• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde iş tatmini kavramı ile ilgili olarak literatürde yer alan çalışmaları yurtiçi ve yurtdışı çalışmalar olarak iki bölümde inceleyeceğiz.

3.2.1 Yurtiçi Araştırmalar

Çarıkçı’nın (2004) çalışmasında, hizmet sektörü çalışanlarında genel olarak iş tatmininin ve işin çeşitli özelliklerinden alınan tatmin düzeyleri ile kamu ve özel sektör personeli arasındaki iş tatmini farklılıkları ve varsa bu farklılığın nedenlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir kamu kuruluşunda çalışan 147 memur ile bir özel sektör işletmesinde çalışan 160 kişinin katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; cinsiyet, çalışma saatleri ve düzeni değişkeninin iş tatmini düzeyi üzerinde anlamlı bir farklılaşmaya neden olduğu, yaş, eğitim düzeyi, mesleki kıdem değişkenlerinin ise iş tatmini düzeyinde anlamlı bir farklılaşmaya neden olmadıkları belirlenmiştir.

Demir’in (2005) doktora çalışmasında, örgüt kültürü, iş tatmini ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişkilerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Plastik sektörünün alt sektörü konumundaki plastik boru ve PVC profil imalat sektöründe faaliyette bulunan bir işletmenin üretim ve ilgili destek bölümlerinde çalışan ve “mavi yakalılar” olarak adlandırılan çalışanları ile idari ve satış birimlerinde çalışan “beyaz yakalı” çalışanlarından oluşan 884 çalışanının katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; örgüt kültürü ve çalışanların iş tatmini arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğu, çalışanların örgütsel bağlılık düzeylerinin tatmin düzeylerine göre farklılık gösterdiği, çalışanların örgüt kültürüne ilişkin algılamaları ve örgüt kültürünün çalışanların değerleri ile örtüşmesi ölçüsünde, iş tatmin düzeyinin de yüksek olacağı belirlenmiştir.

Denizoğlu ve arkadaşlarının (2005) çalışmalarında, Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde çalışan diş hekimleri ve hemşirelerin iş doyum düzeylerinin

belirlenmesi amaçlanmıştır. 102 akademik personel diş hekimi ve 15 hemşire olmak üzere toplam 117 kişinin katıldığı araştırmanın sonucunda; diş hekimlerinin akademik kariyer, yaş ve meslekte geçen süreleri ile iş doyum düzeyleri arasında pozitif bir ilişki olduğu, en yüksek iş doyum düzeyinin evli olan ve 20 yıl ve üzeri çalışma yılına sahip hemşirelerde olduğu, akademik kariyer, meslekte geçen yıllar ve diş hekimlerinin yaşları arttıkça iş doyum düzeyinin arttığı belirtilmiştir. Đş doyumu açısından doktora öğrencilerinin en memnuniyetsiz grup olduğu, hemşirelerin ise çalışma arkadaşlarına oranla yapmakta oldukları işten daha az memnuniyet duymakta oldukları belirlenmiştir.

Konuk’un (2006) yüksek lisans çalışmasında, örgüt kültürünün iş tatmini ve işletme üzerine etkilerini incelemek amaçlanmış, bu amaç doğrultunda şirketteki mevcut örgüt kültürüne ilişkin uygulamalar ile çalışanların iş tatmini arasında anlamlı bir ilişkinin olup olmadığı, çalışanların iş tatmini düzeyleri “yaş”, “öğrenim durumu”, “meslek” değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık gösterip göstermediği, çalışanların iş tatmin düzeyleri ile örgütsel bağlılıkları arasında anlamlı ilişkinin bulunup bulunmadığı araştırılmıştır. Konya Şeker Fabrikasında çalışan 242 kişinin katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; çalışanların örgüt kültürüne ilişkin uygulamaları algılamaları ile tatmin düzeyleri arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğu, bir anlamda, örgüt kültürünün iş tatminine etki eden, iş tatminin ya da iş tatminsizliğinin oluşmasında rol oynayan önemli bir faktör olduğu belirlenmiştir. Çalışmada ayrıca, çalışanların iş tatmini ile örgütsel bağlılıkları arasında pozitif anlamlı ilişki bulunduğu, çalışanların yaptıkları işten duydukları tatmin ya da tatminsizliğin, çalışanın “iş tecrübesi” (kıdem), “yaş” ve “eğitim seviyesi” değişkenlerine göre farklılık göstermediği belirlenmiştir.

