• Sonuç bulunamadı

Sosyo ekonomik ve kültürel yaşantıların moda tasarımı öğrencilerinin koleksiyonlarına ve tasarım değerlerine yansıması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sosyo ekonomik ve kültürel yaşantıların moda tasarımı öğrencilerinin koleksiyonlarına ve tasarım değerlerine yansıması"

Copied!
149
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ

ANABİLİM DALI

SOSYO EKONOMİK VE KÜLTÜREL YAŞANTILARIN MODA

TASARIMI ÖĞRENCİLERİNİN KOLEKSİYONLARINA VE TASARIM

DEĞERLERİNE YANSIMASI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan

Esra SEÇİM

ANKARA

Şubat, 2013

(2)
(3)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ

ANABİLİM DALI

SOSYO EKONOMİK VE KÜLTÜREL YAŞANTILARIN MODA

TASARIMI ÖĞRENCİLERİNİN KOLEKSİYONLARINA VE TASARIM

DEĞERLERİNE YANSIMASI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Esra SEÇİM

Danışman: Doç. Dr. Emine KOCA

ANKARA

Şubat, 2013

(4)

Esra SEÇİM’in “SOSYO EKONOMİK VE KÜLTÜREL YAŞANTILARIN MODA

TASARIMI ÖĞRENCİLERİNİN KOLEKSİYONLARINA VE TASARIM

DEĞERLERİNE YANSIMASI” başlıklı tezi ……… tarihinde, jürimiz tarafından Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Adı- Soyadı İmza

Başkan ... ... Üye(Tez Danışmanı) ... ... Üye: ... ... Üye: ... ... Üye: ... ...

(5)

ii ÖNSÖZ

Tarihsel süreç içinde yaratıcılığın, her zaman toplumsal ve kültürel yapı ile birlikte yol aldığı görülmüştür. Bir ülkenin iklimi, doğası, dini inançları, ekonomisi, teknolojisi ve daha dar kapsamda içinde bulunulan aile bile çevre olarak yaratıcılığı etkilemektedir.

Her birey farklı yaratıcılık ve estetik algı eşiklerine sahiptir ve yetiştikleri ortam nedeniyle bireysel farklılıklar gösterirler. Bu nedenle; moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin sosyo-ekonomik ve kültürel yaşantılarının, yaratıcı düşünmelerini ve estetik algılarını etkileyip etkilemediği ve bunun koleksiyon dersi çıktılarına nasıl yansıdığı araştırmanın çıkış noktasını oluşturmuştur.

Araştırmanın birinci bölümünde moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin yaşadıkları sosyal çevreleri ve kültürel yapılarının, oluşturdukları koleksiyonlarına yansımaları değerlendirilerek çalışmanın amacı ve önemi açıklanmıştır.

İkinci bölümde, konuyla ilgili genel kavramsal ve teorik bilgilerin açıklandığı literatür araştırmasına yer verilmiştir. Literatür bölümünde tasarım, yaratıcılık ve bu unsurları etkileyen faktörler yer almaktadır. Ayrıca bu konuda yapılmış ilgili araştırmalar incelenerek çalışmanın gerekliliği ortaya konulmuştur.

Üçüncü bölümde, araştırmanın planlanması ve yürütülmesinde kullanılan evren, örneklem, verilerin toplanması ve analizinde kullanılan ilgili materyal ve yöntemler açıklanmıştır.

Çalışmanın dördüncü bölümünde, Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Moda Tasarımı Eğitimi Anabilim Dalında eğitim gören son sınıf öğrencilerinin ve ailelerinin demografik özellikleri, kültürel yaşantıları, koleksiyon tasarımında yaşadıkları problemler, bölümlerine olan ilgi ve tutumları araştırmacı tarafından hazırlanan ölçme aracıyla ölçülmüş ve elde edilen veriler analiz edilerek öğrencilerin koleksiyonlarında ki tasarımların değerlerine yansımaları değerlendirilmiştir.

Araştırmanın son bölümünde ise, araştırmada elde edilen bulguların değerlendirme sonuçlarına ve önerilere yer verilmiştir.

(6)

iii

Öncelikle, çalışmanın her aşamasında akademik bilgisini, desteğini ve ilgisini esirgemeyen, kaynaklara ulaşmamda bana yol gösteren, tez danışmanım, Sayın Doç. Dr. Emine KOCA’ ya katkılarından dolayı saygıyla teşekkürlerimi borç bilirim.

Çalışma sonunda elde edilen verilerin istatistiksel çözümlemesinde büyük yardımları olan, Sayın Doç. Dr. Murat ATAN’ a teşekkürlerimi sunarım.

Bu çalışmanın tüm aşamalarında beni yüreklendiren, sabır ve desteğini esirgemeyen Sevgili eşim Veysel Seçim’e, babam Sayın Orhan Uğur’ a, dünyaya ilk gözümü açtığım günden bugüne hayatıma ışık tutan annem Sayın Saffet Uğur’ a ve fikirlerini esirgemeyip beni cesaretlendiren ablam ve kardeşim Sayın Lale ve Sıla Uğur’a sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

(7)

iv ÖZET

SOSYO EKONOMİK VE KÜLTÜREL YAŞANTILARIN MODA TASARIMI ÖĞRENCİLERİNİN KOLEKSİYONLARINA VE TASARIM DEĞERLERİNE

YANSIMASI

SEÇİM, Esra

Yüksek Lisans, Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalı Tez Danışmanı: Doç. Dr. Emine KOCA

Şubat - 2013, 137 Sayfa

Farklı aile ve sosyal çevrelere sahip öğrencilerin, estetik, yaratıcılık, yenilik kavramlarını içinde barındıran tasarım olgusuna bakış açıları çeşitli değişkenlerden etkilenebilmektedir. Bu bağlamda, araştırmada moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin sosyo-ekonomik ve kültürel yaşantılarının, hazırladıkları koleksiyonlarının sembolik ve fonksiyonel tasarım değerleri üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

2010-2011 eğitim öğretim yılı Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı Eğitimi Bölümü, Moda Tasarımı Eğitimi Anabilim Dalı 4. sınıf koleksiyon hazırlama dersinde, aynı tema üzerinde tasarım yapan toplam 49 öğrenci araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmanın verilerinin toplanmasında, araştırmacı tarafından hazırlanan anket formu ve tasarım değerlendirme formu olmak üzere iki ayrı ölçme aracı kullanılmıştır. Öğrencilerin belirlenen tema doğrultusunda hazırladıkları koleksiyonları, Gazi Üniversitesi, Mesleki Eğitim Fakültesi, Moda Tasarımı Eğitimi Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden ve araştırmacıdan oluşan 3 kişilik bir komisyon tarafından, tasarım değerlendirme ölçeğindeki kriterler doğrultusunda değerlendirilmiştir.

Araştırma sonucunda elde edilen verilerin analizi istatistiksel paket programı ‘SPSS 11.5’ kullanılarak analiz edilmiştir. Değişkenlerin farklılık oluşturup oluşturmadığını belirlemek için tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Farklılığın olduğu durumlarda farklılığın kaynağını belirlemek üzere ANOVA sonrası çoklu grup karşılaştırılmalarında LSD testi uygulanmıştır. Ölçeklere ilişkin karşılaştırmalara geçmeden önce veri setinin normal dağılıma uygun olup olmadığı

(8)

v

Kolmogorov-Smirnov testi ile belirlenmiştir. Giysi Tasarım Değeri Belirleme ölçeğindeki kriterlere göre öğrencilerin tasarımların değerlendirmesini yapan iki öğretim üyesi ve bir araştırmacıdan oluşan komisyonun verdikleri puanların karşılaştırılmasında ‘Kruskal Wallis H’ testi kullanılmıştır. Son aşamada ise, öğrencilerin koleksiyonlarının tasarım değerlerine etki eden değişkenlerin yönü ve değişkenlerin etkileşimlerin nasıl olduğunu belirlemek için korelasyon analizi yapılmış elde edilen değerler yorumlanmıştır.

Araştırma sonucunda; öğrencilerin büyük bir çoğunluğun estetik değer ve beğenilerinin oluşmasında yakın çevrelerinden etkilendikleri ve babaları farklı mesleklere sahip öğrencilerin, fonksiyonel değerler ve tasarım değerlendirme toplam puanları arasında istatistiksel anlamlı bir farklılık olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin çevrelerindeki kişilerin giyim tarzları ile giysi tasarım değeri belirleme ölçeği ortalamaları karşılaştırıldığında, sembolik değerler ve tasarım değerlendirme toplam puanları arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık olduğu gözlenmiştir. Alanlarıyla ilgili tutum ve davranış puanları yüksek olan öğrencilerin, sembolik tasarım değeri puanlarının diğer öğrencilerden yüksek olması, öğrencilerin sosyo-ekonomik ve kültürel yaşantılarının, koleksiyonlarının sembolik ve fonksiyonel tasarım değerleri üzerindeki etkilerini gösteren önemli bir sonuç olarak görülmüştür.

