• Sonuç bulunamadı

Karışık Mahalleler

Belgede Tanzimat Döneminde Trabzon (sayfa 50-71)

1. SOSYAL YAPI Mahalleler Mahalleler

1.1.2. Dini Gruplar Açısından Mahalleler:

1.1.2.3. Karışık Mahalleler

Đskender Paşa: Đlk olarak 1554 tahririnde adına rastlanan bu mahalle adını Trabzon

valisi Đskender Paşa’nın dördüncü valilik döneminde 1529 yılında yaptırdığı Đskender Paşa Camii’nden almaktadır.146 Đskender Paşa Mahallesi’nin Gâvur Meydanı olarak bilinen meydana yakınlığından dolayı buraya zaman zaman Meydan Mahallesi de denilmiştir. Bunun yanında bu bölgeye Meydan, Meydan-i Şarki veya Kafir Meydanı da denilmiştir.147 19. yüzyılın ilk yarısındaki kaynaklarda da Meydan Mahallesi olarak ayrı bir mahalle şeklinde gösterilmekle birlikte temel aldığımız salnamede Meydan Mahallesi yer almamaktadır. Buradan hareketle 453 haneye sahip olan Đskender Paşa Mahallesi’nin çevresindeki mahalleleri de kapsadığı ortaya çıkmaktadır. Salnamenin verdiği rakamlara göre Đskender Paşa’nın sakinlerinin %38’i Müslüman ve geri kalan %62’lik kısım ise Ermeni, Rum ve Katoliklerden oluşmakta idi. Hatta Protestanların da yukarıda yaptığımız açıklamaya istinaden bu mahallede bulunduklarını da söyleyebiliriz.

Ayafilibo: Bu mahalle Đskender Paşa Mahallesi’nin güney doğusunda şimdiki

Çölmekçi Mahallesi’nin olduğu bölgede yer alıyordu.148 Adını da burada bulunan Aya Filibo (St. Philip) kilisesinden almıştır. Mahallenin tam olarak ne zaman kurulduğu belli değildir. 17. yüzyılda Trabzon mahalleleri arasında bu ad geçmemektedir.149 Fakat Bryer bu kilisenin 1665 yılı civarlarında camiye çevrildiğini belirtir.150 18. yüzyılda ise bu

144

Lowry, a.g.m., s. 40; Bostan, a.g.e., s. 148.

145

Bıjışkyan bu mahalle hakkında “Eskiden burada Frenkler ikamet ettiği için Frenk Mahallesi adını taşıyan bu yere şimdi Güzelhisar denir. Bu semtte oturan Frenkler zamanla Ermenilere karışmış fakat adlarını frenkoğlu olarak muhafaza etmişlerdir” demektedir. Bıjışkyan, a.g.e., s. 110; Feruhan Bey’e göre 1847 yılında Frankhisar mahallesi bir Rum mahallesi idi. Bıjışkyan, a.g.e, s. 136.

146

Đskender Paşa Camii doğu varoşunda yer alan yegâne Đslami yapı olması itibarı ile buradaki Müslüman mahallesinin merkezini oluşturmuştur. Ronald C. Jennings, “Pious Foundations in the Society and Economy of Ottoman Trabzon, 1565-1640”, Journal of the Economic and Social History of the Orient, 33 (1990), s. 283; Goloğlu, a.g.e., s. 45.

147

Bostan, a.g.e., s. 128; Đnan, a.g.m., s. 171; Açık, a.g.t., s. 56.

148

Horuluoğlu, a.g.e., s. 35.

149

Đnan, a.g.m., s. 170-171; Kenan Đnan, “1831 Nolu Şer’iye Siciline Göre 17. Yüzyıl Ortalarında Trabzon’da Mülk Satışları”, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, 120 (1999), s. 109.