Baştemur’un (2006) çalışmasında, Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nde çalışan personelin iş tatmini ile yaşam tatmini arasındaki ilişkinin belirlenmesi, iş tatmininin belirleyicileri ile yaşam tatmininin belirleyicileri arasındaki ilişkilerin varlığının ve yönlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nde görev yapan 361 personelin katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; yaşam tatmininin % 14,1’ini iş tatmini değişkenleri ile açıklandığı, yaşam tatmini değişkenleri ile iş tatmini değişkenlerinin bütünü arasında pozitif, iş tatmini değişkenleri ile yaşam tatmini değişkenlerinin bazıları arasında ise hem pozitif hem de negatif ilişkilerin bulunduğu belirtilmiştir. Yaş, eğitim durumu, şu anki birimdeki çalışma süresi, eşin çalışması ve çocuk sayısı değişkenleri ile iş tatmini arasındaki farklılıkların anlamlı olmadığı

anlaşılmıştır. Ortalama hizmet süresi, çalışma sistemi, rütbe, medeni durum ve polis akademisi mezuniyeti ile iş tatmini değişkenleri arasında anlamlı farklılıkların bulunduğu belirtilmiştir.

Şanlı’nın (2006) yüksek lisans çalışmasında, Adana ilinde çalışan polislerin iş doyumu ve tükenmişlik düzeylerinin belirlenerek bazı demografik değişkenler açısından farklılaşıp farklılaşmadığının incelenmesi amaçlanmıştır. Adana Emniyet Müdürlüğü ve Kemal Serhadlı Polis Okulunda çalışan 355 polisin katıldığı araştırmanın sonucuna göre; örnekleme giren polislerin iş doyumlarının görev yapılan şube, günlük çalışma sistemi ve ekonomik durumlarını algılamalarına; duygusal tükenmişlik düzeyinin, cinsiyet, görev yapılan şube ve ekonomik durumlarının algılamalarına; duyarsızlaşma düzeyinin cinsiyet, görev yapılan şube, günlük çalışma sistemi, mesleki kıdem ve ekonomik durumlarını algılamalarına; kişisel başarı duygusunda azalma düzeyinin ise yaş, cinsiyet, takdir, taltif, görev yapılan şube ve mesleki kıdeme göre farklılık gösterdiği saptanmıştır. Rütbe, medeni durum, öğrenim durumuna göre iş doyumu ve tükenmişlik düzeyleri arasında anlamlı fark saptanmadığı belirtilmiştir.

Gürbüz’ün (2007) başlıklı çalışmasında, eğitim seviyesinin iş tatmini üzerindeki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Dört ve beş yıldızlı otuz otel işletmesinde görev yapan 600 işgörenin katıldığı araştırmanın sonucuna göre; eğitim düzeyi ile iş tatmini arasında pozitif bir ilişkinin bulunduğu belirlenmiştir.

F.Yıldırım’ın (2007) çalışmasında, örgütsel adalet, bazı demografik ve örgütsel değişkenlerin iş doyumu ile ilişkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Adana'daki bir tekstil fabrikasında çalışmakta olan 280 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; adil dağıtım, adil işlem, adil etkileşim, çalışma yılı, yapılan işin eğitime uygunluğu, yapılan işin yeteneğe uygunluğu, bu işyerinde kendi konumlarında çocuğunun çalışmasını isteme, işe alınma sırasında kendilerine ve başkalarına adil davranıldığı algısı ile iş doyumu arasında pozitif yönde; örgütle kendilerine ve başkalarına haksızlık yapıldığı algısı ile iş doyumu arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki belirlenmiştir. Yaş ve eğitim ile iş doyumu arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır.

