• Sonuç bulunamadı

TARİH DENEME SINAVI • 10

Belgede TARİH DENEME SINAVI 1 (sayfa 37-41)

K O Z M İ K O D A Y A Y I N C I L I K

www.kozmikoda.com.trwww.kozmikoda.com.tr

11. II. Balkan Savaşı sonrası 10 Ağustos 1913 tarihli Bük-reş Antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşma Bulgaris-tan ile YunanisBulgaris-tan, SırbisBulgaris-tan, Karadağ ve Romanya arasında imzalanmıştır. Bu bilgi doğrultusunda Bük-reş Antlaşması’na Osmanlı Devleti imza atmamıştır.

(Cevap A)

12. I. Dünya Savaşı’nda gerçekleşen Sarıkamış Hare-katı’nın sebeplerinin şu şekilde özetleyebiliriz:

• Osmanlı Devleti’nin müttefiki olan Almanya’nın Orta Asya (Bakü) petrollerine hâkim olmak iste-mesi

• Osmanlı Devleti’nin Kars, Ardahan, Batum gibi kaybedilen yerleri Ruslardan geri almak isteme-si

• Orta Asya Türkleriyle birleşerek Turancılık dü-şüncesinin gerçekleştirilmek istenmesi

Buna göre harekatın, Rusya’ya yardım gönderilme-sini engelleme ve Muş ile Bitlis’in düşman işgalinden kurtarılması gibi bir amacı yoktur. Nitekim Muş ve Bit-lis, harekatın başarısızlıkla sonuçlanması üzerine iş-gal edilmiştir.

(Cevap C) 9. Mürur Tezkeresi, Anadolu’dan ve Rumeli’den

İstan-bul’a gelecek olan kişilere verilen bir geçiş belgesi-dir. Mürur Tezkeresi uygulaması II. Mahmut döne-minde İstanbul’a giriş çıkışları kontrol altına almak için başlatılmıştır. II. Mahmut aynı zamanda yurt içi gezileri düzenleyen ilk padişahtır.

(Cevap B)

10. Türk Derneği, II. Meşrutiyet’in ilanından sonra 1908 yılında Türk milliyetçileri tarafından İstanbul’da ku-rulmuş bir dernektir. Türk Derneği’nin kendi kendini kapatmasından sonra Türk milliyetçileri bu kez 1911’de Türk Yurdu Cemiyetini kurmuşlardır. Fakat Türkçülüğün asıl örgütlenmesi 1912’de kurulan Türk Ocağı ile gerçekleşmiştir.

(Cevap E) 7. Öncülde verilen ıslahatlar III. Mustafa Dönemi’ne ait

gelişmelerdir. III. Mustafa, 1757–1774 yılları arasın-da hüküm sürmüştür. Bu dönemde ıslahatçı kişilikle-ri ile III. Mustafa’ya destek olanlar; Sadrazam Koca Ragıp Paşa ve Baron Dö Tott’tur.

(Cevap D)

8. 18. yüzyıl ıslahatları Osmanlı kültür hayatı için bir dö-nüm noktası olmuştur. Bu yüzyılın ilk ıslahat devre-si olan Lale Devri’nde tercüme heyetleri kurularak yabancı eserler Türkçeye çevrilmiştir. Aynı dönem-de yeni kütüphanelerin açılması ve matbaanın kurul-masıyla kültürel gelişim hızlanmıştır. Şairler, müzis-yenler, nakkaşlar ve hattatların devlet tarafından ko-runup teşvik edildiği Lale Devri’nde bir çok ünlü sa-natçı yetişmiştir. Bunlardan biri olan Şair Nedim, ga-zelleri ve şarkılarıyla Lale Devri’ne hâkim olan hayat tarzını yansıtmıştır. Şiirleriyle divan edebiyatında iz bırakan Şeyh Galip de bu yüzyılda yaşamıştır. 18.

yüzyıl sanatçılarından Levni ise minyatür sanatının gelişimine önemli katkılarda bulunmuş bir nakkaş ay-nı zamanda da şiirleri günümüze kadar ulaşmış bir şairdir.