Anahtar Kelimeler: Moda Tasarımı, Giysi Tasarımı, Tasarım süreci, Tasarım değeri, Koleksiyon, Yaratıcılık

(9)

vi ABSTRACT

REFLECTION OF SOCIO-ECONOMIC AND CULTURAL EXPERİENCES OF FASHION DESIGN STUDENTS TO THEİR COLLECTIONS AND DESIGN

VALUES

SEÇİM, Esra

Master, Department of Clothing Industry and Clothing Arts Education Supervisor: Associate Professor Emine KOCA

February-2013, 137 Page

The point of view of students with different family and social environments to the design phenomenon, which includes the terms aesthetic, creativity, innovation can be affected by a variety of parameter. In this context, it is aimed in this study to determine, how effect the socio-economic situation and cultural experiences of fashion design studying students, their symbolic and functional design values of their collections

The three groups of total 49 students, who design on the same theme in collection preparation lesson of 4. Class at Fashion Design Education department of Department of Clothing Industry and Fashion Design of Gazi University Vocational Education Faculty in 2010-2011 academic year constitute the sample (group) of the study. To gather of data of research two different measuring tools: questionnaire prepared by the researcher and design evaluation form are used. Students collections, which are prepared in accordance with the formerly determined theme, was evaluated according to the criteria on design evaluation scale by a commission of 3 persons consisting of faculty instructors of Gazi University, Vocational Education Faculty, Department of Fashion Design Education and researchers. As a result of the research obtained data was analysed by using statistical package program 'SPSS 11.5. To determine whether the variables create differences or not, one-way analysis of variance (ANOVA) was used. Cases, in which there is difference, for the determining the source of this difference after ANOVA, LSD test was applied in multi-group in comparisons. Before comparison of scales it was determined by Kolmogorov-Smirnov test, whether the data set was normally distributed or not. According to the criteria of Cloth Design

(10)

vii

Value Determining Scale for the comparing the points, which was given by the commission consisting of two faculty instructors and a researcher, who evaluate the designs of students, ‘Kruskal-Wallis H’ test was used. In the last stage, to determine the direction of variables that affect design values of collections of students and how the interactions of variables with each other, correlation analysis was conducted; and the obtained values was interpreted.

At the end of research it is determined, that in the formation of their aesthetic value and admiration a large majority of students are affected by their environment and there is statistically pointed difference between total scores, which derive from functional values and design evaluation, of the students whose fathers have different occupations. By comparing clothing styles of people around students and Cloth Design Value Determining Scale tools it was observed, that there is a statistically pointed difference between symbolic values and total score of design evaluation. That the students, whose scores of attitude and behaviour are high, have higher scores of symbolic design value than other students has been observed as an important result, which shows the effect of their socio-economic and cultural experiences on the symbolic and functional design values their Collections.

Keywords: Fashion Design, Clothing Design, Design Process, Design value, Collection, Creativity

(11)

viii

İÇİNDEKİLER

JURİ ONAY SAYFASI ... i

ÖNSÖZ ... ii ÖZET ... iv ABSTRACT ... vi İÇİNDEKİLER ... viii TABLOLAR LİSTESİ ... xi 1. GİRİŞ ...1 1.1. Problem ...4 1.2. Amaç ...4 1.3.Önem ...4 1.4. Varsayımlar ...6 1.5. Sınırlılıklar ...6 1.6. Tanımlar ...6

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ...8

2.1. Kavramsal Çerçeve ...8

2.1.1. Tasarım ...8

2.1.1.1. Tasarım Eğitimi ... 10

2.1.1.2. Tasarımı Etkileyen Faktörler ... 12

2.1.1.2.1. İnsana Yönelik Faktörler ... 12

2.1.1.2.2. Teknik Faktörler ... 14

2.1.1.2.3. Ekonomik Faktörler ... 14

2.1.2. Giysi Tasarımı ... 15

2.1.2.1. Giysi Tasarımında Kullanılan Öğeler ve Tasarım Prensipleri ... 17

2.1.2.1.1. Giysi Tasarım Öğeleri ... 18

2.1.2.1.2. Giysi Tasarım Prensipleri ... 21

2.1.2.2. Giysi Tasarım Süreci ... 24

2.1.2.2.1. Giysi Tasarım Sürecini Etkileyen Unsurlar ... 26

2.1.3. Giysi Tasarım Değeri ... 27

2.1.3.1. Giysi Tasarımın Sembolik Değeri... 28

2.1.3.1.1. Moda ve Estetik Değerler... 29

(12)

ix

2.1.3.1.3. Sosyal Değerler ... 32

2.1.3.2. Giysi Tasarımın Fonksiyonel Değeri ... 34

2.1.4. Giysi Tasarımcısı ... 37

2.1.4.1. Giysi Tasarımcısında Bulunması Gereken Özellikler ... 39

2.1.4.1.1. Yaratıcılık ... 42

2.1.4.1.2. Yaratıcılık Sürecinde Aşamalar ... 45

2.1.4.1.3. Yaratıcılığı Engelleyen Faktörler ... 47

2.1.5. Giysi Tasarımında Yaratıcılık ... 51

2.1.5.1. Çevrenin Giysi Tasarımcısının Yaratıcılığına Etkisi ... 53

2.1.5.2. Ailenin Giysi Tasarımcısının Yaratıcılığına Etkisi ... 54

2.1.5.3. Sosyo-Ekonomik Düzeyin Giysi Tasarımcısının Yaratıcılığına Etkisi ... 55

2.1.5.4. Sosyo-Kültürel Yaşamın Giysi Tasarımcısının Yaratıcığılına Etkisi ... 56

2.1.5.5. Cinsiyetin Giysi Tasarımcısının Yaratıcılığına Etkisi ... 59

2.2. İlgili Araştırmalar... 59 3. YÖNTEM... 63 3.1. Araştırma Modeli ... 63 3.2. Evren ve Örneklem ... 63 3.3. Verilerin Toplanması ... 64 3.4. Verilerin Analizi ... 65 4. BULGULAR VE YORUM ... 68

4.1. Öğrencilerin Demografik Özellikleri ... 68

4.2. Alt Problem 1. Öğrencilerin Giyim Tarzı Ve Estetik Beğenilerinin Gelişmesinde Ailesinin ve Çevresinin Etkisi Var Mıdır? ... 72

4.3. Alt Problem 2. Öğrencilerin Demografik Özellikleri Koleksiyonlarındaki Tasarımlarının Fonksiyonel ve Sembolik Tasarım Değerlerini Etkilemekte midir? ... 77

4.4. Alt Problem 3. Öğrencilerin (Ailelerinin) Sosyo-Kültürel Yapılarının Koleksiyonlarındaki Tasarımlarının Fonksiyonel ve Sembolik Değerlerini Etkilemekte Midir? ... 78

(13)

x

4.5. Alt Problem 4. Öğrencilerin Alanlarıyla İlgili Tutum ve Davranışları Koleksiyonlarındaki Tasarımlarının Fonksiyonel ve Sembolik Değerlerini

Etkilemekte Midir? ... 85

4.6. Alt Problem 5. Öğrencilerin Sosyo-Kültürel Yaşantılarının Tasarım Sürecinde Problem Yaşama Düzeylerine Etkisi Var Mıdır? ... 99

4.7. Alt Problem 6. Öğrencilerin Koleksiyonlarının Tasarım Değerlerine Etki Eden Değişkenler Arasında İlişki Var Mıdır? ... 103

5. SONUÇ VE ÖNERİLER ... 106 5.1. Sonuç ... 106 5.2. Öneriler ... 110 KAYNAKÇA ... 113 EKLER ... 123 EK 1. Güvenilirlik Analizi ... 123

EK 2. Anket Formunda Yer Alan Ölçeklere İlişkin Normallik Testi ... 124

EK 3. Tutum ve Davranış Ölçeğine İlişkin Güvenilirlik Analizi ... 125

EK 4. Değerlendirmeci Öğretim Üyesi ile Giysi Tasarım Değeri Belirleme Ölçeği Yargılarına İlişkin Görüşlerin Karşılaştırması ... 126

EK 5. Değerlendirmeci Öğretim Üyesi ile Tasarım Toplam Değerlendirme Puanlarının Karşılaştırması ... 128

EK 6. Sosyo Ekonomik ve Kültürel Yaşantıların Moda Tasarımı Öğrencilerinin Koleksiyonlarına ve Tasarım Değerlerine Yansıması Anket Formu ... 129

(14)

xi

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1.Öğrencilerin Yaş Dağılımı ... 68

Tablo 2.Öğrencilerin Mezun Oldukları Lise Türleri ... 69

Tablo 3. Öğrenci Ailelerinin Eğitim Düzeyi ve Meslekleri ... 70

Tablo 4. Öğrenci Ailelerinin Aylık Gelir Düzeyi Dağılımı ... 71

Tablo 5. Öğrencilerin Ailelerinin Yaşadıkları Yerleşim Birimleri ... 71

Tablo 6. Öğrencilerin Yaşadıkları Yerlerdeki İnsanların Giyim Tercihleri ... 71

Tablo 7. Öğrencilerin Giyim Tarzı ve Estetik Beğenilerini Etkileyen Etmenler ... 73

Tablo 8. Öğrencilerin Giysi Tercihlerine Etki Eden Etmenlerin Önem Derecesi ... 75

Tablo 9. Yaş İle Giysi Tasarım Değeri Belirleme Ölçeği Ortalamalarının Karşılaştırması ... 77

Tablo 10. Mezun Olunan Lise Türü İle Giysi Tasarım Değeri Belirleme Ölçeği Ortalamalarının Karşılaştırması ... 78

Tablo 11. Baba Meslek Türü İle Giysi Tasarım Değeri Belirleme Ölçeği Ortalamalarının Karşılaştırması ... 80

Tablo 12. Baba Meslek Türü LSD Testi Sonuçları ... 81

Tablo 13. Öğrencilerin Çevrelerindeki Kişilerin Giyim Tarzı ile Giysi Tasarım Değeri Belirleme Ölçeği Ortalamalarının Karşılaştırması ... 82

Tablo 14. Giysi Tasarım ile İlgili LSD Testi Sonuçları ... 83

Tablo 15. Aile Bireylerinin Kültürel Davranışları ... 84

Tablo 16. Öğrencilerin Alanlarıyla İlgili Tutum ve Davranışları ... 85

Tablo 17. Öğrencilerin Alanıyla İlgili Tutumları İle Sembolik ve Fonksiyonel Değerler Toplam Puan Ortalamalarının Karşılaştırması ... 87

Tablo 18. Moda ve Tasarımla İlgili LSD Testi Sonuçları ... 88

Tablo 19. Öğrencilerin Alanıyla İlgili Tutumları İle Sembolik ve Fonksiyonel Değerler Toplam Puan Ortalamalarının Karşılaştırması ... 89

