• Sonuç bulunamadı

SUÇLULARIN İADESİ İÇİN TUTUKLAMA

1. Genel Olarak

Suçluların iadesi, ceza hukuku uygulamaları bakımından devletler arasında yapılmış bulunan en eski yardımlaşma şeklini belirler. İade, işlediği suç belirli bir devletin yargı yetkisi içinde olan kişinin ülkesinde bulunduğu devlet tarafından yargı yetkisine sahip olan devlete teslim edilmesi demektir. Bu itibarla suçlunun, isteyen devlete teslimi ya hakkında verilmiş ve kesinleşmiş cezanın infazı veya kendisine isnat edilen suçtan dolayı yargılanmasının yapılması için gerçekleşen milletlerarası bir usuldür. Türk iade hukukunun bugünkü kaynaklarını 1982 Anayasası’ nın 38/son Md.’ si, çeşitli tarihlerde değişik devletlerle yapılmış bulunan suçluların iadesi sözleşmeleri, 7376 sayılı Kanun’ la onaylanan Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi ve Türk Ceza Kanunu’ nun 18. Md.’ si oluşturmaktadır 205

.

204

Mehmet Celal Kalyoncu, Mahkemelerden Verilen İnzibati Nitelikteki Tutuklama Kararları, Adalet Dergisi, Yıl : 79, Sayı: 4, Ankara, Temmuz-Ağustos 1988, s. 113

205

2. İade İçin Tutuklama

TCK’ nın 18. Md.’ sinde geri vermenin koşulları düzenlenmiştir. Kural olarak, vatandaş suç nedeniyle yabancı bir ülkeye verilemez. Yabancı bir ülkede işlenen veya işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle hakkında ceza kovuşturması başlatılan veya mahkumiyet kararı verilmiş olan bir yabancı talep üzerine kovuşturmanın yapılabilmesi veya hükmedilen cezanın infazı amacıyla geri verilebilir.

Geri vermenin dayanağı teşkil eden eylemin, düşünce suçu veya siyasi ya da askeri suç niteliğinde olmaması gerekir. Ancak, belirtmek gerekir ki, ceza kanunlarında esasen suç olarak tanımlanan ve suç oluşturduğu hususunda bütün insanlığın fikir birliği içinde bulunduğu eylemlerin bu istisna kapsamında değerlendirilmesi olanaklı değildir. Uluslararası Ceza Divanı’ na taraf olmanın gerektirdiği yükümlülükler dolayısıyla vatandaş da yabancı bir devlete teslim edilebilir. Ayrıca geri vermenin dayanağını teşkil eden fiilin Türk kanunlarına göre de suç oluşturması gerekir. Suç, yurt dışında işlenmiş olmakla birlikte, Türk devletinin güvenliğine karşı, Türk devletinin veya bir Türk vatandaşının ya da Türk kanunlarına göre kurulmuş bir tüzel kişinin zararına işlenmişse, geri verme talebi kabul edilmez. Geri verme talebinin dayanağını oluşturan suçla ilgili olarak gerek talep eden devlet hukukuna göre, gerek Türk hukukuna göre dava ve ceza zamanaşımının dolmamış olması gerekir. Ayrıca, suç her iki devlette de affa uğramamış olmalıdır. Ayrıca talep eden devlette kişiye işkence ve insanlık dışı muamele yapılabileceğine dair kuvvetli şüphe nedenleri mevcutsa talep kabul edilmeyecektir206.

