• Sonuç bulunamadı

Sosyal bilgilerde miras eğitiminin öğrencilerin somut kültürel mirasa karşı tutumlarına ve akademik başarılarına etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sosyal bilgilerde miras eğitiminin öğrencilerin somut kültürel mirasa karşı tutumlarına ve akademik başarılarına etkisi"

Copied!
255
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ ĠLKÖĞRETĠM ANABĠLĠM DALI

SOSYAL BĠLGĠLER ÖĞRETMENLĠĞĠ BĠLĠM DALI

SOSYAL BĠLGĠLERDE MĠRAS EĞĠTĠMĠNĠN ÖĞRENCĠLERĠN SOMUT KÜLTÜREL MĠRASA KARġI TUTUMLARINA VE AKADEMĠK

BAġARILARINA ETKĠSĠ

DOKTORA TEZĠ

Hazırlayan

Cemil Cahit YEġĠLBURSA

(2)
(3)

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

ĠLKÖĞRETĠM ANABĠLĠM DALI

SOSYAL BĠLGĠLER ÖĞRETMENLĠĞĠ BĠLĠM DALI

SOSYAL BĠLGĠLERDE MĠRAS EĞĠTĠMĠNĠN ÖĞRENCĠLERĠN SOMUT KÜLTÜREL MĠRASA KARġI TUTUMLARINA VE AKADEMĠK

BAġARILARINA ETKĠSĠ

DOKTORA TEZĠ

Hazırlayan

Cemil Cahit YEġĠLBURSA

DanıĢman: Doç. Dr. Cengiz DÖNMEZ

(4)
(5)

iv

ÖNSÖZ

Kültürel mirasın korunmasına dair çalıĢmalar ve araĢtırmalar yüzlerce yıldır yapılmaktadır. Ġnsanlar değer verdikleri Ģeyleri korurlar, bu anlamda somut kültürel miras ögeleri tarih boyunca çeĢitli nedenlerle korunmaya çalıĢılmakta ve bu yönde ulusal ve uluslararası düzeyde tedbirler alınmaya çalıĢılmaktadır. Somut kültürel mirasın insanoğlunun tarih boyunca meydana getirdiği maddi kültür birikimi olduğu düĢüncesinden yola çıkarak bu birikimin korunmasında son yıllarda insan faktörü üzerinde durulmaktadır. Kültürel miras bilincine sahip bireylerin bu hazineyi koruma adına yapılan tüm çalıĢmalardan daha etkili olacağı görüĢü ön plana çıkmıĢtır. Bu doğrultuda, bireylerde kültürel miras bilinci oluĢturmada örgün eğitimin önemi vurgulanmaya baĢlamıĢtır.

Bu çalıĢmada Sosyal Bilgiler dersinde miras eğitiminin ilköğretim 6.sınıf öğrencilerinin somut kültürel mirasa karĢı tutumlarına ve akademik baĢarılarına etkisi araĢtırılmıĢtır.

Bu araĢtırma toplam beĢ bölümden oluĢmaktadır. ÇalıĢmanın birinci bölümü olan “GiriĢ” kısmında, araĢtırmanın problem durumu, amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları ve tanımlarına yer verilmiĢtir. Ġkinci bölüm olan “Kavramsal Çerçeve”de, kültürel mirası koruma düĢüncesinin Dünya‟da ve Türkiye‟deki tarihsel geliĢimine, kültürel miras kavramına, kültürel mirasın önemine, miras eğitiminin ne olduğuna, Sosyal Bilgiler ve kültürel miras arasındaki bağlantıya ve ilgili araĢtırmalara yer verilmiĢtir. Üçüncü bölüm olan “Yöntem” kısmında, araĢtırmanın desenine, çalıĢma grubuna, öğretim materyaline, veri toplama araçlarına, uygulama sürecine, verilerin analizine yer verilmiĢtir. Dördüncü bölüm “Bulgular ve Yorum” kısmında, nicel verilerin analizinden elde edilen bulgular ve yorum ile nitel verilerden elde edilen bulgular ve yoruma yer verilmiĢtir. BeĢinci bölümü olan “Sonuç ve Öneriler” kısmında, araĢtırmanın nicel bulgulara iliĢkin sonuçlarına, nitel bulgulara iliĢkin sonuçlarına, nicel ve nitel bulgulara iliĢkin sonuçların karĢılaĢtırılmasına yer verilmiĢtir. Son olarak çalıĢmanın sonuçlarına dayalı olarak ve yeni araĢtırmalar yapılmasına yönelik önerilere yer verilmiĢtir.

(6)

v

Bu çalıĢmanın gerçekleĢmesinde en baĢta her konuda maddi ve manevi desteğini hiç esirgemeyen değerli hocam Doç. Dr. Cengiz DÖNMEZ‟e teĢekkürü bir borç bilirim.

Tez izleme komitesinde yer alan Prof. Dr. Hamza KELEġ ve Yrd. Doç. Dr. Sevil Filiz BÜYÜKALAN‟a değerli görüĢlerinden dolayı; tezin analiz aĢamasında yardım ve desteklerinden dolayı Prof. Dr. ġener BÜYÜKÖZTÜRK‟e, Yrd. Doç. Dr. Kubilay YAZICI‟ya, Yrd. Doç. Dr. Bülent AKBABA‟ya, Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNAL‟a; tezin alan gezilerinin yapılmasında değerli yardımlarından dolayı Prof. Dr. Hakkı ACUN‟a; tezin alt yapısının ve kavramsal çerçevesinin oluĢturulmasında değerli katkılarından dolayı Prof. Keith BARTON‟a Ģükranlarımı sunarım.

Tezin uygulama ve analiz safhalarında yardımlarını esirgemeyen değerli arkadaĢlarım ve meslektaĢlarım ArĢ. Gör. Osman SABANCI‟ya, ArĢ. Gör. Dr. Ebru AVCI‟ya ve ArĢ. Gör. Ercenk HAMARAT‟a teĢekkürlerimi sunarım. Tezin uygulama safhasında sınıf içi etkinliklerde ve alan gezilerinde yardımlarından ve anlayıĢından dolayı Sosyal Bilgiler öğretmeni Fatmagül DEMĠRÇELĠK‟e teĢekkür ederim.

Bana olan desteklerini her zaman yanımda hissettiğim anne ve babama, araĢtırma süresince yardımları, anlayıĢı ve desteği için sevgili eĢim Emine GÜNTEPE YEġĠLBURSA‟ya sonsuz teĢekkürlerimi sunarım.

Kasım 2011, Ankara Cemil Cahit YEġĠLBURSA

(7)

vi

“Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür”

Mustafa Kemal ATATÜRK

(8)

vii

ÖZET

SOSYAL BĠLGĠLER DERSĠNDE MĠRAS EĞĠTĠMĠNĠN ÖĞRENCĠLERĠN SOMUT KÜLTÜREL MĠRASA KARġI TUTUMLARINA VE AKADEMĠK BAġARILARINA

ETKĠSĠ

YEġĠLBURSA, Cemil Cahit

Doktora, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bilim Dalı Tez DanıĢmanı: Doç. Dr. Cengiz DÖNMEZ

Kasım – 2011, 235+XIX sayfa

Bu araĢtırmanın amacı, ilköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde miras eğitiminin öğrencilerin kültürel mirasa karĢı tutumlarına ve akademik baĢarılarına etkisini incelemektir. AraĢtırmada karma yöntem (mixed method) desenlerinden aĢamalı açıklayıcı desen kullanılmıĢtır. Buna göre önce nicel veriler toplanmıĢ daha sonra nitel veriler toplanmıĢtır. Nitel bulgular nicel bulguları desteklemede kullanılmıĢtır.

AraĢtırmanın nicel boyutu öntest-sontest kontrol gruplu yarı deneysel desende tasarlanmıĢtır. AraĢtırmanın deneysel kısmı 2010–2011 eğitim öğretim yılının bahar döneminde yürütülmüĢtür. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Sincan Atatürk Ġlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencileri oluĢturmuĢtur. ÇalıĢma grubu 76 öğrenciden oluĢmuĢtur. Deney grubunda 38 öğrenci ve kontrol grubunda 38 öğrenci yer almıĢtır.

AraĢtırmanın nitel boyutunda ise, nitel araĢtırma yöntemlerinden odak grup görüĢmesi ve doküman incelemesinden yararlanılmıĢtır. Bu doğrultuda, deney grubundan seçilen 30 öğrenci ile odak grup görüĢmeleri gerçekleĢtirilmiĢtir. Doküman incelemesinde ise 360 doküman analiz edilmiĢtir.

AraĢtırmada dört çeĢit veri toplama aracı kullanılmıĢtır. Nicel boyutla ilgili olarak somut kültürel miras tutum ölçeği ve somut kültürel miras akademik baĢarı ölçeği kullanılmıĢtır. Nitel boyutla ilgili olarak 10 sorudan oluĢan mülakat formu ve 11 farklı etkinlikle ilgili toplam 360 doküman kullanılmıĢtır.

(9)

viii

AraĢtırmada nicel verilerin analizinde SPSS 18.0 paket programı kullanılmıĢtır. Bu doğrultuda, verilerin çözümlenmesinde tek yönlü varyans analizi, bağımsız gruplar t-testi ve bağımlı gruplar t-testi kullanılmıĢtır. Nitel verilerin çözümlenmesinde ise içerik analizi yöntemi kullanılmıĢtır.

AraĢtırmanın nicel bulgularına göre Sosyal Bilgiler dersinde miras eğitiminin öğrencilerin somut kültürel mirasa karĢı tutumlarını olumlu yönde etkilediği tespit edilmiĢtir. Benzer Ģekilde Sosyal Bilgiler dersinde miras eğitiminin öğrencilerin somut kültürel mirasa yönelik akademik baĢarılarını artırdığı görülmüĢtür. Sosyal bilgiler ders kitabına dayalı olarak ders iĢlenen kontrol grubunda ise somut kültürel mirasa yönelik tutumlarında olumlu bir değiĢme olmadığı ortaya konulmuĢtur. Benzer Ģekilde kontrol grubundaki öğrencilerin somut kültürel mirasa yönelik akademik baĢarılarında da bir artıĢ gerçekleĢmemiĢtir. Deney ve kontrol grupları son testler açısından karĢılaĢtırıldığında ise hem tutum hem de akademik baĢarı açısından deney grubunun lehine anlamlı bir fark olduğu belirlenmiĢtir.