Tablo 20. Modacıların tarzlarını ilgili LSD Testi Sonuçları... 90

Tablo 21. Öğrencilerin Alanıyla İlgili Tutumları İle Sembolik ve Fonksiyonel Değerler Toplam Puan Ortalamalarının Karşılaştırması ... 91

Tablo 22. Her Sezonun Trendlerini İlgili LSD Testi Sonuçları ... 92

(15)

xii

Tablo 24. Öğrencilerin Alanıyla İlgili Tutumları İle Sembolik ve Fonksiyonel

Değerler Toplam Puan Ortalamalarının Karşılaştırması ... 94

Tablo 25. Televizyonda İzlenilen Yapımlardaki Kişilerin Giysi Özellikleri İlgili LSD Testi Sonuçları ... 95

Tablo 26. Karşınızdaki kişinin giysisi ilgili LSD Testi Sonuçları ... 96

Tablo 27. Öğrencilerin Alanıyla İlgili Tutumları İle Sembolik ve Fonksiyonel Değerler Toplam Puan Ortalamalarının Karşılaştırması ... 97

Tablo 28. İncelenen Tasarımların İlgi Çeken Ayrıntıları İlgili LSD Testi Sonuçları ... 98

Tablo 29. Boş Zamanlarda Giysi Tasarlamakla İlgili LSD Testi Sonuçları ... 99

Tablo 30. Giysi Tasarım Sürecinde Karşılaşılan Problemler ... 100

Tablo 31. Sosyal Çevre Giyim Tarzı İle Tutum – Davranışlar ve Giysi Tasarımında Karşılaşılan Problemler Ölçeği Yanıt Ortalamalarının Karşılaştırması ... 102

Tablo 32. Giyim İlgili LSD Testi Sonuçları ... 103

(16)

1. GİRİŞ

Bireyler yaşadıkları toplumun kültürel özelliklerini, kişiliklerini ve yaşam tarzlarını giysilerine yansıtmaktadırlar. Kişilerin zevkleri, beğenileri, ekonomik ve sosyal durumları ve ait oldukları grupları hakkında fikirler veren giyinme, aynı zamanda kültürel ve sosyal bakımdan ortak zevkler geliştirme ve paylaşma olgusunu gerçekleştirerek evrenselleşmeye yönlendirmede büyük etkendir. Bu nedenle giyim ve moda çağın insanının yaşamında önemli yer tutmakta ve dolayısıyla giyim sektörünü de farklı çabalar içine sokmaktadır. Bir ürünün satılmasında ön planda olan tasarım bu çabaların ilk sırasında yer almaktadır.

Tasarım, daha önce algılanmış olan nesne veya olayın bilinçte meydana getirdiği oluşumdur. Bir ürünü ortaya koymak adına düşünsel veya uygulamalı çalışmalar süreci olan tasarım, yapılması düşünülen şey, olması veya yapılması istenen şeyin zihinde aldığı biçim olarak da tanımlanabilmektedir (Bilgen, 1993:31-32).

Giysi tasarımı; hitap edilecek kitlenin sosyo-kültürel-ekonomik yapısı ve yaşam felsefeleri doğrultusunda tasarımcının, etkilendiği tema veya hikayenin çok yönlü niteliklerini, yenilikçi bir biçimde, yaşam döngüleri içerisine yerleştirip biçimlendirdiği, yaratıcı insan faaliyetinin somutlaşmış ürünüdür. Giyside tasarım, özellikle pazarlama sürecinde, görsel anlam ve çekicilik aracı ve artı değer olarak değerlendirilse de, görsellikten öte değerler içeren geniş kriterler yelpazesinde çalışan bir disiplindir. Bu değerlerin, hitap edilen kitlenin yaşam tarzları, kişilik özellikleri ve yaşam felsefelerine göre farklı düşünceleri yansıtan özgün giysi tasarımlarında ustalıkla kullanılması iki şeyi içinde barındırır, birincisi tasarımı ortaya çıkaran yaratıcı faaliyet, ikincisi bu faaliyetin sonucu olarak ortaya çıkan ürün- tasarımıdır (Koca ve Koç, 2009:36).

Moda tasarımı alanında tasarım sürecini organize edebilen, yüksek yaratıcılık gücüne sahip, problemlere uygun çözümler bulabilen, bilimsel araştırmalara dayalı ve estetik değerleri barındıran, özgün ve çağdaş niteliklerde tasarımlar yaratabilen tasarımcılara gereksinim duyulması, moda, tasarım ve tasarımcı kavramlarının ön plana çıkmasına neden olmuştur. Bu bağlamda, farklı, yeni, tasarım değerleri yüksek koleksiyonlar hazırlayabilecek moda tasarımcılarının eğitimi ve tasarımcıların sahip

(17)

olması gereken özellikler de önem kazanmıştır (Koca ve Koç 2009:34). Tasarımla elde edilen farklı tarz ve model özelliklerinin tüketici beğenisi açısından ne kadar önemli olduğu dikkate alındığında, bir giysinin tasarım değeri ve tasarımcısı arasındaki ilişkinin de o kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.

Bir ürünün tasarım değeri sembolik değerler ve fonksiyonel değerlerden oluşur. Giysinin sembolik değerini süsleme, moda, grup ilişkileri, fonksiyonel değerini ise koruma ve işlevsellik gibi özellikleri belirlemektedir (Koca, Koç ve Çotuk 2009:90). İşlev, diğer bir adıyla fonksiyon, en basit tanımı ile, ortaya konan ürünün bir amaca hizmet etmesidir. Trendler doğrultusunda renk, siluet, doku gibi tasarım elemanlarının ahenk içinde yorumlandığı sembolik değeri yüksek bir giysi tasarımının tasarım değeri de aynı oranda artacaktır.

Giysi tasarımının oluşumunda hayal gücü, sezgi, beceri öğelerinin de olması gerekmektedir. Aynı zamanda bir giysi çalışmasının tasarım niteliği taşıması için belirlenmiş bir amaçtan yola çıkarak belli bir düşünceyi yansıtması ve özgün bir çalışma ortaya çıkararak yaratıcılık değeri içeren bir sonuç elde etmesi zorunludur (Tansoy, 1994:72).

Bütün bu faaliyetlerde görev alacak tasarımcı, moda temalarını kendine göre yorumlayan ve ürünlere yansıtan kişi olarak tanımlanabilir. Tasarımcı; insanların gereksinimlerini karşılayarak en üst düzeyde estetik, fonksiyonel tasarımları gerçekleştirmede, bunu yaparken de yaratıcılığın gücünü kullanmaktadır. Kalıtımsal olan yetenek ile öğrenilebilir olan yaratıcılık tasarımcının geçmişinden aldığı bilgi ve sezgi gücünü gelecekle birleştirerek tasarımlarını oluşturmaktadır (Kutlu;2001:11).

Öğrenilebilir yaratıcılık bireye aileden gelir. Aile, bizi etkileyen ilk faktördür. Genetik kalıtım, ailenin tutumu, çocuğa davranışları, anne babanın toplumsal yaşamda üstlendiği rol çocukları büyük ölçüde etkiler. Aile yaratıcılığın gelişmesinde önemli rol oynar. Çocuğa karşı demokratik bir tavır ona karar verebilme yetisi kazandırır ve yaratıcılığını etkiler. İnsanın yaratıcılığını etkileyen faktörler aileden okula, içinde bulunulan toplumda çok geniş bir yelpazeyi oluşturur.

Bireylerin, yaratıcı düşünce gelişmesinde, doğumunda itibaren ailenin ekonomik durumunun da etkisinin önemli olduğu düşünülmektedir. Ailenin sosyo-ekonomik durumu incelenirken ailenin gelir düzeyi, evin bulunduğu muhit, aile

(18)

üyelerinin yaşadığı sosyal çevre ve toplum içerisindeki sosyal statüleri akla gelmektedir, kişinin ve ailesinin ait olduğu sosyal sınıf ve bunların içerisinde yaşadığı sosyal çevre insana hayatta bir takım kolaylıklar ve zorluklar sağlayabilmektedir.

Farklı sosyal çevrelerde yaşayan kişilerin kültürel yapılarını oluşturan düşünce, davranış ve geleneksel öğelerin yanı sıra yaşadıkları sosyal çevre, yaş, cinsiyet ve ekonomik koşullar da kişilerin modaya bakış açılarını etkilemektedir (Koca, 2008:179).

Ailenin ekonomik durumu yüzünden fertlerin, kişilik gelişimlerinin farklılık göstermesi, çocukların yaratıcılıklarında da farklılık gösterip göstermediği araştırılması gereken bir konudur. Bu bağlamda sosyo-ekonomik ve kültürel yaşantı bireyin her yönden gelişimine; estetik beğeniye, düşünce biçimine, olayları algılama-yargılama tutumuna, sosyalleşmesine, iletişime girebilmesine, toplumda ki yerini almasına, topluma uyum sağlayabilmesine, yapıcı, yaratıcı, eleştirici biçimi özümlemesine, kişiliğinin biçimlenmesine etki edebilmektedir. Kişi sosyal bir varlık olduğuna göre, sosyal bir çevrede yaşamaktadır. Yaşadığı çevredeki gelenek ve görenekler insanların yaratıcı düşünme yeteneğini ve estetik değerlerini etkileyen önemli bir faktör olduğu düşünülmektedir.

Bu doğrultuda kişiler hangi sosyal kural ve ilkeler doğrultusunda bilerek ya da bilmeyerek kendi yaratıcılığının etkilenebilineceğinin ya da estetik beğenilerinin değişebileceğinin farkında mıdır? Ya da bir başka deyişle kişiler sahip olduğu yaratıcı potansiyelle birlikte, hangi kültürel ve sosyal unsurların bu potansiyeli baskı altına aldığını ya da tetikleyeceğini görebilmekte midir?

Bu durumda her birey farklı yaratıcılık ve estetik algı eşiklerine sahiptir ve yetiştikleri ortam nedeniyle bireysel farklılıklar gösterirler. Bu nedenle; moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin sosyo-ekonomik ve kültürel yaşantılarının, yaratıcı düşünmelerini ve estetik algılarını etkileyip etkilemediği ve bunun koleksiyon dersi çıktılarına nasıl yansıdığı araştırmanın çıkış noktasını oluşturmuştur.

