlerde farklılıklar vardır, 12) “Kusursuz – mükemmel aile/ebeveyn olma” ve “yeterince iyi olma”

arasında fark vardır,

13) Aileler çevresel sistemlerden adil ve eşit muamele görmeyi isterler, olarak sıralanabilir.

Aile grubu sosyal sistem, küçük grup süreci ve aile yapısı ve işlevselliği bilgisini kullanan bir sistem olarak görülür. Aile grubu, küçük grup olarak birçok benzer özelliği vardır. Bununla birlikte aile, özel bir küçük gruptur, ailelerde genellikle farklı nesiller bir arada yaşar ve aile belirli bir zaman diliminde vardır. Ailede, hem birlikte zaman geçirilmesi hem de ailenin üyeleri üzerindeki etkisinin gücü nedeniyle, aile üyeleri arasında çok güçlü bağlar vardır. Aile üyelerinin gelişimsel aşamalarıyla ilgili olarak aile kendisine ait gelişimsel bir sürece sahiptir. Ailenin temel özelliklerini evrensel olma, duygusal bir temele dayanma, şekillendirme özelliğine sahip olma, sınırlı bir kapsama sahip olma, sosyal yapı içerisinde çekirdek özelliğe sahip olma, sorumluluk sahibi üyelerden oluşma, sosyal kurallarla çevrili olma, sürekli ama aynı zamanda geçici bir tabiata sahip olma biçiminde

sıralanmaktadır.

Ailelerle sosyal hizmet, risk altındaki ailelerle çalışma için bir şemsiye kavramdır. Ailelerle sosyal hizmetin temel amacı, aile üyelerinin gelişimsel ve duygusal gereksinimlerini yetkin bir şekilde karşılayabilmeyi öğrenebilmesi için ailelere yardımcı olmaktır. Ailelerle sosyal hizmet, değişim ya da müdahale için ailelerin güçlerini pekiştirir, ailelerin etkili bir şekilde işlev görebilmesi için ilave destek sağlar ve günlük yaşamını etkili ve doyurucu bir şekilde sürdürebilmesi için aile işlevselliğinde somut değişiklikler gerçekleştirir.

AİLELERLE SOSYAL HİZMET İLKELERİ

Ailelerle sosyal hizmet bir dizi ilke çerçevesinde gerçekleştirilir. Bu ilkeler:

1) Ailelere yardım etmek için en iyi yer onların evidir.

2) Danışmanlık ailelerin sorunlarını kendi başlarına çözmeleri için onları güçlendirir.

3) Müdahale bireyselleştirilmelidir ve ailenin sosyal, psikolojik, kültürel, eğitimsel, ekonomik ve fiziksel özelliklerini temel almalıdır.

4) Aile parçaların toplamından daha fazla olan bir bütündür.

5) Öncelikle ailelerin acil gereksinimleri karşılanmalı, daha sonra uzun dönemli amaçlara yönelinmelidir.

(5)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5 6) Aileler değişme ve değişmemeyi dengelemeye çalışır.

7) Bir aile üyesinde meydana gelen değişme tüm aile üyelerini etkiler.

8) Aile üyelerinin davranışları en iyi döngüsel nedensellik ile açıklanabilir.

9) Aile daha büyük sosyal sistemlere aittir ve birçok alt sisteme karşılık gelir.

10) Aile oluşturulmuş kurallar çerçevesinde işlev görür, şeklinde sıralanabilir.

Özet olarak, ailelerle sosyal hizmetin amacı; ailelere rehberlik etmek, danışmalık vermek, tedavi ve rahabilitasyon sağlamaktır.

Ailelerle sosyal hizmet müdahalesinde aşamalı yaklaşım genel olarak benimsenmektedir. Bilgi toplama, bilgiyi değerlendirme, sorunu tanımlama, müdahale planı hazırlama, müdahale için temas kurma, müdahale planını uygulama, sonuçları değerlendirme ve çalışmayı sonlandırma aşamalarından oluşan sekizli bir model önermektedir. Bununla birlikte genelci sosyal hizmet uygulaması yedi aşamalı bir model doğrultusunda gerçekleştirilmektedir. Ailelerle sosyal hizmet müdahalesi, bireylerle sosyal hizmet müdahalesinde olduğu gibi yedi aşamada ele alınmıştır. Bu aşamalar; aileyle tanışma/bağlantı kurma, ön

değerlendirme, planlama, uygulama, son değerlendirme, sonlandırma ve izleme şeklinde ele alınmıştır.

AİLEYLE TANIŞMA/BAĞLANTI KURMA

Aileyle tanışma/bağlantı kurma aşaması sosyal hizmet uzmanı ve ailenin bir araya geldiği aşamadır. İlk görüşmede kaygılı aile sorunun tamamını rahatlıkla anlatabileceği gibi, karşı uçta, sorunu hakkında hiç konuşamayacak hâlde de olabilir. Aileyle tanışma/bağlantı kurma aşamasında gerçekleştirilen ilk oturum, ailenin yeni bir ortamda kendisini rahat hissetmesine yardımcı olmak için

harcanabilir ve bu yolla aile üyeleri az ya da çok kendi normal tarzlarında hareket edebilir. Sosyal hizmet uzmanı ve aile arasındaki ilişkide güven ortamının büyük bir önemi bulunmaktadır.

Aile sisteminin sağlıklı işleyişini engelleyen unsurların ortadan kaldırılması için öncelikle mesleki çalışmanın aile sistemi üzerinde odaklaşmasına gerek vardır.

Böyle durumlarda aile üyeleri ile ayrı ayrı görüşmek yerine, hepsi ile birlikte konuşmak, sistemin bir bütün olduğu yönünde üyelere mesaj vermek açısından daha doğru olacaktır. Yeter ki, uzman daha önce aile sistemi ile çalışıp

çalışılmayacağına karar vermiş olsun. Kuruma yapılan müracaat sırasında ileri sürülen sorun ailedeki ana-baba ve çocukları, hatta aile ile birlikte yaşayan yakınlarını ilgilendiriyorsa, aile ile çalışmakta yarar vardır.

(6)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6 Müracaatçı tek başına yaşayan biri ise, uzaktaki yakınlarının veya iş yerindeki amirin tedavi sürecine dâhil edilmeleri gerekmeyebilir. Telefonla veya bizzat kuruma gelerek yapılan başvuru sırasında ilk görüşmeye kimlerin katılacağı konusunda başvuran ile birlikte karar verilmelidir.

İlk görüşmenin mümkün olduğunca kısa olmasına, aile üyelerini sıkmamasına ve kişisel sorunlara fazla girmemeye özen gösterilmelidir. Aile üyeleriyle yapılacak ilk görüşmede dikkat edilmesi gereken hususları aşağıda açıklamaya çalışacağız:

1. Aile üyelerinin her birinden sorunun ne olduğunu kısaca belirtmesi istenmelidir. Anlatım sırasında bireylerin sözleri dikkatle dinlenmeli ve ne demek istediğinin anlaşıldığını ima eden geri bildirim (feed-back) lerde bulunulmalıdır. Bu yaklaşım başvuran aile ile meslek elemanının yakınlaşmasına, sorun hakkında ayrıntılı bilgi alınmasına ve mesleki çalışmaya aile üyelerinden kimlerin

katılacağının kararlaştırılmasına imkân verir. Daha sonra her bir üyenin sorunla ilgili görüşü, duyguları, ne istediği veya neye ihtiyacı olduğu hususları özetlenerek tekrar edilmelidir.

