• Sonuç bulunamadı

TAHKİM SÖZLEŞMESİNE İLİŞKİN ŞARTLARA AYKIRILIK HALİNDE

Belgede Tahkimin geçersizliği (sayfa 106-116)

Tahkim sözleşmesi, bir usûl hukuku sözleşmesi315 olması sebebiyle, maddi

hukuka özgü sözleşmelere ilişkin genel şartların yanı sıra, usûl sözleşmelerine ilişkin geçerlilik hallerine de uygun olmalıdır.

Tahkim sözleşmesinin usûl hukuku bakımından geçersizliği, sözleşmenin kurulabilmesi veya sağlıklı bir şekilde yerine getirilebilmesi için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda aranan şartlara aykırılığı ifade etmektedir.

Tahkim sözleşmesi, temelde Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen sözleşmeye ilişkin genel hükümler çerçevesinde yapılır. Fakat bu şartların yanı sıra, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda geçerli bir tahkim sözleşmesinin kurulabilmesi ve yerine

getirilebilmesi için bazı özel şartlara yer verilmiştir316. Hukuk Muhakemeleri

313 OĞUZMAN/ ÖZ, s. 189. 314 OĞUZMAN/ ÖZ, s. 189.

315 “Usûl sözleşmeleri, mevcut ya da gelecekteki bir davada bir usûli ilişkiyi kurmayı, değiştirmeyi veya

ortadan kaldırmayı amaçlayan ya da usûli bir edimin ifasını veya ondan kaçınılmasını içeren, etkilerini usûl hukuku alanında gösteren iki taraflı usûli işlemlerdir.” KARSLI, Usûli İşlemler, s.

224.

316 Tahkim sözleşmesi açısından bir başka özel şart da Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından verilen

bir kararda ifade edilmiştir. Bkz. “805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun’un 2. maddesinde sözleşmelerin Türkçe düzenlenmesi öngörülmüştür. Davacı tarafından dava dilekçesine eklenen tahkim şartını içeren tahkim şartının geçerli olup olmadığı değerlendirilip tahkim itirazının buna göre karara bağlanması gerekirken bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.” Yrg. 11. HD, 04.03.2013, E. 2012/ 4088, K.

Kanunu’nda düzenlenen bu şartlar yazılı olma şartı, sözleşme konusunun belirli olması, uyuşmazlığın mevcut ya da muhtemel bir hususa ilişkin olması ve tarafların iradelerinin açık, anlaşılır ve kesin olması olmak üzere dört tanedir.

Buna göre Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun, tahkim sözleşmesinin geçerli olarak kabul edilebilmesi için getirdiği şartların ayrıntılı olarak incelenmesi gerekecektir.

a. Yazılı Şekil Şartı

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun tahkime ilişkin diğer hükümlerinde olduğu gibi, sözleşmenin şekline ilişkin hükmü de Milletlerarası Tahkim Kanunu ve dolayısıyla UNCITRAL Model Kanun hükmü esas alınarak hazırlanmıştır. Esas alınan bu kanunun ilgili hükmüne yer vermek, şekle ilişkin şartın daha iyi kavranması adına yerinde olacaktır:

“Anlaşmanın taraflarca imzalanan bir belgede veya taraflar arasında teati edilen mektuplarda, telekslerde, telgraflarda veya böyle bir anlaşmanın kaydını mümkün kılan diğer iletişim vasıtalarında yer alması veyahut dava ve cevap dilekçelerinin teatisi sırasında anlaşmanın varlığının bir tarafça ileri sürülüp, diğer tarafça inkâr edilmemesi takdirinde yazılı şekil şartı yerine getirilmiş olur. Bir sözleşmede tahkim şartını ihtiva eden bir belgeye atıfta bulunulması halinde sözleşmenin yazılı olarak akdedilmesi ve atfın, bu şartı sözleşmenin bir cüz’ü haline getirecek şekilde yapılmış olması kaydı ile bir tahkim anlaşması yapılmış sayılır317.”