(19)

1.1. Problem

Moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin yaşadıkları sosyal çevreleri ve kültürel yapılarının, oluşturdukları koleksiyonlarında ki tasarım değerleri üzerinde etkisi var mıdır?

1.2. Amaç

Bu çalışmada, moda tasarımı eğitimi alan öğrencilerin sosyo ekonomik ve kültürel yaşantılarının, hazırladıkları koleksiyonlarının tasarım değerleri üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Bu genel amaca ulaşmak için belirlenen alt amaçlar aşağıda sunulmuştur.

1. Öğrencilerin estetik beğenilerinin gelişmesinde ailesinin ve çevresinin etkisi var mıdır?

2. Öğrencilerin demografik özelliklerinin koleksiyonlarındaki tasarımlarının fonksiyonel ve sembolik değerlerini etkilemekte midir?

3. Öğrencilerin (ailelerinin) sosyo-kültürel yapılarının koleksiyonlarındaki tasarımlarının fonksiyonel ve sembolik değerlerini etkilemekte midir?

4. Öğrencilerin alanlarıyla ilgili tutum ve davranışları koleksiyonlarındaki tasarımlarının fonksiyonel ve sembolik değerlerini etkilemekte midir?

5. Öğrencilerin sosyo-kültürel yaşantılarının tasarım sürecinde problem yaşama düzeylerine etkisi var mıdır?

6. Öğrencilerin tasarım değerlerine etki eden değişkenler arasında ilişki var mıdır?

1.3.Önem

Moda tasarımı eğitimi ile öğrenciye moda ve giyim konusunda çeşitli bilgi ve beceri kazandırılır. Nitelikli bir tasarımcı olabilmek için ise bilgi ve beceri dışında yaratıcı olmak da gerekir. Tasarım eğitimi doğrudan yeteneğe ve yaratıcılığa dayalı bir eğitimdir. Yaratıcılık, öğrenilebilir ve öğretilebilir olarak kabul edilmektedir. Yaratıcılık kişilerin doğuştan getirdikleri bir özelliktir. Sınırları olmayan, geliştirilebilen bir

(20)

eylemdir. Öğrenilmez, fakat uygun koşullar sağlandığı takdirde geliştirilebilir (San, 2003:79). Bu bağlamda; iyi bir moda tasarımcısı olabilmek için yeteneği olan kişilerin öncelikle yaratıcılık alanında eğitim alması gerekmektedir.

Tasarımcıların bir mühendis gibi teknolojik verilere, bir sosyolog gibi toplumsal değerlere, bir psikolog gibi algılama ve değerlendirme olgusuna ve yaratıcılığını kısıtlayacak engelleri aşabilecek öz değerlendirme yetisine sahip olması gerekmektedir (Koca ve Koç, 2009:34-35). Bu nedenle tasarımcının eğitim sürecinde bireysel ve toplumsal faktörlerin yaratıcılığı ne derece etkilediğinin tespit edilmesi ve bu doğrultuda öğrencinin yaratıcılığının geliştirmesine yönelik eğitim programlarının hazırlanması son derece önemlidir.

Moda ile güçlü bağları olan giysi tasarımı, aynı zamanda tasarımcının sosyal yaşantılarıyla da yakından ilişkilidir. Thorstein Veblen, Georg Simmel gibi sosyologların sosyal farklılıklar ve entegrasyon tartışmalarıyla ve moda aktörlerinin sosyal duruşuyla moda arasında bağlantı kurmaları ve modayı sosyal oluşumun özel bir türü olarak vurgulamaları, bu ilişkinin önemini vurgulamaktadır (Koca, 2008:176).

Birçok değişik etken yaratıcılığı olumlu ya da olumsuz bir şekilde etkileyebilmektedir. Kültürel düzeyin düşüklüğü ve maddi yetersizliklerden dolayı kendisinden beklenen davranış değişikliğini ve gizil güçlerini sergileyecek ortamlar bulamayan bir birey, eğitim alanında, yaratıcılığını sergileyebileceği her türlü olanağa sahip olan başka bir çocuğa göre daha şanssız sayılabilmektedir.

Yaşanan sosyal yapının temelini oluşturan kültürel faktörler, ekonomik ve psikolojik etkenler kişilerin anlayışlarını, zevklerini ve davranışlarını biçimlendirmektedir. Bireysel beğenilerin bölgelere, zaman dilimlerine ve bireysel niteliklere göre değişen sayısız çeşitlerine rastlanır (Koca, 2008:177). Bu durumun yansımalarının eğitim ortamında da gözlenebilmesi kaçınılmazdır. Bu nedenle, ülkenin değişik bölgelerinde farklı aile ve sosyal çevrelere sahip öğrencilerin, estetik, yaratıcılık, yenilik kavramlarını içinde barındıran tasarım olgusuna bakış açılarının bu değişkenlerden etkilenmesi kaçınılmaz olduğundan, bu çalışma önem taşımaktadır.

(21)

1.4. Varsayımlar

Bu araştırmada;

1. Çeşitli kaynaklardan sağlanan bilgilerin gerçeği yansıttığı, 2. Örneklemin evreni temsil ettiği,

3. Ölçme araçlarındaki soruları öğrencilerin gerçeğe uygun olarak samimi bir şekilde cevaplandırdıkları,

4. Araştırmada kullanılacak yöntem, teknik ve araçların bu araştırmanın amacına uygun olduğu,

5. Veri toplama amacıyla oluşturulan araçların araştırma amacına uygun bilgileri elde etmeyi sağlayabilecek geçerlilik ve güvenilirliğe sahip nitelikte olduğu varsayılmaktadır.

1.5. Sınırlılıklar

Araştırma aşağıda belirtilen sınırlılıklar içinde yürütülecektir.

1. Araştırma 2010-2011 eğitim- öğretim yılında bölümünde Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Anabilim Dalı Moda Tasarım bölümünde okuyan 4.sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır.

2. Çalışma yerli ve yabancı literatür bilgileri ile sınırlıdır.

1.6. Tanımlar

Kültür: Belirli bir grup insanların geleneksel yaşama ve düşünme tarzlarının tümü (Kökalan, 2001:6) .

Moda Tasarımı (Giysi Tasarımı): Bir giysinin çiziminden dikimine kadar, giysi üretiminde kişi ve toplum isteklerinin ve ekonomik şartları göz önüne alarak, bir sonraki modanın eğilimlerini, beğeniye sunma işidir (Olgaç, 2005:66).

(22)

Moda Tasarımcısı: Giyim alanı ile ilgili teknik, teknolojik, sanatsal bilgi ve beceriye sahip, tüketici istekleri, moda ve kullanım alanını dikkate alarak giysi planlayan kişidir (Tansoy, 1994:64).

Tasarım: Genel anlamda tasarım, kişinin gözlem yapma, algılama, görsel not alma, duyumsama, düşünme, eleştirme, yaratma, dışa vurum, değerlendirme gibi tüm duygusal ve düşünsel süreçlerini bütünsel bir şekilde çalıştırarak, çevre ve objeler arasında görsel ilişki kurması sonucunda birtakım eşdeğer formlar yaratması sürecinden oluşur (Koca ve Koç, 2009:35).

Sosyal Tabaka: Bir toplumda yaşama biçimi, maddi imkanları, öğrenim durumu bakımından birbirine benzeyen kişilerin oluşturduğu grup.

Sosyoekonomik Yapı: Aynı anda hem toplumsal hem ekonomik alanı veya aralarındaki ilişkileri ilgilendiren olgu.

Sosyokültürel Yapı: Aynı anda bir toplumu veya toplumsal bir grubu ve kendine özgü olan kültürü ilgilendiren olgu.

Yaratıcılık: Yaratıcılık kavramının Batı dillerindeki karşılığı “kreativitaet, creativity’ dir. Latince “creare” sözcüğünden gelir. Bu sözcük “doğurmak, yaratmak, meydana getirmek” anlamındadır; devingen, dirik (dinamik) bir süreç olma niteliği sözcüğün anlamında saklı bulunmaktadır (San, 2008:13).

(23)

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.1. Kavramsal Çerçeve

2.1.1. Tasarım

Tasarım, bir tasarlama eylemi sonucunda beliren ve asıl yapıtın gerçekleştirilmesi sırasında yönlendirici olan proje, çizim, maket vs. gibi ürünlerin tümüdür. Tasarlama bir bütündür ve bir nesne bir sistem ya da bir olayın amaçlanan bir sonuca göre tanımlanmasıdır (Atan, 2006:335).

Tasarım dar anlamda; gerekli araştırmaları yapıp elde edilen bilgilerden yola çıkarak bir konsept oluşturmak; bu temaya uygun özgün ürünler çizmek, boyamak, bunları etkili biçimde sunmaktır. Geniş anlamda ise trend araştırmaları sonucu oluşturulan konsepte uygun özgün ürünler düşünmek; bunları ilgili kişilere açıklamak; prototiplerini üretmek ya da ürettirmektir (Kastan, 2007:17).

Başka bir tanımla tasarım bir şeyi zihinde biçimlendirme, kurma; tasarımlanan biçim; tasavvur olarak tanımlanır. Bir ürün ortaya koymaya yönelik düşünsel ya da maddi çalışmalar sürecidir (Alparslan,2003:20).

Bu tanımlamalar birleştirilecek olursa tasarımın özetle “düşünme, planlama karar verme ve uygulama süreçleri sonucunda bir durumun belirsiz bir halden daha kesin bir hale geçirilişinin temsil yolu ile gösterilmesidir”. Ancak bu derece karmaşık bir tanımın bile bu eylemi tam olarak karşılayamadığı ve soyut kaldığı görülmektedir.