2. Görüşme sırasında elde edilen bilgiler, sorunun aile üyelerini

ilgilendirdiğine dair ipuçları veriyorsa, aile üyeleri ile hep beraber görüşme gereği bildirilerek, nedeni açıklanmalıdır. Biliyoruz ki, ailede bir kişinin sıkıntısı olduğunda, bu durumdan diğer üyeler rahatsız olmakta yani, etkilenmektedirler. Aile

üyelerinden birinin kendi tutum ve davranışlarını değiştirmesi, diğer üyelerin de değişmesine bağlıdır. Yine, aile üyeleri birbirlerine destek oldukları zaman sorunlarını daha kısa sürede çözebilirler.

3. Başvuran aileye, ilk görüşmelerde özellikle hangi üyelerin bulunmasını istediğimizi belirtmeliyiz. Örneğin, sorun karı-kocanın kendi aralarında

anlaşamamaları ile ilgili ise, sadece eşlerin görüşmeye gelmesi yeterlidir.

Toplantıya katılan aile üyelerinin sayısı fazla olduğunda, mesleğe yeni atılan bir uzman için aile grubu ile görüşmek biraz zor olabilir. Çocukla ilgili bir sorun durumunda ana-baba veya ana-babadan biri ve ailedeki bazı yetişkinlerle

görüşülebilir. Israr edilmiyorsa, şikâyet konusu olan çocuğun görüşmeye katılması gerekmez. Ancak daha sonraki görüşmelere diğer üyelerin de katılması gerekeceği aileye bildirilmelidir. Doğal olarak ilk görüşmeye, ailede sorundan etkilenen herkesin katılması beklenir. Bu varsayımdan yola çıkarak görüşme saati ile ilgili, örneğin “Perşembe günü saat 10.30 hepiniz için uygun mu?” şeklinde teklifte bulunulmalıdır.

4. Kuruma başvuruda bulunan kişinin, ailedeki diğer üyelerin görüşmeye gelmesine karşı olması ya da kendi istediği üyelerin katılması için ısrar etmesi ve bu konuda bazı gerekçeler ileri sürmesi mümkündür. Genelde başvuruyu yapan aile üyesi görüşmelere tek başına gelmek arzusundadır. Bunun nedeni, diğer üyeler

(7)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7 tarafından suçlanma olasılığını ortadan kaldırmak ve bazen de bilinçsiz olarak terapi sürecini engellemektir.

Çalışmanın başında, başvuruyu yapan kişinin bu isteği, aile üyeleriyle bir arada görüşmenin avantajlarına rağmen, göz önüne alınmalı ve anlayışla karşılanmalıdır.

Aksi hâlde, mesleki ilişkinin devamı tehlikeye girebilir. Aile üyelerinin katılmasıyla ilgili olumsuz tutum, çok kesin bir şekilde ortaya konursa, önce bunun nedenlerinin araştırılması daha doğru olacaktır. Ancak sorunun çözümüne onların da önemli katkılarda bulunabilecekleri belirtilmekle yetinilip, tüm aile üyelerini görme konusunda ısrar edilmemelidir.

Aile üyelerinden herhangi biri görüşmeye gelmek istemediği zaman ona kendimizi tanıttıktan sonra, anneye veya babaya örneğin, telefon ile “Çocuğunuzun sorunuyla ilgilendiğinizden eminim. Bunun çözümü için, size ne kadar çok

ihtiyacımız olduğunu bilmenizi isterim, bize yardım etmediğiniz sürece, ne yazık ki sorunun çözümüne fazla bir yardımım olamayacak...” biçimindeki bir yaklaşımla, katılmayı reddeden üyenin hiç olmazsa bir defa görüşmeye gelmesi sağlanmaya çalışılmalıdır.

İlk görüşmelere yalnızca ana-babanın katılması, sonraki görüşmeler için nasıl bir strateji izleneceğine karar vermek bakımından zaman kazandırıcıdır ve öteki aile üyeleriyle mesleki ilişki kurarak, davranışlarını değiştirmelerinde uzmanın etkin rol oynamasına imkân verir. Bazı ana-babalar çocuklarına karşı, sürekli olarak çok haşin ve sert davrandıklarından aile ile bir arada görüşme konusunda esnek tavır almak ve acele etmemek daha uygun olacaktır. Bu süre içinde ana-babanın davranışlarının değişmesi üzerinde odaklaşılmalıdır.

Güven ortamının sağlanması için sosyal hizmet uzmanları görüşme dışında, sosyal ortamlarda ve yemekte ya da kahve/çay içerken meslektaşlarla aile hakkında konuşmamalıdır. Sosyal hizmet uzmanları, aileyle görüşme yaparken, telefon görüşmelerini yapacak birini ayarlaması, başkalarının

duyamayacağı/göremeyeceği bir ortam hazırlaması, kayıtları, telefon mesajlarını ve notlarını ortada bırakmaması güven ortamı için önemlidir. Ayrıca, sosyal hizmet uzmanlarının aile gizliliğe önem vermiyor olsa bile gizliliği koruması, kurum politikası hakkında bilgi vermesi, havale söz konusu olursa aileden izin alınması ve başkalarının zarar görmesi olasılığında bilgilendirmenin yapılacağını söylemesi gereklidir.

Sosyal hizmet uzmanları görüşme yerini rahat ve göze hoş gelecek şekilde düzenleyebilir ve - bazı profesyonellerin kendisini güvenli hissetmesine yarayan – kendileri ve aileler arasında mesafe oluşturan büyük masaları ortadan kaldırabilir.

Masaya gereksinim varsa, onu bir köşeye itebilir ve sandalyeleri uygun bir şekilde yerleştirebilir. Ayrıca, ulaşılabilir, kişisel ve enformel bir iletişim tarzı ile model

(8)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8 olarak aileyle güven ilişkisinin kurulmasına yardımcı olabilir. İlk görüşmenin

başlangıç aşaması genel olarak herkesin birbirini hissedececeği sosyal bir ortamdır.

Umut ve iyilik atmosferi görüşmeyi daha az tehdit edici hâle getirebilir.

Aile ile tanışma/bağlantı kurma aşamasında görüşme için hazırlık olunmalıdır.

Görüşmenin amacı, görüşmede üzerinde çalışılacak sorunlar, görüşme için aileyle nasıl temas kurulacağı ve ilk görüşme için ne kadar zaman ayrılacağı

belirlenmelidir. Bu aşamada hazırlık yapılmalı ve kullanılacak materyal

belirlenmelidir. Uygun bir tarzda giyinilmeli, sorunun niteliğine göre çocukların dâhil edilip edilmeyeceğinin saptanmalı, görüşme sürecinin kesilmemesi için gerekli önlemler alınmalıdır. Ailelerle ilk görüşme ev ziyareti şeklinde

gerçekleştirilecekse görüşme hakkında kuruma bilgi verilmesi, mümkünse gündüz saatlerinde görüşme yapılması ve ailenin evine güvenli yoldan gidilmesi gelinmesi gereklidir. Aileler çeşitli sorunlar yaşar ve bu sorunlar hakkında konuşmak çok kolay olmayabilir. Ailelerin karşılaşabileceği bazı sorunlar Tablo 1’de verilmiştir.