Tahkim sözleşmesinin şekli, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 412. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre tahkim sözleşmesi, yazılı

şekilde yapılmak zorundadır318. Maddede yer verilen bu şekil şartı ispat şartı değil,

2013/ 2972 (www.kazanci.com.tr); BİLGE, s. 646; “Şekil şartının zorunluluğu açısından bu konu

incelendiğinde, geçerlilik şartı olan yazılı şeklin amacının, sözleşmenin taraflarının korunması olduğu görülmektedir.” DÜNDAR, s. 30; KURU, s. 5944; ULUKAPI, s. 519; ULUKAPI,

Uygulama, s. 45.

317 KALPSÜZ, Tahkim Anlaşması, s. 1032.

318AKINCI, s. 120; AKINCI, Tahkim, s. 109; AKINCI, Tahkim Şartı, s. 148; ALANGOYA/

YILDIRIM/ DEREN-YILDIRIM, s. 601; ANSAY, s. 406; ARSLAN/ AYDIN, s. 125; ATLIHAN, s. 950; AZİZOV, s. 85; BALCI, s. 120; BELEN, s. 208; BELGESAY, s. 218; BERKİN, s. 235; BİÇKİN, s. 385; BİLGE, s. 646; BİLGE/ ÖNEN, s. 746; “HMK m. 412/3’te

tahkim sözleşmesinin şekline ilişkin yapılan tanımlama, UNCITRAL Model Kanun’un 1985 metnine uygun gerek BK m. 14’te gerek Yeni BK m. 14’te yer alan yazılı şekil şartından daha yumuşak

geçerlilik şartıdır319. Dolayısıyla sözleşme yazılı şekilde yapılmadığı takdirde, geçerlilik kazanmayacak; buna bağlı olarak öngörülmüş olan sonuçları

doğurmayacaktır320. Fakat doktrinde şekil şartının geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartı

olduğunu savunan yazarlar da mevcuttur321.

Kanaatimizce tahkim anlaşması yazılı şekil şartı, geçerlilik şartı olarak kabul edilmelidir. Zira taraflardan birinin daha zayıf konumda olması durumunda (işçi ile

olmakla birlikte, UNCITRAL Model Kanunu’nda 2006 revizyonundan sonra yer alan tanımdan daha katıdır.” BUDAK, s. 40; ÇAVUŞOĞLU, s. 93; DALMAZ, s. 68; DAYINLARLI, Tahkim, s. 23;

DAYINLARLI, Uncitral, s. 167; DOST, s. 51; DÜNDAR, s. 30; EKŞİ, s. 160; EKŞİ, Tahkim, s.

101; ERAY, s. 14; ERSOY, s. 33; ERTABAK, s. 26; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 58; ESENDAL, s. 32; GÜLTEK, s. 89; KALPSÜZ, s. 37; KALPSÜZ, Tahkim Anlaşması, s. 1031; KARADAŞ, s. 66; KARAFAKİH, s. 275; KARAZİNCİR, s. 30; KARSLI, s. 911; KILIÇARSLAN, s. 63;

KONURALP, s. 158; KORAL, Tahkim, s. 1047; KURT-KONCA, s. 1345; KURU, s. 5944; KURU/ ARSLAN/ YILMAZ, s. 782; MUTLAY, s. 15; NARMANLIOĞLU, s. 513; “1976

UNCITRAL Tahkim Kuralları’nda ‘tahkim şartı’, tahkim anlaşmasının ‘yazılı olması’ koşuluna ilişkin m. 1’in altındaki dipnotunda yer almaktadır. 2010 Kuralları ise, tahkim şartının yazılı olması koşulunu kaldırmıştır.” ÖZSUNAY, Reform, s. 9; PEKCANITEZ, Tahkim, s. 68; PEKCANITEZ/

ATALAY/ ÖZEKES, s. 1072; RUHİ, Tahkim Sözleşmesi, s. 1923; SEVİĞ, Muammer Raşit/ SEVİĞ, Vedat Raşit, Devletler Hususi Hukuku, B: 3, İstanbul 1962, s. 557; SÜRAL, s. 1393; ŞENER, s. 60; TAŞ, s. 6; TUNCAY, s. 881; ULUKAPI, s. 519; ÜSTÜNDAĞ, s. 938; ÜSTÜNDAĞ, Tahkim, s. 102; YAVUZ, Tahkim Sözleşmesi, s. 152; YEŞİLIRMAK, s. 78; YILMAZ, Tahkim, s. 1179.