Giyside tasarım ise, özellikle pazarlama sürecinde, görsel anlam ve çekicilik aracı ve artı değer olarak değerlendirilse de, görsellikten öte değerler içeren geniş kriterler yelpazesinde çalışan bir disiplindir (Koca ve Koç, 2009:37).

Tasarım bir sorunun çözümü için bir plan, fikir ve yaratmadır. Tasarıma bu alanda sanatçı özelliği taşıması gerçeğine karşılık sanatçıdan özgürlüğünün kısıtlanması ile farklılık göstermektedir. Tasarımcı ürünlerinde, üreticinin ve tüketicinin kendisinden

(24)

beklentilerine cevap vermek ve isteklerine göre şekillendirmek durumundadır (Alparslan, 2003:20).

Sanatçı kişiliğiyle tasarımcı; duygu, düşünce ve hayal gücünü çizgiler, renkler gibi fiziki olgulara aktararak ürünü meydana getirir. Tüm bunları kendi amaçları doğrultusunda organize edebilmelidir.

Bu anlamlardan hareketle tasarım; insan gereksinimlerini karşılamayı amaçlayan genel görünüm ve fonksiyonellik içeren bir olgu olarak tanımlanabilir. Ürünün çizimini, kalıbını, planlarını hazırlama ve geliştirme süreci olan tasarımın, bir amacı olmalı ve yaratıcılık değeri içermeli; amaç, bilinç, bütünlük ve kendine özgü görünüm ve tekniğe sahip olma özelliği taşımalıdır.

Tasarım doğası gereği, bütüncül bir yapıya sahiptir. Ayrıca düzen ve tutarlılıkla da yakın ilişkilidir. Tasarım sadece bireyin sanatsal çalışması için değil, kişinin yaşamıyla da bütüncül bir ilişki kurabilmesi bakımından da önemli bir kavramdır.

Tasarlama eylemi, oluşturulacak yapının organizasyonu ile ilgili her türlü faaliyeti içine almaktadır. Ancak bir planlamanın olduğu yerde bir tasarım olgusundan söz edilebilir. Tasarım mesajının doğru ve etkili olabilmesi için tasarım ilkelerinin bilinmesi ve bu bilgilerin nasıl işleneceğinin öğrenilmesi gerekir (Becer, 1997:32-33).

Tasarımcı fikirlerini ifade edebilmek için, anlatım aracı olarak tasarım öğelerinden faydalanır. Bir düzenlemede yer alan "çizgi, biçim, renk, doku, ölçü" gibi temel elemanlar "Estetik Tasarım Unsurları"dır. Bu unsurların değişik materyaller üzerinde bir araya gelip bağlantı kurulması, bazı ilkelere dayalı olarak gerçekleştirilmelidir. Bunlar, ritim, uygunluk, zıtlık, denge ve birlik şeklinde ifade edilen "Tasarım ilkeleri" olarak adlandırılmaktadır. Yapılacak tasarımlarda bunlardan bir ya da birkaçı bir arada kullanılabilmektedir. Bunlardan hangilerinin, ne miktarda kullanılacağı tasarımcının başarısını ortaya koymaktadır (Doruk, 1980:47).

Tasarımda en önemli faktör, ürünün insan için üretilmesidir. Tasarım için tasarımcının yapmış olduğu ön araştırmalar sonucunda sanatsal bilgi ve becerileriyle zihinde oluşturduğu yaratıcı fikirlerinin birleşmesi sonucunda tasarımlama işi başlamaktadır. Tasarımlama işinin özünde, düşünülen şeklin gözlerle iletişim kuracak ve net olarak zihinde sonrada kâğıt üzerinde şekillendirilmesi bulunmaktadır (Çivitci, 2004:91).

(25)

Bir tasarımın oluşabilmesi için; bir konunun olması, ana fikrin yakalanması, bir planın oluşması, planın denetim ve geliştirme çalışmaları gereklidir. Bir planlamanın olduğu yerde tasarım olgusundan söz edilebilir (Olgaç, 2004:43).

Herhangi bir eserin mükemmelliğini sağlayan birçok öğe, ayrı ayrı değerlendirilip çözümlemeye tabi tutularak ortaya bir tasarım çıkarılmaktadır. Bu da öğrenciye tasarım eğitimiyle verilmektedir.

Tasarım, teknolojik araştırma-geliştirme çalışmaları ile sanatsal tasarım ise sanat ve tasarım alanındaki gelişmelerle sağlanabilir. Bu gelişmelere temel teşkil eden eğitim, öğretim programlarının çağın gereklerine göre düzenlenmesi ülkemiz için çok önemlidir.

2.1.1.1. Tasarım Eğitimi

Temel tasarım eğitimi, çağın gereksinimi ve sanat eğitimi anlayışıyla beraber gelişir. Temel tasarım eğitimi; sanatın alfabesi olarak da tanımlanabilecek sanat ilke ve elemanlarının öğretilmesini, öğrencinin yaratıcılığını ortaya çıkarmasına yardım edecek ortamı hazırlayıp, sanat ilke ve elemanlarından yola çıkarak bir senteze, yoruma gidebilmesini içerir (Tuna, 2003:34).

Tasarım eğitiminde öğrenci bir taraftan kavram ve ilkeleri öğrenirken, diğer taraftan da kendisini araştırmaya zorlayan uygulamalı çalışmalarla öğrenimini pekiştirmektedir (Güngör, 2005:1).

Okul öncesinden, yüksek öğretime kadar eğitim kurumlarında tasarım ve sanat eğitiminin işlevleri genel olarak iletişim kurabilme, kültürel aydınlatma, haz duymayı sağlama, eğitime ulusal ve evrensel değerleri kazandırma olarak sıralanırken; yüksek öğretimde bilgi, tecrübe, yaratıcılığı geliştirme ve üretim süreci olarak ön plana çıkmaktadır. Teknik bilgi ve becerisini yorumlama geliştirme ve uygulama aşamalarında günümüz beklentilerine cevap verebilecek tasarımlar, yüksek öğretimde verilen derslerle üretime dönük bir süreçte sağlanabilir.

Eğitimin amacı bilgili, yetenekli ve becerikli insan yetiştirmektir. Bu amaca yönelik olarak mesleki eğitim kişiye o mesleğin gerektirdiği işleri başarıyla yapmak için gerekli bilgilerin verilmesi, yetenek ve becerilerin kazandırılması yönünde

(26)

planlanmaktadır (Başer, 1990:195). Eğitim, tasarımcı olma yolundaki ilk basamaktır ve tasarımcının araştırmacı ve yenilik peşinde koşan yetkin biri olmasını sağlar (Kocaman, 2004:65).

Tasarım eğitimi bireye; tasarım öğelerini, yöntemlerini, ilkelerini, kaynaklarını, araç, gereç ve tekniklerini kullanarak, kendi alanında proje, çizim, maket vb. tasarımları yapabilecek, bilgi, beceriye deneyimleri kazandırır. Yaratıcılığını geliştirir, özgün yapıtlar ortaya komasını sağlar. Bu alandaki üretimin niteliğini olumlu yönde etkiler (Alparslan, 2003:21).

Moda bir ülkenin soyut ve somut kültürel değerlerini, sosyal ve ekonomik durumunu dünyaya tanıtmak açısından önemlidir. Türkiye'nin bu alanda kendini dünyaya kabul ettirebilmesi, ancak iyi bir moda tasarımı eğitimi sonucunda moda tasarımcılarını yetiştirmesi ile sağlanabilir. Moda tasarımcısı olarak topluma yön veren, sanat ve yaratıcılık yönü gelişmiş, kültürel kimliğe sahip ve ülkemizi uluslararası alanda temsil edecek uzman kişiler yetiştirebilmek eğitimle mümkün olabilir. Moda tasarımı eğitimi; gelişen teknolojiye ayak uydurarak, kendi özünü, kültürel kimlik ve kişiliğini göz ardı etmeden, gerekli teknik bilgilere ve araştırmacı ruha sahip, yenilik ve yaratıcılığı ön planda tutan tasarımcılar yetiştirmek açısından önemlidir.

Tasarım eğitimi Gökaydına göre; Çağdaş teknoloji patlaması ile toplumlar geliştikçe, sadece alışkanlık değil, başka temel güçlerin, yeteneklerin de geliştirilmesi önemini ortaya çıkarmıştır. Hele üretim ile üretici insan sosyal ve ekonomik bir bağ içinde olunca, insanın yaratıcı bir eğitimle eğitilmesi, yaratıcı gücün geliştirilmesi, mutlak bir zorunluluk olur. Böylece insanın belli durumlara ayarlı bir robot olmadığı gerçeği kuramlaşır, yasa halini alır (Gökaydın, 1990:4).

Tasarım eğitimi, bireylerin seçtikleri sanat alanında eğitim almalarını sağlayarak bilgi ve beceri kazanmalarını, yeni ve özgün tasarımlar ortaya koyabilmelerini, ilgili alanda deneyim kazanmalarını sağlamaktadır. Tasarım eğitiminin amacı, bilinçaltı ve bilinç üstü düşünce olgusu ve görme duyusunu kendine özgü bir bütün haline getirmektir (Doğar, 2009: 14-25). Görsel kavramlarda tasarım; spesifik bir amacı başaracak biçimde materyal ve biçimlerin bir organizasyonudur (Alakuş, 2003: 55). Tasarım organizasyonu ve süreci, tasarım nesnelerinin çeşitliliğine göre farklılıklar göstermektedir. Tasarım süreci karmaşıktır ve bu süreci etkileyen pek çok faktör bulunmaktadır.

(27)

2.1.1.2. Tasarımı Etkileyen Faktörler

Tasarlama aralarında birlik oluşturan ve belli bir düzen içinde tekrarlanan eylemler dizisi olduğu için bir süreçtir. Tasarım tanımlarından da edinilen bilgilere göre, bu sürecin endüstri üretim sistemlerine bağımlılığı geniş kapsamlı olarak ele alındığında, problemin ortaya konuluşundan, sürecin sonunda bir örnek ürün elde edilişine ve kullanımına kadar geçen zaman dilimlerinde bir çok faktör rol oynamaktadır (Şatır, 1997:3).