(Cevap E)

K O Z M İ K O D A Y A Y I N C I L I K

www.kozmikoda.com.trwww.kozmikoda.com.tr

KPSS TARİH DENEME SINAVI • 10

16. 16 Mart 1920’de İstanbul Hükümetinin başında Sa-lih Paşa bulunmaktaydı. İstanbul işgal edilmeden ön-ce yani 8 Mart 1920’de Salih Paşa sadrazam olmuş-tur. Salih Paşa, bu görevde 4 Nisan 1920’ye kadar kalmıştır.

(Cevap B) 13. Kilikyalılar Cemiyeti Adana ve Çukurova çevresini

Ermeni ve Fransızlara karşı savunmak amacıyla 21 Aralık 1918 İstanbul’da kurulmuştur.

Millî Kongre Cemiyeti İşgallerin haksızlığını Türk ve dünya kamuoyuna basın yoluyla duyurmak amacıy-la 29 Kasım 1918’de İstanbul’da kurulmuştur.

Şark Vilayetleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ise 4 Ara-lık 1918’de yine İstanbul’da kurulmuştur. Amacı Do-ğu Anadolu’nun Ermenilere verilmesini önlemektir.

(Cevap E)

14. Osmanlı hükümetlerinin teslimiyetçi politikasının te-mel amacı İngiltere’nin himayesinde Osmanlı salta-natının devamını sağlamaktı. Nitekim Atatürk Genç-liğe hitabesinde bu kimseler için şu sözleri sarf et-miştir: “Memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilir-ler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müs-tevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.”

(Cevap D)

15. A, B, C ve D seçenekleri Erzurum Kongresi’nde alı-nan kararlardır. Fakat Erzurum Kongresi’nde Temsil-ciler Kurulunun çalışmalarını Ankara’da sürdüreceği kararı yer almamıştır. Temsilciler Kurulu 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelerek çalışmalarına burada de-vam etmiştir.

(Cevap E)

17. Anzavur, 27 Ekim – 30 Kasım 1919 ve 16 Şubat – 19 Nisan 1920 tarihlerinde iki kez olmak üzere ayak-lanmıştır. Bu isyanın bastırılmasında Çerkez Ethem kuvvetleri etkili olmuştur. 13 Nisan – 23 Eylül 1920 tarihlerinde çıkan Düzce ayaklanmalarının bastırıl-masında Refet Bele ile beraber Çerkez Ethem kuv-vetleri görev yapmıştır. 15 Mayıs – 30 Aralık 1920’de çıkan Çapanoğlu Ayaklanması’nda yine Çerkez Et-hem etkili olmuş ve isyanı bastırmıştır.

(Cevap E)

18. 3 Mayıs 1920’de kurulan hükümette Rauf Orbay, Ali Fethi Okyar ve Ali Fuat Cebesoy yer almamıştır. Ca-mi Baykurt ilk hükümetin İçişleri Bakanı, Bekir SaCa-mi ise Dışişleri Bakanıdır. I. İnönü savaşı sonrası yapı-lan Londra Konferansı’nda TBMM’yi temsil etmiştir.

Ancak konferansta bağımsızlığa aykırı birtakım ka-rarlar aldığı için görevinden alınmıştır.

(Cevap C)

19. Atatürk paragrafta verilen sözünde çağdaşlığı temel almakla birlikte eğitim sisteminin esas olarak milli de-ğerler üzerine kurulması gerektiğini vurgulamıştır.

(Cevap B)

20. Laiklik, din ve devlet işlerini birbirinden ayıran, dinin politik çıkarlara alet edilmesini reddeden, kişilerin din ve vicdan özgürlüğünü tanıyan ve koruyan, akıl ve bilimin egemen olduğu devlet ve toplum düzenini ön-gören bir ilkedir. Cumhuriyet tarihinde laiklik ilkesinin kötüye kullanılmasından dolayı zaman zaman inkılâp karşıtı eylemler olmuştur. Atatürk paragrafta geçen sözü ile inkılapların önemini kavrayanların bu gerici anlayışın karşında olacağını belirtmiştir. Bu durum laiklik ilkesi ile ilgilidir.