Sosyal hizmet uzmanlarının ailelerle ilk kez bir araya geldiğinde ya da onlarla bağlantı kurduğunda olası sorunlar konusunda hazırlıklı olmalıdır.

Sosyal hizmet uzmanları ailenin sorununu konuşmaya hazır hâle geldiğini hissettiğinde, sorunla ilgili sorularını sormaya başlamalıdır. Sistem bakış açısına göre, ailedeki sorunlu davranış aile sisteminin varlığını sürdürmek için

geliştirilmiştir. Ancak sadece sorunlu olarak belirlenmiş bireyle çalışma, ailenin sorunlarını çözmede sonuç vermez. Bireyin sorunu aile içindeki ilişkilerden kaynaklanır ve değiştirilmesi gereken aile sistemi içindeki ilişkilerdir. Bu nedenle hedef sistemi aile olarak tanımlamak gerekir. Sosyal hizmet uzmanları, meslek olarak sorunu çözmede en etkili yolun müracaatçının bulunduğu yerden başlamak olduğunu bilir. Bu nedenle aile belirli bir kişinin sorunu üzerinde duruyorsa, oradan başlamak en etkili yoldur. Aile ilişkilerindeki değişim daha sonra meydana gelebilir.

Aileye müdahaleye bir tek kişinin durumunu düzeltilmesi üzerinden de başlamak ailenin tamamının müdahale sürecine katılmayı kabul etmesi durumunda uygun bir yol olabilir. Aileyle tanışma/bağlantı kurma basamağında aileler ile geçici bir sözleşme yapılır ve bu sözleşme bağlamında sosyal hizmet uzmanlarının ve ailelerin rolleri, kimlerin uygulama sürecine katılacağı, uygulama sürecinin içeriğini

konuşmak, sorunun ne olduğu tanımlamak, ücret, görüşmelerin yeri ve sıklığı konuları açık ve daha somut hâle getirilir.

Tablo 1. Ailelerin Karşılaşabileceği Bazı Sorunlar

Boşanma Alkol ve madde kullanımı Kumar

Yoksulluk İflas İşsizlik

(9)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9 Süreğen hastalıklar Ölümcül hastalıklar AIDS

Duygusal sorunlar Davranış sorunları Çocuksuzluk

Çocuk istismarı Çocuk ihmali Eş istismarı

Cinsel istismar Yaşlı istismarı Engelli çocuk

Para yönetimi Ciddi yaralanmalar Ölüm

İstenmeyen gebelik Cezaevine girme Suç işleme

Zorunlu emeklilik Suç mağduru olma Terk

Cinsel işlev bozukluğu Sadakatsızlık Evden kaçma Kaynak: Zastrow (1999), s. 180.

Aile ile çalışmada öncelikle profesyonel ve aile arasındaki etkileşim sürecini geliştirmeyi sağlayacak eylemlerde göz önünde bulundurulması gereken ilkeler ve buna bağlı temel anlayışlar üzerinde durmaktadır. Buna göre; a) aile ünitesinin sosyal hikâyesi alınmalıdır, b) sadece ünitedeki belirli üyeler arasında değil, tüm aile ünitesi ile özenli, anlayışlı ilişkinin geliştirilmelidir, c) sorunlar aile tarafından üstlenilmelidir, birey olarak aile üyeleri suçlanmamalıdır ve d) suçlama ve suçlu hissettirmeden kaçınılmadır, aksi olduğunda sorumluluk bazı üyelere yüklenir.

İlk ilke sayesinde aile ile çalışan profesyonel, aile hakkında yeterli anlayışı geliştirebilir. İkinci ilke çerçevesinde aile iyi oluşmuş bir sistem olarak ele alınmak zorundadır. Ne bu sisteme dâhil olunmalı, ne de birey olarak aile üyeleri ile taraf olunmalıdır. Aile üyelerinin katkısı istenmeli ve alınan tüm katkılara değer verilmelidir. Her bir aile üyesine bir birey olarak saygı duyulmalıdır. Üçüncü ilke bağlamındaki anlayışa göre aileler, durumun gerçekleri ile yüzleştirildiği zaman – aile ile ilgili sorunlar için tüm ailenin sorumluluğu- bunun aşamalı olarak

yapılmasının gerekliliğidir. Bu, ailenin sorununa yönelik keşfedici yaklaşımlar kullanılarak yapılabilir ve sorunların ailenin gelişiminde bir engelin göstergesi olduğu şeklinde sunulursa yardımcı olabilir. Anksiyeteden, durumun açıklanması ve açığa kavuşturulması ile kurtulunabilinir. En önemlisi, ailenin gereksiniminin yardım etme ortamının sorunlar üzerinde çalışmak için güvenli bir yer olduğunun

anlaşılmasıdır. Her bir aile üyesinin haklarına saygı duyan, suçlayıcı olmayan bir tutum sergilemek suretiyle aile üyelerine ailenin sorunları üzerinde nasıl birlikte çalışılabileceğine ilişkin bir model olunur. Daha sonra ailenin bir sistem olarak bütünüyle sorumluluk almasına yardım edilir. Bir aile üyesi sorun nedeniyle

(10)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10 suçlanmaz. Aileden karşılanamayan gereksinimlerin karşılanması ve sorunlardan kurtulmak için plan yapması, bu planları yürütmesi için ilk izlenimler tanışma aşamasında edinilir. Dördüncü ilke çerçevesindeki odak, aile yapısının işlevselliğinin soruna nasıl katkı verdiği ile ilgilidir. Çevresel faktörlerin etkisi ve ailenin

gereksinimlerini karşılamada beceri eksikliği de, uygun bir zamanda vurgulanmalıdır.

Aile ile tanışma/bağlantı kurulması aşamasında aile üyeleri arasındaki etkileşimin niteliği ile bu etkileşimin sorunun ortaya çıkmasına nasıl katkı verdiği konuları dikkate alınmalıdır. Bu basamakta aileye yönelik müdahalenin

gerçekleştirilebilmesi için ailenin onayının alınması ve sorunun çözümü için bir sürecin belirlenmesi gereklidir. Bazen aileye müdahale sürecine çekirdek aile üyelerinin yanı sıra önceki eş ya da büyükanne veya büyükbaba gibi aile üzerinde etkili kişilerin katılımı da gerekebilir. Ayrıca, ailenin kendi ortamında yapılan bazı görüşmeler aile ilişkilerini ve iletişimini anlamak için yararlı olabilir (Zastrow 1999).

Ailenin tüm üyelerini bir arada görmek, ailenin tamamını etkileşim hâlinde izleyebilmek, dinamiklerinin iç yüzünü kavramaya ve bu konuda bir anlayış kazanmaya yardımcı olur. Ayrıca, adil ve nesnel olma yeteneği zenginleşir. Bir başka deyişle, sorunu ailenin tüm üyelerinin bakış açısından görüp

değerlendirebilmeyi olanaklı hâle getirir ve bu sayede daha az yanlı davranılır.

