Anayasal güvence altında olan, kamu kurumu ni teliğindeki ve ülkedeki hekimlerin %80’inin üye oldu ğu TTB,
a-Türkiye halkının sağlığını korumak, geliştirmek ve herkesin ulaşabileceği kaliteli ve uygun maliyetli sağlık hizmeti için çalışmak
b-Meslek ahlakını en iyi şekilde korumak c-Tıp eğitiminin her alanında söz söylemek d-Hekimlik mesleğinin çıkarını her platformda di le getirmek
e-Mesleğin, üyelerinin maddi, manevi haklarını korumak için kurulmuştur.
Merkez Konseyi 1953 yılında İstanbul'da kurulan. 1983 yılından sonra Ankara'ya taşınan Türk tabipleri Birliği, meslek disiplini sağlamak, hasta yakınmalarını araştırmak, hekimlerin özel çalışma ücretlerini belirle mek gibi konularda da çalışmaktadır (5).
Meslek onurunun korunması ve mesleğin daha saygın bir hale gelmesi yalnız hekimlerin haklarının korunmasıyla değil, hastaların haklarına da saygı gös terilmesiyle olasıdır.Bu süreçte odaların onur kurulları devreye girmektedir.
Hekimlerin mesleki uygulamaları esnasında neden oldukları kusurlu davranışlar için genellikle adli makamlara başvurulmaktadır. Bu konuda Tabip Odalarının da mesleki açıdan soruşturma yapma yet kileri olduğu kamuoyunda pek bilinmemektedir. Son yıllarda hekimler aleyhinde yapılan başvurular sadece adli makamlara değil, odalara da artmıştır.
Çalışmamızda iki yıl boyunca hekimler hakkında yapılan başvurular incelenmiştir. İncelenen olaylarda hekimlerin %84.4'ünün kusurlu bulunması onur kııru- lu'nun ciddi bir şekilde çalıştığını göstermektedir. Hekimlerin %29.6 sına geçici olarak meslekten men cezası verilmiştir.
Bazı hekimler birden fazla suçtan yargılanmışlar dır.
1 olgu (%37) adli raporda bilginin saklanması nedeniyle kusurlu bulunmuştur. 1 Olgu hastasının sır rını açıklamaktan kusurlu bulunmuştur.
Hekimlik gibi kişinin yaşama alanına giren mes leklerde kişinin gizli ve özel sırları hakkında edinilen bilgilerin "meslek sırrı" olarak saklanması zorunludur. Aksi taktirde "sır sahibinin kişilik haklarına " saldırı olacağından doktorun cezai ve hukuki sorumluluğu olacaktır.
Bir hasta yada yaralının başkaları tarafından bilin meyen ve duyulması hoş karşılanmayacak özellikleri ve hastalıkları sır sayılır. Meslek sırrının ifşası (açıklan ması) kanunlarla yasaklanmıştır. T.C.K nun 198. mad desine göre ; bir kimse meslek ve sanatı icabı olarak açıklanmasında zarar meydana gelebilecek bir sırra vakıf olupta yasal bir sebebe dayanmaksızın o sırrı açıklarsa 3 aya kadar hapis ve.... para cezasına mah-
kum olur. T.C.K 199. maddesine göre; bu suç hakkın da kovuşturma yapılması ilgili olanların şahsi şikayetine bağlıdır.
Hukuki konularda da hekimler meslek sırrını açık layanla/. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 48. maddesine göre kendisine sır verilen kimse mah kemeye çağrıldığı taktirde olayın meslek sırrı oluştur duğunu öne sürerek şahitlikten çekilme hakkına sahiptir (1,3)- Olgumuzda boşanma davasında has tasının aleyhine şahitlikte bulunarak meslek sırrını açıklayan hekim kusurlu bulunmuştur.
6 (%22.2) hekim hekimler arasında haksız kazanç ve rekabet ortamı oluşturma nedeniyle kusurlu bulun muştur
6 hekim (%22.2) hastalarına özensiz davranmışlar dır.
1 hekim hastalar arası cinsiyet ayırımı yapma, bayan hastalara daha uzun süre vakit ayırma nedeniy le soruşturmaya tabi tutulmuştur.
2 hekim (%7.4), meslektaşlar arası sorunlar nedeniyle kusurlu görülmüştür.