319AKINCI, s. 115-116; ARSLAN/ AYDIN, s. 125; ATLIHAN, s. 950; BELEN, s. 208; BERKİN, s.

235; BİLGE, s. 646; BİLGE/ ÖNEN, s. 746; DAYINLARLI, Tahkim, s. 23; EKŞİ, Tahkim, s. 155; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 59; GÜLTEK, s. 89; KALPSÜZ, s. 38; KARADAŞ, s. 66;

KILIÇARSLAN, s. 72; KONURALP, s. 158; KORAL, Tahkim, s. 1047; MUTLAY, s. 15; PEKCANITEZ/ ATALAY/ ÖZEKES, s. 1072; TUNCAY, s. 881; ULUKAPI, s. 519; ÜSTÜNDAĞ, s. 938; ÜSTÜNDAĞ, Tahkim, s. 102; YEŞİLOVA-ARAS/ YEŞİLOVA, s. 300; YILMAZ, Tahkim, s. 1179.

320 “…Burada kanunun öngördüğü şeklin bir geçerlilik (sıhhat) şartı olarak düzenlendiğini, buna

uyulmadan yapılan sözleşmelere geçersizlik müeyyidesinin bağlandığını, bunun hukuki mahiyet olarak emredici nitelikte olduğunu, bu nedenle de geçersizlik müeyyidesine bağlanan şekil eksikliğinin hâkim tarafından taraflar ileri sürmeseler dahi, yargılamanın her aşamasında re’sen göz önüne alınması gerektiğini belirtmekte yarar vardır.” Yrg. HGK, 28.09.2011, E. 2011/ 13-528, K. 2011/ 571 (www.legalbank.net); BALCI, s. 120; BERKİN, s. 235; BİLGE/ ÖNEN, s. 746;

DÜNDAR, s. 28; KARADAŞ, s. 66; KARAFAKİH, s. 275; KURU, s. 5945; POSTACIOĞLU, s.

642; “..Yine aynı yasanın 517. maddesi uyarınca tahkim sözleşmesinin yazılı olması lazımdır ve tahkim şartı yazılı olarak tespit edilmedikçe yok hükmündedir…” Yrg. 11. HD, 15.02.2010, E. 2008/ 9429, K. 2010/ 1648 (RUHİ, Tahkim Sözleşmesi, s. 1940); TÜREL, s. 567; YEŞİLOVA, s. 279.

321 “Türk hukuku bakımından MTK’nın yürürlüğe girmesiyle yazılılığı en alt seviyede muhafaza eden

bu yaklaşım esas alındığında, tahkim anlaşmasında yazılı şekil şartının bir geçerlilik şartı olmadığı ortaya çıkmaktadır.” DÜNDAR, s. 32; “Tahkim sözleşmesinin yazılı şekle tabi olması genel olarak kabul edilmekle birlikte, UNCITRAL Model Kanunu’nda yazılı şekil şartının daha esnek yöntemlerle gerçekleştirilebileceği hükme bağlanmıştır. Bu düzenlemeye göre yazılı şekil şartının, geçerlilik şartından çok ispat şartına yakın olduğu yönünde bir sonuç çıkarılması mümkündür.” ERAY, s. 15; “Bilindiği gibi belirli şekle bağlı sözleşmelerde şekil şartı sözleşmenin geçerliliği veya ispatı için zorunludur. Tahkim sözleşmesinde aranacak olan şekil şartı, sadece sözleşmenin ispatı için zorunludur.” KARAZİNCİR, s. 30.

işveren arasındaki hizmet sözleşmelerinde olduğu gibi), taraflardan biri bu şartın sözlü olarak kararlaştırılmış olması durumunda aleyhe kullanabilecektir.

Taraflar kanundaki belirlemenin dışına çıkarak yetki sözleşmesi ile yetkili mahkemeyi aralarında kararlaştırabiliyor ve bu belirlemeleri yazılı olduğu takdirde geçerli oluyorsa, aynı durum tahkim sözleşmesi için de geçerli olmalıdır. Zira taraflar bu sözleşmeyi yaparak mahkemeye gitmek yerine, uyuşmazlığın hakem veya hakem kurulunda çözümüne karar vermektedir.

