• Sonuç bulunamadı

YARGI DÜNYASI. Önemli ve Güncel Konularda Uygulamaya Katkı Sağlayacak Bilimsel İnceleme Yazıları İÇTİHAT

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "YARGI DÜNYASI. Önemli ve Güncel Konularda Uygulamaya Katkı Sağlayacak Bilimsel İnceleme Yazıları İÇTİHAT"

Copied!
252
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YARGI D DÜNYASI

AYLIK ‹ÇT‹HAT, MEVZUAT VE HAKEML‹ B‹L‹MSEL ‹NCELEMELER DERG‹S‹

S

AYI: 205

O

CAK 2013

B

İLİMSEL

İ

NCELEMELER

Önemli ve Güncel Konularda Uygulamaya Katkı Sağlayacak Bilimsel İnceleme Yazıları

İ

ÇTİHAT

Yargıtay Kararları - Danıştay Kararları Uyuşmazlık Mahkemesi Kararları

M

EVZUAT

Anayasa Mahkemesi Kararları - Kanunlar Kanun Hükmünde Kararnameler Milletlerarası Andlaşmalar Listesi

B

İLGİ

H

AVUZU

HMK’da ve HUMK’da Parasal Sınırlar Temyizde Süre Başlangıcı ve Temyiz Süreleri HMK Gider Avansı Hesap Tabloları - Faiz Oranları

Enflasyon Oranları - Yeniden Değerleme Oranları

Yıllara Göre Asgari Ücret - Belirsiz Süreli Hizmet Sözleşmelerinin Feshinde Bildirim (İhbar) Süreleri ve Tazminat Miktarları

İş Kanununa Göre Yıllık Ücretli İzin Süreleri Kıdem Tazminatı Tavan Miktarları - Prime Esas Kazanç Taban ve Tavan Matrahları

Her ay yayınlanır www.yargidunyasi.com.tr

e-mail: info@yargidunyasi.com.tr

Yayımlayan

(2)

B‹L‹MSEL ‹NCELEMELER DERG‹S‹

Y›l: 2013 Ocak Say›: 205

Yayımcı - Sahibi: Aslan ÇEVİK (Yargın Hukuk Yayınları)

Genel Yayın Yönetmeni:

Av. Nihat MEYDAN Av. Fadime YAPAL

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Sevilay ÇEVİK

Katkıda Bulunanlar:*

Prof. Dr. Cevdet YAVUZ Prof. Dr. Ünal TEKİNALP Prof. Dr. Ersin ÇAMOĞLU Prof. Dr. Erol ULUSOY Prof. Dr. Köksal BAYRAKTAR Prof. Dr. Ömer TEOMAN Prof. Dr. İlkay ENGİN Prof. Dr. Hüseyin ÜLGEN Prof. Dr. Hamdi YASAMAN Dr. Mustafa SALDIRIM Prof. Dr. Hüseyin HATEMİ Av. Hüseyin ATEŞ

Prof. Dr. Abdurrahim KARSLI Av. Çelik Ahmet ÇELİK (İstanbul Barosu) Prof. Dr. Arslan KAYA Av. Boran ÇİÇEKLİ (Ankara Barosu) Prof. Dr. Metin FEYZİOĞLU Av. Engin ERDİL (İstanbul Barosu) Prof. Dr. Erdoğan MOROĞLU Av. Mustafa KIRMIZI (Hatay Barosu) Prof. Dr. Ayşe NUHOĞLU Av. Nezih SÜTÇÜ (Bursa Barosu) Prof. Dr. Rona SEROZAN Av. Talih UYAR (İzmir Barosu) Prof. Dr. Ersan ŞEN

* İsimler soyadı esas alınarak alfabetik sıraya göre yazılmıştır.

Kapak Tasarımı : Sait Maden

Dizgi - Tasarım : Sami Abbas - (0212) 547 48 41 - (0532) 433 40 21 e-mail: samiabbas@ttmail.com Baskı ve Cilt :Deniz Ofset Matbaa

Gümüşsuyu Cad. Topkapı Center B. Blok Kat: 2 No: 403 Topkapı / İSTANBUL Tel.: (0212) 613 30 06 Fax.: (0212) 613 51 97

ISSN: 1301-0816

Yayın Türü : Yaygın Süreli Yayın Basım Tarihi : Ocak 2013

Yıllık Abone Peşin Fiyatı (12 Sayı): 450.-TL Taksitli Fiyatı: Peşinat: 90.-TL + 5 x 80.-TL. = 490.-TL

Abone İçin Banka Hesap No: Posta Çeki: Yargın Hukuk Yayınları5205824

Yargın Hukuk Yayınları

İş Bankası Cağaloğlu Şubesi Hesap No: 1095 - 0875173 IBAN: TR 93 0006 4000 0011 0950 8751 73 Denizbank Hesap No: 1440 - 3932614 IBAN: TR 97 0013 4000 0039 3261 4000 11

Copyright© Bu derginin Türkiye’deki yayın hakları Aslan ÇEVİK (Yargın Hukuk Yayınları)’na aittir. Her hakkı saklıdır. Hiçbir bölümü ve paragrafı kısmen veya tamamen ya da özet halinde, fotokopi, faksimile veya başka herhangi bir şekilde çoğaltılamaz, dağıtılamaz.

Normal ölçüyü aşan iktibaslar yapılamaz. Normal ve kanunî iktibaslarda kaynak gösterilmesi zorunludur.

Yönetim Yeri : Molla Gürani Mah. Turgut Özal Cad. No: 18 Dilek Apt. K: 2 D: 2 Aksaray / ‹STANBUL

Tel.: (0212) 631 99 41 – (0212) 533 51 45 Fax: (0212) 635 26 97

(3)

✔ B‹L‹MSEL ‹NCELEMELER

❒ KİŞİSEL VERİLERİN KAMU OTORİTESİNE VERİLMESİ:

SAĞLIKTA FİŞLEME (Prof. Dr. Ersan ŞEN) ... 11

❒ TAKİP HUKUKUNDA TAAHHÜDÜ İHLAL SUÇU

(İİK. mad. 340) (Avukat Talih UYAR)... 19

❒ BOŞANAN EŞİN ÖLÜM AYLIĞI İLE İLGİLİ YENİ GELİŞMELER (Avukat Abdülkadir BACANAK)... 37

✔ MEDEN‹ HUKUK

❒ Mirasın Hükmen Reddi – Miras Bırakanın Ölmeden Önce Aczi Terekenin Ölüm Günündeki Aktif ve Pasif Durumuna Göre

Belirlenir ... 75

❒ Kamulaştırmasız El Atma – Kamulaştırma İşlemi Taşınmaz Malikine

Tebliğ Edilmedikçe Kesinleşmiş Bir Kamulaştırmadan Söz Edilemez... 83

❒ Evlenme Sırasında Kadına Takılan Ziynetlerin Geri İstenmemek Üzere Bozdurulup Harcandığı İddiası İspat Edilmelidir;

Aksi Halde İadeye Karar Verilmelidir ... 87

❒ Evlilik Birliği İçinde Edinilmiş Mallara İlişkin Katkı Payı Alacağı

10 Yıllık, Katılma Alacağı ise 1 Yıllık Zamanaşımına Tabidir... 91

❒ Üzerindeki İpotek Yolsuz Olarak Terkin Edilmiş Olan Taşınmazı Satın Alan Kişinin Kötü Niyeti İspat Edilmedikçe Mülkiyet

Kazanımı Korunur... 110

❒ Hüküm Altına Alınan Tenkis Davasına Konu Alacaktan Davalıların

Hangi Oranda veya Ne Şekilde Sorumlu Oldukları Belirtilmelidir ... 134

(4)

❒ İlgili Resmi Dairenin Bir Talebi Olmaksızın C.Savcısı

Nüfus Kaydının İptali (Düzeltilmesi) Davası Açamaz ... 138

❒ Sadece Anne Kaydının Değiştirilmesi İstenen Dava Soy Bağını İlgilendirmediğinden Görevli Mahkeme Aile Mahkemesi Değil

Asliye Hukuk Mahkemesidir ... 140

✔ BORÇLAR HUKUKU

❒ Gecikme Zammı Bir Faiz Olup Bu Konudaki Uyuşmazlıklar

Faize İlişkin Yasal Düzenlemelere Göre Çözümlenmelidir... 49

❒ Borcun Nakli İçin Alacaklının Açık Muvafakati Gerekir... 66

❒ Ölünceye Kadar Bakıp Gözetme Sözleşmelerinde Bakım Borçlusunun Ölümü ile Sözleşme Kendiliğinden Sona Ermez; Bakım Alacaklısının Hakları TBK’nun 618. Maddesi Kapsamında Değerlendirilmelidir ... 69

❒ Babaları Trafik Kazasında Ölen Davacıların Manevi Tazminat Taleplerinin Ölüm Olayından Önce Babaları ile Yeterince

İlgilenmedikleri Gerekçesiyle Reddedilmesi Hatalıdır... 79

❒ Para Alacaklarında Adi Ortaklardan Her Biri Müteselsil Sorumlu

Olduklarından Sadece Birine Karşı Takip ve Dava Açılabilir ... 89

❒ Nakliyat Sigortasına Dayalı Rucüen Tazminat – Zararın Varlığı Gerçek Ancak Miktarı İspat Edilememiş ise BK’nun 42. Maddesi

Kapsamında Miktarı Takdir ve Tayin Edilmelidir ... 113

❒ Kapıdan Satışlarda Tüketicinin Sözleşmeyi İmzalaması Yanında Kendi El Yazısıyla Tarih ve Bilgilendirme Notu Yazması

Sağlanmamışsa Cayma Hakkı Yedi Günlük Süreye Tabi Değildir... 122

❒ Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Tek Taraflı Feshedilemez ... 126

❒ Sözleşmeden Kaynaklanan Alacağa Faiz Yürütülebilmesi İçin Belirlenmiş Kesin Vadede Ödeme Yapılmamış veya Usule Uygun

İhtar ile Temerrüt Gerçekleşmiş Olmalıdır ... 130

❒ Kısmi Ödemelerin Faize Mahsup Edilebileceği İlkesi Aksi Yönde Bir Genel Kurul Kararı veya Uygulama Bulunmadıkça

Kooperatiflerdeki Parasal Yükümlülüklerin Yerine

Getirilmesinde de Uygulanır... 150

(5)

✔ MEDEN‹ YARGILAMA (USÛL) HUKUKU

❒ Bankaların Genel Kredi Sözleşmelerinden Doğan Alacakları İçin Açtıkları Dava ve İcra Takipleri Yargı Harçlarından İstisna

Tutulmamıştır ... 54

❒ Dava Açıldıktan Sonra Davalının Dava Konusunu Devretmesi Halinde HMK’nun 125. Maddesine Göre İşlem Yapılmalı ve Sonucuna Göre

Karar Verilmelidir ... 71

❒ Islah Yoluyla Talep Genişletilebilir; Ancak Yeni Bir Talep Eklenemez .. 74

❒ Tedbir Nafakası Talepli Davalar Eşlerden Birinin Yerleşim

Yerinde Açılabilir ... 76

❒ Kısıtlı Aleyhine Açılan Davada Dava Dilekçesi Vasiye

Tebliğ Edilmeli ve Katılması Sağlanmalıdır... 78

❒ Konusu Suç Oluşturan Eylemlerle İlgili Yemin Teklifi ve

Eda Edilmesi Hukuki Sonuç Doğurmaz ... 81

❒ Mal Rejiminin Tasfiyesi İstenen Davalarda Boşanmaya, Evliliğin İptaline veya Mal Ayrılığına Karar Verilmesi Durumunda

Bu Davalarda Yetkili Olan Mahkemeler Yetkilidir ... 94

❒ Tasarrufun İptali Kararının İnfazı İçin Kesinleşmesi Gerekmez ... 96

❒ Takibin Kesinleşmesinden Sonra Alacağın Zamanaşımına Uğradığı

İddiasına Dayalı Şikayette Alacaklı Yasal Hasımdır ... 117

❒ Tapu Kaydına Yanlış Yazılan Kimlik Bilgilerinin Düzeltilmesi ...