Gülnar’ın (2007) doktora çalışmasında, kamu ve vakıf üniversitelerindeki araştırma görevlilerinin iletişim doyumu ve iş tatmini kaynaklarını belirleyerek, bu

kaynakların genel, kamu ve vakıf örneklemlerindeki araştırma görevlilerine göre farklı olup olmadığını test etmek, iletişim doyumu ve iş tatmini düzeylerinin deneklerin demografik özelikleriyle ilişkisini örneklem gruplarını karsılaştırmak ve yine üç örneklem grubu için iletişim doyumu – iş tatmini ilişkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Türkiye’de faaliyet gösteren çeşitli kamu ve vakıf üniversitelerine görev yapmakta olan 1307 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; iletişim doyumu genel ortalama puanıyla iş tatmini genel ortalama puanı arasında pozitif ve kuvvetli bir ilişkinin bulunduğu belirlenmiştir. Çalışmada ayrıca, araştırma görevlilerinin en yüksek doyum elde ettikleri ilk üç iş tatmini faktörünün sırasıyla; işin kendisi, iş arkadaşları ve yönetim faktörleri olduğu, en düşük doyum yasadıkları iş tatmini maddelerinin ücret ve yan ödemeler olduğu belirtilmiştir.

Sökük’ün (2007) doktora çalışmasında, özel hastanelerde çalışan hemşire ve sağlık memurlarının örgütsel adalet algıları, duydukları iş tatminleri arasındaki ilişkinin ortaya konulması ve değişkenlerin birbirleri üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Đstanbul ilinde bulunan 123 özel hastanede çalışmakta olan 881 hemşire ve sağlık memurunun katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre örgütsel adaletin iş tatmini üzerinde etkileri olduğu ve iş tatmini örgütsel adalet arasında pozitif yönde bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Çalışanların genel iş tatminlerinin; çalışanların çalışma şekillerine, görevlerine, çalışma sürelerine, toplam mesleki deneyim sürelerine, eğitim durumlarına, çalışanların gelirleri hakkındaki düşüncelerine göre farklılık göstermekte olduğu belirlenmiştir.

Toner’in (2007a) çalışmasında, konaklama işletmelerindeki çalışanların iş tatmininin Đş Tanımlama Ölçeği ile ölçümü ve yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim gibi demografik değişkenlerin iş tatmini üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Đzmir’deki beş ve dört yıldızlı otel işletmelerinde çalışan 385 kişinin katılı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; ücret, cinsiyet, medeni halin iş tatmini üzerinde doğrudan bir etkisinin bulunmadığı, çalışanların yaşının, eğitim düzeylerinin iş tatmini düzeylerinde farklılık gösterdiği belirlenmiştir.

Şahin’in (2007) doktora çalışmasında, Ege Bölgesinde yer alan dört ve beş yıldızlı otel isletmelerinde bir uygulama yapılarak, personel güçlendirmenin, iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerindeki etkisi ortaya konmaya çalışılmıştır. Muğla, Đzmir, Aydın ve

Afyon illerinde faaliyet gösteren 112 beş ve dört yıldızlı otellerde çalışan 404 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonucuna göre; personel güçlendirmenin iş tatmini ve örgütsel bağlılık üzerinde etkisi olduğu, personel güçlendirmenin otel isletmelerinde iş tatmini ve örgütsel bağlılığı artırdığı belirlenmiştir.

Arı’nın (2007) yüksek lisans çalışmasında, jandarma personelinin tükenmişlik ve iş doyum düzeylerini belirleyerek, bu faktörleri etkileyen bağımsız değişkenlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Konya ve ilçelerinde görev yapan 232 jandarma personelinin katıldığı araştırmanın sonucunda, iş tatmininin personelin yaş, öğrenim durumu, meslekte hizmet süresi, görev alanı, görev yeri, rütbe, görev sınıfı, değişkenlerine göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığını belirtilmiştir.

Bozkurt ve Bozkurt’un (2008) çalışmalarında, eğitim sektöründe iş tatminini etkilediği düşünülen işletme içi faktörlerden iletişimin açıklığı, arkadaşlık ilişkileri, terfi olanakları, yönetim tarzı ve adil ücret sistemi şeklinde unsurların incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma sonuçlarından elde edilen bulgulara göre eğitimciler, ücretlerinden tatmin olmadıklarını belirtirken arkadaşlık ilişkilerinden de tatmin olduklarını belirtmişlerdir. Yönetim tarzından ve iletişimden tatmin olma konusunda ise kararsız kaldıklarını belirtmişlerdir. Bunun dışında örnek kitlenin kariyer gelişiminden tatmin olma, ücret artışı ve yönetim tarzından tatmin olma unsurları arasında güçlü bir ilişki kurduğu belirlenmiştir. Đş tatmini ile cinsiyet arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı, mesleki kıdem ile iş tatmini arasında ise anlamlı bir ilişkinin bulunduğu belirtilmiştir.