Aşağıda belirtilen hallerin varlığı halinde yazılı şekilde şartının sağlandığı kabul edilecektir322:

Tarafların her ikisi tarafından da imzalanmış olan bir belgenin varlığı ile yazılı şekil şartı yerine getirilmiş sayılacaktır. Taraflar arasında sözleşmenin mevcut olup olmadığına dair bir ihtilaf çıkması halinde, ispat kolaylığı bakımından en uygun sözleşme biçimi bu olacaktır.

Tahkim sözleşmesinin, her iki taraf tarafından da teati edilmiş olması gerekir.

Bunun için, tarafların yaptıkları bu sözleşmenin mektup, telgraf, teleks323 ve faks gibi

bir iletişim aracına (yazılı olması sebebiyle) geçirilmiş olması gerekir.

Tahkim sözleşmesinin elektronik ortama aktarılmış olması, yazılı olma şartının gerçekleşmesi açısından yeterli olacaktır. Örneğin, taraflar arasındaki tahkim

322AKINCI, s. 115; ARSLAN, s. 29; AZİZOV, s. 85; DALMAZ, s. 68; DOST, s. 17; DÜNDAR, s.

28-29; EKŞİ, s. 160; EKŞİ, Tahkim, s. 102; ERAY, s. 16; ESENDAL, s. 32; GÜLTEK, s. 89;

KALPSÜZ, s. 37; KALPSÜZ, Tahkim Anlaşması, s. 1031-1032; KARADAŞ, s. 67; KARAZİNCİR, s. 31; KARSLI, s. 911; KILIÇARSLAN, s. 63; KONURALP, s. 159; KURU/ ARSLAN/ YILMAZ, s. 782; MUŞUL, s. 652; ÖZSUNAY, Reform, s. 9; PEKCANITEZ, Tahkim,

s. 68; PEKCANITEZ/ ATALAY/ ÖZEKES, s. 1073; RUHİ, Tahkim Sözleşmesi, s. 1923;

ŞENER, s. 60-61; TUNCAY, s. 880; ULUKAPI, s. 519; YAVUZ, Tahkim Sözleşmesi, s. 152; YEŞİLIRMAK, s. 78; YEŞİLOVA, s. 279.

323 ALANGOYA/ YILDIRIM/ DEREN-YILDIRIM, s. 601; GÜLTEK, s. 87; “ Davacı tarafından

teleksle hakemi tayin ve tespit etmesi üzerine davalı taraf yine aynı yolla tayin edilen bu hakemi kabul ettiğini cevaben bildirmiş ve hakem nezdindeki davayı da taraf temsilcileri takip ve imzalı dilekçeler vermiş olmalarına nazaran tahkimnamenin mevcut olmadığına ilişkin temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.” Yrg. 11. HD. 02.10.1979, E. 1979/ 3855, K. 1979/ 4351 (KURU, s. 5945).

sözleşmesi e-mail aracılığıyla kurulduğu takdirde, bu sözleşmede yazılı olma şartı

yerine getirilmiş kabul edilir. Ayrıca güvenli elektronik imzanın varlığı aranmaz324.

Dava dilekçesinde yazılı bir tahkim sözleşmesinin varlığı yönünde bir iddiada bulunulmuş ve karşı taraf verdiği cevap dilekçesinde buna itiraz etmemişse, bu

durumda, yazılı şekil şartının gerçekleştiği sonucuna varılacaktır325.

Tahkim sözleşmesinin yazılı olma şartının gerçekleşmesi açısından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda öngörülen bir başka hal ise, içinde tahkim şartı bulunan

bir sözleşmeye yapılan atıftır326. Kanunun ifadesiyle, “asıl sözleşmenin bir parçası

haline getirilmek amacıyla tahkim şartı içeren bir belgeye yollama yapılması halinde de, tahkim sözleşmesi yapılmış sayılır.” Bu husus, tahkim sözleşmesinin üçüncü

kişilere teşmili bölümünde ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır.