İstemli Davalarda Görevli Yargı Yeri Adli Yargıdır ... 123

❒ Eser Sözleşmesine Dayalı Ödenmeyen İş Bedeli İstenen

Uyuşmazlıklarda Borçlunun Yerleşim Yeri ve Eser Sözleşmesinin

İfa Edileceği Yer İcra Daireleri ve Mahkemeleri Yetkilidir ... 128

❒ Ticareti Terk Etme Suçundan Yapılan Yargılamada Sanığın Terk Ettiği Belirtilen Adresine 7201 SK’nun 35. Maddesine Göre Yapılan Tebligat Geçerli Sayılamaz ... 131

❒ Sadece Anne Kaydının Değiştirilmesi İstenen Dava Soy Bağını İlgilendirmediğinden Görevli Mahkeme Aile Mahkemesi Değil

Asliye Hukuk Mahkemesidir ... 140

(6)

❒ Faturaya Dayalı Alacak – Yetkili İcra Dairesi – Sözleşme ile

İfa Yeri Kararlaştırılmamışsa İfa Yeri Alacaklının Yerleşim Yeridir ... 143

✔ ‹fi VE SOSYAL GÜVENL‹K HUKUKU

❒ Basın Mesleğinde Çalışanlarda Günlük % 5 Fazla Ödemeler Asıl

Alacaklara Uygulanan İndirim Oranında İndirime Tabi Tutulmalıdır... 98

❒ Boşandığı Eski Eşiyle Birlikte Yaşadığı Gerekçesiyle Ölüm Aylığı Kesilen Kişinin Kurum İşleminin İptali Talebiyle Açtığı Davada

Birlikte Yaşama Olgusu Ayrıntılı Şekilde Araştırılmalıdır ... 103

❒ Sosyal Güvenlik Kurumu Gelirlerinin Rücu Edilemeyen

Miktarları Tazminattan İndirilemez ... 145

❒ İşe İade Kararına Dayalı Olarak İşverene Başvuran İşçi Davete

Rağmen İşe Başlamazsa Geçerli Feshin Sonuçları Doğar... 147

✔ ‹CRA VE ‹FLAS HUKUKU

❒ Kira Alacağına Dayalı Yapılan Takipte Borçlu Kiracıya Ödeme Emri Tebliğ Edilmediği Halde Yaptığı İtirazın Hukuki Değeri Olmayıp

İtirazın Kaldırılması İstenemez... 84

❒ İtirazın Kaldırılması Davasında 6 Aylık Süre İtiraz Tarihinden Değil

İtirazın Alacaklıya Tebliği Tarihinden İtibaren Hesaplanmalıdır ... 86

❒ Çek ile İlgili Ödeme Yasağı Bulunması İhtiyati Haciz Kararı

Verilmesine Engel Oluşturmaz ... 109

❒ Borçlu Emeklilik Hakkını Kazandıktan Sonra Emekli İkramiyesi

Haczedilebilir ... 116

❒ Takibin Kesinleşmesinden Sonra Alacağın Zamanaşımına Uğradığı

İddiasına Dayalı Şikayette Alacaklı Yasal Hasımdır ... 117

❒ İhalenin Feshi – İlanın Şekli, Artırmanın Tarzı, Yeri, Zamanı ve İlanın Ne Şekilde Yapılacağı Konusunda İcra Müdürüne Takdir

Yetkisi Tanınmıştır ... 119

❒ Dekontlarda Takip Dayanağı Bonolara Atıf Yapılmamış ve Alacaklının Bu Yönde Bir Kabulü de Yoksa Borçlunun

İİK’nun 169-a/1 Maddesi Kapsamındaki İtirazının Reddi Gerekir... 120

(7)

❒ Ticareti Terk Etme Suçundan Yapılan Yargılamada Sanığın Terk Ettiği Belirtilen Adresine 7201 SK’nun 35. Maddesine Göre Yapılan Tebligat Geçerli Sayılamaz ... 131

❒ İcra Mahkemesince Zamanaşımı Nedeniyle Verilen İcranın Geri Bırakılması Kararının Kesinleştiğinin Tebliğinden İtibaren

Alacaklı Yedi Gün İçinde Genel Mahkemede Dava Açabilir ... 136

✔ T‹CARET HUKUKU

❒ Kambiyo Senedi Sebepten Mücerret Olup Karşı Tarafın Ticari Defterlerine Kaydedilmemiş Olması Alacağın Talep Edilmesine

Engel Oluşturmaz... 141

❒ Kısmi Ödemelerin Faize Mahsup Edilebileceği İlkesi Aksi Yönde Bir Genel Kurul Kararı veya Uygulama Bulunmadıkça

Kooperatiflerdeki Parasal Yükümlülüklerin Yerine

Getirilmesinde de Uygulanır... 150

✔ CEZA HUKUKU - CEZA MUHAKEMES‹ HUKUKU

❒ Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kurumunun Uygulanamayacağının Kısa Kararda Belirtilmeyip Gerekçe

Kısmında Belirtilmesi Usul ve Yasaya Aykırılık Oluşturmaz... 153

❒ Hükmün Bünyesine Dahil Bir Konudaki Hukuka Aykırılık İnfaz Aşamasında Alınacak Bir Kararla Düzeltilemez; Ancak Olağan

veya Olağanüstü Yasa Yolları ile Düzeltilebilir ... 159

❒ Uzlaşmanın Gerçekleşmemiş Olması Hükmün Açıklanmasının

Geri Bırakılmasına Engel Oluşturmaz ... 165

❒ Takdiri İndirim Nedenlerinin Varlığını veya Yokluğunu Belirleme Yetkisi Yasal ve Yeterli Gerekçe Gösterilmesi Koşulu ile

Yargılamayı Yapan Hakime Aittir ... 176

❒ Etkin Pişmanlık Hükümlerinin Uygulanabilmesi İçin Failin Bizzat Pişmanlık Göstererek Mağdurun Zararını Aynen Geri Verme veya

Tazmin Suretiyle Tamamen Gidermesi Gerekir... 183

❒ Ailesinin veya Kendisinin Ekonomik Durumu Elverişli Olmayan Çocuk Hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması İçin

Zararın Giderilmesi Koşulu Aranmayabilir ... 190

(8)

❒ Hapis Cezası Alt Sınırdan Uygulanmasına Rağmen Alt Sınırın Üstünde Adli Para Cezası Kararı Verilebilir; Ancak Bunun İçin

Yasal ve Yeterli Gerekçe Gösterilmesi Zorunludur ... 192

✔ MEVZUAT ❒ Anayasa Mahkemesi Kararları ... 197

❒ Kanunlar ... 201

❒ Milletlerarası Andlaşmalar ... 201

❒ Kavramlar Fihristi ... 205

❒ Mevzuata Göre Arama Cetveli ... 213

❒ Bilgi Havuzu... 217

❒ Güncel ... 231

DUYURU

Değerli Abonemiz,

Sizlere verdiğimiz hizmetin aksamaması için adres değişikliklerinizi bildirmenizi rica ederiz.

Yargın Hukuk Yayınları

Yönetim Yeri : Molla Gürani Mah. Turgut Özal Cad. No: 18 Dilek Apt. K: 2 D: 2 Aksaray / ‹STANBUL Tel.: (0212) 631 99 41 – (0212) 533 51 45 Fax: (0212) 635 26 97

(9)
(10)

YAYIN İLKELERİMİZ

➊- Yay›mlanmas› için yay›nevimize gönderilen yaz›lar baflka bir yerde yay›mlanmam›fl olmal›d›r. Ayn› yaz›

baflka bir yere de yay›mlanmas› için gönderilmifl ise bilgi verilmelidir.

➋- Kabul edilip yay›nlanan yaz›lar kaynak gösterilme- den kullan›lamaz.

➌- Bilimsel incelemeler yönünden kör hakem sistemi uygulanmaktad›r.

➍- Gönderilen yaz›lar yazar ad› olmaks›z›n hakem ince- lemesine sunulur. Yaz›lar›n hangi hakeme/hakemle- re gönderilece¤i belirtilmez.

➎- Yaz›lar iki ayr› hakemce incelenir. Her ikisinin görü- flü olumlu ise uygun görülecek zamanda yay›nlan›r.

Bir olumlu, bir olumsuz görüfl halinde üçüncü bir hakem incelemesi yapt›r›l›r.

➏- Yaz›larda yer alan görüfller yazar›n görüflü olup yay›- nevimizi ba¤lamaz.

➐- Yay›mlanmayan yaz›lar için gerekçe gösterme ve geri gönderme mecburiyeti yoktur.

➑- Gönderilen yaz›lar›n oldu¤u gibi yay›mlanmas› esas- t›r. Maddi hata ve aç›k olan yaz›m dili yanl›fll›klar›

d›fl›nda önemli düzeltme gerekti¤inin saptanmas›

halinde yazara bilgi verilmekte ve düzeltme yazar taraf›ndan veya onun talimat› ile yap›lmaktad›r.

(11)

A. Girifl

Sa¤l›k Bakanl›¤› bir yaz› göndererek, hekimlerden düzenli olarak has- talar›n›n sa¤l›k sorunlar› ve kiflisel bilgileri hakk›nda bilgi vermesini istedi.