Saylan’ın (2008) yüksek lisans çalışmasında, çalışan verimliliği üzerinde doğrudan etkisi olan, iş tatminini etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmış ve bu faktörlerin iş tatminini ne ölçüde etkiledikleri ve aralarındaki ilişkinin güçlülüğü incelenmiştir. Tarım makineleri imalat sektöründe faaliyet gösteren, Erkut Tarım Makineleri Sanayim A.Ş. Traktör Fabrikası’nda, çalışanlar üzerinde yapılan ve 292 kişinin katıldığı bu araştırmanın sonuçlarına göre; iş tatmini ile işe (örgüte) bağlılık, yönetim yaklaşımı, çalışma koşulları, takdir edilme (ödüllendirme) ve arkadaşlık ortamı arasında anlamlı ve pozitif ilişkiler olduğu tespit edilmiştir. Đş tatminini etkileyen faktörler önem sırasına göre; işe bağlılık, çalışma koşulları, ödüllendirme, arkadaşlık ortamı ve yönetim yaklaşımı olarak belirlenmiştir.

Alkış’ın (2008) doktora çalışmasında, F. Herberg’in Çift Etmen Teori’sinde ortaya koymuş olduğu etmenlerin turizm isletmelerinde uygulanması sonucunda işgören iş tatmini üzerindeki etkisini belirlemesi amaçlanmıştır. Özellikle Hijyen etmenleri olarak bilinen; şirket politikası, ücret, is güvenliği, vb. etmenlerin is tatmini ile ilişkisinin olup olmadığı, motivasyon etmeni olarak bilinen; başarı, tanınma, sorumluluk vb. etmenlerin de iş tatmini ile ilişki düzeyinin belirlenmesine çalışılmıştır. Ankara, Đstanbul, Đzmir, Muğla ve Nevşehir illerinde faaliyet gösteren dört ve beş yıldızlı otellerde çalışan 600 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonucuna göre; Hijyen etmenleri ile iş tatmini arasında güçlü bir ilişkinin olduğu, motivasyon etmenleri ile iş tatmini arasında ise daha güçlü bir ilişkinin olduğu, motivasyon etmenlerinden tanınma ile iş tatmini arasında ilişkinin ters yönde olduğu belirlenmiştir. Çalışmada ayrıca, hijyen etmenlerinde en yüksek ilişki düzeyinin isgörenin “sosyal yaşantısı”, motivasyon etmenlerinde ise “ilerleme ve gelişme imkanları” olarak görüldüğü, bu çalışmada Herzberg’in Çift Etmen Teorisini, araştırma sonuçlarının kısmen desteklemediği belirtilmiştir.

Şengül’ün (2008) doktora çalışmasında, çalışanların kişilikleri, iş tatminleri ve örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Özel sektördeki büyük firmaların beyaz yakalı çalışanlarından oluşan 304 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; kişiliğin örgütsel bağlılığı ve iş tatminin etkilediği, iş tatmininin örgütsel bağlılığı yordadığı belirlenmiştir. Söz konusu araştırma, farklı kişilik yapısına sahip çalışanların işlerine karşı farklı şekillerde tatmin ve örgütlerine karşı farklı şekillerde bağlılık gösterdiklerini ortaya koymakla birlikte, işlerinden tatmin derecesine bağlı olarak bireylerin örgütlerine olan bağlılıklarının da değiştiğini ortaya koymaktadır.