Yansız ve nesnel olmak bir anlamda aileyle çalışanların ailenin bir üyesini ailenin kalan üyelerinin sözcüsü olarak kabul edilmemesi konusunda dikkatli olma

anlamına gelir. Tüm aileyi bir arada görmenin üçüncü avantajı iletişim kalıplarını ve modellerini görme ile ilgilidir. Aile üyelerinden her birini en az bir kere görmek, tüm üyelerin bakış açısını öğrenmeye yardımcı olabilir. Bu bireysel temelde yapılabilir. Bunun amacı, uzmanın, bir veya iki kişinin söylediklerinin, ailenin tüm bireylerinin duygularını tam doğru olarak ifade ettiğini kabul etmemesini

sağlamaktır. Belki de, eğer mümkünse aile bireylerini en az bir kere birlikte görmek, daha sonra hangi alt sistemlere gereksinim duyulduğuna, hangi sorunlar üzerinde çalışılacağına karar vermek en iyi yoldur. Eğer herkesi bir araya toplamak mümkün değilse mümkün olanın en iyisini yapmalıdır. Mümkün olduğu kadar fazla bireyi mantıklı bir şekilde bir araya toplamak için esnek olunmalıdır. Sahip olunan ile elden gelenin en iyisi yapılmalıdır. Bilindiği ve herkesin kabul ettiği üzere koşullar nadiren ideal olur. Önemli olan şey değişimi etkilemek ve sorunların çözümüne yardımcı olmaktır.

Tablo 2. İlk Oturum Denetleme Listesi

Denetleme Maddeleri Evet Hayır

1. Her bir aile üyesiyle temas kur, sorun hakkındaki görüşünü

(11)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11 ve danışmaya gelme ile ilgili duygularını açığa kavuştur

2. Görüşmenin yapısını ve adımlarını denetlemek suretiyle liderlik yap

3. Sıcaklık ve profesyonelizm arasında bir denge kurmak suretiyle bir çalışma ilişkisi geliştir

4. Yaptıkları olumlu eylemler ve ailenin güçlü yönleri vurgula ve destekle

5. Aile üyeleriyle empati kur ve ailenin şeyleri yapma biçimine saygı duy

6. Spesifik sorunlar ve çözüm girişimleri üzerinde odaklaş 7. Getirilen sorun çevresindeki yardım edici olmayan

etkileşimler hakkında hipotezler oluştur

8. Görüşmeye katılmayan aile üyeleri, arkadaşlar veya yardım edicilerin olası katılımını göz ardı etme

9. Ailenin amaçlarını ve sosyal hizmet uzmanının

yapılandırılmış müdahalesinin spesifik çerçevesini ortaya koyan müdahale sözleşmesini müzakere et

10. Soru sormaya davet et Kaynak:

Aile grubu ile çalışırken her bir üyenin kendisi için konuşmasına gereksinim duyulabilir. Bu aşamada aileye, çalışmanın nasıl yapılacağı ve iletişimin nasıl gerçekleştirileceği gösterilir. Her bir aile üyesinin, bu ortamın, sorunlar üzerinde çalışmanın güvenli bir yer olduğu duygusunu hissetmesi sağlanır. Çalışmanın gerçekleştirildiği fiziksel ortama özen gösterilmelidir. Eğer evde küçük çocuklar var ise, onların etrafta sessizce oynayabileceği bir yer sağlanır. Her bir aile üyesinin beklentileri ve sorunları açığa kavuşturulmalıdır ve bu sayede her bir üye diğer üyeleri daha iyi anlamış olur. Ailenin, sorunun doğası hakkında bir anlayışa

varmasına yardım edilir. Aile üyeleri arasındaki tartışmanın sadece sorunun doğası hakkında değil, hedef, amaç ve birlikte çalışma stratejisi hakkında olması çok önemlidir. Bu aşamada daha önce de belirtildiği gibi, ailenin kaygısının azaltılması, sosyal hizmet uzmanlarının rolünün yargıç, değil yardım etme olduğunun

anlatılması gereklidir. Ayrıca “şimdi”de acı varsa onu dindirmek için dışarıdan

(12)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12 yardım almanın normal olduğu anlatılmalıdır. Zekâ, özen, sorumluluk hissi,

düşündüklerini dile getirebilme yeteneği gibi ailenin güçlü yanları sıralanarak aileye güven verilmelidir. Ayrıca ailenin terapi için zaman ayırmaya ve çaba harcamaya hazır olup olmadığı, terapinin mali yükünü karşılayıp karşılayamacağı, ailenin yapılacakların hepsinin aile yaşantısı daha iyi koşullara getirmek için yapmaya hazır olup olmadığı konuları açıklığa kavuşturulmalıdır.

Aileyle tanışma/bağlantı kurma basamağında ailenin bilgilendirilmesi de gereklidir. Bilgilendirmenin amacı, bilmemenin yarattığı boşluğun, tam ve doğru bilgilerle doldurulmasına yardımcı olmaktır. Aile bireyleri yardımın amacını ne kadar iyi anlarsa kendilerini o derece iyi hisseder. Ailenin bu alışılmadık duruma ne tür bir tepki verebileceğini düşünmek önemlidir. Yersiz korkuların giderilmesi ve aileye müdahalenin gerçekte ne olduğunun tartışılıp görüşülmesi çok önemlidir. Bu durum hassasiyetle üzerinde durulması gereken bir konudur.

Aileyle tanışma/bağlantı kurma aşamasında dikkat edilmesi gereken şey, etkileşime girilecek ve gözlemlenecek birden fazla kişinin olması ve her bir bireyin görüşlerini dile getirme şansına sahip olduğundan emin olunması ile ilgilidir. Bu aşamada her bir aile üyesi, önemli olduğu duygusunu yaşamalıdır. Ayrıca bu aşamada önemle üzerinde durulması gereken bir diğer konu da aile ile çalışma yapan profesyonelin kendisi ile ilgilidir. Bu aşamada profesyonelin aile ile bir ünite olarak çalışıldığı zaman sıklıkla bazı sorunları, çözümlenmemiş ya da farkında olmadıkları duyguları, konuları olabilir. Kendi kişisel deneyimlerini temel alarak ailenin işlevsellikleri hakkında asılsız varsayımlar geliştirebilir. Bu nedenle aile ile çalışmada önemli bir öncül, profesyonelin kendi ailesinden nasıl etkilendiğinin farkına varması ve bunları çözümlemesidir. Bu aşama ile aile bir bütün olarak ve kendi içinde sistemin alt sistemlerinin de olduğu analyışı ile kavranmaya ve anlaşılmaya çalışılır.

(13)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

İlk Görüşme Örneği

Aile, çocuklarının okuduğu ilkokulun rehberlik servisi tarafından havale edildi.

Birime aileler yönlendirilirken okul rehberlik servisi tarafından hazırlanan

yönlendirme formu birimimize ulaştı. Bu formda anne baba ve aileye dair bazı ön bilgiler alındı.

Anne baba görüşme gününde randevu saatinde hazır bulundu. Sosyal hizmet uzmanı, aile gelmeden önce görüşme odasını düzenledi. Odada yeter sayıda sandalye, kâğıt mendil, ıslak mendil, odanın ısı ve havalandırılması, kâğıt vb.

malzemeler hazırlandı.