Gerekçe olarak da, muhtemelen toplum sa¤l›¤›n›, hastal›klar› ve güncel sa¤l›k durumunu takip etmek, bilgiler elde edip, kamu hizmetleri aras›nda yer alan “sa¤l›k” hizmetinin daha iyi verilmesinin hedeflendi¤i belirtilmifl- tir. Gerekçe için “muhtemelen” demek gerekti, çünkü sa¤l›k sorunlar› ve hastalar›n kiflisel verileri ile ilgili oluflturulmas› düflünülen ve muayeneha- neler için 01.01.2013 tarihinde bafllayaca¤› anlafl›lan bu bilgi toplama ta- limat ve talep yaz›s›nda somut gerekçeye yer verilmemifl gözüküyor. Yaz›- da, tüm sa¤l›k verilerinin kay›t alt›na al›nabilmesi amac›yla “Sa¤l›k Net 2”

sisteminin sa¤l›k hizmeti veren tüm kurum ve kurulufllar için 01.08.2012 tarihinde devreye al›nd›¤› ve zorunlu hale geldi¤i, muayenehaneler yönün- den bu zorunlulu¤un 2013 y›l›nda bafllayaca¤› ifade edilmifltir.

Sa¤l›k Bakanl›¤›, bir sosyal hak olarak Anayasa’n›n 56. maddesinde ta- n›mlanan sa¤l›k hakk›n› bu istemine dayanak alm›fl olabilir. Bu husus afla-

¤›da k›saca tart›fl›lacakt›r.

K ‹fi‹SEL V ER‹LER‹N

K AMU O TOR‹TES‹NE V ER‹LMES‹:

S A⁄LIKTA F ‹fiLEME

Prof. Dr. Ersan fiEN

(12)

Henüz “Kiflisel Verilerin Korunmas› Hakk›nda Kanun” ad› ile yasal dü- zenlemeye gidilip yürürlü¤e konulmad›¤›na ve Anayasa m. 20/3 ile kiflisel veriler Anayasa’n›n güvencesi alt›nda oldu¤una göre, Devlet ve Hükümet, nas›l olup da hastane, sa¤l›k kurum ve kurulufllar› ile hekimlerden hasta- lar›n özel bilgi ve verilerini isteyebilmektedir? Bu hangi amaca hizmet edecek, kimin ifline yarayacak ve insanlar›n özel ve hatta gizli yaflam alanlar›na bu flekilde nas›l girilebilir? Bir an için bu bilgilerin toplan›p saklanmas› mümkün gözükse bile, bunun usulü ve zaman› ne flekilde be- lirlenecek, gizlili¤i ve bu gizlili¤in korunmas› nas›l sa¤lanacak, bu bilgile- re kimler ulaflabilecek, bu bilgiler ne kadar süre saklanacak, bilgilerin do¤- rulu¤u nas›l test edilecek ve bu konudaki ayk›r›l›klar›n yapt›r›m› ne ola- cakt›r?

Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndan gönderilen yaz›n›n ayr›nt›l› olarak incelenmesi ve hastalar›n kiflisel verilerinin hangi yasal yetkiye dayan›larak (özellikle Anayasa m. 13’ü dikkate ald›¤›m›zda) hekimlerden nas›l istenmifl olabile- ce¤ini ve bunun amac›n› ö¤renmek, bireyin hak ve hürriyetlerinin en üst seviyede korundu¤unu düflündü¤ümüz demokratik hukuk devleti aç›s›n- dan son derece faydal› olacakt›r.

Sa¤l›k hizmeti alan›nda baflar›l› olmak ad›na, hastalar›n bir anlamda takibi amac›yla fifllenmeleri, belki ilk aflamada tepki çekmeyebilir. Ancak bu meselenin hukuk yönünden nas›l afl›ld›¤›, Anayasa’n›n hangi hükmün- den ve yasadan dayanak al›nd›¤›n› da anlamak gerekir. Hukuk devletinde, dayana¤›n› Anayasa ve yasadan almayan hiçbir yetki kullan›lamaz ve özel- likle kifli hak ve hürriyetlerine k›s›tlama hiç getirilemez. Bu noktada, ne ka- dar iyiniyetli ve faydal› ifl ve ifllem yap›ld›¤›n›n da önemi yoktur.

B. Kiflisel Verilerin Gizlili¤i ve Korunmas› Hakk›n›n Hukuki Dayanak- lar›

Bireyin yaflad›¤› sa¤l›k sorunlar›, hekimi ile aras›ndaki münasebetleri, hastal›¤›n›n ne oldu¤u, kulland›¤› ilaç, kendisine uygulanan tedavi, vücut özellikleri, tahlil ve sair tetkiklerin sonuçlar›, onun özel hayat›n›n gizlili¤i ve korunmas› hakk› kapsam›na girer. Bu alan prensip olarak mutlak doku- nulmaz olup, hem ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi m. 8 ve hem de Ana- yasa m. 20’nin korumas› alt›ndad›r. Hatta Anayasa m. 20’ye 12.09.2010 ta- rihinde yürürlü¤e giren 5982 say›l› Kanunun 2. maddesi ile eklenen 3. f›kra

(13)

ile “kiflisel veriler” net bir flekilde özel hayat›n gizlili¤i ve korunmas› hak- k›n›n kapsam›na al›nm›fl, daha da önemlisi kiflisel verilerin gizlili¤i ve ko- runmas› hakk›n›n varl›¤› tan›nm›flt›r.

Anayasa m. 20/3’e göre, “Herkes, kendisiyle ilgili kiflisel verilerin ko- runmas›n› isteme hakk›na sahiptir. Bu hak; kiflinin kendisiyle ilgili kiflisel veriler hakk›nda bilgilendirilme, bu verilere eriflme, bunlar›n düzeltilmesi- ni veya silinmesini talep etme ve amaçlar› do¤rultusunda kullan›l›p kulla- n›lmad›¤›n› ö¤renmeyi de kapsar. Kiflisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kiflinin aç›k r›zas›yla ifllenebilir. Kiflisel verilerin korunmas›na iliflkin esas ve usuller kanunla düzenlenir”. Dikkat edilecek olursa hüküm, kiflisel verilere nas›l müdahale edilece¤ini de¤il, kiflisel verilerin mutlak ko- runmas›n› öngörmektedir. Hükümde, kiflisel verilerin ancak bireyin aç›k r›- zas› ile ifllenebilece¤i, kiflisel verilerin nas›l korunaca¤›na iliflkin esas ve usullerin kanunla düzenlenece¤i ifade edilmifltir. Ayr›ca Anayasa hükmün- de, kanunla öngörülen hallerde de kiflisel verilerin ifllenebilece¤i belirtil- mesine ra¤men, “sonuç” olan bu uygulamaya dayanak olabilecek sebeple- re hükümde yer verilmedi¤i görülmektedir. Oysa “Temel Hak ve Hürriyet- lerin S›n›rlanmas›” bafll›kl› Anayasa m. 13’e göre, “Temel hak ve hürriyet- ler, özlerine dokunulmaks›z›n yaln›zca Anayasa’n›n ilgili maddelerinde be- lirtilen sebeplere ba¤l› olarak ve ancak kanunla s›n›rlanabilir. Bu s›n›rlama- lar, Anayasa’n›n sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine ayk›r› olamaz”.

‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi’nin “özel ve aile hayat›na sayg› hak- k›” bafll›kl› 8. maddesinin 1. f›kras›na göre, “Herkes, özel ve aile hayat›na, konutuna ve yaz›flmalar›na sayg› gösterilmesi hakk›na sahiptir”. Bu hüküm- de geçen “özel hayata sayg› hakk›”, beraberinde kiflisel verileri de kapsa- maktad›r. Maddenin 2. f›kras›nda öngörülen s›n›rlama sebepleri ile bunla- r›n kiflisel verilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk› yönünden nas›l uygulana- ca¤› meselesi afla¤›da k›saca tart›fl›lacakt›r.

Kanaatimizce, Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan bireylerin sa¤l›¤›na ve kiflisel verilerine iliflkin bilgilerin kay›t alt›na al›nmas›na dayanak olabilecek ve Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n yetkili k›l›nd›¤›n› gösteren, aç›k ve net hüküm tafl›yan kanunun olup olmad›¤› ayr› bir sorun, bu flekilde düzenlenen bir kanun varsa veya ç›kar›lacaksa bile bu kanunun Anayasa’ya uygunlu¤u ayr› ve daha önemli bir sorun olarak karfl›m›zda durmaktad›r.

(14)

C. Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n Talebi ve Bu Talebin Hukuka Uygunlu¤unun De¤erlendirilmesi

Sa¤l›k Bakanl›¤›, bir sosyal hak olarak Anayasa’n›n 56. maddesinde ta- n›mlanan sa¤l›k hakk›n› bu istemine dayanak alm›fl olabilir. Anayasa’n›n 56. maddesine göre, “Herkes, sa¤l›kl› ve dengeli bir çevrede yaflama hak- k›na sahiptir.

Çevreyi gelifltirmek, çevre sa¤l›¤›n› korumak ve çevre kirlenmesini ön- lemek Devletin ve vatandafllar›n ödevidir.

Devlet, herkesin hayat›n›, beden ve ruh sa¤l›¤› içinde sürdürmesini sa¤lamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi art›rarak, iflbirli¤ini gerçeklefltirmek amac›yla sa¤l›k kurulufllar›n› tek elden planlay›p hizmet vermesini düzenler.

Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sa¤l›k ve sosyal kurum- lar›ndan yararlanarak, onlar› denetleyerek yerine getirir.

Sa¤l›k hizmetlerinin yayg›n bir flekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sa¤l›k sigortas› kurulabilir”.

Anayasa’n›n 56. maddesinin sa¤l›k hakk›n› bir sosyal hak olarak dü- zenledi¤i, bu hakk›n “kiflinin haklar›” aras›nda say›lan kiflisel verilerin giz- lili¤i ve korunmas› hakk› karfl›s›nda bir üstünlü¤ü olmad›¤› gibi, daha kuv- vetli güvenceye sahip kiflisel verilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk›n›n s›n›r- land›r›lmas›na da dayanak teflkil etmeyecektir. Kald› ki 56. madde, sa¤l›k hakk›n›n korunmas› ve sa¤l›k hizmetlerinin sa¤lanmas› amac›yla kiflisel ve- rilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk›na s›n›rlama getirilebilmesini mümkün k›lan özel bir sebebe de yer vermemektedir. Bu anlamda yegane dayanak, afla¤›da aç›klayaca¤›m›z ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi’nin konu ile ilgi- li 8. maddesinin 2. f›kras› olabilir.