150

34

bölgede Çölmekçi Mahallesi ile Ayafilibo Mahallesi’nin de adı geçmeye başlamıştır.151 Aslında bu mahalleyi Çölmekçi Mahallesi ile birlikte düşünmek gerekmektedir. 1840 tarihli Nüfus Yoklama Defteri’de “Ayafilibo ma Çölmekçi” şeklindeki ifade bu iki mahallenin bitişik olduğunu ve zaman zaman tek bir mahalle olduğunu göstermektedir.152 Zira Bıjışkyan da Çölmekçi ve Ayafilibo mahallelerinin şehrin doğu ucunda yer aldıklarını söylemektedir. Ona göre Çölmekçi’nin yakınında bulunan Aya Filibo Mahallesi’nde eskiden Rumların piskoposluk kilisesi olan fakat daha sonra camiye çevrilen bir kilise vardı.153 1877 yılında Aya Filibo Mahallesinde 90 Müslüman ve 118 gayrimüslim hanesi ve toplam 573 kişi bulunması bu mahallenin Çölmekçi’yi de içine alan şehrin en doğudaki mahallesi olduğunu göstermektedir.

Yeni Cuma: Mahalle adını burada yer alan St. Eugenios Kilisesi’nden almaktadır.

Yer olarak mahalle şehrin doğu varoşunda Yukarı Hisar’ın karşısında yer almaktaydı. Đlk olarak 1520 tarihli kayıtlarda Cami-i Cedid adı ile rastlanan bu mahalle surların dışında kurulan ve camisi olan ilk Müslüman mahallesiydi. Bostan 16. yüzyılın ikinci yarısında hem Cami-i Cedid hem de Yeni Cuma mahallelerine rastlandığını ve bunların aynı mahalleler olduğunu belirtir.154 Lowry ise mahallenin Yeni Cuma adını almasını 18. yüzyıla tarihler.155 Lowry Yenicuma Camii’nin bu adı alması sürecini incelediği makalesinde ise zamanla sur dışına taşan Müslüman yerleşiminin bir gereği olarak bu eski kiliseyi camiye çevirdiğini belirtmektedir.156 1877 yılında mahallenin % 69’u Müslüman ve % 31’i de gayrimüslim idi.

Çarşı: Çarşı Mahallesi Aşağıhisar’ın tam doğusunda doğu varoşunda deniz

kenarında yer almaktadır. Mahalle adından da anlaşılacağı gibi iktisadi faaliyetlerin en yoğun olduğu bir bölgede yer almaktaydı. Hatta Lowry Çarşı Camii’nin bu mahallenin Mescid-i Hacı Kasım adında bir mescidin yerine 1839’da inşa edildiğini belirtir. Zira bu mescid de Bedesten’in yakınında yer almaktaydı.157 Bıjışkyan ise Çarşı Camii’nin eski bir

151

Açık, a.g.t., s. 56; Dursun, a.g.t., s. 54.

152

BOA, Mad. d., 215, 1256 Senesi Trabzon Nüfus Yoklama Defteri.

153

Bıjışkyan, a.g.e., s. 109; Bryer-Winfield, a.g.e., s. 230.

154

Bostan, a.g.e., s. 127.

155

Lowry, a.g.e., s. 61.

156

Lowry, a.g.m., s. 103-112; Bryer-Winfield, a.g.e., s. 224.

157

Bedestan hakkında bkz. Kenan Đnan, “Bedestenlerin Türk Ticari Mimarisindeki Yeri ve Trabzon Bedesteni”, OTAM, 7 (1996), s. 119-134.

35

kilise olduğunu ve çarşı içinde yer aldığını yazar. 158 Kemerkaya ve Ayvasil mahalleleri arasında kalan bu mahalle 1877’de 42 hane ve 170 kişiye ev sahipliği yapıyordu.