İade işlemi bir takım formalitelere bağlı olduğundan iade süreci uzayabilir. Bu nedenle sanık veya mahkum kaçabilir. İade isteminde bulunan devlet tarafından yapılacak işlemlerden ilki bir talepname hazırlanmasıdır. Acele hallerde iadeyi isteyen devlet daha talepnameyi vermeden kişinin tutuklanmasını isteyebilir. Tutuklamanın gerçekleşmesinden sonra 18 gün içerisinde talepname ve buna bağlı belgeler gelmezse tutuklama sona erer. Ancak, her olasılıkta bu tutuklamanın süresi 40 günü geçmeyecektir. Bununla beraber serbest bırakma her zaman mümkündür. Ancak talep edilen taraf, istenen kişinin kaçmasına engel olacak tedbirleri almalıdır

206 İzzet Özgenç, Türk Ceza Kanunu Gazi Şerhi, Genel Hükümler, Adalet Bakanlığı, 3. Baskı, Açık

(Avrupa Sözleşmesi Md.16/4). Fakat serbest bırakma, sonradan talepnamenin gelmesi halinde yeniden tutuklamaya engel değildir (Avrupa Sözleşmesi Md.16/5). Talepnamenin tesliminden sonra da tutuklama mümkündür (TCK Md.18/6). Bu takdirde tutuklama kararı verilebilmesi için CMK’ nın tutuklama koruma tedbirine ilişkin koşulların gerçekleşmesi aranır. TCK’ nın 18/6. Md.’ sinde; “geri verilmesi istenen kişi hakkında koruma tedbirlerine başvurulmasına, Türkiye’ nin taraf olduğu ilgili uluslararası sözleşme hükümlerine göre karar verilebilir” denilmektedir. Bu itibarla TCK, koruma tedbirlerine başvurma bakımından talepname verilmiş olmasını aramaktadır. Talepname verildikten sonra, TCK 18/6. Md.’ si uyarınca koruma tedbirlerine ve özellikle tutuklama tedbirlerine başvurulabilmesi için Ceza Muhakemesi Kanunu’ ndaki düzenlemeler esas alınır. İadeye karar verildikten sonra, bu kez de talep eden devlete teslim edilebilmesi için kişinin tutuklanması gerekir. Nitekim TCK’ nın 18/7. Md.’ sine göre; geri verme talebinin kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi halinde, ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre tutuklama kararı verilebilir veya diğer koruma tedbirlerine başvurulabilir207.

AİHM, 18.12.1986 tarihli Bozano/ Fransa kararında, İtalyan vatandaşı olan başvurucunun işlediği çeşitli suçlar nedeniyle İtalya’ da mahkum edilmesi üzerine, Fransa’ da bulunan başvurucunun İtalya tarafından iadesinin istenmesi ve Fransız mahkemesince, İtalya’ da yapılan yargılamanın Fransız kamu düzenine aykırı olması nedeniyle iade talebinin reddedilmesi üzerine, Fransız hükümetinin başvurucuyu İsviçre’ ye sınır dışı etmesi ve başvurucunun daha sonra İsviçre’ den İtalya’ ya iade edilmesini, muvazaalı şekilde suçlunun iadesi niteliğinde görüp, Sözleşme’ nin 5/1-f Md. ’sinin ihlal edildiğine karar vermiştir208.

VII. TUTUKLULUKTA GEÇEN SÜRENİN İNDİRİLMESİ

A. GENEL OLARAK

Yargılama sırasında bazı şüpheli ya da sanıkların tutuklanmaları söz konusu olabilmektedir. Bu sürenin daha sonra verilecek cezadan indirilmesi adalet gereğidir. Kavramın hukuki geçmişi incelendiğinde otomatik bir indirimin yapılmadığı, bir takım

207

Mehmet Emin Artuk, Ahmet Gökcen ve Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Genel Hükümler I, 2. Baskı, Turhan Kitabevi, Ankara, 2006, s. 391

208 Durmuş Tezcan, Mustafa Ruhan Erdem ve Oğuz Sancakdar, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

mücadelelerden sonra indirimin kabul edildiği görülmektedir. Ayrıca bu başlık altında indirimin mahkumiyetten yapılması, indirimin şartları, farklı eylemler nedeniyle tutuklu kalınan sürenin indirilmesi, failin kusurunun indirime etkisi, indirim ve erteleme, yurt dışındaki tutukluluk ve indirimin uygulanmasını inceleyeceğiz.