Sa¤l›k Bakanl›¤›, kiflisel bilgileri toplama talebini, flu an iptal talebi ile Anayasa Mahkemesi’nde de¤erlendirilmekte olan 663 say›l› Sa¤l›k Bakan- l›¤› ve Ba¤l› Kurulufllar›n›n Teflkilat ve Görevleri Hakk›nda Kanun Hük- münde Kararname’nin “Bilgi toplama, iflleme ve paylaflma yetkisi” bafll›k- l› 47. maddesine dayand›rmaktad›r. Oysa kiflisel verilerin ifllenmesi, Ana- yasa m. 20/3 ile düzenlenen özel hayat›n gizlili¤i hakk› kapsam›nda korunmaktad›r ve bu hak Anayasa m. 13’e göre sadece kanunla s›n›rlana- bilir. “Kiflisel veriler” kavram›, özel hayat›n gizlili¤i hakk› kapsam›nda

(15)

Anayasa ‹kinci Bölüm ‹kinci K›s›mda yer ald›¤›ndan, Anayasa m. 91/1’e göre kanun hükmünde kararname ile düzenlenemez. Sa¤l›kla ilgili kiflisel verilerin toplanmas›n›n Anayasa ve “yasa” olarak dayana¤› olmad›¤›ndan, uygulama sadece kanun hükmünde kararname ile yürütülmeye çal›fl›ld›-

¤›ndan, “kiflisel veriler” kavram› özel hayat›n gizlili¤i ve korunmas› hakk›

kapsam›na girmesi sebebiyle kanun hükmünde kararnameye konu edile- meyece¤inden, bireylerin sa¤l›k bilgilerinin kay›t alt›na al›nmas›na yöne- lik veri toplama tasarrufu hukuka ayk›r›d›r.

Anayasa m. 11, 13 ve 20/3 bu kadar net hükümler tafl›rken, kiflisel ve- rilerin korunmas›na iliflkin esas ve usulleri düzenleyen kanunun da henüz olmad›¤› bir durumda, insanlar›n sa¤l›k sorunlar›na iliflkin kiflisel verilerin kay›t alt›na al›nmas›n› sa¤lamaya yönelik uygulaman›n hukuka ayk›r› oldu-

¤u tart›flmas›z ortadad›r. Bu ayk›r›l›¤›n sonuçlar›n›n olumsuz etkisi, sadece kiflisel verileri bireylerin aç›k izni olmaks›z›n toplayan Sa¤l›k Bakanl›¤› yet- kililerine ait olmaz, sorumluluk ayn› zamanda kiflisel verileri veren ve ve- rilmesine arac›l›k edenlere de ait olur. Bu aflamada herkese, “Anayasa’n›n ba¤lay›c›l›¤› ve üstünlü¤ü” bafll›kl› m. 11 ile “Kanunsuz Emir” bafll›kl›

m. 137’yi önemle hat›rlatmak isterim.

Yürürlükteki mevzuata göre hukuka uygun tek bir yol bulundu¤u;

onun da, Anayasa m. 20/3’de yer alan “kiflinin aç›k r›zas›yla” kiflisel veri- lerin ifllenmesi, yani kaydedilmesi oldu¤u iddia edilebilir. Ancak biz bu gö- rüfle kat›lmamaktay›z. Çünkü yukar›da da ifade etti¤imiz gibi kifli hak ve hürriyetleri, Anayasa m. 13 gere¤ince sadece kanunla s›n›rland›r›labilirler.

fiu an itibariyle kiflisel verilerin korunmas›na iliflkin bir kanun yürürlükte ol- mad›¤›ndan, bireyin onay› olsa dahi, kiflisel verilerinin ifllenmesi hukuka ayk›r› olacakt›r. Hatta Anayasa hükümlerine göre, hangi gerekçe ile olursa olsun bireyin aç›k r›zas› olmaks›z›n kiflisel verilerin kaydedilmesi kanunla bile mümkün gözükmemektedir.

Bununla birlikte, Anayasa m. 90/5 uyar›nca iç hukukumuzda ba¤lay›- c› bir uluslararas› sözleflme olan, Anayasa’ya ayk›r›l›¤› dahi iddia edileme- yen, kanun ile kifli hak ve hürriyetlerine iliflkin uluslararas› sözleflmenin ay- n› konuda farkl› hükümler içermesi halinde uluslararas› sözleflme hüküm- leri esas al›naca¤›ndan, ‹nsan Haklar Avrupa Sözleflmesi’nin “Özel ve aile hayat›na sayg› hakk›” bafll›kl› 8. maddesinin 2. f›kras›n›n dayanak al›nabi- lece¤i ve bu hükümden hareketle kiflisel verilerin ifllenebilece¤i ileri sürü-

(16)

lebilir. Sözleflmenin m. 8/2 hükmüne göre, “Bu hakk›n kullan›lmas›na bir kamu makam›n›n müdahalesi, ancak müdahalenin yasa ile öngörülmüfl ve demokratik bir toplumda ulusal güvenlik, kamu güvenli¤i, ülkenin iktisadi refah›, düzenin korunmas›, suç ifllenmesinin önlenmesi, sa¤l›¤›n veya ah- lak›n veya baflkalar›n›n hak ve özgürlüklerinin korunmas› için gerekli bir tedbir olmas› durumunda mümkün olabilir”. Ancak belirtmeliyiz ki, bir an için kiflisel verilerin kaydedilmesinde ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi’nin bu hükmünün hukuki dayanak bulabilece¤i söylense de, elbette bu soyut hüküm kiflisel verilerin kayd› yoluyla özel hayat hakk›n›n s›n›rlanmas›n›n somut gerekçesi olamaz. Gerek Anayasa m. 13 ve 20/3, gerekse de ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi’nin 8. maddesinin 2. f›kras›n›n aç›k hükümleri uyar›nca, kiflisel verilerin korunmas› ve ifllenmesi ile ilgili yasal düzenleme- ye ihtiyaç bulundu¤u tart›flmas›zd›r.

Mevcut durumda, yürürlükte olan kanun hükmünde kararnamenin fle- kil ve esas aç›s›ndan bir kanun say›lamayaca¤›, Anayasa m. 91/1 gere¤in- ce de özel hayat hakk›na müdahalenin bir kanun hükmünde kararname ile yap›lmas›n›n da mümkün olamayaca¤› gerçe¤i karfl›s›nda, kiflisel verilerin ifllenip kay›t alt›na al›nmas› hukuka uygun de¤ildir.

Bu aç›klamalar sonras›nda, konu ile ilgili sadece Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n de¤il, Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›’n›n da ayn› yönde bir talebi- nin oldu¤unu belirtmek isteriz. Çünkü 11.07.2012 tarihinde Resmi Gaze- te’de yay›mlanarak yürürlü¤e giren “Genel Sa¤l›k Sigortas› Verilerinin Gü- venli¤i ve Paylafl›m›na ‹liflkin Yönetmelik” hükümleri de, bireylerin sa¤l›k- la ilgili verilerinin kamu kurum ve kurulufllar› ve gerçek ya da tüzel kifliler- le paylafl›lmas›na izin veren düzenlemeler içermektedir. Örnek vermek ge- rekirse, bireylere ait sa¤l›k bilgilerinin sigorta flirketleri ile paylafl›lmas›

gündeme gelecektir ki, bu kiflisel verinin, sigorta flirketleri veya baflka ger- çek veya tüzel kiflilerle paylafl›lmas›, yukar›da aç›klad›¤›m›z üzere hukuka ayk›r› olacakt›r.

D. Sonuç

Anayasa m. 13’e göre, “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunul- maks›z›n yaln›zca Anayasa’n›n ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere ba¤- l› olarak ve ancak kanunla s›n›rlanabilir. Bu s›n›rlamalar, Anayasa’n›n sö- züne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gerek-

(17)

lerine ve ölçülülük ilkesine ayk›r› olamaz”. Ancak kiflisel verilerin korun- mas›n› düzenleyen Anayasa m. 20/3 incelendi¤inde, özel s›n›rlama sebe- bine yer verilmedi¤i görülmektedir. Anayasa m. 13 delaleti ile Anayasa m. 20/3 dayanak al›narak, kanunla dahi kiflisel verilerin gizlili¤i ve korun- mas› hakk› s›n›rland›r›lamaz.

Kiflisel verilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk›n›n kanunla s›n›rlanmas›- na gidilebilmesi için öncelikle, Anayasa m. 20/3’ün son cümlesinde yer alan “Kiflisel verilerin korunmas›na iliflkin esas ve usuller kanunla düzen- lenir” hükmüne, hangi özel nedenlerle kiflisel verilerin gizlili¤i ve korun- mas› hakk›na s›n›rlama getirilebilece¤ine iliflkin ekleme yap›lmal›d›r.

‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi’nin 8. maddesinin 2. f›kras›nda gös- terilen nedenlerle kiflisel verilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk›na s›n›rlama getirilmesi düflünülebilir. Kanaatimizce, sözleflmenin bu hükmü Anaya- sa’da yer alan s›n›rlama sebeplerini göstermekte, fakat ayr›nt›ya yer ver- memektedir. Esas itibariyle bu sözleflme, Anayasa yerine geçmez, ancak Anayasa m. 90/5 nedeniyle de kifli hak ve hürriyetleri yönünden bir Ana- yasa ve insan haklar› belgesi olarak kabul edilmelidir. ‹nsan Haklar› Avru- pa Sözleflmesi’nin kifli hak ve hürriyetlerine s›n›rland›rma getiren özel se- bepleri dikkate al›narak, gerek sözleflmenin m. 8/2 ile m. 18 hükümleri ve gerekse Anayasa m. 13’ün çizdi¤i çerçevede ancak kanunla kiflisel verile- rin gizlili¤i ve korunmas› hakk›na somut s›n›rlamalar getirilebilmesi müm- kün gözükmektedir. Elbette bu s›n›rlamalar› öngören kanun ve uygulama- s›, keyfi vedayanaks›z olamaz, ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi ile Ana- yasa’n›n d›fl›na ç›kamaz. Normlar hiyerarflisi gere¤ince, Anayasa ve ‹nsan Haklar› Avrupa Sözleflmesi ba¤lay›c› ve kanunlar›n üstünde hukuk norm- lar› olarak kabul edilmifllerdir (Anayasa m. 11/2 ve 90/5).

Yürürlü¤e konulmas› gereken bu yasal düzenleme, yukar›daki elefltiri- lerimiz sakl› kalmak kayd› ile “Devlet ve Hükümet, nas›l olup da hastane, sa¤l›k kurum ve kurulufllar› ile hekimlerden hastalar›n özel bilgi ve verile- rini isteyebilmektedir? Bu hangi amaca hizmet edecek, kimin ifline yara- yacak ve insanlar›n özel ve hatta gizli yaflam alanlar›na bu flekilde nas›l gi- rilebilir? Bir an için bu bilgilerin toplan›p saklanmas› mümkün gözükse bi- le, bunun usulü ve zaman› ne flekilde belirlenecek, gizlili¤i ve bu gizlili¤in korunmas› nas›l sa¤lanacak, bu bilgilere kimler ulaflabilecek, bu bilgiler ne kadar süre saklanacak, bilgilerin do¤rulu¤u nas›l test edilecek ve bu konu-

(18)

daki ayk›r›l›klar›n yapt›r›m› ne olacakt›r?” sorular›na net bir flekilde cevap verilmelidir. Bu sorular›n cevaplar›n› içerecek yasal düzenlemede, kiflisel verilerin gizlili¤i ve korunmas› hakk›n›n as›l, bu hakka müdahalenin ise is- tisna olmas› gerekti¤i unutulmamal›d›r.