Muhiddin: Muhiddin Mahallesi şehrin doğu varoşunda Debbağhane, Yeni Cuma

ve Tekye mahallelerinin oluşturduğu üçgen içinde yer almaktaydı. 1834 tarihli nüfus defterinde bu mahalle “Muhiddin ma Zeytinlik” şeklinde geçmektedir.159 Bu da mahallenin bu günkü Cumhuriyet Mahallesi içinde Hacı Kasım Muhittin Cami olarak bilinen caminin etrafında oluştuğunu göstermektedir. Mahallenin ne zaman kurulduğu açık değildir. Tahrirlerde bu adla anılan bir mahalle yoktur; fakat 17. yüzyılın ortalarında sicil kayıtlarında Muhiddin Mahallesi’nin de adı geçmektedir.160 Buradan hareketle mahallenin 16. yüzyıl sonu ve 17. yüzyıl başlarında kurulduğunu söyleyebiliriz. 1877 yılında bu mahallede 78 Müslüman ve 140 gayrimüslim hanesinde meskûn toplam 615 kişi vardı. Bu da mahallenin % 29’unun Müslümanlardan % 71’inin de gayrimüslimlerden oluştuğunu göstermektedir.

Boztepe: Tahrirlerde adı geçmeyen mahallelerden biri de Boztepe Mahallesi’dir.

Zira gerek Lowry gerekse de Bostan’ın çalışmalarında Boztepe Mahallesi’nin yer aldığı şehrin güneydoğu eteklerinde her hangi bir cemaate ait bir yerleşim tespit edilememiştir. Fakat bu mahallenin adına yine diğer mahalleler örneğinde olduğu gibi 17. yüzyılın ortalarında rastlamaktayız.161 Bu da bize Boztepe Mahallesi’nin kale dışına taşan Müslüman yerleşiminin, gayrimüslim nüfusun yoğun olduğu doğu varoşunda kendine yeni bir mahalle ortaya çıkardığını göstermektedir. Bıjışkyan ve Feruhan Bey notlarına göre 19. yüzyılın ilk yarısında bu mahalle Türkler ile meskûn bir yerdir.162 Zamanla buradaki yerleşimin büyümesinden dolayı mahallenin Boztepe-i Bala ve Boztepe-i Zir olarak iki kısma ayrıldığını görmekteyiz. Bu hali ile Boztepe Mahallesi bu yüzyılda rastladığımız tek mahalledir. 1877 salnamesine göre sınırlı da olsa bu mahallede gayrimüslim bir nüfus vardı. Bu iki mahallede 659 Müslüman ve 131 gayrimüslim vardı. Bu da mahalle nüfusunun % 81’inin Müslüman, % 19’unun da gayrimüslim olduğunu göstermektedir.

158

Bıjışkyan, a.g.e., s. 103.

159

BOA, NFS. d., 1149’dan aktaran S. Bilgi- A.M. Birinci-M. Çakıcı-S. Demircioğlu, 1834 Trabzon Nüfus Kütüğü, Đstanbul: Düzey Matbaacılık, (ty), s. 23.

160

Đnan, Fiziki Yapı, s. 171.

161

Cevdet Kırpık, 1830 Numaralı Trabzon Şeriyye Siciline Göre Kentin Sosyal ve Ekonomik Hayatı (1643-1644), Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, KTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1998, s. 6.

162

36

Tekye: Tekye Mahallesi de karşılaştığımız yeni mahallelerden biridir. Fakat

mahallenin adına 19. yüzyıl öncesi kayıtlarda rastlanmamaktadır.163 Mahalle Muhiddin maa Zeytinlik Mahallesi’nin doğusunda Gavur Meydanı’nın güneyinde yer almaktaydı ve Mahalle adını 1591-1592 tarihinde burada yapılan bir tekkeden almıştır. Daha sonra bu tekkenin yerine bir cami inşa edildiği ve şimdiki Tekye Camii’nin de bu eski caminin yerine yapıldığı belirtilmektedir.164 Bıjışkyan da mahallenin Gâvur Meydanı’nın yukarı tarafında Boztepe’nin eteğinde bulunduğunu ve bir zamanlar dervişlere ev sahipliği yaptığını yazar. Feruhan Bey de buranın bir Türk Mahallesi olduğunu belirtir.165 Zira mahallede 1877 yılında 56 gayrimüslime karşılık 247 Müslüman bulunmaktaydı.