4 hekim (%14.8) başka meslekten insanlarla hasta muayenesi konusunda çıkar ilişkisine girmişlerdir.
5 hekim (%18.5) sağlık kurulu raporlarında sah tekarlık, 3 hekimde (%11.1) böyle bir sağlık kurulun da olanlara göz yummaları nedeniyle kusurlu bulun muşlardır.
3 hekim (% 11. L > ifade vermeğe gelmeyerek oda çalışmalarını aksatmak nedeniyle ceza almışlardır.
Kusurlu olan 27 hekimden 6 sı (%22.2) için Sav cılığa suç duyurusunda bulunulması kararı alınmıştır. Buradaki olaylar yalnız disiplin cezasını değil, ceza kanuna göre verilecek cezaları da gerektirdiği için bu suçların ihbarını gerektirmektedir.
3 optik bakında TDT 12 ye ve Gözlükçülük Hak kında Kanuna aykırılıktan, 1 hekim hakkında sağlık müdürlüğüne suç duyurusunda bulunulmasına karar vermiştir. Bu eylemler Tabip Odası Onur Kurulunun görev alanına girmediğinden, konuyla direk ilişkisi ve yetkisi olan Sağlık Müdürlüğüne durum iletilmiştir. Aynı zamanda Gözlükçüler derneğinin başvurusu üzerine, göz hekimlerinin muayenehanelerinde kon tak lens satma durumunun TDT 8. Ve 1219 12. Mad desine aykırı bir durum olduğu düşüncesiyle Sağlık Müdürlüğü aracılığıyla Sağlık Bakanlığından görüş is temiştir.
3 hekim hakkında dosyanın içeriğinden elde edilen bilgiler sonucu, hastalara özensiz davranma
IH. ADLİ BİLİMLER KONGRESİ
nedeniyle Tabip Odası tarafından soruşturma açılması önerilmiştir.
İncelenen davaların içeriği nedeniyle, hekim- leraıası ilişkilerin ve tıbbi uygulamamaların tıbbi etik ve deontoloji kuralları çerçevesinde sürdürülmesine özen gösterimesini isteyen temenni kararı almış, bu amaçla tabip odası tarafından konuyla ilgili toplantılar (panel, konferans) yapılmasını tavsiye edilmiştir.
SONUÇ
Mesleğin daha saygın hale getirilebilmesi ve Tabip Odalarının denetim güçlerinin artması onur kurul larının ciddi ve tarafsız bir şekilde çalışmasına bağ lıdır. Onur Kurullarında çalışacak hekimlerin hekim sorumluluğu konusunda iyi bir alt yapıya sahip olması gereklidir.
Onur Kurulları sadece ceza veren organlar olarak görülmemelidir. Hekimlerin kendi özdenetimlerini yapmaları, bu meslekte çalışan bazı kişilerin özlük haklarını aramak için oda çevresinde bütünleşmek yerine, yasal ve etik olmayan yollara başvurmasını en gelleyecektir.
Bu çalışmaların yanışını onur kurullarının ön cülüğünde hekimlere mesleki alanda yasal sorum luluk ve haklarını iletebilecek eğitim programları düzenlenmelidir.
Bazı küçük illerde onur kurullarında çalışan hekimlerin birbirlerini denetleme ve yaptırımlar konusunda
yakınmaları olmaktadır. Bunu giderecek bir yön tem olarak Bölgesel Onur Kurullarının kurulması için yasal düzenlemeleri sağlayacak çalışmaların yapıl- masıda faydalı olacaktır
KAYNAKLAR
1- Çöker F, Kazancı F, Kazancı M : Türkiye Cum huriyeti Kanunları. Kazancı Yayınları, İstanbul, 1996.
2- Çöker F, Kazancı F, Kazancı M : Türkiye Cum huriyeti Tüzükleri, Kazancı Yayınları, İstanbul, 1996.
3- Hancı İH Hekimin Yasal Sorumlulukları "Tıbbi Hukuk" Eğem Tıbbi Yayıncılık İzmir 1993
4- Tabip Odası Yöneticileri İçin Gerekli Mevzuat. Meltem Matbaası, 1994, Ankara
3- TTB Nedir? Ne yapar? TTB Yayını. 1997