Öztekin’in (2008) doktora çalışmasında, ordudaki iş tatmininin geliştirilmesi amacı ile iş tatminini etkileyen faktörlerin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Karargâh ve sınır birliklerinde görev yapan 108 kişinin katılımı ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; karargâhta görev yapan subayların iş tatminini etkileyen faktörlerin atamaların sıklığı, çalışma koşulları ve ücretlendirme olduğu, sınır birliklerinde görev yapan subayların iş tatminini etkileyen faktörlerin ise; işin niteliği ve dış görevlerin/operasyonların etkilerinin olduğu belirlenmiştir. Demografik değişkenler açısından çalışmada hem merkez karargâh hem de sınır birliklerinde görev yapan

subayların iş tatmini ile demografik değişkenler arasında herhangi bir ilişki ve fark bulunamamıştır.

Okyay’ın (2009) yüksek lisans çalışmasında, Adana ili Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görev yapan 270 polis memurunun katıldığı bir araştırma yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda; Emniyet Teşkilatına bağlı okullardan mezun olan polislerin iş doyum düzeylerinin nötr düzeyde olduğu, duygusal tükenme düzeylerinin orta düzeyde olduğu, yüksek düzeyde duyarsızlaşma yaşadıkları ve kişisel başarı duygusunda azalma düzeylerinin yüksek olduğu belirlenmiştir.

Eroğlu’nun (2009) yüksek lisans çalışmasında, adaletin” iş ve örgüt hayatındaki etkisini geniş bir şekilde izah edilmesi amaçlanmıştır. Pamukkale Üniversitesinin merkez kampüste, rektörlük ve diğer fakültelerin idari ve akademik personelinden oluşan 240 personelin katıldığı araştırmanın sonucunda; örgütsel adaletle ilgili tutumların, çalışanların iş tatmini ve örgüte olan bağlılıklarını etkilediği; örgütlerdeki prosedürlerde, dağıtım kararlarında, örgütsel uygulamalarda ve kişiler arası iletişimde adaletin sağlanmasının, iş tatmini açısından son derece etkili ve önemli bir faktör olduğu belirlenmiştir.

Demirel’in (2010) yüksek lisans çalışmasında, hâkim, savcı ve avukatların iş tatmini düzeylerini belirlemek ve bunu etkileyen faktörlerin araştırılması amaçlanmıştır. Sivas merkez ilçede görev yapmakta olan 267 hakim, savcı ve avukatın katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; hakim, savcı ve avukatların genel iş doyum düzeylerinin düşük seviyede olduğu, genel iş doyum düzeyinin cinsiyet, medeni durum, meslekte yükselme olanağına göre farklılaşmadığı, genel iş doyum düzeyinin yaş, çalışma süresine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık gösterdiği belirlenmiştir.

Akkamış’ın (2010) yüksek lisans çalışmasında, Đstanbul Đli Anadolu yakası Sultanbeyli Đlçesinde resmi ilköğretim okullarında görev yapan I. ve II. kademe öğretmenlerin iş tatminlerinin cinsiyet, yaş, medeni durum, mesleki kıdem, öğrenim durum, mezun olduğu fakülte, çalıştığı ilköğretim kademesi, konum ve okul imkânları değişkenleri ile ilişkisinin olup olmadığını tespit edilmesi amaçlanmıştır. Đstanbul Đli Anadolu Yakası Sultanbeyli Đlçesindeki 6 resmi okulda görev yapan 217 öğretmenin katıldığı araştırmanın sonucunda cinsiyet, yaş, kıdem, mezun olunan fakülte, okuldaki konum ve okulun bulunduğu sosyo-ekonomik düzey değişkenleri arasında iş tatmini

açısında anlamlı bir ilişki olduğu; medeni durum, öğrenim durumu ve çalıştığı kademe değişkenlerine göre ise anlamlı bir ilişki olmadığı belirlenmiştir.

Kara’nın (2010) yüksek lisans çalışmasında, çalışan bireylerin iş tatmininin mutluluk ve başarıya göre mânidar düzeyde farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek ve iş tatminine hangisinin daha fazla katkısı olduğunu ortaya koymak amaçlanmıştır. Özel ve kamu sektöründe farklı görevlerde çalışan 282 kişinin katıldığı araştırmanın sonucunda; mutluluk ile iş tatmini arasında pozitif bir ilişkinin bulunduğu, başarı ile iş tatmini arasında pozitif bir ilişkinin bulunduğu, iş tatmini üzerinde başarının mı mutluluktan daha etkili olduğu belirlenmiştir.