Aile ile ilk karşılaşma: Anne ve baba birlikte geldiler. Sosyal hizmet uzmanı her ikisiyle de tokalaşarak hoş geldiniz diyerek, sıcak bir karşılamayla kendi ismini söyledi ve aileyi görüşme odasına aldı. Anne baba yan yana oturdular. Sosyal hizmet uzmanı ise onları rahatça görebileceği şekilde karşılarına oturdu.

Görüşme:

SHU: Hoş geldiniz. Nasılsınız?

M-F: Hoş bulduk. İyiyiz siz nasılsınız?

SHU: İyiyim teşekkür ederim. Önce size kendimi tanıtayım. ( Sosyal hizmet uzmanı ismi, mezun olduğu okulu, bölümü kısaca açıkladı) Birimimiz, bölgemizdeki okullarda eğitimine devam eden öğrencilerin ailelerine yönelik danışmanlık hizmeti veriyor. Ben de bu yıl bu birimde görev aldım, sosyal hizmet uzmanı olarak

çalışıyorum. Bugün sizinle ilk görüşmemizi yapacağız. Sizleri tanımak ve geliş sebeplerinizi öğrenmek için bazı sorularım olacak. Öncelikle sizinle görüşmemde, konuştuklarımızla ilgili not tutmaya ihtiyaç duyuyorum. Bu notları sadece ben okuyacağım. Bunun sizin için sakıncası olur mu?

M-F: Hayır, olmaz.

SHU: Şimdi de sizleri tanımak istiyorum. Bana kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

M hanım sizinle başlayalım?

M: Ben lise mezunuyum, 34 yaşındayım, Ankara’lıyım, iki çocuğum var, ev hanımıyım.

SHU: Çocuklarınız kaç yaşlarındalar? Kız? Erkek?

M: Büyük oğlum K, 9 yaşında, ilkokul 3. sınıfa gidiyor. Kızım İ, 6 yaşında, bu yıl ilkokula başladı.

SHU: Daha önce hiç çalıştınız mı M hanım?

M: Hayır, hiç çalışmadım.

SHU: Günlük yaşamınızda neler yaparsınız? Evde, çocuklarınızla veya ev dışında?

M: Günün büyük kısmı çocuklarla ilgilenmekle geçiyor. İkisi de öğlenci, sabah kalkıyoruz, onların kahvaltısı, okul hazırlığı, öğlen onlarla çıkıyorum. Çünkü evimiz okula uzak. Dolmuşla gidiyoruz. Bazen de eşim bizi okula bırakıyor. Çocukları okula bıraktıktan sonra bazen arkadaşlarımla gezerim, çoğunlukla evde iş yapıyorum.

(14)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14 Temizlik, yemek gibi belli işler. Zaten çocukların okul çıkışında da onları alıp eve getiriyorum, akşam yemeği, onların dersi derken günler böyle geçip gidiyor.

SHU: Okulun eve uzak olması, çocuklarınızı götürüp getirmeniz açısından sizin için epey zor ve yorucu olmalı.

M: Öyle oluyor. Özellikle kışın hava soğukken…

SHU: Evinize daha yakın bir okul düşündünüz mü?

M: Düşündük ama evimizin yakınındaki okulların eğitimini pek beğenmiyoruz, şimdiki okullarından da memnunuz, öğretmenlerimiz de iyi. İdare ediyoruz şimdilik.

SHU: Okulun eğitiminden memnun olmanız yorgunluğunuza değiyor galiba.

M: Evet (gülüyoruz)

SHU: F bey, dilerseniz sizinle devam edelim. Siz kendinizden bahseder misiniz?

F: Tabi. Ben 39 yaşındayım. Lise mezunuyum. Dolmuş şoförüyüm. Çalışma saatlerim haftada değişebiliyor. Aileme çocuklarıma zaman ayırmaya çalışırım.

Bazen çocuklarımı okula ben bırakırım. Boş zamanlarımda televizyon izlerim, ailecek gezmeye çıkarız. Ama genelde eve yorgun geldiğim için bazen de çocuklarla ilgilenemiyorum.

SHU: İş temponuz yoğun olmalı, eve yorgun dönüyorsunuz. Zamanınız olduğunda da, çocuklarınızla vakit geçirmeniz, onlarla gezmeniz çok güzel.

SHU: Nasıl evlendiniz? Tanışarak mı?

F: Evet, tanışarak evlendik, mutlu bir evliliğimiz var. Tabi her evde olan ufak tefek sorunlarımız oluyor ama öyle büyük bir sorunumuz yok.

SHU: Sizlerin ailesi burada mı?

F: Evet, her ikimizin de aileleri burada.

SHU: Anneniz babanız yaşıyor mu?

F:Evet, hem benim hem eşimin anne babası yaşıyor.

SHU: Evleriniz yakın mı? Ne sıklıkla görüşürsünüz?

F: Benim ailemle evlerimiz yakın sayılır, hafta sonları görüşürüz. Eşimin ailesi daha uzakta oturuyor.

M: Benim annemle babamın arası son iki yıldır iyi değil, anlaşmazlık yaşıyorlar.

O yüzden de çok gidip gelemiyoruz.

SHU: Anlaşmazlık yaşıyorlar derken?

M: Ayrılmayı düşünüyorlar ama bilmiyorum ne olacak

SHU: Sanırım annenizle babanız arasındaki bu anlaşmazlık ve belirsizlik durumu sizi üzüyor ve düşündürüyor.

M: Evet, üzülüyorum tabi. İkisi de yetişkin insan. Kendileri karar verecek sonuçta. Ben daha çok çocuklarımı düşünüyorum, onlarla zaman ayırıyorum.

Onlarla ilgili sıkıntılarımı çözmeye çalışıyorum.

SHU: Çocuklarınızla ilgili birtakım sıkıntılarınız var anladığım kadarıyla. Bu sıkıntıların neler olduğunu birazdan konuşalım isterseniz.

SHU: Çocuklarınızda veya sizde herhangi bir sağlık sorunu var mı?

(15)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15 M: Bizde yok, kızımda da ciddi bir sağlık problemi yok. Oğlumda geçen yıla kadar alt ıslatma sorunu vardı.

SHU: Bu sorunun çözümü için neler yaptınız?

M: Doktora götürdük, fiziksel bir sıkıntı olmadığı ortaya çıktı, psikolojik olabileceğini söylediler. Bu yıl bu sorun oldukça azaldı.

SHU: Alt ıslatma sorununda öncelikle fiziksel muayene şarttır. Siz de vakit kaybetmeden bu konuda ilgili birimlerden yardım almışsınız. Peki psikolojik olmasının sebepleri hakkında ne düşündünüz?

M: Ben K nın doğumundan önce bir bebeğimi kaybettim. K ile çok ilgilenemedim.

SHU: Bunu biraz daha açıklar mısınız?

M: Evlendikten hemen sonra hamile kaldım. Bebek de doğduktan bir ay sonra hastalandı ve öldü. Daha onun üzüntüsünü atlatamadan tekrar hamile kaldım, K doğduktan sonra, İ doğana kadar anneliğimden bir şey anlamadım, onunla ilgilenemedim, vakit ayıramadım.

SHU: K ile siz fazla ilgilenemediniz, kim ilgilendi? Anneniz?