Tasarım sürecinin en önemli aşaması tasarlayan kişinin zihninde oluşan fikir aşaması olmasına karşın, bu süreç yalnız kişisel olan bu aşama ile tanımlanmamaktadır. Çünkü tasarım nesnelerine eş değerde, doğru orantılı olarak farklılık göstermektedir. Tasarlamayı etkileyen çok sayıda etken vardır. Her etken ayrı çözüm gerektirir (Şatır, 1997:3)

Tasarım sürecinde mevcut olan aşamalar, bu aşamaların birbirleriyle olan etkileşimleri, tasarım sürecinin başlangıç ve bitiş noktaları, tasarımcının tasarıma yaklaşım biçimine göre değişkenlik gösterebilir. “Tasarım çok yönlü, çok boyutlu bir düşünce ve gerçekleştirme sürecidir. Bu düşünce sürecinin insana özgü olması, bireyler arasındaki farklılaşma oranında sürecin de değişimler geçireceğini, her bireysel uygulamada, aynı konuyu aynı yöntemi işlerken bile farklılaşabileceğini varsaydırır (Şatır, 2004:17). Bu bağlamda tasarım süreci, tasarımcıların kişisel tercihleri doğrultusunda farklılık gösterir.

Yanlış ve eksik tasarlanmış bir ürün, üretim girdileri israfından başka bir şey değildir. Tüketicinin beğenisini kazanacak hem sembolik hem de fonksiyonel değere sahip bir ürün üretmek için tasarımcının amacı; hedeflenen tasarıma yönelik tasarım değerlerini iyi belirleyerek, bir bütünlük ve uyum içinde ürün üzerinde birleştirmektir. Tasarımı etkileyen faktörler; insana yönelik faktörler, teknik faktörler ve ekonomik faktörler şeklinde sınıflandırılmaktadır (Altınok, 1987:23).

2.1.1.2.1. İnsana Yönelik Faktörler

Bir ürününün tasarlanması sırasında başlangıcından bitimine kadar olan her aşamasını sosyal, kültürel, teknolojik, ekonomik, estetik ve bazı alanlardaki fiziksel

(28)

faktörler fazlasıyla etkilemektedir. Tüm bu faktörleri yönlendiren etkenin insan faktörü olduğunu ise unutulmaması gereken bir husustur. Amaç insanı mutlu kılmaktır. Tasarımcı ürününü tasarlarken hitap edeceği halk kesimini yani sosyal çevreyi öncelikle saptamalıdır. Örneğin kırsal kesimde yaşayan bir kişi ile şehirde yaşayan arasında beğeni, zevk ve kullanım amacı vb. bakımından büyük farklılıklar ortaya çıkmaktadır (Saldıray, 1984; İmer, 2003:47).

Günlük hayatta kullanılan eşyalar, belli bir fiziki ihtiyacın sonucu olarak ortaya çıkmıştır. İnsanın çevresindeki eşyalar ile bağı, duyu organları aracılığı ile sağlanır. Buradan hareketle, bir ürünün görme ve diğer duyu organlarına hitabeden özellikleri, o ürünün anlaşılmasına temel teşkil eder. Özellikle göz yoluyla kurulan ilişki, ilk ve en etkili ilişkidir. Bu sebeple tasarımcının, hazırlık, araştırma ve değerlendirme çabaları sonucunda geliştirdiği bir ürünü, fiziki olarak karşı tarafa gösterebilmesi için görme olgusunun hem fizyolojisini hem de algılama kurallarını bilerek hareket etmesi gerekir (Arslan, 2009:29).

Diğer yandan her toplum, bireylerinin davranışlarını değerlendirmek ve denetlemek amacıyla belli kurallar ve değer sistemleri oluşturmuştur. Toplumun kabul edilmiş bir üyesi olmak ancak bu kural ve sistemlere uymakla mümkün olur. Bunun yanı sıra, kişinin psiko-sosyal güven duyabilmesi de kendinin toplum tarafından kabul edildiğine inanması ile olur. Böylece kişi, topluma karşı davranış bazında gösterdiği dikkati, kullandığı eşyaları seçerken de gösterir. Onları kullandığı zaman toplumun diğer üyelerinden göreceği olumlu veya olumsuz tepkiyi düşünür. Bir taraftan da sosyal statüsünü tespit etme ve oynadığı rol açısından eşyaya olan yaklaşımında daima kendi öz değerlerini arar (Altınok, 1987:45).

‘’Tasarımcının toplumun sosyo-kültürel özelliklerini dikkatlice incelemesi ve iyi bir şekilde değerlendirmesi gereklidir. Çünkü tasarımcı tasarımını kime ve ne için yaptığını bilmelidir. Aksi halde yapacağı tasarım üretildiğinde alıcı bulamama durumu ortaya çıkabilir. Estetik özlemler, insan psikolojisinin ayrılmaz parçalarıdır. insanlar bir ürünün ihtiyaca cevap veren fonksiyonel özelliği ile yetinmeyip onun şeklini güzellik kavramlarıyla uygun halde görmek ister. İnsanoğlu her zaman güzelliğe önem vermiş ve zaman içerisinde bu kavramda değişmeler görülmüştür. Herhangi bir eşyada var olan renk, form, ölçü, estetik gibi hususlar insanlar üzerinde değişik psikolojik etkiler oluşturur. Bu bakımdan güzellik üzerine objektif bir ölçü koymak zordur. Ancak, tarihi eserler incelendiğinde görülmektedir ki ölçüler ve bunların meydana getirdiği ahengin ortaya koyduğu "güzellik" belirli bir orana dayanmaktadır. Eski Yunanlılar ve Romalılardan beri insan vücudu üzerinde yapılan etütler, belirli bir oran sisteminin varlığını ortaya çıkarmıştır (Arslan, 2009:29).’’

(29)

2.1.1.2.2. Teknik Faktörler

İnsanın hizmetine sunulan ürünler belli birtakım teknolojik işlem ve aşamalar sonucu üretilir. Bu sürecin, malzeme ve makineye yönelik uyulması mecburi olan fiziki unsurları, tasarımcının amaçladığı ihtiyaca yönelik şekli elde edebilmesinde en önemli kısıtlamalardır. Bir başka deyişle, fonksiyonel ve psikolojik faktörlere göre kağıt üzerinde şekillenen ürünün fiziki bir varlık olabilmesi, ulaşılan şeklin mevcut teknoloji aracılığı ile gerekli malzemeden üretilebilmesine bağlıdır(Arslan, 2009:29).

Bir üretim sürecinin iki önemli unsurundan birisi olan malzeme, üretimi düşünülen tasarımın fiziki özelliklerine uygunluğu kadar, aynı zamanda tasarım bu malzemeden üretilebilir olmalıdır. Çünkü malzeme tasarıyı sadece şekli nitelikler açısından değil, bundan da önce fonksiyonel kullanım açısından etkilemektedir.

Üretim yöntemi faktörü de, malzeme faktörü gibi tasarımı hem etkileyen hem de tasarımdan etkilenen faktördür. Yani üretim yönteminin tasarlanan şekildeki ürünü üretmeye uyması gibi, tasarım şeklinin de üretim yönteminin özelliklerine uyması gerekir. Ayrıca, kullanılacak malzemenin de üretim yöntemiyle arasında yakın ilişkiler vardır (Arslan, 2009:29).

2.1.1.2.3. Ekonomik Faktörler

Ürünler, insanların belli ihtiyaçlarını karşılamak üzere üretilir. Ancak, gerek üretim süreci ve gerekse bunu takip eden kullanım sureci belli bir ortamda gelişir. İhtiyacın, üretilen ürün ile karşılanmasını arzu eden bütün insanlar, bu oluşumun belli bölümlerinden ekonomik faydalar elde etmeyi amaçlarlar (Arslan, 2009:31).

Seri üretim faaliyeti içerisinde tasarlanan ürünler çok sayıda üretildiğinden, bu üretimin gerçekleşmesinde kullanılan malzeme, insan gücü, enerji gibi kaynakların miktarı da büyük olur. Tasarım kararlarındaki yanlışlıklar, bütün bu üretim girdilerinin israfına ve üreticinin pazar kaybetmesine sebep olacaktır. Bundan dolayı, tasarımcının "uygun" ürün tasarlaması hem tüketicinin memnuniyeti ve hem de üreticinin pazarının genişlemesi bakımından önem arz eder. Ancak esas faktör, tasarımcının sözü edilen kaynakları en etkili ve olumlu bir şekilde kullanacak ürün üretmeye yönelmesi

(30)

hususudur. Genel ekonomik faktörler, genel anlamdaki ekonomik faaliyetlerin tasarımcı tarafından unutulmaması gereğini de vurgular( Altınok, 1987:45).

Rasyonel üretim demek, kullanıcının belli ihtiyaçlarına cevap vermektir. Kullanıcı ürünü satın alarak (belli bir karşı değer vererek) bu ihtiyacını giderebileceğini kabul eder. Bu değer değişimi, kullanıcı için optimal seviyede olmalıdır. Bir başka deyişle, kullanıcı satın aldığı ürüne verdiği paranın değerini bulmalı, yerinde bir alışveriş gerçekleştirmiş olmalıdır. Üretilen ürünün parasal olarak karşılığının hesabı biraz karmaşık bir konudur. Bu konuda tasarımcıya düşen görev, (ekonomik faktör olarak) tasarladığı ürünü kullanıcıya en ucuz bir şekilde aktarabilmeyi sağlamaktır (Arslan, 2009:31).

2.1.2. Giysi Tasarımı

Giysi Tasarımı; tasarımcının, etkilendiği tema veya hikayenin çok yönlü niteliklerini, yenilikçi bir biçimde, yaşam döngüleri içerisine yerleştirip biçimlendirdiği, yaratıcı insan faaliyetinin somutlaşmış ürünüdür. Giysi tasarımcısı yaratıcılığını hitap edeceği kitlenin sosyo-kültürel-ekonomik yapısı ve yaşam felsefeleri doğrultusunda somut ürüne dönüştürür (Koca, 2008:36). Bir tasarımın oluşabilmesi için; bir konunun olması, ana fikrin yakalanması, bir planın oluşması, planın denetimi ve geliştirme çalışmaları gereklidir.

