• Sonuç bulunamadı

Türkiye Sudan Arasındaki Ticarette Yaşanan Sorunlar

5. AK PARTİ DÖNEMİ TÜRKİYE-SUDAN İLİŞKİLERİ

5.2. Türkiye-Sudan İlişkilerinin Ekonomik ve Ticari Boyutu

5.2.3. Türkiye Sudan Arasındaki Ticarette Yaşanan Sorunlar

158

kaplamakta.440 Türkiye için ise yakın gelecekte ithal ettiği bazı ürünlerin özellikle yağlı tohumlarla ilgili gerçekleştirdiği ithalatın minimize edilmesi noktasında bu anlaşmanın önemli katkı sağlayacağı görülmektedir.441 Bu tür gelişmeler Türk dış politikası açısından oldukça önemli gelişmelerdir. Uzun yıllar Afrika bölgesi göz ardı edilmiş ve bölgeye yönelik ciddi politikalar geliştirilememiştir. Dolayısıyla bu tür gelişmeleri 21. yüzyıl Türk dış politikasının vizyonu ile birlikte değerlendirmek ve ikili ilişkilerin geliştirilmesi ötesinde bir hamle olarak ele almak gerekmektedir.

Türkiye, 2015-2018 arası üç yıl boyunca iki ülke arasında turizm alanında kapsamlı bir iş birliği vizyonu sunmuş ve bu kapsamda Kızıldeniz’deki Sevkin Adası’nda da bir turizm köyü projesi başlatmıştır.

159

National Bank ve Sudanese French Bank arasında imzalanan muhabirlik antlaşması dışında Türkiye’deki bankalarla Sudan’daki bankalar arasında muhabirlik anlaşması bulunmaması nedeniyle akreditif işlemleri ya da para transferi konularının dikkate alınması gerekmektedir. Akreditif açılması ya sadece her iki ülkede de şubesi bulunan ve 2 milyon dolarlık gibi düşük bir limite sahip Albaraka Bankası kanalıyla ya da BAE’deki bankalar aracılığı ile dolaylı olarak yürütülebilmektedir. Diğer taraftan Omdurman National Bank, Bank of Khartoum, Agricultural Bank ve Sudanese French Bank üzerinden gelecek vadesi 1 yıla kadar olan akreditiflere belirli limitler dahilinde teyit ekleyebilecektir.

Bu bağlamda, Türkiye ile Sudan arasındaki muhabir bankacılık ilişkilerinin geliştirilmesini teminen 11. Dönem KEK Toplantısı için resmi heyetle birlikte gelen T.C. Ziraat Bankası ve Halk Bankası yetkilileri ile Sudan bankalarının yetkilileri arasında çeşitli görüşmeler yapılmıştır. Hem bu konunun hem de Türkiye ile Sudan arasındaki ticaretin daha fazla geliştirilmesinin önündeki en önemli engellerden biri olan finansman konusunun çözümüne yardımcı olmak ve iki ülke arasındaki bankacılık işlemlerinin daha kolay, daha kısa sürede ve az maliyetle gerçekleşmesini temin etmek üzere Türk-Sudan Bankası’nın kurulması için girişimlere başlanması uygun olacaktır.

İki ülke arasında var olan başka bir sorun ise Sudan’ın her ülkeye ayrı gümrük tarifesi uygulamasıdır. Yani gümrüklerde uygulanan referans fiyatlar Türkiye'den ithal edilen malların fiyatlarının örneğin, Tablo 5.8’de Çin ve diğer ülkelerden ithal edilen malların fiyatlarına oranla daha yüksek olması, Türkiye’den Sudan'a yapılan ihracatın önündeki en büyük engeldir. Sudan’a değişik ülkelerden yapılan ithalatta, gümrük vergisi oranları aynı olmasına rağmen ödenecek gümrük yükü hesaplanırken uygulanan referans fiyatlar değişik ülkelere göre farklılık arz etmektedir. Türkiye, bir Avrupa ülkesi olması nedeniyle yüksek referans fiyatlara tabi olmakta ve Sudan’a ithalatta Türkiye aleyhine haksız rekabet durumu doğmaktadır. Sudan’a Türkiye’den yapılan ithalatta daha düşük, en azından Çin ile aynı referans fiyatların uygulanması konusu Sudan yetkilileri nezdinde her vesile ile gündeme getirilmesine rağmen henüz çözüme yönelik köklü bir adımın atılmaması manidar olarak değerlendirilmektedir. Sudan ile imzalanacak bir Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) bu ve benzer sorunlara radikal ve köklü bir çözüm getireceği düşünülmektedir.