Taraflar yargılama sırasında tahkime gidilmesi konusunda aralarında anlaşabilirler. Böyle bir durumun ortaya çıkması halinde tutanak tutulması ve her iki

tarafa da bu tutanağın imzalatılması gerekir327.

Yukarıda belirtilen şekillerde yapılan tahkim sözleşmesi taraflar arasında hüküm ve sonuç doğuracaktır.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 412. maddesinin 3. fıkrasına göre tarafların yaptığı tahkim sözleşmesi yazılı olmadığı takdirde, taraflar arasında hüküm ifade etmeyecektir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 412. maddesinin 4. fıkrasında esas alınan UNCITRAL Model Kanun’da bulunmayan bir düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre

“tahkim sözleşmesine karşı asıl sözleşmenin geçerli olmadığı veya tahkim sözleşmesinin henüz doğmamış bir uyuşmazlığa ilişkin olduğu itirazında”

bulunulamayacaktır. Bu hüküm, Milletlerarası Tahkim Kanunu’ndan alınan bir

324AKINCI, s. 119; DAYINLARLI, Tahkim, s. 23; YAVUZ, Tahkim Sözleşmesi, s. 154;

YEŞİLOVA, s. 280.

325 EKŞİ, Tahkim, s. 102; ERAY, s. 16; ESENDAL, s. 32; KILIÇARSLAN, s. 64; KONURALP, s.

159.

326ARSLAN, s. 29; DOST, s. 17; EKŞİ, s. 160; EKŞİ, Tahkim, s. 101; GÜLTEK, s. 90; KONURALP,

s. 159; MUŞUL, s. 652; RUHİ, Tahkim Sözleşmesi, s. 1923.

hükümdür. Bu hükmün birinci kısmı olan “asıl sözleşmenin geçerli olmadığına ilişkin

itiraz” Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 422. maddesinde düzenlenen hakemlerin

kendi yetkisi hakkında karar vermesine ilişkin hükmün, “sözleşmenin henüz

doğmamış bir uyuşmazlığa ilişkin olduğu yönündeki itiraz” ise, Hukuk Muhakemeleri

Kanunu’nun 412. maddesinin 1. fıkrasının tekrarı niteliğinde olduğu yönünde görüşler

söz konusudur328.

Türk Borçlar Kanunu’ndaki sözleşmelere ilişkin genel hükümlere bakıldığında, bazı sözleşmeler için özel şekil şartları belirlendiği görülecektir. Örneğin, taraflar arasında yapılan taşınır satım sözleşmesi herhangi bir şekil şartına tabi değil iken; taşınmaz satım sözleşmesinin tapuda yazılı şekilde yapılması şarttır. Taşınmaz satım sözleşmesinde bu şart Türk Borçlar Kanunu’nda öngörülmüşken; tahkim sözleşmesi açısından yazılı şekil şartı Hukuk Muhakemeleri Kanunu tarafından aranan, sözleşmenin usûl hukuku bakımından geçerliliğine ilişkin bir şarttır.

Tahkim sözleşmesi, tek başına bir sözleşme olarak yapılabileceği gibi esas sözleşmeye bir şart olarak konulmak suretiyle de yapılabilir. Bu durumda yapılan esas sözleşmeye konulan bu şartın da yazılı olması gerekir. Fakat şartın yazılı olması hususu sorun teşkil edebilecektir. Örneğin, daha önce de belirttiğimiz gibi, taşınır satım sözleşmesi herhangi bir şekle tabi değildir; bu sözleşmenin kurulabilmesi için iki tarafın irade beyanında bulunması gerekli ve yeterlidir. Taraflar arasında yapılan sözleşme taşınır satımına ilişkin olduğunda, taraflar bu sözleşmeyi sözlü olarak yaptıkları takdirde yazılı olma şartının yerine getirilip getirilmeyeceği hususu da tereddüt ortaya çıkarabilecektir.