Netice itibariyle; bireyin kiflisel verileri özel hayat›n gizlili¤i ve korun- mas› hakk› kapsam›nda kabul edilmifl ve Anayasa’n›n 20. maddesi ile bir temel hak olarak güvence alt›na al›nm›flt›r. Bu güvencenin ortaya koydu¤u yükümlülük, sadece Sa¤l›k Bakanl›¤› ile Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanl›¤›’n› de¤il, tüm kamu kurum ve kurulufllar› dahil olmak üzere herkesi ba¤lamaktad›r. Hiç kimse, dayana¤›n› Anayasa, kanunla kabul edilmifl bir uluslararas› sözleflme veya kanundan almaks›z›n bireyin özel hayat›n›n gizlili¤i ve korunmas› hakk›na müdahale edemez. Otorite aç›s›ndan yetki istisna, yetkisizlik esast›r. Kifli hak ve hürriyetlerinin nas›l s›n›rlanabilece¤i- nin çerçevesi Anayasa m. 13 taraf›ndan çizilmifltir. Bu k›rm›z› çizgi, kamu otoritesi dahil herkes için ba¤lay›c›d›r.

(19)

‹‹K. mad. 340’da “borçlunun borcu ödeme taahhüdünü yerine getirme- mesi” suç say›larak cezaland›r›lm›flt›r.

I- Suçun Unsurlar›:1

A- Ödeme taahhüdü geçerli bir icra takibi s›ras›nda ve icra müdürü (müdür yard›mc›s›, haciz memuru) önünde yap›lm›fl olmal›d›r a) Yüksek Mahkeme2öteden beri “ihtiyati haciz karar›n›n uygulanma- s› s›ras›nda” yap›lan taahhütlerin geçersiz oldu¤unu, bu taahhütleri yerine getirmemenin –‹‹K. mad. 340’a göre– suç say›lmayaca¤›n›’ kabul etmifltir.

Bu görüfl; ‹‹K. mad. 264/I’deki “icra takibine bafllamadan önce ihtiyati ha- ciz yapt›rm›fl olan alacakl›n›n, haczin uygulanmas›ndan (haciz yoklu¤un- da yap›lm›flsa, haciz tutana¤›n›n kendisine tebli¤inden) itibaren yedi gün içinde takip talebinde bulunmas› gerekti¤ine” iliflkin hükümden kaynaklan- maktad›r. “‹htiyati haciz”de, borçlu hakk›nda henüz icra takibi yap›lma-

T AK‹P H UKUKUNDA

T AAHHÜDÜ ‹ HLAL S UÇU (‹‹K. mad. 340)

Avukat Talih UYAR

1 UYAR, T. ‹cra ve ‹flas Hukukunda Suç Say›lan Filler (‹cra-‹flas Suçlar›), s: 235 vd.

2 Bknz: 17. HD. 25.09.2003 T. 6779/8583; 8. CD. 19.12.2002 T. 12406/12451;

8. CD. 04.04.2002 T. 2338/2264 vb.

(20)

dan, mahkemeden al›nan “ihtiyati haciz karar›” uyguland›ktan sonra, ala- cakl›n›n icra dairesine –elindeki ilam, senet, belge asl› ile birlikte– baflvu- rup, “takip talebinde” bulunmas›, icra dairesinde de, bundan sonra borçlu- ya “ödeme emri”ya da “icra emri” göndermesi gerekmektedir…3

Yüksek Mahkeme, henüz “ihtiyati haciz” aflamas›nda iken, borçlu hak- k›nda “takip talebi” ile icra takibi bafllamadan önce, borçlunun icra daire- sinde –daha do¤rusu; icra müdürü önünde– yapt›¤› taahhütleri geçersiz say- maktad›r. Bu görüfl yasal dayanaktan yoksun de¤ilse de pratik ihtiyaçlar› da karfl›lamad›¤› bir gerçektir. ‹htiyati haciz aflamas›nda yap›lan taahhüt fiilen bafllam›fl olan icra takibi s›ras›nda yap›lm›flt›r. Borçlunun bu taahhüdünü iyi niyet göstererek kabul eden –ve; hacizli mallar› muhafaza alt›na almaktan vazgeçen– alacakl›, daha sonra, borçlunun taahhüdünü yerine getirmemesi (ve hacizli mallar›n› kaç›rmas›) sonucunda gösterdi¤i iyi niyetin faturas›n›(!) çok pahal› ödemektedir. “‹htiyati haciz s›ras›ndaki taahhütlerin geçersiz ol- du¤unu” bilen alacakl›lar da, borçlulara karfl› sert davranmakta ve haciz et- tirdikleri mallar› muhafaza alt›na alarak, taahhüdüne uymak düflüncesinde olan iyi niyetli borçlular› da zor durumda b›rakmaktad›rlar.

Belirtti¤imiz bu nedenlerle, biz “ihtiyati haciz aflamas›nda al›nan taah- hütlerin –geniflletici bir yorumla– geçerli say›lmas›n›n, daha do¤ru, pratik ihtiyaçlara, yasa yap›c›n›n amac›na daha uygun olaca¤› görüflündeyiz...

b) Borçlu hakk›nda icra takibi devam ederken üçüncü bir kifli, “borç- luya kefil oldu¤unu” bildirerek, takip konusu borcu belirli bir tarihte –ya da taksitle– ödemeyi taahhüt etti¤i halde, belirtti¤i tarihte takip konusu borcu (veya taksiti) ödemezse, “icra kefili” olan bu kiflinin bu eyleminden dolay›

cezaland›r›labilmesi için, icradaki taahhüdünün alacakl› (ya da vekili) tara- f›ndan kabul edilip, –bu taahhüt ‹‹K. mad. 38 gere¤ince ilam niteli¤inde ol- du¤undan–4kendisine “icra emri gönderilmifl, icra kefilinin de icra emrini ald›ktan sonra taahhütte bulunmufl olmas› gerekir. Uygulamada; üçüncü kiflilerin “icra kefili” olmak istemeleri halinde, hemen kendilerine “icra em- ri” tebli¤ edilmekte ve ondan sonra üçüncü kiflilerin taahhüdü al›nmakta,

3 Ayr›nt›l› bilgi için bknz:UYAR, T. ‹cra ve ‹flas Kanunu fierhi, C: 10, s: 17176 vd. - UYAR, T. ‹cra Hukukunda Haciz, 2. Bas›, s: 83 vd.

4 Ayr›nt›l› bilgi için bknz:UYAR, T. ‹cra ve ‹flas Kanunu fierhi, C: 2, s: 3333 - UYAR, T. ‹cra Hukukunda ‹laml› Takipler, s: 91 vd.

(21)

alacakl› ya da vekili de, üçüncü kiflilerin bu taahhütlerini –ayn› anda– ka- bul etmektedirler...

Yüksek Mahkeme;

– “‹cra kefilinin ‘taahhüdü ihlal suçu’ndan dolay› cezaland›r›labilme- si için, kendisine ‘icra emri’nin tebli¤inden sonra ödeme taahhüdün- de bulunmas› ve taahhüt etti¤i tarihte borcunu (veya taksidini) öde- memifl olmas› gerekece¤ini (Kefaletle birlikte yap›lan taahhüdün ge- çerli olmayaca¤›)”5

– “‹cra kefilinin lehine taahhütte bulundu¤u as›l borçlu hakk›nda ya- p›lan takibin kesinleflmemifl olmas› halinde icra kefilinin taahhüdü- nün de geçersiz hale gelece¤ini”6

– “Üçüncü kiflinin, takip konusu borcu ‘icra kefili’ olarak ödemeyi ta- ahhüt etmesinden sonra, bu kifli yerine vekiline ‘icra emri’ gönderil- mesi halinde, ‘taahhüdü ihlal suçu’nun oluflmayaca¤›n›”7

– “‹cra kefilinin, ‘kendisine icra emri gönderilmemesine’ iliflkin iste¤i- nin, icra emri gönderilmesi zorunlulu¤u ortadan kald›rmayaca¤›n›”8 – “‹cra kefili olan san›¤a gönderilen icra emrinin ayn› takip dosyas›n- da borçlu konumunda bulunan ve aralar›nda menfaat çat›flmas› olan kardefline tebli¤ edilmesi halinde tebligat›n usulsüz olaca¤› ve taah- hüt ihlal suçunun oluflmayaca¤›n›”9

– “‹cra kefili olan san›¤›n kendisine icra emrinin tebli¤inden önce yap- m›fl oldu¤u taahhüdün geçerli olmayaca¤›n›”10

belirtmifltir.

c) Ödeme flart›n›n kararlaflt›r›ld›¤› icra takibi geçerli bir icra takibi ol- mal›d›r. ‹ptale konu olabilecek bir icra takibi s›ras›nda kararlaflt›r›lan öde-

5 Bknz: 16. HD. 23.01.2009 T. 10003/426; 17. HD. 03.02.2005 T. 13962/599;

17. HD. 21.10.2004 T. 9876/11161 vb.

6 Bknz: 8. CD. 20.03.2000 T. 2691/4528.

7 Bknz: 8. CD. 09.10.1996 T. 11473/12211; 16.05.1996 T. 5936/7142.

8 Bknz: 8. CD. 05.04.1994 T. 3061/3439.

9 Bknz: 17. HD. 20.09.2004 T. 5873/9708; 08.07.2004 T. 5872/8765.

10 Bknz: 17. HD. 08.07.2003 T. 8806/7340; 8. CD. 22.11.1998 T. 17079/16557.

(22)

me taahhüdünü yerine getirmeme suç teflkil etmez. Örne¤in; icra mahke- melerinin flikayet veya itiraz üzerine verdi¤i “takibin k›smen iptaline” dair kararlar›n11,12, bu kararda yer alan masraf ve vekalet ücreti için ayr› takibe konu yap›lmay›p, ancak as›l takip dosyas›na konulup o dosyada ifllem gör- mesi gerekir. Buna ra¤men, bu kararlar ayr› takip konusu yap›lm›fl ve bu ta- kip s›ras›nda borçlu borcunu taksitle ödemeyi teklif etmifl, alacakl› da bu- nu kabul etmifl yani bir “ödeme flart›” tesbit edilmiflse, borçlunun bu öde- me taahhüdünü ihlal etmesi suç teflkil etmez. Çünkü, as›l takip hükümsüz, iptale konu olabilecek bir takip oldu¤undan, bu takipte kararlaflt›r›lan öde- me taahhüdü de borçluyu ba¤lamaz13. Ayn› flekilde, devam eden bir takip s›ras›nda o takiple ilgili olarak al›nan -mal beyan›nda bulunmama, taahhü- dü ihlal vs... gibi suçlara iliflkin- “icra ceza ilamlar›” da ancak müstakil bir takip konusu yap›labilir. Alacakl›, bu ilamlardaki masraf ve vekalet ücreti- ni ayr› bir takip konusu yapacak yerde, as›l takip dosyas›na koyarak o dos- yada hesaba dahil edilmesini talep etmifl ve borçlu da bu flekilde hesapla- nan tüm borcunu taksitle ödemeyi teklif edip bu teklifi alacakl› taraf›ndan kabul edilmiflse, kararlaflt›r›lan bu ödeme taahhüdü de hükümsüz oldu¤un- dan, buna uymama suç teflkil etmez14.