Giysi tasarımında önemli olan, görsel düşünüp, görsel iletişim kurabilmeyi ön koşul kabul etmektir. Çünkü giysi tasarımı, kişinin yaratıcılığını geliştirerek kendi sorumluluklarını, kendi kurallarını ve kişiliğini, üründe oluşturmayı sağlar. Giysi tasarımı, genel tasarım bağlamında ele alınırsa, bir fikri, ürüne dönüştürme çabası ve bugünün olanaklarıyla yarın için bir şeyler yapma gücüdür. Bilginin, özgün bir biçimde ürüne dönüşme süreci ve sanatıdır. Bilim ve üretim arasında bağ oluşturur ve düşünsel bir organizasyondur. ‘’Giysi tasarımı, sonsuz çizimler, sayısız koleksiyonlar, bazen kumaşın, bazen çizginin vurgulandığı modeller, kumaş özellikleri, tartışmalar, işletme ve inceleme gezileri, iyi kalıp çıkarma bilgisi, ilginç ve yaratıcı fikirlere sahip olmadır” (Avcı, 2008:13).

(31)

Giysi tasarımı bu kapsamı ile bilim adamı, tasarımcı, üretimci ilişkisi içerisinde bir yapının oluşması zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Çünkü üretim süreci tasarımın tüketicilerin fiziksel ve estetik gereksinmelerini karşılamak üzere oluşturulur. Bu üçlü ilişki ayrıntılı olarak incelendiğinde şöyle bir ilişkiler süreci ortaya çıkmaktadır. Giysi tasarımı görsel yanı ağır olan bir düşünüş ve üretim sistemidir. İnsan yaşamı ile başlayan, cinsiyet, kültür, coğrafi bölge ve tarihsel çağlara göre farklılıklar gösteren, görsel yanı ağırlık taşıyan giyim; giysi modaları ve tasarımdan soyutlanamayan bir gereksinmedir. İnsanların gereksinimlerini karşılamayı hedef almış, işlev, görünüm gibi yüksek düzeyde yenilik getiren, yarı karmaşık, yarı disiplinli bir eylem olması, tasarım kavramının aslında sektöre göre değişmediğini göstermektedir.

Giysi tasarımı yapılacak yeni bir ürünün özellikleri; ürün tipi, ürünün kullanım alanı, ürünün yapımında kullanılan malzeme cinsi, üretim biçimi, teknoloji, kullanılan emeğin türü, üretim organizasyonu, stoklama ve dağıtım tipi, pazarlama şekli vb. olarak bilinen yönleri ile incelenir (Avcı, 2008:24).

Sanatsal ve teknik bir çalışma olan giysi tasarımında farklı yöntemler kullanılmasına karşın, dikkat edilmesi gereken noktalar ortaktır. Bunlar içinde, sürekli değişen moda (renk, stil, vb.) standart ölçülere uygunluk, vücut ölçüleri ile kesim ölçüleri arasındaki ilişkiler, vücut tiplerinin kalıp üzerindeki etkileri, yapılacak olan giysiye uygun kumaş ve yardımcı malzemenin seçimi, giysinin kullanım alanı, vb. unsurlar sayılabilir (Mete, 1990:4).

Estetik kaygılarla biçim arayışları içerisine girmek, özellikle giysi modası alanında anahtar rol üstlenen ve satışlar üzerinde doğrudan etkiye sahip bir kavram olarak görülmelidir. Üretilecek her giyim nesnesinin yeni olanı barındırması ve yaratıcı fikirler sunması günümüz modasının arayışlarını ve ihtiyaçlarını cevaplarken, ticari hedeflerin yakalanmasında da görsel çeşitlilik diğer alan tasarımlarına göre daha fazla rol oynadığı gözlemlenmektedir. Hazır giyim sektöründe bu denli önemli olan giysi tasarımının amaca ve beklentilere cevap verebilmesi için bu işi yürütecek olan tasarımcılara büyük görevler düşmektedir (Bayburtlu, 2010:160).

Giysi tasarımında stil, görsel ve dokunsal duyulara dayanır. Ürünün tasarlanması denilince belirli bir amaç için yapılması gerektiği düşünülmelidir (Avcı, 2008:18).

(32)

• Kullanımı sırasındaki davranışlarını etkileyen fiziksel ve kimyasal özelliklerin tümünün belirlenmesi anlaşılmalıdır (fonksiyonel değerler).

Giysi tasarımcısı, insanların ihtiyaçlarını karşılayarak en üst düzeyde estetik ve fonksiyonel tasarımları gerçekleştirmektedir. Bunu yaparken, yetenek ve beceri kullanmaktadır. Katılımsal olan yetenek ile öğrenilebilir olan yenilikçilik, tasarımcının geçmişten aldığı bilgi ve sezgi gücünü gelecekle birleştirmeyi sağlamaktadır. Tasarımcıda var olması gereken bu sezgi; edindiği bilgi ve deneyimlere bağlı olmaktadır (Kutlu, 2001:23).

Sadece kabiliyetin yetmediği beraberinde çok çalışma gerektiren artistik kabiliyet ve teknik mükemmelliği gerektiren tasarımcılık-stilistlik ulaşılması kolay olmayan ve deneyenin başaramadığı bir mesleki hedeftir. Tasarımcının ufkunu devamlı olarak geliştirerek modadaki değişiklikleri yakalaması ve sunumdaki başarıyı hissettirmesi çok önemlidir. İyi çizebilme becerisi, olayları bir başkasından daha derin görebilmesi ve bunları fark ettirebilmesi ile üç ve iki boyuttaki formları çizgi ve biçimlerle ifade edebilmesi olmazsa olmaz şartlarındandır.

2.1.2.1. Giysi Tasarımında Kullanılan Öğeler ve Tasarım Prensipleri

Tasarlama eylemi, oluşturulacak yapının organizasyonu ile ilgili her türlü faaliyeti içine almaktadır. Ancak bir planlamanın olduğu yerde bir tasarım olgusundan söz edilebilir. Tasarım mesajının doğru ve etkili olabilmesi için tasarım ilkelerinin bilinmesi ve bu bilgilerin nasıl işleneceğinin öğrenilmesi gerekir (Becer, 1997:32-33).

Tasarımcı fikirlerini ifade edebilmek için, anlatım aracı olarak tasarım öğelerinden faydalanır. Bir düzenlemede yer alan "çizgi, biçim, renk, doku, ölçü" gibi temel elemanlar "Estetik Tasarım Unsurları"dır. Bu unsurların değişik materyaller üzerinde bir araya gelip bağlantı kurulması, bazı ilkelere dayalı olarak gerçekleştirilmelidir. Bunlar, ritim, uygunluk, zıtlık, denge ve birlik şeklinde ifade edilen "Tasarım ilkeleri" olarak adlandırılmaktadır. Yapılacak tasarımlarda bunlardan bir ya da birkaçı bir arada kullanılabilmektedir. Bunlardan hangilerinin, ne miktarda kullanılacağı tasarımcının başarısını ortaya koymaktadır (Doruk, 1980:34).

(33)

2.1.2.1.1. Giysi Tasarım Öğeleri

Siluet

Siluet, “Moda tasarımında insan vücudunun sadeleştirilerek ve estetik görünüm kazandırılarak çizimini ifade eder” (Olgaç, 2004:60). Giysi tasarımcıları 3 tip siluet kullanmaktadırlar. Bunlar; doğal, ince ve özel giysiler için hazırlanan siluetlerdir. Siluet üzerine giydirilen giysiler ise, çizgiler yardımıyla ifade edilmektedir.

Geçmişte baş yüksekliği, karış, ayak ve parmak gibi ölçülebilen bir uzunluğa göre vücuda orantılamak, bilim adamları, mimarlar ve heykeltıraşların en çok ilgilendikleri konulardan biri olmuştur (Erdoğan, 2006: 20).

Bu nedenle çok eskiden beri sanatkarlar insan vücudu için bir ölçü sistemi bulmaya çalışmışlardır. MÖ 5’inci yüzyılda yaşamış Yunanlı ressam Poluklet günümüzde de kullanılan ‘’Altın kesit’’ orantısını geliştirmiştir. Rönesans döneminde Leonardo da Vinci Mikelanj ve Albrect Dürer orantılı bilimin vücuda uygulanışı üzerinde çalışmalar ve günümüzde de kullanılan sekiz bölmeli dağılımı bulmuşlardır (Şener, 1995:16).

Giysi tasarımında kullanılan Altın Kesit Formu ‘’Slim Line’’ olarak kullanılmaktadır. Tasarımcı iki silueti de kullanarak çeşitli formlarda giysiler tasarlamaktadır. Tasarımcı, tasarımlarında kullandığı modellere göre siluet kullanmaktadır. Ayrıca, vücudun bazı kısımlarında kullanılan vatka, korse vb. ilavelerle bel, kalça, omuz gibi yerlerde vücudun formu değiştirilebilmektedir (Kutlu, 2001:15).

Çizgi

Bir yüzey sanatı öğesi olarak çizgi, uzunluğuna oranla kalınlığı çok az olan bir şerit anlamını taşır. Kalın bir fırçayla bir yüzey üzerine vurulacak uzun bir boya darbesi resim sanatında çizgi olarak değerlendirilir (Sözen ve Tanyeli, 1996:61).

Biçim ve yüzeylerin sınırlarını çizgiyle tanımlarız. Çizgi insan beyninin ürettiği gerçekte var olmayan uzun ince görünüm değerinin nesnelleşmiş sembolüdür. Çizgi tek boyutlu eleman olarak da tanımlanır, evrende tek ve iki boyutlu var oluş asla olamaz. İki boyutlu yüzeyler üç boyutlu hacimsel bir paketlenme var ise, yüzeyde vardır. Çizginin yapıldığı ve çizildiği malzemeye göre eni, boyu, kalınlığı kesinlikle vardır. Ancak bu boyutlar arasında büyük ölçü farklılıkları bulunur (Atalayer, 1994:146-147).