(Cevap E)

K O Z M İ K O D A Y A Y I N C I L I K

www.kozmikoda.com.trwww.kozmikoda.com.tr

25. Bosna Savaşı, 14 Aralık 1995’te Paris’te imzalanan

“Dayton Barış Anlaşması” ile sona ermiştir. Antlaş-ma, Bosna-Hersek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Ali-ya İzzetbegoviç, YugoslavAli-ya Federal Cumhuriyeti Devlet Başkanı Slobodan Miloseviç ve Hırvatistan Devlet Başkanı Franjo Tudjman tarafından imzalan-mıştır.

(Cevap A)

26. ABD ile Türkiye ilişkileri genel olarak olumlu bir se-yir izlerken Ermeni sorunu ilişkileri olumsuz etkile-miştir. ABD, Ermeni lobisi tarafından her yıl ortaya konan “sözde soykırım” iddiası zaman zaman ABD kongresinde gündeme gelmektedir.

(Cevap E)

27. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine iç hukuk yolları tükenmeden ve ulusal mahkemelerde verilen nihai kararın üzerinden 6 ay geçmeden mahkemeye baş-vuru yapılamaz. Başbaş-vuruyu kamu işlerini yerine ge-tiren merkezi idare dışındaki kalan otoriteler yapabil-mektedir. Bu çerçevede siyasi partiler, dernekler, sen-dikalar ve kişiler Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi-ne başvuru yapabilirler fakat TBMM yapamaz.

(Cevap A) 24. Birinci Meclis bir İhtilal meclisi özelliği gösterirken; İkin-ci Meclis bir İnkılap Meclisi niteliğindedir. İlk mecliste vatanın kurtuluşuna önem verildiğinden inkılap yap-mak mümkün olmamış, sadece saltanat kaldırılmış-tır. Ancak ikinci meclis döneminde çağın gereklerine uygun olarak bir çok inkılap yapılmıştır. İnkılap, bir hal-den başka bir hale dönüşme, biçim değiştirme, evrim anlamına gelmektedir bu sebeple ikinci meclisin ev-rimci bir anlayışı benimsediği söylenebilir.

(Cevap C) 21. İsviçre’den Medeni Hukuk ve Borçlar Kanunu

alın-mıştır. Almanya’dan Ticaret Kanunu alınarak 10 Ma-yıs 1928’den itibaren uygulanmaya başlanmıştır. İtal-ya’dan alınan Ceza Kanunu da 1 Temmuz 1928’den itibaren uygulanmaya başlanmıştır. Görüldüğü gibi Yeni Türk Devleti’nin hukuk yapısı şekillenirken Al-manya, İsviçre ve İtalya örnek alınmıştır.

(Cevap E)

22. Meclis hükümeti sisteminde bakanlar tek tek meclis tarafından seçiliyordu. Adaylar üzerinde anlaşma sağlanamadığında işler aksıyor veya hükümet buna-lımları yaşanıyordu. Cumhuriyetin ilanından sonra bu uygulamadan vazgeçilerek kabine sistemine ge-çilmiştir.

(Cevap C)

23. Lozan Antlaşması’ndaki hükümlerin kapsamı ve içe-riği ayrıntılı olmadığı için, Yunanistan bu durumdan faydalanmış ve Batı Trakya’daki Türklerin mallarına el koyarak bölgedeki Türkleri göçe zorlamıştır. Öte taraftan da İstanbul’da fazla Rum bırakmak için Ana-dolu’nun çeşitli yerlerindeki Rumların İstanbul’a göç etmesini sağlamıştır. Bu duruma tepki gösteren Tür-kiye de misilleme yapınca savaşın eşiğine gelinmiş-tir. Her iki devletinde savaşı göze alamaması üzeri-ne yerleşme tarihleri ve doğum yerleri üzeri-ne olursa ol-sun İstanbul Rumları ve Batı Trakya Türklerinin son haliyle yerinde kalması kararlaştırılmıştır.

(Cevap A)

Belgede TARİH DENEME SINAVI 1 (sayfa 37-41)