Debbağhane: Bu mahalle adına ilk kez 1554 tarihli kayıtlarda rastlanmaktadır.166

Mahalle Ortahisar surlarının hemen dışında yer almaktaydı. Anadolu’daki pek çok yerleşim yerinde de olduğu gibi Trabzon’da da bu adla anılan bir mahalle ortaya çıkmıştı.167 Mahalle belirli bir meslek grubunu yansıtması bakımından Çölmekçi Mahallesi yanında diğer bir mahalle idi. Şehirdeki Müslüman nüfusun artışına paralel olarak sur dışında kurulan ve 1847 yılında Feruhan Bey’e göre tamamen Türk mahallesi olan bu mahallenin az da olsa, 1877 yılında 298 Müslüman nüfusa karşılık 26 gayrimüslim sakini vardı.

Eksotha: Şehrin batı varoşunda yer alan bu mahalle tahrir kayıtlarında geçen bir

mahalle değildir. Fakat mahalle kilise ismi olarak anılan ve Osmanlı öncesinde de var olup bu isimle anılmaya devam eden dört mahalleden biridir.168 Mahallenin sakinleri hakkında kesin bilgiler olmamakla birlikte Bostan bu mahalleyi hem Müslüman hem de Hıristiyan mahalleleri kategorisine yerleştirir. Lowry de Hıristiyan cemaatinin batı varoşundaki yerleşme yerlerinden biri olduğunu belirtir. Bu bölgedeki Hıristiyan varlığının 19. yüzyılda da devam ettiği görülmektedir. Feruhan Bey 1847’de Sotka ve Faroz mahallelerinde 200 kadar Rum evinin olduğunu ve bunların Batı varoşundaki tek gayrimüslim yerleşim yerleri

163

19. yüzyılın ilk yarısında gerek nüfus defterlerinde gerekse de sicil kayıtlarında Tekye Mahallesi’ne rastlamaktayız. TŞS, 1970, s. 12; BOA, NFS. d., 1149’dan aktaran Bilgin ve diğerleri, a.g.e., s. 23.

164 Özen ve dğr., a.g.e., s. 63. 165 Bıjışkyan, a.g.e., s. 102-135. 166 Bostan, a.g.e., s. 136. 167

Suraiya Faroqhi, Osmanlı’da Kentler ve Kentliler, Đstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2000, s. 198; Bryer Đstanbul’daki örneğini de göstererek Trabzon’da Osmanlı öncesi dönemde de Debbağhane mahallesinin bulunduğu yerin bu meslek grubu tarafından iskân edildiğinin tahmin edilebileceğini belirtmektedir. Bryer-Winfield, a.g.e., s. 199.

168

Lowry burada yanlış bir şekilde Eksotha’nın Şakir Şevket’e atfen adını koruyan yedi mahalleden biri olduğunu belirtir. Oysaki Şakir Şevket Ayasofya, Eksotha, Ayvasil ve Ayafilibo dışında kalan üç mahallenin başka isimler aldığını yazar. Bkz. Şakir Şevket, a.g.e., s. 59; Lowry, a.g.e., s. 118.

37

olduğunu belirtmektedir. Nüfus defterleri de batı varoşunda sadece Eksotha’nın Rum sakinleri olduğunu göstermektedir.169 1877 yılında ise bu mahallede 375 Müslüman ve nüfus defterlerinin bize verdiği bilgiler çerçevesinde tamamının Rum olduğunu söyleyebileceğimiz 264 Hıristiyan bulunuyordu.