M: Daha çok annem ilgilendi, ben de ilgilenmeye çalıştım ama sanırım

yetmedi. Kızım doğduktan sonra anne olduğumu daha çok hissettim. Her ikisiyle de ilgilenmeye çalıştım. Hâlâ da öyle yapmaya çalışıyorum ama oğlumla sıkıntılarımız oluyor.

SHU: Sizin için zor bir süreç olmuş, hem bebeğinizin kaybı, sonrasında doğan çocuğunuzla ilgilenemeyişiniz. Ama bu durumun farkına varıp, her iki çocuğunuzla da ilgilenmeye, onlara zaman ayırmaya çalışıyorsunuz.

SHU: Buraya kadar hem kendinizden hem çocuklarınızdan kısaca bahsettiniz.

Şimdi de isterseniz buraya geliş amacınızla devam edelim. Size hangi konularda yardımcı olmamı istiyorsunuz?

M: Eşimle aramızda öyle ciddi sorunlarımız yok. Biz çocuklarımızla ilgili, özellikle oğlum K nin bizi üzen davranışlarıyla ilgili sizden yardım istiyoruz.

SHU: Çocuklarınızla ilgili yardım almak amacıyla geldiniz. Özellikle oğlunuzla ilgili bir takım sıkıntılarınız olduğunu belirtmiştiniz. Bana oğlunuzdan bahseder misiniz? Bu sıkıntılarınız neler?

F: Oğlumuz biraz inatçıdır. Bizim sözümüzü pek dinlemez, gerçi benden korkar ama annesinden fazla korkmaz. Özellikle kardeşine vurmasına dayanamıyoruz.

Kardeşine çok kötü vuruyor, yumruk atıyor sırtına. Defalarca uyarmamıza rağmen yine yapıyor. Ben de kardeşine kıyamıyorum, onun canını acıtıyor, onu kıskanıyor, ben yapma dedikçe de yapıyor, benimle inatlaşıyor.

SHU: Sizinle inatlaşması, sizin sözünüzü dinlememesi siz neleri düşündürüyor?

Nasıl hissediyorsunuz?

F: Çok sinirleniyorum, kızıma kıyamıyorum. Baba olarak beni de hesaba almıyor gibi geliyor. Korkuyor da benden, yine de yapacağını yapıyor. Ben iyi bir baba olmaya çalışıyorum, onunla ilgileniyorum ama vurduğu zaman da çok öfkeleniyorum.

(16)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16 SHU: Sözünüzü dinlememesi sizi oldukça öfkelendiriyor, şu anda siz anlatırken bile gözlerinizde öfkeyi görebiliyorum. ( F gülüyor) Baba olarak sizin isteklerinizi önemsemesine ihtiyaç duyuyorsunuz. Peki F bey, öfkelendiğiniz zaman siz ne yapıyorsunuz? K sizden neden korkuyor?

F: Bazen öfkeme hakim olamıyorum, sabrım taşıyor, ben de çok kızıyorum, bağırıyorum, bazen de ona vuruyorum.

SHU: Öfkenizi kontrol edemeyip oğlunuza vurmanız sizce nasıl bir davranıştır?

F: Yanlış tabi biliyorum, yapmamam gerek, ama dedim ya bazen kendimi kontrol edemiyorum.

SHU: Oğlunuzun inatçı tavırları karşısında öfkenizi kontrol edemeyip ona vurmak sizin hiç istemediğiniz bir davranışınız. Daha kontrollü olmak istiyorsunuz.

F: Öyle olmam gerek.

SHU: Öfkenizi kontrol etmek için neler yapıyorsunuz?

F: Sabırlı davranıyorum, onunla konuşuyorum, bazen arkadaş gibi davranmaya çalışıyorum, hafta sonları oğlumu alıp parka gidiyoruz. Hep konuşuyorum,

kardeşine vurmaması gerektiğini anlatıyorum. Güzellikle anlasın istiyorum ama işte bazen de sabrım taşıyor.

SHU: Aslında öfkenizi kontrol etmek için bir çok yollarınız var F bey, değil mi?

F: Öyle (gülüyor)

SHU: M hanım, siz az önce çocuklarınızla bazı sıkıntılar yaşadığınızı

söylemiştiniz. Siz neler yaşıyorsunuz? K’ yı bir de sizden dinlemek istiyorum? K nasıl bir çocuktur?

M: Eşimin de söylediği gibi oğlum çabuk sinirlenir, inatçıdır, kardeşiyle pek anlaşamaz. Kardeşine bazen vurur. Ailenin ilk erkek torunu olduğu için ailelerimiz K’ yı şımarttı açıkcası. Çok pohpohladılar, ne isterse yaptılar. Hatta bazen hafta sonları eşimin ailesinde kalır. Eve gelince de bizi dinlemez. Hele kardeşi doğunca, ailenin dikkati ister istemez kardeşine yöneldi. Dedesiyle arası daha iyidir ama tabi kızı da çok severler. K galiba kardeşini kıskanıyor, onu kabul edemiyor. Son

zamanlarda da yalan söylemeye başladı.

SHU: Oğlunuz sizlerin ailesi tarafından şımartılmış, siz kural koydukça aileler uygulamanızda engel oluşturdu mu?

M: Tabi, biz onların yanında çocuklara kural koyamıyoruz. Ben de bazen ne yapacağımı şaşırıyorum, sabırlı bir anne değilim. Galiba kural koymayı da beceremiyorum.

SHU: Evinizde kurallarınızın olması gerektiğini fark etmeniz ve bunun için çabalamanız oldukça önemli.

SHU: K’nın evde inatçı, söz dinlemeyen, kardeşiyle anlaşmazlık yaşayan, kardeşine fiziksel zarar da verebilen bir çocuk olduğunu anlattınız.

SHU: Kızınızdan da bahseder misiniz?

F: Kızım oldukça uyumludur, konuşkandır, çok da sevimlidir, bize karşı gelmez.

Abisiyle oynamak ister.

(17)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17 M: Okulda da öyle, kendini sevdirir, o da bazen ağabeyini kıskanır, ama daha sorumluluk sahibidir, dersleri iyi, yazısı biraz bozuk, arkadaşlarıyla iyi anlaşır.

SHU: Çocuklarınızın karakterleri oldukça farklı değil mi?

F: Öyle, birbirlerine fazla benzemezler.

SHU: Peki ev dışında, okulda K’ nın davranışları nasıl?

F: Okulda uyumludur, öğretmeninden hiç şikâyet almayız, tam tersine okulda kurallara uyar.

SHU: Okulda uyumlu ama evde inatçı söz dinlemiyor. Sizce bunun sebebi neler olabilir?

F: Bence biz de bir şeyleri yanlış yapıyoruz.

M: ……… ( susup düşünüyor) Bilmem ki? Ben kural koyamıyorum, ben de sabırsızım, mesela evi dağıtmalarına tahammül edemiyorum, kızıyorum, bağırıyorum, bazen de vuruyorum. Ondan olabilir.

SHU: Bu sebepler üzerinde konuşabiliriz. Ama öncelikle anne baba olarak birlikte buraya geldiniz, çocuklarınızla ilgili sıkıntılarınızı içtenlikle anlattınız ve annelik babalık rollerinize dair destek istediniz. Böylelikle çözüme yönelik oldukça önemli bir adım atmış oldunuz. Bu adımla görüşme sürecine de önemli bir destek veriyorsunuz. Bu desteğinizden dolayı sizi takdir ediyorum.