AraĢtırmanın nitel bulguların göre, miras eğitimi alan öğrencilerin somut kültürel mirasa yönelik olumlu bir tutum sergiledikleri, somut kültürel mirasın korunması gerektiğini, somut kültürel mirasın geçmiĢ hakkında bilgi kaynağı olduğunu, kültürü yansıttığını ve gelecek nesillere aktarılması gerektiğini ifade etmiĢlerdir. Bunun yanında miras eğitimi ile ilgili olarak etkinlikler yaparken merak duyduklarını ve eğlendiklerini, bu etkinliklerin Sosyal Bilgiler ders kitabında yer almadığını, etkinliklerin deneye benzediğini vurgulamıĢlardır. Etkinliklerde yapılan uygulamaları günlük yaĢamları ile iliĢkilendirdikleri görülmüĢtür. Öğrenciler alan gezilerinden memnun kaldıklarını, geziler sırasında heyecan duyduklarını, kendilerini geçmiĢte hissettiklerini ifade etmiĢlerdir. Geziler sırasında gördükleri somut kültürel mirasa yönelik olumsuz insan davranıĢlarından etkilendikleri görülmüĢtür. Bu bağlamda, nitel bulgulardan elde edilen sonuçların nicel sonuçları desteklediklerini ifade edebiliriz.

(10)

ix

ABSTRACT

THE EFFECT OF HERITAGE EDUCATION IN THE SOCIAL STUDIES COURSE ON STUDENTS‟ ATTITUDES TOWARD TANGIBLE CULTURAL HERITAGE

AND THEIR ACADEMIC ACHIEVEMENT

YEġĠLBURSA, Cemil Cahit

Doctorate, Social Studies Teaching Programme Advisor Assoc. Prof. Dr. Cengiz DÖNMEZ

November – 2011, 235+XIX pages

The aim of the current study was to investigate the effect of heritage education during the 6th grade elementary school Social Studies course on the pupils‟ attitudes toward cultural heritage and their academic achievement. The sequential explanatory design, a mixed method approach to research design, was used. First, quantitative data were collected and subsequently qualitative data were collected to support the quantitative findings.

In the quantitative phase of the study, a quasi-experimental design was used to collect pre-test and post-test data from both an experimental and a control group. This phase was conducted during the spring semester of the 2010-2011 academic year. The 6th grade pupils of the Sincan Atatürk Elementary School formed the sample of the study. A total of 76 pupils participated in the study, with 38 constituting the experimental group and 38 constituting the control group.

The qualitative stage of the study was conducted using focus group interviews and document analysis. 30 participants from the experimental group were chosen to take part in the focus group interviews. 360 documents were analysed.

Four different data collection instruments were used in the current study. In the quantitative phase, a tangible cultural heritage attitude scale and a tangible cultural heritage academic achievement scale were used. In the qualitative phase, a 10-question interview form and 360 documents collected during 11 different activities were used.

(11)

x

In the current study, SPSS 18.0 was used for the quantitative analysis. More specifically, the data analysis was conducted using one-way variance analysis, the independent samples t-test and the paired samples t-test. Content analysis was used during the qualitative phase.

According to the findings of the quantitative data analysis, it was observed that the participants‟ attitudes toward tangible cultural heritage were affected positively. Similarly, it was observed that heritage education during the social science lesson increased the participants‟ academic achievement toward tangible cultural heritage. In the control group, in which the lessons were conducted using the textbook, no positive change was observed in the participants‟ attitudes toward concrete cultural heritage. Similarly, no increase was observed in the participants‟ academic achievement related to cultural heritage. When the post-tests of the experimental and control groups were compared, it was observed that there was a significant difference in favour of the experimental group.

The qualitative findings of the study showed that the participants receiving heritage education displayed a positive attitude toward tangible cultural heritage, and that they expressed the necessity to protect concrete cultural heritage, that concrete cultural heritage was a source of knowledge about the past, and that it was necessary to pass it on to future generations. They also expressed that they enjoyed themselves and their curiosities were aroused during cultural heritage activities; that these activities were not included in the textbooks; and they emphasised that they were similar to experiments. It was observed that the participants made connections between the activities and their daily lives. The participants expressed that they were pleased with the field trips, that they felt excited during the trips and that they felt as though they had gone back into the past. It was noticed that the participants were affected by the negative attitudes of people toward tangible cultural heritage. In this context, the qualitative data supported the quantitative findings.

(12)

xi ĠÇĠNDEKĠLER ÖNSÖZ ... iv ÖZET ... vii ABSTRACT ... ix ĠÇĠNDEKĠLER ... xi TABLOLAR LĠSTESĠ ... xv

ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xvii

GRAFĠKLER LĠSTESĠ ... xviii

KISALTMALAR LĠSTESĠ ... xix

I. BÖLÜM ... 1 GĠRĠġ ... 1 1.1. Problem Durumu ... 1 1.2. AraĢtırmanın Amacı ... 7 1.3. AraĢtırmanın Önemi ... 8 1.4. AraĢtırmanın Varsayımları ... 9 1.5. AraĢtırmanın Sınırlılıkları ... 10 1.6. Tanımlar ... 10 II. BÖLÜM ... 12 KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 12

2.1. KÜLTÜREL MĠRAS KAVRAMININ TARĠHĠ GELĠġĠMĠ ... 12

2.1.1. Dünya‟da Kültürel Miras Kavramının Tarihi GeliĢimi ... 12

2.1.2. Türkiye‟de Kültürel Miras Kavramının Tarihi GeliĢimi ... 17

2.2. KÜLTÜREL MĠRAS ... 24

2.2.1. Somut Kültürel Miras ... 27

2.2.1.1. TaĢınmaz Kültür Varlıkları ... 27

2.2.1.2. TaĢınır Kültür Varlıkları ... 29

2.2.2. Somut Olmayan Kültürel Miras ... 31

2.3. KÜLTÜREL MĠRASIN ÖNEMĠ ... 34

2.3.1. Kültürel Mirasın Kimlik OluĢturması Bakımından Önemi ... 38

2.3.2. Kültürel Mirasın Tarihi ve Bilimsel Önemi ... 41

2.3.3. Kültürel Mirasın Estetik ve Sanatsal Önemi ... 43

2.3.4. Kültürel Mirasın Ekonomik Önemi ... 43

(13)

xii

2.4.1. Miras Eğitiminde Kullanılabilecek Bazı Yöntem ve Teknikler ... 54

2.4.1.1.TartıĢma ... 54

2.4.1.2. AraĢtırma ... 54

2.4.1.3. Uygulama Yapma ... 55

2.4.1.4. Görsel Materyaller ... 55

2.4.1.5. Alan Gezileri ve Müze Ziyaretleri ... 55

2.4.1.5.1.Alan (Site) Gezileri ... 56

2.4.1.5.2. Müze Ziyaretleri ... 58

2.4.1.6. El Sanatları Atölyesine Ziyaret ... 59

2.4.1.7. Rol Oynama ... 59

2.4.1.8. Yaratıcı Drama Yoluyla Tarihi Canlandırma ... 60

2.4.2. Miras Eğitimi Kapsamında Somut Kültürel Miras Ögeleri ... 62

2.4.2.1. Tarihi Binalar ve Anıtlar ... 62

2.4.2.2. Kültürel Manzaralar (Tarihi Çevreler) ... 67

2.4.2.3. Arkeolojik Sitler ... 69

2.4.2.4. El Ürünleri (Objeler) ... 73

2.4.2.5. Birinci El Kaynaklar (Belgeler) ... 79

2.5. SOSYAL BĠLGĠLER ve KÜLTÜREL MĠRAS ... 84

2.6. ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR ... 87

2.6.1. Türkiye‟de Miras Eğitimi Ġle Ġlgili Yapılan AraĢtırmalar ... 87

2.6.2. Türkiye DıĢında Miras Eğitimi Ġle Ġlgili Yapılan AraĢtırmalar ... 89

III. BÖLÜM ... 93 YÖNTEM ... 93 3.1. AraĢtırmanın Deseni ... 93 3.1.1. AraĢtırmanın Nicel Bölümü ... 95 3.1.2. AraĢtırmanın Nitel Bölümü ... 100 3.2. ÇalıĢma Grubu ... 105 3.3. Öğretim Materyali ... 106

3.4. Veri Toplama Araçları ... 108

3.4.1. Somut Kültürel Miras Tutum Ölçeği ... 109

3.4.2. Somut Kültürel Miras Akademik BaĢarı Testi ... 120

3.4.3. Mülakat Formu ... 122

3.4.4. Somut Kültürel Miras ÇalıĢma Kâğıtları ... 123

(14)

xiii

3.5.1. Öntestlerin Uygulanması ... 123

3.5.2. Deneysel ĠĢlemler Süresince Yapılan Uygulamalar ... 123

3.5.3. Sontestlerin Uygulanması ... 130

3.5.4. Mülakatların Yapılması ... 130

3.6. Verilerin Analizi ... 130

3.6.1. Nicel Verilerin Analizi ... 130

3.6.2. Nitel Verilerin Analizi ... 131

IV. BÖLÜM ... 133

BULGULAR VE YORUM ... 133

4.1. Nicel Verilerin Analizinden Elde Edilen Bulgu ve Yorum ... 133

4.1.1. Birinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 133

4.1.2. Ġkinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 135

4.1.3. Üçüncü Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 136

4.1.4. Dördüncü Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 138

4.1.5. BeĢinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 139

4.1.6. Altıncı Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 140

4.1.7. Yedinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 141

4.1.8. Sekizinci Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 142

4.2. Nitel Verilerin Analizinden Elde Edilen Bulgular ve Yorum ... 143

4.2.1. Dokuzuncu Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 143

4.2.1.1. “Somut kültürel mirası neden koruruz?” sorusunun analizi ... 143

4.2.1.2. “Somut kültürel mirasın karĢılaĢtığı sorunlar nelerdir?” sorusunun analizi ... 145

4.2.1.3. “Somut kültürel mirası korumak için neler yapabilirsiniz?” sorusunun analizi ... 148

4.2.1.4. “Somut kültürel miras neden önemlidir?” sorusunun analizi ... 151

4.2.1.5. “Tarihi bir binaya girdiğinizde ya da tarihi bir sokakta gezdiğinizde neler hissettiniz?” sorusunun analizi ... 154