Kemerkaya: Kemerkaya Mahallesi şehrin doğu varoşunda ve sahilde yer alan bir

mahalle idi. Tahrirlerde Kemerkaya Mahallesi adı geçmemekle birlikte bu bölgede Mescid-i Sarmaşık adında bir mahallenin adı geçmektedir.170 Mescidin camiye çevrilmiş bir kilise olması buranın yeni kurulan bir Müslüman mahallesi olduğunu göstermektedir. Fakat 17. yüzyılın ortasındaki kayıtlarda hem Kemerkaya hem de Sarmaşık mahalleleri ayrı ayrı zikredilmektedir.171 19. yüzyılda bu bölgeyi tanımlayan tek mahalle olarak Kemerkaya Mahallesi ile karşılaşmaktayız. 1877 yılında şehirdeki gayrimüslim nüfusun en yoğun olduğu mahallelerden biri de burasıydı. Mahallede 75 Müslümana karşın 219 gayrimüslim sakin bulunuyordu.

Kasım Ağa: Bu kısımda bahsedecek olduğumuz son mahalle Kasım Ağa

Mahallesi’dir. Mahallenin kesin olarak nerede olduğunu tespit edemedik. 17. yüzyıl kayıtlarında Kasım Beşe adlı bir mahalle geçmekle birlikte bu mahallenin aynı mahalle olduğu konusunda kesin bir bilgi yoktur.172 Bazı kaynaklarda mahalleye adını veren Kasım Ağa Camii’nin diğer bir adının Konak Camii olduğu belirtilse de bu kesin değildir.173 Eğer bu doğru ise; bu mahallenin Konak Camii’nin Uzun Sokak’ta yer almasından hareketle Kasım Ağa Mahallesi’nin Gavurmeydanı ile Ayvasil Mahallesi arasında yer aldığını söyleyebiliriz. Ayrıca nüfus yapısı bakımından değerlendirildiğinde ise burada 55 Müslümana karşılık 171 gayrimüslimin olması bu mahallenin şehrin doğu varoşunda ve gayrimüslim nüfusun yoğun olduğu bir yerde olduğunu göstermektedir.

1877 Salnamesinde geçen mahalleri temel alarak hazırladığımız bu kısmın sonunda değinmemiz gereken bir nokta da burada yer almayan bazı mahallelerin ismidir. Yukarıda özellikle Ortahisar örneğinde bazen burada yer alan mahallelerin ayrı ayrı bazen de bütün bu mahalleleri kapsayacak şekilde Ortahisar Mahallesi şeklinde verildiğini görmüştük. Buna benzer durumu şehrin doğu tarafında da görmekteyiz. Örneklerini verdiğimiz nüfus

169

BOA, NFS. d., 1152, 1251 Yılı Trabzon Kazası Gayrimüslim Nüfus Defteri; Bıjışkyan, a.g.e., s. 102.

170

Bostan, a.g.e., s.134.

171

Đnan, Fiziki Yapı, s. 171.

172

Đnan, Fiziki Yapı, s. 171; Kırpık, a.g.t., s. 6.

173

Mustafa Yazıcı, Adları Trabzon’un Mahallelerine Ad Olmuş Beş Trabzon Valisi, Trabzon, 2000, s. 106-107.

