• Sonuç bulunamadı

Yasal Tehlike İlkesi Normunun Uygulama Alanı

Hızlı teknolojik gelişmeler sonucu ileri teknoloji ile donatılan olgular, iktisadi alanda vazgeçilemez unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.149 Bunların meydana getirdiği tehlikeler tehlike sorumluluğunun özel olarak kabul edilmesini gerekli kılmıştır.150 Tehlike sorumluluğunun temelini, 19. yüzyılda Fransız Hukuku'nda benimsenen risk teorisi oluşturmaktadır. Fransız Hukuku'nda, hukuka aykırılık ile kusurdan bağımsız olarak akit dışı bir sorumluluk öngören her teori risk teorisi kapsamında kabul edilmektedir151. Risk teorisinde esas olan akit dışı tazminatın şartlarından biri olan kusurun yerini başka bir kavramın alması ya da bu kavramın kusurun yanında yer almasıdır. Tehlike sorumluluğunda da zarar doğuran faaliyetin taşıdığı tehlike, kusurun yerini alan kavramdır.152 Özel sorumluluk normları sadece öngörüldüğü tehlikeli faaliyete ilişkin olduğundan özel düzenlemelerin dışında kalan tehlike yaratan olgular teknolojinin gelişmesine paralel olarak çeşitlilik göstermiş ve yetersiz kalan düzenlemeler karşısında soyut bir tehlike kavramından hareketle var olan veya gelecekte ortaya çıkması muhtemel olan tehlikeli olguları kapsayacak

149 Koçhisarlıoğlu, Objektif Sorumluluk, s.259.

150 Kaplan Emine Tuncay: “İşverenin Koruma ve Gözetme Borcunun Kapsamı”, Kamu-İs 2003, C:

7, S. 2, s.28.

151 Üçışık Güzin: “Tehlike Sorumluluğunun Genel Kural İle Düzenlenmesi”,Gazi Üniversitesi, Sorumluluk ve Tazminat Hukuku Sempozyumu, Gazi Üniversitesi Sorumluluk ve Tazminat Hukuku Sempozyumu 2009, s. 127.

152 Üçışık, s.127.

şekilde genel nitelikte sorumluluk normları düzenlenmesi gerekliliği ileri sürülmüştür.153

Türk Hukukunda 6098 sayılı TBK’nın kabulünden önce tehlikeli faaliyetlerde bulunan veya tehlikeli nesneyi elinde bulunduranların faaliyet veya nesnenin meydana getirdiği zararlardan tehlike sorumluluğuna göre sorumlu tutulacağı haller özel kanunlarla düzenlenmişti.154 Tehlike sorumlulukları, Çevre Kanunu, Petrol Kanunu, Türk Sivil Havacılık Kanunu gibi özel kanunlarla sadece belirli bazı tehlikeli faaliyetler açısından özel kanunlarda yer almaktaydı. Esasen, tehlike sorumluluğunda temel alınan tehlike olgusu ve kavramı, genel koruyucu tedbirler alınmasına rağmen önlenemeyen ve kaçınılmaz şekilde zararlara yol açan önleyici ve koruyucu tedbirlerin sınırlı bir şekilde yararlı olabileceği tehlike potansiyelidir.155 Tehlike sorumluluğunun dayandığı temel ilke “tehlike ilkesi”dir. Tehlike ilkesi, doktrinde “tehlikeyi uzaklaştırma yükümü” olarak ifade edilmiştir.156 Tehlike esasına dayanan kusursuz sorumluluğun gündeme gelmesi için, tehlikeli bir olgu ve meydana gelen zarar ile söz konusu tehlikeli olgu arasında illiyet bağının bulunması gerekli ve

153 Koçhisarlıoğlu, Objektif Sorumluluk, s.259. Avrupa Birliği kurallarının yeknesaklaştırılması çalışmalarında özel kanunlar dışında tehlike sorumluluğuna ilişkin genel kural konulması yaklaşımı gündeme gelmiştir. (Koch Bernard A.: “Strict Liability” European Group on Tort Law, Text and Commentary, Wien 2005, s.104 vd.)

154 Büyüksağış Erdem: “Tehlike Esasına Dayanan Genel Sorumluluk Kuralı Üzerine Eleştirel Değerlendirmeler”, DEÜHFD 2006, C.8, S.1, 1-19, s.2.