‹laml› takiplerde, kesinleflmeden takip konusu yap›labilen ilamlar›n ic- ras› s›ras›nda, ilam borçlu taraf›ndan temyiz edilmifl dahi olsa, borçlunun icra dairesinde yapt›¤› taahhüdü ihlal etmesi suç teflkil eder. Kan›m›zca, ila- m›n temyiz edilmifl, yani henüz kesinleflmemifl oluflu taahhüdü geçersiz k›lmaz...

ç) Ödeme taahhüdünün icra dairesinde veya haciz s›ras›nda15karar- laflt›r›lm›fl olmas› gerekir. Bu nedenle, icra mahkemesi önünde16borçlunun

11 Ayr›nt›l› bilgi için bknz:UYAR, T. ‹cra ve ‹flas Kanunu fierhi, C: 2, s: 3158 vd. - UYAR, T. ‹laml› Takipler, s: 3.

12 Hemen belirtelim ki, icra mahkemesinin karar› “takibin tamamen iptaline” iliflkin ise, ortada bir takip kalmad›¤›ndan zorunlu olarak ayr› (müstakil) olarak takibe ko- nulur ve bu takipte borçlunun taahhüdünü ihlal etmesi suç say›l›r...

13 Bknz: ‹‹D. 14.03.1974 T. 2326/2302.

14 Bknz: ‹‹D. 29.02.1972 T. 2091/2395; 26.02.1971 T. 2261/2002.

15 Bknz: 8. CD. 03.12.1991 T. 11090/11913; CGK. 11.02.1991 T. 8-241/16 - 8. CD. 28.01.1988 T. 10330/584; 12. HD. 10.11.1986 T. 13298/11958.

16 Bknz: 8. CD. 01.02.1996 T. 7738/1282; ‹‹D. 11.11.1966 T. 11716/11284.

(23)

ödeme taahhüdünde bulunmas› geçersiz oldu¤undan, bunun ihlali de suç teflkil etmez.

Yüksek Mahkeme;

– “‹cra müdürünün (yard›mc›s›n›n) -ve ‘alacakl›’ ile ‘borçlu’nun- imza- s›n› içermeyen tutanakta yer alan ödeme taahhüdünün geçerli olma- d›¤›n› (bu taahhüdün yerine getirilmemesinin suç teflkil etmeyece¤i- ni)”17

– “1479 say›l› Esnaf ve Sanatkarlar ve Di¤er Ba¤›ms›z Çal›flanlar Sos- yal Sigortalar Kurumu Kanunu uyar›nca, kamu alacaklar› ‹‹K’na gö- re de¤il 6183 Say›l› Kanuna göre tahsil edildi¤inden, bu kuruma ilifl- kin icra takiplerinde borçlular›n taahhüdü ihlal eyleminin suç teflkil etmedi¤ini”18

– “Hakk›nda 6183 say›l› Amme Alacaklar›n›n Tahsil Usulü Hakk›nda- ki Kanun hükümlerinin uygulanaca¤› icra takiplerinde ‹‹K. 340’a gö- re taahhüdü ihlal suçunun oluflmayaca¤›n›”19

belirtmifltir.

B) Ödeme taahhüdü, ‹‹K. mad. 111 gere¤ince veya alacakl›n›n onay›

ile kararlaflt›r›lm›fl olmal›d›r.

a) ‹‹K. mad. 111’e göre kararlaflt›r›lan ödeme taahhüdünde, alacakl›n›n onay› gerekmez20. Baflka bir ifade ile, “borçlu hacizden sonra ve fakat alacakl›n›n sat›fl talebinden önce borcunu muntazam taksitlerle ödemeyi taahhüt eder ve birinci taksiti de derhal yat›r›rsa” ödeme taahhüdü ger- çekleflmifl olur. Bundan sonra, borçlunun geriye kalan üç taksitten her- hangi birini hiç veya zaman›nda yat›rmamas› ile “taahhüdü ihlal” suçu oluflur.

17 Bknz: 16. HD. 23.03.2004 T. 862/4654; 14.01.2004 T. 10976/862; 17. HD.

13.03.2003 T. 690/1852 vb.

18 Bknz: 17. HD. 03.10.2003 T. 9622/9117; 24.01.2002 T. 152/198; 16. HD.

30.11.2001 T. 7924/9293.

19 Bknz: 17. HD. 13.12.2001 T. E: 7076/10845.

20 Bknz: 8. CD. 12.02.1991 T. 74/1219; CGK. 25.06.1990 T. 8-173/192; 8. CD.

31.05.1988 T. 4218/4008.

(24)

Bu varsay›mdan alacakl›n›n onay›na gerek bulunmad›¤› bu hak borç- luya yasa taraf›ndan verildi¤i için, borçlunun bu hakk›na uygulamada “ya- sal taksit hakk›”denilmektedir.

b) Borçlu hacizden önce veya sonra da, borcunu taksitle ödemeyi tek- lif edebilir. Bu teklif alacakl› taraf›ndan kabul edilirse, ödeme taahhüdü ka- rarlaflt›r›lm›fl olur. Bunun ihlali suç teflkil eder. Ödeme taahhüdünün bu fle- kilde tesbitinde iki durumla karfl›lafl›l›r. Ya alacakl› ile borçlu birlikte icra dairesine giderek ödeme koflullar›n› icra müdürü huzurunda tesbit edip ic- ra müdürü ile birlikte icra tutana¤›n› imzalarlar21veya borçlunun icra da- iresine –sözlü olarak veya dilekçe ile– bildirdi¤i ödeme teklifi sonradan –ilk taksit tarihinden önce– alacakl› taraf›ndan kabul edilir22. Alacakl›n›n ya da vekilinin, borçlunun bu taahhüdünü koflulsuz olarak23, aç›k ve kesin flekilde “kabul” etmesi gerekir24. Borçlunun alacakl› ya da vekili taraf›ndan kabul edilmemifl, tek tarafl› taahhüdünü yerine getirmemesi “suç” say›l- maz25.

Yüksek Mahkeme, “borçlunun taahhüdüne karfl›, alacakl› vekilinin ‘bir diyece¤i olmad›¤›n›’ bildirmifl olmas›n›n, yap›lan taahhüdün kabulü anla- m›n› tafl›mayaca¤›n›”26belirtmifltir. Buna karfl›n, Yüksek Mahkeme “borç- lunun taahhüdüne karfl› alacakl›n›n ‘söyledi¤i zaman ödesin’ fleklindeki be- yan›n›n, taahhüdün kabulü anlam›na gelece¤ini”27bildirmifltir.

Alacakl›n›n (ya da vekilinin), borçlunun yoklu¤unda ödeme taahhüdü- nü kabul etmesi halinde, borçluya, “ödeme taahhüdünün alacakl› taraf›n- dan kabul edildi¤i” hususunun bir bildiri (muht›ra) ile duyurulmas› gerekir.

21 Bknz: 16. HD. 23.03.2004 T. 862/4654; 14.01.2004 T. 10976/862; 17. HD.

13.03.2003 T. 690/1852 vb. - 8. CD. 04.12.1996 T. 14408/15420.

22 Bknz: 8. CD. 08.06.2000 T. 12637/10823 - 8. CD. 19.12.1994 T. 13699/14375.

23 Bknz: 17. HD. 18.05.2005 T. 13956/5513; 24.02.2005 T. 12193/1521; 03.03.2005 T. 14733/1840 vb.

24 Bknz: 16. HD. 04.03.2008 T. 1537/1289; 17. HD. 07.11.2002 T. 11074/10547;

17. HD. 08.04.2002 T. 2849/2761 vb.

25 Bknz: 17. HD. 04.11.2004 T. 9756/11800; 8. CD. 13.12.1999 T. 16060/18086.

26 Bknz: 17. HD. 28.04.2005 T. 341/4459; 02.05.2002 T. 3388/3368; 8. CD.

31.05.2000 T. 12523/10038.

27 Bknz: 8. CD. 14.04.1993 T. 3405/3926 - 12. HD. 17.07.1986 T. 9436/8408.

(25)

Uygulamada “taahhüdü kabul muht›ras›” denilen bu bildirinin, borç- luya, ödemeyi taahhüt etti¤i tarihten (e¤er borcun taksitle ödenece¤i taah- hüt edilmiflse, ilk taksit tarihinden) önce –Tebligat Kanununa uygun biçim- de–28tebli¤ edilmifl olmas› gerekir29. E¤er, borçlu, alacakl› taraf›ndan ken- disine taksitle ödeme teklifinin kabul edildi¤ine dair muht›ra gönderilme- sinden önce kendili¤inden ilk taksidi yat›rm›flsa, kendisine “ikinci taksit ta- rihinden önce” taahhüdü kabul muht›ras›n›n tebli¤i gerekir.

Yüksek Mahkeme30, “borçlunun icra dairesinde yapt›¤› borcunu (tak- sitle) ödeme teklifinin bir icap ve alacakl›n›n bu teklifin kabul edildi¤ine dair beyan›n› da bir kabul olarak de¤erlendirmekte (nitelemekte)”dir.

Yarg›tay›m›z›n, “icap-kabul” kurumlar›ndan yararlanarak ayd›nlatmaya çal›flt›¤› bu uyuflmazl›¤› ayn› kurumlardan faydalanarak fakat uygulama için daha tutarl› bir flekilde çözüme kavuflturmak mümkündür. Madem ki, borç- lunun icra dairesindeki borcu ödeme taahhüdü bir icap say›l›yor, o halde, bu icap da, icap’›n ba¤l› oldu¤u genel hükümlere ba¤l› olmal›d›r. ‹cap, tek tarafl› bir hukuki muamele oldu¤una göre, temyiz kudretine sahip olan bir kimse taraf›ndan yap›lm›fl olmak kofluluyla, kural olarak sahibini ba¤lar.

“Zaman›nda ve muntazam surette irsal olunmufl bir cevab›n vusulüne inti- zar edebilece¤i dakikaya kadar”, icap sahibini ba¤layaca¤›ndan (BK. mad.