4.2.1.6. “Tarihi fotoğraflarımızı korumak neden önemlidir?” sorusunun analizi ... 156

4.2.1.7. “Tarihi belgelerimizi korumak neden önemlidir?” sorusunun analizi .. 160

4.2.2. Onuncu Alt Probleme ĠliĢkin Bulgular ve Yorum ... 163

4.2.2.1. “Sınıf içi etkinliklerden en çok hangisini sevdiniz? Neden?” sorusunun analizi ... 163

(15)

xiv

4.2.2.2. “Alan gezilerinden en çok hangisini sevdiniz? Neden? sorusunun analizi

... 166

4.2.2.3. “Sosyal bilgiler ders kitabından farklı olarak etkinliklerden ve alan gezilerinden neler öğrendiniz?” sorusunun analizi ... 170

V. BÖLÜM ... 174

SONUÇ VE ÖNERĠLER ... 174

5.1. Sonuçlar... 174

5.1.1. Nicel Bulgulara ĠliĢkin Sonuçlar ... 174

5.1.2. Nitel Bulgulara ĠliĢkin Sonuçlar ... 176

5.1.3. Nicel ve Nitel Bulgulara ĠliĢkin Sonuçların KarĢılaĢtırılması ... 180

5.2. Öneriler ... 182

KAYNAKÇA ... 185

(16)

xv

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo 1. GeçmiĢ, tarih ve miras ... 71

Tablo 2. Karma yöntem araĢtırmanın güçlü yönleri ... 94

Tablo 3. Nicel araĢtırmanın güçlü yönleri ... 96

Tablo 4. Yarı-deneysel yöntemin avantaj ve dezavantajları ... 98

Tablo 5. Öntest-sontest eĢleĢtirilmiĢ kontrol gruplu desen ... 98

Tablo 6. AraĢtırmanın deneysel deseni ... 99

Tablo 7. Nitel araĢtırmanın güçlü yönleri ... 101

Tablo 8. AraĢtırmanın deneysel iĢlem kısmına katılan öğrenciler ... 105

Tablo 9. Miras eğitimi etkinlikleri ... 107

Tablo 10. Tutumların özellikleri ... 111

Tablo 11. Somut Kültürel Miras Ölçeği KMO and Barlett Testi Değerleri ... 115

Tablo 12. Ölçek maddelerinin madde toplam korelasyon değerleri ... 118

Tablo 13. Alt%27 ve Üst%27 grupların madde ortalama puanları için t-testi sonuçları ... 119

Tablo 14. Somut kültürel miras baĢarı testi madde analizi sonuçları ... 121

Tablo 15. Somut kültürel miras tutum puanlarının grup (A-B-C-D) değiĢkenine göre farklılığı için tek yönlü varyans analizi sonuçları ... 133

Tablo 16. Tutum ölçeği grup değiĢkenine (A-B-C-D) göre betimsel veriler ... 134

Tablo 17. Somut kültürel miras tutum ölçeği öntest ortalama puanlarının grup değiĢkenine göre t-testi sonuçları ... 134

Tablo 18. Akademik baĢarı testi puanlarının grup (A-B-C-D) değiĢkenine göre farklılığı için tek yönlü varyans analizi sonuçları ... 135

Tablo 19. Akademik baĢarı testi grup değiĢkenine (A-B-C-D) göre betimsel veriler .. 136

Tablo 20. Somut kültürel mirasa akademik baĢarı testi öntest ortalama puanlarının grup değiĢkenine göre t-testi sonuçları ... 136

Tablo 21. Kontrol grubu öğrencilerinin somut kültürel miras tutum ölçeğinden aldıkları öntest ve sontest ortalama puanlarının t-testi sonuçları ... 137

Tablo 22. Deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras tutum ölçeğinden aldıkları öntest ve sontest ortalama puanlarının t-testi sonuçları ... 138

Tablo 23. Kontrol ve deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras tutum ölçeğinden aldıkları sontest ortalama puanlarının t-testi sonuçları ... 139

(17)

xvi

Tablo 24. Kontrol grubu öğrencilerinin somut kültürel miras akademik baĢarı testi öntest ve sontest ortalama puanların t-testi sonuçları ... 140 Tablo 25. Deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras akademik baĢarı testi öntest ve sontest ortalama puanların t-testi sonuçları ... 141 Tablo 26. Kontrol ve deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras akademik baĢarı testinden aldıkları sontest ortalama puanlarının t-testi sonuçları ... 142 Tablo 27. Somut kültürel mirasın korunması ilgili öğrenci görüĢleri ... 143 Tablo 28. Somut kültürel mirasın karĢılaĢtığı sorunlara yönelik öğrenci görüĢleri ... 145 Tablo 29. Somut kültürel mirasın korunmasında öğrencilerin neler yapabileceklerine dair görüĢleri ... 148 Tablo 30. Somut kültürel mirasın önemine yönelik öğrenci görüĢleri ... 151 Tablo 31. Öğrencilerin tarihi bir binaya girdiklerinde ya da tarihi bir sokakta gezerken neler hissettiklerine dair görüĢleri ... 154 Tablo 32. Öğrencilerin tarihi fotoğrafları korumanın önemine yönelik görüĢleri ... 157 Tablo 33. Öğrencilerin tarihi belgeleri korumanın önemine yönelik görüĢleri ... 161 Tablo 34. Öğrencilerin sınıf içi etkinliklerden en çok hangisini sevdiklerine dair görüĢleri ... 164 Tablo 35. Öğrencilerin alan gezilerinden en çok hangisini sevdiklerine dair görüĢleri 167 Tablo 36. Öğrencilerin sosyal bilgiler ders kitabından farklı olarak etkinliklerden ve alan gezilerinden neler öğrendiklerine dair görüĢleri ... 170 Tablo 37. Somut Kültürel Miras Faktör Analizi Sonuçları ... 215

(18)

xvii

ġEKĠLLER LĠSTESĠ

ġekil 1. Tarihsel anıtlardan miras kavramına doğru geliĢimsel süreç basamakları ... 16

ġekil 2. Kültürel mirasın sınıflandırılması ... 26

ġekil 3. Kültürel mirasın yüz yüze kaldığı tehlikeler ... 35

ġekil 4. Miras eğitiminin öğrenme hedefleri ile beceri ve tutumlar ... 53

ġekil 5. Bir Objeyi Ġnceleme Süreci ... 76

ġekil 6. AraĢtırmanın Deseni (AĢamalı Açıklayıcı Karma Yöntem Deseni) ... 95

ġekil 7. AraĢtırmada Kullanılan Bağımsız ve Bağımlı DeğiĢkenlerin AkıĢ ġeması .... 100

ġekil 8. Tutum Objesi – Tutum Ögeleri ... 110

(19)

xviii

GRAFĠKLER LĠSTESĠ

Grafik 1. Kontrol grubu öntest-sontest tutum puan ortalamaları ... 137

Grafik 2. Deney grubu öntest-sontest tutum puan ortalamaları ... 138

Grafik 3. Kontrol ve deney grubu somut kültürel miras tutum ölçeği sontest puanları ortalamaları ... 139

Grafik 4. Kontrol grubu baĢarı testi öntest ve sontest puan ortalamaları ... 140

Grafik 5. Deney grubu baĢarı testi öntest ve sontest puan ortalamaları ... 141

(20)

xix KISALTMALAR LĠSTESĠ % Yüzde Aritmetik ortalama Bkz. Bakınız akt. Aktaran Çev. Çeviren diğ. Diğerleri Ed Editor Edt. Edition Eds. Editors F F değeri (Varyans) f Frekans

KMO Kaiser Mayer-Olkin KT Kareler Toplamı KO Kareler ortalaması MEB Milli Eğitim Bakanlığı

N Denek Sayısı p Anlamlılık düzeyi pp Page paper s Sayfa sd Serbestlik Derecesi ss Sayfa sayısı S Standart Sapma

SPSS Statistical Package For The Social Sciences t T-Değeri (t-testi değeri)

TDK Türk Dil Kurumu v.b. ve benzeri

(21)

I. BÖLÜM

GĠRĠġ

Bu bölümde, Sosyal Bilgiler dersinde kültürel miras eğitiminin gerekliliğini ortaya koymak açısından araĢtırmanın problem durumu, amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları ile tanımlara yer verilmiĢtir.

1.1. Problem Durumu

Bir milletin en önemli varlığı, onun tarih boyunca geliĢtirdiği uygarlık eserleridir. Her millet yetiĢtirdiği ozan, besteci, filozof, bilim adamı, mimar, ressam ve heykelci gibi kiĢilerin büyüklüğü ve bunların gerçekleĢtirdiği çeĢitli taĢınır taĢınmaz eserlerin önemi ve zenginliği oranında yücelir. Bu eserlerin birikimi ve kuĢaktan kuĢağa aktarılması ile milli miras oluĢmaktadır (Akurgal, 1998: 39).

Toplum bu değerlerini koruyamadıkça sağlıklı bir geliĢme imkânı bulamaz. KoĢulların, değer yargılarının ve sosyo-ekonomik yapıların değiĢtiği, toplumsal yapının yeni biçim ve düzenlemeler gösterdiği bir dönemde; her yapıt geçmiĢten geleceğe bir köprü görevi görmektedir. Bu anlamda geçmiĢten günümüze ulaĢan kültürel değerlerimizin gelecek kuĢaklara aktarılması toplumsal bir görevdir (Eroğlu ve Yaldız, 2006: 315).

Kültür varlıkları insan elinden çıkan biçim, fonksiyon ve sanat bakımından değer taĢıyan nesnelerdir. Onlar bir ülkenin tarihinin, coğrafyasının, kültür ve sanatının yaĢayan ve sürekliliği olan belgeleridir. Onların eskilik, maddi ve sanat değerleri yanında en önemli özellikleri de hangi tür ve boyutta olursa olsunlar insan emeğinin ürünü olmalarıdır (Karpuz, 1990: 405). Bu anlamda, bu eserler bir ülkenin milli mirası olduğu gibi bütün insanlığın ortak uygarlık ürünleridir. Çünkü her uygarlık kendisinden

(22)

önceki bir baĢka uygarlığın devamıdır ve ayrıca çevresindeki komĢu uygarlıkların etkisi altındadır (Akurgal, 1998: 39).