38

defterlerinde “Berberoğlu” adında bir mahallenin geçtiğini görmüştük. Fakat bu mahalle adı incelediğimiz salnamelerde geçmemektedir. Feruhan Bey’in tasvirlerine göre bu mahalle “büyük çarşının doğu ucunda” yer almaktaydı.174 Bu ifadeden ve bu mahallenin Ermeni ve Rum nüfusunu barındırmasından hareketle mahallenin Đskenderpaşa Mahallesi’nin yakınlarında olduğu anlaşılmaktadır. Bunun yanında yine bu nüfus defterlerinde “Meydan”175 da şehirde Ermenilerin yaşadığı ayrı bir mahalle olarak gösterilmektedir. Fakat bu birimlerin salnamelerde geçmeyip gayrimüslim nüfusları hakkında olan belgelerde geçmeleri muhtemelen bu dini grupların daha açık bir şekilde ifade edilebilmesi için tercih edilen bir yol idi. Diğer bir ifade ile genel olarak tüm dini gruplardan bahsedilmediği ve belirli bir cemaattin söz konusu olduğu durumlarda daha küçük çaplı birimlerin adı geçmekteydi. Bunun yanında salnamede adı geçmesi bakımından Evsak-ı Sair’in daha önceki kaynaklarda mahalle adı olarak geçmediği; adından ve nüfus değil de sadece hane sayısını barındırmasından da anlaşılacağı gibi bu terimin şehirdeki binaları ifade etmek için salnamedeki mahalle adlarına eklendiği anlaşılmaktadır. Bu kısımda belirtecek olduğumuz son husus da salnamelerde geçmeyip seyahatname, nüfus defterlerinde veya döneme ait diğer kaynaklarda geçen Zeytinlik,176 Ganita,177 Dere Mahallesi178 ve Değirmendere179 gibi mahalle adlarının olmasıdır. Yukarıda belirttiğimiz hususları da göz önüne alırsak salnamelerin bize verdiği mahalle tablosuna göre bazı mahallelerin merkez olmaları itibarı ile çevresindeki diğer mahalleleri içine aldığı ve özellikle doğu varoşunda yer alan mahallelerin en azından yerlerini tespit edebilmemiz için daha belirgin bir hal almış görünmektedir.

Sonuç olarak Osmanlı fethinden sonraki yüzyılarda oluştuğunu gördüğümüz mahalle yerleşim dokusunun özellikleri 19. yüzyılda da açık bir şekilde görülmektedir. Genel olarak bakıldığında çok geniş bir yerleşim ve yayılma alanına sahip olmayan Trabzon’un bu fiziki yapısı şehirdeki mahalle dokusunu da belirleyen en önemli etkendi. Dolayısyla 19. yüzyıldaki şehir dokusundaki değişimi, bu klasik görünüm içinde yukarıda özellikle mahalle nüfuslarında da gördüğümüz gibi yeni bir ekonomik merkez olarak doğu

174

Bıjışkyan, a.g.e., s. 137.

175

Bostan doğu varoşunda Đskender Paşa Cami Mahallesi ile Yenicuma ve Debbağhane mahalleleri arasında kalan bir mahalle olarak sadece bir mahalleyi değil birkaç mahalleyi içine alan bir bölge manasında kullanıldığını yazar. Benzer bir durumun 19. yüzyılda da devam ettiği, adı geçmeyen Meydan, Berberoğlu gibi mahallelerin diğer mahallelerin bünyesi içinde gösterildikleri anlaşılmaktadır. Bostan, a.g.e., s. 152.

176 Bıjışkyan, a.g.e., s. 105. 177 Bryer-Winfield, a.g.e., s. 200. 178 Bıjışkyan, a.g.e., s. 97. 179 Goloğlu, a.g.e., s. 137.

39

varoşunun yükselişi ve son bölümde de görüleceği gibi yeni bir anlayış ile şekillenen ve kamu binalarının öncülük ettiği bir yapılanma süreci olarak algılamak gerekmektedir.

1.2. Demografik Yapı 1.2.1. Nüfus Kaynakları

Trabzon’un nüfusu konusuna girmeden önce Osmanlı Đmparatorluğu’nun demografik yapısı hakkında dönemlerine göre hakkında bilgi veren belli başlı kaynaklar hakkında kısa bir değerlendirme yapmak Trabzon’un demografik kaynaklarının da daha iyi bir şekilde anlaşılmasını sağlayacaktır.

