• Sonuç bulunamadı

Trabzon’un Ticari Bağlantıları

Belgede Tanzimat Döneminde Trabzon (sayfa 186-192)

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3. ĐKTĐSADĐ YAPI

3.1.2. Trabzon’un Ticari Bağlantıları

19. yüzyılda Trabzon’da ticaretin nasıl bir gelişim gösterdiğini değerlendirmeden önce önemli bir liman olarak Trabzon’un bu dönemde karşımıza çıkan bağlantılarını diğer bir ifade ile daha çok hangi bölgeler ile ticaret yaptığını değerlendirmek gerekmektedir. 19. yüzyılın ortalarına doğru Karadeniz’in uluslararası ticarete açılması ile birlikte Trabzon’un Osmanlı öncesi ve Osmanlı döneminde önemli ticari ilişkiler içinde olduğu bölgelerde bazı değişmeler olduğunu görmekteyiz. Fakat konuyu daha iyi bir şekilde anlamak için 19. yüzyıl öncesindeki durumu kısaca değerlendirmek yerinde olacaktır.

Karadeniz’de Osmanlı öncesi döneme bakıldığında ticaretin boğazlara hakim devletlerin tekelinde olduğu görülmektedir. Mesela Bizans Karadeniz’i kontrol altında tutuyordu ve imparatorların unvanları bu bölgelerin fiilen Bizans hâkimiyetinde olduğunu göstermekteydi. Fakat Bizans hâkimiyetinin zayıflaması ve arkasından Haçlı Seferleri sonrasında Yakındoğu’da ortaya çıkan tablo ile birlikte Karadeniz’de Venedik ve Ceneviz gibi Đtalyan şehir devletleri görülmeye başlamıştır. Bu devletler Karadeniz’in kuzey ve güney limanlarında koloniler kurarak burayı Osmanlı fethinden sonra bile bir süre daha sürecek olan uluslararası ticarete açtılar. Karadeniz’de Osmanlı hâkimiyeti döneminde burada herhangi bir yabancı devletin ticaret yapmasına izin verilmemiştir. Zira devletin en önemli politikası Karadeniz’in sunduğu kaynakların imparatorluk başkentinin ihtiyaçlarının karşılanması için tahsis edilmesiydi. Bu dönemde yani Karadeniz’in kapalı olduğu bu dönemde Trabzon’un diğer Karadeniz limanları ile canlı bir bağlantısının olduğunu görmekteyiz. Bu denizde uluslararası ticaretin kesilmesinden sonra Trabzon bir transit ticaret merkezi olma özelliğini kaybetmiş ve daha çok mahalli ihtiyaçların karşılandığı, üretim ve tüketim maddelerinin el değiştirdiği bir liman haline gelmiştir. Şüphesiz ticaretin bu şekilde değişiklik göstermesi Karadeniz limanlarının önemini yok etmiş değildi. Eskinden olduğu gibi muhtelif limanlar arasında yoğun bir ticaret yapılıyordu; fakat bu sefer yine aynı bölgeler arasında bir ticaret söz konusu olsa da bu ticaret bir iç ticaret özelliği kazanmıştı.775 Bundan sonra Karadeniz’deki ticari ilişkiler

774

Fontanier, Voyages en Orient 1830-1833, s. 225.

775

Abdullah Saydam, “XIX. Yüzyılda Trabzon’un Ticari Önemi ve Ulaşım Sektörü”, Kıbrıs’tan Kafkasya’ya Osmanlı Dünyasında Siyaset, Adalet ve Raiyet, Trabzon: Derya Kitabevi, 1998, s. 275.