Ne yazık ki, dünya genelinde çevre üzerindeki baskılar arttığından, kültürel miras alanlarına yönelik tehditler de artmaktadır. Silahlı çatıĢma, kaçakçılık ve yağmalama gibi gerçeklikler artmaya devam etmektedir (Smith, Messenger ve Soderland, 2010: 16).

Özdoğan (2001: 53) ülkemizde kaçak kazıların “antika arayıcılığının” çok büyük boyutlara eriĢtiğini, metal arama detektör sayısının biçerdöver sayısını geçtiğini, her köyde bir defineci bulunduğu hesabı ile 60 bin kiĢilik bir eski eser yağmacı ordusunun mekanize olarak Anadolu‟yu kazıp durduğunu ifade etmektedir.

Bu durumun dünya genelinde de benzer olduğu görülmektedir. Dünya genelinde, arkeolojik sitelerin ve antik anıtların yağmalanması geçen yirmi yıl içinde alarm verici bir seviyeye ulaĢmıĢtır. Tarihi bir objenin, bilimsel bir kazı yapılmaksızın, geliĢi güzel bir Ģekilde bulunduğu yerden çıkarılması ve doğal ortamından ayrılması telafi edilmez kayıplara yol açmaktadır. Bu kayıp sadece o objenin ait olduğu toplumun kültürel miras kaybı değil aynı zamanda insanlık tarihinin ortak kaybıdır (Sokal, 2006: 36).

BirleĢmiĢ Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) dünya mirasının korunması hususunda uzun yıllardan beri önemli çalıĢmalar yapmaktadır. Aynı Ģekilde Avrupa Konseyi‟nin bu konuda çalıĢmaları bulunmaktadır. Bu iki kuruluĢun yanında, ICOM (International Council on Museums - Uluslararası Müzeler Konseyi), ICOMOS (International Council on Monuments and Sites - Uluslararası Anıtlar ve Siteler Konseyi), ICCROM (International Centre for the Study of Preservation and Restoration of Cultural Property - Kültür Varlıklarının Korunması ve Onarım ÇalıĢmaları Uluslararası Merkezi), Europa Nostra (Pan-Europa Federation for Heritage – Miras için BirleĢmiĢ Avrupa Federasyonu), European Association of Historic Towns and Regions (Avrupa Tarihi Kentler Birliği) gibi uluslararası kuruluĢlar kültürel mirasın korunması ve yaĢatılması konusunda çalıĢmalar yapmaktadırlar.

Türkiye, çok zengin tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Binlerce yıl öncesinden kalma eserlere, sayısız uygarlığın hatırasına ev sahipliği yapan ülkemiz bu özelliği ile

(23)

dünya ülkeleri arasında ayrı bir konuma sahiptir. Ülkemizde, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü‟nün tescil ettiği 10.627 (Nisan 2010 tarihi itibariyle) sit alanı ve 90.336 (2009 verilerine göre) taĢınmaz kültür ve tabiat varlığı bulunmaktadır. UNESCO Dünya Miras Listesi‟nde de 9 kültürel varlığımız bulunmaktadır (http://www.kulturvarliklari.gov.tr):

Ġstanbul‟un Tarihi Alanları, Safranbolu ġehri (Karabük),

HattuĢaĢ (Boğazköy)-Hitit BaĢkenti (Çorum), Nemrut Dağı (Adıyaman-Kahta),

Xanthos-Letoon (Antalya-Muğla),

Divriği Ulu Camii ve DarüĢĢifası (Sivas), Truva Antik Kenti (Çanakkale) kültürel olarak, Pamukkale-Hierapolis (Denizli),

Göreme Milli Parkı ve Kapadokya (NevĢehir) hem kültürel hem de doğal miras olarak listeye alınmıĢtır.

Kültür varlıklarının korunması, onarılması ve değerlendirilmesi milli kültürün canlı tutulması, toplum fertlerinin birleĢtirilmesi ve zengin tarihi çevrenin yaĢatılması için gereklidir (Karpuz, 1990: 405). Ancak “bu güzelliklere, tarihe, kültürel varlıklara, yeterince sahip çıkabilmekte miyiz?” Bu soru çeĢitli araĢtırmacılar tarafından dile getirilmekte ve kültürel mirasın korunması ile ilgili sorunlar ve yanlıĢlar ortaya konulmaktadır.

Bu konu ile ilgili ortak eleĢtiriler, arkeolojik kalıntıların bakımsız ve ilgisiz bir Ģekilde ortada bırakılması, çarpık yapılaĢma sonucu kent dokularının bozulması, yanlıĢ ĢehirleĢme planları, hızlı göçler nedeniyle tarihi yerlerin rant alanına dönüĢmesi, yanlıĢ ve eksik koruma uygulamaları, kanun, yönetmelik ve tüzüklerin yetersiz kalması, yanlıĢ tarım politikaları ve baraj yapımları, yanlıĢ restorasyon çalıĢmaları (restorasyon çalıĢmalarının bilimsel destek olmaksızın müteahhitlere yaptırılması), yol, fabrika, köprü v.b. yapıların kültürel çevreye zarar vermesi, yanlıĢ turizm politikaları neticesinde kültürel varlıkların zarar görmesi, yeterli kamusal, bireysel ve toplumsal bilincin geliĢmemesi ve yeterli bir kültür envanterinin yapılamayıĢı olarak sıralanabilir (Karpuz, 1990; Akurgal, 1998; Tapan, 1998; Özdoğan, 2001; Gürpınar, 2001; Sey, 2003; Özdemir, 2005, Yücel, 2006; Çırak, 2010).

(24)

Özdoğan (2001: 18–19), ülkemizde kültürel mirasa duyarlılık konusundaki bilinç noksanlığı hakkında Ģu tespiti yapmaktadır:

“Ülkemizde, bırakın kendi kasabasının, bölgesinin geçmiĢini, kendi ailesinin geçmiĢine ilgi duyan kaç kiĢi vardır? Kaç belediye baĢkanımız kendi kentinin diğerlerinden daha eski olması ile övünür? Bunu kanıtlamak için çaba gösterir. Kaç kiĢi için 100 yıllık geçmiĢ ile 10 bin yıllık geçmiĢ arasında fark vardır? Anadolu‟da kazı yaptığımız yerlerden birinde, ziyarete gelen bir belediye baĢkanına, kazdığımız yerin M.Ö. 7000 yılına, günümüzden dokuz bin yıl öncesine ait olduğunu söylediğimizde, aldığım yanıt, „Evet, büyükbabam bile burada bir köy olduğunu anımsıyordu‟ olmuĢtur. Batı Anadolu‟da, KurtuluĢ SavaĢı sırasında Yunanlılar tarafından tümü ile yakılmıĢ bir kentimizin Kültür Müdürü, eskiden kalma tek yapıyı gösterip „bunu bir gece yakmayı düĢünüyoruz, Vali bey ile görüĢtüm, eski eser diye korumaya almıĢlar, meydanı geniĢletmemizi engelliyor‟ diye övünerek söylemiĢtir.”

Yukarıdaki örnekleri çoğaltmak mümkündür. Yasal düzenlemelerin de kültürel mirasın korunmasında yetersiz kaldığı ortadadır. Bu durumda, kültürel mirasın korunmasında vatandaĢların bilinçlendirilmesinin önemi vurgulanmaktadır (Karpuz, 1990; Stone ve Molyneaux, 1994; Tapan, 1998; Stone ve Planel 1999; McManamon ve Hatton, 2000; Gürpınar, 2001; Yılmaz, 2005; Kiraz, 2005; Özdemir, 2005; AlkıĢ ve Oğuzoğlu, 2005b; Yücel, 2006; Little, 2009; Çırak, 2010).

Bu anlamda, 1931 yılında imzalanan Atina Tüzüğü‟nde, anıtlara saygıda eğitimin rolü;

“Sanat eserlerinin ve anıtların korunmasındaki en iyi garanti, halkın olanlara bağlılığı ve saygısında bulunmaktadır. Eğitimcilerin, çocukların ve gençlerin anıtları her türlü çizimlerle çirkinleĢtirmekten çekinmelerini sağlamaları ve onlara her devir uygarlığının bu somut belgelerini korumada daha büyük ve daha genel bir ilgi göstermelerini öğretmeleri önerilir” Ģeklinde ifade edilerek (Erder, 1975: 281–282), bireylerde miras bilinci oluĢturmada eğitimin önemine uluslar arası bir belgede yer verilmiĢtir.

(25)

Ülkemizde 1948‟de Hamit Zübyr KoĢay‟ın kültürel mirasın korunması ile ilgili hazırlattığı raporda, öğrencilerin kültürel mirası sevmeleri için okul müfredatlarının gerekli Ģekilde düzenlenmesi vurgulanırken eğitim-öğretim faaliyetlerinin her kademesinde sanat ve kültür derslerinin okutulmasının gerekli olduğu belirtilmiĢtir (Özcan, 2010: 32–33).

Akurgal (1998: 126), 1970‟lerde, aslında eski eserlerin korunmasında ve sevdirilmesinde doğrudan doğruya halkın kendisini görevli kılmanın en doğru yol olduğunu belirtmiĢtir. Benzer bir Ģekilde, UçankuĢ (2000: 760), halkı, koruma konusunda bilinçlendirmek için ilkokuldan baĢlayarak yüksek öğretime kadar her düzeyde bilgi vermenin ve kamuoyu oluĢturmanın önemli olduğunu vurgulamaktadır.

Ahunbay (2007: 126), tarihi çevrede yaĢayan insanların bu çevreyi tahrip etmeden geleceğe aktarabilecek istek ve bilince sahip olmalarının önemli bir konu olduğunu belirtmektedir. Stone (2004: 2), insanlara tarihi çevrenin değeri öğretilirse, onların bu çevrenin önemini öğreneceklerini ve korumak için çaba sarf edeceklerini belirtmektedir.

Aktekin (2010: 58), geliĢmiĢ ülkelerdeki uygulamaların göz önünde bulundurularak Türkiye‟de de tarihsel ve kültürel mirasa sahip çıkmanın onları depolayıp sergilemekten daha fazlası olduğu, bu konuda toplumsal duyarlılık ve bilinç artırılmadıkça tabiat ve kültür varlıklarıyla tarihsel mirası koruma hedefinin gerçekleĢemeyeceğini ifade etmektedir.