Osmanlı Đmparatorluğu’nun nüfusu ile ilgili en erken veriler 15. ve 16. yüzyıllar arasında periyodik olarak sürdürülen ancak 16. yüzyılın sonlarından itibaren içeriği değişen sayımlara dayanmaktadır. Tahrir olarak ifade edilen bu kaynaklar yapıldıkları yerin gelir kaynaklarını ortaya koymasının yanında yetişkin erkek nüfusu kaydetmesi bakımından da en önemli demografik kaynaklardı.180 Fakat tahrirler ile tımar sistemi arasında olan ilişki dolayısıyla 16. yüzyılın sonlarından itibaren tımar sisteminin çözülmeye başlamasıyla birlikte geniş kapsamlı tahrirler de yapılmamaya başlamıştır.181 17. yüzyılda yeni bir gelir vergi toplama usulü olan iltizam sisteminin yaygınlaşması ile birlikte bu kez de avarız ve cizye mükelleflerinin tahrirleri yapılmaya başlanmıştır. Dolayısıyla 17. ve 18. yüzyıllar için yapılacak nüfus tespitinde yegâne kaynaklar olan bu avarız ve cizye kayıtları her ne kadar vergi potansiyelini belirlemeye yönelik olsa da tahrirler gibi düzenli ve geniş kapsamlı değildir. Bundan dolayı 17. yüzyılın ikinci yarısı ve tüm 18. yüzyıl Osmanlı demografik bilgi kaynakları açısından “karanlık dönem” olarak ifade edilmiştir. Zira bu dönem, üzerinde yorum yapılabilecek ve öncesi ve sonrası ile mukayese edilmeyecek şekilde az kaynağa sahiptir.182 Bu belirsizlik 19. yüzyıla kadar devam etmiştir. II. Mahmut’un ıslahatlarının bir parçası olarak temelde yeniçeriliğin ortadan kaldırılması sonrası kurulacak olan ordunun kaynaklarını tespit etmeye yönelik olan 1831 Nüfus Sayımı 15. ve 16. yüzyıldaki tahrirler gibi arazi tespiti ve vergi alımına

180

Ömer Lütfi Barkan, “Tarihî Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi”, Türkiyat Mecmuası, X, (1953), s. 9.

181

Numan Elibol, “Osmanlı Đmparatorluğu’nda Nüfus Meselesi ve Demografi Araştırmaları”, Süleyman Demirel Üniversitesi Đ.Đ.B.F. Dergisi, 2, c. 12 ( 2007), s. 138-139.

182

Cem Behar, “Osmanlı Nüfus Đstatistikleri ve 1831 Sonrası Modernleşmesi”, Osmanlı Devleti’nde Bilgi ve Đstatistik, der. Halil Đnalcık- Şevket Pamuk, Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Đstatistik Enstitüsü Yayınları, 2000, s. 67-68; Daniel Panzac, Osmanlı Đmparatorluğu’nda Veba (1700-1850), çev. Serap Yılmaz, Đstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 1997, s. 119.

40

değil öncelikli olarak askerlik yapabilecek halkın tespitine yönelikti. Fakat vergiye tabi tutulabilecek gayrimüslim nüfus da bu sayım sırasında, tıpkı cizye defterlerinde olduğu gibi, âlâ (iyi), evsat (orta) ve ednâ (kötü) olmak üzere üç kategoriye ayılmıştır.183

1831 sayımından sonra demografik yapı hakkında bilgi verebilecek en önemli kaynaklar ise Temettuat tahrirleridir. Temettuat tahrirleri, 19. yüzyılda Osmanlı yönetiminin merkezileşme ve etkinliğini arttırma gayretlerinin zirve noktasını oluşturan Tanzimat hareketinin vergi konusundaki düzenleme çalışmalarının bir yan ürünü olarak ortaya çıkmıştır.184 19. yüzyıl Osmanlı taşrasının sosyal ve ekonomik profili için oldukça önemli olan bu tahrirler hane esasına dayanarak hane sahibinin sahip olduğu ekonomik kaynaklar, vergi ödemeleri ve gelirleri üzerinde yoğunlaşmaktaydı.185 Fakat sayımların en ilginç özelliklerinden biri de defterlerin aynı zamanda nüfus defterleri özelliği göstermeleri bakımından yapıldıkları bölgelerin demografik yapısını ortaya koymaları olmuştur.186 Böylece temettuat tahrirlerini temel alan çalışmaların pek çoğu bu verilere istinaden bir demografik değerlendirme yapma eğilimindedirler.187