170

kuzey-güney, doğu-batı ekseninde gerçekleşmeye başlamıştır. Buna rağmen her ne kadar Osmanlılar Karadeniz kıyılarında bir hâkimiyet tesis etseler de Baltık ülkeleri, Polonya, Rusya ve Balkan ülkelerinin Karadeniz limanları ile olan ticari faaliyetlerinin bu denizde olan uluslararası ticarete yeni bir görünün kazandırdığı anlaşılmaktadır. 776 Özellikle Kefe, Kili ve Akkerman gibi Kuzey Karadeniz limanlarına büyük miktarda ipek, pamuk ve kenevirden mamul kumaşlar ihraç edilmekte; karşılığında ise buralardan Đstanbul’a tarım ve hayvancılık ürünleri ithali gerçekleşmekteydi. 15. ve 16. yüzyıllarda Karadeniz ticaretinde bu şekilde cereyan eden kuzey-güney eksenli ilişkiler sayesinde Anadolu imalat ürünleri büyük ölçüde bir pazara kavuşmuş ve bu Anadolu dokuma sanayisinin gösterdiği gelişime önemli katkılar yapmıştır.777 Karadeniz limanları arasında gelişen bu ticari ilişkiler çerçevesinde Trabzonlu tüccarlar diğer limanlara gidip gelmekte ve önemli bir ticaret gerçekleştirmekteydiler. Mesela Trabzonlu tüccarlar Yaş’ta Trabzon Caddesi adında bir yerde kendi dükkânlarına sahiptiler. 778

Trabzon’un kuzey Karadeniz limanları ile olan bu yoğun ticari ilişkilerinin zamanla azaldığı görülmektedir. Mesela 17. yüzyılın ilk yarısında Kazakların Şayka adlı gemilerle yapmış oldukları baskınlar Sinop, Samsun ve Trabzon gibi güney Karadeniz limanlarını önemli oranda tahrip etmiş ve ticareti sekteye uğratmıştır. Fakat Trabzon’un ticari bağlantılarını sekteye uğratması bakımından en önemli gelişme Rusların Karadeniz’e açılmaları kuzeydeki limanlardaki ticarete hâkim olmalarından sonra ortaya çıkmıştır. Karadeniz’de Rusya’nın etkin bir konuma gelmesinden önce Osmanlı tüccarlarının serbest dolaşım alanı olan bu denizde Rusya’nın da ticaret yapma hakkının kazanması ve özellikle de Karadeniz’in doğusuna doğru nüfuzunu genişletmesi buralar ile yüzyıllardan beri önemli ticari bağlar tesis eden Osmanlı tüccarların çok önemli bir darbe vurmuştur.779 Bundan dolayı 19. yüzyılda Trabzon’un hizmet ettiği sahaları değerlendirdiğimizde bunlar Đran, Doğu Anadolu ve Çerkez ve Kafkas sahilleriyle sınırlı kalmıştır.780 Diğer bir ifade ile Trabzon’un 19. yüzyılda ticari ilişkilerinin yoğunlaştığı alanlar bu bölgelerdir. 19. yüzyılda

776

Yücel Öztürk, Osmanlı Hâkimiyetinde Kefe (1475-1600), Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 2000, s. 507-508.

777

Đnalcık, Osmanlı Đmparatorluğu, s. 331.

778

Constantin C. Giurescu, “Les Relations Des Pays Roumains Avec Trébizonde Aux XIVe- XIXe Siécles” Revue Roumanie D’Historie, vol. 2 (1974), s. 242-243.

779

Necmettin Aygün, Trabzon Gümrüğü (1750-1800), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,1997, s. 47.

780

171

Trabzon’un ticari potansiyelini değerlendirmek için öncelikli olarak bu bölgeler ile olan ilişkisini belirlemek yerinde olacaktır.