Bu anlamda, kültürel mirasın korunması ile eğitim arasındaki iliĢkiye vurgu yapan ve bireylerde kültürel miras bilinci oluĢturmada okul eğitiminin önemini belirten çok sayıda araĢtırma bulunmaktadır (Patrick, 1988; Hunter,1988; BektaĢ, 1992; English Heritage, 2000; Curtis and Seymour, 2004; Corbishley, 2004; Henson, Stone ve Corbishley, 2004; Hereduc, 2005; AlkıĢ ve Oğuzoğlu, 2005b; Copeland; 2006; Yücel, 2006).

Akurgal‟ın (1998: 126) 1971‟de kültürel mirasın korunmasında eğitimin önemine dair ülkemizle ilgili yaptığı tespit dikkate değerdir:

(26)

“Yurdumuz aydınları arasında yaptığımız çeĢitli anketlerden anlaĢıldığı üzere Türkiye‟de en az bilinen konu Türk sanatı ve Türkiye eski eserleridir. Edebiyat, müzik, tarih ve müspet ilim konularında övülmeye değer genel bilgiye sahip olan Türk aydınları arasında Mimar Sinan‟ın dıĢında bir Türk mimarının bilen ya da tarihi anıtlarla eski harabeleri gezmiĢ kimse parmakla gösterilecek kadar azdır. Eski eserler konusunda ilgisizliğin ve bilgisizliğin nedeni liselerde ve yüksek okullarda sanat tarihi öğreniminin yapılmamasıdır. Bu itibarla liselerde çok yüklü bir programla, ayrıca çoğunlukla sözlü anlatımla okutulan tarihi dersleri yerine, sanat ve eski eser sevgisini uyandıracak ve yaĢatacak bir öğrenimin uygulanması gerekir.”

Akurgal, 1970‟lerde kültürel mirasın korunmasına yönelik eğitimin lise düzeyinde baĢlaması gerektiğini belirtirken, 1990‟larda bu eğitimin okul öncesi dönemden itibaren verilmesinin uygun olacağı uzmanlar tarafından dile getirilmeye baĢlanmıĢtır.

Yücel (2006), kültürel miras bilinci oluĢturmaya küçük yaĢlarda baĢlanması gerektiğini, geliĢmiĢ Batı ülkelerinde, anaokullarının çoğunun eski yapıtın ne olduğunu çocuklara anlattıklarını belirtmektedir.

BektaĢ (1992: 80), kültür varlıklarının korunmasında bilinç oluĢturmada okul eğitiminin rolünü Ģu Ģekilde dile getirmektedir:

“Okul eğitiminden baĢlamalı elbette… Oyuncakla, doğru dürüst güzel resimli çocuk kitaplarıyla, masallarla… Her türlü gereçten her türlü oyundan yararlanarak bu ülkenin insanı olma, Ģu kentin „hemĢerisi‟ olma, „sahibi‟ olma bilinci aĢılamaktan baĢlamalı…

Ġlkokulun bahçesinde yere çizilen bir çizgiyle bir köĢeyi ayırsak, oraya bir yazı koysak, burası MÜZE desek; içine çevreden bulabildiğimiz birkaç taĢı ne olduklarını belirtsek, daha o yaĢtan baĢlar çocuklar düĢünmeye…”

(27)

Bu araĢtırmada, kültürel mirasın korunması ve yaĢatılması konusunda ilköğretim öğrencilerinde bilinç oluĢturma konusunu Sosyal Bilgiler dersi kapsamında ele alınmıĢtır. Sosyal Bilgiler programındaki öğrenme alanları ve kazanımlar dikkate alınarak, somut kültürel miras öğeleri ile ilgili etkinlik planları hazırlanmıĢ ve bu etkinlik planları doğrultusunda miras eğitimi verilmiĢtir. Miras eğitimi neticesinde öğrencilerin somut kültürel mirasa karĢı tutumları ortaya konulmak istenmiĢtir.

1.2. AraĢtırmanın Amacı

Bu araĢtırmanın amacı, ilköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde miras eğitiminin öğrencilerin somut kültürel mirasa karĢı tutumlarına ve akademik baĢarılarına etkisini ortaya koymaktır. Bu genel amaç doğrultusunda aĢağıdaki sorulara cevap aranmıĢtır:

1. Kontrol grubu öğrencileri ile deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras tutum ölçeği ön test puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

2. Kontrol grubu öğrencileri ile deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras akademik baĢarı testi ön test puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

3. Kontrol grubu öğrencilerinin somut kültürel mirasa karĢı tutumları ile ilgili ön test ve son testten aldığı puanlarının ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

4. Deney grubu öğrencilerinin somut kültürel mirasa karĢı tutumları ile ilgili ön test ve son testten aldığı puanların ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

5. Kontrol grubu öğrencileri ile deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras tutum ölçeği son test puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

6. Kontrol grubu öğrencilerinin akademik baĢarı düzeyleri ile ilgili ön test ve son testten aldığı puanların ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

7. Deney grubu öğrencilerinin akademik baĢarı düzeyleri ile ilgili ön test ve son testten aldığı puanların ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

(28)

8. Kontrol grubu öğrencileri ile deney grubu öğrencilerinin somut kültürel miras baĢarı testi son test puan ortalamaları arasında anlamlı bir fark var mıdır?

9. Deney grubu öğrencilerinin somut kültürel mirasa yönelik görüĢleri nelerdir?

10. Deney grubu öğrencilerinin miras eğitimine yönelik görüĢleri nelerdir?

1.3. AraĢtırmanın Önemi

Kültürel miras bir milletin sahip olduğu en önemli değerlerdendir. Aynı zamanda kültürel varlıklar milli bilinç oluĢmasında ve devamında da yeri doldurulamayacak değerlerdir. Kültürel varlıklar, bir millete ait olmak ve bir milleti anlatmak yanında, aynı zamanda tüm insanlığın ortak değerleridir. Ġnsanoğlunun baĢlangıcından günümüze kadar var olan hafızasıdır. Bu anlamda bu değerlerin yitirilmesi bir milletin hafızasının yok olmasının yanında tüm insanlığın hafızasının yok olması anlamına gelmektedir.

Dünyada ve ülkemizde kültürel mirasın korunması daha ziyade, uluslar arası sözleĢmeler yoluyla, kanun, tüzük, yönetmeliklerle, resmi kurum ve kuruluĢlarla, müzelerle, sivil toplum kuruluĢları, üniversiteler (akademik çalıĢmalar) ve gönüllüler aracılığıyla yapılmaktadır. Kültürel mirasımızı yasalar, yönetmelikler ve tüzüklerle korumanın yeterli olmadığı ortadadır. Kültürel mirası koruma ve sahiplenme bilinci olan bir toplum olamadığımız sürece, diğer tüm uğraĢların yetersiz kalacağı kanısındayız. Bu bakımdan, her konuda olduğu gibi kültürel miras bilinci oluĢturmada da eğitimin rolü çok büyüktür. Eğer diğer konularda olduğu gibi kültürel miras konusunda da bilinçli bir topluma sahip olunmak isteniyorsa, öğrencilere kültürel miras eğitimi verilmesinin gerekli olduğu kanısındayız. Bunun için de en iyi yollardan birisi okullardaki resmi eğitimdir.

Kültürel miras eğitimine iliĢkin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 17 Mart 1998‟de yapmıĢ olduğu 623. toplantısında aldığı R (98) 5E numaralı tavsiye kararının “Miras Eğitiminin Uygulanması” ile ilgili ikinci maddesinde; üye devletlere, miras eğitiminin her düzeyde ve her türlü öğretimde farklı okul konuları aracılığıyla geliĢtirilmesi tavsiye edilmektedir. Ġkinci maddenin “b” fıkrasında, miras eğitiminin

(29)

okul programı ve öğretmenler için uygun eğitimler arasında bir bağ gerektirdiği belirtilmektedir. Teorik ve uygulamalı dersler, mümkün olan her yerde, hem öğretmenler hem de kültür profesyonelleri için düzenlenmelidir. Her düzeydeki miras ekibinin, miras eğitimine iliĢkin sorunların bilincinde olması sağlanmalı ve eğer mümkünse genç ziyaretçilerin ihtiyaçlarının sağlanması için gerekli eğitim verilmelidir denilmektedir (Council of Europe Committee of Ministers, 1998: 32).

Dünyanın birçok ülkesinde kültürel mirasın korunması konusunda bireylerin bilinçlendirilmesinde okul eğitiminin giderek önem kazanması, ilköğretim öğrencileri ile ilgili akademik bir çalıĢma yapmanın gerekliliğini ortaya koymaktadır. Ülkemizde kültürel mirasın korunması ve yaĢatılması ile ilgili sayısız akademik çalıĢma bulunmaktadır. Bununla birlikte, öğrencilerin kültürel mirasa karĢı tutumlarını ölçmeye yönelik akademik bir araĢtırma bu çalıĢmaya kadar yapılmamıĢtır.

Bu araĢtırma öğrencilerde kültürel mirasa yönelik tutum geliĢtirmeyi amaçlaması ve bu konuda Sosyal Bilgiler öğretim programı dâhilinde miras eğitimi vermesi açısından önem arz etmektedir. Bu bakımdan bu araĢtırmanın kültürel miras eğitimi ile ilgili daha sonra yapılacak olan araĢtırmalara, kültürel mirasın korunması ile ilgilenen kurum, kuruluĢ, sivil toplum örgütleri ve akademisyenlere ıĢık tutacağı umulmaktadır.

Dolayısıyla araĢtırma kendi alanındaki özgün yapısı ve birçok ilkleriyle önemli bir çalıĢma durumundadır.

1.4. AraĢtırmanın Varsayımları

Kontrol altına alınamayan değiĢkenlerin deney ve kontrol gruplarını eĢit Ģekilde etkilediği varsayılmaktadır.

AraĢtırmacı tarafından hazırlanan ön test ve son test olarak kullanılan likert tipi ölçek ve baĢarı testi verileri elde etmek için yeterlidir.

Ölçme aracının kapsam ve geçerliliği için uzman görüĢlerine baĢvurulması yeterlidir.