Ayrıca yatırım muafiyetlerinin Maliye Bakanlığı ve Gümrük İdaresi tarafından

160

uygulanmaması, Türk firmaları tarafından Yatırım Bakanlığı’ndan alınan yatırım muafiyetlerinin Maliye Bakanlığı ve Gümrük İdaresi tarafından kabul görmemesi ve etkinlikle uygulanmaması Türk firmalarını zor durumda bırakmaktadır. Bir başka deyişle, yatırım öncesi firmalara yazılı olarak taahhüt edilen muafiyetlerin yatırımlar gerçekleştirildikten sonra uygulanmaması hem hukuken hem iş ahlakı açısından uygun değildir. Bu sorun Sudan’ın izlemeye çalıştığı yeni yatırım politikası ile uyumlu olmayıp Sudan resmî kurumları arasında yaşanan koordinasyonsuzluğun ve keyfiliğin bir sonucudur.

Sonuç olarak, sorunların çözülmemesi halinde özellikle yatırımcı Türk firmaları ile müteahhitlik sektöründe faaliyet gösteren Türk firmaları bütün bu durumlardan olumsuz etkilenecektir. Yine Türkiye’den getirilen personele oturma ve çalışma izni alınmasında yaşanan sorunlar da Sudan’da iş yapan Türk firmalarının ortak sorunlarından bir tanesidir. Türkiye’den getirilen vasıflı işçi ve teknik elemanlarının çalışma ve oturum izinleri için ödenen harçların çok yüksek olması ve her başvuruda sabit olmayan oranlarda vergi ve harç talep edilmesi de Sudan’da faaliyette olan Türk firmaların ciddi sıkıntılara sokmaktadır. Bu husus, 6-10 Nisan 2009 tarihlerinde Hartum’da gerçekleştirilen Türkiye-Sudan KEK XI. Dönem Toplantısı esnasında gündeme getirilmiş, bu harçların azaltılmaması ve Türkiye’den işçi getirilmesine ilişkin bürokrasinin bir düzene sokulmaması halinde mevcut yatırım sahibi firmaların Sudan pazarına olan ilgisinin azalacağı dile getirilmiştir.

Diğer bir husus ise Sudan’da çalışan Sudanlı bir vasıfsız işçinin maliyetinin 150-200 ABD Doları civarında olmasına rağmen vasıfsız bir Türk işçisinin maliyetinin 1500-2000 ABD dolarını bulmasıdır. Dolayısıyla Sudanlı bir işçinin istihdam edilmesi daha az maliyetli olmasına rağmen, Sudan’daki mevcut Türk firmaların çalıştırdıkları Sudanlı işçilerden verim alamadıkları veya kalifiye Sudanlı işçi bulamadıkları için bu maliyetlere katlanarak Türk işçi istihdam etmeyi tercih etmektedirler. Bu itibarla, Türk işçi istihdam edilmesi hususunun zorunluluktan kaynaklandığı da mezkûr KEK Toplantısında Sudan tarafına aktarılmıştır.

Yukarıda dile getirilen sorunlarla Sudan’da faaliyet gösteren Türk firmaların birçoğu karşılaşmaktadır. Dolayısıyla Sudan ile Türkiye arasında var olan ve her geçen gün kuvvetlenerek devam eden ticari ve ekonomik ilişkilerin zayıflatılmamasını teminen, bu sorunların çözümü konusunda bir orta yol bulunması gerekmektedir. Zira Sudan’a yatırım yapmak isteyen Türk firmaların, burada yatırımı olan Türk firmalarının

161

yaşadıkları tecrübelerden hareketle yatırım kararlarını şekillendirmekte olup sorunların çözülmemesi halinde özellikle müteahhitlik sektörünün bu durumdan olumsuz etkileneceği aşikârdır.

Sudan ile Türkiye arasındaki mal taşımacılığı deniz yolu ile yapılmakta olsa da Sudan’a direkt ve düzenli gemi seferlerinin olmaması da Türklerin ülkeye yönelik ihracatını zorlaştırmaktadır. Diğer taraftan gemi taşımacılığında navlun ücretlerinin de yüksek olduğu gözlenmektedir. Örneğin Port-Sudan’a getirilen bir konteyner malın navlun ücreti hacme ve ağırlığa bağlı olarak 2.800-3.300 ABD Doları arasında değişmekte iken Çin’den aynı limana bir konteyner mal 1.200 ABD Doları karşılığında getirilebilmektedir. Dolayısıyla bu durum Türk ürünlerinin Sudan pazarındaki rekabet gücünü son derece azaltmaktadır. Ayrıca Suudi Arabistan’ın kara sınırı olmayan komşu ülkelerine taşıma yapmak isteyen araç sürücülerine transit vize vermemesi, Türkiye’den Sudan’a karayolu taşımalarının etkin olarak yapılamamasına yol açmaktadır. Bu durum Sudan’a taşımacılık yapan Türk firmaların deniz yolu ulaşımını kullanmaya sevk etmektedir. Türkiye’den Sudan’a doğrudan sefer ve düzenli hat olmadığından Yunanistan, İtalya ve Mısır’da birkaç limana uğrayan gemiler Türkiye’den Port Sudan’a 25 gün gibi sürelerde ulaşabilmektedirler.