3.1.2.1. Đran

Đran Antik devirlerden beri Trabzon’un en yoğun ticaret yaptığı bölge olmuştur. Zira Đran’ın kuzey bölgelerinin dağlar ve çöller yüzünden dünya pazarlarına kapalı bir yapıda olması nedeniyle kuzeybatıda yer alan Trabzon Đran için önemli bir çıkış kapısıdır.781 Çünkü Trabzon bulunduğu konum itibarı ile doğudaki Kars’tan, güneydeki Diyarbakır ve Malatya’ya, batıdaki Tokat’a dek Karadeniz’in güney doğusunda yer alan tüm yerleşim yerleri için doğal bir merkezdi ve aynı zamanda Erzurum, Tebriz ve hatta Tahran’ın limanıydı.782 Fakat Karadeniz’in uluslararası ticarete açılmasından önce 18. yüzyılda Osmanlı-Đran ticaretinin gerek Osmanlı-Đran savaşları gerekse de Đran’ın Afganlar tarafından işgal edilmesi gibi iç karışıklıklar nedeniyle önemli düşüşler yaşadığı görülmektedir.783 Osmanlı-Đran ticareti 1830’lu yıllarda yeni bir canlanma evresine girdi. Đranlı tüccarlar bu tarihten önce mallarını Bağdat yoluyla Basra Körfezi’ne, Akdeniz’e veya Erzurum’dan Đstanbul, Đzmir ve Halep’e geçerek götürmüşlerdir.784 1830’lu yıllarda yeniden canlılık kazanan Trabzon yolu vasıtası ile Avrupa’nın sanayi ürünleri Trabzon limanı aracılığıyla Osmanlı Đmparatorluğu’nun doğu eyaletleriyle Đran’daki pazarlara ulaşabiliyordu. Buna karşılık, Đran ve Osmanlı ürünleri, özellikle Đran ipeği de Batı Avrupa’ya ulaşma yolunu buldu. Eskiden Tebriz’den Đstanbul ve Đzmir’e kervanlarla taşınan Đran malları, artık Trabzon limanından yüklenerek Đstanbul’a, Karadeniz’in diğer limanlarına ya da Boğazlardan geçerek Đzmir’e gemilerle taşınıyordu.785 Buradan nakledilen mallar arasında ipek, pamuk, keten, susam, afyon, tütün, güherçile, kükürt, bakır ve demir yer almaktaydı.786

Đran ticaretini, Đran Azerbaycanı, Gilan, Mezanderan’dan gelen ve buraya giden mallar oluşturuyordu. Buralarda ise Hoy, Urmiye, Tebriz ve Tahran bu ticaretin başlıca merkezleriydi. Eskiden beri önemli olan bu bölge ile olan ticari ilişkiler savaşlar ve

781

Nazım Kuruca, 19. Yüzyılda Trabzon Gümrüğü ve Çevre Ticareti, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2003, s. 139.

782

Turgay, Trabzon, s. 48.

783

Neşe Erim, “1720-1790 Arasında Osmanlı-Đran Ticareti”, V. Milletlerarası Türkiye Sosyal ve Đktisat Tarihi Kongresi Bildirileri, Ankara: TTK, 1990, s. 571.

784

Charles Issawi, The Economic History of Iran 1800-1914, Chicago: The University of Chicago Press, 1971, s. 12.

785

Turgay, Trabzon, s. 48.

786

172

Osmanlı-Đran sınır çatışmaları döneminde bile kesilmemiştir. 19. yüzyılın ortalarına doğru Đran transit ticareti, Trabzon’un toplam ticaretinin dörtte üçünü oluşturmuştur. Bu ticaret özellikle de 1856-1866 yılları arasında daha önce hiç bilinmeyen en yüksek seviyesine çıkmıştır. Đran’ın başlıca ihraç malı ise ipekti. Đpek 1858 yılında Fransız ipek fabrikalarının kurulmasının ticaretini teşvik ettiği bir üründü. Bunun yanında pamuk, kuru meyveler, tömbeki adı ile bilinen tütün, kürk ve deri, halı diğer ihraç ürünleriydi. Başlıca ithal kalemleri ise sade ve renkli pamuklu bezler ve kıyafetler, şeker, cam ve hırdavat ki bunların çoğu Đngiliz ve Avrupa malıdır.787 Đlerde de göreceğimiz üzere Rusya’nın Trabzon-Tebriz yoluna alternatif bir güzergah oluşturması üzerine Trabzon’un Đran ile olan ticaretinde azalmalar görülmeye başlayacaktır.