(30)

AraĢtırmaya katılan öğrencilerin somut kültürel kültürel miras tutum ölçeğini ve baĢarı testini cevaplarken objektif ve içten oldukları varsayılmıĢtır.

AraĢtırmanın nitel boyutunda araĢtırmacı tarafından sorulan sorulara öğrencilerin samimi ve içten cevaplar verdikleri varsayılmıĢtır.

1.5. AraĢtırmanın Sınırlılıkları

Bu araĢtırma;

2010–2011 eğitim - öğretim yılı ile

Ankara, Sincan Atatürk Ġlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencileri ile Sosyal Bilgiler 6. sınıf müfredatında yer alan öğrenme alanları ile Anakara il merkezinde gerçekleĢtirilen dört alan gezisi ile

Miras eğitimi sınıf içi etkinlikleri ile

AraĢtırmanın nicel kısmında kullanılan ölçme araçlarına ve nitel kısmında araĢtırmacı tarafından sorulan sorulara öğrencilerin verdiği cevaplar ile sınırlıdır.

1.6. Tanımlar

Kültür: Kültür kavramının çok çeĢitli tanımları bulunmakla birlikte bu

araĢtırmada, insanoğlunun tarih süresince oluĢturduğu maddi-somut varlıklar olarak ele alınmıĢtır.

Miras: Bu araĢtırmada kullanılan anlamda miras, geçmiĢte yaĢamıĢ

uygarlıklardan ve atalarımızdan bize kalan maddi-somut kalıtlar olarak ele alınmıĢtır.

Kültürel Miras: Ġnsani çabanın sonucu olan maddi (somut) veya maddi

olmayan (soyut) eserler ile doğal çevredeki insani faaliyetlerin sonucu olan eserlerdir. Ancak bu çalıĢmada kültürel miras kavramından kasıt, insanoğlunun meydana getirdiği tarihi, bilimsel, sanatsal ya da estetik değeri olan maddi (somut) eserlerdir.

(31)

Miras Eğitimi: Kültürel mirasa dayalı öğretici bir yaklaĢım, etkin eğitici

metotların birleĢtirilmesi, eğitim ve kültür alanları arasında bir ortaklığı ve çok çeĢitli iletiĢim ve ifade usulleridir (Council of Europe Committee of Ministers, 1998: 31).

Kültür Varlıkları: Tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel

sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi ya da tarihi devirlerde sosyal yaĢama konu olmuĢ bilimsel ve kültürel açıdan özgün değer taĢıyan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taĢınır ve taĢınmaz varlıklardır (http://www.kulturvarliklari.gov.tr).

Sit: Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeĢitli medeniyetlerin ürünü olup,

yaĢadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu sosyal yaĢama konu olmuĢ veya önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmıĢ tabiat özellikleri ile korunması gerekli alanlardır (http://www.kulturvarliklari.gov.tr).

Koruma ve Korunma: TaĢınmaz kültür ve tabiat varlıklarında muhafaza,

bakım, onarım, restorasyon, fonksiyon değiĢtirme iĢlemleri; taĢınır kültür varlıklarında

ise muhafaza, bakım, onarım ve restorasyon iĢleridir

(32)

II. BÖLÜM

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. KÜLTÜREL MĠRAS KAVRAMININ TARĠHĠ GELĠġĠMĠ

2.1.1. Dünya’da Kültürel Miras Kavramının Tarihi GeliĢimi

Ġnsanoğlu kendi yapısı gereği ilk yerleĢimlerden itibaren önemseyip anıt olarak kabul ettiği yapı ve nesneleri korumak için çaba sarf etmektedir. Anıtların korunması için tedbirler alınması, önceleri hâkimiyet kurma gayesi ve dini nedenlerle olsa da, bir müddet sonra toplumlar bunu, bir alıĢkanlık, bir gelenek olarak kabul etmiĢtir. Bu bağlamda, anıtlar daima bir ortam içinde düĢünülmüĢ ve çevresi ile değerlendirilmiĢtir. Her devir ve farklı medeniyette tarihi çevreyi koruma kaygısı olmuĢtur (Erder, 1999: 70).

Bununla birlikte, modern anlamda kültürel mirası koruma düĢüncesinin doğuĢu genel olarak 19. yüzyıla dayandırılmaktadır (Harvey, 2001; Yılmaz ve Üçer, 2004; Kiper, 2004; Lowenthal, 2005; Yücel, 2006). Fransa‟da, Ġhtilalden sonra yeni kurulan cumhuriyet yönetiminin hem kendi yönetimlerinin meĢruluğunu göstermek hem de eski rejimden kendi farklarını belirtmek için bazı binaları korumak ve bunlardan bazılarını da halka açık müzelere dönüĢtürmek istemesi Ģeklinde baĢlamıĢtır (Howard, 2003: 33). Diğer ülkelerde ise, kraliyet akademilerinin, kraliyet topluluklarının ve ulusal müzelerin kurulması Ģeklinde baĢlamıĢtır (Howard, 2003: 34).

Fransız Ġhtilali‟nin kentlerde yaptığı yıkımlar kentlerin korunması düĢüncesinin yayılmasını sağlamıĢtır (Yılmaz ve Üçer, 2004: 43). EndüstrileĢme ve kentleĢmenin ortaya çıkardığı sorunların doğal ve tarihi çevreye zararlar vermesi bu çevrelerin korunmasına ivedilik kazandırmıĢtır (Lowenthal, 2005: 84).

(33)

19. yüzyılda, daha çok büyük yapılara ve güzel sanatlara önem verilmiĢtir. Bu dönemde milli kimlikler oluĢmaya baĢladığı için yüksek sanat, yeni milli devletler için meĢruiyet oluĢturmada önemli bir bakıĢ açısı olmuĢtur. BaĢka bir deyiĢle kültürel miras bir toprak, bir halk ya da bir devlet için kimlik oluĢturmada kullanılmıĢtır. Kültürel miras milli gurur için bir yol olarak kullanılmıĢ ve sonucunda da durağan bir oluĢum olarak kalmıĢtır. Ġkinci dünya savaĢına kadar kültürel miras terimi uluslar arası çerçevede genellikle bir çeĢit statik miras olarak kullanılmıĢtır (Kiper, 2004: 28–29; Hereduc, 2005: 12).

Kültürel mirası koruma uygulamaları, uluslar arası düzeyde ilk kez 1931‟de Uluslar arası Müzeler Örgütü tarafından düzenlenen Atina Konferansı‟nda tarihi anıtların estetik değerinin arttırılması maddesinde dile getirilerek, “yapılar yapılırken yerleĢmelerin kiĢiliğine ve dıĢ görünüĢüne, özellikle çevreleri özel itina isteyen tarihi anıtların etrafına saygı gösterilmesi önerilir. Hatta bazı yapı kümeleri ve bazı özellikleri olan güzel görünümlü manzaraların oluĢumu korunmalıdır” denilmiĢtir. Dikkat edildiğinde buradaki kaygının daha çok önemli tarihi anıtlara fon oluĢturan tarihi çevrelerin korunmasına iliĢkin olduğu, tarihi yerleĢmelerin kendi özellikleri dolayısıyla korunmaları düĢüncesinin henüz geliĢmediği görülür (UçankuĢ, 2000: 749). Atina Tüzüğü olarak bilinen bu bildiride aynı zamanda ilk defa, kültürel varlıkları korumanın temel ilkeleri tespit edilmiĢtir (Erder, 1975: 290).

Kültürel mirasın korunması konusunda Ġkinci Dünya SavaĢı bir dönüm noktası olmuĢtur. SavaĢ sonrası “bombalanmıĢ tarihin” yeniden aynı kentlere ve insanlığa kazandırılması için baĢlatılan giriĢimler sonucunda kültürel mirası “korumanın genel ilkelerini ve kurallarını” belirleyen önemli çalıĢmalar ortaya konulmuĢtur (Ekinci, 2003: 236).

Bu giriĢimlerden birisi, BirleĢmiĢ Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO)‟nun 1946 yılında kurulmasıdır. UNESCO‟nun görevlerinden birisi savaĢtan etkilenen tarihi Ģehirleri önemleri bakımından tanımlayarak yıkım ve yok olmaya karĢı korumaktır. Aslında bu, o dönemde sadece arkeolojik ve mimari Ģehirler ile müze koleksiyonlarını içermektedir (Hereduc, 2005: 12).

(34)

Kültür varlıklarının savaĢların olumsuz etkilerinden korumak amacıyla ilk giriĢim 14 Mayıs 1954 Lahey‟de imzalanan Silahlı Bir ÇatıĢma Halinde Kültür Mallarının Korunmasına Dair SözleĢmedir. SözleĢmede kültür varlıklarının son savaĢlar sırasında önemli zararlar gördüğü belirtilmiĢtir. Mevcut kültür varlığının korunmasının tüm dünya milletleri için büyük önem taĢıdığı ve bu kültür varlığının milletler arası düzeyde korunması gerektiği belirtilmiĢtir. SözleĢmeye taraf olan devletler (Türkiye‟de taraftır) kültür varlıklarının korunması, emniyete alınması ve bunlara riayet etmeyi kabul etmiĢlerdir (UNESCO, 1954).

Ġkinci Dünya SavaĢından sonra kentlerde meydana gelen yıkımların etkisiyle, tarihi çevre koruma anlayıĢında kapsam geniĢletilmiĢtir. Kendi baĢlarına anıt olmayan ancak bir arada tarihi, geleneksel, görsel değerler taĢıyan yerleĢimlerin kendine özgü karakterini yaratan tüm öğelerin bir arada korunması gereği önemini korumuĢtur (Akçura,1973‟den akt., Yılmaz ve Üçer, 2004: 43).

Bu anlamda, 1964 yılında düzenlenen, Tarihi Anıtlarla ilgili Mimar ve Teknisyenlerin Ġkinci Uluslar Arası Kongresinde kabul edilen Venedik Tüzüğü ile kültür varlığının kapsamı belirlenmeye çalıĢılmıĢtır. Tüzüğün birinci maddesi (ICOMOS, 2003):

“Tarihi anıt kavramı sadece tek bir mimari eseri içine almaz, bunun yanında belli bir uygarlığın, önemli bir geliĢmenin, tarihi bir olayın tanıklığını yapan kentsel ve kırsal bir yerleĢmeyi de kapsar. Bu kavram yalnız büyük sanat eserlerini değil, ayrıca zaman içinde kültürel önem kazanmıĢ geçmiĢin daha basit eserlerini de içerir” Ģeklindedir.