(34)

Çizgi eşyayı tanıtan, sınır gösteren, ancak doğada yalnız başına görülmeyen geometrik bir unsurdur (Bigalı, 1999:139).

Çizgilerin gösterdikleri biçim farkları dolayısıyla etkileri birbirinden farklıdır. Aynı kalınlıkta, farklı doğrultu ve aralıktaki çizgilerle yüzeyde derinlik etkisi elde edilebilir. Aynı etki kalınlığı değişen çizgilerlerle ortaya konabilir. Çizgilerin kalınlığını, yönünü değiştirerek, aralıklarını artırıp eksilterek, gerektiğinde düz, gerektiğinde eğik ya da kırık çizgi kullanarak pek çok düzenlemeler yapılabilir. Yalnız çizgi kullanılarak soyut ve somut nitelikte resimler yapılabilir (Güngör, 1983:13).

Geometrik ya da görsel anlatımda kullanılan çizgiler yapı, görüntü değer ve biçim bakımından farklılıklar içerir. Çizgi çeşitleri iki ana bölüme ayrılır:

Mekanik çizgi çeşitleri; bu çizgiler geometrik yapılarına göre gruplanır, • Düz çizgi

• Eğri çizgi • Kırık çizgi

Artistik çizgi çeşitleri; tek çizgi üzerinde görüntü bakımından farklılık içeren çizgilerdir,

• Ölü, hareketsiz, hacimsiz çizgi

• Canlı, hareketli, hacimli çizgi (Atalayer, 1994:148).

Çizgilerin psikolojik etkilerinin yanında fiziksel görünümü farklılaştıran etkileri vardır. Örneğin zayıf ve uzun boylu bir kişi enine düz çizgilerle oluşan bir giysi giyerse olduğundan daha toplu ve kısa, şişman ve kısa boylu bir kişi, boyuna düz çizgili bir giysi giyerse daha zayıf ve uzun görünecektir. Bu bir göz aldatması olsa da kişinin fiziki görünümünde etkili olacaktır (Gümüş, 1995:160).

Grafik olarak hareket halindeki bir noktanın belirli bir yöndeki eğiliminden yola çıkar. Görsel anlamda ilk anlatım unsurudur. “Çizgi, yüzey üzerinde nesnenin ilk dış sınırlandırma eylemi olduğu için renkten de önce gelir” (Tansuğ, 2004:13). Çizgi öğesi kadar önemli olan diğer bir tasarım öğesi ise, renktir.

(35)

Renk

Renk, tasarımı estetik kılan temel öğelerden birdir. Renk algısı ait olduğu yüzeyin sınırları içinde ışık frekansları olarak renk türü, tonu ve parıltısı olarak algılanır (Atalayer, 1994: 70). Işığın kendi öz yapısına ve nesneler üzerindeki yayılımına bağlı olarak göz üzerinde yaptığı etkidir (Sözen, Tanyeli, 1996:69).

Renklerin farklılığının yanı sıra her bir rengin değişik tonlarda kullanılması da tasarda önemli rol oynar. Renkler arasında kullanılan ton farklılıkları etkiyi güçlendirir. Bu nedenle ton değerleri bir tasar öğesi olarak önemli bir görev yapar (Güngör, 1983:37).

Tasarımcı tasarımlarında renk unsurunu vücut problemlerini kapatmak amacıyla;  Şişman figürü büyük gösterecek açık renklerden kaçınmalıdır. Koyu ve

mat renkleri tercih etmelidir.

 İnce yapılı olanlarda ise açık ve parlak renkler kullanılmalıdır.

 Kalça yapısı geniş olanlarda ise pantolon ve eteklerde koyu renk ve üst giyimde ise açık renkler kullanılmalıdır (Bulgun, 2000:85).

Doku

Her cisim bir maddeye sahiptir ve maddeye dokunulduğunda elde bir pürüzlülük duygusu hissedilir. Bu hisse doku adı verilir. Dokular verdikleri hisse göre üç ana grupta toplanır; sert dokular, orta sert dokular, yumuşak dokular. Cisimlere dokunmakla hissedilen dokulara doğal dokular denir. Herhangi bir cismin resmini yaparken onun yüzeyinin pürüzlülük derecesi bir takım taramalar ve noktalar yardımıyla belirtilir. İki boyutlu yüzeylerde uygulanan bu dokuya yapay doku adı verilir (Güngör, 1983:36).

Doku, görme ve dokunma duyularıyla kavranabilen, homojen, yüzeysel etki öğesidir (Sözen ve Tanyeli, 1996:69). Her şeyin doğal bir dokusu vardır. Pürüzler, kayganlıklar, düzlükler, yumuşaklıklar, sertlikler, girinti ve çıkıntılar dokunsal ifade etkileridir. İşte bu etkilere göre doğal dokular iki zıt kutupta algılanır;

• Sert, pürüzlü dokular

(36)

Form-Biçim

Form daima iç yapısında ve parçaların birleşmesine göre kazandığı yapısallığı ya da belirsizlik, güçlülük ya da zayıflık, ahenkli ya da ahenksizliği, itici ya da çekiciliği gibi, hareket-yaşam nitelikleriyle görüntünün salt imgesinin çok daha derinlerine giden temel işlevselliğinin algılanmasıdır (Kutlu, 2001:18).

Bir nesnenin görme ve dokunma organlarıyla algılanmasını sağlayan kendine özgü gerçekçiliğine biçim denir (Sözen ve Tanyeli, 1996:41). Uzayı yüzeylerle sınırlayan her var oluş bir biçimi oluşturur. Işığın yüzeye çarpması sonucu yüzey yansıyan ışıkla renklenir. Renk algısı, ait olduğu yüzeyin sınırları içinde, renk türü, tonu ve parıltısı ile bir bütün olarak algılanır (Atalayer, 1994:157).

Bir tasarda rol oynayan en önemli öğelerden biri biçimdir. Tasarımlar tasarı haline geçerken yani maddeleşirken çevre çizgileri belirlenir ve kabuğu oluşturulur. İki ve üç boyutlu çalışmalarda durum aynıdır. Ancak biçimler arasında büyük farklılıklar vardır. Bir kısmı geometrik bir düzen içinde oldukları halde diğer pek çokları serbest görünüştedirler (Güngör, 1983:12).

Şekil bakımından uyumlu, dengeli, armonili ve birlik gösteren tasarımlar oluşturabilmek için; şekilleri yaratan geometrik zıt elemanların, biçimler arasındaki zıtlıkların bilinçlice düzenlenmesi gerekir. Birbirini reddeden zıt biçimler uyumsuzluk yaratırlar. Aynı zamanda anlamı zorlayan, işleve uymayan, ana fikri yansıtmayan formlar, bütünselliği ve dengeyi bozarlar (Atalayer, 1994:201).

2.1.2.1.2. Giysi Tasarım Prensipleri

Tekrar: Tasarım öğelerinin, süsleme detaylarının bir kıyafette birden fazla kez kullanılmasıdır. Bir özellik, düzenli ya da düzensiz olarak tekrar edilebilir. Bu çoklu etki, bir tasarımı bütünleştirmek için kullanılabilir. Tekrarın, eşit aralıklı düğmeler gibi bazı örnekleri o kadar yaygın bir özelliktir ki, düzensiz bir versiyonunu görene kadar onları fark etmeyiz bile. İnsan vücudu simetriktir, dolayısıyla bazı tekrarlar bir tarafın diğer tarafa ayna tutması gibi kaçınılmazdır.

Birden fazla motif, cisim ya da biçimin aralıklarla birlikte kullanılmasına aralıklı tekrar denir. Tekrarın verdiği sıkıcılık aralıklı tekrarın uygulanmasıyla yerini

Şekil

Tablo 1.Öğrencilerin Yaş Dağılımı
Tablo 2.Öğrencilerin Mezun Oldukları Lise Türleri
Tablo 3. Öğrenci Ailelerinin Eğitim Düzeyi ve Meslekleri  Anne Eğitim Düzeyi Dağılımı                       f                      %
Tablo  4  incelendiğinde,  öğrencilerin  Ailelerinin  %59.2  sinin  gelir  düzeyi  asgari  ücretin 2 katı, % 4.1’inin asgari ücretin beş katı ve üstü yani yüksek gelire sahip olduğu  anlaşılmaktadır
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, hastanemizde 2010-2014 yılları arasında akut gastroenterit tanısıyla izlenen çocuklardaki rotavirus sıklığı- nın araştırılması, yaşa,

Buradan yola çıkarak çocuklara yönelik fantastik yazın alanında yaptığımız bu tez çalışmasında, ülkemizde çok tanınmayan ancak Amerikan çocuk edebiyatının

Uluslararası iktisadi faaliyetlerde önemli aktör olarak yükselen uzak doğu ülkeleri ile Çin‟in üretim miktarları ve Orta Asya ülkelerinin uluslararası alana

Gerek 1998 ve 1999 yıllarında, gerekse bu yılların ortalamasına göre yapılan varyans analizleri neticesinde, çeşitlerin depolama sonrası kuru madde değişimleri

The central area, which is located along the main route stretching between the citadel and the western wall (Figure A.7), continued to function as the heart of the city

Bu çalışmada, eğri eksenli çubukların düzlem içi statik ve dinamik davranışlarına ait denklemler, eksenel uzama, kayma deformasyonu ve dönme eylemsizliği etkileri göz

Batıl davranış kullanım sıklıkları, sporcuların aktif spor yaşamında geçirdikleri süreye göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermektedir (p=0,000).. Batıl

The research may contribute to the listening courses and the teachers on how listening skill can be improved by the help of the autonomous learning with a strategy based teaching in