3.1.2.2. Kafkas ve Çerkes Sahilleri

Kaskasya bölgesi de Trabzon ticaretinde önemli bir yere sahipti. Kafkasya bölgesi 19. yüzyılın ortalarında Rus işgaline uğramasına rağmen buranın tüccarları Osmanlılar ile bağlarını kesmemişler ve ticaretlerini devam ettirmeye çalışmışlardır. Fakat Ruslar kendi tüccarını teşvik etmek için 1832 yılından itibaren yapmış olduğu yeni düzenlemelere paralel olarak bu sahillerdeki Osmanlı gemilerini de engellemeye başlamıştır. Sağlık tedbirlerini bahane eden Ruslar bu limanlarda gerçek bir blokaj oluşturmaya ve buraya gelen yabancı gemilere el koymaya başlamışlardır. Ruslar bu sularda sadece Türk gemilerini değil içlerinde Đngilizlerin de olduğu Avrupalı gemileri de ele geçirmekteydiler.788 Bu blokaj zamanla buralar ile ticaretin kaçak bir şekilde yapılmasına neden olmuştur. Trabzon’un buralar ile yapmış olduğu ticarete baktığımızda ise köle ticaretinin en önemli unsur olduğunu görürüz.789 Bunun yanında Trabzon bu bölgelere Halep kumaşları, boyalı bezler, silah, barut, tuz ve diğer ticaret eşyası ihraç etmekte; karşılığında ise buralardan mısır, tereyağı, balmumu, bal ve kereste gibi mallar almaktaydı. Gerek Trabzon’un gerekse de bu yöre tüccarının buralarda yaptığı ticaret önemli kârlar bırakmaktaydı. Rusya’nın bu ticaretten duyduğu rahatsızlık bağlamında Đstanbul’dan bu ticaretin yapılmamasına ilişkin gelen emirlere rağmen yerel otoriteler buna engel olamamakta, hatta bazen yerel otoriteler bile %150 oranında bir kâr bırakan bu ticarete karışmaktadırlar. Rusların sıkı denetimi ile 1834 yılında üç Türk gemisi ve bunu gibi başka pek çok küçük gemi Rus kruvazörlerinin eline geçmişti ama bunlar çoğu zaman Rusların

787

A&P, 1873, vol. 64, 1872 Trabzon Ticaret Raporu, s. 746-747.

788

Fontanier, Voyages en Orient 1830-1833, s. 225.

789

173

elinden kaçıyordu.790 Genel olarak Rusların bu limanları Türk gemicilerine kapanması genelde Anadolu ticaretine özelde de Trabzon ticareti için ölümcül bir darbe olmuştur.791 Çerkez ve Abhaz sahillerinin Osmanlı gemicilerine kapanması bu gemicileri Đstanbul ile yapılan ticarete yönelmeye zorlamış ve buna paralel olarak da ticaretin bu kısmında önemli bir artış gerçekleşmiştir.792 Bu yasağın daha sonraki dönemlerde de devam ettiğini görmekteyiz. Bu konuda Karadeniz’in Anadolu sahillerinden Rusya’ya giden kayıkların yasak bölgelere gitmemeleri ve yasaklanmış malzemeleri taşımamaları için gerekenin yapılması istenmiştir. 793