Bu yeni görüĢle kültürel mirası koruma kavramı, korunması gerekli özellikler taĢıyan kentsel yerleĢmelerin bir bölümünü ya da gereğinde bütününü de içerebildiği gibi, yöresel mimari açısından değiĢmemiĢ ya da az değiĢmiĢ bir kırsal yerleĢmeyi de kapsar hale gelmiĢtir (Sey, 2003). Böylece statik korumadan “amaçsal koruma” (Ashworth, 1994: 15) ya da baĢka bir ifade ile “bütünleĢik koruma” kavramına doğru bir geçiĢ olmuĢtur (Çelik ve Yazgan, 2007: 3). Ekinci (2003: 236), Venedik Tüzüğü‟nün, kültürel mirasın onarımı ve yaĢatılması için bugün de geçerli olan bilimsel yaklaĢımların ilk “evrensel anayasası” olduğunu dile getirmektedir.

(35)

1970‟lere kadar tarihsel bir koruma söz konusu iken, koruma kavramı tekrar bir değiĢime ve geniĢlemeye uğrayarak kültürel miras kavramını içerir bir hale gelmiĢtir (Ashworth, 1994: 15; Hereduc, 2005: 12).

1972 yılında UNESCO tarafından hazırlanan Dünya Kültür ve Doğa Mirasının Korunmasına Dair SözleĢmesi‟ni kabul edip imza atan devletler, sınırları içindeki kültür mirasını koruyacaklarını taahhüt etmiĢlerdir. Bu sözleĢmenin birinci maddesine göre kültürel miras Ģu Ģekilde tanımlanmıĢtır (UNESCO, 1972):

“Anıtlar: Tarih, sanat veya bilim açısından istisnaî evrensel değerdeki mimari eserler, heykel ve resim alanındaki Ģaheserler, arkeolojik nitelikte eleman veya yapılar, kitabeler, mağaralar ve eleman birleĢimleri.

Yapı Toplulukları: Mimarileri, uyumlulukları veya arazi üzerindeki yerleri nedeniyle tarih, sanat veya bilim açısından istisnaî evrensel değere sahip ayrı veya birleĢik yapı toplulukları.

Sitler: Tarihsel, estetik, etnolojik veya antropolojik bakımlardan istisnaî evrensel değeri olan insan ürünü eserler veya doğa ve insanın ortak eserleri ve arkeolojik sitleri kapsayan alanlar.”

Bu tanımlamaya bakıldığında kültürel mirasın daha çok tarihi yapılar ve arkeolojik eserler olarak algılandığı görülmektedir. Bununla birlikte tanımlamada; tarihsel, sanatsal, bilimsel, antropolojik, etnolojik ve estetik kavramlarına yer vererek, kültürel değeri olan eserleri belirlemede kullanılabilecek boyutlar dile getirilmiĢtir.

Avrupa Konseyi tarafından ilan edilen 1975 “Avrupa Mimari Miras Yılı” kapsamında gerçekleĢtirilen çalıĢmalar sonucunda, “Avrupa Mimari Miras Tüzüğü” hazırlanmıĢ ve 26 Eylül 1975 tarihînde Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından kabul edilmiĢtir. Venedik Tüzüğü metnindeki “anıt”tan “mimari miras” kavramına geçiĢ, geniĢletilmiĢ, bir “tarihî çevre” kavramı, tarihî çevrenin evrensel değeri, koruma, ekonomi ve toplumsal yapı arasındaki doğru iliĢkileri kurmaya çalıĢan “bütünleĢik koruma” yaklaĢımı ve bunun uygulanması için araçlar gibi önemli yeni yaklaĢımlara yer verilmiĢtir (Çelik ve Yazgan, 2007: 4).

Avrupa Miras Yılı etkinlikleri çerçevesinde koruma ile ilgili birçok faaliyet gerçekleĢtirilmiĢ ve Amsterdam Bildirgesi yayınlanmıĢtır. Büyük bir kamuoyu yaratan

(36)

bu uluslararası kampanya, özellikle tarihi sitlerin korunması çalıĢmaları açısından önemli bir itici güç olmuĢtur (Kuban, 2000: 40).

Kültürel mirasın kapsamı 26 Temmuz – 6 Ağustos 1982‟ de Meksika‟da düzenlenen Meksika Kültür Politikaları Konferansında daha da geniĢletilerek (madde 23), Ģu Ģekilde ifade edilmiĢtir (UNESCO, 1982: 43):

“Bir halkın kültürel mirası; sanatçıların, mimarların, müzisyenlerin, yazarların, bilim adamlarının yapıtlarını, aynı zamanda bunların içinde adı bilinmeyen sanatçıların yarattığı eserleri, insanların maddi olmayan ifadelerini ve genelde topluma anlam veren tüm değerleri içerir. Kültürel miras insanların yaratıcılığını ifade eden; diller, törenler, inançlar, tarihi yerler ve anıtlar, edebiyat, sanat eserleri, arĢivler ve kütüphaneler gibi hem somut hem de somut olmayan eserleri içerir ”

Bu tanımlamayla birlikte somut olmayan kültürel miras kavramı ortaya çıkmıĢtır. Ancak UNESCO‟nun bu konuda bir sözleĢme yayınlaması yirmi yıl sonra gerçekleĢmiĢtir. ġekil 1‟de kültürel miras kavramının geliĢimsel süreç basamakları verilmiĢtir (Ashworth, 1994: 15).

ġekil 1. Tarihsel anıtlardan miras kavramına doğru geliĢimsel süreç basamakları

Z AM AN 1850+ 1960 1980 YAKLAġIMLAR

(37)

Avrupa Komisyonu tarafından kültür mirasını koruma konusunda, 1997 ve 2000 yılları arasında “Raphael Programı” adında yeni bir çalıĢma gerçekleĢtirilmiĢtir. Koruma kapsamına taĢınabilir ve taĢınamaz kültür mirasları, arkeolojik ve su altındaki miraslar ve kültürel peyzajlar girmektedir. Daha sonra yedi yıllık bir süreci (2000– 2006) kapsayan “Kültür 2000” programı hazırlanmıĢtır. Bu program kültürel ve sanatsal alandaki bütün projeleri desteklemektedir. Özel yıllık aktiviteler, çok yıllık aktiviteler ve kültürel faaliyetler olmak üzere üç ayrı kategoride çalıĢılmıĢtır (Çelik ve Yazgan, 2007: 4)

Bu geliĢmelere paralel UNESCO, 2001 yılında Sualtı Kültürel Mirasın Korunması SözleĢmesini, 2003 yılında Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması SözleĢmesini ve 2005 yılında Kültürel Anlatımların ÇeĢitliliğinin Korunması ve GeliĢtirilmesi SözleĢmesini kabul etmiĢtir. Türkiye, Doğal ve Kültürel Dünya Mirasının Korunması SözleĢmesi‟ni 1983, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması SözleĢmesi‟ni ise 2006‟da kabul etmiĢtir (Oğuz, 2007: 5).

Türkiye, aynı zamanda, 1989 yılında Avrupa Mimari Mirasın Korunması SözleĢmesini, 1999 yılında Arkeolojik Mirasın Korunmasına ĠliĢkin Avrupa SözleĢmesini imzalamıĢtır.

2.1.2. Türkiye’de Kültürel Miras Kavramının Tarihi GeliĢimi

Türkiye‟de kültürel mirası koruma düĢüncesini müzecilik faaliyetleri anlamında Anadolu Selçuklu dönemine kadar indiren çalıĢmalar bulunmakla birlikte (Eyice, 1990; Gerçek, 1999; Pasinli, 2002; Yıldızturan, 2010), kültürel varlıkların korunması ile ilgili ilk çalıĢmaların Osmanlı Ġmparatorluğu döneminde baĢladığını söylemek mümkündür.

Atasoy (1983: 1458), geçmiĢe ait eserlere ilgi gösteren ilk padiĢahın Fatih Sultan Mehmet olduğunu ve Topkapı Sarayı‟nın ikinci avlusuna Bizans devri lahit ve sütun baĢlıklarını toplattığını belirtmektedir. Ġstanbul‟un fethinden sonra o güne kadar ele geçirilen silahlar, Aya Ġrini Kilisesi‟nde saklanmaya baĢlanmıĢtır. Bu silahların içinde Bizans‟tan devranılar Hıristiyanlığın bazı kutsal eĢyaları da vardı. Burası 1726 yılında yeniden düzenlenmiĢ ve Darül Esliha adı verilmiĢtir (Çal, 2010: 24).

(38)

Bunun yanında, Osmanlı döneminde, vakıf kurumunun da çok önemli etkisiyle koruma etkinlikleri büyük çoğunlukla yapı ölçeğinde gerçekleĢtiriliyordu. Tarihsel çevre ölçeğindeki koruma uygulamaları oldukça azdır. Kanuni döneminde, Mimar Sinan‟a gönderilen bir hüküm ile özellikle anıt niteliğindeki yapılarla sur duvarlarının korunması için, bunlara bitiĢik ev yapılmaması, konut dokusu ile aralarında belirli mesafeler bırakılması da çeĢitli hükümlerle ilgililere duyurularak gereğinin yapılması istenmiĢtir (Madran, 2009: 6).

Tarihi eserlerin korunup sergilenmesi anlamında ilk müze giriĢiminin ise Tophane MüĢiri Fethi Ahmet PaĢa tarafından 1846 yılında Topkapı Sarayı‟nın 1. avlusunda yer alan Aya Ġrini‟de, “Mecma-i Eslihaî Atika ve Mecma-i Âsârı Atika” olmak üzere iki bölümden oluĢturulan koleksiyonlar olduğu kabul edilir (Atasoy, 1983: 1458; Shaw, 2003: 31-48; BaĢgelen, 2006: 114). O dönemde ziyarete kapalı, özel bir izinle gezilebilen, depo niteliğindeki bu mekân ilk kez 1869‟da “Müze” olarak nitelendirilmiĢ ve resmen bir müdürlük haline getirilerek Müze-i Hümayun (Ġmparatorluk Müzesi) adını almıĢtır (Shaw, 2003: 31-48; Özkasım ve Ögel, 2005: 99).