Port Sudan-Hartum kara nakliyatı da 3 gün sürmekte ayrıca Port Sudan limanındaki indirme işlemlerinin uzun süre almaktadır. Burada özellikle gıda maddesi ihracatı söz konusu olduğunda, ilgili ürünün günlerce liman, gümrük ve nakliye sırasında yüksek sıcaklığa maruz kalabileceği ve beklenmedik masraflara maruz kalınabileceği hususu önem arz etmektedir.

Tablo 5.8: Sudan’ın Türkiye’ye ve Rakip Ülkelere Uyguladığı Gümrük Oranları Göstergesi

Sektör

Sudan’ın 2016 Yılı İthalatında İlk 5 Ülke ve Pazar Payları (%)

Sudan’ın Türkiye’ye ve Rakip Ülkelere Uyguladığı Gümrük Oranları

İlaç Sanayi

İsviçre (16) Hindistan (13.5) Ürdün (11.7) Fransa (11) S. Arabistan (8.1)

MFN: %6.5 Türkiye: %6.5 Arap Ligi: %0 COMESA: %1.3

162 Ambalaj

S. Arabistan (41.2) Hindistan (22.3) Mısır (21.1) Çin (7.3) Türkiye (3)

MFN: %15 Türkiye: %15 Arap Ligi: %0 COMESA: %3

Demir Çelik

Tayvan (87) Mısır (6.5) Hindistan (2.5) Singapur (1.4) Çin (1.2)

MFN: %40 Türkiye: %40 Arap Ligi: %0 COMESA: %8

Elektriksiz Makineler

Çin (40.4) İtalya (22.2) Hindistan (9.3) S. Arabistan (4.4) Almanya (4.3)

MFN: %10 Türkiye: %10 Arap Ligi: %0 COMESA: %2

İş ve Maden Makineleri

Çin (50.3) G. Kore (13.8) Fransa (10.2) Almanya (6.3) Hindistan (3.9)

MFN: %10 Türkiye: %10 Arap Ligi: %0 COMESA: %2

Tarım Makineleri

Türkiye (46) İtalya (23.9) Brezilya (7.4) Çin (6.7) Hindistan (5.4)

MFN: %3 Türkiye: %3 Arap Ligi: %0 COMESA: %0.6

Tarım Makineleri

Çin (49.6) Türkiye (8.1) ABD (7) Brezilya (6.7) İtalya (5.6)

MFN: %1.4 Türkiye: %1.4 Arap Ligi: %0 COMESA: %0.3

Otomotiv Ana ve Yan Sanayi

G. Kore (27) Endonezya (24.3) Türkiye (20.1) Çin (16.8) S. Arabistan (5.8)

MFN: %25 Türkiye: %25 Arap Ligi: %0 COMESA: %5

Elektrikli Makineler ve Kablolar

Çin (53.8) Mısır (25.9) Türkiye (4.3) S. Arabistan (4.1) Hindistan (3.2)

MFN: %40 Türkiye: %40 Arap Ligi: %0 COMESA: %8

163 Otomotiv Ana ve Yan Sanayi

Hindistan (18.4) Türkiye (14.1) Fransa (10.1) İtalya (9.5) Almanya (9.4)

MFN: %8.1 Türkiye: %8.1 Arap Ligi: %0 COMESA: %1.6

Otomotiv Ana ve Yan Sanayi

Çin (25.6) G. Kore (22.7) Hindistan (18.4) S. Arabistan (8.4) Türkiye (5.3)

MFN: %10 Türkiye: %10 Arap Ligi: %0 COMESA: %2

Mobilya

Çin (47) Mısır (35) Türkiye (5.5) S. Arabistan (4.7) İtalya (3.4)

MFN: %40 Türkiye: %40 Arap Ligi: %0 COMESA: %8 International Trade Center (ITC) Trademap, Temel İstatistikler.