155 Aydoğdu Murat: “Sivil Amaçlı Nükleer Santral İşletenin ve Nükleer Madde Taşıyanın Hukuki Sorumluluğu”, Enerji Hukuku Dergisi, Yıl; 1, S.2012/II, s.1-83, s, 8.

156 Demircioğlu, Huriye Reyhan: Culpa İn Contrehendo Sorumluluğu, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara 2007, s.82; Yılmaz, s.571; Bu ilke kişilerin hukuksal varlığını tehlikeye sokanların zararın doğmasını önleyecek tüm tedbirleri almasını zorunlu kılan, yazılı olmayan normları ifade eder. Demircioğlu, s.82 Bu ilkenin kusura mı hukuka aykırılığa mı ilişkin olduğu YHGK'nın 27/11/1996 tarihli kararında üreticiden yüksek bir özen beklemenin nedeninin tehlikeyi uzaklaştırma ilkesinden kaynaklandığı, beklenen özen yükümlülüğünün temelinde üreticinin yaptığı işin niteliği gereği büyük bir tehlike yaratmasının bulunduğu ifade edilerek tehlike ilkesinin kusura ilişkin olduğu yönünde yorum yapılmış olsa da İsviçre Federal Mahkemesinin kararlarında tehlike ilkesi, hukuka aykırılıkla ilişkilendirilerek bu ilkenin saf malvarlığı zararlarının değil mutlak değerlerin ihlali halinde hukuka aykırılığı gerekçelendirmeye uygun olduğu ifade edilmiştir. Yücel, s.49 dipnot 146'dan naklen BGE 124 II 300, BGE 119 II 129, http // w. ber.ch 20/11/2013.

yeterlidir.157 Bir kişinin kendisine kusur ya da özen eksikliğinin yüklenemediği ancak meydana gelen zarardan sorumlu olduğu her durumda ağırlaştırılmış objektif sorumluluk ya da tehlike sorumluluğu söz konusudur.158 Tehlike sorumluluğunun dayanağı, kusurlu davranış ya da objektif özen yada denetim ödevinin ihlali değildir.

Sorumluluk, kanun koyucu tarafından bazı olgulara bağlanmış olup bu olgular, belirli işletme tesis ya da faaliyetin varlığı ya da niteliği itibariyle toplum ve çevre için tehlike ve zarar ihtimali taşımasıdır.159 Niteliği gereği tehlike doğuran bir işletmede işleten ya da faaliyet gösteren kişinin kurtuluş kanıtı getirerek sorumluluktan kurtulabilmesi mümkün olmasa da illiyet bağını kesen sebeplerin varlığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulabilmesi mümkündür.160 Bazı sanayi kuruluşları ve işletmelerin faaliyetlerinin tehlike oluşturabilmesinin dışında söz konusu kuruluş ve işletmelerin varlıkları da tehlike arz etmesi için yeterli görülmektedir. Bunun nedeni nesne ya da faaliyetin tehlike eğilimini her an tabiatında bulundurmasıdır. Tehlike sorumluluğunda ortaya çıkabilecek zararların ağır ve büyük olması nedeniyle tehlike sorumluluğu yasa ile düzenlenmektedir. Tehlike sorumluluğunda zarar gören ile zarardan sorumlu tutulan kişi arasında yapılan sorumsuzluk sözleşmesi zarardan sorumlu şahsı sorumluluktan kurtarmayacaktır161. Bu sorumlulukta sorumsuzluk anlaşması yapılması mümkün olmadığından sorumsuzluk anlaşması yapılmış olsa da sorumluluktan kurtulmak mümkün olmayacaktır.162 Belirli faaliyet alanlarına yönelik olarak düzenlenen bu tehlike sorumluluklarının kıyas yoluyla benzer olaylara uygulanıp uygulanmayacağı hususu doktrinde uzun süre tartışılmış ancak

157 Deschenaux/Tercier: Sorumluluk Hukuku (Çev: Sağlim Özdemir),Ankara 1983, s.17.

158 Deschenaux/Tercier, s.110.

159 Atalay E./ Erdoğan S.M: “Tehlike Sorumluluğu”, ABD 2007, S.3, s.27-54, s.27.

160 Karayolları Trafik Kanununda öngörülen tehlike sorumluluğunda illiyet bağını kesen sebeplerin varlığının ispatı halinde de sorumluluktan kurtulmak mümkün değildir..