Dilerseniz görüşmelerimizde amaçlarımızın neler olabileceğini konuşalım.

Öncelikle anne baba olarak, ebeveynlik rolleriniz üzerinde çalışmamız gerekiyor.

Anne baba olarak davranışlarınızı değerlendirip, bu konuda güçlenmeye ihtiyacınız olduğunu düşünüyorum, ne dersiniz?

M: Evet, anne baba olarak ne yapmamız gerektiğini öğrenmemiz lazım.

F: Ben de katılıyorum.

SHU: Çocuklar ve evinize dair kural koyma ve uygulama, sınırlar, çocuklarınızın ve sizin sorumluluklarınız, aile olarak güç kaynaklarınız, eş olarak tutarlı olmanız, öfke kontrolü, olumlu iletişim yolları olarak amaçlarımızı belirlememiz sizin için de uygun mu?

M: Evet.

F: Evet, oldukça uygun.

SHU: Başka destek istediğiniz bir konu var mı?

M-F: Şu anda yok.

Görüşmelerimiz süresince bu amaçlarımıza ulaşmak için gerekli çalışmaları birlikte yapacağız. İhtiyaç duyduğunuz ama şu anda aklınıza gelmeyen başka konular olursa da onları da görüşmelerimize dâhil edebiliriz.

SHU: Görüşmelerimiz haftada bir gün, aynı gün ve aynı saatte olacak. Her görüşme 90 dk sürecek. İlerleyen görüşmelerimizde çocukları da burada görmeye ihtiyacımız olabilir.

Görüşmelerimizin güçlenmesi amacıyla hazırladığım sözleşmeyi (planlama basamağında verilmiştir) okumanızı istiyorum. Bu sözleşme doğrultusunda devam edeceğiz. (Sözleşme anne babaya verildi, okumaları istendi, kabul edildi).

(18)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18

Öz et

•Geleneksel olarak aile, anne-baba ve çocuklardan oluşan birim olarak tanımlanır.

Aile, üyelerinin birbirlerine karşı belirli yükümlülükler üstlendikleri ve genellikle ortak ikametleri paylaştıkları birincil bir sosyal kurumdur.

•Aileler hakkında var olan bazı inançlar ve kanılar vardır. Bunlar; aileler sağlıklı olmayı ister, aileler bir arada kalmayı ve farklılıkların üstesinden gelmeyi ister, ebeveynler doyum sağlayıcı ilişkiyi sürdürmek ve çocukları büyütme konusundaki sorunlarda anlayış ve destek gereksinimi duyar, ebeveynler bilgi, beceri ve destek olanaklarına sahipse çocuklarına tepki vermenin olumlu, etkili yollarını öğrenebilirler,

ebeveynlerin çocuklarının gereksinimlerine etkili ve olumlu tepki verebilmeleri için öncelikle onların temel gereksinimleri karşılanmalıdır, her bir aile üyesinin sevgi, ilgi ve destek gereksinimi vardır, yaşı ve cinsiyeti ne olursa olsun her bir aile üyesinin bir diğerinden saygı görmeye hakkı vardır, bir çocuğun duygusal ve davranışsal

güçlükleri aile ve içinde bulunulan toplumsal çevre bağlamında ele alınmalıdır ve her insan aileye gereksinim duyar.

•Ailelerle sosyal hizmet müdahalesinde aşamalı yaklaşım genel olarak benimsenmektedir. Bilgi toplama, bilgiyi değerlendirme, sorunu tanımlama, müdahale planı hazırlama, müdahale için temas kurma, müdahale planını uygulama, sonuçları değerlendirme ve çalışmayı sonlandırma aşamalarından oluşan sekizli bir model önermektedir.

•Aileyle tanışma/bağlantı kurma aşamasında gerçekleştirilen ilk oturum, ailenin yeni bir ortamda kendisini rahat hissetmesine yardımcı olmak için harcanabilir ve bu yolla aile üyeleri az ya da çok kendi normal tarzlarında hareket edebilir. Sosyal hizmet uzmanı ve aile arasındaki ilişkide güven ortamının büyük bir önemi bulunmaktadır.

•İlk görüşmelere yalnızca ana-babanın katılması, sonraki görüşmeler için nasıl bir strateji izleneceğine karar vermek bakımından zaman kazandırıcıdır ve öteki aile üyeleriyle mesleki ilişki kurarak, davranışlarını değiştirmelerinde uzmanın etkin rol oynamasına imkân verir. Bazı ana-babalar çocuklarına karşı, sürekli olarak çok haşin ve sert davrandıklarından aile ile bir arada görüşme konusunda esnek tavır almak ve acele etmemek daha uygun olacaktır. Bu süre içinde ana-babanın davranışlarının değişmesi üzerinde odaklaşılmalıdır.

•Sosyal hizmet uzmanları ailenin sorununu konuşmaya hazır hale geldiğini hissettiğinde, sorunla ilgili sorularını sormaya başlamalıdır. Sistem bakış açısına göre, ailedeki sorunlu davranış aile sisteminin varlığını sürdürmek için

geliştirilmiştir.

•Aile ile tanışma/bağlantı kurulması aşamasında aile üyeleri arasındaki etkileşimin niteliği ile bu etkileşimin sorunun ortaya çıkmasına nasıl katkı verdiği konuları dikkate alınmalıdır. Bu basamakta aileye yönelik müdahalenin gerçekleştirilebilmesi için ailenin onayının alınması ve sorunun çözümü için bir sürecin belirlenmesi gereklidir.

•Aileyle tanışma/bağlantı kurma basamağında ailenin bilgilendirilmesi de gereklidir.

Bilgilendirmenin amacı, bilmemenin yarattığı boşluğun, tam ve doğru bilgilerle doldurulmasına yardımcı olmaktır. Aile bireyleri yardımın amacını ne kadar iyi anlarsa kendilerini o derece iyi hisseder. Ailenin bu alışılmadık duruma ne tür bir tepki verebileceğini düşünmek önemlidir. Yersiz korkuların giderilmesi ve aileye müdahalenin gerçekte ne olduğunun tartışılıp görüşülmesi çok önemlidir.

(19)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19 Değerlendirme

sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “bölüm sonu testi”

bölümünde etkileşimli olarak

cevaplayabilirsiniz.

DEĞERLENDİRME SORULARI

1. Ailelerle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

a) Her bir aile üyesinin sevgi, ilgi ve destek gereksinimi vardır.

b) Ailelerin duygusal ve davranışsal güçlükleri sadece aile bağlamında ele alınmalıdır.

c) Aile ile ilgili düşüncelerde ve eylemlerde farklılıklar vardır.

d) Aileler çevresel sistemlerden adil ve eşit muamele görmek isterler.

e) Ailelerin karşılaştıkları güçlüklerin birçoğu yıllar içinde aşamalı olarak gelişir.

2.