Tahkim sözleşmesinin bir esas sözleşmede bulunması durumunda, bu sözleşmenin bir hükmü olarak düzenlenmesi zorunlu bir durum değildir. Taraflar arasında sözleşme yazılı şekilde yapılmamışsa, ayrı bir tahkim sözleşmesi yapılarak yazılılık şartının yerine getirilmesi mümkündür.

b. Tahkim Sözleşmesinin Konusu

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 412. maddesinde tahkim sözleşmesinin tanımı yapılmıştır. Bu tanımda, tahkim sözleşmesinin, “sözleşme veya sözleşme dışı

bir hukuki ilişki” kaynaklı olması gerektiğine yer verilmiştir. Başka bir şekilde ifade

etmek gerekirse tahkime elverişlilik, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda aranan şartlardan bir diğeridir. Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu, iç hukuk bakımından tahkime elverişli olmalıdır. Örneğin, kamu düzeninden kaynaklanan babalık davası, evliliğin iptali, soybağının reddi, boşanma davası ve iflas davası gibi davaların tahkim yoluyla çözülebilmesi hukuk sistemimiz açısından mümkün değildir. Bunun yanı sıra, iki tarafın iradesine tabi olmayan uyuşmazlıklar ve gayrimenkulün

aynına ilişkin uyuşmazlıklar için de tahkim sözleşmesi yapılamaz329.

Tarafların aralarında ortaya çıkmış veya çıkması muhtemel bir uyuşmazlık hakkında bu sözleşmeyi yapabilmeleri için bu uyuşmazlığın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalardan olması gerekir. Doktrinde genel olarak kabul edilen görüş, tarafların üzerinde sulh anlaşması yapabildikleri davaların buna

uygun olduğu yönündedir330. Alacak davaları, manevi tazminat davaları ve taşınırlara

ilişkin davalar, tahkime elverişli olan davalardır. Bunun yanı sıra, söz konusu uyuşmazlık gayrimenkulün aynına ilişkin olmadığı takdirde, tarafların bu konuda aralarında tahkim sözleşmesi yapabilmeleri mümkün olacaktır.

Kira bedelinin tespiti ve tahliye davalarında tahkime gidilip gidilmeyeceği

konusunda Yargıtay olumsuz yönde kararlar vermiştir331.

İlk olarak kira bedelinin tespiti davalarının tahkime elverişli olmadığı kabul edilmiştir. Doktrinde bunun aksi yönde görüşler söz konusudur. Kuru’ya göre, kira bedelinin tespiti tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği işlemlerdendir ve

329AKINCI, s. 77; ARSLAN, s. 27; AZİZOV, s. 71; DOST, s. 15; KARAZİNCİR, s. 24; KARSLI,

s. 911; KURU, s. 5946; TÜREL, s. 567; ULUKAPI, s. 517.

330 Bkz. dn. 93.

331BERKİN, s. 234; BİLGE, s. 647; BİLGE/ ÖNEN, s. 747; DAYINLARLI, İç Tahkim, s. 36;

ERTABAK, s. 33; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 89; KARADAŞ, s. 79; KONURALP, s. 162; KURU, s. 5952; KURU/ ARSLAN/ YILMAZ, s. 783; ULUKAPI, s. 517.

dolayısıyla, tarafların bedel tespitinden kaynaklanan uyuşmazlıkların varlığı halinde

tahkime gidebilmeleri gerekir332.

Kuru’ya göre tahliye davaları açısından ise tahkim şartının konulduğu zamana

göre bir ayrım yapılması gerekir333:

Tahliye halinde tahkime gidileceğine ilişkin şart ilk kira sözleşmesine konulmuş ise, bu şart geçersiz olacaktır. Çünkü ilk kira sözleşmesine konulan tahliye

taahhüdü geçersizdir334.

Tahkim şartı ilk kira sözleşmesine değil de daha sonra yenilenen sözleşmeye veya sonraki sözleşmelere konulmuşsa, bu durumda tahkim şartı geçerli olmalıdır. Çünkü bu durum, tahliye taahhüdü konulmasına bir engel teşkil etmemektedir ve konulan taahhütle beraber tahkim şartı da geçerli olacaktır.

İç hukukumuzda tahkime gidilemeyecek hallerden bazıları konusunda fikir birliğine varılmış olmasına rağmen, kira sözleşmelerinden ve hizmet sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda tahkime gidilip gidilemeyeceği tartışmalıdır. Bunun yanı sıra, tahkim sözleşmesinin yapılamayacağı konulardan biri ile ilgili yapılan bir tahkim sözleşmesi geçerli kabul edilmeyecektir. Çünkü sözleşme konusu tahkime elverişli

olmadığı veya sözleşmenin konusu belirtilmediği335 takdirde, sözleşme şartlarından

biri yerine getirilmemiş olduğu için, taraflar arasında uygulanması mümkün olan bir tahkim sözleşmesi olmayacaktır.