161 Kılıçoğlu Mustafa : Sorumluluk Hukuku, Sözleşme Dışı Sorumluluk, C.I, Ankara 2002, s.453.

162 Kılıçoğlu, s.453.

sorumluluğun belirli tehlikeli bir faaliyet ya da şeyin sebebiyet verdiği zararla sınırlandırıldığı, tehlikeli her bir faaliyeti düzenlemenin ancak kanunla yapılabileceği görüşü baskın olmuştur.163 Hakkında herhangi bir sorumluluk hükmü bulunmayan durumlarda kusursuz sorumluluk olmayacağı kabul edilmiş, tehlike sorumluluğunda kıyas yasağı getirilmiştir.164 Hukukumuzda TBK m.71’in yürürlüğe girmesiyle tehlike sorumluluğu istisnai sorumluluk olmaktan çıkarılmıştır. Tehlike, özellikle çok sık ve çok ağır zarar doğurma ihtimali olarak anlaşılıyorsa bir olguya bu niteliği vermek kanun koyucudan beklenmemelidir. Zaten bizzat yasa koyucunun yargıca, duruma göre takdir yetkisi ve yeni bir hukuk yaratma yetkisi vererek sergilediği güveni, kıyas yoluyla tehlike sorumluluğu yaratılması konusunda esirgemesi için hiçbir gerekçe bulunamaz.165

Tehlike sorumluluğunu düzenleyen özel yasaların sorumluluğun tesisi açısından yetersiz kalışı nedeniyle 6098 sayılı TBK’ m.71’de genel bir tehlike sorumluluğu öngörülmüştür. Bu düzenleme ile nicelik ve nitelik bakımından ağır tehlike arz eden faaliyet ve işletmelerinin zararlarından üçüncü kişiyi korumak hedeflenmiştir.166 TBK m.71 hükmü ile tehlike sorumluluğuna ilişkin genel bir düzenleme getirildiğinden bu hükmün mevcut olan özel kanunların uygulanmasına etkisinin tespit edilmesi önem arz eder. TBK m.71/III hükmünden de anlaşılacağı

163 Tartışmalar için bkz. İmre, s.70 Tehlike sorumluluğu genel kuralının esnekliği uygulamada eşitsizliklere yol açabilecektir. Havutçu Ayşe: Birinci oturum “Sözleşmenin Kurulması, Haksız Fiil, Sebepsiz Zenginleşme”, TBK tasarısının değerlendirmesi sempozyumu, Legal Hulkuk Dergisi, Ekim 2005, 3613-3628; Genel tehlike sorumluluğunun belirsizliği karşısında potensiyel sorumluların tehlike sorumluluğuna göre mi kusur sorumluluğuna göre mi sorumlu olacağı önceden kestirilememektedir. (Tiftik Mustafa: Tehlike Sorumluluklarının Genel Kural ile Düzenlenlenmesi Sorunu, Ankara 2005, s.64).

164 İmre, s. 95; Oğuzman Kemal: “İş Kazası ve Meslek Hastalıklarından Doğan Zarardan İşverenin Sorumluluğu” İHFD XXXIV 1969/1-4, s, 337; Buna karşılık Avusturya yargı uygulamasında kıyas yolunun açık olduğu kabul edilmiştir. Antalya Gökhan: “Sorumluluk Hukukunda Yeni Gelişmeler”, MHAD 2008, , Roma Hukukundan Modern Hukuka Sorumluluk, C.14, S.4, 2008, s.81.

165 Erişgin Nuri: “Tehlike Sorumluluğunda Kıyas” BATİDER 2000, C.XX, S.3, s.83-101, s.101

166 Üçışık, s.142.

üzere, tehlike sorumluluğuna ilişkin olarak getirilen TBK m.71 hükmünün kabulü bu konudaki özel kanunların varlığını etkilememektedir. TBK m.71/III hükmüne göre, hukukumuzda tehlike sorumluluğuna ilişkin olarak getirilen özel sorumluluk hükümleri ile düzenlenen hususlar somut olay TBK m.71’in şartlarını sağlasa da özel kanununa tabi olacaktır. Bu nedenle TBK m.71 ile tehlike sorumluluğuna ilişkin genel hükmün getirilmiş olmasının, özel kanunlar ile düzenlenen halleri etkilemeyeceği söylenebilecektir. Hukukumuzda hakkında özel sorumluluk hükümleri ile tehlike sorumluluğu öngörülerek ayrıntılı olarak yapılan düzenlemeler söz konusu olduğunda, somut olay TBK m.71’de belirtilen şartları sağlasa da olaya TBK m.71 değil, tabi olduğu özel kanun hükümleri uygulanacaktır.