Kılıç ve Gümüşeli’nin (2010) çalışmalarında, vakıf üniversitelerinde görev yapan öğretmenlerin içsel, dışsal ve genel iş tatmin düzeylerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Yedi vakıf üniversitesinde görev yapan 149 öğretim elemanının katıldığı araştırmanın sonucuna göre; öğretim elemanlarının genel, içsel ve dışsal iş tatminlerinin yüksek olduğu, öğretim elemanlarının mesleki kıdemleri, medeni durumları, cinsiyetleri ve öğrenim düzeyleri ile iş tatminleri arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı, yaş değişkeni ile iş tatmini arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğu belirlenmiştir,

3.2.2 Yurtdışı Araştırmalar

Meni Koslowsk’un (1991) çalışmasında, iş tatmini, örgütsel bağlılık ve işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. 39 polisin katıldığı araştırmanın sonucuna göre; örgütsel bağlılıktaki artışın işten ayrılma niyetini azalttığı, iş tatminin de aynı düzeyde olmasa da benzer bir sonuca yol açtığı belirlenmiştir.

Dantzker ve Surrette’nin çalışmalarında, polislerin iş tatminlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. 2611 polis memurunun katıldığı araştırmanın sonucunda; polislerin polis olmaktan dolayı memnun oldukları, eğitim seviyesi yüksek polislerin oranının arttıkça işlerinden beklentilerinin de artacağı, bununda daha iş tatminlerinin azaltabileceği belirtilmiştir. Ayrıca, düşük iş tatmininin polislerin performanslarını dolayısıyla da teşkilatın verimlilik ve etkinliliğini de etkilediği belirlenmiştir.

Alavi ve Askaripur’un (2003) çalışmalarında; kamu kurumlarında çalışan personelin özdeğerlilikleri ve iş tatminleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Kamu kurumunda çalışmakta olan 310 kişinin katılımı ile yapılan çalışmanın sonuçlarına göre; iş tatmini ile özdeğerlilikler arasında pozitif yönlü

analamlı bir ilişikinin bulunduıu, cinsiyet, yaş, mesleki, medeni durum, kıdem arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı belirtilmiştir.

Okpara’nın (2004) çalışmasında, bilgi işlem sektöründe çalışan yöneticilerin kişilik özellikleri ile iş tatminleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Nijerya’da bilgi işlem sektöründe yöneticilim yapan 360 kişinin katılı ile yapılan çalışmanın sonucunda, çalışanların cinsiyet, yaş, mesleki kıdem değişkenleri ile iş tatmini arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğu belirtilmiştir.

Bull’un (2005) yüksek lisans çalışmasında, liselerde görev yapan öğretmenlerin iş tatminleri ve örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. 237 öğretmenin katıldığı çalışmanın sonuçlarına göre; ücret, iş arkadaşları, yaş, kıdem, eğitim seviyesi, cinsiyet ile iş tatmini arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğu belirtilmiştir.

Dantzker’ın (1997) çalışmasında, farklı büyüklüklerdeki belediyelerdeki müdürlüklerde çalışan polisler arasında iş tatmin algılamasının farklı olup olmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. 14 farklı belediyedeki müdürlüklerde çalışan polislerin katıldığı araştırmanın sonucunda; örgütsel boyut ve büyüklüğün polislerin algıladığı iş tatminini etkilediği belirlenmiştir.

Dantzker ve Kubin’in (2008) çalışmalarında, yaş değişkenine göre polislerin iş tatminlerinde farklılık bulunup bulunmadığının incelenmesi amaçlanmıştır. 2309 erkek 309 bayan olmak üzere 2618 polisin katıldığı araştırmanın sonucuna göre, yaş değişkenine göre polislerin iş tatminlerinde çok az bir farklılığın bulunduğu belirtilmiştir.

Gazioğlu ve Tansel’in (2002) “çalışmalarında, Đngiltere’de iş ile ilgili faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. 28240 Đngiliz işçinin bilgilerinin bulunduğu Workplace Employee Relations Survey (WERS97) verileri kullanılarak yapılan çalışmanın