I. Duygusal bir temele dayanma II. Şekillendirme özelliğine sahip olma III. Sosyal kurallarla çevrili olma

IV. Sürekli ama aynı zamanda geçici bir tabiata sahip olma

Ailelerle ilgili olarak yukarıda verilen bilgilerden hangisi veya hangileri yanlıştır?

a) Yalnız I b) II,III c) II,IV d) II,III,IV e) I,II,III,IV

3. Aşağıdakilerden hangisi ailelerle sosyal hizmetin ilkelerinden biri değildir?

a) Ailelere yardım etmek için en iyi yer onların evidir.

b) Aile parçaların toplamından daha fazla olan bir bütündür.

c) Öncelikle ailelerin uzun dönemli amaçlarına yönelinmelidir.

d) Aileler değişme ve değişmemeyi dengelemeye çalışır.

e) Bir aile üyesinde meydana gelen değişme tüm aile üyelerini etkiler.

4. Ailelerle sosyal hizmet müdahalesinde öncelikli olarak hangi aşama gerçekleştirilmelidir?

a) Bilgiyi değerlendirme b) Müdahale için temas kurma c) Bilgi toplama

d) Sonuçları değerlendirme e) Çalışmayı sonlandırma

(20)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20 5. Aşağıdakilerden hangisi aileyle tanışma/bağlantı kurma aşamasında yapılması

gerekenlerden biri değildir?

a) Gerçekleştirilen ilk oturum, ailenin yeni bir ortamda kendini rahat hissetmesine yardımcı olmak için yapılabilir.

b) Sosyal hizmet uzmanı ailenin sorunun konuşmaya hazır hâle geldiğini hissettiğinde sorunla ilgili sorularını sormaya başlamalıdır.

c) İlk görüşmenin mümkün olduğunca kısa olmasına özen gösterilmelidir.

d) Sosyal hizmet uzmanı görüşme yerini rahat ve göze hoş gelecek şekilde düzenlemelidir.

e) Müracaatçı tek başına yaşayan biri ise, uzaktaki yakınlarının veya iş yerindeki amirinin tedavi sürecine dâhil edilmeleri gerekmeyebilir.

6.

I. Terk

II. Para yönetimi III. Süreğen hastalıklar IV. Zorunlu emeklilik

Yukarıda verilen bilgilerden hangisi veya hangileri ailelerin karşılaşabilecekleri sorunlar arasındadır?

a) Yalnız II b) II,III c) I,IV d) II,III,IV e) I,II,III,IV

7. Aşağıdakilerden hangisi tanışma/bağlantı kurma aşamasında sosyal hizmet uzmanının yapması gereken eylemlerden biri değildir?

a) Kurum politikası hakkında müracaatçıya bilgi verme b) Gizliliğe önem verme

c) Aile üyelerinin her birinden sorunun ne olduğu hakkında kısaca bilgi isteme d) Ailelerden aldığı bilgileri değerlendirme ve analiz etme

e) Aileyle kuracağı ilişkide güven ortamı oluşturma

Ailelerle sosyal hizmet müdahalesinde ön değerlendirmeden sonraki aşama

……….. dır.

8. Yukarıdaki boşluğa aşağıdakilerden hangisi gelmelidir?

a) Planlama

b) Son değerlendirme c) Bağlantı kurma d) İzleme

e) Sonlandırma

(21)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21 9. Aşağıdakilerden hangisi sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı arasında güven

ortamının oluşmasında etkili olan unsurlardan biri değildir?

A) Konuşmaların başkaları tarafından duyulmayacağı ve görülmeyeceği bir ortamda yapılması

B) Görüşme dışında, sosyal ortamlarda ve yemekte meslektaşlarla müracaatçısı olduğu aile hakkında konuşmama

C) Kayıtları, telefon mesajlarını ve notlarını ortada bırakmama

D) Başka bir kuruma havale söz konusu olduğunda aileden izin almadan müracaatçıyı havale etme

E) Bilgilendirilmiş onam

10. Bireyin sorunu aile içindeki ilişkilerden kaynaklanır ve değiştirilmesi gereken aile sistemi içindeki ilişkilerdir. Bu nedenle hedef sistemi ………….. olarak tanımlamak gerekir.

Yukarıdaki boşluğa aşağıdakilerden hangisi gelmelidir?

a) Anne-baba b) Çocuk

c) Büyükanne-büyükbaba d) Akraba

e) Aile

Cevap Anahtarı:

1.B, 2.E, 3.C, 4.C, 5.E, 6.E, 7.D, 8.A, 9.D, 10.E

(22)

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22

YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR

Arıkan Ç., Duyan V. ve Karagöz F. (2002). Aile ve Sosyal Hizmetler. 2001 Yılı Aile Raporu. Ankara: TC Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu.

Collins D., Jordan C. Ve Coleman, H. (2007). An introduction to family social work (2nd ed.). Belmont, CA: Thompson Brooks/Cole.

Duyan V. (2012). Sosyal Hizmet: Temelleri, Yaklaşımları, Müdahale Yöntemleri.

Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Yayın No: 20. Ankara.

Johnson L.C. (1998). Social work practice: A generalist approach. USA: Allyn and Bacon.

Kirst-Ashman K.K. ve Hull G.H. (2009). Generalist Practice With Organizations And Communities. Brook/Cole.

Nazlı S. (2000). Aile Danışması. Ankara: Nobel Yayınevi.

Özgüven İ.E. (2001). Ailede İletişim ve Yaşam. Ankara: PDREM Yayınları.

Sheafor B. W. ve Horejsi C. R. (2003). Techniques and Guidelines For Social Work Practice. (6th ed.) Boston: Allyn & Bacon.

Turan N. (2009). Sosyal Kişisel Çalışma: Birey ve Aileler İçin Sosyal Hizmet. (Ed. V.

Duyan) Ankara: Aydınlar Matbaacılık.

Zastrow C.H. (1999). The Practice of Social Work. CA: Brooks/Cole Publishing Co.

Referanslar

Benzer Belgeler

• Klinik alanda çalışan sosyal hizmet uzmanları, risk faktörleriyle karşı karşıya kalan ve psiko-sosyal sorunları olan müracaatçının, medikal tedavisi

• Bilişsel süreçler, kişinin çevreyle ilgili bilgileri alması, bu bilgileri sentezlemesi ve sentez temelli bir eylem planı oluşturmasıdır... • Bilişsel bozukluklar,

Sosyal hizmet uzmanları bu sisteme müdahale ederken; bireylerin, aile sistemlerinin, grup sistemlerinin, kültürün, toplumun gelişim ve bir bütün olarak toplum

Eleştirel düşünme grup çalışmasının etkililiğini sınamak amacı ile önce öğrencilere Kökdemir (2003) tarafından geliştirilen Eleştirel Düşünme Eğilimi

Birçok çeşit topluluk vardır: coğrafik bölgeler, mahalle, hizmet alanı (hastane, okul gibi). Diğer topluluklar ise sosyaldir. Bu topluluklar ise etnik, dini veya yaşa

göstergesidir. •Sözlü iletişim yazılı veya yazılmamış kelimelerin söylenmesiyle oluşan bir iletişimdir. Sözsüz iletişim ise insanların farkında olarak veya olmayarak,

•Bireyle sosyal hizmetin ilkeleri, müracaatçı ve sosyal hizmet uzmanı arasında yakın bir ilişki kurulması için uygulanır. Bu ilkeler, bireyselleştirme, anlamlı ilişki

•Başarılı bir grup, grubun ve üyelerinin genelde amaçlarına ulaştıkları bir gruptur. Bu tür bir grubun sonlandırılması üyeler arasında arasında 'hoşluk ve