332BİLGE, s. 647; EKŞİ, Tahkim, s. 77; KONURALP, s. 162; KURU, s. 5952; KURU/ ARSLAN/

YILMAZ, s. 783.

333 BERKİN, s. 234; “Genel anlamda Türk hukukunda ticari amaçlı taşınmaz kiralarından doğan kira

tespiti, sözleşmenin feshi, kira alacağının tahsili, tazminat ve tahliye talebi gibi uyuşmazlıklar yürürlükteki kanun metinleri doğrultusunda tahkime elverişli kabul edilmelidir.” HUYSAL, s. 144-

145; KURU, s. 5952.

334 “İlk kira sözleşmesinin yapıldığı sırada verilen tahliye taahhüdü geçerli değildir. İlk kira

sözleşmelerine konulan tahliye taahhütleri, kira sözleşmelerinin, yasal olarak kendiliğinden uzamasını sağlayan hükmünü etkisiz duruma getirdiği için hukuka aykırı ve geçersizdir.” Yrg. İBGK, 04.10.1944, E. 1944/ 15, K. 1944/ 28 (www.kazanci.com.tr); BERKİN, s. 234; HUYSAL, s. 142;

KONURALP, s. 162; POSTACIOĞLU, s. 645. “Tahliye taahhüdünün kiralananın tesliminden

sonra verilmiş olması gerekir… Bu taahhütler, konut ve işyeri bulmada sıkıntıya düşmüş kiracılar tarafından verilmekte ve 6570 sayılı GKHK m. 11’in kira sözleşmesinin kanunen uzamasını sağlayan hükmüne aykırı düşmektedir.” YAVUZ, Cevdet, Türk Borçlar Hukuku Özel Hükümler, B: 9,

İstanbul 2014, s. 685.

335 “Eski hukukumuzda, Fransız Code Civil’ine nazaran hakem mukavelesi uyuşmazlığın konusunu ve

c. Uyuşmazlığın Belirli Olması

Taraflar arasında ortaya çıkan bir uyuşmazlık sebebiyle tahkime gidilebilmesi

için, uyuşmazlığın belirli olması gerekir336. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 412.

maddesine göre bu uyuşmazlık, mevcut veya ileride ortaya çıkacak bir uyuşmazlık olabilir.

Taraflar uyuşmazlığı belirli bir ihtilafla veya bir hukuki ilişkiden kaynaklanacak olan bütün ihtilaflarla sınırlandırabilirler. Ayrıca tahkime gidileceğine karar verilen kısım, uyuşmazlığın belirli bir bölümü veya tamamı da olabilir. Fakat hukuki ilişki belirli olmadan “aramızda çıkacak bütün uyuşmazlıklarda tahkime

gidilecektir” şeklinde bir belirleme yapılması, uyuşmazlığın belirli olması şartını

sağlamayacak, dolayısıyla geçerli bir tahkim sözleşmesi kurulmamış olacaktır337.

d. Tahkim İradesinin Açık ve Kesin Olması

Tahkim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için aranan bir başka şart, tarafların

tahkime gitme yönündeki iradelerinin açık, anlaşılır ve kesin olmasıdır338. Bununla

ifade edilmek istenen, tarafların sözleşmede net bir şekilde, bir uyuşmazlık çıkması

336AKINCI, s. 104; ALANGOYA/ YILDIRIM/ DEREN-YILDIRIM, s. 602; ANSAY, s. 408;

ATLIHAN, s. 955; BALCI, s. 123; BELEN, s. 208; BİLGE, s. 647; ERSOY, s. 34; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 64; ESENDAL, s. 24; KARADAŞ, s. 70-71; “Uyuşmazlığın belirli olması

gerektiğine dair benzer düzenleme ZPO’nun 1029. maddesinde yer edinmiş olup ilgili kurala (uyuşmazlığın belirli olması gerektiği) Alman hukukunda da önem atfedilmektedir. Bu kuralın ihlalini içeren bir tahkim sözleşmesi geçersizdir.” KARSLI, s. 911-912; KALPSÜZ, Tahkim