Kaçak da olsa Kafkasya ile yapılan ticaretin Trabzon için önemini daha sonra da devam ettirdiğini görmekteyiz. Bu ticaret Kırım Savaşı’ndan öncesinde belirli bir seviyede kalmıştı. Kırım Savaşı sırasında ve sonrasında Kafkasya’da görülen ticari hareketlilik silah, gıda ticaretini kısmen açık kısmen de kaçak bir şekilde teşvik etmiştir.794 Bu kaçak ticaret önemli sayıda tüccara bir iş kapısı açıyordu. 1860 yılı Đngiliz konsolosluk raporuna göre Trabzon’un bu kıyılar ile yaptığı ticaretle tonajları 30-40 ton arasında değişen 600-800 sahil teknesi meşgul olmaktaydı.795 Fakat bu ticarete Rusların vurmuş oldukları en önemli darbe ise 1862’den 1866 yılına kadar Kafkaslarda yaptıkları askeri harekât ile buradaki Çerkez ve diğer halkları Osmanlı topraklarına doğru itmekle olmuştur. Bu göçün Trabzon ticareti üzerine olan etkisi hemen hissettirmiştir. 1866 yılı Fransız konsolosluk raporuna göre Trabzon ticaretinde her geçen gün görülen azalmanın bir nedeni de Çerkeslerin göçü sonrasında Trabzon’un Çerkes sahillerine yaptığı ihracatın kesilmesiydi. Zira bu bölgeler ihtiyaçları olan gıda ve mamulleri Trabzon limanı vasıtasıyla sağlamaktaydı. Bu pazarın kaybedilmesi Trabzonlu tüccarların iş hacimlerini önemli oranda azaltmıştır.796 Çerkeslerin göçünden sonra Kafkasya’nın Ruslaştırılması sonrasında bu bölge ile yapılan Avrupa

790

AMAEF, CADN, Trébizonde, c. 3, Outrey’den Baron Roussin’e 12 Ocak 1835.

791

Fontanier, Voyages en Orient 1830-1833, s. 226.

792

Brant, Journey Through a Part of Armenia and Asia Minor, s. 190-191; Issawi, Economic History of Turkey, s. 127.

793

BOA, HR. MKT, 16/19, 2 S 1263/20 Ocak 1847; Kaleli, a.g.t., s. 10.

794

Kırım Savaşı sonrasında da Rusların Karadeniz’deki Osmanlı gemilerine yönelik saldırıları devam etmiştir. Mesela 1858 yılında Çerkes ve Abhaz sahillerinde bekleyen Rus destroyerleri Trabzonlu tüccarların teknelerine el koyup onları tahrip etmiştir. A&P, 1861, vol. 58, 1858 Trabzon Ticaret Raporu, s. 561-568; A&P, 1873, vol. 64, 1872 Trabzon Ticaret Raporu, s. 746-747.

795

A&P. 1860, vol. 65, 1860 Trabzon Ticaret Raporu, s. 190.

796

Kafkasların boşaltılması ve buradaki limanların tahrip edilmesi öncelikli olarak Trabzon piyasasında bir şok etkisi yaratmış ve pek çok tüccar iflas etmiştir. Tüccarlar bunun üzerine açıklarını kapatacak yeni sahalar aramışlardır. Issawi, Economic History of Turkey, s. 121; AMAEF, Paris, CCC, Trébizonde, c. 8, Derche’den Moustier’ye, 28 Ağustos 1868.

174

ticaretinin yönü de değişmiş ve Trabzon’un yerini Poti, Kerç ve Anapa almıştır. Bu da genel olarak Trabzon’un ticaret hacminde bir azalma ortaya çıkardı.797