5), s›rf alacakl› taraf›ndan verilmifl cevab›n borçluya, ilk taksidin vadesi geç- tikten sonra tebli¤i, borçluyu taahhüdünden kurtarmamal›d›r31. Kald› ki, ge- rek borçlunun teklifi (icap) gerek alacakl›n›n kabul muht›ras› (kabul) icra dairesi vas›tas›yla muhataplar›na tebli¤ edildi¤inden, tebli¤deki gecikmeler, taahhütte bulunan kiflinin taahhüdünü hükümsüz hale getirmemelidir. Da- ha aç›k bir ifade ile alacakl›n›n kabul muht›ras› borçluya, ilk taksidin vade- si geçtikten sonra da tebli¤ edilse, hiç olmazsa, tebli¤den sonra vadesi do- lacak taksitlerin ceza tehdidi alt›nda ödenmesi temin edilmelidir. Tebli¤den

28 Bknz: 8. CD. 15.03.1988 T. 1469/2211.

29 Bknz: 17. HD. 03.10.2002 T. 7455/8952; 30.05.2002 T. 5721/4416; 14.02.2002 T.

200/709 vb. - 17. HD. 31.05.2001 T. 3689/3548; 8. CD. 10.07.2000 T.

13681/13700; 28.06.2000 T. 13753/12194 vb.

30 Bknz: 8. CD. 30.05.1995 T. 7953/7892).

31 POSTACIO⁄LU, ‹. ‹cra Hukuku Esaslar›, s: 748.

(26)

önce vadesi doldu¤u halde, ödenmemifl bulunan taksitler mevcut ise, bun- lar›n da en geç, tebli¤den sonraki ilk taksit tarihinde ödenmesi gerekece¤i- ni kabul etmenin daha do¤ru olaca¤› kan›s›nday›z...

Yüksek Mahkeme;

– “Düzenlendi¤i tarihi içermeyen tutanakta yer alan ödeme taahhüdü- nün geçerli olmad›¤›n›”32

– “Borçlu-san›¤›n ödeme taahhüdünün alacakl› taraf›ndan kabul edil- di¤ine iliflkin dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmamas› ha- linde taahhüdü ihlal suçunun oluflmayaca¤›n›”33

– “Tüzel kifli (flirket) ad›na yap›lan taahhütlerde, taahhütte bulunmufl kiflinin “yetkili temsilci” olup olmad›¤›n›n araflt›r›lmas› gerekece¤i- ni”34

– “Ayn› takip dosyas›ndaki borç nedeniyle hem kendi ad›na hem de flirketi temsilen ödeme taahhüdünde bulunan san›¤›n eyleminin tek suç oluflturaca¤›n›”35

– “Vekilin as›l borçlu ad›na yapt›¤› ödeme taahhüdünün geçerli olma- yaca¤›n› (bu taahhütten dolay› borçlu hakk›nda mahkumiyet karar›

verilemeyece¤ini)”36

– “Borçlu-san›¤›n borcunu ‘... tarihinden itibaren ... .... Lira taksitler halinde ödeyece¤ine’ dair taahhüdünün ilk taksidi takip eden taksit- lerin hangi tarihlerde ödenece¤ine iliflkin aç›kl›k içermemesi nede- niyle hukuken geçersiz oldu¤unu”37

– “Suç tarihinde 18 yafl›n› tamamlamam›fl olan borçlunun –MK. 14, 15, 16. uyar›nca– yasal temsilcisinin onay› olmadan kendi tasarrufu ile borç alt›na giremeyece¤ini (borç ödeme taahhüdünde bulunama-

32 Bknz: 17. HD. 18.05.2005 T. 13956/5513; 04.03.2002 T. 1048/1063.

33 Bknz: 16. HD. 25.11.2004 T. 9390/12147; 17. HD. 18.03.2004 T. 13055/3289;

18.10.2001 T. 6511/8556 vb.

34 Bknz: 17. HD. 15.07.2004 T. 2703/9010; 16.05.2002 T. 4601/5764.

35 Bknz: 17. HD. 12.09.2002 T. 9844/7475; 16. HD. 21.05.2001 T. 2605/2879;

8. CD. 15.01.2001 T. 24132/279 vb.

36 Bknz: 8. CD. 19.10.2000 T. 16220/17034; 24.09.1991 T. 7658/8441.

37 Bknz: 8. CD. 09.10.2000 T. 16950/16286.

(27)

yaca¤›n›)”38

– “‹lk taksitten sonraki bakiye borcun ödeme biçiminin ve taksit süre- lerinin gösterilmedi¤i taahhüdün geçerli olmayaca¤›n›”39

– “Alacakl› kooperatif baflkan›n›n üyelerden herhangi biriyle birlikte kooperatifi temsil ve ilzama yetkili bulundu¤u hallerde üyelerden bi- rinin kat›l›m› sa¤lanmadan kooperatif baflkan›n›n tek bafl›na yapt›¤›

taahhüdü kabul beyan›n›n geçerli olmayaca¤›n›”40

– “Yasan›n öngördü¤ü biçimde ve herhangi bir koflul içermeden icra memuru huzurunda düzenlenen ödeme taahhüdünden önce alacak- l› ve borçlunun yapt›klar› protokolde ileri sürülen koflullar›n taahhü- dü geçersiz k›lmayaca¤›n›”41

– “Ayn› hukuki iliflkiden do¤mufl olsa bile, ayr› ayr› icra dosyalar›ndan verilen ödeme taahhütlerinin yerine getirilmemesinin ayr› ayr› suç teflkil edece¤ini”42

– “‹lk taahhüdün ihlali nedeniyle suç olufltuktan sonra, borçlunun ye- ni taahhüdünün alacakl› (vekili) taraf›ndan kabul edilmifl olmas›n›n oluflan ilk suçu ortadan kald›rmayaca¤›n› (ilk suçtan feragat› ifade et- meyece¤ini)”43

– “San›k ad›na ç›kart›lan ödeme emrinin ayn› takipteki di¤er borçluya tebli¤ edilmesi Tebligat Kanunu’nun 39. maddesine ayk›r› ise de, sa- n›¤›n süresinde verdi¤i mal beyan› dilekçesinde ödeme emrini ald›-

¤›n›n anlafl›lmas› halinde, ödeme emrinin tebli¤i kendisi için de ge- çerli olaca¤›ndan, bundan sonra yap›aca¤› ödeme taahhüdünün de geçerli olaca¤›n›”44

38 Bknz: 8. CD. 09.02.2000 T. 660/2019; 31.10.1994 T. 11311/11905; 24.01.1994 T.

98/344

39 Bknz: 8. CD. 20.01.2000 T. 19809/555.

40 Bknz: 8. CD. 20.12.1999 T. 17390/18824.

41 Bknz: 8. CD. 22.09.1999 T. 12724/12272.

42 Bknz: 8. CD. 23.01.1997 T. 17033/423; 18.04.1996 T. 3970/5707; 22.05.1995 T.

6588/7178.

43 Bknz: 8. CD. 24.10.1996 T. 11955/13148; 22.09.1995 T. 7056/9126; 13.04.1993 T. 2830/3763.

44 Bknz: 8. CD. 17.06.1996 T. 7366/9122.

(28)

– “Mal beyan› dilekçesinde yer alan ‘borcun ne flekilde ödenece¤ine’

iliflkin beyan›n ‘ödeme taahhüdü’ olarak alg›lan›p, borçluya kabul muht›ras› gönderilmeyece¤ini”45

– “Alacakl›n›n genel vekilinin, borçlunun taksitsiz ödeme teklifini ka- bul yetkisine sahip oldu¤unu”46

– “Taahhüdü kabul bildirisinin, taahhüt (taksit) tarihinden sonra borç- luya tebli¤i halinde, taahhüdü ihlal suçunun ancak borçlunun taksit- leri ödemeye devam etmesi durumunda oluflaca¤›n›”47

belirtmifltir.

c) Borçlunun ödeme taahhüdü, borcun tamam›n› kapsamal›, koflulsuz olmal› ve bu taahhütte borcun taksitle ödenmesi teklifi de yer alm›flsa, tak- sit miktar ve zamanlar› aç›k-seçik belirtilmifl olmal›d›r.

Borcun tamam›n› kapsamayan taahhüt, geçersiz oldu¤undan, böyle bir taahhüdün yerine getirilmemesi suç say›lmaz48.

Ayn› flekilde, kesin olmayan, koflula ba¤l› ödeme taahhüdü de geçer- siz oldu¤undan, böyle bir taahhüdün yerine getirilmemesi suç say›lmaz49. Taksitlerin miktar ve zamanlar›n›n ödeme taahhüdünde aç›kça belirtil- mifl olmas› gerekir.

Yüksek Mahkeme;

– “Taahhüdü ihlal suçunun oluflabilmesi için, ödenecek toplam mikta- r›n rakamsal olarak belirlenmesi, taraflar›n bu miktar üzerindeki icap ve kabulde bulunmas› gerekece¤ini”50

45 Bknz: 8. CD. 24.03.1994 T. 1938/2814.

46 Bknz: ‹‹D. 22.10.1966 T. 10630/10258.

47 Bknz: ‹‹D. 14.02.1964 T. 1964/2148.

48 Bknz: 17. HD. 24.03.2005 T. 14759/2757; 03.02.2005 T. 10575/611; 27.05.2004 T. 11981/6609 vb.

49 Bknz: 17. HD. 03.03.2005 T. 14733/1840; 17.10.2002 T. 8605/9755; 22.05.2000 T. 5944/9305.

50 Bknz: 16. HD. 07.07.2008 T. 871/4936; 11.03.2008 T. 1641/1432; 19.02.2008 T.

867/857.

(29)

– “‹lk taksitten sonraki taksit tarihlerinin ve taksit miktarlar›n›n yaz›l- mad›¤› taahhüdün hukuken geçerli olmayaca¤›n›”51

– “Taksit tarihlerinin yaz›l› olmad›¤› ödeme taahhüdünün hukuken ge- çerli olmayaca¤›n›”52

– “Ödeme taahhüdünde ‘ayl›k taksitler halinde ödeme yap›laca¤›’ be- lirtildiyse bunun her ay›n azami son gününe kadar taksitlerin ödene- ce¤i anlam›na gelece¤i ve taahhüdün geçerli olaca¤›n›”53

– “‹kinci ve üçüncü taksitlerin hangi tarihte ödenece¤ine dair aç›k bir gün belirlenmeden yap›lan taahhütün geçersiz olaca¤›n›”54

– “ ‘Borcun bir k›sm›n› daha önce ödedim kalan›n› ise .... tarihinde ödemeyi kabul ve taahhüt ederim.’ biçimindeki taahhüdün –ödeme miktar›n›n belirsizli¤i nedeniyle– hukuken geçerli olmad›¤›n›”55 – “fiikayetçinin (alacakl›n›n) hangi taksitin ödenmemesinden dolay› fli-

kayette bulundu¤unun aç›kça anlafl›lmamas› halinde, mahkumiyet karar› verilemeyece¤ini”56

– “‹lk taksit ödendikten sonra, ikinci taksitin ödenmemesiyle, ‘taahhü- dü ihlal suçu’nun oluflaca¤›n›”57

– “Taksitle ödeme taahhüdünün geçerli say›labilmesi (ve taksitlerin ödenmemesinin suç olabilmesi) için, taksit tarihlerinin, say›s›n›n ve miktar›n›n aç›kça belirtilmesinin zorunlu oldu¤unu”58

– “‹lk taksidin zaman›nda ödenmemesi nedeniyle oluflan suç yerine yeni bir suç oluflturmayan sonraki ihlalin flikayete konu edilemeye-

51 Bknz: 17. HD. 17.05.2001 T. 3016/3097.

52 Bknz: 8. CD. 08.03.1999 T. 559/2911; 17.02.1999 T. 10828/1670.

53 Bknz: 8. CD. 05.02.1998 T. 10828/1187.

54 Bknz: 8. CD. 09.06.1997 T. 8450/9188.

55 Bknz: 8. CD. 29.05.1997 T. 7326/8555.

56 Bknz: 8. CD. 20.03.1997 T. 2531/4060; 03.03.1997 T. 2053/2578; 17.02.1997 T.

991/1740.