1831 sayımını 1844 yılında yapılan ikinci bir sayım izlemiştir. Fakat bu sayım hakkında da elimizde kesin bilgiler bulunmamaktadır. 1831 yılında yapılan sayım imparatorluk geneline ait sağlıklı rakamlar vermediği gibi 1844 sayımı da tatmin edici sonuçlar vermekten uzaktır. Belki de daha önemlisi bizim bu sayımın sonucuna ilişkin verileri sadece Ubicini’nin yayınladığı eserinden ulaşmamızdır.188 Bunların haricinde bu yüzyıla ait olmak üzere en ayrıntılı ve en önemli nüfus sayımları yüzyılın sonlarında 1885 yılında ve en sonuncusu da 20. yüzyıl başında 1907 yılında gerçekleştirilen sayımlardır.189

183

1831 sayımı içi bkz. Enver Ziya Karal, Osmanlı Đmparatorluğu’nda ilk Nüfus Sayımı-1831, Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Đstatistik Enstitüsü, 1995; Stanford J. Shaw, “The Ottoman Census System and Population”, 1831-1914, International Journal of Middle East Studies, 9, 1978, s. 325-338; Cem Behar, “Sources pour la démographie historique de l'empire ottoman: Les tahrirs (dénombrements) de 1885 et 1907”, Population (French Edition), 53(1/2), (1998), s. 162-163.

184

Tevfik Güran, “19. Yüzyıl Temettüat Tahrirleri”, Osmanlı Devleti’nde Bilgi ve Đstatistik, der. Halil Đnalcık- Şevket Pamuk, Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Đstatistik Enstitüsü Yayınları, 2000, s. 81.

185

Said Öztürk, “Türkiye’de Temettuat Çalışmaları”, Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, 1(1), (2003), s. 287-304.

186

Nuri Adıyeke, “Temettuat Sayımları ve Bu Sayımları Düzenleyen Nizamname Örnekleri”, OTAM, 11 (2000), s. 771-772; Mübahat Kütükoğlu, “Osmanlı Sosyal ve Đktisadî Tarihi Kaynaklarından Temettü Defterleri”, Belleten, LIX (225), (1995), s. 395-412.

187

Örnek olarak bkz. Öztürk, a.g.e. s. 40-41; Ertan gökmen, “XIX. Yüzyıl Ortalarında Alaşehir”, Tarih Đncelemeleri Dergisi, XXV(1), (2010), s. 193-199.

188

Cem Behar (Haz.), Osmanlı Đmparatorluğu'nun ve Türkiye'nin Nüfusu 1500-1927, 2, Tarihi Đstatistikler Dizisi, Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Đstatistik Enstitüsü Yayınları, 1996, s. 26; Veriler için bkz. J.H. Abdolonyme Ubicini, Letters on Turkey, I, trans. Lady Easthope, London, 1856.

189

41

Bu kısa bilgiler çerçevesinde ilk olarak üzerinde durulacak olan konu Trabzon şehrinin demografik yapısının nasıl bir gelişim gösterdiğini incelemek olacaktır.

Yukarıda Osmanlı demografik tarihinin genel olarak dayandığı ana malzemeler hakkında verdiğimiz kısa bilgilerin yanında üzerinde durulması gereken ve en azından Trabzon’un demografik gelişimini aydınlatmaya yönelik olan başka kaynaklar da bulunmaktadır. Bu kaynakları yerli ve yabancı kaynaklar olarak iki ana kategoride incelemek mümkündür.

Yerli kaynaklar hakkında yukarıda kısmen bilgi verilmişti. Yukarıda saydığımız

Belgede Tanzimat Döneminde Trabzon (sayfa 50-71)