1852 yılında mankenler üstündeki yeniçeri kıyafetleri Elbise-i Atika adıyla Ġbrahim PaĢa Sarayı‟nda sergilenmiĢtir (Çal, 2010: 24). Bu arada taĢınmaz eski eserlere de ilgi gösterildiğini dönemin gazetelerinden görmekteyiz. 1856 yılında Sultan Ahmet Meydanı‟ndaki DikilitaĢ ile Burmalı Sütun‟un etrafının molozlardan temizlendiği ve demir parmaklık yapıldığı Ceride-i Havadis gazetesinde yazılmıĢtır. Ayrıca bu eserlerin kıymetli olduğu ve korunması gerektiği belirtilmiĢtir (Atasoy, 1983: 1458).

27 Temmuz 1858 tarihli Ceza Kanunu, kamu ile kutsal hayır yapılarını ve konutlarını yıkan, yok eden ya da kimi yerlerini kırıp döken, bozan; cami avlularındaki, gezinti ve pazaryerlerindeki, alanlardaki ağaçları kesip telef edenlere uygulanacak cezaları belirlemiĢtir. 1864‟te Turuk ve Ebniye Tüzüğü ile bazı imar kuralları saptanmıĢtır (BektaĢ, 1983: 747).

Ülkemizde gerçek anlamda müzeciliğin temelleri 1881 yılında Osman Hamdi Bey‟in Müze-i Hümayun müdürlüğüne atanması ile atılmıĢtır. Böylece müzecilik tarihimizde yepyeni bir sayfa açılmıĢ ve dönemin kültür yaĢamına damgasını vuran çalıĢmalara baĢlanmıĢtır. Osman Hamdi Bey döneminde (1881–1910) birçok önemli

(39)

arkeolojik kazı gerçekleĢtirilmiĢ ve bu çalıĢmalar neticesinde yeni bir müze binası ihtiyacı doğmuĢtur. Bunun üzerine Osman Hamdi Bey‟in çalıĢmalarıyla Türkiye‟nin ilk müze binası olan Ġstanbul Arkeoloji Müzesi 13 Haziran 1891 yılında açılmıĢtır (Shaw, 2003: 157; Özkasım ve Ögel, 2005: 101; BaĢgelen, 2006: 118).

Bu yapıya daha sonraki yıllarda ihtiyaç nedeniyle eklemeler yapılmıĢtır. Günümüzde üç ana bölümden oluĢur ve Ġstanbul Arkeoloji Müzeleri olarak adlandırılır.

Osmanlı döneminde korumacılık, özellikle 19. yüzyılın ortasından itibaren yasal düzenlemelerle gerçekleĢtirilmeye çalıĢılmıĢtır. Bu anlamda kültürel mirasın korunması Anadolu ve ülkenin diğer yörelerinde baĢlıca Fransız, Alman ve Ġngiliz arkeologların kazılarda çıkardıkları arkeolojik buluntuları kendi ülkelerine götürmelerine engel olma biçiminde baĢlamıĢtır (Tapan, 1998: 201).

Osmanlı topraklarında kazı isteğinde bulunan yabancılar için ayrı bir hukuki düzenleme yoktu. 1784 ve 1800 yıllarında kazı yapmak isteyen yabancılara saraydan, bir birinin eĢi çıkan iki eserden birini Osmanlı Devletine bırakmak Ģartıyla izin verilmiĢti. Osmanlı Devletinin bu konuda yetiĢmiĢ elemanı olmadığından konulan bu Ģart bir iĢe yaramamıĢ ve kazıda çıkan eserlerimiz yurt dıĢına çıkarılmıĢtır (Çal, 2010: 25).

Bu olumsuzlukların önüne geçmek amacıyla, 1869 tarihinde çıkarılan Asar-ı Atika Nizamnamesi ile antika arayıcılığı izne bağlanmıĢ; bulunan antikaların yurt dıĢına çıkarılması yasaklanmıĢtır (BektaĢ, 1983: 747). Ancak yedi maddelik bu yasa çok basit ve yetersizdi. Eski eser kavramının tanımı olmamakla birlikte Nizamnamenin giriĢindeki açıklamadan eski eser anlayıĢının “Avrupa‟nın önem verdiği bir Ģey olmanın” ötesine gidemediği görülmektedir (Çal, 2010: 25).

1874‟te Asar-ı Atika Nizamnamesi geliĢtirilmiĢ ve ilk kez eski eser tanımı ve sınıflandırılması yapılmıĢtır. Nizamnamenin ilk maddesinde eski çağlardan kalan her türlü sanat eĢyasının eski eser olduğu hükme bağlanmıĢ, henüz keĢfedilmemiĢ eski eserlerin, nerede bulunursa bulunsun devletin malı olduğu belirtilmiĢtir (BektaĢ, 1983: 747; Tapan, 1998: 200). 1874 tarihli nizamnamenin eski eserlerin yağmalanmasına

(40)

yasal bir statü kazandırdığının anlaĢılması üzerine 1884 yılında yeni Asar-ı Atika Nizamnamesi yürürlüğe girmiĢtir (Özkasım ve Ögel, 2005: 99).

1884 tarihli Asar-ı Atika Nizamnamesi ile eski eserlerin yurt dıĢına çıkarılması önlenmeye çalıĢılmıĢ ve taĢınmaz kültür varlıklarının korunmasına iliĢkin bazı önlemler getirilmiĢtir (BektaĢ, 1983: 747; Tapan, 1998: 200). 1906‟da tekrar değiĢtirilen Nizamname 1973 yılına kadar yürürlükte kalmıĢtır. Bu belge, çeĢitli tanım ve kavramlarıyla dönemin en geliĢmiĢ düzenlemeleri arasındadır (Madran, 1989: 51).

Cumhuriyetle birlikte koruma konusundaki giriĢimler, özellikle arkeoloji alanında önem arz etmeye baĢlamıĢtır. Toplumla toprak arasında bağı güçlendiren en önemli araç kültür değerleridir. ĠĢte bu nedenle Atatürk, evrensel kültür yönünden de önemli olan toprak altı zenginliklerinin gün ıĢığına çıkarılmasına büyük önem vermiĢtir. Yeni kurulan Cumhuriyetin anayurdu Anadolu kabul edilmiĢ ve her türlü kültür değeri de Cumhuriyet Türkiyesi‟nin malı olarak değerlendirilmiĢtir (Tapan, 1998: 201).

Millî Mücadele yıllarının baĢında Ankara‟da Büyük Millet Meclisi‟ni açan Atatürk, 9 Mayıs 1920‟de iĢe baĢlayan ilk hükümette, Milli Eğitim Bakanlığı‟na bağlı olarak bir Türk Asar-ı Atika Müdürlüğü kurulmasını emretmiĢtir (Önder, 1989: 63). Atatürk, Sakarya Meydan Muharebesi‟nin yaĢandığı günlerde de Ankara‟da, Anadolu Medeniyetleri Müzesi‟nin temelini oluĢturan bir Eti müzesi kurulması emrini vermiĢtir. (Yıldızturan, 2010).

Atatürk, Cumhuriyet‟i kurduktan sonra, “Türkiye Cumhuriyeti‟nin temeli kültürdür, Cumhuriyet, zengin Türk millî kültürünün üzerine kurulmuĢtur” diyerek Türk kültürüne verdiği önemi bir kere daha belirtmiĢ, müzeleri Türk kültürünün maddi varlıklarının korunduğu ve sergilendiği yerler olarak saymıĢtır (Önder, 1989: 65). Her fırsatta müzeleri ve tarihi yerleri ziyaret eden Atatürk, birçok müzenin kuruluĢu ile yakından ilgilenmiĢtir. Onun zamanında Anadolu Medeniyetler Müzesi (1921), Ankara Etnografya Müzesi (1925), Ġstanbul Resim ve Heykel müzesi (1937) baĢta olmak üzere birçok müze açılmıĢtır (Önder, 1989: 71; Yıldızturan, 2010).

Atatürk, Anadolu‟da yapılan arkeolojik kazıların Türk bilim adamlarınca yapılmasını istemiĢtir. Bu amaçla 1931 yılında Avrupa‟ya tarih ve arkeoloji eğitimi

Şekil

ġekil 1. Tarihsel anıtlardan miras kavramına doğru geliĢimsel süreç basamakları
Tablo 4. Yarı-deneysel yöntemin avantaj ve dezavantajları
ġekil 7. AraĢtırmada Kullanılan Bağımsız ve Bağımlı DeğiĢkenlerin AkıĢ ġeması
Tablo 8. AraĢtırmanın deneysel iĢlem kısmına katılan öğrenciler
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu kültürel değerlerden biri de tamamen doğal malzemeler kullanılarak keçi kılından yapılan geleneksel ve yöresel Van ayakkabısı olan reşiktir.. Çalışmada Van’ın

Globalleşme ve kentleşmenin etkisi ile toplumların sahip oldukları somut olmayan kültürel mirası koruması ve sürdürmesi her geçen gün zorlaşmaktadır. Bir toplumu

Somut olmayan kültürel miras ile ilgili girişimlerin yaygınlık kazanmasıyla geleneksel üretim ve geleneksel ustalar, Somut Olmayan Kültürel Miras Sözleşmesi

Somut olmayan kültürel miras kapsamındaki el sanatları, ait olduğu dönemin yaşam gereksinimleri kapsamında ortaya çıkarak yararlı olma niteliği taşıyan,

UNESCO İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Kültürel Mirası Başyapıtları Programı çerçevesinde 2005 yılında Başyapıt olarak ilan edilen “Mevlevî Semâ

2014 yılında İstanbul Kara Surları Dünya Miras Alanı Koruma Sorunları İzleme Raporu – Tarihi Yedikule Bostanları Üzerine Özel Bir İnceleme isimli Yedikule bostanlarının

Derleme Yeri: Polatlı, Şabanözü Köyü ve Basri Köyü, Kaynak Kişi: Hatice Tezcan ve Münire Uçar.Ankara’nın Somut Olmayan Kültürel Mirası, Ankara: Grafiker Matbaası,

Bu çalışmada ülkemizin sahip olduğu somut olmayan kültürel miras unsurlarının korunabilmesi için turistik ürün olarak değerlendirilmeleri önerisinde