57 Bknz: 8. CD. 30.09.1996 T. 10433/11652; 04.04.1996 T. 3186/4983.

58 Bknz: 8. CD. 22.05.1996 T. 6149/7390; 03.04.1996 T. 3902/4817; 14.03.1996 T.

2196/3626.

(30)

ce¤ini”59

– “Taahhütte ödeme tarihi olarak belirtilen Kas›m / 1990 tarihinin ‘31 Kas›m 1990’ olarak alg›lanmas› ve taahhüdün geçerli kabul edilme- si gerekece¤ini”60

– “Borçlunun ‘borcunun tamam›n› A¤ustos/1990’da ödeyece¤im’ flek- lindeki beyan› üzerine, borçluya ‘1 A¤ustos 1990 tarihinde borcun ödenmesini’ kabul etti¤ini bildiren alacakl›n›n bu kabulü ile geçerli bir taahhüt oluflmufl olmayaca¤›n›”61

– “‘Taahhüdü kabul bildirisi’nin, ilk taksiti ödemifl olan borçluya, ikin- ci taksit tarihinden önce tebli¤ edilmifl olmas› halinde, ikinci taksi- din ödenmemesiyle taahhüdü ihlal suçunun oluflaca¤›n›”62

– “Takip kesinlefltikten sonra, haciz s›ras›nda yap›lan taahhüdün ge- çerli olaca¤›n›”63

– “ ‘Her ay ödenmesi’ taahhüt edilen borç taksidinin ay›n son gününe kadar ödenmesinin mümkün oldu¤unu”64

– “ ‘May›s ay›n›n sonunda borcu ödeyece¤ini’ bildiren borçluya ‘30 May›s’ itibariyle taahhüdü kabul bildirisi gönderilse dahi ‘May›s ay›- n›n 31 çekti¤inden bahisle’ –May›s ay›n›n sonunda borcunu ödeme- yen borçlu hakk›nda– ‘beraat karar›’ verilemeyece¤ini”65

belirtmifltir.

ç) Borçlunun, ödeme taahhüdünü yerine getirmemifl olmas›n›n suç tefl- kil edebilmesi için, takip kesinlefltikten sonra borçlu taraf›ndan taahhütte bulunulmufl olmas› gerekir.

59 Bknz: 8. CD. 07.03.1996 T. 1664/3121.

60 Bknz: 8. CD. 15.10.1991 T. 8276/9387.

61 Bknz: 8. CD. 13.06.1991 T. 4762/6956.

62 Bknz: 8. CD. 25.01.1990 T. 1108/735.

63 Bknz: 8. CD. 28.01.1988 T. 10330/584; 12. HD. 10.11.1986 T. 13298/11958.

64 Bknz: 12. HD. 20.11.1975 T. 10429/9914.

65 Bknz: ‹‹D. 26.11.1971 T. 11989/11974.

(31)

Yüksek Mahkeme;

– “Ödeme (icra) emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebli¤ edil- memesi halinde takip kesinleflmemifl olaca¤›ndan bu aflamada taah- hüdü ihlal suçunun oluflmayaca¤›n›”66

– “Usulüne ayk›r› olarak yap›lan tebligat›n ö¤renildi¤inde geçerli ola- ca¤›n›, hakk›nda yap›lan icra takibini haricen ö¤renen borçlunun iti- raz etmemifl olmas› ile takibin kesinleflmifl olaca¤›n› ve yap›lan öde- me taahhüdünün de geçerli olaca¤›n›”67

– “Borçlu san›k ad›na ç›kart›lan ödeme emrinin ayn› takipteki di¤er borçluya tebli¤ edilmesi halinde takibin kesinleflmeyece¤ini ve yap›- lan taahhüdün geçerli olmayaca¤›n›”68

– “Henüz ‘ödeme (ya da icra) emri’ tebli¤ edilmeden ve takip kesinlefl- meden yap›lan taahhüdün geçerli olmad›¤›n›”69

– “Ödeme (icra) emrinin tebli¤inden sonra ancak ödeme (icra) emrin- deki itiraz süresi geçip, takip kesinleflmeden, borçlunun icra daire- sinde yapaca¤› ödeme taahhüdünün ancak ‘takibe itiraz› olmad›¤›n›

ve ‹‹K’nun 20. maddesindeki sürelerden feragat etti¤ini’ aç›kça be- lirtmesi halinde geçerli hale gelece¤ini ve bu taahhüde uyulmama- s›n›n suç say›laca¤›n›”70

– “Süresinde icra dairesine itiraz ederek takibi durdurmufl olan borç- ludan ‹‹K. 75’deki koflullar gerçekleflmeden (mahkemeden ‘itiraz›n iptali’ ya da ‘itiraz›n kald›r›lmas›’ karar› al›nmadan) borçludan al›nan taahhüdün geçerli olmayaca¤›n›”71

66 Bknz: 17. HD. 03.03.2005 T. 14733/1840; 03.10.2002 T. 8304/8974; 07.02.2002 T. 728/574 vb.

67 Bknz: CGK. 17.11.1998 T. 8-284/351.

68 Bknz: 8. CD. 26.04.2004 T. 8426/7328; 31.01.2002 T. 89/427; 29.05.2000 T.

8234/9784 vb.

69 Bknz: 17. HD. 12.04.2004 T. 1816/4500; 8. CD. 03.02.2000 T. 440/1522;

14.12.1998 T. 15865/16730 vb.

70 Bknz: 17. HD. 16.10.2002 T. 8321/9622; 13.03.2002 T. 352/1294; 14.01.2002 T.

314/17 vb.

71 Bknz: 17. HD. 18.04.2002 T. 2912/2669; 8. CD. 01.06.2000 T. 12574/10175.

(32)

– “Hakk›nda 6183 say›l› Amme Alacaklar›n›n Tahsil Usulü Hakk›nda- ki Kanun hükümlerinin uygulanaca¤› icra takiplerinde ‹‹K. 340’a gö- re taahhüdü ihlal suçunun oluflmayaca¤›n›”72

– “Yenileme bildirisi gönderilmeden, takipten düflmüfl olan dosyada yap›lan haciz s›ras›nda al›nan taahhüdün geçerli olmayaca¤›n›”73 – “Yetki itiraz›ndan vazgeçmemifl olan borçlu-san›k hakk›nda yap›lan

takip kesinleflmemifl olaca¤›ndan ödeme taahhüdünün de geçersiz olaca¤›n›”74

– “Ödeme taahhüdünün yer ald›¤› icra takibinin icra mahkemesince iptaline karar verilip, bu karar›n da kesinleflmifl olmas› halinde öde- me taahhüdünün hukuki dayanaktan yoksun hale gelece¤i ve at›l›

suçun oluflmufl olmayaca¤›n›”75

– “Kambiyo senetlerine özgü takiplerde borca ve imzaya itiraz –icra mahkemesinden ayr›ca karar getirilmedikçe– takibi durdurmad›¤›n- dan, dosyadaki taahhüdünü yerine getirmeyen borçlu hakk›nda ‘ta- ahhüdü ihlal suçu’ndan dolay› mahkumiyet karar› verilmesi gereke- ce¤ini”76

– “Takibin ehliyetsizlik nedeniyle geçersiz olmas› halinde, yapt›¤› ta- ahhüdü ihlal eden borçlu hakk›nda mahkumiyet karar› verilemeye- ce¤ini”77

– “Borçlunun, takip kesinleflmeden yapt›¤› taahhütten, takibin daha sonra itiraz üzerine durdurulmas› halinde sorumlu tutulamayaca¤›- n›”78

72 Bknz: 17. HD. 13.12.2001 T. 7076/10845.

73 Bknz: 17. HD. 20.09.2001 T. 7460/6886; 8. CD. 06.11.2000 T. 17191/18136;

21.06.2000 T. 11715/11592 vb.

74 Bknz: 17. HD. 10.04.2000 T. 8759/6090.

75 Bknz: 8. CD. 23.02.1998 T. 1305/2272; 22.05.1996 T. 5904/7381.

76 Bknz: 8. CD. 10.10.1996 T. 9671/12385.

77 Bknz: 8. CD. 18.09.1996 T. 10612/10967.

78 Bknz: 8. CD. 24.10.1995 T. 12892/13818; 30.05.1995 T. 4598/7790.

Referanslar

Benzer Belgeler

Öğrencilerin bilimsel sorgulamanın doğasını anlamadan (knowledge about nature of scientific inquiry), bilimsel sorgulama prosedürlerini bilme- leri (knowledge about

Avrupa Birliği Hukukunun özelliği konuya yeni bir yaklaşım ge- tirmesindedir 17. Ayırımcılığa karşı makro ekonomik düzeyde objektif mücadele, ancak daha geniş bir

(6) Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya

Manevi tazminat ve çalışma karşılığı maddi tazminat istemleri yönünden, ilk görüşmede karar nisabı sağlanamamış; yapılan ikinci görüşmede ise, diğer

Bununla birlikte koruma tedbirleri; doğrudan doğruya kişilerin temel hak ve özgürlüklerine yönelik bir takım kısıtlamalar ve ihlaller içerdiğinden; özellikle

Hastanemiz Radyoloji Bölümü Girişimsel Radyoloji Ünitesinde alt ekstremite tıkayıcı arter hastalığı olan, 38-64 yaş aralığında, 1 kadın 20 erkek, toplam

In this study, optimal design of the transversely vibrating Euler–Bernoulli beams segmented in the longitudinal direction under different end conditions is discussed and it is aimed

Gedik, 2008’den beri Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) ultra hızlı lazerleri kullanarak topolojik yalıtkanlar ve yüksek sıcaklık süper iletkenleri