Anlaşması, s. 1048; KONURALP, s. 162; KORAL, Tahkim, s. 1047; KURU, s. 5953; KURU/

ARSLAN/ YILMAZ, s. 783; MUTLAY, s. 20; RUHİ, Tahkim Sözleşmesi, s. 1923; ŞENER, s. 61; TAŞ, s. 9; TÜREL, s. 567; ÜSTÜNDAĞ, s. 942; ÜSTÜNDAĞ, Tahkim, s. 105; YAVUZ, Tahkim

Sözleşmesi, s. 160.

337AKINCI, s. 110; ALANGOYA/ YILDIRIM/ DEREN-YILDIRIM, s. 602; ATLIHAN, s. 955;

BALCI, s. 123; BİLGE, s. 647; ERSOY, s. 34; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 64; KARADAŞ, s. 72; KARAZİNCİR, s. 29; KARSLI, s. 911; KONURALP, s. 162; KORAL, Tahkim, s. 1048;

“Yönetim planına konulan tahkim koşulu, ileride çıkacak tüm çekişmeleri kapsamaktadır. Oysa tahkimin belirli çekişmeleri kapsaması, başka bir anlatımla konusunun belirli ve sınırlı olması gerekir. Dayanılan tahkim sözleşmesi bu koşulu taşımadığından hukuki bir sonuç doğurmaz.” Yrg. 5. HD. 23.01.1989, E. 1989/ 9902, K. 1989/ 831 (KURU, s. 5954); MUTLAY, s. 20; ÖNEN, s. 352;

PEKCANITEZ/ ATALAY/ ÖZEKES, s. 1073; ŞENER, s. 61; TAŞ, s. 9-10; ÜSTÜNDAĞ, s. 937; YAVUZ, Tahkim Sözleşmesi, s. 160.

338 AKINCI, s. 100; AKINCI, Tahkim, s. 109; AKINCI, Tahkim Şartı, s. 147; ARSLAN/ AYDIN, s.

125; ATLIHAN, s. 949; BERKİN, s. 232; BİLGE/ ÖNEN, s. 746; DOST, s. 18; EKŞİ, Tahkim, s. 96; ERAY, s. 14; ERSOY, s. 35; ERTEKİN/ KARATAŞ, s. 65; ESEN, s. 9; ESENDAL, s. 24;

GÜLTEK, s. 93; KARADAŞ, s. 68; KARSLI, s. 912; KILIÇARSLAN, s. 64; KONURALP, s.

163; KURT-KONCA, s. 1345; PEKCANITEZ/ ATALAY/ ÖZEKES, s. 1074-1075; ŞENER, s. 61; ŞENSÖZ, s. 9; ULUKAPI, s. 520; ÜSTÜNDAĞ, s. 939; YAVUZ, Tahkim Anlaşması, s. 150;

halinde çözüm yöntemi olarak tahkimi ve dolayısıyla merci olarak da hakemlik

kurumunu benimsediklerini göstermeleridir339.

Örneğin, tarafların esas sözleşmeye tahkim şartının yanı sıra yetkiye ilişkin bir hüküm koymaları bir belirsizlik hali oluşturur. Bu durumda sözleşmeye konulan tahkim şartı, Yargıtay tarafından uyuşmazlığın çözümleneceği makam kesin bir

şekilde belirtilmediği gerekçesi ile geçersiz kabul edilmiştir340. Katıldığımız bu görüşe

göre böyle bir durumda, sözleşmeye konulan tahkim şartı açık ve kesin olmadığı

gerekçesi ile geçerli kabul edilmemelidir341.

Tarafların tahkime gitme iradelerinin açıkça anlaşılmaması durumunda görevli merci, tahkimde görevli mahkeme olan asliye ticaret mahkemesi olacaktır. Çünkü yapılan tahkim sözleşmesinden veya esas sözleşmeye konulan tahkim şartından

Belgede Tahkimin geçersizliği (sayfa 106-116)