3.1.2.3. Trabzon Çevresi, Doğu Anadolu ve Gürcistan

Trabzon sadece Đran ve Kafkasya ile değil aynı zamanda sahil kesimi ve iç kısımlarda da önemli bir bölgeye hizmet eden merkezi bir liman özelliği de göstermekteydi. Trabzon’un bu bölgeler ile yapmış olduğu ticaret Đran ve diğer Kafkas sahilleri ile yapılan ticaret kadar önemli boyutlarda değildi; fakat bir ihracat noktası olması itibarı ile Trabzon bu bölgelerde üretilen ürünlerin ihraç edilme noktası; aynı zamanda da bölgenin en önemli merkezi olması itibarı ile de civar bölgelerden ihtiyaçlarını karşılayan bir merkez konumundaydı. Daha detaylı bakıldığında ise Trabzon Avrupa menşeli tekstil ürünlerinin geldiği başlıca nokta ve bunları sahil kesimindeki diğer yerlere ve iç kısımlara aktaran bir ara liman özelliğindeydi.798 Özellikle Karadeniz’in kuzeyinden gelen demir ve doğusundan gelen tuz Trabzon’un iç kısımlara sevk ettiği en önemli mallardı. Bunun yanında bazı önemli tarım ürünleri ve özellikle de yün ve deri gibi mallar da Trabzon limanı vasıtası ile Đstanbul ve Avrupa istikametine gönderilmekteydi. Trabzon’un sahil kesiminde ticaret yaptığı yerler Batum ve Fatsa limanı arasındaki bölgelerdi. Buraların da başlıca ihracat kalemleri özellikle Rize’den gelen keten, fındık, mısır, meyve ve arpaydı. Bu ticaret iç kısımlar ve Đran ticaretinde olduğu gibi zaman zaman yükselme eğilimi göstermekteydi.799

Trabzon’un bu bölgeler ile yapmış olduğu ticaret genel ticarette görülen yükselme ve azalmadan doğrudan etkilenmektedi. Ayrıca ürün rekoltesinde görülen artışlar ve azalmalar da temelde tarım ürünlerine dayanan bu ticareti de etkilemiştir. Temelde düşük kalitede tütün, deri, tahıl, fındık ve bunun gibi ürünlerin oluşturduğu bu ticaret Kırım Savaşı sırasında bir ivme kazandı ve bir süre daha gelişmeye devam etti. Belirli bir süre daha belli bir seviyede olan bu ticaret 1866 yılından beri de iç kısımlarda görülen fakirlikten dolayı azalmaya başlamıştır. 1872 yılında bu ticaretin durumu on sene öncesine göre üçte bir oranında azalmış durumdaydı.800 Bu ticaretin azalmasında sahil kesiminde yer alan diğer şehirlerin de buharlı gemi şirketlerince düzenli olarak ziyaret edilmesi ve doğrudan ticaret yapma imkânının doğması etkili olmuştu. Bu 1870’li yıllardan sonra

797

A&P, 1873, c. 76, 1873 Trabzon Ticaret Raporu, s. 746-747.

798

AMAEF, CADN, Trébizonde, c.5, Clairambault’dan Butenval’ye, 22 Ocak 1844.

799

Issawi, Economic History of Turkey, s. 121.

800

175

Giresun, Ordu ve Samsun gibi diğer limanların ticaret hacimlerinin yükselmesinin de bir nedeni olduğu gibi Trabzon’un bu ticaretteki payını da azaltmıştır.801

Bu belirttiğimiz bölgelere eklememiz gereken diğer bir önemli ticaret sahası da Gürcistan’dır. Trabzon transit bir ticaret limanı olarak Gürcistan’dan ipek, tuzlanmış balık, havyar almakta ve karşılığında buraya çeşitli Đngiliz tekstil ürünleri, kolonyal gıdalar, Đngiliz çayı ve birası, Fransız tuhafiye ürünleri, şarap, ispirto ve makine göndermekteydi.802 Gürcistan ile yapılan ticaretin belirli bir dönem Đran ticaretine yakın bir önemi olduğu ve Gürcistan’ın uzun bir süre Avrupa ile olan ticaretini Trabzon üzerinden gerçekleştirdiği görülmektedir. Fakat Rusların Đran transit ticaretini kendi topraklarına çekmek için Poti-Tiflis demiryolunu yaparak bu tarafı Trabzon-Erzurum yoluna göre daha iyi imkânlarla donatmaları Trabzon limanından Gürcistan’a yönelik olan ticari hareketliliği de etkilemiştir.

Belgede Tanzimat Döneminde Trabzon (sayfa 186-192)